9 Ocak 1948 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7

9 Ocak 1948 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1 Mart 1333 — 1917 HİREN garbi takvim kabul edilme- miş olsaydı, bugün”yeni bir sene- miz başlardı, Bizim iki tarihimiz var; Bi- ri dinin ki, Muharremle, digeri devletin ki, martile iptida eder, Bundan sonrâ sene “başımız (kânunusani ) olacak. tır. Bilmem, devairi âidesiyle heyeti vükelâ ve mebusan ve âyan hey leri (kânunusani ) tâbiriyle. yeni bir seneye girilmenin biraz mânasız ve eri gülünç aca eöşüiziüler mi Bir sene silimi Tevek i bitiyor; ve halefi olacak Yıl da (sani) namiyle besmelekeşi hulül “oluyor, Garbi takvimin kabul edildiğine itiraz ettiğim zannedilmesin. Bilâkis tasvip ettiğim içindir ki, şu-birkaç satırı yaz- dım. Bir teceddüt, nakıs olursa fay- dası da eksilir, Memul ki, etsin. zaman bunuda ıslah ökk 2 Mart 1333 — 1917 Dp kaydettiğim bu mütalaa beni bugün biraz düşündürdü. Şimdiye kadar sigara dumanları arasında te fekkürle geçen günlerimin bazı hatı- ratını kaydetmekteki ihmale âdeta nadim ve müteessif oluyorum Uzun bir hayat ve bir devrei hükümet ge- çirdim. Hatıratım yalnız benim değil, vi olm münhasıran tarihin- er saltanatta iken muntazam tahsil ve tetebbua vakit bulamıyor- dum, Şehzadeliğim de büyük birade- rim gibi kayıtsızlıklar içinde geçmişti. Büyük birader hazretlerinin etra- fını alan üdeba ile sonra benim aley- himde bulunanlar, Sultan Müradı âlim, şair, hamiyetkâr, metin olarak -halka tanıtmak ve sevdirmek isterlerdi, Hal. buki merhumun ilim ve kemâli şöyle dursun, inşa ve imlâsı bile'zayıf idi. Sadrâzam Fuat Paşa berayı tedavi Nis'e giderken gelini Nimet hanıma yazdığı bir tezkereyi o zaman gör. müş ,ve bir suretini kaydetmiştim. * Biraderim merhum, Fuat Pâşadan çok, hem pek çok korkadı, Buna. o “vakit bey olan Ziya Paşanın (veraseti seniye) meselesine dair risale şeklin- de intişar etmiş olan mektupları se- bep olmuştu, Ziya beyin Fuat Paşa- ya garezi vardı. Güya ammim mer- huma Fuat Paşayı sadrıâzam nasbet mesini, kendisihi kendisi tavsiye et- mişken sadaretinde vukubulan müra- caatlarını hüsnü isaf &memiş. Ben Ziya: beyi o zamanda sevmedim, Ziya Paşa olduktan sonrada,.. Çün: kü zekâsını hayırdan ziyade yüreze sarfeder, haris ve intikamcü bir adam idi. : Ben Selâniğe gittikten ve hal ve tahavvülün icap ettiği fütur iki üç ay zarfında zail olduktan sonra mün- tazam tahsil etmeğe başladım. Ede: biyat ile tarih, en sevdiğim şuabatı mârifetdendir. Ben istirahat gibi, şan ve şerefin de büyük bir kısmını zamanı menkübiyetimde kazandım. İşte bugün lehülhamd fikrimi oldukça düzgün bir uslüp ile ifade edebiliyo- rum. Fransızcadan kulak dolgunluğuy- la birçok kelime: bilirdim. Selâniğin uzun günlerinde bu lisanı muntaza- man tahsil etmeğe çalıştım; şimdi okuduğum gazetelerle risaleleri ka- musun muavenetiyle, #akat sühuletle anlıyorum, Ahi.. Beni edebiyata düşman zan ve böyle ilân ederlerdi. Hayır I., Ben edebiyatın değil, edepsizliğin ve üde- banın değil, edepsizlerin düşmanı idim, : İkinci Abdülhamid'in | Hatıratından: Alman Veliahdinin 1922 de neşret- tiği hatıratından Abdülhamidde, insanı feth ve zapteden hariku- lâde birşey vardı. Sahife 5! — satır 5 İhtiyar Abdülhamid'e bu tesadüfüm, bende hiç bir Avrupa tacidarında bula- madığım en fazla alâkaya şayan bir temas kiymeti olarak kaldı. Sahife 53 — satır 3 Ziya beyi vezaret ve veliyetle aç rk teb'it etmeğe beni sevket- miş olan kuyvet, efkârı umumiye değil, onun ilim ve fazlına bürmetim idi, Mithat Paşa halk nazarında daha ziyade zinüfuz ve iki halde en mü- him âmil iken Avrupaya een zaman kaç adam ses çıkarı Ben edebiyata düşman olsaydım, , Kemal beye vefatı gününe kadar ke. semden maaş vermez Ve oğlunu hiz.* metime almazdım Ben edekiyata düşman olsaydım, Abdülhak' Hâmid beyi dolgun maaş- larla terfi ettikten sonra ara sıra borçlarını da vermek ipi Hikibek lıklarda bulunmazdım Ben edebiyata ve fenni tarihe düşman olsaydım, bir aralik taç ve tahtımla da uğraşmak istemiş olan Murat beyin her münasebetsizliğine katlanarak, saltanatımın son demine. kadar 'müstevfi maaş ile hizmeti dev- lette kalmasına kail olamazdım. Hayır, tekrar ederim ki, ben üde- banın hakiki ve müşfik bir dostu idim, Eger onlara düşman olsaydım, benim de sokak ortalarında edip ve muharrir öldürecek adamlarım yok değildi 11! Tahsin paşanın hatıratından : —— Abdülhamit Tezimiz Etrafında | Sultan Hamid kendinine takdim olunan mazrufları ekseriya bizzat aç- mayıp ya bir mabeyinciye, yahut başkâtibe açtırtır münderecatına ıttıla hâsıl ettikten sonra iradesini dikte suretiyle verirdi. Jurnallerin Hünkâr tarafından açılıp okunduğu v& Sultan Hamidin hergün binlerce jurnal alıp irade verdiği hakkındaki haberler uydurmadır. Sulta Hamidin bilhassa jurnallere el sürmediği, hal'inden sonra kendi dairesinde -sandıklarla kapalı jurnal bulunmasiyle sabittir. ve bunlara okutarak alma 2 e amam arma

Bu sayıdan diğer sayfalar: