13 Ağustos 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

13 Ağustos 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i ^Cumhuriyet 13 Ağustos ı93l "^ ( Sehir ve memleket haberleri Sâit B.in katli Maznun 15 seneye mahkumiyeti istendi Geçen sene şubatın 28 inci günü akşamı Beyoğlu'nda Bayram soka ğında Beykoz'lu sporcularla Kasımpaşa'lı bazı gençler arasında vuku bulan bir kavga neticesinde öldürüIen Beykoz kulübü futbol kaptanı Sâit Beyi öldiirmekle maznun olan bahriyeli Cemal ve sapkacı Neş'et'in ve arkadaşlarının muhakemeleri dün hitam bulmuştur. Bu hâdisede bahriyeli Cemal ve şapkacı Nes'et Efendiler müştereken faili aslî olmak üzere maznun bulunuyorlar, diğer arkadasları Kâ zım, Salâhattin ve Şeref Efendiler de cinayetle neticelenen kavganın hudusuna sebebiyet vermekten suçlu bulunuyorlardı. Ağırceza mahkemesînde bir çok celseleri işgal eden bu cinayet davasında asıl katilin kim olduğu an • laşılmak üzere müteaddit şahitler dinlenmiş, tahkikat kabil olduğu kadar tevsi edilmiştir. Ağırceza mahkemesine vekâlet eden birinci ceza mahkemeıinin son celselerinde davanın tahkikat kı*mı ikmal edilmiş ve dünkü celsede müddeiumumî iddianamesîni dermeyan eylemiştir. Makamı iddianın mütaleaıı, hâdisenin en esaslı noktasını tenvir edeceğinden dünkü celse çok kalabalık olmuştur. MüdeiumuTJÎ Bürhanettin Bey «matbuatta Bayram sokağı cinayeti namile yer bulan, ve genç bir sporcunun ölümile neticelenen bu cina yetin delillerini üç kısma ayırmak lâzımdır.» Diyerek iddianamesini dermeyan etmeğe baslamıs, hâdiseyi, sahîtlerin ifadelerini birer birer tahlil ederek Sâit Beyin Cemal Efendi tarafından öldürüldüğünün sabit olduğunu ve şapkacı Nes'et Efendinin bu cinayette bir iştiraki olmadığım, ancak diğer arkadaşlarile beraber kavganın hudusuna sebebîyet verdiğini söylemiş ve bahriyeli Cemal Efendiyc 448 inci madde mucibince on bes sene ağır hapis cezası veril mesini, diğer sucluiarm da 463 üncü madde mucibince tecziye edilmelerini istemistir. Muhakeme müdafaa ve karar icin kalmıstır. Siyasî icmal Yeni Yuvarlak Masa konferansı Hindistan'ın müstakbel tarzı idaresini ve kanunu esasini müzakere ve tesbît için Londra'da iknci defa bir Yuvarlak Masa konferansı davet edildi. Ingiltere hükumeti tarafın • dan davet olunan murahhasların miktarı tezyit edilmiştir. Geçen konferansta seksen kadar murahhas vardı. Yenisinde yüzden fazla murahhas bulunacaktır. Murahhaslara teşrinievvelin sonlarında Londra'da bulunmaları bildirilmiştir. Fakat konferansın en mühim iki encümeni olan kanunu esasi ve e kalliyetler komitelerinin azaları eylulde Londra'da bulunacaklardır. Konferansın muvaffak olup olma ması mezkur komitelerin teşkilâtı esasiye ve ekalliyetler mes'elesinde bir karara gelmelerine bağlıdır. Çünkü Hindu yani mecusî milli yetperverleri ile müı'ümanların arası çok açıktır. Bu açıklık mecusileri Hindistan'da hâkim bir vaziyet alarak akalliyetleri kendi arzularına rametmek gayesini gütmelerinden ileri gelmistir. Halbuki ekalliyetler ve bühassa müslüman unsuru Ingilîz emperya lizmine Hindu emperyalizminî ter cih etmek istemiyorlar ve kendile rinîn ekalliyet hakları ve mevcudiyetleri temin edilmedikçe Hindis tan'ın idareten müstakil olmasına ra zı olmağa taraftar bulunmıyorlar. Hindu Ingilizi'deki Hindu unsuru yüz yirmi milyon ve müslüman un suru altmış milyon ve Periya denl len hukuksuz unsur kırk milyon rad< desindedir. Bundan başka melez Hint'liler, Sih'ler ve Avrupa'hlar gibi daha bir çok ekalliyetler vardır. Ekalliyetlerin heyeti mecmuası Hindu'Iarın çok fevkindedir. Şimdi bunlar, Hindu'ların en büyük unsur diye siyasî ve idarî haklarını bunların elinde bırakmak istemiyorlar. Bunun için müslümanlar umumî intihaplarda müslümanlarm Hindu'lardan ayrı olarak rey vermeğe ve kendi nüfuslarının adedi nisbe tinde meb'us ve aza çıkarmağa karar vermişlerdi. Bu karar zaman geçtikçe daha ziyade kuvvet kes bediyor. Ingiltere hükumeti dahi nihayet müslümanlarm bu talebinı hakh görmüs ve yeni konferanstakı müslüman murahhasların adedini tezyit etmiştir. Bundan baska Hindistan'da valii umumî değistikten sonra tngiltere hükumetinin Gandi'ye karşı mülâ yim siyaseti değişmiştir. Bundan dolayı Gandi murahhas olduğu halde Londra'ya gitmeğe tereddüt ediyor. Bilhassa mumaileyh Hindu'larile müslümanları telif edemediğin den müteessirdir. Mumaileyh Londra'ya gitsin gitmesin konferans in'ikat edecek ye müslümanlarm hukuku tasdik edildiği takdirde her halde müsbet b« netice verecektir. ATTILA Muharriri: Marcel Brion Mütercimi: Mustafa Namık ^ Matbuatta tasf iye Gezeteciler vaziyetlerini kanuna uyduruyorlar Vilâyet henüz yeni matbuat ka nununu diğer devaire ve bu me yanda adliyeye gönderememiştir. Çiinkü Resmî Gnzete nüshalarından kâfi miktarda gelmemiştir. Maamafih Vilâyetin resmî gazetesi dünden itibaren kanunu aynen neşre başladığından bir iki giin zarfında bu nüshalardan şuabata ve adliyeye gön derilecektir. Dünkü nüshamızda Vilâyetin matbuat kanununun birer nüshasını gazetelere göndereceğini yaztnıştık. Dün akşam ikmal edilen bu nüshalar bugün gönderilecek ve alâka • darlara kanun dairesinde gazete lerinde tasfiye yapmaları tebliğ edilecektir. Vilâyet yeni matbuat kanununun tamamii tatbikını ehemmiyetle ta kîp edecektir. Muvazaa suretile başmuharrirlik veya gazete sahîpliği veya neşriyat müdürlüğü yapıldığı tahakkuk ve tesbit edilirse o gazete derhal kapatılacaktır. Arif Oruç dünden itibaren gazetesinde sermuharrirlik unvanını ti lerek onun yerine «müessisb kelimesini koymuştur. Esasen gazetesini de zevcesi namına kaydettirmiştir. Bu muvazaalı işleri alâkadar makamatın tanımıyacağı şüphesiz addedilmektedir. Diğer taraftan bir iki gündenberi bilhassa akalliyet lisanlarile münteşir gazetelerin mensubini Vilâyete müracaat ederek kendi vaziyetlerini sormakta ve icap eden izahatı almaktadırlar. Afyon ihracatı Buhrana karşı almacak tedbirler tesbit edildi Şehrimizdeki afyon tacir ve ihracatçıları ofisin daveti üzerine dün ofis merkezinde bir iç tima aktetmişlerdir. İçtimada afyon fiatlarının son zamaniarda fazla miktarda tenezzülü ve ihracatm çok azalması mevzuları münakaşa ve müzakere edilmiştir. Afyon tacirleri ve ihracatçıları afyon fiatlarındaki tenezzülün dahilî ve harîcî sebeplerini izah etmişler ve bu vaziyetin normal şekle ifrağı için düşündükleri çare ve tedbirleri de tesbit ederek ofise bildirmislerdir. Ihracat ofisi bu içtimada ka rar ve tedbirleri de tesbit ederek rarlaştırılan esasat ile kendi noktai nazarını bir rapor halînde 'kti»at Vekâletine bildirecektir. Verilen malumata nazaran hükumet mühim ihraç maddemiz olan afyon hakkında lâzım gelen ted birleri yakında alacaktır. Hün'ler düştnanlarını tırnaklarile, dişlerile boğazlıyor lar Sayısız ceset Attilâ meyus Roma ordusu mııkavemet etti Gece ve karanlık!Attilâ'mn ricat emri! • Hün'ler 8İper arkasmda Kanlı bir bilânço: 300,000 ceset!.. Vizigot Kralı maktııl: Roma ordusunda feryat ve figan Hasımlarını dişlerile, tırnaklarile boğuyorlar Hün'ler o kadar cesurane ve vahşiyane harp ediyorlardı ki, silâhlarını kullanmıyarak hasımlannı dişleri ve tırnaklarile boğuyorlardı. Sayısız cesetler toprağa seril misti. Nehir, akan kandan kızar mıştı, kanh bir dere gibi kıpkır mızı akıyordu!.. Roma ordusu yürümeğe başlıyor! Roma ordusu adeta bir kale duvarı gibi yavaş yavaş ilerilemeğe başlıyor. Vizigot ordusu, Kralını gözden kaybetti. Fakat onun yerine oğlu Thorismond, Viıigot'lara kumanda etmekte, Hün'leri «arsmaktadır. Vizigot'lar biraz sonra Hün'leri çevirerek arkala nna düşecek bir vaziyete geldi ler. Merove de Hün'lere karşı ayni manevrayı yapıyordu. .Attilâ harbi kaybettiğine kani Attilâ, Ş a W meydan muharebesini kaybettiğine hükmediyor. Şayet ordularını temerküz ve sıkı sıkıya tahaşşüt ettirecek olursa, onları çevrilmek tehlikesine maruz bırakmış olacaktır. Eğer onları dağınık bir nizamda tertip etse Hün ordusunun musademe kuvveti azaltmış bulunacaktır. Hün'leri namağlup kılan savlet ve hararetli hamle, Roma ordu sunun teşkil ettiği kale duvarına çarpmış ve kırılmıştır. Şimdi Hün'ler, ovada küçük süvari bölükleri şeklinde dağınık bir halde harbederek pkdanlarını boşaltıyorlar. Nihayet gece hülul etti. Tarafeyn, hasmını iyice tefrik etme mekle beraber gene harbe devam olunuyor. Attilâ'mn ric'at emri Attilâ. kullandığı tabye usulile Roma alaylarının kesif ve sımsıkı hacmini baltalamağa yarıp ezmeğe muvaffak olamıyacağmı anladı: Ric'at emri verdi! Muvaffa • kiyet kazanacaklarından hâlâ şüpheli olan Roma'lılar Hün ordusunun muharebe meydamnı ter kederek arabaları arkasına çe kildiğini hayretle gördüler. Kanlı bir bilânço Şalon meydan muharebesinin kanlı bilânçosu şudur: Şalon ovasında (300,000) üç yüz bin ceset yatıyor!.. Vizigot Kralı maktul Maktul cengâverlerden mürekkep bir ceset yığını içinde Vizi got Kralı Theodorik'in cesedi de keşfedildi. Hün'ler tarafından ihata edilen Vizigot Krah nevmi dane bir cesaretle döğüşmüş ve ölmeden evvel epey düşman harcetmişti. Vizigot Krahnın vefatı haberinin şüyuu üzerine Roma ordusunda yükselen teessür ve hüzün vaveylâsını işiden Attilâ için için sevindi. Roma ordugâhmda meş'alelerle geçen uzun bir alây görülüyor askerî kıt'aların tees sür ve iniltileri isidiliyordu. Attilâ maktul düsman kumandanının Aetius olduğunu zannediyordu. mamıştır. Kadın çantaları ve seyahat levazımları da hayli satılmıştır. Bir cok hanımlar da yerli ıtrıyat satm almıslardır. Diğer taraftan sergide gazoz fabrikaları yirmi dört saat zarfında altı bin şişe gazoz sarfetmislerdir. Serşinin «Kemaliye» halıları şubesi de cok nefis mamulât teshir etmiştir. Bir Amerika'h madam dün dört yüz liraya bir halı satın almıstır. Dün sabah saat dokuzda Elektrik Şirketinin Beyoğlu muhav vele merkezinde bir aletin bo zulması yüzünden bütün Bey oğlu elektrikleri sönmüştür. Bu Ve bunun içindir ki çok sevin misti. Kâhinler, zaten, Aetius'un maktul düseceğini evvelden ha ber vermişlerdi. Meydan muha • rebesinin başlıyacağı sabah kâ • hinler Attilâ'ya bu haberi getirmişlerdi. Hün hükümdarı bu tef e'ülü gizli tutmuş, kimseye söy lememişti. Kâhinler bermutat nikbinlik göstermekle beraber açıkça demislerdi ki: « Hün ordusu kat'î zaferi kazanamıyacaktır. Ancak düş manların başkumandanı meydan muharebesinde ölecektir.» Attilâ, Kral Theodorik'i istihfaf ediyordu. Onun nazarında yalnız bir değerli kumandan vardı o da Aetius'tu. Hün Kralı, Aeti us'un efulünü, bir mağlubiyet ile ödemeği pahalı addetmiyordu. O pekâlâ takdir ediyordu ki, Aetius olmasaydı Vizigot'lar harbe iştirak etmiyecek, yerinden bile kımıldamıyacaktı. Sangiban ve Merove, Roma'hlara hiyanet e derek onlardan ayrılacaktı, ve Hün orduları Şalon ovasında inhizama uğramak şöyle dursun, Tuluz'a karşı muzafferane meşyü hareketine devam edecekti. Roma ordugâhında feryat ve figan Roma ordugâhından yükselen feryat ve figana, Hün'lerin mu zafferiyet haykırmalarile muka bele etmelerini Attilâ emretti. Hün ordusunda bütün gece de vam eden cengâverlik şarkıları, davul gürültüleri ve ince zurna sesleri Aetius'un hayretini mu cip oldu. Meydan muharebesinde çok yorulmuş olan Hün'lerin uy kuya dalacak yerde bu kadar şiddetli bir şamata çıkarmalarına bir türlü mana veremiyordu. Gece yarısına doğnı keşif müfrezeleri, Thedorik'in cenazesi geçirildiği haberini Attilâ'ya getirdiler. Attilâ derhal sordu: Ya Aetius ne oldu? Onu gördünüz mü? Keşif müfrezesi kumandanı cevaben dedi ki: « Aetius ordugâhın kapısında ayakta duruyordu. Aetius, Vizigot Kralınm geçirilen cenaze sini o vaziyette selâmladı. Attilâ meyus Bu cevap Attilâ üzerinde de rin bir tesir yaptı. Demek ki Aetius ölmemişti. Artık Attilâ'mn azimk&r seciyesi bir dakİkada gevşemiş, taliine ve nefsine olan itimadı bitmişti. Hün hükümdarı Aetius'un berhayat olduğunu öğrenir öğrenmez derin yese düştü. Mademki Aetius yaşıyordu. Hün'lerin mağlubiyeti tamam olmuş demekti. Hün kumandanları Attilâ'mn etrafmı aldılar. Skotta, gece karanhğından ve Vizigot Kralınm ölümünden husule gelen karısıkhktan bilistifade Roma h'lara taarruz etmeği teklif etti. Fakat Attilâ bu teklifi kabul et medi. Böyle bir taarruz için geç kahndığını söyledi. Mabadı var " 110 OtobOslerin muayenesi bitiyor Şehirde işliyen otobüslerin fenni muayeneleri bitmek üzeredir. Bir iki güne kadar da otomobillerin mua • yenelerine başlanacaktır. Otomobülerde de otobüslerde ol duğu gibi el frenlerinin ekserisinm bozuk olduğu zannedilmektedir. Bu gibi otomobillerin islemesine kat'iyyen müsaade edilmivecektir. Ankara'da akisler Ankara 12 (Telefonla) Arif Oruc'un son yazısını yazarak matbuattan elini çekmesî burada memnuniyetle karşılanmıştır. Görüştü ğüm mühim bir zat: < Herkes lâyık olduğu akibete bîr giin kavuşur» dedi. Halıç temizlenemiyor Haliç son zamaniarda gene dol duğu için halk sikâyette bulunmak tadır. Belediye para bulursa tarak dubası alarak burasının en mühim yerlerini temizletecektir. Fakat Haliç esaslı surette tathire muhtaçtır ve Belediyenin parası olmadısmdan buna imkân görülemempktedir. Şair Nedim'e heykel dikilecek Şair Nedim vaktile Besiktas'ta o turduğu için bura gençlerindeh ba zıları Nedim'in Beşiktaş'a bir hey kelinin dikilmesi için tesebbüsatta bulunmuşlardır. C. H. F. Besiktaş kazası bu hususta tetkikata bulun maktadır. Nedim'in küçük kıt'ada bir heykelinin Besiktas'ta Akaret ler'de Fırka merkezinin önüne rek zedilme»! muhtemeldir. Beraet eden iki memur Beyoğlu zükur hastanesi memur larından Ibrahim ve Hamdi Beyler hüâfı usul mubayaatta bulunmak ve sahte makbuzlar kulanmak ve bu suretle yedi bin lira ihtilâs etmek cür müe mabkemeye verilmişlerdir . İbrahim Hamdi Beyler hakkmdaki muhakeme dün hitam bulmuş ve heyeti hâkime müttefikan beraet kararı vermiştir. Bono tevzlatı eylulde Mübadillerin bakiyei matlubatma mukabil verîlecek olan bonoların Maliye Vekili tarafından imza edildiği yazılmıştı. Bonoların tevziatına eylulden sonra başlanacaktır. Bir sokağın hali Gazetemize gönderilen mektuplarda; Babalide Aşır Efendi sokağının geceleri pek feci bir manzara arzetmekte olduğundan, buraya top lanan bazı şoförlerin vesairenin müruru uburu menedecek ve hatta tehlikeli hale sokacak derecelerde uygunsuzluklarda bulunduklarından şikâyet edilmektedir. O civarda oturanların rahat ve huzuru kalmamıştır. Aşir Efendi sokoğı gibi şehrin merkezinde ve Vilâyetin yanında bulunan bir ye rin bu hali ciden fecidir. Zabıtanın buna müsamaha etmiyeceğini şüphesiz adederek ehemiyetle nazarı dikati celbederiz. Eski bir müddeiumuminin muhakemesi Kadrolar tadil ediliyor Darülfünun divanı dün toplan • mıştır. Divanda yeni barem muci • bince Hukuk, llâhiyat ve Tıp Fakültelerinin kadroları tetkik edilmiş ve bazı tadilât yapılmıstır. Divan bugün de içtima ederek bu mesaisine de vam edecektir. Sabık Çatalca müddeiumumisi Demir Ferit Bey, Vehbi Efendi isminde bir memuru hilâfı kanun hapsetmek, zabıt kâtibim dövmek, cam kırmak suçlarından dolayı Ağırceza mah kemesine verilmişti. Dün bu muhakemeye başlanmıs, müteaddit şahitler dinlenmiştir. Şahitlerden bir kısmı bu iddiaları tasdik etmişlerdir. Diğer şahitlerin celbi için muha keme talik edilmiştir. MUHARREM FEYZİ Holan'dalı izciler M. Polak'ın idaresinde 35 Holânda'lı izci dün sabah Dalmaçya va purile şehrimize gelmişler ve Galatasaray lisesi tarafından misafir edilmişlerdir. İzciler bugün gene aynî vapurla Romanya'ya gideceklerdir. Gazi caddesi B^lvarın ikmali için tahsisat ayrılacak Gazi Mustafa Kemal caddesinin bir an evveî ikmali için ça hşılmaktadır. Yeni Belediye bütçesinde istimlâkler için ayrılan tahsisatın mühim bir kısmı bu c?d^^nin ücüncü kısmınm istimlâki için ayrılacaktır. Bu kısım Şehzadebaşı'ndan Un« kapanı köprüsüne kadar olan sahadır. Esasen buraya iki, üç senedenberi bir, iki yüz bin lira sarfedilerek istimlâk yapılmıştı. Caddenin en masraflı kısmı da burasıdır. İstimlâkler bu sene ikmal edilirse gelecek sene cad denin ikinci kısmınm tesviyei tü^abiyesine başlanacaktır. Bu kısımda nakli mühim mas rafa ihtiyaç gösteren külliyetli miktarda toprak bulunduğundan burasının tesviyesi mühim addedi'rnektedir. Gazi köprüünün inşasîndan evvel bu caddenin ikmaline çalı şılacak, caddeden tramvay ge ^ çeceği için Tramvay kumpanyasî nezdinde de tesebbüsatta bulu nulacaktır. Sahte tahvilât maznunları beraet etti Millî Yunan Bankasına ait tahvi lâtı sahte olarak imal etmek ve pi yasaya sürmekle maznun olup muhakeme edilmekte olan Yorgi ve Cemil Efendilerin muhakemeleri hitam bulmuş ve her iki maznun da beraet etmiştir. Şirketihayriye servisi Şirketihayriye henüz Boğaziçi'ne işletmek üzere otobüs almamıştır. Şirket müdür muavini, hususî oto büslerin şirket seferlerine yapacağı tesirin mahdut olacağını, hele kışın bu yollarda otomobil seferlerinin zorlaşacağı için kara seferlerinin rağbetten düseceğini söylemiş, zaten asgarî f iatla yolcu nakleden şirketin tarifeleri yeniden tenzil ettiği haberini tekzip etmiştir. Garip şey! fzciler dün Kapalıçarşıyı gezer • ken başlarına birer püskülsüz fes alarak giymişlerdir. Bir muharriri mizle konuşan Mitik Uminde bir genç talebe demiştir ki: « Biz Felemenk'te Türk'leri hâlâ fesli biliyorduk. Burada hepinizin başında şapka gördük.Maamafih arkadaşlar tarihî bir hatıra olarak fes satın alıp giydiler.» Kavun ihracatı başlıyor Avrupa'va sevkedilecek kavunlarımız hakkında ofis bir talimatname hazırlı;arak kavun ihraç edecek memleketlerin Ticaret Odalarına bildirmiştir. Bu raporda Türk kavunlarının Avrupa'ya ilk ihracı dolayısile sevke dilecek kavunların en mükemmel cinsten intihap edilmesî, kavunla rın yol müddeti düsünülerek kopa rılması bildirilmektedir. Avrupa'ya ilk kavun sevkiyatı bir hafta sonra Uzunköprü'den yapıla caktır. Maruf halı tacirlerimizden Kay seri'li Yahya Beyzade Hacı Mustafa Ef. dün akşam saat altıda sektei kalpten irtihal etmiştir. Cenazesi bugün saat onda Şehzadebası'nda Kalenderhane mahallesinin Şehitler sokağında 13 numaralı hanesinden kaldırılarak Eyüpsultan camiişeri • f inde cenaze namazı badeleda makberei mahsusasına defnedilecektir. Mevlâ rahmet eyliye sebeple sergide de öğleden sonra saat üçe kadar elektrik yanma mıştır. Bugünden itibaren sergide hususî »igaralar satılacak bu ak şamdan itibaren de meccanî sinema gösterilecektir. Serginin küsadmdan sonra da bir cok tacirler tarafından paviyonlar açılması için müracaat vâki olmuş, bunların da arzuları is'af edilmiştir. Dün akşama kadar 132 müessesenin sergide mal teshir ettiği anlasılmıstır. Dün akşama doğnı şeh~imizdeki ecnebi banka direktörlerile bazı sefarethane erkânı sergiyi ziyaret etmişler ve bühassa serginin eski sırmacıhk ve kılaptan işlerini çok beğenmişlerdir. Samsun'da avcılar kulübü irtihal Epeyce avcısı olan Samsun'da yeni bir kulüp teşkil olunmuştur. Kulübün idare heyeti riyasetine Fuat Bey ile Amerikan tütün şirketi direktörlerinden M. Koren, azalıklara eski Fenerbahçe oyunculanndan Nüzhet, Zarifi, Ahmet, Hamza zade Ahmet, Çakır oğlu Mümin, Mustafa oğlu Mahmut Beyler intihap olunmuşlardır. Kulübe şimdiye kadar 150 aza kaydolunmuştur. Rehin işlerinin kontrolu Ticaret müdiriyeti dünden itiba ren ikraz ve istikraz müesseselerinin kontroluna başlamıştır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: