28 Nisan 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

28 Nisan 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

EEE Sahife 8 AKŞAM Yazan: SULEYMAN KÂNI SARAY ve BABIÂLİNİN İÇYÜZÜ — Terebmie, iktibas hakkı mahfuzdur « Tefrika No. 277 DAĞLARI BEKLİYEN KIZ Yazan: Esat Mahmut Tefrika No, 53 “İlmi cifre aşina birisi sadarette 16 yıl kalacağımı tebşir ettil, Âli paşa, Ziya beyin tenkitlerini - hem de bizzat Abdülâzizin ağzın- dan - duyunca onu padişahın kur» bunda bırakmağı tehlikeli elemi, tanbu ot rih kasidesinde Abdülâzizi güzel noktasında gururunu oksu- ii ln paşa her İstanbula. geldik- Âli paşa biri iş ile taşraya gönderiyordu. O da Ab peder şikâyet ye m ir gelecek ben gibi nnlâp olacaksın Esi eri nl de peşiman Aa il Şeyi him! ne zaman söyle, in olacaksın! Gibi misraları ihtiva eden ga- zellerle onu hırpalıyordu. A Ziya paşa Âli paşa ida- ve siyasetine karşı duracak ii kuvvet toplamağı zaruri gör- ip ü, 2 gibi düşünen geçire ie yeni Osmanlılar yetini teşkil ge eğ Avrupada uğr: Ziya paşa yi ad lin ter- kibi bentlerile, hicviyelerile Âli ve Fuat paşalara hücum ediyordu. Ke- mal bey der Z mi perişanırızA, Dila canile seven önünün Kile Nire zar olunyalım saltaı 6 kil ih, Nice Gi Güren sa ar iletin rm talarile ondan gi 3 7 Krala tl pm onu salieşi Abdülâzizin halleri Zi ya ve Kemal beylerin ümitlerini ıştı, Nazarlarında artık tek bir çare kalmıştı: Kanunu esasi ilânı. — ile kendisini alkışlıyan taraf- deliği iltizam ek mi ince noktalara dikkatte hiç kusur etmezdi. Eski teşrifat usulüne göre sâdri- azamla vükelâ huzurda ayakta durmak mutat idi, ülhamidin Mütercim Rüştü ve Mithat paşa- larla ilk mülâkatında şu hadise naklolunu! Badi iki yolmys Güreler: söyle: ozi Mütercim sigarayı alır, fa- kat içmez; Mithat paşa alınca kellüfsüzce yakıp içşmeğe başlar; i ed nd mi zamı da Mei içmeğe icbar eder. Mithat paşa kendisini eski usul mükellef mak onun mizacına daha uygun gelirdi. Başına belâları da biraz bu mi- zacı, bu yolda sözleri ve tavırları davet eylemiştir. Mithat papa konağında topla i ikçe hulü zlerle paşa- ya ubudiyetlerini Gi Aria ka- si orlardı. Kanı esasinin o ilân sonra ii Mitbat paşa nicesine ep olan şehremaneti meci asından Ahmet Mithat Ve şam: — Kanun imematı Şahimenelerile i m et tirildi. D; amlara il in el hiç ei ni eb altı sene vücudu âlilerine muhtaçtır. Deyince Mith teb i. Sizin ifa - Cevabıni verdi! Mithat efendi sıkıldı. Abdülhamidin plânı karşısında ilmi cifir öliminin b bu tahmini i boşa hat paşanı Teleme ihracı için ve ay bile geç geç- t paşa etrafında dönüp sky bilhassa bunlar arasın- da gene Mithat pa; e lele kâtib nasbedi olan Avlonyalı İsmail Kemal bey, ği sireni va gö- idbara kİrmen Ve sözler- celerini, ni; i Paşanın mahremiyeti dairesinde değil, yar ve ağyar bem Emin kendilerini alamıyo, Maarif müsteşarı — Zi bey arkadaşları arasında Mithat paşa da en ziyade an ve tesir icra e d Âli paşa Mithat paşayı sevmez- di. Mithat paşanın m ve tefev- vuk kazanmak için yaptığı hare- elk hükümeti al ziyeye kar- illâne tayır ve muamele- lerini e. atfeder, onu &yo- 1 birP. ile nel. deylerdi! 'uat paşa ise Mithat paşanın bulunduğu yerlerde vücuda getir- diği terakki ve umran eserlerin- den dolayı onu takdir ederdi. yu ilki mu- vaffakıyet aletinin ia fay- emin ettiğini görüyordu: icraatını tevsi yolunda alkışlanarak propaganda yapmak. Mithat paşada Âli paşanın mu- hatabını ikna kabiliyeti, Fuat pa- şanın zarafeti yoktu. O saraya i Mi sokmi d zl disi için siyaset kaidesi ittihaz eylemişti. Mithat paşa halkın iti- mat ve müveddetini celbeyledikçe ER Siiri mane: Bunun için Bağdat valiliğinden — İlmi cifre aşina birisi bu sa- dönüşünde Mithat paşa ile birleş- bah ma Sederetie on altı yıl mişlerdi. Abdülâzize bunu kabul ettirmeğe ii d i ne vâsıl olmak lemiyecekleri itikadında bulunu- orlardı. Âli paşanın sinsi ve şedit siyase- enler şimdi yene - (Arkası var) # En pama bir balo © Samsun 27 (Samsun ve ba he İpe ki ) — Samsunun lan ( Halkspor ) geçen akşam, ie bale vermiştir. in yerli ve ecnebi birçok ailelerini mi araya in > çok nezih balo, bla kadar devam etmiş, çı neşeli bir lay Gönderdiğim resim, balonun en ik bir bey konsolun O VW biridir. Beyaz kü delinin refikasıdır. rk yakalıklı hanım, fransız 5 ynep imi değil mi?.. dedi. — Allah aşkına Adnan bey o sizin meşhur (don juan) arka- daşınıza bir gün sorsanıza: çi karla şemşiye yemiş e üçü de güldüler. Adnan ma Ya dedi, ne iyi ye ii pi neşe, biraz gülmek lâz: run.. ü tamaılıyamadı Kapi vuruldu. İçeri çavu: — Yüzbaşım, yz ge abideyi teşrif ediyorlar.. Hemen biz de çıksak... — Pekâlâ koş kayışımı ve şap- kamı getir., Asker çıktı. Adnan kızlara dön- D çıkmak üzere olan askere seslendi: — Çavuş bavullar hazır değil — Evet yüzbaşım. — Hanımefendinin ki?.. o 5 — O da hazır efendim. — O halde mesele yek... Gelir gelmez hemen yola dü zülürüz. Oi b; YANI saat son- ra gelecek değil — Gelecek ykm Adnan Zeyne — Senin de ilin a değil mi canım, — Evet... Zaten neyim var ki.. Küçük bir valiz... Adnan ikisinin arasina gire- — Haydin öyleyse gidelim ar- tık dedi. Üçü birden yürüdüler, Fakat tam bu sırada kapı vuruldu. içeri m e. Yüzünde wwe bir ardı, min yarı here dedi ki yne) anım, sizi bir >. lr zabiti görmek istiyor Miyişr zabiti mi, ne mü nasebet!., atıldı: i — Evet ne münasebet!.. Hastabakıcı ilâve etti ği göz — Yanında iki tane de süngülü asker var!.. Zeynep birdenbire gi süngülü asker mi ye şaşırmış bir halde idi: — Mi ben gider şimdi an- gri lr tamamlıyamadı, Kapi açıldı, içeri genç bir ji zabiti girdi. Bir iki adım yürüdü. Sonra Zeynebe döndü. Bir adım daha attı, ağır bir sesle: hanım benim. — Sizi tevkif ediyorum? — Tevkif mi ediyorsunuz? — Evet!., : — Fakat!.. — İşte tevkif müzekkeresi!.. du uzattı. büyük bir ie içinde kâğıdı kaptı, ned luyor, niçin, meden o onu vi erki iğ diye) haykırdı! — Aldığımız emirde maznunuli nasında yakalanan diğer 30 $şa- ni birlikte muhakeme silmek ler — “o şaki değildir. Hiç bir ye- re ee üzb otomobil aşağıda beldiyer Derhal hareket etmek mecburi; a tindeyi: Gi zeren — Fakat Adna; Ze Adnana rm yürüdü. Sendeliyordu. Ayakları sarki yü- cudunu çekemiyormuş ş Bibi titri- yor, Kesi ordu. Adnanı el la tuttu, ken disine çekti, Başını onun göğsü- ne koydu. — Adnan felâkete, daha doğ- , rusu kadere boyun eğmek lâzım. Bir ün ayrıla- . Belki le biraz acele ettiler, ii o kadar Genç zabit iyki gibi bir sesle: — angi kadere, niçin ve han- — güni | — e. esini Sen günahının he: çim Mi dedin Eğer ei > em bu bir tesadüf ne- esidir. ME lake yüzünü zebite çe- virdi, — zen onu elimden ala- Ba çusl kendi hayatını, baba- hayatını feda ın, kardeşinin kas bisi bi bir orduyu zafere sevketti, Bugün zim ananın gözyaşı ai. oldu. Dünyanın en m aza- bını çekti - m Şimdi onu bu halde bi hırsızı gibi süngüler arasında gi iniz mi ağlıyarak: — Adnan, deli mi ok dun, ne yapıyı dedi.. Sonra kuvveti kesildi, Ayakla- rı burkuldu, yavaş yavaş zabitin öğsünd esti sarıldı, başını spss içi dolu özleri ine dik- sandalyenin üzerine ne için için ağlıyordu... Hastabakıcı odadan kaçmıştı.. Adnan, çizmelerinin ünde diği bu güzel başı, bu güzel saç- ları vi oyy dedi ki: p senden ayrılamam, seni ğe Sen benim canım- sın, canımın içisin, her şeyimsin. Sensiz olamam, yaşıyamam:!., - Gözlerinden yaşlar boşandı.. Da yi üzerinde aç kalmış kurtla“ ın bile cesaret edemiyeceği bin- bir türlü, binbir ea ai re göğüs veren koc: m, şim di bir çocuk gibi yor. Hem hüngür hüngür ağlıyordu. ii var) 28 Nisan 1934 Ni

Bu sayıdan diğer sayfalar: