20 Haziran 1935 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4

20 Haziran 1935 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahii * lll (— Cmdkler “JAydın'da Ekmek Narkın- Şundan Bundan! Bizim güzetede bir anket vardı. Eplce enteressan ve şıktı . Anketi yapan arkodaşım banada sormuştu ben de en sonu — kal- mağı muvafık görmüştüm. İşte cevablarım: — Hayatta — geçirdiğim en büyük korku? — Evlendiğim gün, — Hayattaki en büyük ae vincim? — Evlebdiğim gün. — Saadet —hakkındaki Jâkkim: — Evliliğln haline göre de Bişir. Bekârlıktada matlaktır — Yalam en fazla erkekmi söyler, kadınmı? — Bilmem fakat en fazla Bını evliler söylerler. — Yalan hayatta lüzmamıdır? — Hayatta değilise bile evli likte lâzımdız, — Yani? — Evlilik denllen şey, aşkı, rabatı, temizliği, çilesi, evlad ve âyali kazanmak mecbariyeti, herşeyi ile eskiden ( Mecmual ezdad ) denilen şeye — benzer. Saadetl vardır, korkusa vardır, mürabı vardır, yalanlarının emaali bulonmaz. Huldsa; — tarili imkânsız bir şeydir. Çorbayada bebzer, tor: bayada... sevinci vardır, Geçenlerde .ıırbı)' doktor Behcet Salih'le (doktor buay Kümran ve arkadaşları Karşı- yaka İstasyonunda bir dostlarını teşyle gidiyorlardı. Yolda kar- gılaştık, telâmlaştık. Ben ayrı hb yürürken, kahvehanenin kapıtında duran üç zat, bay Beheet — Salih'in — arkasindan baktılar. Meded yahul, liyor! Dediler, rom, Maksatları acaba Yamanlar sayu mu idi, dersiniz?. , Ağastos ge Kısaca tesbit ediyo . Bir ııkıdı.: sordum: — Yahu -Dedim — Altay mı şampiyon, Altınordu mu? Nedir bu münakaşslar? Arkadaşım güldü: — Ne biri, ne de abürül. — Ya kim?. — Merkez beyeti ile fadbol heyeti.. . İki genç oturmuşlar; şâlrlik tevehbüm ediyorlardı. Buşladı- Tar söylemeğe!.. Aldı biri — Bahçelere kaz geldi Aldı öbürü — Sahillere saz geldi. Birincisi — Kiş geldi, ayaz geldi, İkivelsi dolu bir bakış fulattım.. — Ma- dam Corç bava merdivenlerde yotlşti.. Ve biraralık hafif bir temasla kolumu tuttü: — Nazım Bey! 'Dedi. — Buyurün madam dedim. bir emriniz ml var?. Gözlerimi yeşil — gözlerine diktim, — Çehremin - ne renk ne şekil aldığının farkında değilim.. - — Niçln mütecesir görünü- | | | mek piyasası | dikleri gibi da Bir Aksaklık Var! Buğday Yükselirken Zam Yapılıyor,| Inerken Tenzilât Gerekmez Mi? Aydın'dan Aydın, (Özel) Aydın be lediyesi ekmek narkını Devizli an piyasasına göre tanzim eder. Bu, Aydın'ın üözerinde durula cak bir sorağıdır. Banu geçl- yorum. 7 Haziravu kadar Aydın'da ekmeğin kilosm 7,0 kuruştu. 8 haziranda düzkırma'nın çavalı 795 kuruşa çıkmasından ek. meğe 8 karuş mnark - yerildi, 13 huziranda un 8 lira, ek- mek de 9,5 kuruş, 14 haziran da un 9,5 lira ekmek de 10,5 kuruş oldu. Düön wn bir lira düştü, fa kat ekmiek narkı yerinde daru- yor. Oa günlük bu vn ve ek: değişimine — göz atan berkee, bunu fabrikacıların fırsattan İstifade ederek — lete- oynatlıklarını an- — Aksakal yobaz geldi — Çarşıya kiraz geldi Çok değil biraz geldi Demek artık yaz geldi! Sazla birlik caz geldi Gönüllere haz geldi Kızlar pek dilbaz geldi Baktım, baktım da bullerine güldüm zavallıların!.. Bunlar, İstikbalin meçhul kalacak bü yük san'aetkârlarıdır. Bir mü rekkeb damlasından — koskoca bir yüz nasıl siyaha boyanırsa bunler da bu parçaları - söyle dikleri için, yarın şâir olacaklar. Hey gldi beyl.. ir görünüş. lar. Çönkü İzmir ve İstanbul piyasalarında on — çuvalının 7 günde 2,ö lira yükaeldiği gö Ü rüldü. Sultanhisar'da Bir Yankesici ile Bayvan Hır- sızları Yakalandılar.. Sultanhisar, (Özel) — Nabi yemiz pezarına dadansn bir yankeslei karakol komutanı Sa h onbaşının kurdoğu pusuya düşerek yakalanmıştır. Öğren diğimize göre Niğde'nin Arsp sun kazasından Hüseyin çavuş adındaki Hüseyin sabıkalı bir yankesleldir. Son defa aşırdığı dir para cüzdanlle bir saat üze tiade yakalanmıştır. Sultaohisar — Bu taraflarda geçen yıllar sürüp giden hayvan hırsızlığının ve başıboş hayvan ların ürünleri barab etmesioin önüne geçilmiştir. Bu hususta kamunbay Cemil, karakol ko- mutanı Salih onbaşı ve muhtar Alf Zühtü'nün çalışmaları hay. van sahiplerini ve üretmenleri- mizl çok sevindiriyor. Netekim on gün önce Nazil- W'nin İsabeyli köyünden çalınan 9 siğır Sültankisar'ın ilicadere mevkline getirilerek saklanmış ve bunlar hemen bulunarak hırsız kasap Müstafa çavuşla bu işte parmağı olduğu anlaşılan kasap Emir Ali yakalanarak C. M. umümiliğe teslim olun- müşlar hayvanlar da sahibine verilmiştir. Gardenparti Geri Kaldı Verem mücadele cemiyetinin 22 hazlran camartesi günü akşamı vereceği gardenparti İstanbul'dan getirilecek olan bü yük orkestranın İstanbul'dan ançak haziran sonunda ayrıla- bileceği Için 6 temmuz cumartesi günü akşamına bırakılmıştır. Yazan: Orhan Rahmi Gökçe dinle? Cevab — vermedim. — Başım eğdim. Beni kapıya kadar teşyi etti. Ben burada sadece — elini sıkmakla İktifa edecektim Va kat Öyle blir vuziyet ihdas etti ki, düudaklarımı — elinle da- tünde buldum.. Sonra bana biraz daha yak. laştı: — Nazım Bey -dedi. müste- rih olanuz. Dostlarımın içinde basa en çok yakın sizsiniz. Akçam sast yedide sizi bekliye- ' ceğimm. Benl gezmeğe götürün.. Biliyorsunuz ki, yı zım .. Elleri avuçlarımın İçindeydi. Onları gayri ihtiyari gene du- daklarıma götürdüm ve kapı- dan fırladım.. Şledi kaldırım. lar sür'atle dönen çarh kayış ları gibi ayaklarımın altından kayıyor, — etrafımdaki — binalar kafamın <trafındu dönüyor ve ben hiçbir şey görmeden, hiçbir tarafa bakmadan yürüyordum, Azbir zamaa içinde ne kadar ozun mesafe katetmiştik, Gön- lüm, hiç görmeden, âdeta kaka kuka İlerliyen bir âmâya benziyordu. Şimdiye kadar ne o bana birşey İhsas etmiş ve ne de ben birşey söylemiştim. Bötün hişlerimiz şuurumuzun altından - içlemiş, yürümüştü. etrafını bastonunu Şarbaylık Buğday İIşini Gözden Geçiriyor. ——— .. m— — Baştarafı 1 inci yüzde — İlbaylık ve şerbaylık; günü gününe halkın bu önemli — ih- tiyacile alâkadar olmakta — ve Tarım bakanlığile — mubhabere etmektedir. Zirsat bankasının depolarında stok — bağdayların ına müssade edildiği t dirde buğday, un ve binnetlce ekmek fiatleri da düşecektir. Tarım bakanlığına beğday un fiaşleri hakkında tolgrafla ve malümat verilmiş Zirsal banka Bının başlaması İstenmiştir. Dün İlbay general Küâzım Dirik'le şarbay doktor Behçet Uz boranya — giderek buğday satışları ve flatler üze rinde tetkikler yapmışlardır. Bu tetkikler neticesl de Tarım bakanlığına bildirilmiştir. Bir aytarımız (Muhurririm!iz) dün zirast bankası direktörü bay Aşki Eren'i görmüş ve buğday satışları hakkında bazı malömat İstemiştir. Bay Aşki Eren; bükümete sld olan buğ dayların — satılıb — Batılmaması mes'elesinden Zirant Bakanlı- ğınin — verdiği — direktife göre hareket edildiğini Bakan hikla ilbaylığın muhabere et. mekte olduğunu söytemiştir. Şarbaylığın yaptığı tetkikata göre zirsat bankası depoların: dan şimdiye kadar dahili iatih lâk için yaptığı — satışların bu- gütkü mevcudu, daha bir müd. gene — satışa ve Fransa ve Frank Vaziyeti, —— ... a— — |önemli bir Uzkişi bunun Için Ne Dedi? Vaşington, 19 (A A) — Ame- rika hazlnesinin franga yardım için yapmış Amerika — tarafından şimdiki arsınlasal kıymetinde totulmak — İstenildiği — şeklinde anlaşılmaktadır. İsminl - söyle- mek İstemiyen öcemli bir vz kişi (Şaheiyet) demiştir ki: esasını bi olduğu — hareket Dolue'ın — Fransa Altın rakmak zorunda kalmış olsaydı ihtimel ki frangı kıymetten dü- şürecekti. Ba türlü dövizler ersemdu bir değerden düşürme herbi açacak ve bu barb &o nucu olarak Amerika arsınlasal tecimdeki ilerl yerini kaybe decekil. Senato — üyelerinden ve dış işleri komisyonu başkanı Bay Pitmao — hazinenin hareketini kambiyoların durlu- adım arsınlasal ğuna doğru atılmış bir olarak karşılamaktadır. Dış ülkelere Hileli Mal Göndermek Yasak. Mersin, 19 (A.A) — Mersin ve binterlandından dış — pazar: lara bozük ve hileli mal gön derenler hakkında tecim odası ve zabire borassı — tarrfından ayrı ayrı gerçin yapılarap ceza kesildikten beşka bu gibi hare- det şehre kâfl gelecektir. Ci birçok — yerlerde yeni çıkmı şehrimize varda mahsul ve gelmeye de başlamıştır. İzmir'in maballi ihtiyacı bu itibarla çok azalmıştır. ve ba ihtiyaç füretmenlerden doğrudan doğ- rüya töccar tarafından her saman İçla temin edilebilir. Bazı fırınlar kapandı: Önce kredi ile İş yapan on fırıncı; son bâdiseler sebebile teclmerler mdan kredileri kesildiği için faaliyetlerini tatil etmiş ve ekmek çıkarmamıya başlamışlardır. Bolu'da : Bolu, 19 (A.A) — Yuğmur: sozluktan buğday flati TJkuru şa çıktı. Şarbaylık Şekmek fia- tHini on karuştan sapadı. Kir yağımur düşerse flatler düşe- cektir. Idart Davalar İlbaylık yönetim kurulu dün Yarilbay Sedad Ecim'in başkan: lığında toplanarak bazı idba- lâtçı teclmenler tarafından güm- rök idaresi aleyhine açılmış olan idari davalara bakmıştır. Ve bu vaziyot karşılıklı gibi görünüyordu. Çönkü her tevak. kufta, onun da ayni mesafeyi katettiğini seziyordum. Bugün- kü tavrı, bugünkü — sözleri, bugünkü —çılgınca — gösterdiği teslimiyet, bundaa — değil de, meden ileri geliyordu? Fakat ben bunun neticesin den korkuyordum. Arada birçok engeller - vardı: oluşu, etrafından gördüğü alâka vesnire.. Ba kadın beni natıl sevebi lirdi?. Ve ben bu sevgiye ne dereceya kadar İtimad - edebi- lirdim?. Düşünceler, .hem de karanlık, bir yığın düşünceler, uçları kızartılmış ve zehirlenmiş Yaş farkı, ecnebi bir. kadın | oklar gibi sırtsırta — dimağıma saplanıyorlar. Bubran — içinde ketler savmanlıkça da ağır cezayı dolduran suç olarak kanun yolu İHle de - cezalandı. mılacaktır. Bu kurarlar Mersin'de veril diği sıralarna Türkofif Adana ve Tarsus ve diğer - yerlerdeki tecim odalarına da bu yolda kacarlar aldırmış ve — bilhassa Adana tecim odası bu mes'ele hakkında büyük bir İlgi gös tererek gereken tedbirleri onay-" Tamıştır. Türkof'le dan çıkan ve hinterlandını il- Mersin — llmanın: gilendiren ürünleri üreten di- ger bölgeler tecim — odalarına da böyle kararlar aldırmak üzeredir. Ba kararlar — yeretil- başlandıktan — sonra Hmanından — gidecek malların yabancı — piyasadaki durumları Türkoflece —adım adım — izlemektedir. Memleke. timiz hakkında zararlı — propa: gandalar — yapanlar da — ayrıca bakyerline — verilecektir. Türk- ofisin bu kararı her — tarafta sovinçle karşılanmıştır. mesine Mersin bulanduğuma görüyorum.. Bir kabalık olduğunu bildi gim balde onun davetine . glt- medim ve bugün de uğramadım. Kalbimde uzun zaman devam eden bareketsizliğin, seasizliğin, infiradın küvvetli bir aksül- ameli başlıyor ve ben bu genç İngiliz kadınından korkuyarum, ürperlyorum. Öyle zannediyoram ki, bu temaslar ve ziyaretler devam ederse, ben artık geri döne- miyecek, havada bir yangını zevkle temaşa oöde ede yorulan pervaneler gibi, ateşin — içine düşecek, gerile gerile yanıb mahvolscağım. — Yavaş — yavaş kararımı veriyorum: Onunla alâkadar — olmuyaca: ğgin. Oncnu — düşünmiyeceğim. Aramıyacağım. Hayır, çünkü BEE ö bi İ NK 20 Hazirsn ği Görüşler Seziş Enstitü Türkçe aksanlara de0k İ miyen ve bazı yabancı © | den gelen heceler var diyeyim, dilimize - bif veriyor, heceleri adeta ağdalı ve koyg Ematltü bunlardan birleldir | yafragım da bunlardal MW netidir. Hâtta film de ÖY Ensatitöye — dili Enestitâ — diye Türkçe uydun Diyafıraglın — diye, Türkçe aksavlarla ayar ler. (Film) — Filim oluytf” her dilde vardır. , ($) harfı yok. (Maşa) Y? 9 derler. Ben askerlikte Rum doktorun man; Asterken — maşayı (Mass) / için iki —neferin wf7 4 mangalın yanına kocü v mek masasi getirdik! ğ yorum. Enstitü bu yı lâfıdır, bazı dili dönmiy?” | asğzında pek güzel olü! mir'in Camuriyet kıf sünü san'at ve kültür çok değerli bularam. N Hocaya - karısının — isi muşlar. — Bilmiyorum!. Demiş. Nusil olar, Demlşler. — Karımla geçinmet' ” | üm yok ki ismini bilesif | Cevabını vermiş. y Enstltüyü ldylem'"' , külür ocağını — bilml; (| ondan adını beceremiyif meyiz, mes'ele — hece ** Üj mes'elesidir, — enetitü olunca dilin dönmesl v aksanlar derhal uy, v döner, kelime yumuşar: enetitünün Türkçel Ekonomiyi — öğrenenler: da çabuk söyliyecekl nediyoraum. “nizli'de Denizli'di Kızılay Haftaf' ,| Denizli (Özel) - Ki KMi miyeti Denizli kuralu, * g ziranda — başlıyarak sörecek olan — “Kızılaj? yazma,, haftası — için W danberi hararetle çalış! | Busun - için ıeıgllw ; ram — hazırlanmıştır. # | akşam, — bir ;ıtdelp“d lecektir. Pi Denizli (Özel) — 4 kazasının Tırkaz ve HESÜ hiyesinin - Gölcük — kö beceyl şiveye | çekirgelerle mucadele 46? | Tırkazda çekirge * söndürülmüştür. ©o beni mustarib etmeğt T ge' | Birbuçuk ay içinde cüdiyetimi sarstı. Daha demin — Fatımf bile: — Nazım oğlam, haslü ? Diyordu. Demek F bende bir fevkalâdelik Hastayım — Fatma 18 fakat senin haberin Dört gün.. gün... Mukavemetimie (” bizzat gelib — kırdı. ’w gün zarfında İzmir'e | ef medim. Vaktımın Karantina'da sahildeki hanede — geçirdim. Vep aşeğı yukarı geçme mahlükler gibi, bot Te seyrettim. Bazen İB,IW — Arkasi arraasrrrsmor .. ”.

Bu sayıdan diğer sayfalar: