15 Nisan 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

15 Nisan 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

• 15 N'san 1931 Camhuriyet Peşte seyahati Tarla fareleri Son yağmurlar tehlikeyi yüzde yetmiş azalttı Ankara 14 (Telefonla) Tarla farelerine karşı kullamlan imha fişeklerinin yerli mevadı iptidaiye ile yapılması İktisat Vekâletince ka • rarlaştırılmıştır. Mütehassıslarımız tarafmdan keşfedilen usul dahilinde yapılan fişekler Avrupa mamulâ tından daha ucuza mal olduğu gibi daha fazla da müessir olmaktadır. Son yağan yağmurlar tarla fa relerini öldürmüş ve hububatın görmesinden korkulan muhtemel za rarın yüzde 70 önüne geçmiştir. Ticaret Odaları kongresi toplandı SEYAHAT NOTLARI İngiliz kabinesi Liberaller müzaheret etmezse düşecek! Londra 13 (A.A.) Paskalya tatillerini Lossie Mouth'ta geçhmiş olan Başvekil M. Makdonald Avam Kamarasının yarınki içtimaında hazır bulunmak üzere Londra'ya avdet etmiştir. Kabinenin vaziyeti per şembe günü muhafazakârlar tarafmdan işsizlik hakkında verilmiş olan tevbih takririnin reye konulması neticesinde anlaşılacaktır. Maama • fih liberallerin, nazırlan dinledik ten sonra hükumetin mağlubiyete uğramaması için kâfi miktarda rey vererek ona müzaheret etmeğe karar vermeleri bekleniyor. Hükumetin mağlubiyete uğraması kabinenin, istifası ve yeniden umumî intihabat icrası demektir. Müracaat için zaman] kalmıyor Beynelmilel sergi münasebe • tile tertip ettiğimiz Peşte seyahatine iştirak için müracaat zamanı pek zîyade daralmışbr. Altı günü Peşte'de geçirilmek üzere on gün devam edecek olan bu seyahati yüz ellî lîra ile yap • mak kabil olacağina göre bunun her iş adamı için kaçınlmaz bir fırsat olduğunu bir daha tekrar edeceğiz. Yataklı vagonla gidip gelmek, otel, yemek ve saire gibi bütün masraflar yüz ellî liranın içindedir. Yalnız pasaport ve trendeki yemek ücretleri bundan hariçtir. Bu iki masrafın ne kadar az bir yekun tutacağım ise kayde bile lüzum yoktur. Peşte'de geçirilecek altı gün zarfında sergi görüldükten maada Macar hükumet merkezinin bir çok müesseseleri, kıymetli ve tarihî binaları, müteaddit müzeler gezilecek, şehirde ve haricinde gezintiler yapılacak, bu gezinti • lerin, ziyaretlerin otomobil üc • retleri de tamaman tertip heyetine ait olacaktır. Bu hususta şimdiye kadar verdiklerimizden fazla malumat ve îzahat istiyenler idarehanemize tahriren veya şifahen müracaat ettikleri takdirde derhal cevap alacaklardır. Arzu edenler, idarehanemize kaadr gelmek rahmetine katlantnadan (Natta) seyahat acentasına da müracaat edebilirler. Orası da her türlü tafsilâtı vermeğe amadedir. Odaların mukarreratı tetkik olunacaktır (Birinci Sahifeden mabaifr İskenderiye Stadyomunda İskenderiye'de bir gece kaldıat. Büyük palmiyelerle süslü asfah caddeleri ve güzel meydanlarüe btı hiç ânzasız, dümdüz şehir, tama mile bir Fransız beldesine benziyor. Onlardan farkı pamliyeleri, hur ma ve müz bahçelerî... Talihîme, burada Macaristan'm profesiyonel futbol takımlarmdan Boçkay vardı. Seyrisefainin acentalanndan olan Macar başkonsolosu M. Lâdisla* Paulnauver, bu oyuncuların şerefinc güzel bir bahçe içmde kâin olan hususî bir kulüp binasmda, mükellef bir dansh çay ziyafeti verîyommş, Seyrisefain İşletme Müdürü Bürlıanettin Beyle Aziz B. Kaptanı ve beni de davet ettî. Orada İskenderiye Macar kolonisinin mümtaz simaları ve Seyrisefainin İskenderiye acentası Emin Yahya Pş. ve oğlu ile t«~ nıştık. Emin Yahya Pş. Türk'tür. Ken disi de, oğlu da gayet kibar ve nt> zik insanlar... Çay ziyafetînin verildiği kulüp binası ile içinde bulunduğu bahçe çok güzel ve zarifti. Fakat as:l güzel ve muhteşem olan İskenderiye*' nin yenî stadyomudu. Kral Fuat kupası maçlarının yapılacağı bu stadyom kadar güzel bh spor sahası Avrupa'da bile en> derdir. İki senede yapılmış olan b« muhteşem stadyom 25,000 kişiliktir. Ve tam 165,000 İngiliz lirasına, aşağı yukarı 1,700,000 liraya mal ol* muştur. Stadyomun methaline bî • zim Beyazıt meydanındaki kapıdan daha muhteşem ve daha yüksek bir takı zafer inşa etmişler. Tribünleri" ve balkonn granit ile mermerden yapılmış olan bu stadyom, hakika • ten pek güzel, bir ziynet ve ihtişam eseridir. Soyunma odaları, duşlan, banyoları, sahanın bir köşesinde v« yerin altındadır. Burada bir büfe ve lokanta da vardır. tskenderiy* şehri, yeni stadyomile bihakkın iftthar edebilir. O gün Boçhay ile ts * kenderiye muhteliti ikinci maçuM yapıyordu. Birincide Macar'lar 3f bir galip gelmişlermiş. İkmcUinde Mısır'hlar 21 kazandılar. Fakat b« maç, son Galatasaray Levîski maçına benzedi. Daima hâkim oynıyaB Macar'lar olduklan halde, Mınr'hlarm mahdut akın ve hücumlann • dan ikisi golle neticelendî. Gollerm birini meşhur sağ açık Hoda yaptırdı. Mısır'hlar, bilhassa fevkalâd* sür'atlerile temayüz ediyorlardı. Macar'lar daha usta, fakat bati oldukları için yenildiler. Mısır'hlar gol yaptıkça dühuliye tarafının seyircileri sahanın etrafındaki boşluklara, gazoz şişeleri atarak •evinçlerini izhar ediyorlardı. Bereket versin ki bizde bu adet mevcut değil. Yoksa bir Galatasaray Fener macında oyunculardan da, seyircilerden d« bir çok kafa göz patlardı. Devre arasında polis muzikasi, tıpkı İskoçya askerî muzikaları gîbf gayda, trampet ve davul çalarak yeşil çemen sahada bir kaleden o> bürüne iki defa gidip geldi. Bu İ*koç taklidi muzikanın arap havalar» çalması ve Mısır üniformasi gîymîş fesli muzikacıların evvelâ gayet •* ğır, sonra da seri bir yürüyüşle sahada dolaşmaları gözlere ve kulak' lara garip ve hoş bir manzara ve a* henk arzediyordu. Hele bando şefinin elindeki kumanda asasını kâh sür'atle çevirerek, kâh havaya abp tutarak kalçadan fırhyan adimlaria öyle bir yürüyüşü vardı ki... Konsorsiyom riyaseti Ankara 14 (Telefonla) İstanbul Kambiyo Borsası komitesi ve Bankalar Konsorsiyomu riyasetlerini de Maliye Heyeti teftişiye reisi ve Borsa Komiseri vekili Adil Bey ifa edecektir. Yaralandı ve delirdi! İzmîr 13 Abdül usta ismindeki amele Bulvar şirketinden çıkanl • masına müteessir olarak başını keserle parçalamak istemiştir. Darbelerin neticesi olarak zavallı adamda delilik alâmetleri görülmektedir. Ziraî tetkikat Ankara 14 (Telefonla) İktisat Vekâleti mütehassıslanndan Kerim ömer ve İsfendiyar Esat Beyler cenubî ve şarkî Anadolu'da toprak tetkikatı yapmak üzere bu perşembe buradan hareket ediyorlar. küşat etmek muvaffakiyetinden dolayı azaları tebrik etmiştir. Bundan sonra mıntaka Ticaret Odalarmm senelik kongre • leri mukarreratı ile Hakkı Nezihi Beyin iktisadî tekikata müteallik raporlannı tetkik etmek üzere de iki encümen tefrik edilmiştir. Bu komisyonlarda, iktisat müderrislerinden Zühtü, Ticaret Odası kâtibi umumisi Vehbi, Ali Rıza, Lutfi, Bekir Sıtkı Beyler vardır. Kongre dağılmak üzere iken Çanakkale murahhası Halil Bey ayağa kalkarak kongre karar lannm tatbikat sahasmda kontrol edilip edilmemesi hakkında bazı sözler söylemiştir. Bunun üzeri ne azadan Zühtü Bey söz almış ve kongre kararlarının tatbiki mes'elesinin de şayani dikkat bir raevzu teşkil ettiğinden bahsetmiştir. Bunun üzerine Ticaret müdürü Muhsin Bey bu mes'elenin de encümende tetkikini teklif etmiş ve kabul edilmiştir. Bundan sonra Çanakkale murahhası Halil Bey tekrar söz almış ve Çanakkale'de bir banka şubesine şiddetle ihtiyaç oldu ğunu ileri sürerek kongrenin buna bir çare buhuasım rica etmiş ve şayet bu mes'eleyi mevzuu bahsetmez ve çare aramazsa Çanakkale'lilerin kendisini mem lekete sokmıyacaklarını lâtife yollu söylemiştir. Bunun üzerine bir hayli münakaşa cereyan et miş ve nihayet Ticareti hariciye ofisi reisi Cemal, îktisat müder risi Zühtü Beylerin İş Bankası müdiri umumisi Celâl Bey ile temas ederek bu mes'eleyi hal letmeleri takarrür etmiş ve celse perşembeye talik olunmuştur. Htıdut haricine çıkanldı Zührevî emraz Talimatname lâyıkile tatbik ediliyor mu? İstanbul Sıhhat ve İçtimaî Mua venet Müdiriyetinden şu tezkereyi aldık: «15 nisan 931 tarihli gazetei mute berelerinin iklnci sahifesinin 4 üncu sütununda (Verilen emlrler böyle mi tişar edilecek) serlevhası altında intişar eden bir benteeski emrazı zühreviye nlzamnamesinin yeniden mevkii tatbika konulması hakkında Sıhhat Vekâleti tarafmdan verilen emirlerin memuriyetimizce infaz edilmediği yazılmaktadır. 5 teşrinievvel 1331 tarihli emrazı zühreviye nizamnamesinin fuhuşla me'luf kadınlardan a lınacak resme dair kuyuttan maadasımn yeni talimat ve nizamnamelerin neşrine değin kemakân tatbikına devam olunması hakkında Sıhhat ve Içtimal Muavenet Vekâleti Celilesinden mevrut emir alâkadarlara derhal tebliğ edilmiş, Vilâyet makamı tarafında aynca polis müdürlüğüne yazıl mıştır. Mmtakamızda mevcut emrazı zühreviye teşkilâtı elyevm bu ni zamat dahilinde ifayi vazife etmek te olduklarından keyfiyetin ayni sütunda tavzih buyurulmasını rica ile teyidi hürmet eylerim efendim.» CUMHURİYET: İstanbul Sıhhîye Müdürü B., bu tezkeresinde Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinden aldığı emri alâkadarlara bildirdiğiBİ ve aynca Vilâyetçe de polise tebligat yapıldığını yazıyor. Fakat za bıtaca mezkur talimatnamenm tatbik edilmekte olduğunu söylemiyor. Halbuki bîr talimatnameyi tatbik, verilen emirleri infaz etmek, ettirmek başka, onları yalnız alâkadarlara tebli ğ etmekle iktîfa etmek te başkadır. Bize verilen malumata göre Sıhhat Vekâletinin bu husustaki emri tatbik edilmemektedir. Nite kîm zabıta elde men'i fuhuş talimatnamesi olduğundan bahisle Dahiliyeden emir almadıkça eski emrazı zühreviye talimatnamesini tatbik etmekte mazur olduğunu iddia ediyormuş. Muhterem Sıhhiye Müdürü B. her şeyden evvel bu talimatna raenin tatbik edilip edilmediğini tahkik eder ve verilen emirlerin infa zını temin eylerse büyük bir hizmet ifa etmiş olur. rinde duruyor. Korkunç bir sükut etrafınu alıyor. Bir deneseydim.., Amanullah Han Yerli mallar sergisinde Ankara 14 (Telefonla) Yerli mallar sergisi rağbet görmektedir. Bugün de Dahiliye Vekili Şükrü Kaya B. ziyaret ederek bütün pavyonları gezraiştir. İzmir 13 Tikveş'li Arnavut Hüseyin memleket için muzır bir adam olduğu anlaşılarak millî hudut ha • ricme çıkanlmıştır. Sabık Kral haccetmek üzere Mekke'ye gitti Taymis gazetesinin Kahire muhabiri 10 nisan tarihile bildiriyor: Efganistan'ın sabık Kralı Amanullah Han dün Portsaid'e geldi ve Mısır hükumet i tarafmdan tahsis edilen hususî vagon ile Süveyş'e gitti. Buradan vapur ile Cidde'ye ve oradan da haccetmek için Mekke'ye gidecektir. Amanullah Hanın berabermde kayınpederi ve sabık Harîcîye Na • zın Mahmut Tarzi Han ile kayınbiraderi Serdar Mehmet Abdülfettah ve Kraliçe Süreyya'nın valide cihetinden amcası Serdar Mehmet Edip bulunuyor. Amanullah Han tekrar Efgan tahtını elde etmek niyetinde olmadığını ve sırf haccetmek için Mekkeye gitmekte olduğunu söylemiştir. Aile isimleri kanunu Ankara 14 Yeni Meclis ilk içtimalannda aile isimleri mecburi • yetine ait kanun lâyihasını muza kere ve intaç edecektir. Tif tik kongresi Ankara 14 (Telefonla) önü <nüzdeki perşembe günü tiftik ce • miyeti kongresi burada içtima ede cektir. Diiesseldorf'ln katil Oüsseldorf 14 (A.A.) On altı kîşiyi öldürmüş veya öldürtneğe teşebbüs etmiş bulunmakla zan altına alinan mahut katilin muhakemesine baçlanmıştır. Bu muhakemenin 15 ilâ 30 gün devam edeceği tahmin olunmaktadır. Hususî biitçeler Ankara 14 (Telefonla) Da • hiliye Vekâletinde hususî bütçeleri tetkike memur ve vekâletler mü messillerinden mürekkep komisyon şimdiye kadar 48 vilâyetin idarei hususiye bütçelerini tetkik etmiştir. Bu meyanda Cumhuriyet Merkez .i#anfea#na kanun mucibince ayn lan %l leri de tefrik etmiştir. Talihli baba! Mercan'da AHpaşa caddesinde 16 nu marada oturar posta işleri kâ tipliğinden mütekait Ahmet Hamdi Beyin 3377 numaralı tayyare piyan gusu biletinc 10,000 lir? çıkmış ve para kendisine verilmiştir. HissiyaHamdi Bey tını sorduğumuz Hamdi B. bize dedi ki: € Evlâdü ayal çok sıkıntı için • de idim, borçlanmıştım. Şimdi öyle ferahlandım ki.. Çocuklarımı, kızlanmı okutabilecek, evlendirecek, mes'ut olacağım. Borçlanmı da verdim, rahatım.» Almanya Avusturya Cenevre 13 (A.A.) tngiltere Cemiyeti Akvama bir nota vermiş • tir. İngiliz hükumeti, bu notasında Avusturya • Almanya mes'elesinîn Cemiyeti Akvam meclîsinin önü müzdeki içtimaında müzakere edilmesini talep etmektedir. »»•»»•« Hariciyede.. Ankara 14 (Telefonla) Efgan ve Mısır sefirleri bugün Hariciye Vekilini ziyaret ederek ayrı ayrı görüşmüşlerdir. Eskişehir'lilerin korknsu Eskişehir'deki lüle taşı madenlerinm bir imtiyaza raptedileceğîni işiten ve Eskişehir'de bu taşlarla aIâkadar olan büyük, küçük, tacir • ler, esnaf Ankara'ya bir murahhas göndermişler ve İktisat Vekâletine müracaat ederek imtiyazın memleket için davet edeceği hayatî vahameti bildirmişlerdir. Alâkadarlarm verdikleri malumata göre lüle taşı madenlerinden ihracat ne kadar serbest bırakılırsa istihsalât o kadar çok olur, ahali de o nisbette bir kazanç temin eyler. Hatta altı sene evvel bir anonim şjrket teşkil edildiği zaman ihracat azalmıştır. Şimdi ise bu şirket hali tasfiyede bulunmaktadır. Eskişehir'de lüle taşı işleri binlerce nüfusun yaşamaajnı temin ettiğinden imtiyazlı bir şirket teşekkül ederse bir çok aile lerin aç bile kalması muhtemeldir. İktisat Vekâletinin Eskişehir'lilerin bu müracaatlerini nazari dikkate alacağı zannediliyor. Ankarada bir köprü yıkıldı Ankara 14 Yağan son yağ • murların tesirile Ankara Tabakane köprüsü yıkılmıstır. Bu köprü bazı evrakı naktiyemizin arkasında resmi bulunan koprüdür. Ankara'da dün sabah hava ilkbahan andıracak derecede Iâtîf iken öğleden sonra fasılalarla kar yağmıştır. Bugün hava açık ve güzeldir. Bir kadın tayyared mesafe rekorunu ktrdı Detvit 13 (A.A.) Kadın tayyareci Ruth Mocholls yeni bir kadın sür'at rekoru kırmıştır. Mumaileyha tayyaresi ile saatte 210,685 mil mesafe katetmiştir. Eski rekorun sa hibi Anrhart olup saatte 181,157 mil katetmişti. İkramiye eksik mi verilmiş? Tıp talebesinin çayı Tıp fakültesi son sınıf talebesi yarın saat 4 te Tokatlryan salonlarında veda münasebetile hocaları şe • ref ine bir dansh çay tertip etmişlerdîr. Seyhan iniyor Adana 13 Seyhan nehrî alçalmaktadır. Bazı köyler henüz su al tmdadır. Zarar ve ziyan miktarı malum değildir. Teftiş maksadile Balıkesir'de bulunan İstanbul mülkiye teftiş heyeti Kastamonu 14 (A.A.) Hindiskaza ve nahiyelere varıncıya kadar tan'da yetişen çuval imalâtına fazla tetkikat ve teftişatta bulunmaktadır. müsait ve kendire rakip olan Jut naHeyet ay nihayetinde şehrimize avmındaki nebatın tohumu tecrübe det edecektir. Heyet vazifelerini ihiçin şehrimize getirilmiştir. Bu sene ekilecektir. Bir kaç gÜndür karlı ve J mal eden bir çok memurlara işten yağmurlu giden havalar açılmıştır. ' el çektirmiştir. Kastamonu'da ziraî bir tecrübe Balıkesir'de teftişler Son tayyare piyangosunun 100 bin lirahk büyük ikramiyesi Fatih'te oturan Emine ve Sabriye Hanımlara isabet etraîşti. Bu ikî hanım hisse lerine isabet eden 10 bin lira yerine 9170 lira aldıklarını ve bayiin kendilerine 830 lira eksik verdiğini iddia etmektedirler. Emine H. zabı taya müracaat ederek bayii şikâyet etmiştir. Bu hususta tahkikat yapılmaktadır. Hudadat H. m tagannisi Hudadat Şakir H. Glorya ıme masında milletler şarkısını ve «Bugün ayın on dördü» türküsünü ta ganni ederken bestekîr Cemal Reşit B. de kendisine refakat ede • cektir. « Kadmlardan fazla beklıyorsunuz; onları çok yükseklere çıkarı yorsunuz bu tehlikelidh*.» Yavrucuk, haklı idi. On beş gündür, her gün daha fazla kuvvetleşen bir arzu ile pençeleştun: Sen nasıl aşkını, benim için yazıp tesbit etmiş isen, ben de kendi aşkımı, kendim için, tesbit etmek isterim. İnanır mısın, Filip, beceriksizce de olsa, ben de bîzim maceramızı yazabileceğim. Bunu bihakkm yapmak için, tipkı senin gibi, her şeyi olduğu gibi söylemek üzere büyük bir gayret sarfetmek lâzım. Bunun güç olacağım hissediyorum. Kendi hesabına yavaşlamak,yumu şamak ve kendini olmak istendiği gibi göstermek tabiat muktezası dır. Bahusus ben! Bana bu yolda takazaların vardır. «Kendine acı ma» derdin. İşte o tabiati kıraca • ğım. Mektupların elimde; o kadar ihtimam ile sakladığm kırmızı defterin önümde. Başladığım halde devamına müsaade etmediğin hatıra • tım da yanımda duruyor. Bir, deneseydim.. Yerine oturuyorum. Elinin izi şu mürekkep lekeli yeşil derinin üze Romen'ler gittiler Bir haftadanberi şehrimizde bulunan 28 Romen telgrafçisı dün Köstence'ye gitmiştir. Cumhuriyet'in tefrikası: 41 Yazan: Andre Moruva IKLIMLER Seni şu koltukta, elinde ki tabın, bacaklarım arkaya doğru çekmiş görüyorum... Seni sofrada artık sözlerimi dinlemiyerek, nazarın başka taraflara kaçarken, gö rüyorum... Seni dostlarından birini kabul ederken, o zaman parmak larının arasında bir kurşun kalemi, bir Iâstikle oynarken görüyorum... Senin evza ve etvarını severdim. O müthiş gecenin üstünden üç ay gelip geçmiş bulunuyor. Bana boğuluyorum, İzabe], öleceğim.» Demiştin. Daha o zaman, senin ol maktan çıkmış bulunan o sesi duyuyorum. Acaba onu, unutacak mı yım ? Her şeyden daha menf uru görünen asıl elemimin de günün birinde benünle beraber öleceğidir. Ba na o müthiş samimiyetin ile «şimdi Odil'i müebbeden kaybettim. Simasmın hututunu bile artık bulamı yorum..» Dediğin zaman ne kadar mahzun olduğumu bilseydin .. II Amper sokağındaki konak. Ye şil çuhalarla örtülü saksıhklar içinde palmiyeler, bir gotik yemek salonu. En mükellef bir büfe. Daya • nılacak yerlerinde ailenin arması pek bediî bir surette îşlenmiş deri kaplı, başhklı, maun yemek sandalyeleri ve ayni cinsten masalar. Yaldızlı koltuklar serpilmiş, kır mızı damaskodan bir salon... O z a man genç bir kız olmağa başlamış olan bana mahsus , baştanbaşa be yaz boyalı iken, zaman ile beyazı • nm şiddetinden kaybetmiş oda... Mütalea salonu, ortadan kaldırıla cak eşyaları koymağa mahsus ve büyük geceler mürebbiyem ile ye mek yemek üzere sokulduğumuz odalar .. ki böyle geceler bizim bazan saat onlara kadar ihmal edil • diğimiz olmuştur. Uşağın bir tepsi üzerinde Iüzucetli bir çorba veya erimiş dondurmayı önüme büyük bir telâşla getirdiğîni hatırlarım. Evin biricik kızının ne derece ihma1e lâyık görüldüğünü ve silik ve kü Terceme eden: Haydar Rifat Müsabakadan sonra muzika, balkonda Kral Fuad'a vekâleten maçı seyreden zatın önüne gelerek Mısır raarşını çaldı ve galip Mısır'hlar çültücü bir vaziyette bırakıldığını neş'e içinde o emsalsîz stadyomu bu uşağın da benim kadar bildiğini terkettiler. zannederdim. Ben de şehre hâkim yegâne sırÇocukluk avanim hazin bîr surettın üstünde, topları İskenderiye'ye te geçmiştir. Filip buna sen: «o sidoğru çevrilmiş İngiliz istihkâmımn zin telâkkiniz, güzelim. • derdin. Ha önünden geçerek stadyom yolu üsyır, ben aldanmıyorum. Çok dertli tünde bulunan Muhatta'dan yani isidim. Buna sebep anam babam mı tasyondan Kahire trenine atladım. idi? Çok kere bunu onlara isnat etABİDİN DAVER tim. Şimdi daha büyük bir felâket yüzünden o günlerin kederlerini unutmuş, maziye daha başka nazarlarla baktığım zaman onların «iyi yapıyoruz. zehabında olduklarmı kabul ediyorum. Fakat bu hal o terbiye usullerinin şedit, tehlikeli olduğu ve neticelerinin o usulü mah kum ettiği hakikatini tağyir edemez. Anam babam, dedim; annem demeli idim. Çünkü pek meşgu! olan babam kızmdan ortada görünme mek ve sükutî olmaktan başka bîr şey istememiştir. Ondan daima uzak kalmakhğım onu benim nazarımda pek büyük gösterirdi, ve bu tahmin bana mühim bir kuvvet ve teselli idi; çünkü aramızda hiç bir şey geçmediğinden onu kendim için anneme karşı tabiî bir müttefik adde derdim. Mabadi var Onu çok sevmişsin, Filip. Evlenmemizden evvel bana geçmiş hayatını anlatmak üzere yazıp yolladı dığın uzun macerayı şimdi yeniden okudum ve o kadına gıpta ettim. Ona dair hic olmazsa, o eser kala caktır; benden, hiç bir şey! Bununla beraber, sen beni de sevdin. 1919 da bana yazdığın mektuplar önümde duruyor. Evet, o zaman beni seviyordun. Beni adeta fazla seviyordun. Hatırımdadır, bir gün sana demiştim, ki: « Otuz kıymetim varsa, yüz takdir ediyorsunuz, Filip, bu müthiştir. Bir gün hatanızı farkedince o zaman da onu, sıfıra îndirirsiniz.» Sen böyle idin. Odü'in sana şu sözleri söylediğini anlatmıştın. Belçikalı'lar gitti Bir kaç gündenberi İstanbul'da bulunan 300 Belçika'Iı doktor dün gene Şampolion vapurile şehrimizden ayrılmışlardır. Doktor seyyahlar dün sabah Tıp fakültesini ziyaret etmişler, öğle üzeri saat 11,30 ta Boğaziçin'de bir cevelân yaptıktan sonra İskenderiye'ye hareket etmişlerdir. Diplomat bir rahip Alsas Loren'in Fransa'dan ayrılmasına taraftar Sepratist • Katolik fırkası erkânından ve bu fırka tarafından neşredilen La Libr Loren gazetesinin müdürü rahip M. Va lantini rahip M. Viterli île beraber şehrimize gelmifth*.

Bu sayıdan diğer sayfalar: