1 Haziran 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

1 Haziran 1933 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cumhuriyet 1933 Ya hürriyeUa ölüfiı! ' EtRlKA: 2 Yazan: ALI NACI = Dil anketi = 78 inci liste i " ^ Ankara S l (Â.A.) T. D. T. Cemiyetinden: Karşılıkları aranacak arapça ve farsça kelimelerin 78 numaralı listesi şudur: 1TAGALLÜP || 8TEFERRÜÇ 2TAKYİT 9TEFERRÜT 3TALTİF 10TEFRİKA 4TAMAM 11TEFRİT S'TAVİZ 12TBFSİR 6TAYtP 13TEKAÜT 7TEFAVVT 14TEZAT *» ^ İhmal ettigimiz servet SMlarımızda 30 u mütecaviz nevide balık varken bunlardan istifade etmiyoruz Bahkçılık mütehassısınm »ularımızdaki balık servetinin ehemmiyeti hakkında veıdiği izahatı kaydetmiştik. Enstitü şimdiye kadar otuzu mütecaviz balık nev';ni tesbit et miştir. Taharriyat ileriledikçe bu miktar art maktad'ır. Yeni balık nevileri tutuldukça munta zam cam şişele • KAİIVO Bu aksamki program Tercih edinizT 21,35 OtheUo (Verdi). BCKREŞ: 11,25 1 inci senfoni (Haydn). Bir millet nasıl uyandınlır? Balkanlar Osmanlı Türklerinin hükmü altına geçtikten sonra Fener kilisesi Bulgarları nasıl Yunanlılaştırmağa başlamıştı? (Bırmct sahifeden mabaıf* Şismanın yenilip esir olmast iizerine, artık Bulgarla birlesmek imkânı kalmadığını görerek, üzerine vıirüyen ve bizzat Murat Beyin kumandası altında bulunan Osmanlı kısmı küllisi önünde ric'ate ve Arnavut beylerinin asker lerile birleşmeğe çalışıyordu. Osmanlı ordusu, Sırp ve müttefikleri ordusunu, Kosva ovasında harbi kabule mecbur etti. Kosva meydan muharebesinde müttefıkier mağlup ve perişan oldu lar. Kral «Lâzar» yaralı oiarak esir düstü. Ordusunun Türk kıhcından kurtulan efradı karmakanşık kaçtı Bu bıiyüli zaferi lcazanan Birinci Murat, «Miloş» atlı yaralı bir Sırp tarafindan muharebenin ferdası günü muharebe meydanında sehit edildî. Kosva mu • harebesile, Sırbistamn hayatma artık hatime çekilmisti. Yirmi beş otuz sene kadar devam eden bu Rumeli seferleri esnasında, Bizans hududu, Balkan yanmadası tarafından adeta tstanbul surlanna ka dar rtilmiş, Bulgar ve Sırp Krallıklan ise îstiklâllerini kaybetmişlerdi. Yani Balkanlarda Bizans ve Islav hakimi • yeti zeval bularak bu kıt'a Osmanlı Türklerinin hükmü altına geçmisti.» Tarlh 3 üncü cilt sahife: 13 . • * s J Cuma günü Büyük atletizm Müsabakaları var Yunanlı atletler dün sehrimize geldiler «iırplı MIIOB Kaploviçln muharebe me>danında öldttrdüğü üçüncü Osmanlı padısahı Birinci Murat çin asıl milliyetlerini mkâr ediyorlardı. Yunan harsına nazaran cehalette kalmış, çaresiz bir yığına mensup olmaktan, Bulgar sanılmaktan utanıyorlardı. tlim, fazüet, ahlftk, g&zellik, bep Yunanlılıkta idi. Bulgarlık, karaniığm ve aşağılığın müradifi olmuştu. Osmanlı hükumetinin gafletinden istifade etmeği pek iyi bilen Fener pa • paslan, «Etniki Eterya» isimli meşhur Yunalı cemiyetin de gayretlerile, Bul • farkğı artık istedikleri gibi temessül etmekte ve onlan manastırlannda ve kilselerinde, bir Yunanlıda aranacak bütün evsafı kendilerine iyiden iyi aşüamak suretile, yetiftirmekte ve terbiye etmekteydiler. Bu terbiye, okadar sistematik ve şiddetle tatbik edilmekte idi ki, birkaç yüz sene içinde, Bulgar mflletinden, Balkanlarda eser brrakmadı ve hemen hemen, eski bazı taslardan baska, iz kalmamak manzarası vücude geldi. Bulgar, ayıp bir srfat haline gelmisti. Güzideleştirilenier Yunanhlaşarak güzideleşmişler, dağlarda ve yaylalardakiler ise, beyabanlara mensup şuursuz kütleler haltnde, esasen değil Bulgarlıktan, herhangi bir milliyetten gafîl, yalnu tenebbüt etmekteydiler. tşte bu suretledir ki gene o tarihlerde, Osmanlı saraylannda, Osmanlı Padişahlanr Osmanlı vezirleri, Osmanlı tarihçi ve şairleri, hulâsa bütün Osmanlı ileri gelenleri nasıl kendilerinm on bin sene evvele dayanan öz kaynaklannı hakir görerek, inkâr ederek «Etraki biidrak» tabirile kendi kendilerini tezyif ediyor ve Acemle Arabın yaldızma bulanarak taklitçi bir kalabalık oluyor idiyseler, garip tesadüftür ki, ayni Türk kaynaktan akıp gelen, büyük Türk akınmdan kopmuş bir parçadan başka birşey oJmıyan Bulgariar da, kendi millî özlerini inkâr ederek Yunan kanile, Yunan harsile, Yunanlı olmakla öğünü yorlardı. Artık, denebilirdi ki, bir Bulgar milleti mevcut deşrildi. Bulgar milleti, ortodoks kilisesinin ödağacı kokularile tütsülenmiş yan karanlığı içinde, ne olduğu belirsiz, diğerlerinden ayırt edilmesi kabil olmıyan, hatta dilini bile kaybetmeğe başlamış, anonim bir kalabalık haline gelmisti. (Devam edecek) Cuma günü Bebekteki Kollej sahasında büyük atletizm müsaba kalan yapılacaktır. Mevsimin en büyük apor hareketi olan bu müsabakalara Yunan millî atlet takimına meruup atletler de iftirak edecek lerdir. Yunanlı atletler dün Ro manya* vapurile sehrimize gelmiş • ler ve Kollejde tnisaf ir edilmişlerdir. Atletizm müsabakalarına saat 14 te geçit resmi ile başlanacaktır. Bundan sonra sırasile 100, 800, 110 maniah, 1500, 400, 3000, 200 metro koşularla disk, cirit atma, uzun, üç adım uzun atlama, srcıkla yüksek atlama, gülle atma ve yüksek atla • ma müsabakaları yapılacaktır. Şehrimizin atletizm şampiyonları ve birinci sınıf atletlerile Yunanlı atletlerin iştrrakile icra edilecek olan bu müsabakaların çok heye • canlı ve zevkli olacağı muhakkak ve bazı rekorların kınlması muh • temeldir. Bahkçüık gemisinde bir faallyet sahnesl Bahkçılık ensitüsü ayni zamanda sularımızdaki balıkların tarlalarını te»bitle meşgul olmaktadır. Bu ba • hkçılar için ileride rehber olacaktır. Fakat mütehassısın da söylediği gibi asıl meaele yalniz deniz sathın daki balıkları tutmak değıl ayni zamanda deniz dibindeki balıkların da saydını temin etmektir. Bunun için motorlara ve denizin dibine kadar sevkedilecek vesaite lüzum vardır. Bu işi ya sermayedar bir grup veya bahkçılar, bir şirket teşkili ile yapmak mecbuı'iyetindedirler. Memle ketie balıkçılığın şimdiki şekilde devamına imkân yoktur. Balık saydı böyle fenni bir şekle konulduktan sonra yapılacak ikinci iş bunların konserve yaıpılması ve yahut fırınlandırılmasının temini suretile denize dökülmek tehlike • sinden muhafazastdır. Üçüncü bir iş ise elde edilen bu balıkların ihracı ve dahilde revacının teminidir. Anadoludaki bütün hatlarda soğuk hava tertibatını ihtiva eden vagonlara kaiyyen lüzum vardır. Bu vasıta ile her gün Ankara ve diğer şehirlerimize taze balık sevketmek kabil olacaktır. Şimdiki halde birkaç müteşebbis b!r şiırket teşkil etmişler, satın al dıklan soğuk hava tertibatını havi bir motorla tzmire, Midilliye taze balık göndermeğe başlamışlardır. Bu tertibat tevsi edilebilir. Balıklarırhıza Yunanîstan Ve diğer barçok memleketler tatiptirjer. Herhalde bu büyük servetten azami surette istifade etmeliyiz. A. Fuat fakat on dördüncü asir tonundan en doknzuncu asır başlangıcma kadar TSrk hakknyeti aHmda kalan bütün bu mmtakalarda, yavas yavaş, Os • manlı hükfimetfnin siyasî ve idari nöfuzu yuımda ortodokslarm en yuk»ek ruhanî mercn rolünü oynıyan Fener Patrikhanesinin de, aynca, kendi dinî nüfuzu yerleşti. Osmanlı devleti, ortodoks Rumla, ortodoks Sırpla, orto • doks Bulgarla dolu olan ve Rumeli diye anılan Balkan yanmadasmuı üçte ikisini, bütün dînî işlerde, Fener Pat • rikhanesinin geniş, mutlak salâhiye tine terketmişti. Değii dündan, fakat daha o tarihlerden itibaren dmi siyasete alet etmeğe başlıyanRum küueti yanlız bir ahret ocağı değil, ayni zamanda, yıkılan Bizansm yeniden kurulması, bir Yunan tmparatonınun »iyaaî idaresi altında Yunanlılığm tekrar diriltp meydana çıkması fikrinin de, yüzüne maske takmış bayraktan idi. Osmanlı aahanatmm o zamanlar yalnız ülke capteden reisleri, tstanbulun göbeğine oturtulmus olan bu kiluenin reayalanndan büyük bir kısmını, dm bahanesile ve kendi siyasî niyetlerine ve fikirlerine göre temessül etmek maksadını güttüklerini fark bile etmediler. Bulgarhğı Yunanlılaştırmağa karar vermiş olan Fener kilisesinin istediğini yaparak, hatta, o zamana kadar bu kilise ile az çok mücadele eden ve îstanbulla Yunanistan arasında set vazifesi gören Ohri Bulgar eksarhanesmi kaldırmağı bile kabul ettiler. Bulgar miUeti, «Proto Bulgar» devirlerden Bulgarhğın bir din ve hars merkezi g>'bi arta kalmış «Ohri» müessesesi de ykılıp gidinci, yavas yavaş, Osmanlı idaresinden ziyade Fener Patrikhanesinin tesirlerile, millî benliğmi tama • men kaybetti ve herkesin hor bakhğı, avare, zelil bir sürü haline geldi. O hale geldi ki, artık hiçbir Bulgar, Bulgarlığı kendisine malebnek istememekteydi. fçlerinden Yunan mekteplerinde okuyarak az çok bir tahsil seviyesi kar. fikri asaletlerini anlatmak i Yunan millî takımı Bükreşe gitti Yunan millî takımı Bükreste yapılacak Balkan şampiyonası maç.larına iştirak etmek üzere dün Romanya vupurile limanımızdan Köstenceye geçmistir. Sipahi ocağında atlı müsabakalar Sipahi ocağı tarafından tertip edilen atlı müsabakalara cuma gü • nü öğleden sonra başlanacaktır. Bu seneki müsabakalar çok mütenev • vidlr. Atçılık sporlarına karsı hal kın göstermekte olduğu yüksek alâka dolayısile bu seneki müsabakaların çok güzel olacağı anlaşılmaktadır. rin içinde muhafaza edilmektedir. Ancak son günlerde şişe tahsisatı kalmadığından ve istenilen tah • sisat ta verilmediğinden balıkları eczalı su içinde ve açıkta muhafaza etmek mecburiyeti hasıl olmuştur. Simdiye kadar tutulan balıklar içinde çok garip hayvanlar vardır. Meselâ bunlardan fener balığı ziya nesretmekte, mürekkep balığı ise mid'esinde taşıdığı bnr torbadan sun'î sis saçmak suretile kendisini diğer yırtıcı balıkların hücumundan muhafaza eylemektedir. Vaziyeti tetkik edilen diğer bir balığın ise dişisinin önünde yürür ken koyuverdiği yumurtalacdan yavrular husule geldiği, bu yavrular büyük bir balığın hücumuna maruz kaldıkları zaman arkadan gelen erkek balığın üzerinde mevcut bir keseye girmek suretile kendilerini muhafaza ettikleri anlasılmıştır. Enstitü bütün bu balıklar üzerinde tetkikat yapmaktadır. Bu suretle vücude getirilmekte olan müze bir müddet sonra çok zengin ve çok faideli bir şekil alacaktır. Enstitü ayni zamanda denizlerimizdeki suların tahlili ile de meşgul olmaktadır. Enstitü binasında bir tütsü fırını da vücude getirilmiştir. Yakalanan balıklar burada tütsülenmekte, fı rtnlanmakta uzun müd'det muhafaİk olunabilecek bir hale konulmaktadır. Enstitü bunu tecrübe olarak' yapmaktadır. Bu is ber)ıangi bir müe%sese tarafından yapılacak olursa çok istifade temin edeceği temin olunmaktadır. Gayrimüttefih kulüplerin idman bayramı Başta Feneryılmaz kulübü oldu • ğu halde diğer gayrimüttefik kulüpler cuma günü Rami sahasında bir idman bayramı yapacaklardır. Bayrama saat birde geçit resmi ile başlanacak, voleybol ve muhtelif atle tİ7m mütabakaları icra edilecektir. Türk Yunan dostluğu (Birinci sahifeden mabaıti ha muhafaza ve idameye matuf olup, bunu temin etmenin dahi iki memleke tin yedi kudretinde olduğuna şüphe yoktur. Zira, iki memleket halkının hakikî bir sulh ve dostluk havası icinde yaşadığı topraklarda artık herhangi bir ecnebi kuvvetin fesat çıkararak ora larda sükun ve huzuru ihlâl edebilmesi pek bait bir ihtimaldir. Isvicrede miralay Sonderregger Hitleri taklk ettipi bir sırada Balkanlar, kendilerini bir ikinci İskandinavyaya çevirmek için bir adım daha ileri atmıslardır. Türk Yunan münasebatınm 1930 senesindenberi gecirdiği safhalar bütün Avrupa rrnlletlerince ibretle okunmağa, bellenmeğe, ve hazmedilmeğe sezadır. Çünitü, yekdiğerini kin ve adavet hisleri altında senelerce viyen iki milletin maziden tevarüs ettiği bu mütekabil b<aman düsmanlık duygulan mademki söndürülebilmiş ve tamamile unutul mustur; ayni şeyi biz Avrupalılann yapmasma maneviyatımız müsait değildir volunda hiç bir mazı»ret a<'^ savanı kabul olamaz. Yakın Şarkın bu akli seliminden Avrupayı nasibedar etmek hepimizin vazifesidir.» I Yeni mesai saati Bazı gazeteler hazirandan itiba • ren devairde yeni mesai saatinin tatbikından bahsetmektedirler. Vilâyetimizde mesai saati mayıstan itibaren tatbik edildiği için hâ len memurinin mesai saati olan 8,512, 117,5 saatleri değişmiyecektir. Okfruvanm îlpasi gecikecek mi? Oktruva resminin kaidınlmau; gümrük resmine yapılacak yüzde on zam hakkmdaki kanunun kabulüne müte vakkrf olduğundan henüz hükumeti merkcziyeden ne resmin kaldırılması ve ne de oktruva müdiriyetinin ilgası hakkında bir emir tebliğ edilmis değildir. Bin*enaleyh oktruva müdiriyetinin bugünden itibaren vazifesine nihayet verileceğ»' hakkmdaki haberler doğru değildir. Bu husustaki kararın bu sene tehiıi de ihtimal dahilinde görülmekte dir. Hindistana kadar gitmek üzere vapur kiralanarak memleketimizin muhtelif mamulât ve mahsulâtını tanıtmak maksadile bir seyyar sergi tettip edileceği yazılmıştı. Böyle bir teşebbüsün ne zaman ve ne şekilde yapılacağı hakkında resmî mehafilde henüz malumat yoktur. Maama fih bu haber münasebetile yapılan bazı müracaatlerde, seyyar serginin uğraması çok faydalı addedılen li manlar hakkında da alâkadarların nazarı dikkati celbedilmektedir. Bu meyanda geminin Filipin adalanna uğraması da teklif olunmaktadır. Filipinl: mühim tüccarlar da tanı dıkları bazı firmalara müracaatle, ad'alarının şimdiye kadar Türkiye ile doğrudan doğruya tica>~î münasebette bulunmadığını, bunu çok arzu ettiklerini, ihraç emteamızı ta nımak istediklerini bildirmişlerdir. 14 milyon nüfusu olan Filipin adalan Amerika mandası altındadır. Seyyar sergi hakkındaki tasavvur tahakkuk ettiği takdirde, gemi, Hindistana kadar gitmişken yakın olan bu adalara da uğraması, halıları mızla diğer emteamıza iyi müşteriler temin edecektir. Seyyar sergi için yeni temenniler Şikago sergisi Bugün açılıyor Şikago sergisi bugün resmen acılı • yor. EIli milyon dolar masraf edilen serginin küşat merasimi Jeneral James A. Farley tarafından yapılacaktır. 16.000 dönüm arazi üzerine yapılmış olan sergi dahilinde, bundan bir milyon sene evvel bugünkü Pekingin bulunduğu mahalde ilk insanlardanberi insanhğın geçirdiği bütün tekâmül canlı bir halde görülecektir. Sergi mazi, hal ve istikbalin insan eli tarafından kajıp haline sokulmuş yegâne ve en büyük nümunesidir. Serginin azameti en ziyade rakam larla söylenebilir. Dünyanm birçok taraflanndan 10 milyon dolarhk muhtelif eşya getirtilmiştir. 85 tane muhtelif bina yapılmış, bu binalan gezmek için 150 kilometrelik yol ve koridor yapılmış, 1500 kişi aylarca sergiyi bugünkü şekle koymak için çalışmıştır. Sergiyi gezeceklerin adedi en aşağı 50 milyon olarak kabul edilmiştir. Çinden bir sehir, Jehoidan bir Lâma mabeçü, bir Belçika köyü, Sezar tara fından yapılmış yollar, su kemerleri, Japonya çayhaneleri, tngilterenin hususî treni, Fattan eamiler, minareler ve saire, beş kilometre içinde rengârenk ışıklarla pınldıyan eğlence yerleri, *ergînin ljjrkaç parçasını teşkil etmektedir. 1100 tane rehber sergiyi gezeceklerin emrine hazır olacaktır. Küşat resmi büyük bir geçit resmile başlı/cak ve Amerikan ordu ve donanmasından 10.000 asker iştirak edecektir. Jeneral Farley sergi methalinden içeri girerken 21 pare top atılacak ve muhtelif nutuklar söylenecektir. Gece ilk ışık tertibatının yakılması fevkalâde merasimle yapılacaktır. Arctrus yıldızından arzımıza ancak 40 senede gelen ziya hüzmeleri elektrik bataryalarile zaptedilecek ve bu kuv vetle ejektrik tertibatı harekete geürilecektir ve bu merasimle Şikago, kapılannı dünyanın mütecessis ziyaretçile rine açacaktır. ANKARA : 12,30 gramofon 18 alaturka saz 18,45 viyolonsel konseri (Edip Bey) 19,15 alatuTka saz 20 ajans haberleri. tSTANBUL : 18 gramofon 18,30 fransızca ders (ılerlemis olanlara) 19 saz: (Kemal Niyazi Bey ve arkadaşlan) 20 saz : (Nebii oğlu lsmaıl Hakkı Bey) 20.30 saz (Kemanî Resat Bey ve heyeti) 21,30 gramofon 22 ajans, borsa ha berleri, saat ayarı. VİYANA : 18 orkestra konseri 18,50 konfe rans 19,05 muhtelif progTam 20,45 iki piyano ile konser 21,35 (OTHELLO) Verdinin 4 perdelik operası (Milânodan naklen) perde aralannda: havadisler. BÜKREŞ : 18.05 muhtelif musiki 20,05 kon ferans 20,25 gramofon plâkları20,45 konferans 21,05 şarkı konseri 21,25 srnfonik orkestra: Die Hebriden (MendeİMohn) ve birinci senfoni ( Haydn)22.05 konferans 22,20 senfonik or kestraya devam 22,50 havadisler 23,05 almanca bir konferans. BUDAPEŞTE : 18,3 5 piyano, keman, viyolonsel (Trio) konseri 19,25 şarkılar 20,35 yüksek musiki mektebinden naklen konser 23,35 havadisler ve cazbant. PARİS (Poste Parisien): 20,35 plâklar 2J.35 piyano ve keman konseri. BELGRAT . 17,35 radyo orkestrası 19,35 fransızca mükâlemeler 20,05 halk şarkı lan 20,35 konferans 21,05 muhtelif program • 23,05 havadisler sonra : tsıpan musikisi. VARŞOVA 19,05 hafif konser 20,35 havadisler 21,05 hafif konseT devam ediyor • 22,35 skeç 23,20 dansıng. ROMA : 21,05 havadisler sonra: konser 21,35 (OTHELLO) Verdfnin operası (Milânodan naklen). ŞtMALl JTAYLA RADYOLARI 18,05 muhtelif konser 20,05 havadisler. plâklar 21,25 Othello operası na <Uîr bir küçuk musahabe 21,35^ (OTHELLO) Verdinin eperası. İlmî bir keşif IBajmakaleden mabaitl Ieketlerde de alâka uyandıracağı muhakkak görülmektedir. Osman Serefettin Bey dün bu hususta kendisine müracaat eden bir muharririmize şunları söylemiştir: « Yılancık hastalığının mikro • bu malumdur. Yılancığı ekseriyetle sitreptekok husule getirir. Bazan başka mikroplar da ayni tesiri ya • pabilmektedir. Bizim bulduğumuz mikrop bir kasapta görülen yılancık vak'asm • da ayrılmıstır. Hastanın kanında ve belkemiği suyunda bu mikrobu bulmak mümkün olmuştur. Bunun şekli zincir ve küme halinde olup istafilokok ile istreptekok arasında bir nevi gibi telâkki olunabilir. Tetki • katımıza devam etmekteyiz.» Mes'utbir akit Sabık Bilecık meb'usu Ahmet İfTet Beyın kerımelerıle Riyasetıcumhur kalemı mahsus memurlarından Rıza Beyın nışan ve akıtlen Bılecıkte erkânı hukumet ve akrabalan huzunle icra kılınmıştır. Taraieyne saadet temennı ederız. Halkevi temsil şubesinin müsameresi Halkevi temsil şubesi, haziranın 6 inci perşembe günü akşamı saat 18 de Alayköşkünde bir müsamere verecektir. Bu müsamerede evvelâ bir konferans, sonra bir temsil (İkizler), Havayan Gitar orkestrası tarafından da bir konser verilecektir. c ASKERL1K İSLERİ Maaş buğün verilecfik Vali Bey konsoloslara ziyafet verecek Vali Muhittin Bey pazar günü saat onda Beylerbeyi sarayında İstanbuldaJ(i ecnebi konsoloslaa bir ziyafet vere eektir. Dün akşama kadar memurların maas havaleleri Defterdarlığa gelmemiş tir. Maamafih Defterdarlric bugün te • tefonla müracaat edİD cevap alarak öğleden sonra tevziata başlıyacaktır. Fatıh Askerhk şubesıuden4 1076 nunvaralı kanun mucıbmce bu sene de senellk yoklaması 1 hazirandan 30 hazıran 933 e kadar devam etmek uzere ıhtıyat zabıtan ve askeri memurlarm yoklamaları icra edıleceğmden bizzat v*ya tahnren müracaat edeceklerı bırer fotograf gondermelerı rica olunur. Yoklamaya davet Konser Bu cuma günü piyanist Matmazel Marı Osganın i«tirakıle muallım Vluhendısyan Efendının ıdaresınde 60 kısıden mürekkep bir heyet tarafından buyuk senfonık konser verilecektir. ihtiyat zabitlerinin yoklaması 1 Fırka Askerhk daıresı reıslığmden. 1076 No lu Ihtıyat zabıtlerı ve askeri memurları kanunu ile tatbıkatına aıt talımatname mucıbmce her sene olduğu gıbi 1933 senesı hazıranımn bırınden nıhayetıne kadar Ihtıyat zabıtlerı ve askeri memurlarmın yoklamaJarı yapüacağın dan bılcumle ıhtıyat zabıtleri ve askeri memurlarmın mukayyet bulundukları Askerlık şubelerme bizzat veya taahhutlu mektupla muracaatlerı. Tepebaşı bahçesi devralmıyor Tepebası müstecirine bahçedeki te sisatın kaldırılması için mukavelenamenin hitamı tarihinden itibaren bir ay muhlet verilmis ve tesisat Belediye fen heyetinm nerareti altında kaldırılmağa baslamıstn*. Bu mühlet haziranm on dördtinde bitecek ve bahçe Belediye tarafından tesellüm olunacaktır. 0 PER A MÖSYÖ, MAOAM ve BiBi «;mema«i Bugünden itibaren ARTiSTiK sıneması Oda neşriyat şubesi tstanbul Ticaret Odası idare he yeti son içtimaında istatistik ve neşriyat namile bir şube müdürlügü ih<dasına karar vermiştir. Bu şubeye istatistik, küt>pane, mecmua ve gazete büroları raptedilecektir. Bu yeni şubenin müdürlüğüne 300 lira maaşla Galip Bahtiyar Bey tayin edil miştir. jskân mödörlüğü vazifesine devam edecek 4 antrepo açılıyor Gürarük idaresince gösterilen lüzum iizerine 4 antrepo açılmışti. Bundan ba»ka 4 antrepo da önü • müzdeki hafta Beşiktaşta açılacaktır. , tsk&n müdürHiğünün bu sene de va fcifeye devam etmeci alâkadarlara bil dhilmi«tir. tstanbul iskân müdürlüğü ufaW bir kadro ile çalışacaktir. Fransizca kopyesı Marie Giorv Jean \)\X FLAURELLh Gelecek çarşamba\a kad.ır GRAND OTEL MARTHfl E66ERTH Gelecek perşembeye kadar I 40344035 Üsküdar Hale sinemasında DÜŞKÜN KAOtN Greta Garbo ilâveten Karagozı Çifte Cadılar

Bu sayıdan diğer sayfalar: