4 Haziran 1938 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 7

4 Haziran 1938 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

vf Esmer güzeli, yuvarlak çeh- Teli genç kadın, siyah ve sevda '4 hözlerini Nelsona dikm $; ün . “denizciyi, tepoden trnağa kadar süzmeğe dalmıştı. Nelson; bir - hafta sonra, v (Olyam Sakling)e şa bu yazmış ve hemen pot- taya Aatmıştı: *Bu mektubumu — aldığınızda, Yüphesiz hayret edecek ve belki de: — Bu yarım yamalak adam, kep sevdalil Diyeceksiniz.Fakat dayıcığım, ba geferki kararım kat'idir. relika olacak kadın, be- Rim için yaratılmıştır. Dayısı, Nevis valisi Herbert, ona çok ü vertiştir. disi, yirmi iki yaşlarında- dir. Onu ilk gördüğümde, şim- kadar vastladığım ve ta- Tidığım bütün kadınların fev- kinde buldam. Baaaenaleyh bu k'_lılı evlenmeğe karar — ver- dim. Dayısı, kaydı hayat şarti- * kend.sine senede üçer yüz '& vermeği taahhüd ediyor. Siz de bana birkaç sene için itnede yiz lira veyahud da defaten bin lira vermeği kabul 'seniz seadetimiz temiu edil- Riş olacaktır. Bana o.an itimâdınızı ve mali kudretim salâh bulur bulmaz, Vereceğiniz parayı iade edece- fimden şüphe etmed giniz. bil- Şim içindir ki, size yazıyorum. Ban, menali cevap verirseniz, E' mden vurmus olacaksınız. ka hiçbir şey yazm yacağım. yıın Z, ilk vasıta ile mextubu- Buzü bekled ğgimi bildirir, ele- Tidizden öperim.. eİson, az zaman sonra (Nis- ) ile evleneceğinden &; İmuştu. O derece ki, güzel fadına ikide bir: ıv— Seni mesud etmek için tlimden gelen heşeyi yapa- tağıml, g şeyi yapi Dyerek teminat vermekten inmemn şti. Nelsonun aşkı, günden güne almağa ve kendisi ( Nevis ) hlııuııdı bulunduğu — zamam larda, bir dakika dahi sevgilr "ain —yanından — ayrılmamağa harştı. Genç denizci, engin denizler- &* korsanlarla çarpış rken de, "_';lıiıı mektup yazmaktan ; * gün dahi geri kalmamıştı. Nelson, Nisbeye gönderdiği Bektuplardan birinde — şunları L “*“Senden uzak yışamak, be» için, yeis verir. Hayat, iz bana zevk vermiyor. Saar etimin kaynağı sensin! Cenabı- İak, beni soalia ayaklarına ka- #evketmeseydi, ben dünya- Saadetin zevkinden mahrum _İıuk:— Sen olmasan, ha- İt benim için mamasız birşey .N:ıu. 1786 senesinde dayısı Oilyam Saklinğten şu mektubu —hı Z: iniz bin lira, emrinize _—lı&'& liri de Üere Bişti, Nelson, artık çok sevinçli idi. 1186 senesinin birincikânu- düğün hazıtlıkları bit Genç denizci, sevgilis le ünin dayımı Nevis var düğün masralı olmak defaten beş yüz lira ver- Bişti, *vlenecek ve beklediği saadate Kavuşmuş olacaktı. Vaziyet bu merkerde — iken bir gün prens Vilyam Eriki mil olan harp gem si, N: manına gelerek demir atmıştı. Antilli adaları umumi - valisi Moatrey, yüksek rütbedeki me- murlaj ve zabitanla adanın ileri gelenleri sandaldan çıkıp kara- ya ayak basar basmarz, prens Vilyam Erikin, Nelsonu nasıl kucakladığ.nı görerek mütehay- yir kalmışlardı. Prens (Vilyam Erik), Nelso: nun, (Nevis) adası valisi (Her- bert) in yeğeni (N sbe) ile ev- lenmek üzere olduğunu haber alınca; düğün günü, gelini biz- zat kiliseye götürmek arzusunu izhar eylemişti, Nelson gibi, krala ve bütün saray erkânına son derece sa- dik ve bağlı bir. adamın, bu şereften ne derece memnun o'- duğunu, ertesi gün hatıra deh- terine kaydettiği şu cümleler ispat etmişti: *Devletlü prens (Vilyam Erik) sırf yeğenini alacağım diye, vali (Herbert) e Şok iltifat et- mekte ve onu yanındın ayırma- maktadır. Bu şeref, bana ai Gerçi hayatım çok berrak ok duğu için bu muameleye maz- har olmaklığım tab idir. Eğer, ufak bir kusurum olmuş olsay- dı, hiç şüphesiz, bir insanı kâ- mil d.ye çok sevdiğim ve kral ailesinden olduğuadan dolayı, fevkalâde diğm prens (Vi yam Er.k)in semtine dahı uğ- ramak cesaretini nefsimde bula» mazdım.., | W Nakleden: Kâmi Oral Prens (Vilyım Erik)te (Nov'2) adasında bulunması, bir lev- kalâdelik yaratı 1787 — sene: mütekabil ziyai lerle ge Ada ahalisinin, ileri gelemr leri; kend. menfaatlerini, prens (Viyam Erikje karşı tam bir mutavaat göstermekte bulmuş- lardı. Umumi vali (Montrey)de bu kanaati edinmiş'i. Bu mü- nasebetle umumi val, prens (Viyam Erk) ve Nelsonla mişanlısı şerefine mutantan bir eğlence tertib etmeğe karar vermiş ve bu kararımı, hemen tatbik eylemişti. Bu eğlence ümumi vâliyi, hayli masraflara ler ve eğlence sokmuştu. Valinin tertib ettiği eğ'en- cede, kendi karzısının hazır bulunmaması, herkesin d.kkat Mazarını çekm'şti. Adama ileri gelenlerinden bazıları, umumi validen bunun sebebini sormuş- diye yazmıştım, Fakat neden gelmedi anlıyama- dim. cevabile ka:ş laşmış'ardı. Umumi validen soara adanın ileri gelenleri, prens - Vilyam Erik ile mistakbel çıfte bir zi- yafet vermişlerdi. Genç desizci ziyafet esnasın- da bir nutuk söylemiş ve ada halkıdın İag 12z kanurlarına sa- d.k kalmakla müke.lef olduğu- nu tebarüz ettirmişt.. —Sonu var— Fasta türeyen bir Fantoma Katil olduğunu söyliyen “bir asher kaçağı güreğe m hiâüm edil.nc>, masumluğunu iddia ett: Adamın deli olduğu anlaşıldı! Bundan buçuk sene evc., Fasın yukarı kısmında, — gec- yarısına doğru beyecanlı bir hâlse oluyo”. Gecenin süküaeti içinde, birdenbire silâh sesleri işitilüyor. Devriye, — silâhların atıldığı yere doğru koşuyor, fakat kim- seyi yakalamağa muvalfax olar miyor. “Lejiyon,, alayına mea- sup bir yerb asker, polise şunm ları söyliyor: — Bazs doğru ateş edeni gördüm, başı açıktı, üzerinde kısa kolu beyaz bir. gönlek vardıl, Aradan üç gün geçiyor, se- kizinci sipahi teşk lâd tarahın- dan gene silâh sesleri işitil yor. Bir subay yaralanıyor. Fakat bu mütecaviz bir türlü yakala- namıyor. Bı ceşit vak'alar biribirini ta- kip ediyor. Herkes bu meşhur adama “Fantoma, adını takı- yor.. Pola ve jandarı teşkir lâtı, bütün teşebbüslerine rağ- men, “Fantoma,, yı ele geçir- meğe muvalfak olamıyorlar. 17 Ağustosta, Fas jandarma- lığına telefone ediliyor: — Evimde bir asker kaçağı var. Tesim olmak istiyorl. Jandarma yüzbaşısı bu fira- riyi sorguya çekiyor. Asker ona: Yüzbaşım... Yüzbaşım, Fantoma benim, diyor. Yüzbaşı onun bu sözüne inanmıyor. Bundan sonra mesele 3csip z FrnsaFantoması hapish nede bir şekil alıpor. Pecci Türston ismindeki bu adam, kendi ker disini seve seve itlam ediyor: Evet, diyor, çaldım, ö- dürdüm ve yaraladım. Şimd. beni cezalandırabillirsiniz! İngiliz tebaasından olan bu adam, verdiğ. ifadeye göre, ebedi küreğe mahkün oluyor. Aradan 26 ay geçiyor. Bu defa da masum olduğı ederi Alfedilmesini — istiyor. Bunun üzerine Pezci Turiston bir akıl hastalıkları mütehass - SInA göst dana çıkıyor. Pe:ci Turston bu günlerde serbest bırakıla caktır. ANADOLU idd: liyor ve deliliğ. mey -| Va Yazan: A. Enver 70 :soy Ceyhandayım. Burada kaldığım ikı gün zarfında sıkıldığımı hiç hatırlı- yamıyorum. Saatlerimi tetkikatla ge- çirmiş olduğum için sıkılacak — vakit de kalmadı amma, Ceyhan, yalmız be- ni değil hiç kimseyi sıkmıyacak ka- dar güzel ve şirin bir kasaba, Her evin bahçesi ve bu bahçelerin bol su» yu var. Ceyhan, kasabaya yalmız ha- yat değil ayni zamanda güzellik de ve- riyor. Adanada Seyhan boyunca ge- zenler nasıl zevk ve teselli — duyarsa Ceyhana karşı oturanlar da ayni zevk ve şiiri yaşarlar. Ceyhan bundan tam seksen — senc evel kurulmuştur. O tarihte bir köy olarak temeli atılmışken halkının fev. kalüde çalışkanlığı ve — meykiinin mümtaz hususiyetleri dolayısiyle çok Bseri bir İnkişafa mazhar — olmuş, az zamanda birinci semıf kazalar meyü- nına girmiştir. Seksen yıl evelki yün bugün 144 parça lfakân mintaka- &1 mevcud olup 99 parçası muhtarlık olan köylerdir. Bu köylerde köy ka- nunu tatbik edilmektedir. Gittikçe ge- nişliyen şehrin nüfusu da süratle art- maktadır Kazada elli altı bin ve ge- hirde on bin nüfusu mevcuddur. İki sayım arasındaki nüfus fazlalığı yüz- de otuz altıdır. Kasabada iki bin ev, sekiz yüz dü kân ve mağaza mevcuddur. Ev a: ne nisbetle dükkân ve mağazanın bu kadar çok oluşu kasabadaki — ticarf faaliyetin ne derece geniş bulunduğu- na açık bir delildir. Filhakika, Cey- han, mühim iktısadi mıntakalarımız- dandır, Senede yüz elli bin ton zahi-' re, 8-10 milyon kilo pirinç ve 80-85 bin balya pamuk istihsal edilir. Sene- de on bir milyon liraya yakın ciro ya- par, Sekâen hububat tüccarı — vardır. Ceyhan ayni zamanda Orta ve Cenup Anadolusu ile Suriye ve — Filistinin hayvan pazarıdır. Her yıl sevkedilen y iktarı iki yüz bini TÜ pamuk, ve bir un fabrikasiyle üç banka, beş! doktor, iki eczane vardır. Ticari durumu bu kadar ileri olan | e ve bu Suretle sarfettikleri para ayda mühim bir yekün tut: tadır. Buradaki iş sahiplerinin bi dü telgrafa verdikleri — para - tesi mümkün olan telefon şebekesinin bu kadar gecikmesinde nasıl bir sebep var bilmiyorum. Benede iki yüz bin koyun ihraç edi- len bir kasabada baytarın olmaması büsbütün düşündürücüdür. Hal- buki, ben Bevkiyatı Ceyhanın dörtte slrine ulaşmıyan yerlerde baytar bu- unduğunu biliyorum. Ceyhanın diğer ihtiyaçları bir Or- a, iki İlk mektep, bir de — Ağırceza nahkemesidir. Su işine devlet el koy-| muşluür. Proje Dahiliye Vekâletince nüteahhidine ihale edilmiş olup tesi-| sat ikinci plânda gelmektedir. Halen | ilitre edilmiş Ceyhan suyu -ki içinde her nevi mikrop mevcuddur. Ve Ay- san, Kayadelen gibi damacanası 90-| 100 kuruşa satılan sular içilmektedir. | Kuyu suları çiçek bile sulanmıyacak | taldedir. Arteziyenle 134 metreye ka-| lar inilmiş, gene de iyi suya tesadüf dilememiştir. Ceyhanın bu derece fe- İ olan su işini bir an evel halletmek | zamanı çoktan gelmiştir. En büyük ve önemli ihtiyacı olan köprü işi sayın Ali Çetinkayanın him- metile halledilmek üzeredir. Ayakları ve demir aksamı ihale — edilmiştir. Köprünün inşası müstakbel Ceyhanın afında mühim âmil — olacaktır. | Ü iptidaf vasıtalarla — nehirden zeçmekten kurtulacak, kışın bu yüz- den haftalarca, hatta aylarca — felce iğruyan iktısadi hareket artık üriza-| sız devam cdebilecektir. Ali Cı"lnlm.i ya Ceyhanlıların ebedi minmetini ka- İzanmıştır. Ceyhandaki —iktısadi — faaliyetten | sonra gözüme en çok çarpan şey Me—ı liye çahşmaları oldu. Filhakika şehir | ni baştan yıkılıp yapılmakta gibi- lir, Mütemadiyen yol yapılıyor, cad- leler açıbyor, garşılar tanzim — edili- yor, her köşede hususi inşaat ve güzel Doğu illerimizden röportajlar -İdan elli bin liray n ğ an Şirin bir kasaba: Ceyhan! Büyük bir iktısadi istikbale namzed olan Ceyha- nın derdleri: Su, elektrik, borsa ve telefen.. Ceyhan köylerinden birinde değlsmen züzel binalar yükseliyor. bir umumi helâ, bir mahmuz, beş su İki yıl önce fesholunan belediye in- menfezi yapmıştır. Yetmiş mağaza tihabının yenisinde riyasete Adanalı ve yetmiş yazıhaneyi muhtevi bü. gençlerden Bay Salâheddin Sepici ge-|yük bir hububat ve pamuk hülizim tirilmiş ve bu hal Ceyhanlılar için ye-|inşası da derdesttir. ni ve mesud bir devre açmıştır. Bele-| Ceyhanda halk belediye ile elele diye büdeczi birinci sene 23 bin lira-| vermiş sayılabilir. Belediye her işin- ikinci sene yetmiş|de halktan azami yardım — görmek- dört bin ilraya çıkarılmıştır. tedir, Profesör Yansen imar plânımı Eski Ceyhanın kötü bir hususiyeti | bazırlanmıştır. Atatürkün heykeli de vardı: Çamurlu olması. O derecedeki, |Plânda gösterilen yerde ve 988 yılı at 3 kv’ “"ı bir !'4"""' yon caddesile 900 metrelik n gel , ne de bir baytar| Aidesi, 600 metrelik Osmal Mersin ve Adana ile daimi suret- | L& - ! t metrelik Gazha lerin âkah bulunan tüccarlar — her İş kilimetreye ya DrüBeğn yıldırım. tolgrafa müracaat k ” kışın yollarında araba, — otomobil iş- lemez, çocuklar bacaklarını sıvama- dan mektebe gidemezlermiş. — Buna dair bir fıkra da anlatıhr: — Yağışlı bir mevsimde en iyi caddeden — geç- mekte olan birisi ayakkabısını çamu- ra kaptırmış. Ayakkabı ararken eline beğenirsiniz? Koca — bir ne geçse çizme, Yeni belediye meclisi İyeti ile messisine sistem- manda çok tür. İzah edelim: içinde 1150 metrelik i " yeni baştan caddesini bir taraf) beş, bi fi iki bü- çuk metreye yavaş kaldırımlı olarak parke döşenmiş dar yerlerini on beş metrelik yaya kaldırımlarını iki sıra iki buçuk metrelik yaya — kaldırım- larını da tek sıra ağaçla süslemiştir. Bunlardan başka gene bu - müddet zarfmda senede on üç bin lira hası lât temin eden bir mezbaha ile ge- niş bir fidanlık, bir tiyatro AAT İZRCZ Bisae, memelidir. — | Halkevi köşesi BÜ SERME T 1 — Hakevmaz » yal Yardım Kolunun tebbüsle açı: lacağı evelce bildi ilea kim- sesiz kadınlar taraf adan y pi- lacak Tirk el — emekieri satış mazağazısı pek yakındı. açıla- caktır. Ba mağazadael işlerini sa'tırmak isteyenler her gün sa- at 17 den 19 za kadar Halke- v.ade Bay Sırrıya — müracaatla işlerini makbuz. — mukabilinde teslim etmelidirler. 2 — Halkevinin spor hare- ketleri 5-6-938 Pazar günü saat 15 te A.sancak Stadında yap- gaktır. Bütün h.lk” davetlidir. Davet yeler şimdiden Halkevin- den dağıtılıyor. Arzı edenler sekreterliğe müracaatla davet- yeleri almalıdırlar. 3 — 4-6-938 Cumartesi günü saat 17 de Ar Komitesi ve sâ- at 15 te Temsil Komitesinin haftalık toolantıları vardır. Döğmek Tepecikte — Selâaikli Selim oğlu Demir ve Üsküplü Abidin oğlu Eyüb arasında bir hayvan meselesinden kavga — çıkmış, Demir, tokatla Eyübü döğ- müştür. & modern ge- etmemleti. biraz da eki dükkân yerle. rinin metresine elli lira — istendiğini gördüm. Merkeze civar arsaları on |liradan aşağı almak mümkün değil- içinde dikilecektir. Belediye şehri medeni ışığa ka- vüşturmu işi Üzerinde de ehemmi- yetle durmuştur. Son safhalara gel- miş bulunan elektrik yakında- Cey- hanı nurlandıracaktır. e mödernleşen — Ceyhana ek üzere etraftan — gelenler aktadır. Şimdiye kadar ihti- ç dolayısiyle hep dükkân, mağa- Za yapılmış, ev inşasına kimse heves Ceyhanın süratle — kala- bu da âmil ol en buhranı vare ş on gün — etelde ncak ev - bulabil- kıymetleri - pek merkezinde 14 ık bir dükkân yeri- tıldığımı ve bunun n nin 3200 lir miş. Bu da gösteriyor ki, Ceyhan büyük bir rağbet karşısındadır. Bilhasa köprünün inşasından son- yakın bir atide 20-25 şirin bir şehircik olaca» ek kehanettelâkki edil- Kuduz misafirhanesi 40 yatak 1 iışa edildi Hasusi idare ta afından Arab- firat cadiesindekı harab mex edir yerinde yeni yaptırılan Kaduz misafırhanesi 40 yataklı olarak ikmal edilmiştir. Masa- firhanedea bulunacak kuduz. mu- sablarının iaşeleri Kızılay kuru- mu tarafından temin olunmak- tadır. Maaş tevziatı Tlkokullar öğretmen.erile Va» kıllar — idaresi — memurlarının Hoziran peşin maaşları, dün Defterdarlık muhasebe müdür- lüğünce — verilmiştir. — Vakıflar kadrosu, geçen — senenin ayni olarak gelmiştir. —.. e— Halk-v okuma odası Halkevi neşriyat ve kitapsaray ko.unun Mumcu eaddesindeki çocuk okuma odasında yaz me- sai saatınin tatbıkine başlamış- tır. Çocak eserlerinden istilade edecek yavru'ar saat 9 dan 12ye ve 15 den 18 kadar okuma odasını açık bulacaklardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: