12 Temmuz 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

12 Temmuz 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

=12 Temmuz 1931 Matbuat münakaşasına ait Büyük MiIIet Meclisi zabıtlarının resmî metni ıııılllllllllllilllllllllllllllllllllllllllllııı» Cumhuriyet Tayyare piyangosunun I son keşidesi dün başladı 200,000 lirahk büyük ikramiye 48839 rıurnaralı bilete isabet etti 5166 5198 5229 5381 5408 5457 5503 5704 5722 5793 5871 5896 5954 6338 6375 6403 6444 6498 6504 6610 6937 6966 7085 7111 7147 7299 7405 7524 7605 7760 7785 8005 8120 8134 8243 8284 8447 8471 8486 8507 8640 8705 8883 8892 8948 9024 9130 9156 9162 9227 9419 9543 9454 9654 9676 9731 9807 9866 9931 9932 9952 10058 10117 10242 10384 10416 10599 10662 10689 10710 10841 10914 10920 11127 11204 11243 11269 11542 11589 11699 11702 11976 12058 12127 12133 12270 12302 12318 12373 12510 12704 12838 12845 12983 1368 13228 13256 13261 13313 13613 13632 13843 13901 13907 13908 13923 14108 14130 14282 14386 14434 14547 14594 14728 14818 14943 15093 15166 15301 15481 15546 15581 15889 15894 16100 16178 16362 16338 16447 16597 16618 16640 16661 16691 16695 16700 16728 16812 16935 16946 17102 17385 17421 17506 17572 17607 17625 17733 17783 17794 17930 18047 28135 18108 18170 18322 18459 18569 18584 18643 18652 18654 18690 18846 18847 18853 18948 18978 19133 19170 19218 19287 19525 19662 19691 19692 19703 19781 19943 20009 20045 20084 20116 20146 20176 20317 20326 20383 20493 20615 20699 20943 21096 21149 21162 21284 21301 21422 21618 21808 21814 22225 22253 22337 22383 22476 22488 22655 22777 22814 22822 23110 23146 23158 23191 23200 23300 23378 23429 23598 23603 23617 23629 23685 23730 23868 23988 24005 24140 24208 24211 24334 24478 24410 24680 24743 24940 24956 25025 25081 25197 25197 25231 25267 25287 25302 25287 25302 25414 25576 25578 25594 25606 25763 25789 26005 26040 26162 26216 26239 26262 26347 26497 26550 26555 26671 26684 26648 26669 26819 26865 26881 26911 26912 26959 27088 27117 27263 27450 27522 27701 27738 27754 27847 27906 27994 28012 28172 28209 28401 28432 28500 28503 28639 28684 28693 28870 29022 29056 25104 29280 29358 29361 29443 29529 28599 29717 29782 30085 30136 30211 30241 30256 30575 30743 30837 30849 30906 30928 31143 31179 31231 31234 31294 31367 31417 31430 31465 31483 31502 31795 31843 31893 31914 31970 32016 7644 10202 11375 26322 30170 32073 32101 32129 32211 32212 32329 32347 32362 32405 32449 32490 32503 32711 32726 38786 40627 44313 32749 32753 32954 32968 32993 33068 33090 33102 33199 33229 33446 33511 33722 33817 890 6706 10251 10278 1317033871 33925 33981 34330 34335 34423 34445 14760 16552 26712 30489 41352 34467 34484 34535 34563 34643 34710 34765 34789 34795 34795 34801 34808 34884 34974 45082 47375 35034 35080 35108 35115 35223 35234 35276 35328 35581 35588 35607 35661 35808 35852 35856 35957 36014 36063 36076 36213 36352 1440 3941 4327 7343 7362 8469 9264 10727 11672 17883 36436 36528 36529 36684' 36709 36740 36886 21469 21757 22718 26455 26964 37058 37093 37168 37113 37175 37222 37284 27776 29231 29553 36829 41019 37287 37560 37590 37594 37633 37000 37845 37931 37979 38022 38186 38480 38580 38731 42391 42804 38735 38838 38876 38959 38975 39041 39117 39139 39189 39256 39419 39537 39715 39893 1155 3029 3559 5265 6366 7197 9256 39971 40114 40118 40138 40172 40414 40422 11355 11639 12512 12752 13304 16135 16876 40504 40514 40564 40607 40649 40671 40679 17932 18503 20050 22008 23271 24134 24217 40908 41006 41039 41047 41051 41208 41228 24405 24685 28776 30042 33034 33799 34811 41262 41282 41443 41511 41543 41632 41709 34917 35110 36474 36692 37164 38541 38802 41878 42026 42034 42116 42159 42160 42175 47602 48487 48503 48941 49654 42293 42494 42510 42512 42517 42555 42610 42651 42824 42869 42927 42930 43052 43078 200 lira kazananlar 603 1117 1781 2439 3431 3496 3713 43199 43283 43364 43401 43446 43473 43500 3754 4873 4881 5664 6463 6624 6678 43522 43526 43589 43595 43698 43709 43370 6834 7366 7378 7450 8275 8698 9031 43753 43794 43947 44067 44081 44129 44141 9494 9821 10275 10382 10437 10673 11718 4421 44282 44321 44508 44612 44695 44890 11776 11941 12157 12574 12587 12719 13063 45047 45109 45416 45446 45487 45583 45656 13344 13958 14102 14208 15208 15709 15782 45671 45681 45698 45826 45896 45988 46034 16109 16328 16627 17788 17365 18199 18437 46201 46291 45474 46613 46631 46671 46724 18768 19895 20236 20785 20971 22325 22631 46810 46839 46878 46917 46927 46991 47003 23618 23884 23954 24145 24472 24665 25147 47105 47172 47183 47188 47189 47197 47316 26189 26666 27788 28015 28019 28147 28264 47330 47377 47422 47441 47471 47511 47528 28807 28810 29268 29584 29807 29953 30365 47566 47574 47595 47668 47724 47735 47849 30628 31198 31388 31390 31664 31729 31090 47904 48078 48329 48446 48518 48580 48636 32815 33024 33510 34264 34379 34999 35128 48792 48803 48838 48853 48885 48899 49047 35862 36116 36175 36180 36258 36301 36568 49095 49153 49270 49273 49276 49336 4960? 36662 36710 36992 37309 37717 38630 39040 49622 49834 49855 49950 49921 gayemiz mantıka sevkeden yola doğru yürümek ve azim ve iman ile ona şanılan dakikalarda ümit yaratmışkoşmaktır. Dikkat ediniz, hepimiz tır. samimiyetle bîtaraf olarak muha Takdirinîze ruşinadır ki keskin ze keme edelim. Demin burada saç kâlar fırsattan istifade ederler. Fa ları matbuat uğrunda ağarmış ve bükat fırsatı icat ederek ondan isti • tün memlekette inkılâbın ön safınfade iîe koca bir milleti kurtarmak da görülmüş, artık yavaş yavaş yeancak ve ancak bütün tarihin ve re eğilmiş Nadi'yi dinliyelim. Za • biitün insanlığm huzurunda hür valh Nadi! metle iyileceğei Mustafa Kemal gibi Şimdi maili inhidam inliyen bir dâhilere nasip olur. İşte o, bu tarimemleketin hukukunu müdafaa et • hi yaratmış ve sarsılmaz bir varlık mekle işe başladı. Son güne kadar, vücude getirmiştir. yalnız millî gayenin tahakkukuna Aziz arkadaşlar; matbuat hiirikadar tarihin ihtiyar ve yorgun bir yetini sui istimal edenlere karşı buyolcusu... rada bütün rüfekanın söyledikleri söz Efendiler; içimizde ben de dahil ler hakikat olmakla beraber ben, onolduğum halde bütün arkadaşlar da ları tekrar edecek değilim. Yalnız Nadi'nin Turkuvaz sahibi olduğu, ve yalnız bir noktaya temas edece • milyonlara malik olduğu bir kanaat ğim. Ve bu sebeple sui istimal ede halindedir. Niçin? Bakmız niçin? ceğim vakitleriniz için müsamaha • Burada izah olunan bir vak'a bana nızı rica edeceğim. anlattı ki biz her hangi bir söze ve Efendiler; cumhuriyeti ilân edersöylenen her söze kemali samimiyetken biz bütün ârayi umumiyeye müle inamyoruz. racaat ederek teker teker rey almış Biz diğerlerine naklediyoruz ve değiliz. Hayır!... Vatan düşman a an'anevî bir surette kafadan kafaya yağı altında çiğnenirken yedi bin geçerek bir kanaat geliyor ki, Nadi yıldır bu, yurtların sahibi olan bu Türkuvaz'ı almıştır, Bomonti fab yurdun üstünde ve altında hakkı orikası onundur, milyonlar sahibidir. lan Türk'ün istiklâli ilân olunur Zavallı Nadi! Ben bilirim ki Yeni ken artık geçmiş rejimle bu memGün'ü çıkaracağımız zaman zavallı lektin, bu devletin yürüyemiyeceğiNadi'nin küçücük makinesini ge ne Âli Meclisiniz kanaat getirmiş tirmek için parası yoktu, ödünç para ve ondan sonra millet, kendisine bir toplamıştık. İşte asıl mes'ele bura devlet mefhumu aramıştır. tstipdadı dadır. mevzuu bahsetmiyorum. Fakat biz Gene arzediyorum ki, millî mü ne sultanî meşrutiyetten, ne meş • rutî sultanlıktan beklediğimiz ve öz cadele tarihinin şerefli şahsiyetle rinden huzurunda daima hürmetle lediğimiz istiklâl ve saadet bulamı • yacağıraızı anladık ve onu idrak et eğildiğim Meclis Reisi Kâzım Pş. tik. Şu halde en başta Gazi Mustafa Hz. le aramızda geçen küçük bir münakaşa, tatlı bir müsahabe vardır ki, Kemal olduğu halde Meclisi Âliniz tarihin materyalist cephesinden mil arzedersem, propagandanın neler let e baktığı vakit bu millet bir rejim yaptığına emin olacaksınız. Bir bedbaht Birinci Mecliste bînbir şey kaîstiyor, bir şey istiyor... Onun bu rıştırarak masuniyeti şahsiye kanuistediği şey nedir? Bütün Türki nu namına alelâcayip bir şey çıkarye'de ideallerin en sonunu teşkil eden cumhuriyet doğdu. Bunu yapan nuştı. Kâzım Pş. Hz. orduyu ve mücadeleyi düşünerek bana sordu: (Fayüksek Meclistir. kat bu kanun çıktıktan sonra memŞu halde vazifenin en büyüğü ve lekete gelen casusları ben ne yaparilen, kararı sonuna kadar götürmek cağım?) Bu kanun, muntazam açılve sonuna kadar yürütmek ve rejimış bir propagandanın eseri olmak mi muhafaza etmektir. Nihayet e üzere Meclisin içinde o kadar erbabı fendiler; devlet otoritesini bütün ma hukuk bulunduğu ve buna karşı hana ve şümulile memlekette tatbik et reket edildiği halde maalesef çıkmışmektir. Yoksa beş on kişinin hürriye tı. Şu halde ne oluyor kardeşlerim? ti kelâm namına çürük, sakat yazı Şu oluyor ki, ferağatin timsali müyazacağız diye feryat etmelerine cessemi olan tsmet Pş. ve onun ar Meclis ve devlet hiç bir vakitte as kasında bulunan vekil kardeşleri la ve asla müsaade etmez. Matbuat miz vazifelerini yapacaklardır. Yahürriyetinin sui istimali ne netice ve ni matbuat kanunu diye talep etti rir takdir edersiniz. Söyle tarihi yok ğimiz şeyi hükumet getirecek, eli • Iıyacak olursak demin Ahmet İh • yeceğiz, bir netice alacağız. Fakat san Bey arkadaşımızın söylediği veç bence bu kâfi değildir, çünkü ka hile biz istibdat devrinin, meşrutiyet nun nihayet bir takım usul ve medevrinin matbuatını da biliriz. rasime tâbi olarak bir mücrimin yakasından tutup kitabı adalet huzuEfendiler; bize bir inkılâp mat runda hesap sorar. Fakat bu kifayet buatı lâzımdır. Çünkü inkılâp henüz eder mi? İnkılâp için kâfi midir? vazifesîni ikmal etmemiştir. Vazi • fesini ikmal için büyük bir ferağat, Refik Bey (Konya) Asla! yüksek bir imanla o hedefe doğru Şeref Bey (devamla) Matbuat azimle yürünmesi lâzımdır. hürriyeti, matbuat hürriyeti... Evet! ^aea sapamazsınız. Saptığınız tak Hürriyeti kuranlardan birinin dedi dirde îrtica olur. Altı yüz senedenği gibi (ey hürriyet, senin için irtikâp beri hocaların loşluklara sığınarak bu edilen cinayetlere bak ta hicap et) ! millete «bizzat benim dediğim ola Türk milletinin seyri tarihisini göcak! Bizzat benim düşündüğüme izünüzün önüne getiriniz, tarihi ciman edeceksin!» gibi paslı gayeleri han tarihile başlamış bu mllet yune doğru gidemezsiniz. karıdan aşağıya sarsılıp gelirken Sola gidemezsiniz. Çünkü sola gi kendisinden başka herkese hizmet etderseniz henüz daha inkılâbın tam, miş. Hatta nereye kadar? Ta 1336 kâmil manasile neticesine ermedi ıncı yıla kadar. Yalnız o sene yani niz. Neticesine ermediğinizden sola 1335 senesi 16 maysında Büyük Gagiderseniz rejiminiz demode olur. zi Mustafa Kemal'in, Türk'ün şerefli Şu halde bir tek vazife kalıyor. evlâdının tam Samsun'a ayak bas 0 da bu rejimi sonuna kadar götürtığı gündür ki; Türk keı\dine dönmüş, mek ve devlet mefhumunu bütün yalnız kendi için çalışmağa başla şümul ve müeddasile dikkat ediniz. mış.. Bütün şümul ve müeddasile yaşatİşte: 10: 14 senedenberi çalışır mak lâzımdır ve efendiler; nihayet ken etrafımıza bakalım. bu Meclisi, bu Büyük Meclis yokEfendiler; bütün an'anelerin, bize tan varlıklar yaratan bu Meclis zahâkim umdeleri ve bize inandırılan ferin rüzgârları arasında dalgalanan saçmaların kâffesini yıktık. Yerine al sancağın bütün namus ve şere • muasır medeniyet, medeniyet ilmini, fini kurtarmşıtır. (Alkışlar). hukuk ilmini aldık. Muasır medeni Dört, beş maskara, üç beş yetin yollarını düzelttik, öyle gidi ne idüği belirsiz, tarihin tel'inine şa yoruz. Beride karanlık, zulmet varyan olan bir kaç yolunu şaşırmış dır. Sakın perdeyi açmıyınız! Al maskara hürriyeti matbuat namına tında korkunç şeyler vardır. Mus bütün milletin namusuna ve hayatına tafa Kemal bu perdeyi yırttı, attı. tecavüz ederse ben asla düşünmem, Bir de baktık ki; içinde bir şey yok çiğner ve öte tarafa geçerim. muş, bomboş bir şeymiş. Aldanmı Mücadeleye başladığımız dakika şız, bizi aldatmışlar. larda hepiniz çok iyi hatırlarsınız ki Onun yerine koyduğu muasır hufstanbul matbuatı ayni yola dökülkuku, muasır ilmi, muasır yaşamağı, müşlerdi ve çok iyi tahattur ede bütün muasır ahlâk ve adatı bir tarim ki Necmettin Sadık, ve Falih rafa dökmiyerek olduğu gibi mem Rıfkı arkadaşlarımıza şiddetle hü lekete sokmak Âli Meclisin vazifesi cum ediyorlardı. ve her şahsın ve her meb'usun vazi Gerek Necmettin'in, gerek Falih'in fesi ve ayni zamanda C. H. Fırkasıher ikisi de cinayeti ona bıraktılar. nın da vazifesidir. Felâketi kucakladılar. Fakat yürüŞu halde matbuatın hürriyetini sui idüler. Şimdi burada bütün arkadaş istimal eden üç beş maskarayı asla larım bunların mahiyetlerinin na düşündüğüm yok... Devletin kahir sıl olduklarını tamamile izah ettiler. kolu bunları tutup atar. İtimat ediUç beş kişinin hürriyeti matbuat niz, cumhuriyet idaresi bütün ida • namına onu sui istimal etmek ga relerin fevkinde, en kuvvetli bir ida;esini güderek yaptıkları şu mas redir. Çünkü cumhuriyet idaresi ir îaralıklarını düşündükçe cidden mü tikâp edilen bir cürme karşı rahim İeessir cluyorum. ve şafkat duymaz. Adalet görür. Cumhuriyet idaresi onu olduğu gibi Efenc'iler; muvaffakiyetin sırrı tatbik eder. •rıüttefi! an yürümek, müttefikan 1 arbetmıktir. Siz inkılâp ricalisi Şu halde bu bedbahtların memle riz. Inklâp ricaline düşen en bü kete saçtıkları bu fenalığı düşünün5 ük vazi fe bir saniye dahi gaflet gös ce ne yapılacak? Nefsinde kıyas et! t armemektir. Çünkü inkılâplar ken Dünyada dikili bir çöpüm yok Idine mahsus kanunlara tâbidir. Biz tur, neyim varsa bu memlekete ver Kırk M M ysorulmadan bu m e a • (Bifîncl sâhifeden mabait) . leketin uğrunda çalıştım. Bugün gazetede okuyorum. Edirne'de bir ev almışım. Buyurun! Haberim yok. (Ev almak hakkınız yok mu sesleri). Şeref Bey (devamla) Var ama efendim haberim yok. Hayır almış değil, gasbetmişim. Binaenaleyh ne yapıyorlar efendiler? Yıpratmak! öyle bir surette ki için için, sinsi sinsi aramıza giriyorlar. Hayır biz müsbet yürüyeceğiz. Menfi ve marazî her şeyi kat'iyyen çiğniyece ğiz, ezeceğiz, öldüreceğiz ve asa • cağız. Efendiler; hürriyet çok güzel, çok ideal bir şey ve onun için senelerce mücadele, mücahede ettik, binbir kahır çektik. Fakat, devletin kudretini, devletin otoritesini, rejimin yaşama sını, inkılâbın yürümesini yıkacak, ona mâni olacak, engel olacak hürriyet! Haydi efendiler; dinliyin, düşünün, bir yılanın kafasını ezer gibi çiğniyin ve öte tarafa geçin. Normal vakitlerde, normal za manlarda, tabiî zamanlarda, tabiî düşünerek giriş yapmak çok iyi dir. Biz hiç bir vakit anormali kabul etmiş adamlar değiliz. Biz gö rüyoruz ki, İsmet Pş. hükumeti tamamile C. H. Fırkasının kabul ettiği programı eline almış, onu memle kette adım adım takip ederek feyyaz bir neticeye varmak istiyor ve nihayet bizim vazifemiz efendiler, genç nesle tertemiz bir Mustafa Kemal inkılâbı teslim etmek ve tertemiz bir Türk vatanı vermek, onu kirleten varlıklar bu memleket içinde bir takım tufeyliyattır. Onları bir arpa tarlasına musallat olan bir delice gibi koparıp atıverelim. Bunlar, iyi dikkat ediniz ki, çok iyi işlenen ve arkada çok iyi çalışan, muntazam surette tedvir edilen bir membadan saldırılan fesat şualarile hareket e diyorlar. Kimisi sinsi sinsi yazıyor. Sureti haktan görünüyor. Kimisi uluorta sövüp sayıyor. Halka hitap ediyor. Şu halde o, ne kadar muzırsa öteki de o kadar muzırdır. Binaenaleyh matbuat hürriyetini sui istimale hükumet hiç bir vakit müsaade et • memekle beraber, ben zannetmem ki İsmet Pş. hükumeti matbuat serbestisini tecavüz etmek için bir müsaade versin. Teşkilâtı esasiyeye riayet her birimizin vicdanî, vatanî bor • cumuzdur. İntihap dairelerimizde, gideceğimiz yerde her fırsat buldukça daima ve daima inkılâbın bütün umdelerini, bütün esaslarını nereye gitmek istediğini, nereye varmak istediğini tamamile millete anlatalım efendiler; itminan ediniz ki, Türk milleti müsbet bir millettir. Sizin ona yaptığınız müsbet telkinleri ka bul eder. Karşılaştığı menfi telkinleri çiğner geçer. Arkadaşlar buna emin olsunlar. (Alkışlar). Necip Asim Bey (Erzurum) Bendeniz söyliyecektim. Fakat ar kadaşlarımın izahatlarile mes'eleyi tenevvür etmiş gördüm. Sarfı na zar ediyorum. hayet arkadaşlar, şu sahte vatan perverler milletin başına getirme dik belâ ve musibet bırakmadılar. Halkı birbirine düşürdüler, asırlardanberi devleti yaşatan, unsuru hakikî, Türk'ler arasındaki vahdeti de parçaladılar. Maksatları hasıl ol • muştu. Bulgar, Yunan, Sırp, Ermeni, Kürt, Arnavut, hepsi birden dahilde ayaklandılar, silâhlandılar, üzeri mize saldırdılar. Hariçteki asırlık düşmanlar da bu keşmekeşten pek güzel istifade ettiler. İşte bunların aziz vatanda sahte hürriyet müdafilerinin, vatansızların, aziz vatana açtıkları yaradan sel gibi akan kanları hâlâ dindiremedik. Uç kıt'adan çekildik, netice malum. Matbuat hüriryeti demokrasi icabı diye memleketin âli menafiini ve istikbalini yıkmağa çalışan bugünkü efendiler ki onlar da ayni nakaratı binbir çeşit te ve binbir kisve ile yaldızlıyarak saf ve temiz fikirleri zehirlemek için savaşmışlardı. Mabadi var Onlara da efendiler; «günahtır, yazıktır, ayıptır, insaf ediniz, bu neşriyatınız dolayısile millet birbi rine giriyor, nifak ve şikak başlıyor» dendiği zaman, aynen bugünküler gibi haykırıyorlardı: Hürriyet gidiyor, söyietmiyorlar, ağızlarımıza kilit vuruyorlar, diyorlardı. Zavallı hürriyet! senin namına ne cinayetler işlendi ve halen de işleniyor. Serbestî gazetesine yazı yazan Hasan Fehmi'ler o zamanki Fener patrikliği tarafından idare edilen Sadayi Millet'teki Ahmet Samim'ler, Volkan'cılar, Ali Kemal'ler, Refi Cevat'lar ve hempaları vatanın harabelerinde öten baykuşlar gibi ba • ğıra bağıra nihayet bir gün milleti boğmak, yok etmek için, boğazımıza itilâf sicimi atanlarla birlikte ve ayni safta görünmüşlerdi. Türk milleti solmıyan ruhundaki hayatiyyetini, bu müthiş tehlikeye karşı da izhar ederek düşmana da ve bu vatan sızlara da lâyik olduklan cezayi verdi. Her birisi birer suretle ve bilhassa Ali Kemal lâyik olduğu akibetile millet arasından yok oldular. İşte arkadaşlar; sinema sür'atile ancak satır başlarına işaret ettiğim bu korkunç manzara vakit, vakit cumhuriyet idaresinde de türiyen bazı muharrir ve gazetecilerin mu zır neşriyatları dolayısile tekrar gözlerinin önünde tecessüm etti. Bunlar da ayni maksatla, ayni ruhla mütemadiyen saldırıyorlar. Saldırdıkça bunların da akibetleri elbet öbür arkadaşları gibi olacak tır. Evet asla şüphe etmiyorum. Fakat eğer gaflet eder de, bu kabil tahrikât ve sui kasitlere daha ziyade müsamaha edersek çok korkarım ki idarei cumhuriyede ve millet te bu sui kastçıların milletin ruhuna saçtıkları zehirleri temizliyinciye ka dar felâketli devreler geçirsin. Arkadaşlar; hücum inkılâbadır. Millî vahdeti parçalamak istiyorlar. Millî idareyi yıkmak istiyorlar. (Onu yapamazlar sesleri). Elbette ona hiç şüphe yoktur. Bu zamana kadar gördükleri ve anla dıkları gibi bunu da göreceklerdir. Ve nihayet milleti mutlak ve behemehal bir saadete götürecek olan cumhuriyet idaresini mahvederek mübarek vatan üzerinde baykuşlar gibi ötmek istiyorlar. Hayır arka daşlar, artık kâfi, tahammül ise de, metanet ise de yetişir. Artık çekinecek mukaddesat kalmadı. Milletin en aziz varlıkları, hergün ilerliyen bir cür'etle tehdit ve hatta tahkir ediliyor. Ne istediklerini bilmi yen, hayır istediklerini çok iyi bilen bu yıkıcılara hatlerni bildirecek zaman gelmiştir. (Geçmiştir bile sesleri). Hükumetin, Meclisin ve nihayet bütün milletin hep beraber bunlara lâyik olduklan cevabı hatta cezayi vermesi zamanıdır. Daha fazla sükut milleti ucu bucağı belli olmıyan felâkete sürükliyecektir. Türk milletinin bugünkü hal ve vaziyeti bulmak, istiklâl ve şerefi ile medenî milletler arasında mevki almak için yakın senelere kadar yaptığı fedakârlıklara, verdiği kurbanlara çok ve pek çok yazık ola caktır. Rica ederim, matbuat hür • riyeti namını siper yaparak neşriyat yapan ve kendilerine guya muhalif süsünü veren gazetelerin neşriyatlna bakınız. Milletçe yapılan fedakâr Iıklar ne kadar istihfaf ve istihkar ediliyor. «Esaret altında ilerliyen millet • lere gıpta veren bu şerefli varlığı PİYANGO öo Onuncu tertip tayyare piyan gosunun altıncı keşidesine dün öğleden sonra saat 13 te Darül fünun konferans salonunda başlanmışır. Dünkü keşidede bu tertibin en büyük ikramiyeleri bulunduğundan konferans salonu hınca hınç dolmuştu. Dün çekilen numaralara en büyük ikramiyeler olan 200 bin, 50 bin, 40 bin, 10 bin lirahk ikramiyeler çıkmıştır. Bir çok bayiler bu yüzden fazla satış yapamamışlardır. Keşi deye bugün sabahleyin saat 9 da başlanarak ikmal olunacaktır. 200,000 lira kazanan 48839 5741 50,000 lira kazanan 40,000 lira kazanan 34193 10,000 lira kazanan 35129 3,000 lira kazananlar 2000 lira kazananlar 1000 lira kazananlar 250 lira kazananlar Refik Beyin nutku Refik Bey (Konya) Arkadaşlar; bir zamandanberi devam eden neşriyatları itibarile memleket için ciddî bir tehlike halini almış olan bir kısım gazetelerin ve onları idare e denlerin vaziyetleri bana şunu ha tırlattı: Meşrutiyet henüz ilân edilmiş, istibdadın mazalimi millet üzerinden atılmış, vatanın seması açılmıştı. O zaman belki burada oulunanlar bir çokları gibi ben de mektep sırala rında bulunuyordum. Hürriyet, müsavat, adalet düsturları altında ve bu mukaddes mefhumların müdafii namile orduya atılanlar arasında biri idarei meşrutayi ilân ettirenler namına, diğeri de guya o zaman müstakil olarak matbuat sahnesinde ortaya çıkan iki sima vardı. İsim leri malum; Hüseyin Cahit ve Ali Kemal Beyler. Bunlardan Ali Ke • mal'in o zaman guya milletin yük sek menfaatlerini ve meşrutiyetin muhafazası endişesile İkdam'da her gün intişar eden yazılarmı ben de okuyordum. îlk intibaım şu olmuştu: Yetişmiş vatanperver bir muharrir. O zamanı hatırlarsak benim gibi bir çok insanlar da bahusus münevverler de bu adamı böylece tanıyorlardı. İşte o zamanki yazılarile vatan perver tanınan bu adam, gün geçtikçe artan bir şiddetle o zamanın mevkii iktidarına çatmağa ve kendi tıynetinde arkasına takılan diğer gazete ve muharrirlerle, meselâ Volkan gazetesile birleşerek meşrutiyeti i Iân için hakikaten mücahede etmiş insanlara da dil uzatmağa başlamışlardı. Bu tıynette olanların maskeleri bir zaman sonra yavaş yavaş yüzlerinden düşmeğe başlıyor. Hürriyet, müsavat mefhumlarını kendilerine sır yaparak memleketi yeni bir badi reye sürükledikleri anlaşılıyordu. Birer birermaskeleri aşağı düşünce altındaki garaz ve hırstan mürekkep fearkıınç bir çehrs cörÜMİycrda. Ni 39305 41664 44489 47950 Dün çıkan 200 bin lirahk büyük ikramiyenin bir parçası Kapalıfırın karşısındaki «Uğur» gişesinden İs 100 lira kazananlar tinye'de Naciye Hanıma satılmıştır. 159 230 273 365 402 415 470 Bu suretle Naciye Hanım 20 bin lira 548 631 754 791 809 1069 1189 1280 1306 1319 1365 1455 1631 1737 kazanmıştır. Gene 40000 lira kaza 1957 1962 2060 2074 2096 2450 2623 nan bilet te bu gişeden Kütahya'da 2758 2828 2940 2969 2908 3026 3224 mukim Hüsnü Beye satıldığı gibi on 3315 3435 3445 3547 3634 3639 3783 bin lira kazanan bilet te bu gişeden 3815 3895 4044 4076 4214 4289 4370 Galata'da Fermeneciler'de 44 nu 4401 4550 4524 4641 4701 4732 4795 marada makaracı Kenan Efendiye 4822 4858 4897 5011 5105 5110 5111 satılmıştır. kadar küstahane tecavüz olur. Bu hayasızca, bu nankörce, hücumlar meselâ Rusya'da, İtalya'da, hatta İngiltere'de ve Fransa'da her hangi bir millet hâdimine karşı böyle yapılsa o gibilere orada hakkı haya tını verirler? Yoksa vatanın en batbaht adamlarma lâyik sefillerin uğradığı akibete mi uğratırlar? Hepimiz bu milletlerin matbu • atını takip eden insanlarız, memleketlerini, milletlerinin hal ve istikbalini tehlikeye düşürecek neşri yata asla müsaade etmezler ve et miyorlar. O halde matbuat hürriyetini ve vatanın âli menfaatlerini yıkan bu ve emsali sui kastçilere hatlerini bildirmek zamanı gelmiştir. Düstur şu olmalıdır: Bu vatanın aziz var lığına ve mukaddes mevcudiyetine uzaktan, yakından sui kastedenlere bu memlekette hakkı hayat yoktur (Alkışlar, bravo sesleri). Bu hakikati bu gibilere anlatmak sırası gelmiştir, hatta geçiyor arkadaşlar (Alkışlar, bravo sesleri). 39685 40327 42131 42236 45426 46278 48355 48385 40346 42793 46330 48703 40594 42966 47093 48705 41412 41469 43218 44419 47548 47854 48859 Piyanko talilileri Adil B. geldi Maliye Teftiş Heyetleri reisi ve Borsa komiser vekili Âdil Bey dünkü ekspresle Ankara'dan avdet et • miş ve doğruca Borsa'ya gelerek îstanbul'daki Maliye müfettişlerini nezdine davet ederek içtimaa riyaset etmiştir. Âdil Beyin Ankara seyahati İs tanbul teftişlerinin netayici hakkında Vekâlete malumat vermeğe ma • tuf bulunmakta idi. İstanbul'daki Ma liye müfettişlerinin bundan sonra ne gibi teftişlerde bulunacakları ve hangi dairelerde teftişler yapacaklan bir kaç güne kadar belli olacaktır. Maliye müfettişlerinin dünkü içti maları geç vakte kadar devam et miştir. Âdil Bey, Ankara seyahati hakkında bir muharririmize demiş • tir ki: « Osmanlı Bankasının Londra hissedaran içtimaı ile İstanbul tef tişleri hakkında vekâleti celileye malumat vermek üzere Ankara'ya gitmiştim. Bugüne kadar yapılan teftişler şayanı memnuniyet neticeler vermiştîr». Zabıtların neşrine devam edecsgız.

Bu sayıdan diğer sayfalar: