21 Nisan 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

21 Nisan 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SEKiZiNCi SENE No. 2856 *• Başmuharriri \ T NADİ\ İDAREHANESI I Istanbul iCumhuri vet Posta kutusu: N° 246 ^ Başmuharrir Tahrlr mudurU ^\23236 'da»* «nüdürü 22365. Matbaa '20472 Cu m huriyet Cemiyeti Akvama giriyoruz Hariciye Vekili Cemiyeti Akvama girmemiz hususunda Cenevre nutkunda söylediklerine işaret etmiştir Ayrıca bir hırsız Kumpanyası yakalandı PERŞEMBE 21 NiSAN 1932 A B O N E ^tŞ E R A İ ** TJTORKÎ'YE İÇİN İJHARİÇ|IÇİNj] : 6 Af!ığı v O 750 gr. f t ;tl450 İ?3^ylığı j ' ^ 0 0 Kr.^lf jl .800 g ' l A t e l ^ 150 KSJjV j Kar helvası 17 nısan tanhıle Vtyana vıuhabmvtiz yaznjorViyana'da ilkbaharın nihayet hulülile havalar ılıklaşmağa ve ağaçlar yeşülenmeğe basladı ama yüzler bir türlü gülemiyor. Bngün pazar. Herkes sokakta ve muhtelif dağ istikametlerine doğru akın halinde. Fakat bu şehrin halkını daha başka za manlarda tanımış olanlara göre bü tün bu hâyhuyda biraz zorakilik sezmemek mümkün değil. Bu kalabalıktaki neş'esizliğin sebebi ise ma !um: Hergün şiddetini daha ziyade artıran iktisadı buhran her çehreye bergün daha ziyade göze çarpan bir nef'e&izlik damgası vuruyor. Viyana'da hal böyle de Budapeşte'de, Prag'da, Bükreş'te, Belgrat'ta başka türlü mü? Sizi temin ederim ki Sofya bile neş'esiz. Atina'da drahminin alabildiğine yuvarlanraakta ol. ması burada pek tabiî, sanki beklenilen bir hâdise gibi telâkki edildi. İktisad'î buhran Avusturya ve Osmanlı imparatorluklarmın şimdi yen« millî mevcudiyetler şeklini almış olan bu eski eczasına da münhanr değil. Berlin de buhran içinde, Var j şova'da da telâş ve endişe hikim. '. Derece derece bütün dünya memle ketleri emsalsiz bir buhranm ıztı raplan içinde kıvranıyor. Ancak umumî iddiaya göre Tuna boyundaki memleketler dünya buhranından en ziyade muztarip olan bir saha teşkil ediyor. Bu memleketlerin derdine çaresaz olmak için geçenlerde Lon dra'da toplanan dörtler konferansının akamete uğramış olduğunu bi üyorsunuz. Şimdi Viyana'da bütün ümitler Cenevre'de mayısın 9 unda toplanacak olan milletler cemiyeti meclisinin içtimaına muallâk bulu nuyor, bir de gene Cenevre'de te»lihatın tahdfidi konferansı komisyonlarının içtimaı münasebetile dörtler konferansınm tekrar bir daha top • lanması ihtimali tahayyül ediliyor. Kasa hırsızları nihayet Tevfik Riiştii Bey dün Cenevre'den yakayı eje verdiler! İstanbul'un en meşhur kasa hırsızlarıgeldi, akşam treni ile Ankara'ya gitti m bile hayrete dü?üren beş Macar... Cemiyeti Akvamda.. Bizim için bir teklif yapılacak Cenevre 20 (A.A.) Salâhiyettar mahafilde be yan edüdiğine göre, Türkiye Cemiyetin bir rüknii tarafından resmen davet e dilmek şartile Cemiyete dahil olmağı maalmemnuniye derpiş etmektedir. Gayet iyi bir membaın al~ mış olduğu malumata göre yakında toplanacak olan Cemiyeti Akvam heyeti umumiyesinde Cemiyeti Akvam meclisi reisi ve yahııt heyeti umumiyenin mün tahap reisi Türkiye'nin Cemiyete dahil olduğunu görmek arzusunu izhar ede >cektir. Bu merasim icra edildikten sonra Türkiye hüku meti Cemiyete kabulü için bir talepname tevdi eyli. yecektir. Vekil Bey Tokatlıyan otelinde misafir bulunan Dahiliye Vekilimiz Şükrü Kaya Beyle bir müddet gö • rüşmüş, öğleden sonra saat dörtte Bulgar sefiri M. Pavlof'un ziyaretini kabul etmiştir. Vekil Bey saat beşte otomobille köprüye inmiş, vapurla Haydarpa • şa'ya geçerek Ankara'ya gitmiştir. Hariciye Vekilimizin şehrimize muvpsalatı Türkiye'nin Cemiyeti Akvama gireceği haberinin intişarı gününe tesadüf ettiği için gazeteciler kendisine evvelâ bunu sormuşlar dır. Tevfik Rüştü Bey demiştir ki: (.Mabadı 4 uncu sahifede) Polis müdiriyeti ikinci şube ikinci kısım memurları, uzun zamandan beri memleketimizde icrayi faaliyet eden mühim bir kasa hırsızı kum panyasını yakalamışlardır. Bu kumpanyanın efradı Groner Ferî, Pri • yens, Çopur Frans isminde üç Ma car'dır. Agoston Sander, Fons Karol ismindeki iki arkadasları henüz ya • kalanamamışlardır. Bu kumpanya bundan be» altı ay kadar evvel Besiktaş'ta maliye tattsil şubesi kasasını, bundan sonra Sul tanhamamı'nda Mes'adet hanında BeIediye ceza tahsil şubesi kasasını, Sirkeci istasyon kasasını, bir kaç gün evvel de Beyoğlu'nda Tiyatro sokağında mezeci Nikola Andriya'nırı kasatını kırmıştır. Kumpanya efradı, simdiye kadar Istanbul'da çalısan meshur kasa hırsızlarının yaptıkları işlere taş çıkartacak derecede bir maharetle iş gör Vali Bey Hariciye Vekilini Karş.tlw> Pohs müdürü Ali Rıza Be» müşlerdir. Bilhassa Belediye ceza tahsil şubesinin kasasında şayani hayret bir ustalık gösterilmiştir. ZaIMabadi 4 üncu sahifede) larından Feridun Cemal Bey olduğu halde dün semplon trenile Cenev • re'den şehrimize inmiştir. Hariciye Vekilimiz Sirkeci garında Istanbul Valisi Muhittin, Vali muavini Fazlı, Polis Müdürü Ali Rıza Beyler, Muhtelit Mübadele Komisyonu azaları ve tstanbul matbuat mümessillerile Bulgar sefiri M. Pavlof ve diğer sefaretler ve konsolos • Vryafia bütün Avrupa'yı takip e, luklar erkânı tarafından istikbal edebilccek bir tarassut merkezi gî • dümişttr. fcidir. Fransız Başvekili M. Tar flieU'tıUıl MmdraMır m y a dUŞen Tuİstasyonda bir müfreze polis Hana m«mleketlerini tahlis plânı bu \ riciye Vekilimizi selâmlamıstır. VeHariciye Vekili muharrirhnisle görüsürken Bey refakatine Vali Muhittin Berada bana Nasrattin Hocanın kar kil helvasını hatırlatıyor. Hani Nasratyi alarak Tokatlıyan oteline gitmişHariciye Vekilimiz Tevfik Rüştü tir. tin Hoca kardan helva yapmıç ta Bey refakatinde sefaret müsteşar sonra bir iki lokma alarak: Ben icat ettim ama ben de beğenmedim! Demtş, işte o hikâye. Tuna memleketlerinin asıl ıztırabı büyük harbin sulhunda başta Fransa olarak guya galip devletlerin mağ lupiara ait hudutları istedikleri gibî kesip biçmelerinden ileri gelmistir. Avusturya'yı bir Viyana devleti halme getirmiş olan bu taksim içinde Macaristan'ın dahi kolu kanadı kı • rıldı, ve Çekoslovakya'ya Çek'ten fazla yabancı unsur ilhakında beis gdrülmemişti. İki mislinden fazla büyültülen Romanya'ya Romen'den gayrı ırklar peşkeş çekilmiş ve Yu goslavya'dan yeni bir Avusturya imparatorluğu çıkarmak hulyasına düşülmüstü. Bu hudutsuz haksızlıklar bütün bu devletleri müfrit milliyet dava larile yekdiğere şiddetle hasım kı larak her biri kendine ayrılan hisseleri hazmedebilmek için etrafını Darülfünun divamnın içtima halinde alınmış bir resmi dehşetli gümrük duvarlarile Seddi sormuştur. tşte bu tezkere mes'elenin Darülfünun divanı dün öğleden Çin'e çevirdiler. Iste bu siyasî husuyeniden ortaya çıkmasım intaç et • sonra toplanarak geç vakte kadar rnetin fazla ve füzuli gayretleri bu miştir. müzakerelerde bulunmuştur. memleketlerin iktisadiyatını öldüreDivan, bundan evvelki içtimamda Divan Maarif Vekâletinin bir tezrek bugünkü azim sefalete meydan eski karardan rücu şeklinde yeni keresi üzerine Rasim Ali Bey mes'evermiş oldu. Simdi Fransa önayak lesini tekrar tetkike başlamıştır. Ra bir karar vermek temayülünü gös olarak Çekoslovakya, Avusturya, terdiğinden azalar arasında ihtilâf sim Ali Bey hakkında evvelce gerek Macaristan, Yugoslavya VP Roman çıkmıştır. Bu meyanda Tıp Fakül Tıp Fakültesi meclisince ve gerek ya'dan mürekkep beş Tunaboyu tesi müderrislerinden Dr. Server KâDarülfünun divanmca meslekten ih mil ve Hasan Reşat Beyler divandan memleketi arasında imtiyazlı güm rük tarifeleri tatbikı suretile bir nevi raç kararı verilmişti. Ancak bu ka istifa etmişlerdir. iktisadî itilâf husule getirmek icin rar Maarif Vekâletinin tasvibme ikBunların yerine müderris Dr. Akil önavak olmağa çalısıyor. Londra'da tiran etmemis bulunduğundan Ra • Muhtar Beyle müderris Dr. Tevfik yürütniyen is budur. sim Ali Bey halen muallim bulun • Salim Paşa divana aza olarak gön makta ve maaş almaktadır. derilmişlerdir. Londra'da dört büyük devlet konferansında bu is niçin yürümedi? Maarif Vekâleti Tıp Fakültesi reDünkü içtimada mes'elenin tetkiPek açtk iki sebepten dolayı: isliğine gönderdiği tezkerede elyevm kine devam edilmiştir. Divanın nasıl bir karar vereceği 1 : Fransa'nm bu tarik ile küçük maaş alan Rasim Ali Beyin derslere şimdilik malum bulunmamaktadır. itilâfı takviye ve tevsi etmek mak devamına niçin mâni olunduğımu IHIIIIIIIMIIIMlMİIIIIIIMIIIIPIMIIMIIMIIlllllllllinilMIIIIIIIMIHIIIMIHIIimilllinilllllllllllllinillllllMlilllllllinillllllllllllHIIIIIIHIIMnillMIIIIIIMIIIIIII sadını takip ettiğine hükmeden dev letler bulunması, ber yürümesine taraftardır. Zaten yekdiğere takrip olunan bu memle plânın yürümemesi de belki bilhassa 2 : İmtiyazlı gümrük tarifelerinin ketlere büyük devletler tarafından bu noktadan ileri geldi. kabulü öyle zannolunabileceği ka muavenet olunacaktı. Halbuki bu iktisadî buhranı fena siyasetler dar kolay bir mes'ele olmaması. plân şimdiki halde Manş denizinde ihzar ve teşdit etti. O buhranm zeboğulmuştur. Birinci madde izahtan müstağniTuna memleketleri bu plânı bü • valine de gene siyasetlerin çarpış • dir. tkinci madde Alman ve Italyan ması mâni olmaktadır. Her halde tün bir samimiyetle istiyorlar mıydı, sanayiini esasen derin düşündürecek mevcut dünya buhranında iktisadive hâlâ istiyorlar mı? bir mes'ele teşkil ettiği halde bin yatı baziçe kılan siyasetlerin mevkii nefis tngiltere bile prensip itibarile Küçük itilâf (yani Çeko«lovakya, büyük olduğu noktasına bir mum yabu imtiyazlı gümrük tarifelerini bir Romanya ve Yugoslavya) devletlepıştırmakla asla hata etmiş olmıyatürlü havsalasına sığdıramamıstır. rinin bu işte Fransa'va tâbi bulun cağmızı size temin edebilirim. Eğer M. Tardieu'nün plânı kabul odukları malumdur. Iktisaden pek Geriye ne kalıyor?.. Akvam Ce lunabilseydi bir taraftan Tuna mem sıkışık olan Macaristan denize dü • miyetinin yardımı. Dediğim veçhile leketleri arasında iktisadî müna şen yılana sarılır fehvasinca bugü Avusturya bitik bir halde, Macarissebetler (en ziyade müsaadeye maz nün derdîne yarasın da ileride gene tan kımıldıyamıyacak vaziyette, Yuhar millet) prensibi haricinde hu düşünürüz d'iye plâna taraftarlık eM.N. susî tertifeat ve teshiiâta mazhar kıdiyor. Avusturya'ya gelince o böyle hnacak, diğer taraftan bu suretle bir plânın ancak Almanya ile bera(Mabadı 3 uncu sahifede) Maruf bir Yunan ressamı Matmazel Diplaraku, bir resim meşheri açmak için şehrimize geldi Evveki gün şehrimize Matmazel Diplaraku nammda bir Yunan ressamı gelmis ve Perapalas oteline nazil olmuştur. Matmasd Diplaraku Atma'nm en kibar ve Aristokrat ailelerindendir. (ieçen ccneki Yunan Güzelük Kraliceamîn amca kızıdır. Matmazel Diplaraku Atina, Paris, Londra ve Nevyork'ta tahsil görmüş, muhtelif lisanlara tamamile aşina gayet kuvvetli bir ressamdır ve şehrimizde bir resim meşheri açacaktır. Gatasaray salonlarında açılması muhtemel bulunan bu meşherde kırk beş kadar eser teşhir edilecektir. Meşherin küşadından evvel san'ati resim hak kında bir konferans verecektir. Mat mazel Diplaraku bütün bir san'at aşkile tekmil Filistin'i, Suriye'yi, Mısır'ı ve Girid'in son asari atika hafriyatını ziyaret ederek bu eski hareblerde eski zaman miUetlerinin tersim san'atını tetkik ve tetebbü eylemiştir. Bilhassa Balebek Matrnazel Dıplaraku harabelerinden ve Girit son senelerde yapılan hafriyattan meydana çıkan e recek olan resim meşherinden sonra serlerden çok mükemmel ilhmalar alşehrimizde bir kaç gün kalacak ve muhnruştır. telif manzara resimleri yapacaktır. Buradan Ankara'ya giderek, kendi tabirinMatmazel Diplaraku fstanbul'un mace, yeni Şark güneşinin mehdini ziyaret nazırından çok mütehassıstır. Bilhassa edecektir. Oradan da gene Istanbul ta Boğaziçi ve Halic'e hayran kalmışhr. Matmazel Diplaraku bir hafta kadar sü rikile Romanya'ya gidecektir. Hariciye Vekilinin beyanatı Rasim Ali B. mes'elesi Vali Fazh B. m u a v i n i Darülfünun Divanı dün tekrar bu dedikodulu mes'elenin tetkikine başladıl basmüsaviri oluyor 3eyoğlu kaymakar» Vali muabinliğı hğına tayinı takar ne geleceğı haber rur eden Beledıye verılen Beyoğlu mektupçıısu Halik kaymakamı Sedat Bey Bey Vilâyatı Şarkiye mülkiye haşmüşaviri Mümtaz Beyin Konya Valili( Mabadi 2 ınci sahifede ) Nis'teki binicilik müsabakaları Kıbrıs valisi Sir Ronaldo Istanbul ga zetecilerinden Jngılız'lenn Kıbrıs valu umumısı Str Renald Şartor Ingiltere'nin Kıbrıs fevkalâde komiseri Sir Renald Chartor'un bir kaç gün ( Mabadi 2 inci sahifede ) Geçen seneki Nıs bîvicüık müsabakalarmdan bir intıba «Asırlarca müddet, fasılasız olaNis'teki binicilik müsabakalarına rak, hep süvari ve binici yaşamış bir iştirak eden Türk süvari zabitlerinin kazandıkları muvaffakiyeti bildir • kavmin; Türk'lerin, mümessilleri müsabakaya ilk defa olarak iştirak e miştik. deceklerdir. Türk'lerde binicilik bir Türk'lerin Nis'te her sene yapılan bu müsabakalara ilk defa olarak iş an'anedir. Hiç süphe yoktur ki, Türk tirak etmeleri büyük bir alâka u atlarmın yapacakları uzun deniz seyahatine rağmen Türk zabitleri müyandırmıştır. Bir çok gazeteler bu sabakaya pek parlak bir surette iştimünasebetle hakkımızda takdirkâr rak edeceklerdir.* ve sitayişkâr yazılar yazmışlardır. Fransız gazetesinin tahmini doğBu meyanda L'eclaireur de Nice ru çıktı. Netice göğsümüzü kabar • gazetesi müsabakadan evvel yaz • tacak kadar parlaktır. dığı bir makalede diyor ki:

Bu sayıdan diğer sayfalar: