21 Nisan 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

21 Nisan 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Anaoolu harbi ve Yunansîan M. Çaldaris'ten Yunan Başvekiline cevap • • •»• *>H'i. r Cumhuriyet NUan Sehir ve memleket haberleri ^U^^I^MI"ıVf Bu nasıl ceza vermek? Beyoğlu'nda Kalyuncukullu ğu'nda bir tütüncüyü, dükkânının önüne çörçöp dökmüş olduğu için tecziye etmek istiyen bir zabıtai belediye memuru alelusul bir zabıt j | varakası tanzimile iktifa edecek \ yerde tütüncüyü dükkânından cı Z karmış ve tokatlıya tokatlıya mer3 keze kadar götürmüştür. Bir çok 5 şahidin gözü önünde cereyan edenf! bu vak'anın çirkinliğini izaha lü " zum yoktur. P Esnaftan biri zabıtai belediye V talimatnamesi hilâfında hareket ef» debilir. Fakat o hareketin ce # zasını yalnız vak'ayı tesbit ile  mükellef olan • her hangi bir za A bıtai belediye memurunun gayri 4 kanunî bir şekil ve tarzda ve biz* ^ zat tertibe, bahusus mücrimi dövmeğe salâhiyeti yoktur. Bu çirkin hâdise hakkında Beyoğlu kaymakamlağınm nazari dikkatini celbederken dayak ve tokat faslına artık sureti kat'iyede nihayet verilmelidir, diyoruz. Siyasî icmal Emniyet ve selâmet mes'elesindeki ihtilâf Terki teslihat konferansının u • mumî komisyonu tarafından teşkil olunan tahdit komitesinin tanzim ettiği karar sureti konferansın bundan sonra takip edeceği hattı hareketi gösteriyor. Devletlerin teslihatı münasip fasılalarla tedricî surette tenkis edilecektir. Fakat başlangıc şimdiki konferansın vereceği kat'î kararla taayyün edecektir. Bu karar suretini Fransa dahi kabul etmiş olduğundan konferansın müsbet ne • ticeler vermesi için ilk adım atılmış oluyor. Maahaza bundan büyük Umitlere düşmek caiz değildir. Çünkü terki teslihatın istinat edeceği dev • letler arasmdaki emniyet ve îtimat mes'elesi hakkında büyük dev1«t • lerin noktai nazarları arasmda aıhn fark vardır. Amerika ve İngiltere devletleri tecavüzî silâhların ilgası ile müdafaa ve tecavüz silâhları arasında mösavat hâsıl olduktan sonra tabiatile devletler arasında itimat ve emniyetin takarrür edeceği kanaatfnde dirler. Bunun için her iki devlet müteharrik ağır topların, tanklann ve zehirli gazlerin ilgasını teklif et • mişlerdir. İtalya daha ileri giderek orta çaptaki topların ve umum harp tayyarelerinin ilgasını istetniştir. Tecavüzî eslihadan tecrit edilmiş olan Almanya dahi bu fikirdedir. Fransa ise tecavüzi silâhlann il gası ile millî emniyet ve selâmetm temin edilemiyeceği ve bunun an • cak Cemiyeti Akvamı en ağır esliha ile techiz ederek devletlerin fevkinde bir kuvvet haline getirilmesi ve tecavüz edecek devletlere karşı yapılacak zecrî tedaribin tayin edil mesi suretinde temin edilmesi hususunda ısrar etmektedir. Büyük bahrî devletler Vaşington ve Londra deniz konferansları ile bahrî ağır sil&hlan tahdit ve tenkis etmekle emniyet ve selâmet mes'elesinin bu surette is • tihsali için ilk adımı atmışlardı. Şimdi AngloSakson devletleri bu usulü karaya ait tecavüzî silâhları ilga ederek tevsi etmek istiyorlar. Bu esas kabul edildîkten sonra bava kuvvetlerinin ilgası dahi derpiş edilecektir. İtalya devleti bu mes'ele hakkındaki noktai nazannı şimdi • den bildirmiştir. Binaenaleyh Fransa'ya karşı diğer devletler emniyet ve selâmet mes'elesmm +fejcavtixî siliMarın HgasiTe temini h'ötttsunda ittifak etmişlerdir. Fakat Fransa bu esasa muarız kaldıkça terki teslihat emelinin husule gelmesi îmkân ha > ricindedir. Bu noktadan konferansın atisi ümitsiz görünmektedir. MUHAPREM FEYZt Belediye ve Terkos şirketi İdama mahkum Edilen kadm Katil Ayşe gazetecilere neler anlatıyor? Belediyenin yeni tesisattan malumatı yok Halk Fırkası Reisi M. Venizelos'un hücumlarıns Terkos Şirketi müdürü M. Kas şiddetle mukabele ediyor telno sirketin yeni yapacağı tesisat 2 [Geçenlerde Yunan medisinde Başvekil M. Venizelos ile Halk fır k*M rebi M. Çaldaris arasıada ge çen bir münakaşada Anadolu harbıne de temas edihnişti. M. Veoixek>s'un ileri »irdü«« tez şu idi: « 1920 de Halk f ıkrası, A»a«blu seferrai fena ve hayalperest bir iş olarak tav»if ve bunu Lib«ral f«rka« aleybine bir propaganda vasıtası olarak istimal etmişti. Fakat inti hapta muvaffak olup ta iş ba*ına gelince fena dediği politfcayi ken di« de takip etti. Halbuki o zaman Anadolu'yu tahliye ederek Sarki TrmkyaV muhafaza etmek ve ahali mübadelesi yapmak şartlarile An kara hökumetile anlaşmak pek ko Iaydı.> Yunan Başvekilinin meclisi meb' u»anda söylediği nutkun bu mevzua t«tnas eden kısımlarını dün neşret raiftik. Bugün de Halk Fırkası reısi M. Çaldaris'in verdiği cevabı koyuyo mx.j Size bu zan nereden gelmhti, bilmem. Sonra neden bu fikrin tam zıttını tutarak hemen inti habat ilân ettiniz. onu da bilmem. Belki de Kral Alexandre'in vefatından dolayı böyle yaptmız. Fakat, zannederim ki Kral Alexandre'in vefatı biraz daha sonra idi. M. Venizelos. Kral Alexandre intihabatın ilânından sonra vefat etmişti. M. Çaldaris Her halde ne sebeple yaptmız bilmem, fakat intihabatı hiç bir cebre maruz kalmadan ken dmiz yaptınız. Siz bir defa intiha batı kaybettikten sonra muanzları nız ne yapabilirlerdi? Halk sizi beğenmemişti ve siz de, yalnız iktidar mevkiinden değîl, memleketten bile çekilip gitmiştiniz. Pekâlâ hatırımdadır ki biz, Kahllis ile beraber buraya yemin etmeğe geldiğimiz zaman ne siz vardınız, ne de sizden biri... Hatta sunu da hatırlıyorum kî siz müteveffa Gunaris'e bir jeneral göndererek artık duramıyacağınızı bildirmiş ve hemen bir ka bine teşkil etmesîni istemiştiniz. Bu halde Anadolu seferine devam mecburiyetinde kalan hükumetin tesekkülünü istiyen sîz, artık cekilmek ve başladığınız işin neticesindeki mes'uliyeti başka birinin omuzlarına yüklemek istiyordunuz. Bununla beraber intihabatı tacil ile hükumeti ele geçirmek istediğhnizi de gene siz söyIüyorsunuz!.. Bizi Mustafa Kemal hükumetile anlaşarak Trakya'yı muhafaza ve sulhü temin etrnemekle itham ediyorsunuz.. Bununla beraber Mustafa Kemal'in millî misakmı ve o zamanki Ankara Büyük MiUet Meclisinin kararlarını biliyorsunuz. Bunların hepsinde Anadolu ile beraber Trakya'nın da Türk millî hudutları dahiliırd* tutulduğunu, Mustafa Kemal hUkumetinm bu maksadı niüdafaa edeetik vasıtalara da malik olduğunu bili yorsunuz. O zaman Yunanistan'ın başına geçen hükumetin Ankara ile anlaşarak muharebeye bir nihayet vermek için elinden geleni yaptığı da meçhulünüz değildir. O zamanki hükumet, îngiltere'ye müracaat ederek, Trakya Yunanistan'da kalmak ve Anadolu rumları himaye edilmek şartile sulh yapacağmı bildirdi. Fakat Mustafa Kemal hükumeti hiç bir seyi kabul etmedi. Diğer taraftan bize o zaman Anadolu rum halkmı nakletmemek hu • susunu da atfediyorsunuz. Bu iti • raz da gösterir ki bugünkü Başvekil, Anadolu'daki rumları yerlerinden söküp koparmak fikrine saplanmıstır. ötedenberi beslediği bu fikri tahakkuk ettirmesi milyonlarca rumun perisan olması pahasına olmuştur. Bh de bunu bizim icra etmemizi istemek, biraz fazla bir talep olmaz mı?» M. Çaldaris bundan sonra, devletlerm H. fırkası hUkumetine para vermemeleri yüzünden kaybedilen 40 milyon İngiliz lirası bahsine geçerek, o zaman bu parayı zorla almak im kânı olmadığını söylemiş ve bunun üzerine şöyle bir münakaşa geçmis tir: «M. Çaldaris Zaten böyle bir irnkân olsaydı siz tesebbüs etmez miydiniz? Çünkü asıl size para vermiyorlardı. M. Venizelos Bana mı para vermiyorlardı? M. Çaldaris Evet size' Gülmiyiniz. Buna dair elimde resmî vesika vardır. M. Venizelos Kendimi gül • mekten alamıyorum. M. Çaldaris Maliye Nezaretin de bir dosya vardır. Hem de size para veriyordılarsa neden almadınız da 1919 ve 1920 senelerinde iki defada 1350 milyon altın drahmi kıymetinde dahilî istikraz yaptınız?.» (Mabadi var) hakkında şu izahatı vermiştir: « Terkos gölü Istanbul'dan bir kaç defa büyük bir şehrin *u ihtiyacını tatmin edebilir. İstanbul'a fazla su vermek icin göl kenarın daki sifonların adedini ve kuturlarını fazlalaştıracağız. Bu takdirde şehre günde 2500 metre mikâbı su verilebilecektir. Bu suretle evlerde geceleri de su bulunabilecektir. Yeni tesisat için 120 bin lira sarfedeceğiz. Getireceğimiz malzeme kontenjana tâbi tutulmıyacaktır. Tesisatın mubayaası hakkında hükumetçe kat'i karar verilmiş değil dir. Tesisat mubayaa edilsin, edümesin, İstanbul'un su ihtiyacınm ^atmini lâzımdır. Bunun için de tesisat yapıyoruz.» Belediye ne diyor? Belediye mehafili Terkos Şirke tinin yeni tesisat yapaeağından ademi malumat beyan etmektedir. Belediye Reisi muavini Hâmit Bey, ken • disile görüşen bir rauharririmize: < Bizim böyle bir şeyden habe • rimiz yoktur. Bu hususta Anka ra'dan hiç bir emir almadık» demistir. Bes senelik Yol programı M. Çaldaris diyor ki: M. Venizelos'un bugünkü vac zryetmm müşküaltmdan Halk fırka smı rae«'ul tutmak için ta 1920 senesrae kadar geri geri gittiğini hep işittiniz. Eğer bu ithamlara karşı, Başvekil M Venizelos'a değil, fırka reUi M. Venizelos'a cevap vermek mevkiinde olsaydım, mukabele kabul etmi yeeek tek bir sörle ağzını kapatır • dım: Muarızımın bahsettiği zaman, öyle bir zamandı ki kendisi Yunan halkı taraf ından en bariz bir surette geriye atılmıştı; fakat memleketi de Küçük Asya yangınının en ziyade şiddet kesbettiği bir balde birakti. Muharebe en tehlikeli bir devresine girmifti. Yunanistan berkesin yar dımına muhtaçtı. Fakat işte böyle bir samanda Liberal fırkası reisi. yalnız kendi başladığı ve bizim zararh görerek men'ine çalıştığımız işi bitirmek için en küçük yardımını bile esirge • mekle kalmadı; daha ileriye gitti. Henüz yeni kabine usulen yemin etmezden evvel alelâcele memleketi terketti. Bununla da iktifa etmedi: Hariçte de memlekete karşı az, çok yardım edecek yerde tamamile ak aini yaptı. Kendisi ve dostları her yerde o zamanki kralın ve o zamanki hükumetin Alman muhibbi olduğunu »öylediler. Bu şayialar bütün itilâf devletleri memleketlerinde, bühassa Fransa'da pek fena bir tesir biraktı. İşte Liberal fırkası reisine bu ce vabı verecektim ve bu cevap fırka reisine kâfi idi. Fakat, şimdi Başveküe de cevap vermek mecburiyetindeyrm: «Başvekilin itham etmek istediği fırka, hiç bir vakit mes'uliyetten kaçmamıştır. Başkaları tarafından ya pılmış hatalarm tevlit ettiği tehtikeler önüne durmaktan bile asla çe kinmemiştir. Size şunu soruyorum: «Siz, siz!» diyorsunub. «Biz, nerdeydik? Bunu pekâlâ bilirsiniz: Kimimiz hapisIerde, kimimiz menfalarda!.. Han gimiz, ne zaman sizinle görüşüp te nemen intihap yapmanızı talep e ÜebHirdik? O zaman burada bulu nanlar, mümtaz zatlar olabilirdi, fakat hiç biri sizi mecbur edeecek sa lâhiyettar taleplerde bulunacak mev. kide değillerdi. Aksine olarak, sizin bizzat meclisi feshetmek ve intihap yapmak istediğinizi isbat edecek vesikalar eldedir. Eğer vekâlet dosyalarını ka rıştırırsanız, bizzat sizin müteveffa Repulis'e çektiğiniz bir telgraf bu lacaksınız.. Bu telgrafta siz bizzat diyorsunuz ki: «Rhallis'i kandırınız, hâkumete iştirak etsin. Çünkü o beraber olmadıkça tam bir seferberlik yapamıyacağım ve Anadolu muha rebesine devam edemiyeceğim. Ekmek fiatları yükseliyor Ekmek fiatları son bir hafta zarfında tereffü etmeğe başlamıştır. Alâkadarlar bu tereffüü tabiî bulmaktadırlar. EŞ.e diye tarafından geçen senenin listeleri tetkik olunmuş ve bu mevsimde ekmek fiatlarının ayni nisbette yükselerek. dokuz kurusa kadar çıktığı görülmüştür. Bu hafta da nerhe on para zatn yapılacağı tahmin olunmaktadır. Maamafih, yeni mahsul gelmeğe başladıktan sonra fiatların tekrar ineceği ümit olunmak tadır. Adana Ağırceza mahkemesinde Ayşe isminde bir kadının katü maddesinden idam cezasına mahkum edildiğini yazmıştık. Ayşe hüküm den sonra gazetecilere ana ve ba basının kendisini evvelâ Hasan is roinde birine vermek istediklerini, fakat onun Abdullah Ef. isminde bir başkası ile evlendiğini. Hasan'ın daimî takibatma maruz kaldığını, yedi senedir hasretini cektiği hasta anasını ziyaret icin Karsanti'ye gittîği zaman bu felâkete uğradığını söylemiş, bunu müteakıp demiştir ki: « Adana'ya kocamın yanına dönecektim, küçük kardeşim Hüseyin ile yedi yaşındaki hizmetçi Emine'yi beraberime alarak akşam üzeri yola çıktık. Üzerimde şöyle böyle bin iki yüz lira kıymetinde mücevherat ile beş yüz lira da kâğit para vardı. Köyden bir buçuk saat ayrıldık, artık gece oimuştu.. Karanlıkta arkamızdan öfkeli bir erkek sesi yük seldi, durduk. Bu sesin sahibi Hasan ve yanın daki üç kişi bize yaklastılar. Hasan üç el tabanca sıkarak kiracımı ve kardeşimi korkuttu. Beni cebren attan indirdi. Karanlıkta kiracı Hü • seyin çavuşla kardeşim korkularından kaçmışlardı. Ben artık Hasan'm eline düşmüştüm. Bu adam üzerimNafıa Başmtthendisliği İstanbul d'eki para ve mücevheratı aldı. ArVilâyeti dahilinde yeniden yapıla kadaslarile beraber beni yaya olarak Mansurlu köyüne götürdü ve cak yollarla yapılmakta bulunan kapattı. yollara ait beş senelik bir mesai Hâdiseden haberdar olan kocam programı tanzim etmiş, Şehir Abdullah ile babam mahkemeye müMeclisine vermiştir. Rapora naza racaat etmişler. Fakat izinnamemiz ran; beş sene için üç buçuk mil olmadığı için mahkeme davalarını yon lira paraya ihtiyaç bulunmak reddetmiş. Ben bu Hasan'm yanında böylece ta ve her sene inşaata altı yedi altı ay kaldım. Yedinci ayda da feyüz küsur bin lira tahsisi icap lâket başıma geldi. etmektedir. Şehir Meclisince raHasan'ın karısı ile oğlunun benim por tetkik edilecek, yolların e • tarafımdan öldüriildüğü düpedüz bir hemmiyetlileri tesbit edilerek iftiradır.» Doğru degil »ni? tstanbul yolları için 3,5 milyon lira lâzım! Dartilâceze bütçesi Darülâceze'nin yeni sene bütçesi t«nlim edilmif ve Umumi Meclise veriünistir. Müessesenin varidatı, masrafmdan beş bin lira noksandır. Bu miktar Belediye bütçesiiden tefrik edilmek suretile bütçe tevzin olunacaktır. bunlar yaptırılacaktır. Tutulan et kaçakçıları Belediyece kaçak et takibatma siddetle devam edilmektedir. Son bir hafta zarfında yeniden külliyetli miktarda kaçak et tutulmuştur. Musadere edilen etlerin listeleri sudur: Hayriye lisesinden 112 kilo sığır, Hüseyin Efendiden 3,5 kilo kuzu, Yusuf Efendiden 5 kilo koyun, Mah mut Efendiden 5 kilo kuzu, İunail Efendiden 5 kilo koyun, Kâmil Efen diden 2,5, Mustafa Efendiden 14,5, Ethem Efendiden 29,5, Ahmet Efen diden 4 kilo kuzu, Fatih'te Ali Efen diden 153 kilo manda eti musadere edilmiştir. Bulgaristan'dan iade edildîgi halde gümrükte kalan tarihî evrak mes'eleti hallolunmak üzeredir. Evrakm kon • tenjana tâbi tutulmaması için Ankara' dn istihsali lâzım gelen müsaade ahn mış ve dün beyannameler tanzim edil • mistir. Fakat evrakı nakledecek vesait hazırlanamadığınd»n nakil bugüne kalmıstır. Tarihî evrak çıkıyor! isviçre'li bir pro'esör geldi İsviçre'li Darülfünun müderri»lerin den Profesör M. Fredrik Steiner şeh • • rimize gelmiştir. Profesör dün kendisile görüşen bir muharririmize demiştir ki: K Memleketinize yeni Türk inküâbını yakından tetkik için geldim. İnkılâpçı Türk'lerin harekâtını daha onlara Kemalist denildiği gündenberi takip ediyordum. Turk inkılâbınm en büyük takdirkârIarındanım. Bir kaç güne kadar Ankara'ya da giderek yeni Türkiye'nin yeni merkezini ziyaret edeceğim. Istanbul, coğrafi vaziyeti ve tarihi asari itibarüe Avrupa'nın, hatta dünyanın en şayani dikkat bir şehridir. Şehriniz dünyanın en çok seyyah celbedebilecek bir yehri olabilir.» Tütün İnhisarında Eski hesaplarîn teftişi ne netice verdi? Maliye müfettişleri tarafından Tütün İnhisar idaresinde eski islere ait olarak yapılan tahkikat devam et mektedir. Müfettisler bugün Güm rük ve İnhisarlar Müsteşan Adil Beyin riyasetinde toplanarak şhndiye kadar yapılan teftişat neticesîni tetkik edeceklerdir. Ankara'dan gelen malumat a göre Tütün İnhisarınm eski umumî rnü dürü Seyfi ve Behçet Beylerle Hacı Adil Beyin riyaset ettiği eski mee lisi idare hakkında Şurayi Devîetçe lüzumu muhakeme kararı verilmiatir. Bu lüzumu muhakeme kararmm sebebi şudur: Orozdibak ticareta • nesi Seyfi Beyin müdürlügü zama • nında Adana'da sigara kaçakçılı • ğmdan dolayı mühim miktarda naktî cezaya mahkum olmuştu. Bu para cezası Tütün İnhisarı tarafından (14) bin lira fazlasile tahsil edil miş, fazla alınan para ikraraiye o larak muhtelif memurlara dağıtıl raıştır. Orozdibak ticaretanesi, bi • lâhare kendisinden (14) bin lira fazla para alındığını iddia ederek mahkemeye müracaat etmiş ve da vayı kazanmıştır. Mahkeme bu (14) bin liranın Tütün İnhisarı tarafın • dan Orozdibak ticaretanesine iade • sine karar vermiştir. Behçet Bey zamanında bu para nın iadesi icap edince memurm ta • sarruf sandığından (14) bin lira ahnarak Orozdibak ticaretanesine ve» rilmiştir. İşte bu sebeplerden dolayı her iki umumî müdür ile bu muamelât hakkında karar veren meclisi îdare hakkında lüzumu muhakeme kararı verilmiştir. Vapurda deliren yolcu KUis'li Hacı Mehmet oğlu Ali Efendi isminde bir adam bayram münasebetile Çanakkale'den İstanbul'a gelirken vapurda cinnet getirmiştir. Deliren yolcu vapurun tstanbul'a muvasalatmda der hal Haydarpasa hastanesine naklolun • muştur. Tehir edilen bir müsamere Hilâliahmer Taksim şubesi tarafından 22 nisan cuma günü Tokathvanda ve rilecek danslı çayın daha mükemmel olması için tehiri takarrür etmistir. Çayın ne vakit verileceği aynca ilân edile • cektir. Kibrit inhisarı hey'eti umumiyesi Hali tasfiyede bulunan Tükiye Kibrit İnhisarı Türk Anonim Şirketi hissedar ları dün saat on birde Karaköypalas'taki hususî dairede toplanmışlardır. Içtunada tasfiye memurları tarafın • dan sirketin vaziyeti hakkında takdim olunan raporla bilânço ve muralap raporu okunmuş, kabul edilmis ve tasfiye muamelesine devam edilmesi karar • laştırılmıstır. Tasfiyeye memur heyet vazifesine devam edecektir. Mefsuh sirket tahsilâtmı ikmal edince tasfiye muamelesi de nihayet bulmuş olacaktır. 23 nisan bayramı Hakhniyeti mflliye bayramına musadif 23 nisan cumartesi günü devair kapalı olacak, maamafih resmi kabul ve saire gibi merasim yapılmıyacaktır. Yalnız Cumhuriyet Halk Fırkası binasında bir balo verilecektir. Tıp fakültesinde konferans Bir kaç gündenberi sehrimizde bu • Iunan Sofya Darülfünunu müderris • lerinden M. Stamisef dün Haydarpa şa'da, Tıp Fakültesinde bir konferans vermiştir. Fakülte müderrbleri ile Tıp talebeleri bu konferansta hazır bu lunmuşlardır. Dün akşamki yağmur İki gündenberi açık giden hava dün akşama doğru bozulmus, ve saat besten sonra yağmur yağmağa baslamıstır. Karadeniz'de dündenberi karayel fırtınası esmektedir. Ankara vali muavini Ankara Vali muavini Abdülhak Hakkı Bey sehrimize gelmiş, dün Vali Muhittin, Vali muavini Fazlı Beyleri ziyaret etmistir. inhisarların nakli etrafında Giimriik ve İnhisarlar Vekâleti Müsteşarı Âdil Bey dün, ögleye kadar Tütün İnbisarında inhisar idareierinin yeni vaziyeti ile mesgul olmuştur. Âdü Bey bir arahk Tütun, Müskirat ve Tuz Inhisarları müdürlerini nezdine celbederek kendilerile bu idarelerin yeni bütçe ve kadrolarında yapılan tadilât etrafında görüşmüştür. İnhisar idarelerinde tasfiye muamelâtma henüz baslanmamıştır. inhisar idareierinin yeni sene için yapılan kadroları tatbik edilmeğe baslanırken tensikat ta tedricî bir şekilde yapılacaktır. fnhisarların tevhidine filen haziranda baslanması mukarrerdir. Son bir habere göre tevhit ve nakil keyfiyeti bir sene daha tehir edilecektir. Âdil Bey bir hafta kadar sahrimizde kalarak inhisarlarda yapılacak tensikat ve ıslahat işlerile mesgul olacaktır. Bugünkü Yeni Gün'de Başmakale: Sana senden gelir ancak bir işte dat lâzımsa... Abidin Daver Adliye tayinleri ve Adliye Vekili Bayramı geçirmek üzere şehrimize ge len AdKye Vekili Yusuf Kemal Bey İstanbul'da bir kaç gün daha kalacaktır. Yusuf Kemal Bey Adliye tayinleri hakkında şu beyanatta bulunmuştur: « Adliyede yeni tayin ve nakiller ancak haziranda yapılacaktır. İntihap encümeni toplanmıs ve dağı'mıştır. Bir daha önümüzdeki haziranda toplana caktır.» Evet ve hayır: Bir cevap Peyami Safa İlim ve fen yolunda: Fen yeni âlimler keşfediyor Küçük hikâye: Evli bekâr Mekki Sait Vali muavini ( Birinci sahifeden mabait ) fcine, tstanbul Vali muavini Fazh Beyin Vilâyatı Şarkiye mülkiye başmüşavirliğine, Beyoğlu kaymakamı Sedat Beyin Istanbul Vali muavinliği. ne, Belediye mektupçusu Haluk Beyin de Beyoğlu kaymakamhğma taymleri takarrür etmistir. Belediye mektupçuluğuna kimin tayin olunacafı tıeniiz malum değildir. Kıbrıs valisi ( Birinct sahtfeden mabait ) evvel şehrimizden geçerek Ankara'ya gittiği ve tekrar sehrimize döndüğü yazılmıstı. Sir Renald kendisini ziyaret eden İstanbul gazetecilerile göriişmemek istemiş, yalnız resrainin alınmasına izin vermiştir. Sir Renald fngiliz sefarethanesinde misafir kalmaktadır. Yakında Kıbrıs'a gidecektir. Mazi notları: Ayasofya'da Kelâmi Ağaya çatan Hızır aleyhisselâm Hâkim Ziya Biraz da gülelim: Kadm ve moda sahifeleri, Sinema, Spor, Radyo, Hanımabla. Gençlik, memleket havadisleri Daraağacı dibinde, Kadın an* yorum, Yalu ve Çuşima, Kral lar avlıyan Türk tefrikalan Vahdettin'in îkinci karısı Mısır'dan bildirildiğine göre orada bulunan Vahdettin'in ikini karısı son günlerde tekrar evienmiştir. Bu izdivaç oldukça gaip bir macera neticesinde vuku bulmuştur. Sabık kadınefendi eski Merkez Kumandanı Emin Ps. nın oğlunu gözüne kesn'rmiş, ancak 24 yaşında ve kendisinden çok küçük olan delikanlıyı kandırmağa muvaffak olmuştur. Ka dının yeni kocası işte bu gençtir. Bu kadının Vahdettin'den olan oğlu da, yani kocası ile ayni yaştadır. 23 nisan ÜÇocuk haftasınîn İ• I İlk günüdür Fuat Bey Gömüline'deki Tâli mübadele ko • misyonu Türk murahhası Fuat Bey sehrimize gelmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: