23 Şubat 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

23 Şubat 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

25 Şubat 1946. AKŞAMDAN AKŞAMA “Mahallebi çocuğu,, — Mahallebi çocuğu!... istanbullulara eskiden böyle der- lerdi. Babam (Selânikte memurken ben de e şehrin bir mektebinde oku- yordum. Nereli olduğumu öğrenince, Rumelili arkadaşlarım alay ettiler; — Mahallebici! Ben, bunda kizacak birşey görme- dim. Zaten mânasınıda anlıyama- mıştım; zira pek küçüktüm. Lâkin büyüdükçe, «mahallehicia sözü için- de bir istihfaf olduğunu sezdim; Zıbın zıbın üstüne giydirilen, üze- rine titrenilen; o «Terledi mi? Üşüdü mü? Acıktı mı?» diye mütemadiyen dadılaria takib ettirilen şapşal çocu- ğun biri... Kendi oturamaz, kendi kal kamaz, kendi oyiyemez, kendi geze- mez... Daima vasiye muhtaç... Küçük- ken annesinin eteğinden ayrılamaz; iyüdüklen sonra da baba himayesin- den mahrum yaşayamaz, Fransızların sfils â papa» dedikleri mahlük!.. Ona kıyasla şalvarının çaprast askılarını iyice germiş, yalın ayak, başı kabak yollarda koşan bir köylü yahud kasa» balı afacan pek daha sempatikti İşte taşraların kendi mukadderat- larına terkedilmiş çocukları, bizleri böyle beceri dı ve eni lardı allebicin diye alaya alıyor- Meşrutiyeti tiyazlı şer t devrinde ise ar- rimizin diğer vatandaş- hiç bir farkı kalmamıştır. Şehrimiz, eski payitahtlığının bütün hususl: mi kaybetti, O eski paşa konakları yok ki, lalah, dadılı mahal- lebi çocukları olsun. "ümhur tık bemşe lardan Fsasen, «mahnllehici» tabiri geçen umumi harplenberi tamamile unu- tulmuş gibidir. İhtimal bugünün geneleri ne münaya geldiğini İşitme mişlerdir bile. at İstanbulluların Miklerimize işlemiş bir #mahallehi ço- cuğus hali yok mu? acaba biz Sanırım, hâlâ var. Evet, aile cihetinden, mükellefiyet. leri yerine getirmek elhetinden şehri- miz halkı, «mahallebici» likten yaka- yı sıyırmıştır. Fakat bizi bir de mes- lekler noktasından kontrol ediniz de görünüz: Ekserimiz deylet bütçesi etrafında fils â papa'yız! Şu İstanbul şehrinin nüfusile serbes hayat saha- sındaki firmaları bir teraziye vurü- nuz: Kaçı Türk, Türklerin de kaçı İstanbullu? Bir Gridli Türkle, bir Konyalı ile bir Ankara yerlisile, bir Adanalı ile İstanbullu münevverin ahvali ruhi. yesini ve hayattaki rollerini mukâye. se ederseniz derhal görürsünüz ki ilk saydıklarım; ellerine geçen para. nın bir kısmını saklıyarak bunu müs- takil sahada kullanacak bir sermaye haline getirmek o meylindedirler. Bu | huy, onların ikinci tabiati hükmüne girmiştir. Hemşerilerimiz ise, unmu- miyetle, yüz kazansa yüz bir yer; topu da atar... Gelsin sonra efendim, devlet kabasının himayesi... Aman bir yardım!... İşte, bir çok cihetlerde kaybettiği. miz mahallehi çocukluğu hususiyeti. vali bu cihette maalesef hâlâ eskisi gibi muhafaza ediyoruz. Ekseriya mü» mevver de İstanbul muhitinden çıktı- — Edebiyat davası, bit mücüdelesile ! esi yanında gölgede kal- dı bay Amca... siz, iradesiz görüyorlar» | ŞEHİR HABERLERİ Taksim kışlasının yıktırılması Belediye bu işi bir müddet daha geciktirecek Taksim kışlasının yakında yıktırılmasına, başlanacağından, Belediye kışla ve muhte- Yiyatındaki garajisrin dükkânların müste- cirlerine mart başına kadar bu binaları tahliye etmelerini bildirmişti. Fakat, ab eden tedbirler alınmadan, çoğu otomobil garajı olan bu binalar yıkıldığı takdirde şehirde bir garaj buhranının çıkması ih- timali vardır, Bundan başka Dolmabahçe- İ de yeni'stadyom yapılmadan Taksim sta- dinin bozulmamasını da sporcular İstemiş- lerdir, Diğer taraftan Belediye, kışla arsasında müştereken yapılacak yeni binalar için Emlâk bankasile henün bir anlaşma yap- madığından, Taksim kışlası müştemlltm- dan olan binalarda oturan kiracıların bir müddet daha yerlerinde kalmaları muva- fik görülmüştür. A mafih Belediye, tah- Mye hususundaki hakkını, istediği zaman kullanmak üzere muhafaza ediyor. Taksim kışlasındaki garajlar yıkıldıktan. #onra bir garaj sıkıntısına meydan verme- mek üzere Belediye, şehrin münasip bir | yerinde yeni bir garaj inşa etmek fikrin- dedir. Bu mksadla Tnksimde Talimhane ar- kasında saha bulur Ekmek fiati Gelecek hafta bir miktar düşmesi bekleniyor gelecek hafta düşece- or, Geçen haftaki buğday kuruş olduğu halde bu haftanın Hlatleri 664 kuruş olarak tesbit edilmiştir. Arada sekiz kuruş fark görülmesinden do- Jayı ekmek fiatlerinin bir miktar ucuzla- tılmasına imkân hasıl olacaktır. Bundan başka şehrimizden zelzele minta- kasına ve şehir hududu haricine un ve buğday gönderiliyordu. İstanbulun ekmek ihtiyacını tazyik eden bu vaziyete nihayet verilmiştir, Şimdi İstanbulun günlük ihti- yazını teşkil eden 30) tonluk buğday tama mile şehre sarfedildiğinden, İstanbulun ih- #iyacı tebti şekilde karşılanıyor. Otobüs sahiplerinin istekleri tarikile sahallinde münasip bir | otobüs sahipleri yolun uza dığımı İleri sürmüşler, ayni zamanda ben- zin fiatleri de arttığı için Belediyeye ver- dirleri aidatın safi irad üzerinden değil, gayri safi hesaplar üzerinden kesilmesini İstemişlerdi. Belediyenin otobüslerden al- dığı varidat 60 bin lira tahmin edilerek bütçeye konduğu için, Belediye, şimdiki bülçe ile bunu değiş iyeceğini şoför- lere bildirmiştir, Belediye, otobüsçülere bu- nun ancak gelecek sene nazarı dikkate alı- nabileceğini vadetaniştir. Taksi şoförlerinin plâka pesmi etrafında Ki talepleri Belediye tarafından esas Itiba- rile kabul edilmiştir. Şoförler, plâka resminden borçları olan bekayanın müsavi saksitlerie ödenmesini ve 939 senesine sit plâku borçlarını mali sene sonuna kadar ödeyebileceklerini tek- ME etmişlerdi. Şoförler cemiyetinin kefa- leti de alınmak şartile Belediye bu teklifi muvafık görmüştür. Torik bolluğu Şimal fırtınası yüzünden imanda torik bolluğu vardır. Dün öğleden sonra Galata prüsü önlerine vurmuş yüzletee toriğin oltalarla tutularak taze taze beşer kuruşa satıldığı görülmüştür. | fi için, ne yazık ki bu kötü ahlâkımı- zı başkalarına bulaştırıyoruz. Bütün feyzini, bütün istikbalini devletten (o beklemekle, bütün cep harçlığını paşa babasından almanın arasında pek az fark vardır. (WaNü) gm aa Karilerimizin mektupları Otobüslerin müşteri |! avlamak huyu İstanbul postanesinin Servis kısmın - da memurum. Her sabah yedi buçuk” ta postanedö bulunmak meeburiyetin- deydim. 22/2/1M0 sabahı da geç Kal- mamak için Pangallıdı tamam saat yedide 3048 No. lı otobüss bindim. Az yolcu olduğundan öküz arabası gibi, yollarda müşteri arayarak ağır ağır Taksime geldik, Taksim dönemeç ye- rinde on dakika insan bekledik. Ara“ badaki yolcniar şikâyete başladılar. Herkes erken şe gideceğini İleri sürü- yordu, Yolcunun biri yevmiyem kesile- cek diye indi, Şoför, bu şikâyetlere karşı, önünde otobüs olduğunu bahane eti. Hepimis araba filân görüyorduk. lemeden gideri) Yediyi kırk boş #099 Adüiyede durduk, Ve ben vazifeme on beş dakika geç kaldığım için sorguya çekildim. Belediye nizamnamesinde yoleu bek- lemek için herkesin kıymettar vakit- ir bettirmek kaydi var mıdır? Ve şotörün biz yolculara karşı gikâ- yetimize cevap olarak birçok beyhude suz #örlerie beraber: «İşinize li aya, paranız VArSS otamobile binliniz!n demeğe hakkı var mıdır? İst, P.T.T. Memurlarından Açık muhabere: ygunoğluna ğını gördüğ Picrro Lowys'den teredme et- VERİ kitap değildir. O isimden istifade k istiyenlerin ticaret için ilânlarla çıkaydıkları başka lardır, KUÇUK HABERLER: 4 Bulgaristan bandıralı Çar Ferdinand Tapuru İle Jlmanınuza yeniden #arçın, bi- ber, kanaviçe, karanfil, çay, kuru erik, kı- p kakao çekirdeği, zerdeçal, ka- Jay, kendir, pamuk İpliği, koko ipliği, çuval; İtalyan bandımılı Brioni vapurtle de kalay, keten ipliği, çay, Tndyo ve aksamı, makine #Ankarada bulunan İstanbul Liman re- isi B, Refik Ayantur'un pazar günü şehri- mize döneceği haber alınmıştır. Liman Te- isi şehrimize döndükten sonra Vapur tari- fe komisyonu toplanarak mesalsine devam edecektir. k Beyazı ile Koska arasındaki yolun genişletilmesi için bir müddettenberi yapı- lan İstimlâk işleri hayli ilerlemiştir. Üni. verslte konferuns salonu arkasındaki bina lardan beşinin fatimlâk! bitmiş ve bu bina- lar yıktırılmağa başlanmıştır. Beyazıtta İn- kılâp müzesi binası önündeki binalardan bir kısmının da müninelesi bittiğinden, bunların da yıktırılmasına yakında baş- lanacaktır. X Dün İtalyaya, kilosu on kuruştan yüz bin kilo mercimek, Fransa ve İtalyaya da n mühim miktarda fasul- ye ihraş edilmiştir. *& Dün Köprünün Kadıköy iskelesindeki Kalorifer bacasının kızmasile kaplama tah- taları tutuşmuşsa da söndürülmüştür. * Kasımapaşada oturan elli beş yaşla- rındu bayan Huriye, dün evinin merdive- nindan düşerek ağir surette yaralanmış, polis tarafından Beyoğlu hastanesine kal- dırılmaştar. 4 Bir Alman doktoru tarafından neşiş tanbulda Cemil Cahid adında biri ta- dan türkçeye tercüme edilen ve bazi A muhtevi | ve raf doktorlarımızın da takr forma forma lunan Kitabın müsteh- çen olup olmadığının tesbiti için bir ehli vukuf tarafından tedkik edilmesine müd- delumumilik lüzum görmüştür. Eser dün İ ehli vukuf heyetine verilmiştir. , Milli iktisadı koruma kanunu Tatbik için şehrimizde hazır- lıklar devam ediyor Milli ikiisadı koruma kanununun ##hri- mizdeki tatbikatına “sit hazırlıklar devam etmektedir. İlk iş olarak İthalât limited girektierinin birer birlik halini almasına çalışılmakta, mevcud birliklerin vaziyetleri de tekrar gözden geçirilmektedir. Bu cüm- leden olarak, dün Ömer Abit hanında Yu- murtacılar !thalât birliği, Ticaret odam sa- lonlarında Tiftik ve Yapağı ihracat birliği umumi heyeti toplantılar yapmışlardır. Bir kum yumurtacılar, kurulan birliğin yu- murta satışlarını kontrol ve flatler! tesbit etmeğe salâhiyeti olmadığını, bunun için bütün Türkiyede adedi 75 i bulan yumurta İ tacirlerinin birliğe âza kaydedilmeleri M- mm geldiğini iddia ederek birliğin tevstini Mstemişlerdir. Tiftik ve Yapağı birliği idare heyeti se- çiminde bazı ihtilflar vardı. Dün gizli rey üsulile yeniden idare heyeti seçimi yapıl- miş, Iki Aza çıkarılmış, yerlerine B. Şera- feddin Alemdar ile Bahri Kınacı intihap edilmişlerdir. B. Şorafeddin Alepmdar, ayni zamanda birlik relsliğine de seçile Azılı bir hırsız 19 dükkân ve apartıman 80- yan bir hırsız yakalandı Niko, Koço, Şerafeddin ve saire gibi uy- Gurme isimlerle dolaşarak Taksim, Kadı- köy, Küçükpazar civarında on dokuz dük- kân ve apartıman soyan azılı hırsız dün müddelümumiliğe teslim edilmiştir. Maz- nun, müöddiumumilikteki İfadesinde suç- larının hepsini itiraf ederek, parasız kal” dığı için bu hırsızlıkları yaptığını söyle- miştir. Dördüncü sorgu hâkimliği bu azılı hırsızı tevkif etmiştir. Yeni yollar Nafia Vekâleti, Edimezapı le Trakyanın Saray kazası arasındaki yolu bir buçuk milyon liraya ihale etmişti. Bu yolun Rami köyü We Edirnekapı arasındaki kısmı İs- tanbul vilâyet torafindan yapılacaktır. Geçenlerde burasını teftiş eden Vali B. LAtfI Kırdar, Kdirmekapı He Topçular ara- #ındaki yolun parke olarak inşasına karar , Bu yol, Edirnekapı şehidiiği üze- n, yolun bu suretle Yapılması bu bakımdan da çok faydah ola- caktır. Yol yapılırken, Edirnekapı sur ka- pın haricindeki meydan da tanzim edile cektir. Bundan başka Hadımköyü ile Çatalca Arasındaki yol da 400 bin liraya ihale edil- miştir. Bugünlerde inşaata başlanacaktır. Şehremini cinayeti muhakemesi Bir hafta evvel geceleyin Şehreminin- de Sedad adında bir genci bıçakla öldü- ren on yedi yaşinda Cahidin cürmü meş- hut kanununa tevfikan o muhakemesine dün ikinci ağır ceza mahkemesinde de- vam edilmiştir. Dünkü celsede müddei- umumi iddianamesini okuyarak yolda beraber giderlerken Sedadın kendisine sövmesinden hiddetlenen Cahidin bı- çakla cinayeti işlediği sabit olduğun- dan sabıkası da göz önünde tutularak kendisinin Türk ceza kanununun 448 inci maddesine göre cezalandırılmasın ancak, Cahidin yaşının küçük olması ve Sedadın da kendisine sövmek suretile tahrik etmesi maznun lehine cezayı ha- fifletecek sebep mahiyetinde olduğun dan bu cihetlerin de nazarı itibara alın masını istemiştir, Maznun bu iddiaya karşı yine evvelce söylediği gibi Sedadla kavga etmediğini ve gece kendilerini takip eden meçhul bir adamın kendisini öldürmesinden korkarak onu vurmak maksadile bıça- ğini sallarken kazaen Sedadın o vurul- duğunu iddia etmiştir. Mahkeme, kai rını vermek üzere muhakemeyi başka güne bırakmıştır. Bay Amcaya göre!.. «.. İlk günlerde yenilerin hücumu | | karşısında... <d ... Eskiler şöyle bir göründüler, am- ma ne de olsa serde ağırbaşlılık var, çabuk sustulari... Mahkemel e Şiledeki bir cinayetin. muhakemesine başlandı Karısına tasallut eden adamı öldürmüş a Wi Şilede bir köyde işlenen feci biri? yetin muhakemesine dün ikinci a za mahkemesinde başlanmıştır. tahkikata nazaran vaka şöyle olmuştur. z Şilenin Kervan köyünde Nevzad adında bir genç, karısı Fehimeye, Cevdetin te- sallut ettiğini haber almış ve köye gelim | | ce bir gece hazırladığı çifte av tüleğile | a gizlenerek geç vakit Fe- ile görüşmek üzere eve gelen Cev- deti vurmuştur. Av tüfeğile kafası pap çulanan Cevdet yere düşünce Nevzad derhal kalkıp kanir cesedi almış ve içi ne bir yığın kuru odun doldurduğu oca- ğin yanına götürmüştür. Odunlar iyice tutuşunca Nevzad essedi ateşin içine at- mıştır. Cevdetin cesedi yanarken çıkan alevlerden ocak bacası tutuşup yangın gıkmışsa da Nevzad derhal bu ateşi de söndürmüştür, Katil, cesedin yanık gemiklerini bir çuvala doldurmuş ve geceleyin köy ke- narında bir yerde açtığı çukurun içine | gömmüştür. iğ Gece yarın Nevzadın evinden silâh sesini duyan köylüler ertesi gün jandap maya haber vermişler ve tahkikat neti cesinde cinayet meydana çıkarak kasi yakalanmıştır. i 4 Karakolda yapılan istievap neticesin- de Nevzad suçunu itiraf etmiş ve Ahmed Cevdetin yanık cesedi gömüldüğü yep den çıkarılmıştır. Evrakile birlikte İstanbula sönderilemii | muhakemesine dün ikindi” N basını itiraf ederek şunları anlatmıştı — Köye izinli gittiğim zaman karım vakayı bana anlattı ve Ahmed Cep Setin vk — eve geldiğini söyledi, mın bu sözlerine pek inanmak isteme | e aramı e gön | Cevdet o civarda bir köyde yapılacak * | mektep binası için kereste hazırlamak © üzere beni ormana gönderdi ve gece da ormanda kalıp keresteleri | beklem söyledi. Ben bundan şüphelendim ve gece op | manda işimi bitirdikten sonra köye dör nüp kimseye görünmeden eve girdim. O gece Cevdetin yine karımın yanma geleceğini tahmin ediyordum. Evveldem. hazırladığım çifte tüfeğini yanıma ales rak evde misafir odasına girdim. Biraz sonra evin yanındaki ahir kapı sı açıldı ve oradan giren bir adam ara kapıdan geçti. Ayak sesleri benim bus Tunduğum odaya yaklaşıyordu. O sira da: “Fehime, Fehime» diye seslenen Cevdetin sesini tanıdım, Cevdet yandar | ki odaya baktıktan sonra benim bulur duğum oda kapısını açtı. Karşımda Cew deti görünce derhal tüfeği elime alı ve kendimi kaybettim. Bundan ne yaptığımı bilmiyorum: Cevdeti duktan sonra cesedini yakıp tar gömdüğüm doğru değildir. Zabıtad korktuğum için © zaman böyle ii verdim. Dinlenen bazı şahitler geceleyin N. zadın evinden bir silâh sesi duyduklar ni fakat bir şey görmediklerini sö; mişlerdir. Nevzadın karım Fehime il diğer şahitlerin | çağrılıp o dinlenmelei için muhakeme başka güne bır ör, İtfaiye teşkilâtı takviye ediliyor İtfaiye teşkilâtının daha gümullendirii mesi ve mahallâllaki ufak tefek yal başlangıçlarının, grupların hareket hal kalmadan söndürülebilmesi #ipariş edilen 110 aded teker dün şehrimize gelmiş ve İl edilmiştir. Bu tulumbalar, kaza ve nahiye gp lerine teslim dilecek, icabı halinde nılacaktır, üni ... Dava devam ediyorsa bile bir taraflıl... B. A. — Yanılıyorsun, baksana. kilerden İkisi birer eser neşlettil

Bu sayıdan diğer sayfalar: