11 Temmuz 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

11 Temmuz 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

7 Yakın ee den Bak memleketlerinde ma Etriye Sali Ve maden imalât çok Yor. Bu me nieketlerden biri Müstahsı, p en mühim bakır Maliyete > memlekettir. Şimdiden tie ağlıyan. bu fabrikanın 00) ur İstihsalâtı seneyi e” baliğ olacaktır Heme Fransız sermayesi ile mey- ağ miştir. Fabrikayı bizzat > Öeimep söyledi-” eri için Yugos- 16,000,000 İngiliz liralık Cebi ME aryayı İstis İşbirliği u sermâyedarlarının mâr tarikile değil, | sulile faaliyette bu- İ Yugoslavyada maden istih İ sene sonbâharından . sali lunacaklarını ümid ettiğini ilâve et- miştir Yakın zamanda ecnebi sermayesi ile muazzam bir telefon kablosu ve fabrikası okurulacaklır. Yugoslavya Orman ve Maadin Nazırı, hüküme- tin madenlerin ecnebi sermayesi ile işletilmesine aleyhdar olmadığı gibi ecnebi osermayedarların mükteseb haklarına da düşman bulunmadığı” nı beyan eylemiştir. Yugoslaryadaki kurşun ve kalay madenlerini işletmekte olan dört İn- giliz kumpanyası birleşerek sermaye- lerini 400,000 İngiliz lirasından 2;150,000 İngiliz lirasına çıkarmış lardır. Bu sermayeden 1,000,000 İngiliz U- rası ile kurşun ve kalay dökümha- nesi yapılıyor. Bu fabrika gelecek itibaren cihan kurşun ve kalay piyasasında başlıca âmillerden biri olacaktır. Vv ER Apur güvertesi patates tarlası oldu İs la ya bandırasını tasıyan Bar- | Mamandanp bir seneden fazla bir Tatmaktay,, Mançester limanında Met si Çünkü İngiliz hükü- Mİ, yok, #PUTUN Franko tarafına ğun, hükümetçilere miaid ol Makt,,, Lİ türlü kararlaştırama- 1 kararsızlıktan o dolayı eden tayfası urtık son İçinde bulundukları | a ©ğmeğe mecbur Ol İ Yarak O susmuşlardır. f için of durmaktan çok sıkıldıkla” | “eye Kalbet, Yapurun güvertesini bah- | mişlerdir. Güverteyi bir Jan Yaka kaç karış kalınlığında iyi toprakla | örttükten sonra üzerinde patates ve lâhana yetiştirmeğe başlamışlardır. Gemiyi ziyaret edenler güvertenin bu haline güldükleri zaman kaptan müstehzi bir tavır takınarak: <Şa- yet İngiliz hükümeti bizi serbes bi- l l rakmakta biraz daha gecikecek olur- | sa güvertede zeytin ağaçları ve üzüm kütükleri yetiştireceğim, O za- anan Mançester limanı memurlarına zeytin yağında kızarmış patatesle kırmızı şarabdan mürekkeb bir ziya» fet çekeceğim! diyor. Tani Garip bir son arzu “ gün a bildirildiğine göre ge | aydan İngiltereye av- | Staniş y | a Kad ve bayan Butler isminde | m tün ya hastalanarak bir "şti. öl DdA burada vefat et- i dn €vvel vasiyetname- | TSE img, bayan Butlerin son Baha La kadar işitilmedik bir Paye Ülecey, iyor. Çünkü kadın, i Köpeğini olursa pek sevdiği iki berabey, «© öldürülerek mezarına Yüz But mesini istemiştir. Ba- üktap, VAsiyelnamesini yazdır- Vefat edince ayni gün 20 sevgili köpekleri de öldürülmüş ve ayrı bir tabuta konularak bayan Butlerin tabutunu takiben mezara kadar götürülmüş ve orada ayni me- zara gömülmüştür. Londradaki hay- vanları himaye cemiyeti hiç bir ka- bahatleri olmıyan zavallı köpeklerin öldürülmesine mâni olmağa çalışmış- sa da buna muvaffak olamamıştır, Bayan Butlerin varisleri ölünün son arzusuna mutlaka hürmet etmek is- tedikleri için hayvanları himaye ©e- miyetinin protestosu bir fayda ver- memiştir. nci asrın yatağı bı. yerleştirilmiştir. Aşağıda birisi kapıyı çalacak olursa bir düğmeyi çevirdiğiniz gibi kapının önündeki şahısla konuşabiliyorsunuz. Radyo âletini kapatmayı unutacak olursa» rız bunu size haber veren hususi bir | Alet te vardır. Hele sabahleyin uyan- aka uyu- tarafında bir » Bu ter- İ dırm ga mahsus olan çıngırak pek yaman bir şey. Çünkü siz yataktan mütemadiyen Çi m saat sonraya ataktan kak susmuyor. Resimde yatak» bayan, bu yirminci as- icad eden adamın kalkıncaya ka hyor. Tekrar ta görülen rn karyolâsını muhasebecisidir. Deniz suyunda hesapsız altın, gümüş, pldtin vesair maden varmış İnsanların oObu- günkü hayatında pek mühim bir rol oyniyan altın de- nilen Kıymetli nes- nenin dünyanın yedi deryasından çıkarılması fenni keşfiyat neticesinde imkân dahiline girdiğini geçenlerde Ethyl - Dow Che- mical kumpanyasının sahibi Willard H. Dow sAmbrika Kimyagerler Ce- miyetis huzurunda beyan etti. Bu hususa dair izahat verirken mis- ter Dow bilhassa şunları söylemiştir: «Deniz suyundan altın çıkarmak meselesi kimya fennince katiyetle hak ledilmiş ve müessesemizce de fiilen İ isbat edilmiştir. Şimdiye kadar yap- tığımız tecrübelerde mühim bir mas- raf mukabilinde, vala yalnız birkaç miskal miktarında altın elde etmek mümkün olmuşsa da fennin bu keş- fiyatı yakın bir zamanda büyük ne- ticeler verecek usul ve âlâtın meyda- na getirilmesini: temin edeceği mü- hakkak olduğuna bakılırsa, bugün do nizde gizli olan ve 3,000,000,000,000,900 dolar kıymetinde tahmin olunan si- tan hazinesini az masrafla elde etmek insanlar için mümkün olacaktır, Al tından maada deniz suyundan gü- müş, plâtin, bromin ve radyom gibi kıymetli madenlerin de elde edilece- gi tahakkuk etmiş bir meseledir.» Bu beyanatı müteakip Rochester University'si tuz ve fosforlu sudan çok miktarda radyom çıkarmak im“ Yapılan tecrübeler neticesinde deniz suyundan altın çıkarmak kabil olduğu anlaşılmıştır. Fakat bu suretle elde edilen altın hakiki kıymetinden 10 defa fazla masrafı mucib olmaktadır. Otomobil gazlarının silindirlerde iş- tial esnasında hasıl ettikleri sademe- leri mentemek için gaza ilâve edilen bromini elde etmek maksadile Ameri- kanın Atlântik denizi.sahilinde bulu- nan Wilmington şehrinde tesis edilen Ethyl - Dow şirketi denizden senede iki milyon dolar kıymetinde bromin çıkarmakta ve bu işle meşgul olan dünyada yegâne bir müessese bulun- maktadır. Deniz suyundan çıkarılan altının suya nisbeten miktarı pek az- dır.: On İki ton sudan çıkan altın an- cak bir miligramın onda biri kadar- dır. Halbuki deniz suyundaki bromi- nin miktarı daha çoktur. Bir milyon- da 67 dir. Denizdeki altını avlamak için isti- mal edilen kimyevi vasıtayı Calloidial Sulphur teşkil etmektedir. Deniz su- yunda bulunan bu madde torlulan- zaman rasgeldiği allın ve gümü- şü de birlikte kendine raptemekie ve bundan sonra elekirik vasıtasile bu kükürt mahlülü hazfedilip altın ve gümüş elde edilmektedir. Fakat bu usul ile meydana çıkarılan altın ken- di kiymetlinden on defa daha fazla bir masrafı mucib olmaktadır. Columbia üniversitesi Electrochemistry prole- künnı takib etmek üzere Rochester'de sörlerinden Dr, Colin Fink'in otuz sene- büyük bir lâburatuar inşasına başlar mıştar, denberi bu işe sarfettiği emekten ha sıl olan neticeye bakılırsa doğrudan “doğruya elektrik kuvvetile tuzlu sus dan altın çıkar- mak daha ehven oladuğu anlaşıl. maktadır. Dr. Fink'in tecrübe u- sulüne göre, hasıl olan netice şudur: Yüzde üç tuzu havi üç litrelik su“ ya konulan üç miligram altının yüz. de doksani suyun içinde dakikada 8500 defa dönen beş santimetre kalm- lığındaki nikel çubuğa yarım saatte sarılıp toplanmıştır. Bu usul ile altın «ide etmek çok zor bir şey değilse de nikel çubuğu dakikada 8500 defa dön- dürmek için kullamlan elektriğin masrafı çıkarılan altının kıymetinden beş defa daha çoktur. İşte bu yüzdendir ki denizden al tım çıkarmak meselesi ticaret noktat nazarından bugün kârlı bir iş telâki edilmemektedir, Fakat ayni zamanda Dr, Fink: «Denizlerde daima sefer ya- pan vapurların pervanelerine altın avlamağa elverişli küçük bir cihaz ilâve edilerek hem seyahat, hem tica- ret usulile altın elde etmekte hiçbir mani yoktur» demektedir, Bu meseleye dair Vaşingtondaki Smithsonian Institule'nün Physical 'Tables namındaki risalede neşretliği bir yazıda: «Denizlerdeki altının hepsini elde etmek mümkün olduğu zaman onu dünyada yaşıyan iki milyar insana müsavi olarak taksim edecek olursak adam başına bugünkü altın piyasa- sına göre, 2400 dolar düşer» demek-, tedir, Kadın muhtarlar | Trakyada yeni kursla Yukarıda solda Ayınort muhtarı Mer- yem, sağda Keferallap muhtarı Fat- ma, aşağıda solda Soran muhtarı Ha- tice, sağda Divan muhtarı Piruze Midyat (Akşam) — Bundan bir bu- çuk, iki sene kadar evveldi. Aydın köy- lerinden birisinde bayan Gül muhtar seçilmiş Ve gazetelere ilk kadın muh- tar olarak aksetmişti. Halbuki burada yirmi senedenberi muhtarlık yapan ka- dınlar olduğunu haber aldım. Bunlar- dan dördüne ald fotoğrafı gönderiyo- rum. Her dördü de on seneden aşağı olmamak üzere muhtarlık vazifesini yapmakta ve büyük muvaffakıyet gös- termektedirler. Edirne şehir yolları tamir ediliyor Eğime (Akşam) Edirnemiz belediyesi bu yıl bütçesinden kırk bin lira sarfetmek suretile şehir kaldı- rımlarının ve su yollarının tamir ettirilmesine karar vermiştir. Bu paraf on sekiz bin lirası sü yollarına, mütebakisi de cadde ve 50- kak kaldırımlarının: tamiratına -tah- sis edilmiştir. X İpek böcekçiliği kursunun birincisi Kevser, KX ikincisi Enise Arı kardeşler Edirne (Akşam) — Bir aydanberi Budapeştede Dödülle çifüğindeki Arı- cılık kursunda bulunan arıcı muai- limler dün akşam Edimeye dönmüş- Jerdir. İkinci posta 25 temmuzda dö- | necek ve 1 ağustosta Edirnede açılar cak olan arıcılık kongresine iştirâk edeceklerdir. Peştede Dödölle çifliğin- de bir de kümes hayvanları kursu açi- lacaktır, İlân Umumi müfettişliğe gel- miştir. Tavuk ve tavşancılık üzerinde çalı- şacak olan bu kurs meccani ve ser- besttir. Yalnız yemek içmek mas rafları vardır. Arıcılık kursunda olan Trakya muallimleri ikinci postası bu kursa da girmek imkânını bulmuş- tur. Bunlar da ikinci arıcılık kongre- sine ve kursuna Umumi müfettişlik tarafından davet olunmuştur. 20 ağus- | tosta da kırk kişi ile Şarapçılık kursu 'Tekirdağında açılacaktır, Ziraat vekâ- leti tarafından hazırlanan program gelmiştir. Edirnenin sayısız mektepleri arasın- da bir de ipek böcekçilik ve kozacılık mektebi vardır ki, bir yandan ipek | böcekçilik ve kozacılık hakkında bil- gili elemanlar yetiştirmek ve diğer yandan da fenni bir surette böcek t0- humu istihsal ederek halka ucuz, te- “miz ve hastalıksız böcek tohumu yetiş- | i timek dolayısile kayde değer bir mü- İki sene Bilecikte, 3 sene de Şarköy ve Eriklicede bir hayli talebe yetiştir- dikten sonra yedi sene evvel bay Ası- mın idaresi altında Edirnede kurulan bu mektebe bir hayli talebe devam et- miş v ebunlardan 10 kişi diploma al mıştır, Buraya devam edenlerin ekseriyeti ni lise ve ortamektep talebelerile genç memurların teşkil etmesi ve okulla rındanki imtihanları ve vazifeleri ara“ $ında buraya da vakit ayırmaları genç lerimizin meslek ve hayat telâkkileri- nin bugünün ve yarının hayat şartla- rına uygunluk bakımından takdire şa» yan bir hâdisedir, Bu devrede büyük muvaffakıyet gösteren Enise ve Kev- ser Arının birincilikle diploma almış olmaları genç kızlarımızın da hayatın zaruri kıldığı hareketlere canla başla katılmış olmalarının en canlı bir ör. neğidir. İZMİR Ve mülhakatı için AKŞAM gaze- tesinin tevzi yeri ve başbayiliği münhasıran İzmirde İkinci Beyler sokak 52 numarada Hamdi Bekir Gürsoylar mağazasıdır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: