5 Temmuz 1940 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

5 Temmuz 1940 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKŞAMDAN AKŞAMA Faydadan ziyade zarar verecek teşekküller Doçent bay Mazhar Şevki İbşir'in Cumhuriyet gazetesinde «Mili bir gençlik teşkilâtına doğru» serlâyhalı büyük bir yazısı çıktı. Türk gençliğinin de birçok mem- Ieketlerdekiler gibi hususi bir şekilde teşkilâtlandırılmasını tavsiye ediyor, Bunun 1 — «Milli müdafaa, 2 — «Köy istihsali bilgileri, 3 — «Siyasi Şuur», 4 — «Ananevi mefahir telkin- leris noktalarından büyük rol oynı- yacağı kanaatinde, Ve: «Milli gençlik teşkilâtından bekle. nilen vazifelerdeni burada ancak bir kısmma işaret edebildik, diyerek, bununla başka işler de yapılabilece- Zini akla getiriyor. ... .— Ee de bu sonunen Yakın Alman tarihini hatıramız- dan geçirirsek, naziler, bu gibi teşek- küllerden filhakika fayda gördüler. Fakat onların hususi bir vaziyetleri vardı; orasını da unutmamalı: Bir takım muahede şartları, kendilerin. den, askeri talim ve terbiye hakları- ni nezetmişti. Emelde müvaffakiyeğ | hasıl olunca, bizzat B. Hiti , z er bu ei başlıcasını lâğvetti, yi azı İçtimai şeralt için s içinde bu gibi kurullarda bilhassa bir taarruz kabi liyeti mevcud olabiliyor: Almanyanın yukarıki misalije Mussolini'nin bam- binoları buna delildir, Fakat İ inci maddede gösterildiği gibi milli müdafaa kıymeti”... O taraf ei Zira hani şu Çekoslovakya- pi şokolları?... Ne yaptılar?... Gerçi, Ml meydanlarda jimnastik roketleri... Ve sonra, kumanda s€- Sine alışmış elleri düşman istilâsı es- Kii a Je yukarı!» enirine de LE SAKLA a ve yeknasak şekilde ? nel maddedeki «Kö nci Köy istihsali bilgilerine | gelince... Niçin a umumiyetle «istihsal, değil de «köy btlmati Türkiyede sanayi yok nu?.. İlerde de daha fazla inkişaf etmiyecek mi?... Çençlerimizin yalnız çifçi olarak değil, her türlü istihsal bilgilerile yetişmeleri için yol arama. dır... Bunun için mesleki mektepleri maarifin belkemiği haline getirmeli. dir... Ama, çocukları hususi bir teşki. lât altına toplıyarak, onlara — ma. | kaledeki misalleri tekrarlıyorum: — «Arpayla yulafın farkını ve eğ usulünüs öğretmek nasıl ve ni > bizler için bir gaye teşkil etsin? : üncü bahis; Resmen kabul etti. Zimiz terbiyenin felsefi siibâesi ferdi yek iie ettirmek, serbes tefekkür lek yavrularımıza aşılamak. ; Bundan vazgeçilecek de Siyasi terbiye» diye hazir elbise gibi körpe çocuklara yeni. bir siyasi ilmihal mi belletilerek? Yüksek hislerin g şılanmasına aile Sie oi kâfi derecede müessir #miyorsa — netledsi neye varacağı mak Yepyeni bir müessese halk Re çalışacağımızı — cidden him- Gi muhtaç aile terbiyesini, mektep hsilini kuvvetlendirmek yol, arıyalım. az 4 üncü bahis; Bu mefahiri aşılama» çi cihazı da hiçin gene aile, mek- ça si neşriyatı olmasın? mai yet tekmil bunlar için Sid ri vardır ve kamp usulleri > Vardır. — Tuhafıma giden tatlardan biri de “ imiz yedi mesibi» dir bay | denin tamalanmam terin edilecektir. sapan | | larımızı ve gençlerimizi dersten ve | İ vazifeden avâre edecek teşekküller. | « Elverir ki iyi işletil. — Tabldot tarifeleri Lokantaların sinıflarina göre! fiatler tesbit edildi İşkili Jokantalarla emsali yerlerin fiat Tiösteleri evvelce daimi encümen dan tasdik edilmişti, Şimdi lokantaların tabldot tarifeleri de encümen tarafından tandik edilmiştir. Bu tarifeye göre lüks lokantalarda dört kap yemek 100 ku- tuşa, birinci sınıf lokantalarda da yine dört kap yemek 73 kuruşa verilecektir. Tabldetlar, et, sebze, pilâv, tatlı veya kompotodan ibaret olacaktır. İkinci, üçüncü smıf Tokantalarda tabldot mes buriyeti . yoktur. Daimi encümen tarafından kabul edi- len esaslara göre lokantaların sınıflara taksim edilmesi işi de bitirilmiştir. Şehrimizde 9 lüka, 47 birinci ve 54 ikinci sınıf lokanta vardır. Diğer lokan- | talar üçüncü sınıfta kalmışlardır. Tarife | işi artık kati neticeye bağlandığından yakında tatbikine başlanacaktır. Ada itfaiyesi Bir motör ilâvesi muvafık görüldü Geçenirde Büyükadada 12 evle 11 dük- kAhın tamamile yanmasile netieslenen yan- İ gın, Adalardaki itfaiye madığını göstermiştir. Nitekim o günkü yangının söndürülmesi için İstinye deniz ım gölmiş- Habar aldığımıza göre belediyede Adalar itfaiye teşkilâtının ihtiyacı karşılamıyaçalk sdrecede olduğunu göz önüna alarak z ye itfalyesindeki eski bir deniz motörünü tamir.çttirerek Adalar itfalyesine ilâve et- meğe karar vermiştir. Bu motör, Adalar arasında dalml surette faaliyetta buldna- rak adalarda çıkacak yangınlarda çalışaca- Sw gibi âni bir hastalık, kaza ve salr müş- tacel işlerde Adalardan İstanbula sevkedi- lecekler için bir alimdadı sıhhi, vasıtası ola- rak kullanılacaktır. Alınan bu tedbirle be- iediye, Adaların mühim bir İhtiyacını kar- yamıştır. Yeni yapılacak yollar Şehir içinde yapılacak yeni sokaklar geçenlerde münakaşaya konmuş, fakat | talip çıkmadığından ihale edilememişti | Belediye şimdi bu yolları muayyen kı- | sımlara ayırarak kendi vessitile inşa gde- cektir, İlk olarak Balıklı ile Yedikule arasınd i yolun katranla kaplanması ve Karaköy ile Azapkapı arasındaki cad- Karaköy » Azapkapı yolu, geçen sena k:amen inşa edilmişti. Şimdi mütebaki kasım. taniamlanacakı Merdivenköy cinayeti tahkikatı Merdivenköyde o meçhul şahıslar ta- rafından öldürülen Kadıköy çöp smele- sinden Mevlâdun ölümü hakkında emni- yat ikinci şubesince yapılmakta olan tah- kikat son safhasına gelmiştir. Mevlüdun Fatsalı olduğuna dair, nezafet işlerinde | bir kayıt görülmüş ve bunun Üzerine Fatsaya müra: edilmişse de Mevlâ- | dun bu şebirle alâk il sin... Şayet gayret sarfolunacaksa bu l mevcud müesseselerimi? içinde sarfe- | dilsin... İ Bilhassa şunu unutmamalı; Çocuk» | den elhazer... Bunların faydan ziyade zararları görülür. Öğretmenler, profesörler, doçentler ve umumiyetle ferhiyeciler yavrula- rımızı derslerine ve vazilelerine iyi çalıştırmak suretile sağlam yetiştirir. lerse en faydalı işi yapmış sayılırlar. VAN) e İnsanlar radyo gibi,” Bay Am Haklı şikâyetler Böyle bira olur mu? Beyoğlunun büyük lokantalarından birinde bira, istedik. — Dableyle yok. Şişeyie getirelim mi? - dediler, Zaten Iki kişi idik. — Pekli - dedik ba ağzımız değmeden, köpük söndi Ağız tadile yemek yemek niyetindey- dik. Belki tesadüfen o bozuktur diye başka bir şişe açtırdık. Ayni vaziyet, Çarnaçar içtik. Üçüncü e yanı eseftir. — (V.) KUÇUK HABERLER: # Şoför Osmanın idaresindeki kam- yon, dün Kasımpaşıda odun deposunda odun yükledikten sonra; Şişhane yoku- şuna doğru çıkmakta iken kamyonun üzerinde bulunan Hasan isminde bir amele müvazenesini kaybederek (o düş- müş, tehlikeli surette o yaralandığından polis tarafından hastaneye kadlırılmıştır. # Galatada oturan dokuz yaşlarında | Kemal isminde bir çocuk tramvaydan düşecek muhtelif yerlerinden - yaralan: muştur. Kadıköyde Küçükpazarda oturan bayan Hatice, dün Kızıltopraktan geç- mekte ikou vatman Halilin idaresindeki tramvayın sadmesine uğrayarak yaralan- mış, yaraları ağır olduğundan polis ta- talından hastaneye kaldırılmıştır. # İstanbul Uman reisliği bütün deniz nakil vasıtalarının kontrolünü ikmal et- miştir. Bu vastalardan; icap eden bütün veaaiki taşınuyanlar seferden men olun- mu; 'ardır. Şehrimize gelen Vekiller İktisad Vekili B. Hüsnü Çakır, Mali- ye Vekili B: Fund Ağralı, Maarif Vekili - Âli Yücel dün Ankaradan mişlerdir. İktısad ve Maliye muşlardır. Her iki ne kadar burada kalacaklar ve totkikat- ta bulunacaklardır. Maarit Vekili B. Hasan - Ak Yücel, bugün üniversitede yapılacak diploma tevzi merasiminde bulunacaktır. B. Ha- san - Âli Yücel, kendisile görüşen bir muharririmiz. 4— Ün ede yapılacak diploma tevzü merasiminde bulunmak üzere İs- tanbulr. geldim. Dört beş gün kadar ba- | tada kalarak imtihan vesikaları üzerinde tetk'katla bulunacağım.» demiştir. Şoförler için kurs açılıyor Şoförler otomobil motörlerindeki tek- | nik tekâmülü öğrenmek üzere şoförler için bir kurs açılmasını istemişlerdi. Bey- | oğlu Halkevi böyle bir kurs açınağa ka: rar vermiştir. Şimdiye kadar elli kişi bu kursa kaydedilmiştir. Kurs 15 temmuz» da faaliyete başlayacaktır. , Floryada bir genç boğuldu Dün, öğleden sonra Floryaya plâja gelmiş olan genç bir adam; elbiselerini sahilde soyunarak denize girmiş, bir hay- Ti açıldıktan sonra yüzmeğe çabalarken | birdenlire batarak gözden kaybolmuş- tar, Bunu görenler, zabıtayı haberdar et- mişler, denizde bir hayli araştırma yapıl- mıpın da bu gence tesadüf edilememiş tir. Boğulan gencin elbiseleri polis tara fından vw hafaza altına alınmış, hüviye- tine dair bir vesika bulunamamıştır. Za- bita, bu gecin kim olduğunu tahkik etmektedir. w Buz dolabı gibi. Taksim kışlası Belediye, tramvay caddesine bakan duvarı kendi vesaitile laa Taksim kışlasının tramvay caddesine bakan duvarının yıkılması bir müteahhi- de dört bin firaya ihale edilmişti. Fakat müteshbât, Belediye ile mukavele yaptı ğa halde muayyen müddet içinde bu işe başlamadığından Belediye, mukaveleyi feshetmiştir. Şimdi Belediye, kendi vesaitile kışlar ram bu cephedeki duvarını yıktıracaktır. Kışla tamamile yıkıldıktan sonra yeni Taksim meydanından Taksim bahçesine doğru açılacak iki cadde yirmi dörder inetre genişliğinde olacaktır. İki müve- zi caddenin ortam yeşil bir saha olarak muhafaza edilecektir. Bu caddelerin ze- mini beton olarak yapılacak, fakat piym- sada asfak bulmak güç olduğundan cad- de zemininin asfalta çevrilmesi işi sonra yapılacaktır. Taksim kışlasından geçecek yolların projsleri hazırlatımıştır. Ihtikâr davası Kalay satan ıtriyat tüccari mahköm oldu Kendisi itriyat tcaretile iştigal ettiği halde muhtelif tarihlerde alivre olarak kilosu 280 ve 300 kuruştan sekiz ton kalay alarak yine alivre hesabile kilosu- nu 315 ve 400 kuruş arasında fazla kâr- la satmak suretile ihtikâr yapmaktan mazuun Robenonun mevkufen ruha kemesine dün asliye yedinci ceza mah- kemesinde bakılmıştır. Bu celsede maz- nun vekilleri müdafaalarını yaparak ken- dilerinin bu kalay'alış verişini yaptıkları zaman müli korunma kanununun henüz meriyet mevkiine girmeriiş olduğunu ileri sürmüşlerdir. Mahkeme, bu müdafaayı varit görme- miş ve ihtikâr suçu sabit olduğundan maznun Robeno Politinin, milli korun- | ma kanununun 3Z ci maddesi delâleti- le 59 uncu maddesine tevlikan iki sene | müddetle sürgün cszasına, 500 Kra pa- ra cezasına mahkümiyetine karar ver- miştir. Kanun, sürgün mahallerinin, mah» kümun bulunduğu yerden asgari 60 ki- lometre uzakta bulunmasını emrettiği cihetle Robeno Politi iki senelik sürgün mahkümiyetini Eskişehirde geçirecektir. Muhakeme esnasında mevkufen geçirdi” ği beher güne mukabil sürgün cezamn- dan üçer gün mahsup edilecektir. Mahkümiyet kararı temyiz mahkeme- since kesbi katiyet edip hüküm infaz olu- nuncaya kadar Robeno Politinin gayri | verildiğinden | mevkuf kalmasına karar kendisi serbes herakılmıştır. Üsküdar tramvay şirketi issedarları 8 ağustosta toplanacaklar Umumi meclisin evvelki günkü fevka- lâde toplantısında Üsküdar elektrikli tramvayları hakkında verilen karar üze- hissedarları dün Bağlarba- merkezinde umumi bir iç | Sima yapmışlardır. İçtimada Nafia Vekâleti şirketler ko- miseri ve hukuk işleri müdürü de hazır bulunmuştur, Fakat ekseriyet olmadı- Zından içtima 3 ağustosa bırakılmıştır. Evvelki günkü toplantıda şirket hakkın- | da kati bir karar verilecektir. Şoförler taksilere yüzde 15 zammı kâfi görmüyorlar Taksi şoförlerinin müracantları üzeri- ne Belediye taksi fintlerine yüzde on beş nisbetinde bir zam yapılmasına esas il barile karar vermişti. Entre, eskisi gibi yirmi kuruştan başlayacak ve saatin ya- zacağı miktara yüzde on beş ilâve edi- lerek taksi ücreti ödenecektir. Ancak taksi şoförleri bu zammı kâfi görmemek- Ni ğin yeniden Belediyeye Belediye, bu mi caya göre!... « Mıknatıslı mayn gibi acaip şeyler icad ettikleri halde kimse çıkıp da bu yedi mcaibi sekiz yapmadıl.., İSTANBUL HAYATI Eski ve yeni saat Yaz saatinin tatbikine başlanan epeyce zaman geçti amma, hâlâ, eski saat usuliyle hareket edip aldananlar var, Evvelki gün öğle üzeri Boğariçi iskelesine mavi başörtülü, penbe yel dirmeli, yaşlıca bir kadıncağız geldi. Bir müddet cirafa bakındıktan sönrü memurlardan birine sokuldu: — Oğlum, saat on birde Boğaziçine kalkan bafura kaç dakika var? Memur gülümsedi: — On bir vapuru gideli bir saat — Üzerime iyilik sağlık. Ya senin İ gözlerin iyi görmüyor, yahut da sizin saatiniz yanlış. Bu zaman saat on iki olur mu? Saale göz attıktan sonra döndü; — Sizin saatiniz yanlış evlidım. Ben saat ona çeyrek kala evden çik- dım. Yedikuleden buraya kadar tram- vay bit saatlen fazla sürmez ya. Her hafta bizim kıza giderken bu saatte evden çıkıyorum, on bire çeyrek kala iskeleye geliyorum. Sen bu yanlış saatle bafurları kaldırırsan, ümmeti Muhammedin çekeceği var. Memur gülerek: — Teyze, deği Bizim saat yanlış değil. Sen hâlâ eski saatle İş görü- İ yorsun galiba. Kadıncağız asabileşti: — Eski saat de ne demekmiş? Rah- metlinin Sandalbedestanından aldığı guguklu saati kırk yıldır kullanıyo. rüm. Sizin bafurlarınız için her sene yeni saat satın alacak değiliz ya... Eski saatle yeni saatin farkı baya na müşkülâtla anlatıldı, başımı sak layıp homurdana homurdana gitti. Yaz saati tatbikinin İlk günü idi Öğleden sonra Beyoğlunda mahalle İ bici dükkânlarından. birine, siyahi gözlüklü, şapkası tüylü bir delikanh girdi. Etraftaki masaları birer birer | dikkatle gözden geçirdikten sonra telâşla garsona yaklaştı: — Gelmedi mi bizimki? — Sizin bayan saat on birde geldi, on İkiye kadar bekledi. Gideli de bi? sanat kadar oluyor. Delikanlı hiddetle çılaştır — Saçmalama canım. Saat on Iki ye gelmedi. On ikiye kadar bekliye- cekti beni burada. Garson yaz saati meselesini anla. tmca delikanlı yumruklarını süip homurdandı; iy — Tüüü, Allah müstahakkını ver sin. Dünden bu işi biliyordum, nasıl oldu da unuttum. Mahalle komşuları pencereden pe esreye konuşuyorlar: — Hemşire, saat kaç?... — Vallahi, bizim saat on ikiyi ge- çiyor amma, bu işe bir türlü aklım ermedi benim. Her zaman bu saatte karnım acıkırdı. Bugün hiç İştiham yok. Miredm mi bozuldu, saat ma yanlış bilmem ki. — İlâhi komşum, sizinki de yeni saat olmuş. Şimdi saatler bir sant ile ri alındı ya, — Hınınım.. Tevekkeli değil; dün | g*ee bizim oğlan saatin önünde uğra- şıp duruyordu. Cemal Refik m anma X Midilli açıklarında bir kayaya çar- parak bilâhare kumluğa oturmak mee- buriyetinde kalan Bakır şilepinin kurtar rlmas işi dün ikmal edilmiştir. Şilep, limanımıza | B. A. — Fransızlar yaptı yal... | BA — Eyfel kulesine Alman bay vs çektirdileri...

Bu sayıdan diğer sayfalar: