29 Mayıs 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

29 Mayıs 1933 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

• *am7itrrivef Mavîs 1933 Milâstajtütüncülük Çok nefis tütün yetiştiren bu kasabada müstah siller büyük zarara uğradılar yüzünden kaybolan bu servetin geMilâs «Hususî» Garbî Anado ne o yüzden kazanılması çaresini dülunun en güzel ve en verimli kasabaşünmesi için en büyük âmil olmuştur. larından biri olan Milâs, nefis ve ko1932 de havaların kurak gitmesi ve Vulu tütün yetiştirmek itibarile Türkiv«de en başta gelen kazalardan bi evvelki senenin çok acı geçmesi sebebile rekolte miktarı 250 bin okridir. Tütün ziraati Milâsta oM«k kaya düşmüştür. 1932 senesi istihça eski bir tarihe maliktir. Fakat asal masrafı azamî 50 kuruşu geç »ıl ehemmiyetli bir sekilde tütüncü mediği halde satış fiatı 100 ile 40 lük 1902 tarihinden sonra baslar. arasında iyi bir şekilde devam et O zamana kadar ancak 150 ilâ 200 miştir. Ayni zamanda 1931 rekol t>in okka arasında olan tütün istih tesinden kalan 1,200,000 okka mahsalâti 1902 de Amerika kumoanya sulden 1,100,000 okkası 40 ile 15 larını ilk defa Milâsa gelerek tütü kuruş arasında satılmıştır. Bunla tıe diğer »enelere nisbetle iki mis rın satılmasında en ziyade bu sene linden fazla fiat vertneleri rekolte miktannın 700 bin okkaya kadar f ır mahsulünün takasa girmesi ümidi müessir olmuştur. Böylece çiftçi elamasına sebep olmuştur. Lâkin bu linde hemen hemen tütün kalmamışyükselis iyi bir netice vermemis, tütır. tün flatları ümit edilmiyecek bir sekilde sukut etmistir. Maamafih halk 1932 senesi tütün satışı Milâs tütütüneülüğe büvük bir ehemmivet tüncülüğünü yeni bir şekle sokmuşvermeğe baslamış ve ffünd^nRÜne tur. 1932 ye gelinceye kadar tütün yetistirilen tütünlerin kemiyet ve satışı şu sekilde yapılırdı: Kumpan • keyfiyet itibarile daha yüksek bir yalar piyasayı açtıkları gün azamî derecede olenasına calışmıstır. fiat üzerinden tütün alırlar, fakat onu takip eden günlerde derhal fiUmumî barp ve tstiklâl harbi seatlar sukuta başlar ve birinci gün, nelerinde bu calısma bir%z tevak kufa uğramış ise de Cumhurivet dev azamî fiatla satılan en iyi mahsul ayarıdaki tnallar birkaç gün sonra rinin feyizli inkişafile yeniden ve yarı fiata bile müşteri bulamazdı. daha büyük mikyasta faaliyete başHalbuki 1932 de tütün kumpanya lamıstır. ları bu usulü kaldırarak iyi mala her 1925 ten sonra rekolte daima bir zaman iyi para vermek usulünü koymilyonu asnns ve 1931 de 2 milyon muşiardır. Bu suretle ilk piyasada okkaya baliğ olmuştur. Fakat bu satış mahallînde bulunamıyan çiftçi miktar tütünü yetistirmek için ka iyi malını sonra gene iyi fiatla sataznnın nüfusu kifayet etmediğinden bilmiştir. hariçten amele »etirilmeğe başlanBu şekil Milâs tütün zürraını çok mış, Aydın, Nazilli ve Tavastan memnun ettiği gibi Milâs tütünlerihatta Konyadan tütün işlemek icin nin de çok yüksek bir nefasette yearneleler Milâsa akın etmişlerdir. tiştirilmesini teşvik ettnistir. Bugün 1931 senesinde Milâsa gelen yabancı Milâs çifçilerinio tütün istihsalinde amele miktarı kasaba nüfusunun bir gaye olarak kabul ettiği iki şey varrnislini geçmiştir. Seneden seneye dır: Biri istihsal masrafını en aşağı artan bu amele ihtiyacı amele ücretbir dereceye indirerek tütünü ucuza lerinin gittikçe artmasını ve tütünün maletmek, fkincisi rekolteyi hali itimaliyet fiatinın cok yükselmesini mucip olmuştur. Rundan ba*ka uzak dalde tutarak en güzel topraklarda en nefis tütünü yetîştîrmek. tşte hep v^rlerden celbedilen ve tütün isinde bu düşünceler ve gayeler nazarı dikl&vıkile tecrübe görmemi» olan bu kate almarak bu sene hariçten amele ameleler tütünü iyi işliyememisler getirilmiyecek ve kazanin tütün işinbu suretle tütünün nefasetini de düde çok usta olan ameleleri ile tü • şürme&e ba;lamıçlardir. tünlerin nefis olarak yetiştirilme Maamnfih 1931 senesine ksd»r sine çalışılacaktır. daima 180 kurustan başlıvarak 1<V) kvrustan a<agı düsmiyen tütün fiatYeni sene mahsulü olarak şîmdi lan ist'b»al masvafının fazIal'*iT>» ye kadar 12 bin döniim birinci de rajrmen tütün zürraına her vak;t kâr recede toprağa tütiin dikilmistir. temin etmistir. Ancak 1931 senesi Ve bu seneki zer'iyat ta bitmiş de r»»koltesinîn pokyüksek olması ve tnektir. Bu sene havalann güzel gitiktısadî buhranın hâd bir dereceye mesi ve bahar vağmurlarının bere • trelmesi yüzünden tütün fiatları birketli olması çiftçinin yüzünü jfül • denbire düsmüs ve istihsal masrafı dürmüştür. 1933 rekoltesinin 500 ile okka ba<ın» 100 kurustan asasn düs 600 bin okka arasında olacagı tahmin emed&i halde kumpanvalar tütünü dilmektedir. Bu seneki mahsul ne • 50 kurusa bile almamular ve 1931 faset itibarile de çok yüksek ola de 1 milvon 200 bin okka tntün sacaktır. Bir defa havalar tütün için tılmıyarak elde ka'mıotır. Bu suretçok müsaittir. Sonra tütün en iyi le senelerce çalışılarak elde edUen topraklara dikilmistir. İşçiliğe çok sermaye bir anda kavbo'mus ve Miehemmiyet verilmektedir. Birinci alâs kazasi 1931 de 1,000,000 liraiık nalar kat'iyyen satılacaktır. Esasen zarsr çörmüstür. iklim ve toprak itibarile iyi tütün için çok müsait olan Milâs muhiti Bir kasabanın sermayesinden V'r işçilikte de bu yolda hareket ettikanda bir milyon liranın kaybolması ten sonra yetiştireceği tütünlerin karşısında titrememek kabil değil • çok güzel olacağına süphe yoktur. dir. Maamafih bu acı darbe o zamaBugün tütün ziraati Milâsta en müna kadar hesapsız hareket eden tütün zürramin derhal kendisini çekip tekâmil şeklini bulmaktadır. çevirmesini temin etmis ve tütün Ahmet Nazmi ) Hikâye j Tahta bacakh hortlak Serbest güreşlerde 4 galibiyet kazandık Dün geceki müsabakalar, güreşçilerimizin parlak bir istikbale namzet olduklarını göstermektedir Ikinci güreş Yaşar ile Fabyan aŞehrimizde bulunan Macar güreş rasında serbest güreş olarak yapıltakımile dün gece Taksim stadyo mıştır. Yaşar, on beş dakikadan ibamunda açık havada son bir müsa ret olan güreş müddeti zarfında hasbaka yapılmıştır. Bu müsabakalar, mına faik güreştiği için sayı hesaalafranga değil, serbest güreş şek bile galip gelmiştir. linde yapılmıştır. Şimdiye kadar alafranga güreş Uçüncü güreş, tsmail ile Galambos yapan pehlivanlarımızın, ilk defa oarasında olmuştur. tsmaile nazaran larak en kuvvetli bir Avrupa takı gerek kilo, gerek teknik itibarile famile yaptığı serbest güreşler, biz'm ik olan Macar güreşçi, tsmailin kariçin çok faydalı olmuştur. Alaturka şısında ancak 6 dakika 29 saniye güreşin yağsızı olan ve Anadolunun dayanabilmiş ve tsmail güzel bir oekseri yerleırinde «kara güreş» tabir yunla Macarı yenmiştir. edilen serbest güreş, bizim güreşçiBundan sonra Macar takımını en lerimizin istidat ve mizacına gayet teknik ve kuvvetli güreşçisi Hegemuvafık gelmiştir. Maruf güreşçiledüş ile Ankarali Hüseyin karşılaşarimizin ekserisi alaturkadan ve «ka • caklardı. Fakat Hüseyin, dün An • ra güıeş» ten alafrangaya geçtik karaya dönmek mecburiyetind'e kalleri için bu işte hiçbir acemilik gösdığı için müsabakaya bittabi gele termemişlerdir. memiş, Macar, hükmen galip ilân edilmiştir. Dün gece alınan muvaffakiyetli Beşinci müsabaka Mersinli Ah • neticelerden sonra serbest güreşin metle Bobis arasında yapılacaktı. bizde de taammüm edeceğine ve güBobis te müsabakaya gelmemiç ve reşçilerimize gayet parlak bir istikAhmet hükmen galip ilân edilmiştir. bal hazırlıyacağına şüphe yoktur. Polataş ile Sıvaslı Mehmed'n yap» Dün gece ilk müsabaka, filiz siktığı müsabaka, üç dakika on beş salette Banyas ile Mustafa arasında niyede Macarın galebesile netice • yapılmıştır. Balkan şampiyonu olan lenmiştir. Mustafa epeyidenberi id'mansız ol duğu için Macarlarla yaptlan ilk Dün geceki müsabakalann en mümaçlara iştirak edememişti. Dün gehimmi Çoban Mehmetle Macar Kont ce, bir iki günlük bir idmandan sona>asında olmuştur. Alaturka güre ra maça çıkmıştnr. Fakat bu kıymetşin, dolayısile serbest güreşin en li güreşçimiz serbest güreşi bilnnemaruf bir şahsiyeti olan Çoban Mehdiği için müsabaka alafranga olarak met, Macan iki dakikada yere vuryapılmıştır. mak suretile büyük bir muvaffakiyet kazanmıştır. Çoban Mehmedin Filiz siklette bütün güreşçilerimibu güreşte gösterdiği kabiliyet ve zi mağlup eden Banyas, Mustafayı muvaffakiyet çok şayani dikkattir. ancak sayı hesabile yenebilmiştir. td*dia edilebilir ki, Çoban Mehmedi Mustafanın idmansızlığına rağmen serbest güreşte Avrupada yenecek bu maruf Macarın karsısında teknik güreşçi pek azdır. kuvveti sayesinde sırtı yere gehne miş, en zor oyunlardan kurtulmuş Netice itibarile pehlivanlanmız tur. dün geceki müsabakalann dördünde kazanmışlar, üç müsabakada da Mustafa, Balkan şampiyonasın • mağlup olmuşlardır. Bu neticeler daki formunda olsaydı, bu kuvvetli serbest güreşin bizim için çok muvaMacarı muhakkak surette mağlup fık olduğunu göstermektedir. ederdi. [Hikâyeyi anlatan bir doktordur. Tanıdığı bir aılenin usağı vasıtasüe bu aileye ait köskte geceleri bir hayaletin dolaşUğını haber alıyor. Aıle reisi borsact M. Miyard ölmüştür. Karısı sağ ise de tehlıkeli bir kalp hastalığından muztariptır. Uşak Feliks hayaletin tıpkı M. Miyarda benzediğini, onun gibi bir bacağının tahtadan olduğunu anlatıyor ve doktoru hayaleti görmeğe davet edıyor. Feliks ile doktor o gece koskiın bahçesmde beklıyor ve hayaleti oorerek takibe bashyor lar. Hayalet pesısıra doktor Ue uşağı surükliyerek Monmartr mezarhğına girı yor ve M. Miyarda ait mezar civarında ortadan kayboluyor. Doktor, M. Miyardın oldüğünden suphe ediyor. Ertesi gtin cesedinin dejnine ruhsat ver.en Belediye tabibi ile konuşuyor. Belediye doktoru borsacının cesedini bizzat muayene ettiğini haber veriyor.] Bursada dağcılık kulübü Her cuma Uludağa çıkılarak karlı mıntakada kış sporlan yapılmağa başlanıldı Adana sıtma mücadele enstitüsünde staj KulübOn tertlp etmekte oldn&u TJluda g seyahatlerlnden blrlne lşttralc edenler Bursa (Hususî) Bursada yeni teşkil olunan dağcılık kulübü Ulu dağda kar ve kış bitmeden kayak sporunu öğrenmek için hummalı bir surette çalışıyor. Kulübe dahil olanlardan ekserisi Almanyadan skyler getirtmişlerdir. Bazıftırı da bu skyIeri Bursada yaptırtnışlardır. Dağ sporcuları son zamanlarda hemen her cuma sabahleyin erkenden oto • mobillerle Uludağa çıkarak karlı mıntakaya gidiyor ve orada bu sporu öğrenmeğe uğraşıyorlar. Spor cular gene miralay tsmail Hakkı Beyi kendilerine kafile reis! yapmış • lar ve tsmail Hakkı Bey de; yaşınm ilerlemiş bulunmasına rağmen gençlerin bu arrulannı memnunîyetle yerine getirmiştir. Dağa gidenlerin anlattıklarma göre; karda kaymasını bilmîyen lerin ve bu sporu yeni öğrenenlerin hali seyredilmekle doyulmaz bir manzara teşkil ediyormuş. Maamafih bu sporun eşsiz zevkinden herkes hararetle bahsediyor. Musa îstanbul Sıhhiye mektebînden mezun olan efendiler, Adanada sıtma enstitüsünde trahom kursunda staj görmüşlerdir. Yukanki resim, stajlannı bitiren efendilerle, sıtma mücadele enstitüsü doktorlarını bir arada göstermektedir. Düyunu umumiye binasındaki kız lisesi önümüzdeki sene başmda düyunu umumiye bînasında açılacak olan. Hse hakkında Maarif Vekâletinden tstanbul Maarif idaresine yeni bir emir gelmiştir. Buna nazaran maarif müdürü Haydar Beym riyase tinde tstanbuldaki Hse müdürlerinden mürekkep bir komisyon teşekkül etmiştir. Bu komisyon binada mevcut eşyayı tesbit edecek ve içinden açılacak mektebe elverişili «lanlanm ayıracaktır. ay evvel de tedrisata başlanmıştır. Kaza halkı orta mektebi binası yapmak îçin canla ve başla manen ve maddeten yardım etmektedir. 32 bin lrraya bedeli keşfi yapılan bu orta mektebinin temel atma merasimi yakmda yapılacaktır. İnegöl halkı bu saadete kavuştuğundan içindedir. sevinç Makine mühendisi Ahmet Efendinin beraeti înebolulu 12 yaşında Mehmedin yaralanarak bir bacağının kesilme • sine sebebiyet veren mütekait çarkçı Ahmet Efendi, dün, Ağırceza mahkemesinde muhakeme edildi. Davaya sebep şudur: Bebek motörü tamir olunarak Ahmet Efendi motörün tecrübe lerine memur edilmiş, Ahmet Efen> di, motöre fazla mazot ve yağ ko yarak makineyi işlettnis. Yağm fazlahğından motör fazla devir yap mış ve patlamış, kopan bir demir parçası Mehmedin sağ bacağini yaralamış. Yaralı hastaneye götürül müş, orada bacağının kesilmesine zaruret hasıl olmuş. Dünkü muhakemede okunan ehli vukuf raporunda kazanın motöre fazla yağ konmasmdan değil makine demirlerinin terkibatmdaki fenalıktan ileri geldiği zikrediliyordu. Neticede mahkeme suçlunun suç • suz olduğuna ve beraetine karar verdi. Inegölde bir orta mektep acıldı Demek ki M. Miyard sağ değildi. Şu halde biz kimi kovalamıştık? O akşam yatacağım sırada evimin kapısı hızlı hızlı çalındı. Gelen Feliksti. Hanımı pek ağırlaşmıs, gidip kendisini görmemi rica etmişti. Her zamanki dbktorunu niçin çağırmadığını sordum. Onun tedavisinden fayda görmüyormuş. Giyindim, çıktık. Feliks, ne olacak bu hayalet meselesi ? tş bHmedi, doktor bey. Ben başka bir çare bulacağıra. Madam Miyardı havası eter ko • kan bir odada bir kanepe üzerinde yaıtarken buldum. Beni büyük bir heyecan içinde kabul etti. Doktor tedavim için sizi daha evvel çağrrtmadığımdan dolayı affınızı rica ederim, dedi. Benim biçare zevcimi son hastahğında siz tedavi etmiştiniz. tsminiz bile bana onu hatırlatıyor. Ah doktor, ben pek hastayim. Hemen öleceğim zannediyorum. Muayene ettim. Kalp hastalığı son devresine gelmîşti. Maamafih birkaç aydan evvel âcil bir tehlike var, denemezdi. tlâç yazdım. Ken disine heyecanlahmamasını tavsi • ye ettim. Kabil mi? dedi. Zannederim burada neler ol • dugunu biliyorsunuz. Feliks her • halde size söylemiş olacak. O hayaleti, kollanmın arasında ölen. zavalh Miyardın hayaletini ben de birço kdefalar gördüm. Tam bu sırada bahçede bir silâh sesi işitildi. Madam Miyard yerin den fırladı. «tmdat» diya bağirarak kollarunın arasına duştü, bayıldı. Bir taraftan onu ayıltmağa çalışır • ken diğer taraftan zili çaldım. Ahçı kadın kapıda göründü. Bir şey yok, efendim. dedi. Feliks bahçede birinin gezindiğini görmüf. Hırsız diye ateş etmiş. Fakat hiç kimseye bir şey olmamış. Ayılan Madam Miyard heyecanla sordu: Bundan emin misiniz? Hakikaten kimseye bir şey olmamış mı? Evet Madam. thtimal kimse de yoktu. Feliks belki bir gölgeyi adam sanmıstır. Feliks ile evime dönerken genç uşak: Bu sefer aldanmadığıma emi • nim, doktor bey dedi. Hayalet M. Miyardın ta kendisidir. Şimdiye kadar sis yüzünden adamakıllı göre • miyordum. Fakat bu sefer sizi şimdi nasıl görüyorsam öyle gördüm. tyice nişan aldım. Fakat silâh patlayınca gene dün geceki gibi gözümün önünden kayboldu. Ertesi sabah sıtmalı bir hastamın kanını muayene ederken kapı çalındı. Tanımadığım bir adam Billankor mahallesinde sakin M. Jorj Marten isimli bir hastanın beni çağırdığını haber verdi. Bu isimde bir adam tammıyordum. Eski hocalarımdan birinin kendisine muavenet veya vekâlet etmek Uzere beni çağırttığını tahmin ettim. Gelen adamla beraber bir arabaya bindim. Birçok bozuk kaldırımli dar sokaklardan geçikten sonra harap bir evin önünde dur • duk. Dördüncü kata çıktık. Açık bir kapıdan bir adamm içerîde yazı yazdığı görülüyordu. Beni görünce ayağa kalktı: Muhterem meslektaşim, ben de bir doktorum! dedi. Bu sabah, sokakta bir hırsızin tecavüzüne uğrıyan M. Jorj Marteni tedavi etmek üzere çağrıldım. Amudu fıkarisi bir kurşunla delinmiş. Felçi müterakki.. Berbat bir hal. Yapılacak hiç bir şey yok. Hastanın arzusu üzerine sizi çağırttım. Ben artık gideyim. Doktor hastanın bulunduğu odayı işaret ederek çekildi. tçeri girdim. Yatakta yatan adami görünce hayret ve korku ile bağırmaktan ken • dimi menedemedim. Mecruh M. Aristid Mivard idi. Söni'k bir ses'e: FrarKirca, inffilizce, Doktor, dedi. Vaviyeti biliyorum. Biraz sonra ne lâkırdı söyli yetileceğim, ne de söyleneni duyacağım. Dakikalarım sayılıdır. Ev velâ sorayım karım nasıl? Hastalığı tehlikeli mi? Kendisine temînat verdim. De • vam etti: « Baştan başlıyalım. Beni hali nekahette bırakarak Münihe gît miştin;z. Bu sırada borsada vukubulan bir panik beni mahvetti. Bütün servetimi kaybettim. Karnımı do • yurmak için bile param yoktu. Bîr hile düşündüm. Hayat sigortasına kayitli idLm. Kendimi ölmüş gösterebildiğim takdirde zevcem mühim bir para alacak ve müreffeh bir sekilde geçinip gidecekti. Ben de başı • mın çaresine bakacaktım. O günlerde civarımızdaki arsalardan birin • de, bir kulübede oturan sepetçi bir çingenenin öldüğünü duydum. Bu adamın çehresi biraz bana benzerdi. Zevcemi göndererek oğlunu yanıma çağırttım. Cenazenin 200 frank mukabilinde bizim eve naklini kabul etti. Belediye doktorunun muayene ettiği ölü onun ölüsüdür. Benim yerime mezara gömülen de odur. Hastalık beni o kadar sarartmış, o kadar zayıflatmıştı ki yatakta ağzımı açık tutaırak durduğum zaman cıpkı bir ölüye benziyordum. Hizmet • çileri de bu suretle kandırdım. Kanm çingenenin cesedi tabuta konuncıya kadar odama ev halkından hiç birini sokmadı. Cenazenin arkasından ben de evden çıktun. Bir otelde on beş gün yattım. Sonra burasını kiraladım. Sigorta kumpanyası zevceme mevut parayı verdi. O sık sık beni görmeğe geliyordu. Fakat hastalandıktan sonra gelemez oldu. Üzerime kurşuni bir gömlek giyerek geceleri ben ona gidiyordum. Beni beklediğiniz gece pencereden henüz yere artlamıştım. Takip edildlğhni anladım. Mezarlığa gHmeyi ve bir hayalet olduğuma sizi de kandır mayı düşündüm. Sahte mezarımm başmda tam yakayı ele vereceğim sırada biribirine çok yakın iki mezar arasına yüzükoyun yatarak saklandım. Sesinizi işittim. Zevceme bir telgraf çekerek sizi çağırtmasını ve hizmetçilerin gördüğü hayaleti kendisinin de gördüğünü söyleme sini bildirdim. thtimal biliyorsunuz, dün akşam evimin bahçesinde beni vurdular. Büyük bir ıstırap içinde kıvranarak sokağa kadar sürüklendim, Bir araba buldum. Hnsızların taarruzuna uğradığımı söyledim. Kendimi buraya naklettirdim. Doktor yan ölü bir adam olarak sizden bu sırrımı ifşa etmemenizi ve karımın sıhhatile alâkadar olarak onu teselliye çalışmanızi rica edıyorum, Sizi bunun için çağırttım.> Bu esrarengîz meselede anlata • caklarım buoada bitiyor. M. Miyard dört beş saat sonra öldü. Birkaç ay sonra karısı da onu takip etti. tşin hakikatini bilmeme rağmen Monmartr mezarlığmda başıma gelenleri ne zaman hatırlasam tüylerim ürperir. Tercume eden: ÖMER FEHMt Artırılan bir para cezası Zabıtai belediye talimatnamesi oto» mobillerin iki tramvay arasmdan geç mesini menetmekte ve bu yolda hare ket eden şof örlerden 3 lira cezayı naktî almaktadır. Fakat alınan cezanm maksadı temin etmedigi birçok soförlerin bu maddeye riayet etmemesile anlasılnuştır. Binaenaleyh zabıtai beledîye encümeni tarafmdan bu madde tadil edilmiı ve ceza miktan 25 liraya cıkarılmıshr. Alâkadarlara tebligat yapılmış ve maddenin tatbikma başlanmıştır. Lâğım ve kaldırım masrafları beş senede alınacak Yeni yapılan lâğam ve kaldırtmlara ait yan inşaat masrafının güzergâha tesadüf eden emlâk sahiplermden 5 senede ve 5 müsavi taksitte tahsili için belediye daimî encümeni tarafmdan tan zim edilmekte olan talimatname ikmal ve alâkadarlara tebliğ olunmuştur. Tah« sil şubelerince mükelleflere bu yolda tebligat yapılmağa başlanmıştır. Mezbahadaki otomatik basküller Mezbaha için Avrupadan getirtilen otomatik basküller yererine konmuş, hattı havaî ikmal edilmiş ve bu hat üzerinden gelen kesilmiş hayvanlarm basküller üzerinde tartıhna tecrübeleri yapılmıştır. Tecrübeler muvaffaldyetle neticelenmiştir. Yakmda Mezbaha resminin kilo üzerinden ahnmasma ve yeni tesisattan istifadeye başlanacaktır. v ispaı\o'ca. italva' orta mrtteblnde okuyan talebeler grup hallnde Inegöl «Hususî» Kazamız şimberaber 130 mevcutlu ve tam sınıfh diye kadar bir orta mektep ihtiyacı bir orta mektebi açılmış ve müdür karsısında bulunuyordu. Memleke • lüğüne de memlekete binlerce taletin bn ihtiyacı temin edilmiştlr. Ci • be yetiştirmiş çalışkan mektepçilevar kazalardan gelen UlebelerU rimizden Zeki Bey geçirilmiş ve altı BERLiTZ YENİ KURSLAR AÇILIYOR Memunn, muailim almanca, ca Smıf ve hususf dersler. Ankara: Hacı Bayram caddesi kayıt açılmıştır. Keccant bir tecrübe dersi alınız. Istanbuh 373. Istiklâl ve zabitana husust (2763)

Bu sayıdan diğer sayfalar: