13 Nisan 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

13 Nisan 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

13 Nisan 1935 AKŞAM Sahife 9 Tetfrika No. 179 AR Yazan: Fransa kralı Birinci istemişti. Barbaros, ROS İskender Fahreddin Fransuva, Türkiyeden yardım İspanyollardan ö öç almak için, ilkbaharda yola çıkacaktı Barbaros Cezairden Istanbula dönünce .. Barbaros iki gündenberi evin- de istirahat vs Kanuni Sü- eyman, osun ee metafiikmötinden ve İspi donanmasının Afrika EA perişan Sluşundl «— azi Hayred- dinin e ifİkiyetkik. O olma- saydı, Ali düşman gemilerini an yakalatıp o mahvetmez- Demişti, Brbarosun Cezayirden dönüşü de BAE dönüşü kadar parlak olmuştu. İstanbulu; b Halk ve neşe içinde bu büyük muzafferiyeti kutluluyor- du. Gem iler Halice girmiş ve bir. Sn kızaklara çekilerek yağlık ğa başlanmıştı, o yıl İstanbulda fazla kış ol- makla beraber, Kanuni Süleyman gemilerin biran evvel yağlanma- $ını ve eksiklerinin tamamlanma- Sını emre resin ar ebebini an- <ak İnanikln gelişimden bir haf- ta m anla. azi! e baş gene iş sana düşüyor! ek sakralı birinci Fransuva bize bir elçi gö, ndermiş, İspanya ile arası Saldiri için, yardımımızı istiyor! O günlerde kış bütün şiddeti- le devam ediyordu. Donanmanın Haliçten çıkmasına imkân yoktu. ella — Nasıl ferman buyurulursa, öyle hareket ederiz, o şevketlim! dedi, Fransaya yardım k İspanyadan öç almak demektir. Önümüzde iki aylık bir kış mevsi- mi vardır. -hattâ- mart iptidalarında Akdenize ç- kabiliriz. rbaros, Süleymanla bu karari verdikten sonra, Halice önerek donanmanın eksikleri hakkında tetkikat yapmış, ari tine şiddetli emirler vermişti vur- mak fırsatını ele geçireceği için teviniyor du. ürkiyeden yardım istemek ü- Zere Parinen İstanbula gelmiş olan Fransız elçisi kont Rober, Barbarostan çok e Ken: disile alm rken — Dünyayı titreten sizin gibi meşhur bir denizcinin yanında Yola çık acağım için n ar me- sud ve neşeliyim, bien iz si e ahra, ikâyelerini çocuk &ibi kendisine anlatırdı. Kont, Barbarosa Fransa hükü- metinin içyüzü hakkında epey- Se vi vermişti, nya donanması, Fransa hu- ni ve Akdeniz sahilinde bulunan si e zabtetmişti. Birinci Fra; anın kuv yetleri, İş arı ik yetmiyordu, İspanya bu vaziyet karşısında Fransızlar- lamıştı, an çok memnundu. te birinci Fransuvayı hiddet- lendiren nokta burası idi, Fran- ız kralı: er şeye tahammül edilir amma.. bu istihzaya tahammülüm kalmadı! demişti, Zaten Kanuni Süleymani — te e teessürle izah eyle- İşt lapanya kralı beşinci Şari o vakit bütün Avrupaya hükmetmek istiyordu. (Don Carlos)un o günlerde A'- manya imparatoru intihab olunu- şundan gerek İspanya gerekse Fransa kralı Şarl kralı Fransuva da bulunan beşinci Şarl, son in- tihabtan sonra bu ünvanı kaybe- diyordu. (Don Carlos)un Almanya im- paratoru giri edilişinden bi- > Ş ğ — © 3 z Ss *g Beşinci Şarl da bii aile olarak bizzat kendisinin kuman- dasında bulunan donanma ile Nis kalesini zabtetmişti. Beşinci Şarl; — Türklere yenilirim. Fakat, Brandi mağlüp olmam, Diyerek Fransızlardan Lİ su- retle öç almağa kalkışmıştı. Halbuki Avrupada İspanya- dan başka Sicilya, ET filerini beslerdi. Birinci Fransuvanın, Şarla kar- şı eri ilân edişi, bu haris ve aç gözlü ümdarı çıldırtmağa kâ- fi eli Kral Şarl (Nis) el zabte- derek, Fransız kıyılarını yakıp "dön panya e enli “le m et- meğe başlamıştı. Kral Fransuva, pekâlâ biliyor- du ki, Türk donanması Avrupa- ya çıkınca, İspanyollar eskisi ve her zamanki gibi sığınacak de- m! ya e verdikleri zaman, Fran- ralı: — İşte o bir kişinin adı: Bar. arostur... ve yakında Avrupaya ii Diye si vermişti. “(Arkası var HASAN KREMİ Dünyada mevcud kremlerin en nefisi, en sıhhisidir. Nazik cildli kadınların ha- yat arkadaşıdır. İh- tiyarları (o gençleşti- rir ve gencleri gü- zelleştirir. İnsana e- bedi bir taravet ve- ren Hasan. kremini unutmayınız. Kutu- su 50, tüb halinde 20. Hasan Deposu: Ankara, İstanbul, Beyoğlu. Radyo 13 n cumartı İstanbul, 17,30 ki dersi - Üni “ramiterlen Hali: “Sinop saylâyı Yüpu Kemal, 18,30 Jimnastik: Biran Azade Tarcan, 18,50 Muhtelif plâklar, 19,30 berler, 19, 40 iri ii Şefik, 20 Üniversite na: ns, 20,30 Demir caz, 21. vi bei Borsa lar, 2, n Bedriye Tüzün (Şan türkce ve tango or- kestraları. 364 m. 13 - 15 Gündüz plâk Mn > Hafif musiki, 19,15 Hafif siki 1,20 Amerikan (Plâk), 20, 5 Konum 2 Sözler, 21,05 Koro konser, 21,35 Radyo az, 22,30 Sözler, 22,50 Gazete duyanlar 23,15 Kahvı haneden konser Ga im Vo Pk, Kii 19 Çocuk yayımı - hk Pa Pik, 20,30 yana ve mi lar, 20,50 Aktüalite, 21, a Musiki ki 21 kisi Slank e , 24,15 Sözler, 24,20 Hafif m apeşte, 550 m. 19,30 Macar şar- Me 21 Di 21,30 e) musikisi, 2 uyumlar, 23,50 Ope- sipziz, 0 Eğlenceli musi- ki, 21,10 Dram pare ope- vi reti, 23,20 Di musik: “Nisa pazar İstanbul, 18 Dans musikisi - plâk, 18, 30 Jimnastik - Bayan Azade Tarcan, ler, 19, is su, 20 Ziraat bakanlığı namına konf rans, eN e N £ Vahit 21 Keman ve piyano solo (plâk), 21, 20 Son bebekler” - Börelir 21,30 p yo caz ve tango orkestrları bay Çadır. P : | Her er | bir hikâye iki arkadaş sahnenin önünde- ki masaya yeşil Naci: — Aman buluştuğumuz ne iyi oldu Ferid. dedi, bu bara gel- yapmamıştık hani ALLİ... n düşünü- yı han değer... Hani senin bi > ral kızın vardı, lere de, baban razi olmamıştı. Ne idi ismi izel — Keti.. — Keti, Keti.. tamam Ke- ti... ne şel ile kızdı... ne güze me numaraları ağardı ya- Bid Hadi dalgındı. 22 sen geriye dönmüştü. Şimdi oKetiyi ne iyi ia a onu ha- yatının zamanında unuta- ia Ke onun ; talebelik aş- kı idi. aşkı idi. Tam VE da Ferid Hadi- nin babası kara bir çalı gibi ya girmişti. Berline gelip gm almış, İstanbula götürmüşti Ferid Hadi ora ey zengin ri e kızile hemen he- zorla Ml Şimdi maziyi düşündükce: — budala, ne toy çocuk- muşum... diyordu. İnsan saade- tini ba: KEkEn eline bırakır mı?., yandan da babasını haklı buluyordu. Keti parasızdı, Ömrü günü, seyahatte geçen bir bar artisti idi. Halbuki babası onu zengin bir kızla evlendirmeği ba- şının içine koymuştu, Bunları düşünü üren birdenbi- e cazband başladı... deli gibi bir Bira giyer Sahneye uzun boylu bir kadın i ara- am katle bakınca sapsarı oldu, arka- daşına: — Dikkat ediyor musun?.. de- » hayretten yi yu- i değil genc kalan? Suleik şey... o za- man 18 yaşında idi... şimdi 49 ol- la Böl kalbi bu ek ok cı (Şan). tı 1000 kuruştur. eri ii 5 Adres tebdili için yirmi beş kuruşluk pul göndermek lâzımdır. 19 — e Yaya ler ki $, 240 3402, xi di 1846 »2 2 İdarehane: Babıâli civarı Acımusluk Sok. ekmil dünyada nn olan epi Extra ş bıçağının 10 dedi 50 Fit miriliştir. Her iii satılır. 25 yaşında gösteriyor... — Amma baksana. ayni in Yireke ler, ayni çapkın sile, ayni tat- lı şimarıkl e bak, bak... bizi ele bu tarafa nasıl dik dik bakıyor!.. Bu sırada salınadaki, genc ka- artık bu derecede vi Ketinin se benzemek olur mu canım kadın hakikaten gözleri- iki di. Feritle Nacinin masasının tam youpdasi oturdu paye yavaş orlardı. sesle ei kinik yalnızdı bir ver nlara uzun uzun iri ie im hâlâ kızgın ulm — rid... dedi, ml iğ bile yerme. — Biz onun genc kalması Dersi ettik... o da belki biler ladığımız için bizi tanımamıştır. Karşıdaki aynada ak saçlarımıza baksana... Fakat Ferid., biliyor mu- un? Dünyanın en güzel kadını seni sevmiş de... sen mesud ol 22 sene sonra.. j Pİ manın yolunu bulamamışsın... şu güzelliğe bak yahu... şu bakış- a, şu tatlı şimarıklığa bak... insan bu kadın için neler yap- ere > viski getirtti. Bir ham- i. Arkasından bir daha çiğ ni dikti. Kıpkızıl du- ndaki sigarayı or- du. Manikürlü tırnaklarile sigara- yı söndürdü, sonra ayağa kalktı. Hafif sallanarak Feridin masası- na doğru ilerledi. Masanın önün- de: — Bonsuvar müsyü Ferid!. di... Siz müsyü Ferisiniz. ira değil mi Ferid ayağa li cevab verdi: — Evet... beyaz saçlarına rağ- ta bi otursanıza,.. işti: nuşmak cesaretini. ime bul mak için üstüste iki bardak vis- ki yuvarladım — Evet ztn sizi gördüm. t, uz Ketinin ne tatlı bir sarhoşluğu vardı: — amafih hal bana lâzım olan cesaret gelme Bir viski ez sl misiniz. yahut şampanya.. — viski daha içerim.. Genc kadm $ üçüncü viskiyi ge- ne bir çekişte içti... — Şimdi bir de sigara verin... İm tabakasını uzatırken Na- nin sigarasını yaktı, Keti bimer sini Feridin yanına çekti: . dedi, sizinle konu- şacak Male var — Şimdi. nim annemin ismidir... O da tistmiş... Bu barda uzun çeldi e Tıpkı biribirimize ben- zemişiz.. Ne ise şimdi min bahsini bir tarafa bırakalım da... biz kendimizden konuşa- anne- lım.. Sizin bir oğlunuz var... Ne- im ada tahsilde... biz o- buraya gelmişsiniz.. dün Ned sizi bana gösterdi., ben de sizin- le konuşmağa karar verdim, Na- sıl söylediklerim doğru mu? — Evet, doğru.. Ferid eski bir a uyan- mış gibi bei Genc kadın sözüne devam et e — Kid in “dasiletimize mâni 0- luyorsunuz?.. Halbuki ben İstan- ula gitmek thi istiyordum. Methini istiyordum. Bu evde Ned be- ber 6 ilam sonuna kadar yaşıyalım.. niçin bize bunları vermiyorsun ii — e el gidelim her zaman anlattığın Boğan kr yemde küçücük bir © Dekniyel öndü: — Peki... dedi... Madem ki sevişiyorsunuz.. her şey olur.. EE Ferid genc kadına Si. evimiz ol. | |

Bu sayıdan diğer sayfalar: