28 Eylül 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4

28 Eylül 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Iş kanunu iş hayatını tan- zim edecek —— -0 —— — BaşıTinci sahifede — muvafık görüldüğünü söylemiş, on işçi çalıştırabilecek mües- seselerin kanun hükümlerine tabi - tutulacağını — anlatarak demiştir ki: — Bilhassa çalıştırabilecek sözü, nazarı dikkatinizi — cel- betmiştir sanırım. Çünkü bir müessesenin on işçi çalıştıra- bileceği iş dairesinin bürosu tarafından tesbit edilecek, o müessese şimdiki halde beş veya altı kişi bile çalıştırsa kanun ahkâmına tabi olacak- tır. Ancak müessese sahibi bölge müfettiştiğinin bu kara- rına itiraz ederse, o zaman İktisad Vekâletine müracaat edilecek, kat'i karar Vekâletçe verilecektir. B. Enis Behiç, İş kanununun sanayiden sayılan işlerde ça- lışanlara tatbik edilmesindeki sebeblerin, beynelmilel muka velelere iştirak taahhüdünden ileri gelmekte olduğunu, sa- | işlerin 148 : nayiden madut maddelik İş kanunu ile tasrih edildiğini söylemiş bundan sonra haftada 48 saatlik me- | sai hakkındaki nizamnamenin izahına geçerek ezcümle de- miştir ki: — Haftada 48 saatlik me- sai esas itibarile kabul edil- * miştir. Avrapanın birçok yer- lerinde haftada 40-42 saatlik mesai kabul edilmiş bulun- masına rağmen, 48 saatlik mesai, bizde henüz tatbik edilmiş bulunuyor. Yeni neş- rolunan niznmnamede bu bhu- susta sarâhat vardır. Bir işçi, hiçbir zaman 48 saatten fazla çalıştırılmıyacaktır. Fakat bu demek değildir ki, mücssese- niz, günde yalnız sekiz saat çalışacak, siz isterseniz 24 sa- at "durmadan çalışabilirsiniz. Fakat bir işçiyi 8 saatten fazla çalıştırmağa — hakkınız yoktur. İşçi değiştirirsiniz. ve memleketimizde çalışmak isti- yenler çok olduğundan bunda sıkıntı da çekmezsiniz. Fakat mevsimlik işler bulur, bilhassa üzüm, incir mevsi: minde... O zaman mühim si- parişler alırsınız, siz ayni işçi ile 11 saat çalışmak istersiniz. O zaman iş dairesine müra- caatla vaziyeti bildirir ve üç saatlik fazla mesai için müsa- ade alırsınız. Dairenin vereceği müsaade günde üçer saattan ancak 90 gün olabilir. ve bu müddet zarfında üç saatlık ücret, yüz- de 25 fazlasile işçiye verirsi- niz. Fakat bu fazla çalıştırma keyfiyetini bölge iş dairesinin tasdiki şarttır. İncir, üzüm işlerinde de 48 saatlik mesai esastır. Fakat bunun tatbiki yalnız bu sene için geri bırakılmıştır. Nizamnamede tasrih edilen diğer sanayi işlerinde çalışan- lar, 15 Teşrinisaniden itibaren haftada 48 saat çalışacaklar- lardır. O tarihten sonra 24 saat mütemadiyen çalışmak istiyen müesseseler, üç posta yaparak işçilerini değiştimeye mecburdurlar. B. Enis Behiç, bundan son- ra kanunun ve izahnamenin diğer maddeleri üzerinde de izahat vermiş ve iş verenlerin sorgularına mukabele ederek beyanatta bulunmuştur. İş dairesi müdürü, şehrimiz- General İsmet İnönünün devamlı isirahat istiye- ceği söyleniyor — Başı | inci sahifede — Bu neşriyatın ne dereceye kadar doğru olduğunu anla mak için, alâkadar makamata müracaat ettik, bize verilen malümat, kabinede vukubul- duğu kaydolunan değişiklik hakkında resmi hiç bir karar verilmediği merkezindedir. Belgrad radyosu; İstanbulu menba göstererek saat 22 de verdiği serviste, Başvekil ye- neral İsmet İnönünün, istila ettiğini ve Büyük Millet Mee- lisinin açılışnda Kamutay ti- yasetine geçileceğini, inenin, Meclisin” ilk - içtima: | anda beyannamesini okuyaca- gpınt bildirmektedir. Alâkadar makamat, bu ha- berleri de mübalâğalı “addet- mektedir. Bizim yaptığımız tahkikata | göre, Büyük Millet Meclisi açılıncıya kadar kabinede her- hangi bir değişiklik mutasav- ver değildir. (Tan) refikimizin verdiği bu haber, şimdilik hiçolmazsa na- bemahal ve nabemevsimdir. Vaziyet, Büyük Millet Meclisi açıldıktan sonra tavazzuh ede- cek ve Başvekil İsmet İnönü- nün, Başvekâleti sureti kat'i- yede terkedip etmiyeceği, an- cak ©o zaman anlaşılacaktır. O vakite kadar bugünkü va- ziyetin aynen devam edeceği muhakkak addolunuyor. (Tan) gazete- sinin yazdıkları Başvekâlette kat'i bir deği- şiklik olduğu artık tahakkuk etmiştir. Bugün fiilen Başve- | kâlete Celâl Bayar geçmiş | bulunuyor. Fakat yeni bir Vekiller Heyetinin kurulması | yeni ka- için Meclisin toplanması lâ- zımdır. Kamutay, Nyon anlaş- ması münâsebetile fevkalâde bir toplantı yapmıştı. Arka- sından bir daha fevkalâde fevkalâde toplantı fazla gele- ceği için İkinciteşrin başında Meclis mutat — toplanlısına başlayıncaya kadar Başvekil İsmet İnönünün mezun bulun- ması tarzında bir şekil muha- faza edilecek ve Celâl Bayar yeni vazifesini vekil adı altın- da yapacaktır. Tebeddülden ecnebi sefir- leri de haberdar edilmiştir. Fikir ihtilâfı gok: Tebeddül, hiçbir fikir ihti- lâfından doğmamıştır. Dedi- kodu tarzında dillerde dolaşan şayialar yalanır. Atatürk, se- nelerdenberi en müşkül daki- kalarda — yanında — görmiye alıştığı kıymetli çalışma ârka- daşına her vakitki sevgi ile bağlıdır. İsmet İnönü Şefe de- rin hayranlığını ve bağlılığını her vakit isbat etmiş ve inkı- lâbın muvaffakıyetini Büyük Önderin etrafında bir tek in- san gibi toplanmakta görmüş- tür. Bu duyguları bugün de, yarın da her vakıtki kadar canlı ve kuvvetli kalacaktır. Yalnız şurası vardır ki in- kılâb devamlı bir surette yol alıyor. Az bir zaman içinde de birkaç gün kalacak ve ka- nunun tatbiki etrafında tet- kialerde bulunduktan — sonra İstanbula gidecek, — oradan Karadeniz sevahilindeki şehir- lere geçecektir. uzun merhaleler Aşılıyor. Bu ihtiyaçlardan biri de in- kılâbın Şahsa bağlı olmadığı- nin ve kendi kökile ve kuvve- tile yaşadığının zihinlerde yer tutmasıdır. Senelerden beri hariçte ve dahilde kulaktan kulağa şu sözler fısıldanıyor: “Evet işler yapılıyor. Fakat bunu Atatürk yapıyor ve İsmet İnönü gibi kuvvetli bir kabine reisine ve güvenli şahsiyete dayanarak tatbikatını temin ediyor. Fa- kat insan ömrü lanidir. Bu bir, iki - kavvetli adam, her insanı günün birinne bekliyen, tabil akıbete uğrayınca Türk İnkdâbı. denilen şey - inhilâl edecek, Türkiyenin — büyük şahsiyetlere dayanan kudreti tükenecektir.,, Bu yolda bir hissin ancak diktatörlük — memleketlerinde olabilir. Türkiyenin umumi hayatının şahıslara dayanma- ması, kendi kendine işliyen. derin köklü bir mekanizma haline gelmesi için Atatürk ilk gündenberi her türlü gay- reti sarfetmiştir. Bununla beraber tamamile, haksız bile olsa, böyle bir his hariçte vardır. Bundan âti hakkında endişeler doğmakta, düşmnca emeller - besliyenler de: “Bekliyelim. günün birin- de sıramız gelecek, gibi fi- kirlerde bulunmaktadırlar, İn- kılâbın fani şahıslara dayan- dığı fikrini tamamile silmek; istikbale tam bir emniyet uyandırmak — bakımından şid: detli bir. ihtiyaçtır. ; Bundan başka serbesti ıstı- fa yolu ile bol adam yetiş- mesi de bir memleket için bir ihtiyaçtır. Vekâlet ma:- kamlarında — olgunlaşan her yüksek kudrette devlet ada- mının yerini dolduracak birer kuvvetli adam olduğunu bil- mek, memleket için bir ferah- lık ve güven kaynağıdır. Değişen vaziyet Tebeddülde aranacak diğer bir sebep de şudur: Türk in- kılâbı çok sü'atle olgunlaşıyor. Bünyemizde iktısadi ve içtimai bıirçok uzuvlar değişiyor, gün- den güne olgunluk ilerliyor. Dünden kalma menfi fikir- lerle dolu bir muhitte Türk inkılâbı gibi eşsiz. bir kıymet bekçisiz ve itinasız bırakıla- mazdı. Adeta birde nadir ve kiymetli bir fidan yetiştirilir gibi bunun üzerine titremek, merkezi bir sistem içinde ko- ruyuan — tedbirler almak bir zaruretti. Bu ağır ve müşkül vazife İsmet İnönüne düşmüştür. Türk inkılâbının yerleşmesine, istik- rarına ve emniyetine aid ted- | birleri büyük bir itina ile tat- bik etmiş, bu gaye için derin bir sevgi ve alâka ile geceli gündüzlü uğraşmıştır. Memle- kette umumi menfaate daya- nır bir hükümet telâkkisinin yerleşmesine, hariçte itiban- mıziın yükselmesine pek çok hizmet etmiştir. Türk tarihi, Atatürkün en yakın çalışma arkadaşı — sıfatile — kendisine ebedi bir şeref ve minnet mevkii ayıracaktir. Böyle yüksek bir kıymetten memleket bundan sonra da elbette, istifade edecek, İsmet İnönü de hangi mevkide bu- Ankara motörlü tayyare mektebii birinci devreyi bitirdi Ankara Motörlü tayyare mektebi ikmal etmiştir. Fi $ X birinci devre tedrisatını Bu devreye İzmir Türkkuşundan Nevruz Ergök, Abdullah Karacaovalı, Ahmet Gülsen, Korkut Süleyman, Niyazi Özgö- nül, Yıldız Eruçman iştirak etmiş ve devreyi muvaffakıyetle ikmal ederek avdet etmişlerdir. İzmirli gençler Ankarada motörlü tayyare mektebinde.. İzmir çocuklarının burada yapacakları antremanlar için Ha- va Kurumu lâzım gelen huırlıklıı[yıpnııl:udıı. k Belediyenin ısmarladığı yeni otobüsler Marsilyada Vapura yüklendi Belediyenin Alsancak - ile Konak arasında işletmek üzere Avrupadan satın aldığı büyük otobüslerden altısı daha dün gelmiştir. Bu otobüsler de, bundan evel gelen diğer üç otobüsün yanına yerleştiril- miştir. Henüz Marsilya lima- nında bulunan diğer üç oto- büste bu hafta içinde İzmire getirilmiş bulunacaktır. Belediye, otobüsleri güm- rükten çıkarmak için bütün muameleri itmam etmiş, ten- zilâtlı tarifeden istifade etti- rilmesi için Ankaraya müra- caat etmiştir. Otobüslerin, Teşrinievel — içinde faaliyete geçmeleri mukarrerdir. Belediyenin otobüsleri ma- zotla müteharrik olduğundan, bu otobüsleri idare edecek şoförler için 15 günlük bir kurs açılmıştı. Bu kursu mu- vaffakıyetle ikmal eden şoför- ler, belediyenin memuru ola- rak istihdam edileceklerdir. Ön iki otobüs Kordon ih- tiyacına kâfi gelmiyeceğinden, bu hatta işliyen otobüslerin en iyilerinden birkaçının gene ayni yerde çalışmalarına mü- saade edecektir. Belediye, buseneki fuarda teşhir edilen büyük otobüs- lerden birini de, belediyeye aid umumi işlerde kullanmak üzere #am| satın aatın almıştır. Dzada SADĞA MA AMAYA lunursa bulunsun memlekete faydalı olmak — için -on nefe- sine kadar ayni tükenmez şevk ve heyecanla çalışacaktır. İktısad davaları: Fakat tekâmülümüzde öyle bir merhaleye gelinmiştir ki, serdeki fidanı açık havaya çıkarmak, geniş bir surette dal budak sahibi — olmasına imkân — hazırlamak - icab et- miştir. Bir büyük Aasker ve diplomata — ihtiyaç gösteren makam, bu yeni devrede bir iktısadçıya lüzum göstermiştir. En kestirme yol, bu iktısatçıyı doğrudan doğruya işbaşına ge- tirmek, para, ziraat, iktisat şeklinde olan memleket dava- larile yeni bir tarzda ve yeni üsüllerle uğraşmına imkân bı- rakmadı. İşte Başvekâletteki değişik- lik saiklerini bu yolda tahmin etmek caizdir. Dediğimiz gibi bunda inkılâp cephesindeki kiymeti çalışma arkadaşları arasında en küçük bir ahenk- sizliği hatıra getirecek hiçbir nokta yoktur. Celâl Bayar Muclis açılınca, Vekil arkadaşlarını seçecek ve yeni Vekiller Heyetinin lis- tesini hazırlıyacaktır. Şimdiden bu hususta tahminlere giriş- mek pek mevsimsiz olur. B. Mussolini Berlinde.. — Başı 1 inci sahifede — Berlin, 27 (Radyo) — İtal- ya Başvekili B. Mussolini, Al- man manevralarının son saf- hasında haziır bulunmuş, mo- dern techizatla harb tecrübesi yapan kıtaatı seyreylemiş ve bilhassa Alman tayyare filo- larının, hakiki muharebesini müşahede etmiştir. Jurnale D'İtalin gazetesine göre; manevralara dört yüz bin”kişilik bir ordu ile 400 harb tayyaresi iştirak eyle- miştir. Esen, 27 (Radyo) — İtalya Başvekili B. Mussolini, bu ak- şam B. Hitlerle birlikte Krop silâh fabrikalarını gezmiş ve iş başında bulunan on bin ame- leyi görmüştür. Amele, iki devlet adamını şarkı ile karşı- lamışlardır. Gümrükte İdhalât gümrüğü sicil şefi B. Ziya Eğilmez gümrük tat- bikat mektebinde staj görmek üzere İzmir başmüdürlüğünce seçilmiştir. İhracat gümrüğün- dede manifesto memuru Bay Sami tefrik edilmiştir. Dün altı araba ğeldi. Diğerleri d . Çin - Japon — Başı | inci sahifede | edilmesinden dolayı Sosye nin nazarı dikkati celbo nuyor. Şanghay, 27 ( Radyo ) Bu ayın 25 inci günü Na ne atılan bombalardan biril Rus sefarethanesine diâ tesbit edildiğinden, Rusyı Tokyo sefiri, Japonya H ciye Nezareti nezdinde protestoda bulunmuş ve gibi hâdiselerin tekerrürü Rusyanın — mes'uliyet m edemiyeceğini bildirmiştir. Şanghay, 27 (Radyo) — pon kıtaatı, Şimali Çinde temaniyen ilerlemektedir. S4 kiyat, gönden güne çoğ maktadır. Bütün Çin liman rına asker çıkarılmıştır. Japonların, yakında büt bellibaşlı Çin şehbirlerini gal edecekleri söyleniyor. Şanghay, 26 (A.A.) — karargâhından — bildirildi; göre, dündenberi Lotien Liohang mıntakalarında ( şiddetli muharebeler ol dır, Japon - taarruzları len püskürtülmüştür. Her tarafında da zayiatı ağırdır" Pekin, 26 (A.A,) — P: Hankov mıntakasında biyete uğrıyan iki Çin rali vazifelerini lâyıkile mamış olduklarından di Çin divanı harbince kurşt dizilmişlerdir. Şanhay, 26 (A.A.) — mehafilinde sulh mü: müsait bir havanın temenni eden Japon delegesinin beyanatı Çin # hafili tarafından Çinlilerin kavemetten vazgeçmeleri retinde tefsir edilmekte | bunun kat'iyyen varid g— yacağı söylenmektedir. — | Tokyo, 25 (A.A.) — T 25 Eylülde saat 10 ile arasında, Japon tayyare | ları, üç defa Nankin ” uçmuştur. Tayyareler, belediye dairesini, sonra saneyi ve üçüncü defa telsiz telgraf istasyonu ile ' keri binaları bombardıf! etmişlerdir. Hasarat mühi â 25 Eylül sabahı Japon ; yareleri bir saat fasılasız rak Cantonu ve askeri niyi bombardıman eti Canton hemen hemen mile harab olmuştur. Tokyo, 26 (A.A.) — D Ajansından: Şanghay cephesinde J| harb gemileri Tkiang € dahilinde kâin Vengt€ açıklarında bulunan İhotf taio ve Houtgu adındaki adaya cumartesi sabahi " ruz etmişlerdir. Bu iki * ayni günde saat 9 da lar tarafından işgal edi Tokyo, 26 (A.A.) — telerin neşretmiş sus? tabılarda Çin denizi” Japon harb muhripleri k' danı Prens Afushiminit öğleden sonra kendi T lerile Çinliler arasındâ tpou üzerindeki Nyk ril işgal etmekte bulunan Kendisi bahriye biye reisi Amiral oğludur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: