12 Şubat 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

12 Şubat 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

11 Şubat 1931 ^Camhariyet KISA FAYDAH BTLGÎLER | Sun'î altın fnsanlar tarihin en eski zamanlarındanberi kıymetli madenler ve taşların sun'isini, taklidini yapmağa kalkmışlar, bu sretle fazla para ka • zarnnak hulyasına düşmüşlerdir. Eski zamanlarda böyle adamlara (simyaker) derlerdL Bu tabir aşağı yukarı şimdiki kimyakerin mukabilidir. Fa kat o vakit bu çesit adamlara herkes bir büyücü ve sihirbaz nazarile ba karlardı. Hakiarı da vardı. Çünkü Simyakerler ilim ve fenden ziyade gizli kuvvetlere istinat ederek çalış • tıklan iddiasında idiler. Maamafih kıymetli madenleri sun'î olarak yapmak iddiası hevesi hâJâ insanların yakasını bırakmamıştır. Bazıları da buna hakikaten mu vaffak olmuşlardır. MCMLE^ETLEIIM ÇOCUKLAR.. Yeni müsabaka •• u Y A D A M • A V 1 M C A • Y A 1 R A P A C Necip ta ttalya ile olan muharebede Trabulusgarp'te yerleşip kalmış bir Anadolu çocuğudur. Orada işi iyidir. Mükemmel bir ahçı dükkânı işletiyor. Hem İtal yanlar, hem de yerliler onun dük kânında yemek yiyorlar. Para da iyi kazandıgı için tatil günleri ge zer. Geçenlerde gene çöle doğru gezmeğe çıkmıştı. Birdenbire baktı ki uzaktan bir vahşi geliyor. He • men kendisi bir ağaca iltica etti amma beygiri ortada kaldı. Vahşi elinde bıçakla hayvana doğru ilerliyordu. Şu yukarıki resimde meşhur sinema komiği «cBüster Keton Malek» le çocuklarını görüyorsunuz. Malek'in muhakkak şimdiye kadar bir kaç filmini görmüşünüzdür. Bu komik te Şarlo gibi kendisi hiç gülmeden seyircileri güldürür. Fakat oğullarını sinema artisti yapmak istemiyor. Onları başka mesleke sokacakmış. Bu kadar para kazanmasına, milyoner olmasına rağmen zaar artislikten memnun değil ki böyle düşünüyor. San'i altın yapan JolivetKostelo Jolivet Kostelo isminde bir Fran sız kimyakeri Asit sütfürik, asit kloridrik, alkol. eter, fosfor ve diğer şeyleri kaynatıp karıştırarak sun'î altın yapmağa muvaffak olmustur. Yalnız ne var ki elde ettiği altın ancak bir gramdır ve bu bir gram altın yapmak için sarfettiği para onun kıymetinden daha fazladır. geldi. Hemen üzerinde bulunduğu Demek astarı yüzünden pahalı.. fıstık ağacından bir kozalak ko Hoş masarifi az da olsa, ortada altın bollanınca kıymeti düşer. O zaman pardı. Atına doğru fırlattı. At ko • herkes bakır gibi onu alabilir. Ehemzalağı beline yiyince tabiî huylan miyeti kaJmaz. dı. Neye uğradığımn farkına varmadn adamakıllı bir çifte savurdu. Yukarıdaki boş hanelere öyle harfler doldurunuz ki soldan sağa her sıra manalı bir kelime yahut bir insan ismi olsun. Sonra boş hanelere koyduğunuz harf ler de yukarıdan aşağı okununca îçinde bulunduğumuz bir zaman meydana çıksın. Doğru halledenler arasında çekilecek kur'ada birinciliği kazanana beş lira mükâfat takdim edilecek ve resmi gazetemizde bastırılacaktır. Ikinciden yüzüncüye kadar muhtelif şık hediyeler verilecek ve içlerinden kur'a ile yirmi kişinin resmi konacaktır. Cevaplar şubat sonuna kadar «Cumhariyet çocuk aahifen mu harrirh adresine gönderilmelidir. Bu adrese gönderilmiyenler ve gec gelenler kur'aya sokulamazlar. G El işlerı ve örgü Yumurta mahfazası Islanmadan suya batırılan şeker Bu yemekten sonra annelerinizm, babalarınızın, akrabalarmızm önün de yapıhp onları şaşırtacak bir ma rifettir. Fakat şunu haber verelim ki yap • mak ta pek kolay değildir. Şekerleme mahfazası Aşağıya inip vahşi ile girtlaklaşsa kendisini öldiirmek ihtimali var. Fakat gözgöre halis arap atını el den kaçırmakta mana var mı? Fakat ne yapsın, bir at için de hayatını tehlikeye koymaz ya.. O za m an aklına bir kurnazhk meraklı $eyler] Kuşlar olmasaydı?. <& * Vahşi bu çifteyi tam göğsünün ortasına yemişti. Yan baygın bir halde olduğu yerden kalktı. Tabana kuvvet kaçmağa başladı. Necip sevinç içinde gidip atının yüziinü oksar: Talih ve tesadüf oyunu Böyle bir sual belki de pek aklımıza gelmemişti. Fakat bir çok âlimler, filosoflar hep bunu düşü • nüyorlar: Kuşlar olmasaydı insanın nesIi kuruyacaktı. Bir çof âlimler ve füosoflardan maada Amerika'da Niyork'ta yiiksek orraan mektebi muallimleri de işe karışmışlar. Bunlar diyorlar ki: Aferin vahşiyi iyi hakladın! İnsanlar dünya yüzünden Derken vahşi de kendi kendine: ancak şu suretle kalkacak. Orroan Bu beyazların hayvanları da ! ları, tarlalan, bütün ekinleri, nekendileri gibi zorlu oluyor! batatı tahrip eden kurtlar, böcekDiye söyleniyor, inliye sızlıya ler insanları da mahvedecek. yoluna devatn ediyordu. Çünkü bunların sürdükleri ha • yat insanların hayatından daha fazla dünyaya uygundur. O kurtlar insanlardan kuvvetlidirler de.. Âdem oğulları bunlara ancak aklı, zekâsı sayesinde tahakküm ediyorIar. Fakat diğer taraftan hiç meraka düşmeden bu kurtlann, bö ceklerin düşmanları olan kuşlar avlayıp öldürüyorlar. Iste bu boş bulunmalarıdır ki onların başına belâ saçacak, ne • sillerinin ortadan kalkmasına sebep olacaktır. Bu âlimler «eğer yer yüzünde kuşlar olmasaydı, insanların ilk yaratıldıklan günden itibaren ancak altı sene yaşıyabileceklerini de hesap etmişlerdir. Pek akla yakın değil amma, kim bilir, belki de doğru. Bunu yapmak îçin evvelâ ince telden çana benzer bir şekil vücude ge tirmek lâzımdır. Alttaki A B kısmınm geniş olmasına mukabil yukarı kısnıı dar olacak ve tepesine konacak bir bebeği tutabümek için sıkılacaktır. Bu bebeği mukavvadan keserek ve üstüne yünlü bir kumaş yapıştırarak yapabilirsiniz. O da bitti mi demir telden vücude getiridiğiniz şeklin üzerine ince bir ipekli kırmaştan uyğun parçalar kesip dikmek, ona giydirmek ve bazı nok talardan iliştirmek kahr. Bu şekerleme mahfazası da eski bol etekli entarilere döner. Şekil 1 de gördüğümüz gibi daya nıklı bir bezden kuluçkaya yatmış iki tavuk şekli kesiniz. kafasını, sırtını ve üst tarafını dikmezden evvel içini astarlayınız. Kuyruk ve alt taraf açık kalsın. Çünkü yumurta tabağı, kâsesi veya her nesi ise bunun altma girecektir. Dikilme ameliyesi bittikten sonra, gagayı gri, ibiğini, sakalını kırmızıya, geri kalan kısımları da siyaha ve griye boyaymız. Bu boyalar fırça ile vurulacağı gibi, kalın kalem şeklinde yontulmuş bir dalla da olabilir. Yazısız hikâye: Köpeğin azizliği L L g>bi iki tekerlek mantar par* çası alınız. Bunu bir iğneyle yekdi * ğerine raptediniz. Eğer şeker parçasmı bunun üzeri « ne kayup su dolu bir şişe içine koya < • cak ve o şekerin üstüne de bir bardak kapatırsanız, şeker bir tazyikla şişe • nin altına gider, fakat bardağı kal * dırdığınız zaman hiç ıslanmamış ol M duğu halde tekrar yukarı çıkar. Sualler Emcet bir gün ablasını aynanın onünde pudralanırken gördü. Şimdiye kadar onu bu beyaz tozu sürerken görmemişti: Abla, dedi, bu tozu niçin sürü • yorsun ? Güzelleşmek için.. Emcet tekrar sordu: Peki niye güzelleşmiyorsun? ııııııııııııııııııııııiMiMiıııııııınımııımııııııııııııtııııııııiHiıııııııınımn Yavrular Akşamları çıkan 2?*Cü.+ > .<£. Yeni Gün Arkadaşımızın çocuk sahifesini okuyor musunuz? Yukarıda gördüğünüz acaip re simli tablonun her hanesinde bir rakam vardır. Bu tabloyu olduğu yerden kesip bir masanın üstüne koyu nuz. Bahçeden te ıız bir çakıltaşı aImız. Her oyuncu sıra ile bu çakıl taşını alıp yüksekten atar. Taş hanelerin dışmda kahrsa ve yahut ortadaki sıfır hanesine düşerse tabiî bir şey kazanmaz. Hanelerden kaç rakamlıya düşerse o kadar sayı kazanmış olur. Sonunda en çok sayı alan birinci çıkar. Her pazartesi, perşembe Meraklı hikâyeler, oyunlar J Yüz mükâfatlı bulmacai Anneciğim şu ağabeğime bah • sana, ders çalışacağım diye bana şarb1 söyletmiyor*.

Bu sayıdan diğer sayfalar: