29 Ekim 1936 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

29 Ekim 1936 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Daşvekılımız ve I UŞoOs slıav Daşvekulı dün akşam mühim nutuklar söylediler .Başvekilimiz diyor ki: Tahrikât yapmaksızın beslemeksizin beynelmile el sayin emelim yet çerçevesi içinde nız milletlerin saadeti sulhüdür. mili 28 (Telefon) — Yugoslav ya başvekili ekselans Beri geye bir ak; ziyafeti ve- rilmi kil İsmet Mese ziyafette şu pati ii etmiştir: ürkiye, Yüzodüyy ATMA. bir- ansınızın deşt : eğe, ekseli ziyaretini aynı hızla tesid in ei yeni bir fırsat bulmaktadır. Bütün niz demekle hassaten bahtiyarlık e setmekteyim. Memleketlerimizin müşterek bir ide- al karşısında ittihadı, ne muhteşem si- i bir başarı başarı şia etmektedir. İtti- fakımız, bazılarınm reybiliğine, bazı- larının da aşi ik ğ iti- dia vücuda getirdi, N üzerine bi. ğ üzerine Ge ettiri- Bal müttefi; vi tantları ile, hep birlikte, mntakavi ve umumi eseri için çalışmağa muvaffak olmuşlardır. Bu müttefik- akviyeye muvaffak olmuşlar ve en ve ihtiras ve ii sulh, dost Cenevre bağlı Kalabilmişlerdir. Çünkü Ge re müessesesi, Bi üttefikleri için, yalnız bir faaliyet Yrm değil, fakat ayni zamanda her şe bam ——— güç dakikalarda, birlikleri aye müessesesine saj sağlam «<EMELİMİZ MİLLETLERİN SAA- DETİ VE DÜNYA SULHUD ei azifı ken edilemi: yecek hiçbir vasıta me- zaman, bir hükümet reisinin bey- nelmilel anlaşma ve teşri ali Mi ne e uğu- 5 hiss Siler ve biler dan dahili siyaset sahasın- iy ei emanet len çalışmak vi bir insan için | Ee bni her şe- bişe SanıyorüZz. e kei sahada gimizden MAN ayrı bir yen değil- dir: 'Tahrikât yapmaksızın ve ihtiras beslemi meşruiyet çerçevesi içinde emelimiz, yalnız, rin saadeti ve dünya sulhüdür. Yugoslav Başvekili diyor ki ;| ır İki memleket arasındaki dostluk sağlamdır. Gayemiz vazihtir. Tek bir hedefi vardır, sulhü isteyen herkesle uğumu zu isteyen her kesle dostluk. Rebel yi kralının etrafm- zin de bü; üyük bir masa eni ol. ai — e milleti, ia kal tir Bim kıldığı topraklarınızdan yaratici bir azmin icraat ve kudreti fışkırmakta- zimam eden bu azim, ayni esaslı fikir ve ayni menfa. atlerle bileşmiş olan memleketlerimiz açık ve samimi teşri- Ki ek tevlid etmiştir. TÜRK - ea TEŞRİKİ MESAİSİ Bundan üç sene evvel iki büyük dev- bi reisimiz era an bu sir esai tlerimizin Bindi ve nba olarak ai vam ediyor, genişliyor ve derinleşiyor. S5. A, R. prens Paul ile niyabet mecli- Jisi e ya etmekle mübahi oldu- yet hükümeti bu'yolu takib iş 'Teşriki mesaimizin de- vam edegeldiği bunca zamanda Av- rTupada bir e İle ei ki, hü- kümetlerimiz a: ında istişarelerde bulunmamış ve 7 kararları ittihaz riciye vekili Tevfik Rüştü Aras ile sik sık yaptığım mülâkat edefimizin de mi binden, Mei emini mili tine tahakkuku için çok lüzumlu olan ve la refah temenni etmektedir. mektedir. Kadehimi, majeste ikinci Piyerin, | , Menaf iştirakinden maada, bizi bir- naip prehs altes Paul'un ve niyabet | 1“ ye iki millet arasında müte- meclisi yüksek sıhhatine | .K&Pil ilimadı yaratan psikolojik ah- ve burada bulu- | Val de vardır. Bu ahval say- gı ve sevgi, mi Mİ yorum. nuşu bizim için büyük bir saadet > kil adinovip'i ede: -adinoviç” hatine, ela şan ve şere! ve Türk v dostluk ve ii letlei İsmet İnönünün söylediği nutka ce- u akşam bu salonda ve o Ek A lan sesler, bütün müttefiklerimiz v e A ii eli dostlarımız tarafından e ek ve ME > Si kalnamızn a mânası aacaktır. Fakat ben bu 1 de Ee Jüt samimi söz- sanüd hakkındaki bu imdi- | lerden ela fevkalâde mütehassis 0- ya iy gördüğümüz — hizli, her. | larak Yugoslavya milleti hakkında iz- ten daha ziyade yaşadığımız bü- | har sindi dostluk hislerine teşek- tin e kıyas kabul etmiyecek | Kür ederim, Bütün vatandaşlarımın iie li ini gerek kendilerini, | $1 in hisleri Şi ni temin et- gerek tlarını siyanı ek - | mekle 'üman olduğuma yen herkes Ek ii ki KM Ye YENİ TÜRKİYE e lm a a gene Si "Türkiyeyi ziyaret etmek fırsatını el- dan dolayıdır le iyar Er ni. ye e tecr dde edilmiş büyül ik Yayatiyetimizi müdrik olarak, hiçbir sizin, saadet ve refah doğ riki mesainin milletler yi m “e büyük bir kuv- vet te olduğundan bal ede Hakkını kkında a büyük bir hazla söy- zevesi de lediğim bu Balkan hassatej n "Türk ve Yugoslav dostluğu- emezlik €- demem. O dostluk ki, bugünkü ziyare- er e an teş- Bi dost ve ma ie İmami kardeşçe selâmlarım. ekok dikkat vaffak Gini derki ve refah ütülü katettiği yol bütün dünyanın ve herkesten vel Yugoslavyanın nazarı dikkatini celbeylemiştir. Yugoslavya sadık bir müttefik sıfatile başamlan muvaffa- tlerden: kıvanç duymal “İlk ne olan kurucu çalışma Mi sibi bi cı bir millet ve yaratıcı bir kü se getirmiştir. Kırk asırlık ie ta malik olan, tecrübelerle va ai üzerinde birçok mede- ev- olan mütekabil hi mizin çetin ve rine alı mr eli ib. zal ettikleri kahramanlıktır. Bu müte- mayiz unsurlar dostluğumuza daha geniş ve daha sağlam bir esas vermi tedir. GAYEMİZ i yeni daime uu esasına İsti- ln ve dolayı- ile küçük anana ay ai U- iki memlek: daki samimi e kanl ur. Geyemiz V vazihtir, Tek Yas gi öeliiğimmei istiyen her- keski EE il Eer sm el a adar ii “delal geek ve ve göstereceğiz. Bu hedef çalış- a sulh istiyoruz. Ve Eri de de, refaha ağ ECEğİZ. ardeş Türkiye, b YE kur- Ea Ve çok muhterem şefinin ön- yolu katetmektedir. AE ekselâns ir Atatürk'ün Şerefime, Türikye cumh sinin ha ve refahına, Ad zarif refikaları bayan İsmet mili sıhhat ve şahsi saa- detlerine kadehimi kaldırmak fırsatı- nı bulduğumdan dolayı behtiyarım> ZAZARAZI YU AAEARALAZ LOW zi, 903 Alâeddin, 1433 Abdülkadir. ös mi 238 İzzet, 1032 Ahımı 664 Osm all öze iriyi ie te ml, 235 zım, 937 Si in Şar a Bir din, 1717 Mustafı e eri ed, 1621 âzım, 1541 Fal, med, 9Z A 1550 İhsan, Li Ab, Ak, 161 Tevfik, 4 401 Nureddi “12 Rifat, 450 Remzi, e e 1710 Üçüncü komiserliğe namzed polislerin isimle; Ankara 21 (Telefonla) — İmtih muvaffak olup ta münhal isimlerini bildiriy: Ml — 612 Hami 15897 954 Nejad, 746 “ekmedi Dz Ali, uz a rr Ha m e ih, 923 Şük: vet, 537 a a E 5 Dar , İLO1 Ata, 59 Haydar, 1247 Fevzi 740 Şerafeddin. 1480 e 17 71 mz, muş, 563 Necati, 492 1675 Zi; eddin, 1635 İskender, 1548 Reşad, 833 ) 105 32 18 Hik i, 1451 Mustafa, 1628 Asaf, 774 İh san, 1313 Rahim, 901 İbrahim, 12 Fevs Emin, 1518 Osman, Mahmud, 1335 Salâhaddin, er Ke 1092 ri izo'i Him Lâ, “969 Raşid, sin, 543 Abdulli Ahmed, 644 Rifat, Mustafa, 626 Hadi, 9 e ri Hi Kizin a a Cemil, len İasalikanbal; Ahmed, LU Teri, 344 İzzet, 1113 Nevzad, * 72 Hasa i örn bağa Teabzendan Tali,” <J Samsanılan Nu ARİ Tale a Balıkesirden Ha“ inden (Hasan, Muğladan Muz undan Kâzım, Eskişehir- den Vehdeti, Ankaradan Halil, İzmir- den Şükrü, Aydından Zeki, Ankaradan Şevket, Seyhandan Atıf, Tevfik, ören Ali, an Rıza, Ço: Samsundan Eskişehirden fumdan Sa- Tiden Ali, Karan rk Mr dan Ahmed, Tı Sn ei ai en Mm ili Yad imil, Ankaradan Tahsin, To kir il, o Tekirdağından Kemal, hammer. rabzondan | astafa, Trabzondan Rıza, Trabzondan Galib, Edirneden Kâzım, SEVENLER YOLU Edebi Roman Bürhan Cahid MORKAYA Tefrika No. 6 O erkek bakışlarının mânasını pek | ra ümid vei zayıf arekette bul halde duyduğu zevl hissi ile kaşlarını asabiyetle gerginleştirir. , ciddi bahisler açarak kendini meşgul eder- gk bu söylenmiyen, lezzeti almız hissedilerek duyulan arzu serilerin izi yavaş yavaş kaybolmuş- ne zamandanberi hissediyor- du. De toplanan erkek e Kia harareti mi kalmamı: a hoş e onu Ni et- m ii beğeni k mi tutulmuştu. İlk zamanlar bunu kendi ei dığı netice e olmuştu, Muhtelif fır- satlarla tanıştığı bu erkekler onun güzelliği ağ gıcıklanmışlar, hisle ve nı anlatmak için e li bir ii “yapabileceği kadar fırsatlardan isti- . Fakat bütün si hareketlerile onun kalbini hareke- te getiremediklerini görünce iğ bu his- u muhakkak böyle ii er ağa erkek iniz hareket edebilirdi Daha ii yıl evvel büyük İstanbul balosunda Sabri Hami ona ne kadar danstan sonra büfe- ye ilerlerken ballerile, sözlerile ne- mişti. Gi vk 1 kadına yılışkanlı- ğı ile hele m zamanlarında Sır- naşıklığı şöhret! miye o kadar ağır davranmıştı adamı n sonr bir daha gelip davet etmeğe cesaret Kocasının adına hürmet ettirmek le hareket ederdi. Fakat kendine kim olduktan, hislerini idâre edebil- ve en eli zamanda vazi- ti kurtardıktan sonra bu temayül lere müsamaha kten ne çıkardı. 'keği sök ne irem olabilirdi. Bu böyle idi. Fakat şimdiye» Kel bunu düşün- memişti bile! Kızlığındanberi Gi lere titizlik hisse | şik siri idi. Ahmed sevgi neticesi ol Eski, kli ei me.. bu emme belki'de , Saynimi, oktu. Fakat keli yerine DE ve itiyadlara da karı kocaya birbirinin Hate oi olduğu kana- atini veriyordu. Zat teni insanları biribirlerine bağlı- bir kaynaktan fışkırmıyor mu? Ve nihayat a sevgiler dönüp (dolaşıp ayni kalıb dükülmüyor mu? Nermin Melih, evlenişin ilk günle- tile rar arasında e bir disi eni Hummali iz tşmelişer vi evlilik hayatı en hızlarımamış ve alevlenmemişti ki bu ateşini ve süraatini bel- ii el biraz ilke 5 sipari böyle de li iile arasıra Ni ve onun kadınlık hislerini şahlandıran vakalar sade kotasının arasıra kulağına kadar ge- e RM dedikoduları idi. man gururu incitilmiş bütün sail ibi kıskançlık buhranları Mi intikam hisleri kabarır. Koca- sadakatsizliğine karşı ayni NI iyi etmeyi aklından geçi: Bunlar da ne tatlı ve heyecanlı 'buhranlardı. Her defasında Kocası eskisin- den daha sıcak bir sevgi ile kendine avdet edişini görmek ne iç gıcıklayıcı bir muvaffakıyetti. O henüz intikam hislerile yaşarken Ahmed Melih m dığı taze macera- yı sakin havasına avdet etmiş klunduğu için arzuları yarattı Bünl etmişti. Sevilmek ihtiyacmı duyduğu za- arla e a iği zamanlara tesa- ni etmiş olsaydı bu iki Kovreti his belki de onu ee atacaktı, tesadüflerin ühim rolle; N Şimdi yüvarlak a; önünde bu on $ yıllık ömrünün sade, ha“ du. Bu hayatın ilk e duk: reketli geçmişti. Bir çocukları tu. Dört yıl her genç annenin düydüri gu bütün o içli sevgiyi İlhenin üstüne . Fakat çocuklara hiç acı-' o zalim ölüm henüz a ve asıl sevilecek çağa giren yavru; Ri alınca önce hayatına bir. 'künlük geldi. Aylarca odasından İ mi . Nihayet A n 1sra- mi Avrupa seyahati, araya müşür” bu ik siyasi o vazife kızlı; ait bu hatıraların kaldı; de her Şeyi unut Seyahatten dön: eriyip fa ike şey rmin Melih, on sekiz yı Kendiüei 1 gülen aynanın de bu ak; İ kadar zavallı küpe batırlamıs yordu. “(Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: