25 Ağustos 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

25 Ağustos 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

'Cumhuriyet = 25 Agustos 1931 AMERİKA SULARINDA Haliç Şirketi DAVER Futbolcularımız Moskova'da en güzeli Dinamo stadıdır zam tesisat hükumetin muavenetile yapılmıştır. Kulübün denizcilik kısmı Moskova nehrinin kenarındadır. Otomobî'lerle buraya yarım saattir, oraya da gittik, oradaki tesîsatı da hayretle temaşa ettik. Lâakal yirmişer metre kare olmak üzere yanyana dört tane yüzme havuzu. Hepsinin kademe kademe yirmi metreye ka dar yükselen atlama kuleleri.. El liye yakın irili ufaklı adi sandal, iki tane birbirinden mükemmel ve çok lüks motör, iki yüz metre kadar imtidat eden bu sahilin tam ucundan yukarı kadar yüzlerce kişilik trî bünler ve onların arkasında boy dan boya kulüp binalan; soyunma odaları, salonlar, lokantalar, büfeler, ve hepsinde en modern ve en lüks tertibat ve teşkilât. Bunların arka smda müteaddit tenis kortaları. Basketbol, voleybol ve jimnastik sa haları, biz gittiğimiz zaman denizde ve karada kadın ve erkek yüzlerce kişi meşgul. Yüzenler, atlıyanlar, seyredenler, güneş banyosu yapanlar, kahvaltı edenler, tenis, basket bol, voleybol oynıyanlar, jimnastik yapanlar ayrıca bîr mahalli mahsusta öyle zarif ve narin sikifler var ki... Ankara, fstanbul, îzmir ve diğer vilâyatta da birer birer, hatta ikiser ikişer böyle stadlarımız olabilir. Ve bu ufacık milyoncukların vatanımıza ne büyük milyonlar. milyarlar kazandıracağını izah ve isbata lüzum yoktur. Yemekten sonra biraz uyuduk. Beş buçukta (Bişyoykof) stadına gittik. Burada Moskova muhtelit (A) ve (B) takımlarının maçı varmış, bizîm için çok enteresan olan bu maçı takip etmek istiyorduk. Maçtan evvel Danimarka'lı bir seyyar jimnastik trupu sahada harekâtı bedeniye yapıyordu. On bir kadın ve on üç er • kek. Kadınlar ayrı, erkekler ayn... Münavebe ile bir takım gidiyor, öteki geliyor... Mualümleri başlarmda. Âdeta muzik gibi tempolu ve ahenkli bir sesle ve hiç susmadan o kur gibi, teganni eder gibi kumanda veriyor, o kızların yaptıkları bediî Jlnmasilklcı Günün eğlencesi şekli I USANÇ, 2 2AĞAR, 3 URGAN, 4 NALIN, 5 ÇUVAL, 6 AHIR, 7 RAHVAN, 8 ŞIRA, 9 ISLAK. (UZUNÇARŞI) Alman Tahtelbahirleri Nakili : ABİDÎN Tatili faaliyet edeceği doğru değil Dünkü rüfekamızdan biri Ha liç Şirketinin son günlerde tatili f aaliyete karar vererek bu hususta hükumete müracaat ettiğini Nafıa ve İktisat Vekâletlerince bu hususta tetkikat yapılmakta ol • duğunu haber vermekte idi. Haliç Şirketi nezdinde yaptığimız tahkikatta bize şu malumat verilmiştir: « Tatili faaliyet için verilmiş bir karar mevcut olmadığı gibi hükumete de müracaat edilmiş değildir. Şirket faaliyetine devam edecektir. Bir kaç vapur müna vebe ile karaya çekilmiş ise de bunlar da bağlanmış vaziyette değildir. Tamir için çekilmişlerdir. Tamirleri bitenler seferlere başladıkları gibi bitecek olanlar da sefere çıkarılacaktır. Haliç Şirketi heyeti umumiyesi perşembe günü fevkalâde bir iç~ tima aktedecektir. Bu içtimada sirketin kat'î vaziyeti hakkında bir karar verilecektir.» Şekîrde müteaddit spor sahaları var, Dünkü bilmecenin halledilmiş Moskova (Futbolcularımıza refakat eden hususî muhabirimiz) yazıyor: Cuma günü akşamı at ya rışlarından çıktığımız Vakit saat dokuz buçuğu bulmuştu. Bu muazzam saha Dinamo stadına yürüye • rek yirmi dakika araba ile on da kika mesafededir. Köşke geldiğimiz vakit akşam yemeğinin hazırlan • mış olduğunu haber verdiler. Evvelce bahsetmiş olduğum stadın lokantasına gittik. Bu mükellef ve muh tesem salonlarm önünde bir de büyük trası vardır. Balkonun önü serapa çiçeklerle donanmıştır. Tra sın önünden tenis sahaları ve bunla rın arasmdaki dilnişîn parklar gö rülmektedir. Bütün bu binalan ve sahaları muntazam bir koru ihata etmektedir. Çok kuvvetli elektrik lâmbalarile her taraf gündüz gibidir. 1çeriki salon hıncahınç kalabalık, kadın ve erkek... Salonun bir köşesindeki bir orkestra mütemadiyen çahyor. Tenis mahallerinden birinin et rafında anfitribünler var.. Yüzler • ce halk orada... Oraya bir açık sahne de kurmuşlar... Burada yazlık varyete numaraları var.. Biz yemeğe giderken bir konferans vardı. Ye • mekte iken varyete numaraları başladı. Bizi de davet ettiler.. Beş on dakika için kabul ettik. Çünkü hemen yataklara kavuşmak istiyorduk. Kafkas danslarının harikulâdelerini, müstesna akrobat numaralannı gördük. Ayağını yerden keserek fınldak gibi dönenlere, çömelmiş bir halde vücudünü hareket ettirmeden yalnız ayaklarını ileri geri tempo ile hareket ettirenlere hayret etmemek kabil değil. EI armoniklerile üç kişi tarafın dan verilen bir konser de cidden nefis idi. Hava hatırı sayıhr derecede serin olduğundan arkadaşların rahatsız olmamalan için burasını on birde terke mecbur olduk. Köşkümüze avdet ettik. Vefa'lı Saim, bu şen delikanh yolda gelirken ayni ayak oyunlarını kemali muvaffakiyetle taklıt ettı ve hepimizden alkış topladı. Mihmandarlarımız gece gündüz her dakika arzularımıza hazır ol duklarını ve telefon makinesinde tarif ettikleri numara ile istediğimiz zaman kendilerini çağırabileceğimizi söyliyerek bizi terkettiler. tstanbul'dan çıktığımız zaman • danberi yani beş gün beş geceden • beri ilk defa olarak bu akşam sabit bir yerde uyuyacağız. 15 ağustos 931 cumartesi Vapurdanberi içmeğe başladığı mız ve alıştığımız, tarzan ismindeki maden suyu yediklerimizi çabucak eritmeğe bîrebir geliyor. Bulunduğumuz mevkiin havasının ve muhitinin de tesiri yok değil.. Tam bir tebdili hava hayatı geçiriyoruz. Sabah çayından sonra Matmazel (Nelli) ve (Sakalof) Yoldaşın mihmannüvaz mihmandarlıklarile ve otomobillerle üç saat şehri gezdik. Bu kadar zaman bu büyük şehrin ancak büyük caddelerini dolaşabildik. 1924 te gördüğüme nazaran çok fark var. Bina inşaatı ve yol tami ratı en ziyade nazari dikkati celbe diyor. Odesa'da olduğu gibi burada da tam biz gezerken yağmur baş ladı. Maahaza on dakikadan fazla sürmedi. Fakat biz öğle yemeği yerken gene başladı ve bir kaç dakika f ındık kadar dolu yağdı. Bugün stadın sahası gene meş guldü. Müteaddit futbol takımları karşılaşıyor, maçm biri biter bitmez öteki başlıyor. Bugün her tarafta yani her stad da futbol maçları varmış. Yalnız bu civarda dört beş stad var. Hepsinin vâsi bahçeleri, müteaddit tenis, basketbol, voleybol turnaları, jimnastik, atlama ve koşma mahalleri var. Hepsinin muhteşem kulüp binalan var. Futbol sahaları yemyeşil çemen ve etrafında on binlerce kişi aiacak tribünler.. Bizim misafir olduğumuz Dinamo stadı hepsinin en iyisi ve en mükemmeli. Burada neler yok. Sineması, kon • ferans salonları, açık ve kapah salonları, bahçeleri, parkları, koru ları, lokantaları, büfeleri.. Bütün bunlar en büyük bir zevki bediî ile yapılmış ve hiç bir masraftan çe kinilmemiş, elân da sarfedilmekte. Kulübün dört bin kadar azası var mış.. Senede ancak üç ruble yani üç lira verirlermiş.. Fakat bu muaz 5 «Tahtelbahir yok, harp tebliği yok!» Talih bize lâyik olduğumuzdan fazla yaver oluyordu. Bir gün arkamızda bir duman daha peyda oldu ve bir de yelken göründü. Vapuru da, yelkenliyi de hiç gö rünmeden kemali hürmet ve itina ile atlattık. Gene bir beceriksizlik yapmaktan korkuyorduk. Artık Amerika sahillerine varma dan evvel, başkumandanlığın emrine harfiyyen itaat edeceğiz ve hiç bir gemiye hücuma kalkışmıyacağız. Hatteras burnuna mü teveccih olmak üzere şimal rotasını takip ediyoruz. Artık seyrüsefer gittikçe artıyor, bir çok gemilere tesadüf ediyoruz. Bunlara görünmemek için ya mütemadi yen yol değiştiriyoruz, yahut ta daha iyisi hemen dalıyoruz. Gö rünmemek için en emin çare, Okyanos'un mavi örtüsünün altına saklanmaktır. 21 mayıs sabahı, KiePden ha reketimizden tam bir ay üç gün sonra, deniz kirli gümüşî bir renk aldı. Iskandil, altımızda 35 metro su olduğunu gösterdi. Amerika'ya vannıştık. Fakat görünürde kara namına hiç bir fey yoktu. Işte artık ciddî ve tehlikeli bir vazifenin bizi beklediği yeni diinyadayız! Haydi, bakalun silâh başma! ware körfezine demirlenecektir. Sür'atle sahile yaklaşıyoruz. Ikindivakti, muhteşem bir beş direkli yelken gemisine tesadüf ettik. Bu Amerikan gemisi çok uzakta olduğu için hücum edeme • dik. Doğrusu, bundan dolayı da esef değil memnuniyet duyduk. Çünkü her denizci eski zamanları hatırlatan bu güzel yelkenlileri sever ve onları batırmağa kıya maz. Ben kendi hesabıma bir deniz meleği addettiğim bir yelken gemisini beyaz yelkenleri le, yaralı bir beyaz güvercin gibi dalgaların arasına uzanmış görmeğe tahammül edemem. Ofrıun için onları batırmağa hiç bir zaman gönlüm razı olmaz. Beş direkli güzel gemi, ufkun sisleri arasında bir hayal gibi henüz kaybolmuştu ki bir harp gemisi çıkageldi. Bu (Çarliston) Charleston sınıfı bir zırhlı kro vazörüdü. Bu arkadaşa nef is bir havana sigarası ikram etmeği nekadar istedik bilseniz. Amerikan kravözörü, ölümün bu kadar yakınından geçtiğinden gafil ve bihaber, rahat ve müsterih yoluna devam ediyordu. Dalmış va ziyette, hücuma hazır bekliyo ruz; fakat maalesef, torpil menziline giremedik. Amerika'Iı dostumuz da havana sigarasını içemeden geçip gitti. (Havana si garasından maksat torpildir.) tskele kıç omuzluğumuzdan doğru dört direkli bir yelkenli daha üstümüze doğru geliyordu. Ayni zamanda müsellâh bir gaz gemisi de sancak tarafımızdan göründü. Denizin yüzünde bir muharebeye girişmek, sahile pek yakın olduğumuz için tehlikeli bir iş olurdu, onun için dalgaların içinde gizlenmeği tercih ettik. Denizde o kadar çok gemi vardı ki kendimizi gösterdiğimiz tak • dirde, içinden çıkılmaz, ihtilâtIara sebebiyet vereceğimiz mu hakkaktı. tyisi mi, denizin dibi ne oturup bir kaç saatcik istirahat edelim, dedik. Mabadı var • Bugünkü bilmece CİR, ÇEL, Çt, DÜV, EK, EL, İN, KAR, Kî, LEK, LEK, MA, PUZ, RAZ, RE, ŞI. Yukr.rıdaki hece1 ..... leri ikişer ikişer 2 .... yanyana getirip a 3 ..... şağıdaki tarifelere 4 •.„. göre birer kelime 5 ..... teşkil ettiğiniz tak • 6 ...... dirde, baş harfleri 7 .... yukarıdan aşağı o8 ...... kununca: BİR TOHUM İSMİ Meydana çıkacaktır. 1 Arnavutköyü'nün meşhur • dur; 2 • Bir sonbahar meyvası; 3 • Dalları bastı; 4 Kavağ'm meşhurdur; 5 Bir cins tatlı; 6 Kavun; 7 Mayhoş; 8 Meşhur Tekirdağ'da çıkar. Amanullah Han İsviçre'de yanlışlıkla tevkif ve tahliye edildi Deyli Miror gazetesinin yazdığına göre sabık Efgan Kralı Ama nullah Hanın başından garip bir macera geçmiştir. İsviçre'de Montreo şehrinde oturmakta olan sabık Kral bir gün gezmeğe çıkmış ve villâsmm anahtar larını yolda kaybettiği için pencereden icerîye girmiştir. Fakat komsularından birisi ya bancı birinin girdiğini görünce hırsız zannetmiş ve telefonla polise haber vermiştir. Amanullah Han tevkif edilmiş ve ancak evin sahibi olduğunu vesaikle isbat ettikton sonra bırakılmıstır. Yerli Mallar sergisi yarın kapanıyor Uçüncü Yeriî Mallar sergisî yarın akşam kapanacaktır. Dün akşama kadar 233,000 kişi sergiyî ziyaret etmiştir. Serginin yerli malları ta • nıttırmak hususundaki muvaffakiyeti şayani takdirdir. Cumhuriyet Gençler mehafili dün akşam sergide son bir müsamere ver> miş ve seyirciler tarafından çok takdir edilmiştir. Son zamanlarda sergide en ziyade satış yapan müeseseler, çikolatacılar, trikotajcılar, ıtriyatçılar, çorapçılar ve Adapazarı mensucat fabrikaları olmustur. Delaivare körfezindeki sergüzeştimiz Teknemizin bir tarafmda tam 100 tane kocaman mayin var. Bunları, azamî dikkat ve itina ile kimsecikler farkına varmadan, Amerika'dan Avrupa'ya cepane tasıyan vapurların yolları üzerine dökeceğiz. Bu müthiş yumurtaların ilk kısmı (Çizapik) Chesapeake körf ezine dökülecektir. Bunlar, Amerîka'nın en büyük harp limanlarmdan biri olan Balti mor'a Alman bariyesinin hedi • yesidir. Ikinci kısım, Philadelphia (Filâdelfiya) limanı iîe dahildeki diğer Hmanlardan çıkan gemilerin zevkyap olmaları için Dela Vapurcular rekabeti Ticaret Odası idare heyeti dün bir içtima aktederek vapurcular arasmdaki rekabetin izalesi için Ticareti bahriye raportörlüğü tarafından hazırlanan raporu tetkik etmiştir. Raporda rekabetin sebep ve âmilleri birer birer izah edilmektedir. Rapor bir defa da Oda meclisinde tetkik ve müzakere edildikten sonra neticesi İktisat Vekâletine bildirilecektir. UDi Bu seneki afyon mahsulünün geçen senekine nazaran az olacağı tahmin edilmektedir. Bu sebeple afyon fiatlarmın bu sene yükselmesi muhtemeldir. Ge • çen seneki mahsul 4700 sandık oldu» ğu halde bu seneki mahsul ancak 3500 sandık kadar olacaktır. Askerî terfi listesi Ankara 24 (Telefonla) Kay makam Suat, kaymakam Fehmi ve binbaşı Azmi Beyler askerî terfi lis tesini Reisicumhur Hz. ne takdim etmek üzere bu akşamki trenle İs tanbul'a hareket etmişlerdir. Otomobil soyguncularmdan biri daha yakalandı Gemlik 24 (Hu. Mu.) Bursa ile Yalova arasında otomobil soy gunculuğu yapanların en şerirlerinden bulunan Lâz Hüseyin de bu gece yakalanmıştır. Rus sporcuları Katalonya'da 23 kişilik bir kafile iadei Kanunuesasî şerefine tezahürat yapıldı ziyarete geliyor Moskova 23 (A.A.) Konsomonya yatı bugün Türkiye'ye müteveccihen Odesa'dan hareket etmiştir. Yatta Sovyet Rusya'yı ziyaret eden Türk sporcularına iadei ziyaret maksadile Türkiye'ye giden Sovyet sporcuları bulunmaktadır. Bunlar Odesa sanayi müesseseleri amele sporcuları olup 23 kişiden ibarettir. Seyahat 15 gün sürecektir. Konsomonya yatı İstanbul'da beş gün kalacaktır. Barcelone 24 (A.A.) r M. Macia, refakatinde Barcelone belediye reisi ve bazı Katalonya meb'usları olduğu halde gece yarısından biraz evvel buraya gelmiştir. Ellerinde: «Ka talonya amelesi İberya milletinin hürriyetini istiyor. Yaşasın serbest Katahmya» yazılı levhalar bulunan 70,000 kişi istasyonda toplanmış idi. Hallıtan bir çoğu berelenmiştir. M. Maeia, hükumet dairesinde bayraklardan yapılmış bir takı zafer altından geçerek girmiştir. Halk balkonun altına toplanmış, mumaileyh te balkona çıkarak bir nutuk söyle miştir: «Katalonya teşkilâtı esasiye kanununun tasvip edildiği gün Ispan ya'nın bize muhabbetle açacağı kolIarı bekliyorum. Cortes'Ier teşkilâtı esasiye kanunumuzu kabul ederse tspanya cumhuriyeti Katalonya'da kendisine en büyük bir istinatgâh bulacaktır, öyle değil mi? Bu su»l üzerine, halk: «Evet! Evet!» diye bağırmıştır. M. Macia, sözlerini «Yaşasın Katalonya» diye bitirmiştlr. ziye edecektir. Geçen kânunusaniden bugüne kadar Beyazıt kaymakamlığı dahilinde 400 den fazla nikâh aktedilmiştir. Yeni İngiliz kabinesi iBirind sahifeden mabait) Fazla yol vergisi verenler Yol vergisinin altı liraya tenzilinden evvel bazı kimselerin bir taksit olarak beş lira ve bazı kimselerin de tamamen on lira verdikleri anlaşıl mıştır. Belediye bunlara bir kolaylık olmak üzere beş lira verenlerden bir lira daha alacpktır. On lira verenlere gelince, bunun altı Iirası bu seneye ve dört Iirası da gelecek seneye mahsup edilecektir. Fen Fakültesi önündeki tramvay kavsi Beyazıt'ta Fen Fakültesinin önü tamamen açılarak cadde genişletil miştir. Tramvav Şirketine de bura daki kavsi genişletmesi için tebli • ğatta bulutıulmuştur. Şirket buradaki yeni kavsin plânlannı yaptığmdan yakında işe bashyacaktır. Kaç nikâh aktedildi Suların yiizde doksanı karışık İstanbui'uik muhtelif yerlerinde yapılan teftişat neticesînde Hamidiye suyu diye satılan suların ekserisinin halis Terkos suyu olduğu ve bir kısmımn da Hamidiye ile Terkos suyunun karıştırılmasından vücude getirilen bir su olduğu anlaşılmıştır. Yapılan teftişte muhtelif semtler den bir çok nümuneler alınmış ve Belediye tahlilhanesinde tahlil et tirilmiştir. Bu tahlilât neticesinde suların yüzde 90 ının karşık ve bozuk olduğu tebeyyün etmiştir. Belediye, bu suları satanları tec Dumlupınar'a istanbul'dan da bir heyet gidecek Dumlupmar'da yapılacak 30 ağustos merasimine iştirak etmek üzere tstanbul'dan da Afyonkarahisar'ına bir tren hareket ettirilecektir. Bu trenle İstanbul'dan bir heyet Dumlupınar'a gidecektir. Bu hususta bir program hazırlanmaktadır. Fakat Ankara'dan henüz tebligat vaki olmadığından kat'î program bugün hazırlanacaktır. Londra 24 (A.A.) M. Makdo nald, saat 16/10 da Başvekâlet da iresinden çıkarken buhranın hitam bulmuş olduğunu söylemiştir. Londra 24 (A.A.) M. Makdo nald, M. Henderson ve M. Baldwin saat onda Kral tarafından kabul e dilmişlerdir. Nazırlar meclisi öğle üzeri toplanacaktır. İçtimadan evvel üç fırkanm lideri Kral ile yap • tıkları mülâkatın neticesi hakkında müzakerede bulunacaklardır. Bu mülâkat vaziyetin en kat'î safhasını teşkil edecektir. Dahiliye Nazırı M. Clynes'in iş sizlere verilen tahsisatm azaltılması aleyhinde bulunan nazırlar arasında olduğu haber almmıştır. Bugünkü buhranın en vahim noktası da bu tahsisatm azaltılması mes'elesidir. Başvekâlet dairesi civarında kalabalık bir halk kütlesi bekleşmektedir. Baldvin'in mevkii iktidara gelmesi de muhtemel Londra 24 (A.A.) (Saat 8/45) Bugün teşekkülü kuvvetle muh temel olan millî hükumetin başında hakikate en yakın tahminlere göre M. Baldwin bulunacak ve mumaileyh her üç fırkanm erkânı tarafından müzaheret görecektir. Dün akşam muazzam bir halk kütlesi Downing Streed'e toplanarak M. Makdonald ve rüfekası ile müzake reye gelen siyaset ve maliye âlemine mensup zevatın gelişini ve çıkışını beklemislerdir. ingiliz buhramna karşı bir çare Londra 23 (A.A.) İmparatorluk sanayii cemiyeti beyanname neşrederek şimdiki buhrana çare ol mak üzere bilhassa mamul mevada ve ziraî müstahsalâta gümrük resmi vazedilmesini iltizam etmiştir. Ce • miyet İmparatorluğun kendi ih tiyacına kâfi mevadı yetiştirebi leceğine kaildir. müşkül harekâtı bedeniyeyi bir akrobat meharetile, fakat kat'iyyen kendilerini sıkmadan, çok lâkayt ve tabiî tavurlarla yapıyorlar. Futbola ancak saat yediyi geçerek başlanabildi ve ancak bir haftayim oynandı. Oynıyanların içinde bizim eskiden tanıdığımız oyunculardan yalnız santrahaf Selim vardı. Bize öyle geldi ki bu maç bizimle yapılacak mübaka için bir ihzarî oyundur. Bir tarafın hücum hattı, mukabil tarafın da müdafi hattı kuvvetli gözüküyordu. (A) takımının muha cimlerini (B) takımına koymuşlar, bu suretle bir tevazün yapmıslar. (B) takımı bir gol attı. Arkamda oturan UIvi muhacimlerin fevkalâde olduğunu mırıldanıyordu. Aman evlâdım dedim. Senin gibi kalecinin karşısında bunlar ne yapabilirler, sen aklma böyle şeyler getirme, metin ol... Bu akşam yemeğini daha lüks bir tarzda yedik. Çünkü içeriki salonda hususî bir ziyafet varmış. Dehsetli kalabalık, hususî orkestra.. önü müzdeki parkta bir askerî bando, yüzlerce halk gelip gidiyor ve din liyor. İki tarafh musiki arasında bir akşam yemeği. K U, Ul ğ. o Brı spno afynn mahstffö a?dır Japon mensucatı ve izmir tüccarı Japon'Iarın piyasamıza gayet ucuz pamuk mensucatı ithal etmeleri üzerine bazı f abrikaların bundan mü» teessir olduklarını ve şehrimizdeki fabrikatörlerin buna karşı bazı te dabir ittihaz edilmesi için İktisat Ve« kâletine müracaat ettiklerini yazmış» tık. İzmir Sanayi Birliği de Başvekil İsmet Pş. Hz. ne telgrafla müra • caat ederek yerli pamuk mensucatımızın himayesini istemiştir. Birlik gümrük tarife kanununun üçüncü maddesinin tatbikmı rica etmektedir. İstanbul'da asari görülen Japon dam» pingi henüz İzmir'e sirayet etmemiş ise de pek yakında orada da tesiri görüleceğinden İzmir Sanayi Birliğf şimdiden buna bir tedbir ittihazmı talep etmiştir. Bari sergisine gidecek tOccar Bari sergisi hazırlıkları ikmal edilmiştir. Memleketimizden sergiye iştirak edecek olan tacirler perşembe günü İtalya'ya hareket edeceklerdir. Tütün İnhisarı da sergiye gön derilmek üzere Ticareti haricîye ofisine her nevi tütün ve sigaraları ihtiva eden zengin bir kolleksiyon vermiştir. Sergiye memleketimizden 16 tacir iştirak edecektir. Açık muhabere: Ceyhan'da Hasan Femi Beye Mektubunuz Sıhhıye Vekâletine gonderilmıştir. r.s. Muhterem karilerimize Kırşehir, Aksaray Nevşehir ve Karaman taraflarında (Vakit muhabirlerinden Memduh) unvanile dolaşarak hiç bir sıfat ve salâhiyeti olmadığı halde Cumhuriyet gazetesi namına abone kaydeden Memduh Beyin Cumhurivet gazetesile hiç bir alâkası olmadığı gibi Cumhuriyet gazetesi tarafından da kendisine böyle bir memuriyet verilmemiştir. Abone olacak zevatın abone bedellerini postaneler vasıtasile gönder meleri en salim bir tariktir. Vilâyetlerde gazetemize a'uone kaydetmek üzere müracaat ede ceklerden mut'aka hüviyet varakasını istemelerini karilerimizden rica ederiz. Esasen matbaamızdan verilmiş ve yeni matbuat kanunu muci bince İstanbul Vilâyeti tarafından tasdik olunmuş fotoğraflı bir hü viyet varakası bulunmadıkça hiç kimsenin vilâyetlerde gazetemiz namına abone kaydına salâhiyet ve mezuniyeti yoktur. Bakteriyolog Doktor Fethi Bey Tetkik ve tetebbu maksadile Avrupa seyahatine giden Cerrahpaşa hastanesi bakteriyoloğu Dr. Fethi Bey ahiren şehrimize avdet etmiş • tir. VEFAT Mülga Yıldız Tekkesi Şeyhi Nuri Efendi dün vefat etti. Cenazesi, bugün Eyüp camii şerifinde öğle na mazını müteakıp cenaze namazı bedeleda makbere: mahsusasına defnedilecektir. Ihvan ve ehibbanın doğrudan doğruya Eyüp'te hazır bulunmnları rica olunur. Torunu Recai

Bu sayıdan diğer sayfalar: