26 Şubat 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

26 Şubat 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

26 Şubat 1935 AKŞAM Sahife 7 Almanyada başları satırla esilen iki casus kadın Kadınlar güzel bir Leh zabitine askeri vesikaları Alm anyada casusluktan suçlu 8silzade iki Alman kadınının ida- yül Beneral e eski karı- 81 olan m Von Bergdir. Bu kadın, (Putkenhüyli) den boşan- dıktanı onra Alman harbiye ne- harbiye nezareti seferberlik dairesi şefinin kâtibidir. a gazeteleri bu casusluk a baklalı şu tafsilâtı veri- emi harb esnasında Avus- ıştIr. €rkânı harbiyesinin Lehistana dair Plânlarını ve gizli askeri vesika- larını elde et Soznofeki *. Yaşı mekti. yeri bir adam- kırkı bulmasına rağmı Mer ile tanışmış, kendisini kıza yi iş, Alman umumi sefer- erlik lal elde etmeğe mu- Vaffak olmuştur. Casusluk 14 suretle meydana çıkmıştır. ii Soznofskinin tike sonra ondan kopa i kızın annesi Alman se- terlik dairesi şefini ziyaret ede- k kızının maaşına Halbuki kâtibesinin ma- sg zam yapılmadığını bilen a erberlik dairesi şefi, kuşkulan- *b. meselenin tahkikini Alman mabil casusluk teşkilâtına ha- NÜ etmiştir. nasıl vermişler? Başı satırla kesilenlerden Von Natzme casusluk te: kilâtı gizliden gizliye tahkikata girişmiş, matmazel von Natzme- rin, Lehli casu znofski ile düşüp kalktığını anlamıştır. nun üzerine tahkikat geni ve Leh casusunun genc kızı rikasında çalışan bir mühendis- le evlenen madam von Bergle dü- şüp kalktığını, bu kadının koca- sından öğrendiği askeri esreri Lehli casusa bildirdiğini anla- mıştır. Bunun üzerine Soznofski, mat- mazel Renate von Natzmer, ma- dam von Berg ile gene Alma: harbiye nezareti kâtibelerinden matmazel İrene von İnaye yaka- lanarak fevkalâde mahkemeye ve- rilmişlerdir. Fevkalâde mahkeme gizli bir emeden sonra Çi Berg ile matmazel N ma, Lehli casus Von Soznofski ile matmazel Von İnayı müebbed kü- etmiştir. ilen iki asil- zade a Berlin hapishanesin- de kafaları cellâd tarafından sa- tırla kesilmek suretile idam edil- mişlerdir. Bi münasebetile neşre- dilen bir tebliğde, iki kadının rinin kendileri için bir şeref ola- tere» vardır. Resmimiz ya talca kalk arala ai vk ve biçki lümeni pes heri bu çalişma Obayatından Esrarengiz adam iyileşti Bir Ingiliz muhabir sokakta resmini çekti vrupanın en esrarengiz ada- z kağa çıkarak tenezzüh ğı başlamıştır. Bu gezintilerinde birinde bir İngil uhabi: fotoğraf makinesi tarafından ya- kalanarak resmi Zaharof gazetecilerden ve bik hassa fotografçılardan son de- alınmıştır. rece sakınan bir adam olarak meşhurdur, Zaharof (solda) kâtibinin kolunda gezinti yaparken defa yakalanması hastalı- gayet ketum olduğundan rg kadar gazetecilere her hangi sele hakkında mütaleasını 8 memiştir. En zengin gelin Akdenizde seyahata çıktı,| , kocasile beraber Istanbula gelecek Mis Doris Duke Dünyanın en zengin kızinin ey- teveffa James Dukenin kızı ve va- risi Miş Doris Duke'dir, Ağ mi- raş 65 milyon Türk lirası kadar tu- Yazan: Mustafa Ragıb mmm Rumelide öper cereyanları başladı? ib meki Bulgar çete- lerini tenkil etmesi için daimi surette dağlarda, köylerde dolaş- maları zaruri idi. Abdülhamid, büyük bir zaruret olmaksızın, as- kerin böyle seferber halde bulun- masına €sas itibarle taraftar ol- mamakla beraber, takib taburla- rının e seyyar hareketini lüzum- rTmüş ve bu taburların yal- nız la tedibile meşgul olmak- tan v gitmeyeceklerini tahmin etmiş albu ki eşkiya takib esi nin kadrosunu teşkil eden gen mutlak: nin yıkılmasını ve Millet Meclisinin tekrar açıl masile meşrutiyetin iade Sine sini istiyorlardı. Daha mekteb si- am iken inkılâb fikirleri, hürriyet tarraftarlığı bu mekteb- ei Silirlerin kalblerine yerleğmiş- edi Abdülhamid, kendi idare- k fırsatını araştıran bu bilmiyerek, Rumelide- tabakaları arasında inkılâb fikir- lerini, memleketin ancak me: rutiyetin ilânı ile kurtulabileceği kanaatini aşılamağa gayret gös- termişlerdi. Gerçi bu propaganda bidayet- apılmıyordu, Fakat in- kılâbcı zabitler, halk arasında hü- kümetten şikayet edenlerle karşı- eşe şikâyetçilere hak vere- mukabelede bulunuyorlar, v geni açıkca bahsetmeseler bile- i tarzda £ suretile ediyor- lardı. İnkılâpcı zabitlerin sözlerin- deki ihtiyatlı hareket de memle- ketin her köşesinde dal budak sa- ran hafiye teşkilâtından ileri ge- yordu. Binaenaleyh takib tabur- m teşkilile bunların nün de serbesce dolaşmaları, inkılâb fikir ve arzularının halk ara- sında yayılmasında mühim tesiri görülmüştür. Bulgar çetelerinin (faaliyeti, devletlerin Babıiâliyi tazyik ede- rek ıslahat bahanesile Makedon- bi nüfuz ve müdahale- yatının mas tabekkümünün eranik daki başka bir şey düşün- meyen padişahın tazyik ve zülüm siyasetinin şi bebler; meşrutiyet fikirlerinin tuyor. Henüz e — yaşında bulunan bu zen Z Nevyor- kun maruf a Crom- veli ile gizlice evlenmiştir. Nikâhta iki tarafın De en yakın akrabası bulunmuştu seyahata çıkmışlardır. raşlı İstanbula da gelmeleri ei dir. Hiç beklenilmiyen bu izdivac eN e hayret w- yandırmı MEŞRUTİYETTEN ÖNCE Manastırda patlıyan tabanca ra No. halk tarafından benimsenmesine şok müsaid bir saha temin etmiş- 6 —- “Ttihad ve vr & edi genişle Meşrutiyet ve kini cereyan- ları ğe #lendikç itmez, tü- kenmez kanli ihtilâllerden, vaka- lardan bıkan halk, itsibdada kar. gu arasında daha gelmişti. şuurlu bir hale Bundan başka Pariste, Cenev- saleler gizliden gizliy: şehirlerine geliyor, basla birbi- olanlar arasında ek den ele dolaşıyordu. Bu gazete ve risalelerde Abdülhamid idare- sinin bütün zülmu, seyyiati izah ediliyor, vatanın İpi korkunç bir uçuruma doğru sürüklendiği gösteriliyor ve ayni ii Salli bü- tün memleket evlâdının hüküme- te karşı birleşmesi lüzumundan bahsedildikten «Terakki ve İttihad» cemiyetinin faaliyet ve teşebbüsleri anlatılıyordu. sonra Abdülhamidin senelerce büyük bir tehlike olarak gördüğü bu teş- kilâtın gazete ve risaleleri şimdi Rumelinin Türkiyeye, hususile vermeğe çok çalışmış, bir çok mü- him çarelere baş vurmuş, fakat hiç bir muvaffakıyet elede ede- memişti, senelerce yalnız Avrupa- ya işittirebilen «Terakki ve İtti- had Cemiyeti şimdi o müfuzunu Rumelide tesis etmeğe başlamiş- 1, Avrupada neşredilen gazete ve risaleler, memleket dışındaki inkılâpcılarla memleket dahilin- deki münevverler ında çok sıkı bir bağlılık tesisine âmil ol- muşlardı. Bütün bu sebeler ve te- sirlerden başka, Makedonyada merkezi Selânik şehri olmak üze- du mıntakası, memleketin diğer yerlerine, bilhassa İstanbula gö- re daha hür bir saha haline gel- e Müfettişlik teşkilâtında Av- a devletlerinin mühim rol oy- n esmesi i N Bu tarihlere kadar Abdülhamid idaresi dü ği ve memlektte siyasi bir inkılâp ikri münferid ve şahsi emellere mün- hasır > halde, şimdi artık faal ve muntazam iner İresikmmm ii oluyordu. İlk ö biri sivillerden, diğeri sırf e İs sairekkeb, fakat ayni'ğ için çalışan iki ihtilâl cemiye- e Selânikte faaliyete geçmişti. Elde edilecek semerelerin daha kolaylıkla temini için her iki ce- miyet birleşti ve bu suretle Pa- risteki «Terakki ve İttihad» cemi- yetinin imei dahili (merkezi teşekkül “e (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: