16 Mayıs 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

16 Mayıs 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DG'OJZUNCU SENE No. 2881 Sahip ve Basmuharrirı \ N A D İ f İDAREHANESİ: • luMinunnıuınıve ktibisıoda daım malısusa [ • ı E? Igraf: İstanhul Cumhurivet . II Posta kutı;so: 1N° 2 4 6 22366 T e I e fO n • ? 23236 ^i C I C I U I I . Tahrir mUdürü 20472 jdare müdürü 22365. Matbaa urıyet " • <••'••• • « mumııiH • m . ..,.....„, „,„ H.ll,,mnlmM,.u.,,.. „„„„„„„„ , , m PAZARTESi 16 MAYIS 1932 ABONE ŞERAİTf MÜDDET: ÎTÜRKİYE İÇİN HARİÇ İÇİN*j [ Seneliği \ : 6 Ayhğı : : 3 Aylığı • | 1 Ayhğı: 1400 Kr. | 2700 Kr.« 1 750 Kr. i«I450 Kr.f 400 800 Kr.l 150 Kr. Hiishası her yerde,' Fırka Grupu Dîin Başvekili Dinledi '"" n 5 Kuruştur '" '" ' î " »»«""»"»•« « 11 Z Ismet Paşanın Rusya'ya seyahati ve neticeleri: 6 m n ,,,,,HUI ,„„„, Rusya tarafından Bize açılan Kredi mes'elesi îsmet Paşanın Rusya'ya seyahati ile takviye olunan dostluk müna sebetleri arasında iki memieketin iktisadî ve ticarî mes'elelerinin dahi esaslı surette tetkik, müzakere ve halledilmis olacağını tabiî addetmek lâzımdır. Ismet Paşa Moskova'da tıcaret odası içtimaında ticarî müna sebetlerin ıslahı ile istihdaf ettiği maksadı pek açık olarak ifade et raişti. Iki dost memieketin hariçten tedarik edecekleri eşyayı imkân ol dukça biribirlerinden almaları pek ziyade arzu olunacak bir şeydi. Sonra iki tarafın yekdiğerinden almağı taahhüt ettikleri esya namına tesbit olunan rakamlar nelerden ibaret o Iursa tam bir dünistliıkle bunların alınması iki taraf vaziyetinin sıhhat ve selâmeti namına süphesiz en tabiî ve en makul muamele olurdu. Bilâhare asıl salâhiyettar zevat île cereyan etmiş olan miızakereler meyanında bu cihetin esaslı olarak tesbit edilmiş olacağını süphesiz addediyoruz. Bundan sonra iki memleket arasındaki iktısadi münase • betlerin daha büyük bir emniyetle inkişafına bihakkın intizar edebi liriz. Bu az buz bir şey d'eğildir. Rusya, memieketimizin ticaret muvazenesinde çok faydalı mevk< işgal edebilecek çok büyük bir memle kettir, ve biz komşularımızda gdr dıiğümüz samimiyet ve muhabbet derecelerine bakarak bu işlerin bunrfan sonra şimdiye kadarkine nis betle daha çok iyi, en iyi bir tarzda yiirüyebileceşine emniyetle ve memnuniyetle hükmediyoruz. Yeni Rusya'dan yalnız ticarî mübadele vadisind'e değil, Türk iktisadiyatının inkişafı hususlarında dahi ehemmiyeth surette istifade edebi leceğimiz anlaşılmıştır. Komsu ve dost memleket tarafından hülcumetimize karşı açılmasına muvafakat olunan 8 milyon dolarlık, yani 200 milyon franklık kredi bu imkânın ilk maddî delilinı teşkil eder. Rusya'ca bu krediyi istimale başladığımız tarihten itibaren faizsiz olarak yirmi senede ödemekliğimize mu vafakt olunmuştur. Bu kredi diğer bazı mevat meyanında bilhassa ihtiyacımız olan bazı makinelerin alınmasında kullanılacaktır. Meselâ mensucat ve bilhassa pamuklu mensucat sanayiimiz için tedarikine mecbur olduğumuz bazı makineler bu cümledendir. Gerek mensucat için, gerek diğer bazı sanayi için alacağımız makinelerin intihap ve tayinleri tamamen bizim tetkik ve tefrikimize terkolunmuştur. Fiat mes'elesine gelince bu da dünya fiatı ile kontrol edilmek esası ko • nulmuştur. Pamuklu mensucatın adeta ha vayici zaruriye şeklinrîe alınıp kul • lanılan yalnız bir kısmı için harice verdiğimiz para her sene lâakal 2530 milyon lira raddesindedir. Halbuki bu mensucatın iptidaî maddesi olan pamuk memleketimizde yetişiyor. Pamuklu mensucatımızın mühim kısmını memleketimizde imal edebilmekle bir taraftan kendi iptidaî maddelerimize kendi ihtiyaç larımızda mahreç bulmus oluruz, diğer taraftan bütün bu mensuvatın işçiliğini de kendi vatandaşlarımıza hasreylemiş bulunuruz. Mensucatın yalnız pamuklusu değil, yünlüsü de vardır. Sanayiin yavaş yavas memleketimizde de teessüs ve tekemmül edecek diğer bir çok subeleri olduğu gibi. Yarı müstemleke halinden sıyrılıp çıkmak istiyen her cemiyet kendi içinde yapılması mıımkün sanayii tesis ile mülrelleftir. Bu sanayiin makineleri ve fabrikalan ilk sermayeyi teşkil eder. Gerek sınaî, gerek ziraî sahalarda muhtaç olacağımız ma kinelerin bir kısmını böyle bize hakikaten dostça temin olunan kolaylıklarla tedarike imkân bulmak elbet büyük bir muvaffakiyet ve kıymetli bîr müzaherettir. Bu bahiste makinenin paradan asla farkı ol madığını ve çünkü makineler! baska taraflardan tedarike kalkışsak paraYUNUSNADI İMabadı 4 uncu sahıjede) smet Paşa izahat verdij Fırka Grupu içtimaı hakkında Cemîlj Bey mühim beyanatta bulundu Ankara 15 (A.A.) C. H. FırIki memieketin siyasî münase kası Grupunun bugunkü içtımaına betlerinin tezahüratını da Ismef Pş. riyaset eden Reis vekili Cemil Bey mufassal olarak anlattı. Miliî müAnadolu Ajansı muharririne ati cadelenin bidayetindenberi 'ki ta raf memleketlerinin yekdiğerini deki beyanatta bulunmustur: dost ve lâzım telâkki etmeleri ne kaj < Ismet Paşa Sovyet Ittihadı dar ciddî ve samimî olduğunun oir memleketlerine seyahati hakkında daha tezahür etmesinden Fırka Fırka Grupuna mufassal malumat Grupu pek memnun olmuştur. İki vermistir. Sovyet memleketlerinin taraftan her birinin beynelmilel mühali hazırı hakkında muteferrik ve nasebetlerin türlü tecellivatında dımütemadi temaslarının intibalarını ğerine emniyeti muhafaza edecek acık bir surette hikâye eden Ismet zihniyette olmalarını, birinci dere • Paşanın muşahedeleri, biıyük bir cede mes'ul olanlarla komsularına insan kütlesinin yeni bir cemiyet vucude getirmek için uğrastığı müs ve halk kütlelerile külfetsiz temaslarına istinaden beyan ettiği zaman] külâtı, katlandığı fedakârlıkları Ismet Paşayı Fırka Grupu büyük ayni zamanda eserler ve terakkiler takdir tezahüratile karşılamıstıı. tahakkuk ettirmekte katettikleri Millî sanayiin teslsinde faydalı buyük mesafeleri göz önünde can • olmak için yirmi sene vade ile falandırmıştır. izsiz ve aynen mal ile ödeDahilî ve harîcî sulh arzusunda necek sekiz milyon dolarlık mal samimî olarak pek ziyade çahşmak zeme tedariki imkânını Fırka Grumanzarası bu müsahedelerde te pu hakikî bir dostluk delili addetbarÜ7 etmektedir. Dost memtekette mistir. ilim ve fenne, güzel san'atlara itiIsmet Paşa sulh içinde millî in bar ve meclubiyeti Ismet Paşa bilkişafı temin etmek için çalışmak hassa zikretmiştir. ve sebat etmek arzularının her çün| Ismet Paşa H. Fırkasının millidaha ziyade kuvvetlendirmesinde yetçi, halkçı, devletçi, inkilâpçı siısrar etmiştir. yasetinin memieketin ihtiyaclarına Ismet Paşanın siyasî mevzuda hakıkî ve ciddî surette mutabakati tebarüz ettirdiği şu nokta dikketi kanaatini müşahedelerile bir kat celbetti. On beş gün süren uzun bir daha kuvvetlendirmis olarak avdet temas esasında iki taraf hiç bir devj etmiştir. Iet aleyhinde konusmamışlardır. Kemalist Türkiye'nin siyasî ve Moskova'daki neşredilen tebliğin millî inkişafı ve her sahada millî hakikatin tam bir ifadesi olduğunu! istiklâli mjiemmen tutan zihniyetin Başvekil Fırkada tekrar etmiştir. dost memlekette hususi bir Fırka Grupu Sovyet memleketleri muhabbetle telâkki edilmek • hakkında hareretli dostluk teza te bulunduğunu anlattığı za hüratı göstermiş, hükumetin hattı man Fırka Grupu pek ziyade hareketini sürekli alkışlarla tasvip memnun ve mütehassis olmuştur. ve takdir eylemiştir.» Borçlar Müzakeresi Hindistan'da kanh hâdi seler, 60 yaralı 3 ölü var S. Şükrü Bey dün tekrar t ı .»...•••. ı „„„ ııiiiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııtıııııııııııııııııııııııırııiMiııııınıuııııııı Paris'e gitti Paris'te hâmiller mümessillerile eski Osmanlı borçları için yeni ve kat'î bir tesviye tarzı bulmak üzere te maslar yapan Saraçoğlu Sükrü Bey, dünkü semplon ekspresile tekrar Paris'e gitmistir. Saraçoğlu Şükrü Bey, Paris'te, aldığı yeni talimat dahilinde hâmil lerle müzakerata devam edecek yeni bir itilâfname akdi için çalışacaktır. Sükrb Bey hareketinden evvel bir muharririmize şu beyanatta bulun muştur: « Vazifem Osmanlı borçlarını tesviye seraiti üzerinde hâmillerle temas ve müzakere yapmaktan ibarettir. Bu seferki müzakerenin iyi bir netice vermesini ümit etmek isterim. Esasen geçen seferki temaslarımızda eâfeşlar üzerinde büyük noktai naz* • Vaziyet vahimdir, mağazalar yağma edildi, 3 müslüman çocuğu öldürüldü \ Tütün konferansı neticelere varacağı tahmin ediliyor sıfc sık vuku bulmakta olan ka nlt hudiseter esnasında TMcrufüartn nakli Bombay 15 (A.A.) Dünkü ar eylemişlerdir. 60 yaralının hastaneye bedeler esnasında 3 kişi ölmüş ve 39 sevkine zaruret hâsıl olmuftur. kişi yaralanmıstır. Mahallelerden birinde Vaziyet, vahimdir. Askerî ve mUDd ciddî bir müsademe olduğundan, zabıta, hükumet erkânı, vak'a mahallinde bugaleyana gelmiş olan halk üzerine ateş lunmaktadırlar. Askerî kamyonlar, müaçmıştır. Bunu müteakıp umumî bir temadiyen mevki almakta olan askeri panik vuku bulmuştur. Yaralılann kısmı taşımaktadırlar. Diğer taraftan müsellâh azamî Hindu'lardan murekkeptir. Şimdi zabıta kıtaatı bir çok mağazaların yağma sükunet avdet eylemiştir. edilmiş bulunduğu sehirde dolasmak Bombay 15 (A.A.) Bu sabah yeni tadır. arbedeler vuku bulmuştur. Kıyamcılar 3 müslüman çocuğunun katiedilmiş zabıtanın üzerine ates etmişler ve zabıtayı tüfenk ateşile mukabeleye mecbur olduğu bildiriimektedir. ScFracoplu Şükrü Bey Sirkeci i$tasyonuf''î farkları olmadığı görülmüştü. Pa • ris'te ne kadar kalacağımı bilmi yorum.» Saraçoğlu Şükrü Bvy Sirkeci ga • rında Muhtelit Mübadele Komisyonu azaları, mali müesseseler erkânı ve arkad^şları tarafından teşyi edilmiştir. Fransız bahriyelileri, dün, Cumhuriyet abidesine merasimle çelenk koydular Içtima hafi oldu, müzakeratın müsbet M. Doumer'in katili 1918 de ölmüş bir adamın ismini taşıyormuş1 Paris 15 (A A.) Istintak hâkimi Havre'de ikamet eden ve Astakoff is minde olan bir Rus'u dinlemiş tir. Mumaileyh hakikî Gorgu loff'un 1918 senesinde vefat et miş olduğunu ve bizzat ken disinin o zamaı cesedi teşhis ey "f Doumer'in kat ' t lemiş bulunduğunu ifade etmiştir Tutün konferansmm ilk îçtimaına îştirak edenler Balkan tütün konferansı dün saat Mithat Beyin riyasetinde toplan dörtte Ticaret Odası riyaset salonun mıştır. {Mabadi 4 unciı sahifede) da, Ticaret Odası Reisi Nemlizade Paris panayırındaki Türk paviyonunu Fransız gazeteleri takdir ediyorlar Iki gündenberi limanımızda bu lunan Jandark Fransız mektep gemisi süvari ve zabitleri dün sabah saat on birde Beyoğlu'ndaki Sent \ntovan kilisesine gitmişlerdi>Saat on bir buçukta kiliseden çı kan Fransız bahriye zabitleri kruvazör süvarisinin kumandası altında Gorguloff ile muvacehe edılen Taksim'e giderek Cumhuriyet abi muhbir, beyanatını teyit etmis ve desine kırmızı beyaz, beyaz, mavi katilin çocukluğunu tamdığı Zolo kordelelerle süslü bir çelenk koy tareff isminde bir sahıs olduğunu söy muşlardır. Gemi süvarisi çelengi kolemistir. yorken Fransız zabitleri de abideyi Muhbirin talebi üzerine davet e selâmlamışlardır. Fransız kruvazörü bugün halk'n dilen Prens Keletech Sultan Giray ile Rus miralaylarından Eliseieff, ne Gourguloff'u ne de Zolotareff'i ta mmadıklarını ifade eylemişlerdir. Fransız bahriyelılennin Cumhuriyet abi' desını selâmltyor ve abideye çelenk koyuyorlar ziyaretine tahsis olunacaktır. Gemi yarın Köstenceye, oradan da Varna'ya giderek iki gün kalacak, ve tekrar limammızdan geçerek Marsilya'ya avdet edecektir. 'VVL Pans panayınndaki Türk paviyonunun Fransız gazetelennde zntışar eden resmı Fransız gazeteleri bu seneki Paris panayırında Türkiye şubesinin pek ziyade nazari dikkati celbeylediğini ve muvsffak olduğunu yazıyor, Ex • celsior gazetesi panayırdaki Türk (Mabadi 4 üncu saniJeOe) 1930 senesi ^ Güzellik Kra liçesi Mübec cel Hanım da evlenmîş ve bir kaç gün ev vel düğünü icra edilmiştir. Mübeccel Hanım tüccardan Abdülkadir Bey le evlenmis tir. Bu sureN le Güzellik Kraliçelerinin 930 Guzellık Kralıcen kimseyi beğen Mübeccel Harım medikleri için evlenmedikleri hak kındaki dedikoduların manasızlığı tahakkuk etmiş oluyor. Çünkü üç Güzellik Kraliçesinden ikisi, Feriha mtidurleri ile bir arada Şımendıfer •mektebi tdlebesî ve Mübeccel Hanımlar, evlenmis mekte olan Haydarpaşa'daki ŞîmenDevlet Demiryollarmın istasyon, lerdir. Yeni aileye saadetler temenni ederiz. difer mektebinde 18 inci devre ta» ambar ve tren memurlarını yetiştir Mübeccel H. evlendi Şimendifer mektebi Demiryollar idaresi bu çok faydalı mektebi kapatmağa karar verdi

Bu sayıdan diğer sayfalar: