22 Aralık 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

22 Aralık 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

•22 Kânunuevvel 1931 yediği darbeler altında yaralanarak biraz sonra vefat etti. Bu esnada yaralanan bir çok talebe ve polisler de hastaneye nakledildiler, hafif yara lılar ise bizzat yakın eczanelere giderler, başlarını gözlerini sardır makta, sonra tekrar gelip arkadaşlarına iltihak etmekte idiler. Bütün bu müddet zarfında Maarif Nezaretinin bulunduğu ve ayni zamanda Cankof'un da ikamet ettiği Vitoşi caddesi kuvvetli bir muhafaza altına alınmış bulunuyordu. Talebe dağılmış ve nümayiş bitiyor gibi zannedüirken, saat üç buçuğa doğru, talebe Halâskâr caddesine gelen muhtelif caddelerden tekrar peyda olmağa ve tekrar Darülfünun önünde toplanmağa başladı. Gene bir çok hatipler söz aldılar ve nutuklara başladılar. Azadan biri nazırlar ile vaki olan temasların neticelerini bildirdi. Maarif Nazırının mes'eleyi halledeceğini vadettiğini tebliğ etti. Ayni zamanda, hatip lerden biri, sabahleyin yaralanan talebenin az sonra öldüğünü bildirince, binlerce talebe arasında derin bir feryat koptu. Diğer bir hatip kalkarak grevin bugünden itibaren başladığını bildirdi. Saat beş olmuştu. Mütemadiyen kar yağıyordu. Yerler kayıyor ve buz gibi bir soğuktan insanın ilikleri donuyordu. Fakat talebe, genç kanın kızpın harareti içinde, hiç bir şey duymıyor, gözler fırlamış, şapkalar başlara gelişiSofya Darülfununlulanmn aleyhlnde bir. güzel atılmış, saçlar dağılmış, bir ihtüul hareketl yaptıkları profesör Çankof 1 kısmının elinde sopa, tuğla, yalnız nın ortasında bir icra komitesi te3kil | «kahrolsun!» diye bağırıyordu. Taedildi. Halka isimler okundu ve halk lebenin arasına kanşan halk ta, kollarmın altında siyah çantalarile jimisimleri tasvip etti. Yirmi bir kişilik nazlardan çıkan ve evlerine giden bir komite teskil edildi. Komite, in siyah kasketli kızların yüzlerinde tihap edilir edilmez, hemen Başvekil ve gözlerinde, bu heybetli manzaraMuşanof'un nezdine gitti ve la'.e dan hâsıl olmuş hiç bir ürkeklik, hiç benin istediklerini söyledi. M. Mu bir korku görünmüyordu. Yalnız bir sanof tevkif edilen talebenin tab liyesini emreiti ve komiteye bir anket müddet duruyorlar, bakıyorlar, bekyaptıracağını ve anketin vereceŞi ne liyorlar ve sonra, gayet tabiî bir şey ticeye göre talebe tarafından serdedi cereyan ediyormuş gibi yollarına devam edip gidiyorlardı. Fazla bek len metalibi nazari itibara alacağını liyenler ise, tıpkı erkek talebe gibi, bildirdi. atlı polisin ayakları altında çiğnenFilvaki biraz sonra sabahleyin tev memek için, bir an, kaçup savuşmağa kif edilen talebe her an adedi .irtan ve karanlıkların içinde kaybolmağa ve binleri aşan talebe tarafından almecbur oluyorlardı. kışlana alkışlana Sobranya'nın bu Saat beş buçuğa doğru kesif milunduğu meydana gelip diğer talebeye iltihak etti. Bundan sonra icra ko ting manzarası azamî heybetini aldı. Üç binden fazla talebe hep bir aramitesinden biri arkadaşlarmın omuya toplanmıştı. Kafile gelip Sob zuna çıkarak komitenin bütün fa ranya'mn önünde durdu. Süvaıi ve külteler tarafmdan grev ilânına kapiyade polis kuvvetleri kırbaçlannı rar verdiğini söyledi ve diğer bazı salhyarak kalabalığı dağıtmağa tebligatta bulundu. Bundan sonra kalktı. Bir kısım talebe yerlere semitinğ kesif bir dalga halinde da rülfünunun önüne doğru akmağa baş rildi, bir kısmı atların tekmelerine maruz kaldı. Maahaza talebeden bir ladı. Kırmızı sapkalı binlerce ta kısmı bütün bu tazyika rağmen Soblebe ve bunların etrafında onifor ranya ile Halâskâr Çar heykeli aramalı ve eli kırbaçlı süvari polisler... Bir taraftan da kar yağıyor, talebe sındaki mevzilerini muhafaza et ile polislerin arasında her an azilme meğe ve kımıldamamağa muvaffak oldu. ğe müsait vaziyette ihtilâli seyredi yorum. Talebeden bir kısmı Sobranyanın Darülfünun önünde yeni gürültümerdivenlerî üzerinde, bir kısmı Haler, yeni kahrolsunlar ve yeni mü • lâskâr Çar heykelinin tunç işleme cadelelerden sonra nihayet rektör lerine tırmanıp sarılarak bağırıp çabizzat pencereye geldi ve talebeye ğırmağa devam ediyordu. Bir ta taleplerini tetkik edeceğini, akaderaftan da, polislerin üzerine, o ci mi meclisinin mes'eleyi görüşeceğini, vardaki inşaat mahallerinden top vadetti ve grev yapmamaları ricasm lanmış tuğla parçalarile içine taşlar da bulundu. O kadar gürültü ve konmuş kar topları yağdırmağa de oğultu vardı ki kimse bu ricayı din vam ediyordu. lemiyordu. Bu esnada en feci hâdise vuku bulDarülfünun meydanındaki bu tedu. Sekiz, on talebe sabahleyin yarazahürleri müteakıp, icra komitesi, bu lanan ve sonra ölen arkadaşları Kalsefer, halkı, Maarif Nezareti önüne fef'in donmağa başlıyan cenazesini gidip biraz da orada hareket vap omuzlarına alarak Sobranya'ya gir • mağa, yani bağırıp çağırmağa, gü meğe tesebbüs ettiler. Bu manzarayı rültü koparmağa davet etti. Alay, o dünyada unutamam. Talebe hem ceheybetle, Sobranya'nın ve nezaretler nazeyi meclise sokmağa uğraşıyor le sefaretlerin bulunduğu Halâskâr ve bir taraftan: caddesinden geçti, Kralın saravı ö • «Katiller!» diye bağırıyordu. nüne eeldi ve burada bir müddet duPolisle talebe arasında çarpışma rarak bir kaç kere «kahrolsun Çanlar, yaralanmalar bütün gün ve geç kof!» diye bağırdtktan sonra yokına vakte kadar devam etti. devam ederek az sonra 1925 te îromüBir kısım Çiftçi meb'uslar, bir, iki nistler ve çiftçiler tarafından ikti dardaki Çankof hükumetini öldür amele meb'usu, Sobranya'nın mer mek üzere bomba atılan, yıkılan, divenlerinde durarak, vak'ayı sey • şimdi tamiri bitip yeniden yapılan rediyorlardı. meşhur (Zveta Nedelya) katedralıKomünist meb'uslardan biri talenın önüne geldî. Hemen orada da mi beye bir nutuk vermek istedi. Fakat tinğ komitesi omuzlara ve yüksek çiftçi meb'uslar kendini yakaladılar, taslarm üzerine çıkıp nutuklara başmâni oldular. Saat altı buçuğa doğru ladı. Burada polis çok miktarda değildi ve müdahale etmiyor, kenarda birdenbire polisler ortadan çekil duruyordu. Yalnız bu sırada bir kaç it diler ve yerlerine ttfaiye tulumba faiye arabası gtldi ve Maarif Nazareti ları geldiler. Onlar gidip berikiler ne giden yolun ortasında tevakkuf etti. gelinciye kadaı talebe meydanı ve Sobranya'nın ön kısımlarmı doldurGene bu sırada Çiftçi meb'us Macadular. Talebeden biri halka hitap erof, Nikolayef ve Nikola Zaharyef derek ölen arkadaşlarmın hatıra • (ki Ankara'ya giden Bulgar heyeti sını taziz için bir dakika diz çökül arasında idi) bir otomobille yetiş mesini teklif etti. Bir kaç saniye, tiler. Zaharyef bir nutuk vermeğe halk, karların içinde, karanlığın aratesebbüs etti. Fakat talebe ve halk sında, öylece diz çökraüş, sakit, sakendisinden baska kimseyi dinle mek îstemiyor ve «artık sabrımız kal mit, kaldı. Sonra, bir kaç hatip, gene, madı. Sekiz senedir bekliyoruz. So Çankof aleyhine nutuklar söylediler. nuna kadar mücadele edeceğizb diBu esnada Cankof'un büyük bir kayordu. Halk tekrar dalgalanmağa rikatürü ortada dolaştırılıyordu. Bu ve Maarif Nezaretinin bulunduğu karikatürde korkunç bir yüz ve dişVitos caddesine geçmek üzere polis lerinin arasına iki hançer sıkıştırmış kordonunu tazyika başladı. tşte bu ifrit gibi bir adam, Çankof temsil eesnadadır ki ilk vak'a olarak mitinge diliyordu. Saat yediye doğru Itfaiye polisin müdahalesi kâfi addedilmigedi, ayni zamanda polis te ciddî yerek askeri müdahale vaki oldu. bir taarruza geçti ve bu esnada bir Hâdise meydanma iki müfreze gel kaç tabanca sesi de duyuldu. Yeni di ve kılıçlarını çekerek ve kalın tamücadelelerde bir kaç talebe ve bir raflarile rastgele sallayip vurarak ta kaç polis daha yaralandıktan sonra lebeyi dağıtmağa başladılar. Filvaki saat yedi buçuğa doğru, gece iyice halk dağıldı. Fakat takip ve vuruşbastırdıktan çok sonra, sükun teessüs malar üç çeyrek saat kadar devam etti. etti. Talebe arasında kalan bir polis komiseri her tarafı kan içinde ka Bu sabah polis her nevî tezahüre lacak derecede müthiş bir dayak mâni olmak için bütün o caddelerı yedi, diğer taraftan Tıp Fakültesi sıkı bir çember altına almış vaziyette talebecinden Kalfef isminde bir genç idi. Dündenberi gazeteler bu hâdise Çamhuriyet' : SOFYA " • !••«•• MEKTUPLARI \ ••••••• Bir tali ihtilâlinin hikâyesi Sofya, 18 kânunuevvel 931 İsyan eden Sofya hâdisesi nasıl oldu?. 1923 senesi 9 haziranında yaptığı mehur darbei hükumetle Stanbo Hski hükumelini devîren, o »ırada Stanboliski başta olmak üzere iktidardaki nazıriarın bir kaçını öldürt tüğü ve çiftçüere karşı daha bir çok zulumlar yaptığı sölyenen meb'us ve profesör Çankof aleyhine, sekiz se nedenberi, Sofya'da nümayişler yapılmak âdetti. Fakat dün yapılan biiyük talebe bareketi, Bulgaristan'ı tanıyanlarm söylediğine göre 1907 senesindenberi görülmemis derecede ehemmiyetli ve dehşetli bîr manzara arzetti. Hâdisenin mahiyeti ve tafsiIâtı şudur: Darülfünun talebesi ikide bir nümayiş yaparak Çankofun darülfU nundan atılmasmı istiyor. Sobranya Önünde veya diğer yerlerde toplanarak fırsat düstükce izhari husumet ediyordu. Çankof ise kendisini ihata eden bu düşman hava içinde, etrafında daima bir muhafaza çemberi ve hiç bir zaman yanından ayırmadığı müthiş bir kurt köpeğile gezmek mecburiyetinde bulunuyordu. Sofya Darülfünuu iktisat profesörü dün sabab kendine taraftar talebeden, sivil memurlardan ve köoeğinden mürekkep mutat kafile ile Sobran ya'nın bulundu £u meydana nazır darülfünuna geldi Saat sekizi çey rek geçiyordu. Çankof, okutacağı iktisat dersine girmek üzere idi. Can kof. bunui'a, ders senesi başindan beri dün dördüncü defa olarak dersini vermeğe tecebbüs edîvordu. Samiinin bulundn$u büvük salonun kanı • sında yüz kisilik bir talebe kafilesi Çankof'u «yuha» lar ve «katiller darülfünund>m kovulmahdır!» seslerile kar'iladı. Bu srürültülere ötedenberi alışık olan Çankof aldtrmadı, salona girdi. kürsü«üne çıktı, dersini takrire başladi. Bu esnada, dersa nenin kaoısında Cankof'un dostlarile di'«manları arasında sröğüs sröeüse ve müthiş bir muharebe baxladı. Can kof'un rövelverlerle mücehhez dostlari tabancalartnın kabzalarile el lerine geçen talehenin yüzlerine ve kafalanna vurraağa kovvldular. BunIardan bir çocru yaralandı ve yiıra • rukla, tekme ile dısarıva atıldı. Dısarı a^'anlar, kapıda bekliyen ve Can kofun muhafazası ile mükellef di$«»r mücerrep ve poiislikten m'îtekait tamftarlar ile nasyonalist te • şekküllere mensup diğer ta • lebe tarafından ayrıca davak yemekte idiler. Bu esnada, Cankof'un dü<manları îse, darülfünunun yukarı katlarmdaki pencerelerinden, evvelden tedarik ettikleri ağır tahta ve tuğla parça'srtnı, Çankof taraftar larının ba»la»ına yaŞdırıyorlard». Bu esnada piyade ve süvari polisi yetisti. Piyad* polisler darülfünunun içine girdîler, diğer taraftan süvari polisler de darülfünunu dı*ardan kusattılar. Bıına rağmen darülfünun kolvarlarmda kavga müthiş eşkâl içinde devam edip gidiyor ve yaralı miVtarı her an ço?alıyordu. Saat dokuzd? Çankof dersini bitirdi ve medise gitmek üzere darülfünundan çıktı Bu sefer kendini takriben yüz elli ki«ilik bir kafile mu hafaza ediyordu. Bu ilk mücadelede 20 talebe ba«indan kollarmdan ya ralandi ve s!li kadar talebe de yum ruk, tokat, tekmelerden hasıl olmuş bereler içinde ve perişan bir halde İdi. Fakat hâdfae bununla kalmadı. Saat ona doğru, ve bu sefer yalnız hukuk fakültesinin değil, bütün fakültelerin tslebelerinden mürekkep beş yüz kişilik bir kafile Sobratva*nın önünde toplanmağa basiadi. Yirmi besten fazla hatip sıra ile söz alarak hep Cankof'un darülfünundan kovulmasmı istediler. Başı sabahki muharebede yaralanan ve sargılarla Örtülü bir talebe Çankof darülfü nundan kovulur.cıya kadar grev ilân edilmesini teklif etti. Bazı çiftçi meb'uslar ve nasyonal liberal fırkannın ikinci reisi medisten çıkarak talebeyi teskine çalıştılar. Sobra: ya'nın önünü kırmızı kaskel kesif bir talebe meydanma ç darülfünunlulara bir şey anla» kabil değildi. Ellerinde tuğlalar, tabta parçaları, «kahrolsun Çankof!» nakaratile, etraflarmı çeviren kır baçU ve tüfekli süvari polislere rağmen dağılmıycr, bağırıyorlardı. Bu esnada talebe ile polisler arasında karşılaşmalar ve yaralananlar oldu. Gene bu esnada hadit mizaçlı bir meb'us olarak tanınan çiftçi meb'uslardan Macarof Sobranya'dan çı karak talebeye hitap etmeğe ve kendilerile teşriki mesai ettiğini Çankof'u darülfünundan attırıncıya kadar uğraşacağını söylemeğe başladı. Bu esnada, talebeyi idare eden, bir taraftan komünist temayüllü bir cereyanm, diğer taraftan çiftçilerin veya diğer sol temavüllü teşekküllerin emrinde bulunan iktnci bir eereyanm tesirile hemen meydare Bursa stadyomu büyüyor îrak Beşvekili hâdise hak • • m*ı» • . Irak Kürt'leri Bundan başka şehirde de büyük bir ((Spor Evi» inşası takarrür etti Bursa kânunuevvel (Hususî) 1932 Türkiye birincilikleri; ittifak kongresi kararına tevfikan şehri • mizde yapılacaktır. Bunun için; yen yapılan stadyomun tevsiine karar verilmis, ve inşaatm sür'atle ikmali emrolunmustur. C. H. Fırkasının tesebbüsile hü kumet meydanınm arkasmdakî meydanlıea bir <Şehir Sporevi» yapıla caktır. Burada demirbaş muhtelif spor malzemesi, sporu seven gençlerin emirlerine hazır bulundurulacaktır. Günün muayyen saatlerinde; bilhassa sabah ve akşam bedenî hareketler ve atletik antrenmanlar serbestçe yapılacaktır. Tesebbüs gençlik tarafından memnunivetle karşilanmıstır. Cünkü «fü nün her saatinde stadyoma kadar gidip gelmek müşküldür. Şehir içinde yapılacak olan bu sporevine «Küçük Stat» denecektir. Bursa'ya mahsus mamulâttan biri de (kestane sekeri) dir. Bu şeker bir nevi (millî fundan) dır. Bazı alâkadarlar diyorlar ki: « Edirne'nin devaimiski nasıl bir şöhret kazanmışsa Bursa'nın kestane sekerleri de o kadar tanmmağa ve beğenilmeçe Iâyıktır. Seker imalâtanelerimiz bu nefis sekerleri yalnız Bursa'da satmakla iktifa etmeme • lidirler. tşi düşüp Bursa'ya uğrıyan • Iarın tesadüfen bu şekeri almasını beklerlerse yanılırlar. Ankara ve îstanbul şekercilerinde Bursa'nın meşhur kestanelerinden yapılan (kestane şekerlerini) görmek hemen müm kün değildi». Halbuki Avrupa fun danlarından lozzet ve kalori itibarile her halde aşağı kalmıyan ve ağza alınır alınmaz bal gibi eriyen bu nefis mahmızı neden her yerde teşhir edip kında izahat veriyor Burscfnın kestane şekeri Yeni listeler Hâlâ gelmedî önümüzdeki üç ay için tekmil Türkiye gümrüklerine şamil olmak üzere tertip edilen kontenjan listelerinden tstanbul için tefriki icap eden miktar, Umuıtı Gümrükler Müdürlüğünden henüz tstanbul başmüdürlü ğüne bildirilmemistir. Başmüdiriyet kontenjan bürosunda işler tamamile hafiflemiştir. Elyevm, muamele gündc bir iki beyannameye inhisar etmektedir. Memurlarm sa bahtan akşama kadar boş duracak ları yerde kânunusani işlerine şimdiden başlamaları için tstanbul kontenjan listesine intizar edilmektedir. Suriye Intihabatı Gümrüklerde bekliyen mallar Ankarcfya giden çay tüccarlart Ankara 21 16 teşrinievvelden evvel sipariş edilmiş, bedelleri kıs • men tediye olımup bilâhare gümrükler e gelmiş mallarm ihracına izin verilmesi hakkındaki müracaatler alâkadar makamlarca tetkik edilmek tedir. Bu hususta Istanbul'dan bir heyet gelmiştir. Ankara 20 Çaycılar namına hükumet nezdinde teşebbüsatta bulunacak heyet şehrimize geldi. Ya rın hükumet erkânile temasa geçecektir. Heyette Şevki tzzet, Şevket Nezih, Hüseyin Avni, Krimizade îsmail Sıtkı Beyler bulunmaktadırlar. Bugünkü hava Kandüli Rasatanesinden verilen malumata göre tazyiki nesimî dün sabah saat 7 de 769, öğle üzeri saat 14 te 768 mflimetre idi. Dün rüzgâr şimalden saniyede azamî 8 metre sür'atle esmiş, sühunet ierecesi en fazla dört ve en az 2 santigrat olarak kaydedilmiştir. Rüzgâr bugün de poyrazdan esecek ve hava bulutlu olacaktır. Arasıra yağmur yağması ihtimaîi vardır. Şehrimizde bulunan Irak Başvekili Nuri Pş., Irak'ta Kürt'ler tarafından çıkarılan isyan havadisi hak • kında dün bir muharririmize şu beyanatta bulunmuştur: satmıyoruz? Hatta bu şekerlerin Av« Bu hâdise ehemmiyetli ve esasrupa'ya bile ihracı çok mümkündür. Iı bir şey değildir. Bağdat'tan hareketimden bir kaç gün evvel hâdis oNecatt Bey Kız enstitüsünde lan bu mes'ele hakkında o zaman bir Bursa'da üç sene evvel açılan mer tebliğ neşretmiştik. hum Necati Bey Kız San'at enstitüsüBarzan Şeyhi Ahmet, ötedenberi nün hariçten şapka, manto ve tuvalet komşumuz olan aşiretler üzerinde siparîşleri kabulüne başladığını ha nüfuz göstermek emelindedir. Kenber almıstım. Dün bu müesseseye git disine tâbi adamlar da diğer aşirettim. Mektebin müdürü Melek Ha ler e mensup adamlara teaddi ediyornımla muavini Iutfiye Hanım ba • lardı. na izahat verdiler. Filhakika Maarif Bir kaç gün evvel Şeyh Ahmed'in Vekâleti bunun için emir vermistir. adamlarından bir kısmı bazı köylere Mektep idaresi de hariçten bu gibi sipa hücum ederek yaktılar ve yağmada rişleri kabule başlamıştır. Hatta dü bulundular. Tabiî hükumet kuvvetğünler ve çaylar için pasta siparişleri leri müdahle etti. Arada vuku bile kabul edilmektedir. Bu sene, ens bulan musademede iki taraf ta zatitünün memleket kadınlığına pek yiat kaydetti. Kuvvetlerimize mennaf i bir şekilde hizmet etmeğe başlasup 13 asker, 1 zabit, 3 veya 4 polis dığı gorülüyor. Çünkü; mektebin ak şehit düştü. Buna mukabil asiler 20 şam derslerine devam eden 200 ev maktul, bir o kadar f{a yaralı ver hanımı vardır ki bunların hem naza diler. riyat, hem de ameliyat ile tam ve asBen henüz Bağdat'ta iken Barzan rî birer ev hanımı olarak yetiştirü Şeyhi hâdisenin kendi rızasile ol mesi muhitte mektebe karşı büyük bir madığını, adamları tarafından ya muhabbet ve alâka uyandırmıştır. pıldığını, binaenaleyh kendisinin Mektebin asıl talebesi (150) dir. mes'ul tutulamıyacağını iddia etti. Bu talebe derslerden sonra haftada Bu iddia üzerîne hâdise mahalline altı saat atelyelerde çahşıyorlar. Ha bir heyet gitti. Heyetin yapacağı riçtenkabul edilen manto, muhtelif tahkikatı müteakıp vereceği raporu sistem şapkalar ve elbise siparişleri bekliyoruz. Neticede müsebbipleri bu saatler zarfında dikiliyor. Bittabi tecziye edilecektir. Hâdise Türk bunlar modaya uygun, temiz ve iti hududunun cenubunda Imadiye kazasının şarki şimalinde Barzan könalı bir surette meydana getiriliyor. yünde olmuştur. Barzan Şeyhine geAkşam derslerine devam eden 200 çen sene yaptığımız harekâtı mütehanım nazarî olarak hesap, türkçe, fransızca öğreniyorlar. Ameliyat es akıp Türkiye'den bir çok kimseler Irak hükumeti nasında da dikiş, biçkt, nakış ve şap iltica etmişlerdi. bu hal üzerine Ahmed'e nasihatte bukacılıkla meşgul oluyorlar. lundu. Bunun üzerine bu mülteciler Mektebin muallim kadrosu 25 tir. dağıtıldılar. Bir çoğu tran'a geçti Biri şapkacı, diğeri dikişçi iki Alman ve eskiden olduğu gibi toplu bir halmütehassıs istisna edilirae hepsi de kalmadılar.» Türk'tür. Türk muallimlerinin bir kısNuri Sait Paşa, Kral Faysal'ın Sumı Almanya'da tahsil görmüşlerdir. riye Krallığına intihabı hakkındaki MUSA şayialara da cevaben şunları söy • lemiştir: « Bu haber henüz mevsimsiz dir. Malum olduğu veçhile Suriye'de iki sen evvel neşredilçnjkanunu esaside hükumet şekli cumhuriyet olarak tesbit edilmiştir. Binaenaleyh Adana 21 (A.A.) Beyrut'tan Suriye için krallık mes'elesi şimdilik bildirildiğine göre, Suriye'nin her mevzuu bahsolmaz. Maamafih netarafmda dün büyük kargaşahklara tice Suriye'de yapılmakta olan intimeydan vermiştir. Halep'te her han habattan sonra anlaşılacaktır.» gi bir vak'anın önüne geçmek için daNuri Paşa cumartesi günü Ankaha sabahleyin erkenden müslüman ve ra'ya gidecektir^ ^^ yahudi mahallelerinde asker, ?an darma ve polis kuvvetleri tarafından tertibat alınmış, tanklar ve itfaiye arazözleri buralara gönderilmistir. ( Birinet sahifeden mabait ) Bütün çarşılar kapalı bulunmakta istedikleri takdirde hemen birer mekve hiç kimse evinden dışarı çıkma tupla resimlerini gondermelidirler. maktadır. Çarsılarda ve mahallelerde 2 Resim ve isimlerinin neşrini devriyeler ve tanklar gezdirildiği giistemiyenler de idarehanemize, «Gübi havada tayyare filoları tarafından sellik müsabaka memurlurı» admütemadi uçuşlar yapılmaktadır. resile birer mektup göndo 3 Resimlerinin neşrini iı.yentntihap yerlerine mühürlü olarak ler de, istemiyenler de bu mektup getirilen sandıkların açılıp muayene larda isimlerini ve adreslerini saraedilmesine hükumet memurları razı hatle yazmalıdırlar. Resimlerinin olmadıklarından ekseriyeti teşkil e nami müstear veya rumuzla neşrini den vatanperverler reylerini kullanmaktan istinkâf ederek evlerine dön istiyenler de bu ciheti ayrıca bildir melidirler. müşlerdir. Büyük kargaşalıklardan Müsabakaya girmek için atideki endişe edilmektedir. şeraiti haiz olmak kâfidir: Şam'dan gelen bir habere naza A 18 ilâ 25 yaşında olmak, ran Halep'te tatbik edilen bu usul B Hiç evlenmemiş olmak, aynen orada da yapılmak istendiği C Namuslu ve bar ve sair bu giiçin vatanperverlerle hükumet kuv bi yerlerde çalışmamış olmak, vetleri arasında mühim müsademeler D Türkiye tebaası olmak, E Geçen senelerde müsabakaya olmuştur. Bir kaç ölü ile 300 ü mü • gîrmiş olanlar, şimdiye kadar Kra tecaviz yaralı vardır. Bütün şehir liçe intihap edilenler müstesna ol • baştan başa kapalı dükkânlarile işsiz bir manzara göstermektedir. Bey mak üzere, tekrar müsabakaya girerut'tan Şam'a yeniden takviye kıtaa bilirler. Güzeller, istical edenîz, vaktimiz tı, tayyare filoları ve tanklar gön • dardır. derilmiştir. Güzellik müsabakamız Heyeti Vekile içtimaı ( Birind sahtfeden mabait ) Resimlerinizi bizim hesabımıza çektiriniz! Karaya oturan Ras vapuru tzmir'de Karaburun civarında karaya oturan Sovyet Seyrisefain şirketmin îliçı vapurunun kurtanlması içîn şirketle Seyrisefain İdaresi arasında bir itflSfname aktedilmiş, idarenin Alemdar tah'isiye vapuru dün akşam kaza mahalline git mistir. ler ile meşgul ve gazeteler sahife lerini bu vak'a ile dolduruyorlar. Senelerdenberi görülmemis derecede ehemmiyet ve şiddet gösteren bu talebe hareketinin yegâne saiki Çankof olduğuna inanmak müşküldür. Bu hareketi daha çok cereyanların ve sol kuvvetlerin mevcut ve geçmiş vazivetlerini behane ittihaz eden tab rikleri neticesi olarak kabul etmek vaziyeti bilenlerin vereceği en mantikî hüküm ve takdirdir. ALİ NACl Güzellik müsabakasına resimle rinin neşri suretile iştirak etmek is • Adliye Vekâleti kaçakçılık mıntakaIarında tesis edilecek hâkimlikler i tiyenler fotoğrafilerini bizim hesabıçin gümrük idaresinden bir proje is mıza çektirmek için hemen Beyoğlu'ntemiştir. Verilen cevapta 22 yer gös da Foto Süreyya ile Foto Femina'ya müracaat etmelidirler. terilmiştir. Bunlardan bazılarının tevhidi ile 18 yerde hâkimlik ihdası mümkün görünmektedir. Kaçakçılık hükümlerinin sür'atle tetkiki için Temyizin üçüncü ceza Dacca «Hindistan'da» 21 ( A . A . ) dairesi de bu işle meşgul olacaktır. Buradaki Kız lilesinin müdiresile, DarülKaçakçıhktan dolayı hazineyi zarara fünun talebesinden bir kız ve 16 erkek sokacak gümrük memurlarmın vazıyeni Bengale emirnamesile bugün tevkif felerine nihayet verilmesi hakkındaedflmislerdir. Polis, lisede ve itamha • ki lâyiha Meclîse sevkedilmiştir. nede ve bir çok evlerde taharrivot yap Genç Hint kızları Ingiliz'lere karşı duruyor Cenup'ta kaçakçılık azalıyor bir çok kızlar tethiş hareketine gittikçe Ankara 20 Kaçakçılıkla mücadele için alman tedbirler şimdiden te daha fazla istirak etmektedirler. Yeni sirini gösterroiştir. Cenup hududunda bir emirname bu hareketi ortadan kaldırmak için mer'iyet mevküne ko bu işle uğraşanlar büyük bir telâş nulmuştur. içindedirler. Kaçakçılık bu hava'ide hissedilir bir surette azalmıştır. BuAllahabat 21 (A.A.) Yuvariak nun neticesi olarak sigara ve tütün Masa konferansmda Hindistan murahsatışı artmıstır. Bu vilâyetlerden son haslanndan birisi olan Pandit Nodan senelerde tstanbul'a hiç sîpariş ve Malaviya'nın oğ!u Pand't Krishnakant rilmezken siparişler yeniden başla Malaviya tevkif edilmiş ve Maini hamıştır. pisanesine konulmustur. mışbr. Henüz pek genç yaşta bulunan

Bu sayıdan diğer sayfalar: