15 Ekim 1943 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 15

15 Ekim 1943 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

miami (Spiker)in ıstırabı Selâhattin GÜNGOR leri yapacaktır. m) bunu düşünmek az ce- saret du anbul radyosunun tecrübe yayımı yap- Beyoğld.. pöütaha- yımın EDAŞ yirmi dakika vardı. Fırsatı kaçırmadım — Sizinle biraz konuşmak isterdim, ba- yan Emel 1.. İtiraza hazırlanır bir vaziyet aldığını görünce : — Fakat, diye ilâve ettim, tahmin ede- bileceğiniz bir mevzu üzerinde değil, bu ko- nuşmamız çok ( orijinal ) olacak ! — e elâ ? selâ, bize ( spiker ) lik mesleğinde çökilen. blkGMr di bahsedebilirsiniz ! — Istıraplar... Ah, evet.. doğru... Bizim işimiz, zevkli olduğu di da ıstırap- lıdır. Ama, bunu başkalarına anlatabilmek ne güçtür bilseniz... Bir (spiker), ne kadar soğukkanlı olursa olsun, ( mikrofon ) karşısına e derhal değişir. Bütün hüviyetini ( stüdyo ) nun kapısı önüne bırakıp içeri bambaşka bir i insan olarak gir , (S er ), dinleyicinin manevi bakımdan esirid r. "Düşünün bir kere, iradenizi kullan- maktan tam manâsile mahrumsunuz. En tabii maz, daha'ne bileyim ben, maddi hareket na- mına ne varsa hiçbirini yapamazsınız. Mikrofon ) o birşey ! Benim bile, bunca ba m a ğer onun önün- de dehşet ir zamanlar olur. ii irim gi aca, m küçü k bir dil sürç- mesi, ee Dai kulağında dev akis- (Spiker) Bayan Emel kırıcı şey m Çalışmağa iemtyayı P evvel âdetimiz- dir, omutlâka bir bardak su başlarken, boğazımıza bir gıcık gelip dayanır. Ne haller geçirdiğimizi artık siz düşünün ! (Mikrofon) başında iken bir (spiker), gö- rünüşte yapa at, adar, hi takip etmektedir. Böyle bir insan için falso yapmamak kolay mıdır ? yavaş, ne çabuk, ne tiz, ne çen ortası Okonuşacaksıhız. Her türlü pürüzlerden temizlenmiş gayet berrak ar se- siniz olacak... Peki ama, ya nezle iseniz ?.. Ya âni bir aksırma ihtiyacını hissetmiş iseniz ? Bütün memleket kulak kesilmiş sizi bekliyor. ( Hoparlör ) den fışkırmış bir aksırık sesini üşünün |. i e tam ikisi e başında iken, bale. me kınlıkla elinizdeki kâğıdın sıra nü biribirine karıştırmak, telâşa al” « Mani » yerine «idare»; «olmuştur » yerine «olma- mıştır » gibi manâ aşa değiştiren kelime yanlışlıkları di gözlerin küçük bir kararması ile hoşa gitmiyecek duraklama- 5 8 ünlerine, Herkesin işini bitirdiği zaman bizim vazifemiz başlar. Milli ve dini bayramlar, mutlak ye günleridir. "Halbuki i, biz o günlerde, diger manlardan daha fazla çalışmaya mecbur e Zamanın kiymetini kimse bizim kadar ölçemez. Boş geçirilmiş birkaç saniye, dinle- yiciye bazan bir asır a uzun görünür. Çalışmalarımız, dakikalarla değil, Minler anla lerinin tiktakları ul. an yiciler... Şimdi size memleket saat âyarını ve- riyoruzl,» ğ ordum : — Yaptığımz büyük yanlışlıklardan biri. nin hikâyesini ağzınızdan dinlemek isterdi E Gazi Mihal, yapıyorum ki, hangi birini hatırlıyacağımı bei tiremiyorum. — Bilakis,., Diye sözünü kestim, e ölçüde yanlışlı arı. en az siz yaparsınız | — Aman öyle demeyiniz. Radyo dinle- yicileri, gazete okyaulardan çok insanlardır. emnu bugüne kadar eyi (spiker ) e Golle BEK a olma- Hem efendim, hata yapmamağa imkân mı vardır ki ?.. Dil sürçmeleri, telâşla ters oku- malar, kelimeyi iyi kavrıyamamaktan ileri gelen türlü yanlışlıklar... — Meslek eee karşılaştığınız en heyecanlı sahne — Anlatayım : Kısa dalga postamızla Farsça havadis veren yaşlı bir zat vardı. ( pis ) başında fazla teessüre kapılırdı. Bir jam, yine Farsça haberler verirken, birdenbire kendini kaybetti, Ve mikrofon ba- şında düşüp bayıldı. Şimdi benim vaziyetimi düşünün. Kendisini nasıl kolundan tutup dişarı çıkardığımın halâ farkında değilim. O, hava ile çabuk kendine geldi ama, benim si- nirlerim uzun müddet düzelemedi. taze Bayan Emel ve muharririmiz — Evli misiniz bayan Emel ? — Evet. — Çotuğ — in bir Di yaşında... — Annesini yanında bulamadığı zaman- lar ne yapıyor ?.. — Hiç, ne yapsın?.. oturup bekliyor. izi mi ? Radyonun başında — Hayır, sesimi !.. Geç kaldığım akşam- lar, a «annemi İste rim | »* diye tutturur- muŞ, önüne getirir, « şim- di ki gi inme » Höriml. Derhal benim sesimi aldıktan sonra, mışıl — Peki bayan Emel... Şimdi size birşey daha sorayım : ( Spiker ) lik, bu kadar ıstı- raplı, bu derece üzücü bir meslek ise, neden ndeki başka bir vazife Miyase ? üldü : Ben size “> egenin Ki bir iş Simin hatırlattım. Ondan bıktığımı, ya- hut onu se Hm bd aa ki vet... Mikrofon müthiş kala Fakat her müt hiş şey gibi, onda da; insanı kendine kuvvetle çeken anlatılamaz bir cazibe var. Bu cazibeye bir kere yakalananlar, kolaylıkla ve hattâ kendi arzularile ondan ayrılamıyorlar. er mesleğin taşıdığı bir nevi büyü meselesi... L5üYük Doku, Sikitmlay3, 5 S7

Bu sayıdan diğer sayfalar: