1 Eylül 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

1 Eylül 1933 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ı cy.uı ^Cumhurlyet' SON T.ELG PİAFL AQ Nazi kongresi açıldı Alman gazetelerinin «dünyaıiıh en büyük kongresi» dedikleri kongre 500,000. kişilik bir ziyafetle bitecek Muremberg 31 (A.A.) Bütün temini için tedbirler alınmıştır. 250 şehir, Hitler haçı işaret'le doludur. büyük kazan hazırlanmıştır. Bun • Alman matbuatına göre dünyanm lar da pirinç ile beraber sığır etle • en büyük kongresi olan Nazi kon ri pişirilecektir. gresi açıhrken, şehrin sokakları aMurembergin büyük kilise çan • hfilmamif bir faaliyet göstermek • ları çalarak Nazi fırkası kongre tedirler. sinin açıldığını bildiriyorlar. Asa • Binlerce Hrtler bayrağı havalaryişi temin eden Hitler himaye kı da dalgalanmaktadır. Pencerelere taatı, Belediye binası etrafındaki ve duvarlara halılar asılmıştır. kaynaşan ve Hitleri bekliyen halkı zorla zaptederek emirler duyu • Muremberg dış mahalleleri ya • luyor. Bir ses haber veriyor: nında kamplar kurulmuştur. Ba • viera, şarkî Prusya, Rhenanie, Sile Fuhrer geliyor! sie, Braudebourg, ve diğer şehirlerBandolar marşlar çalmağa başden gelmiş olan 100.000 hiicum ve lıyor. Binlerce kol Alman selâmı ihususî Nazi kıt'alarına mensup HitçJn kalkıyor, müthiş bir alkış Başlerci geniş çadırlar altında otur • vekili karşılıyor. Otomobiller ya • maktadırlar. vaş, yavaş ilerliyor. Hitler, geniş bir Oteller bu seyyah buhranı za • işaretle cevap veriyor. manlarında görmedikleri bir fırsat Belediye binasmın tarihî salo • kazanmışlard'ır. Bir tek boş oda nunda Belediye reisi Başvekile, ü yoktur. zerinde Hitler haçı, kıymetli ve güRirccik ecnebiler, evlerde kal zel bir san'at eseri olan bir kupa hemağa mecbur olmuşlardır. Halk, bu diye ediyor. tehacümden memnundur. Hep birden «Doyçlan über al • Belediye btn&sı salonunda Be • ler» maşı söyleniyor. Sonra Hitler, lediye erkânı tarafından kabul e • kısa bir nutuk veriyor ve bund an dSlecek olan Başvekil Hitler, bü • sonra bütün fırka kongrelerinin yiik bir otelde oturacaktır. Fakat Murembergde yapılacağını söyliyor şimdiden, oteldeki dairesind'en isve diyor ki: tifade etmiyeceği bildiriliyor. Baş Hareketimizin id*aresi, doğduvekil vaktinin mühim kısmını mi • ğu yerde kalmalıdır. lislerle beraber kamplarda geçirecektir. Başvekil nutkunu, eski Muremberg serbest şehri şerefine 3 defa Kongrenin büyük ziyafetine if • «Heil» diye bağırarak bitiriyor. tirak edecek 300.000 kişiye yemek nmııımımıııınnıııııııııııııuııııııııiffliınıımmııiHuımmmH Zaf er bayramı münasebetile Dumlupınarda yapılan [ Yazmız, Allah aşkına! merasim çok heyecanlı oldu İtalya ile Arnavutluğun iz tarihi yapanz; fakat yaz « mayız. anlaşması memuldür ffDumlupmar» gibi bir zafer, Roma 30 ağustos Paristen bildirildiğine göre Tan gazetesi, İtalya ile Arnavuluk arasındaki münasebatm gergin olduğunu ve Roma hükumetinin Arnavutluğa bir ültimatom pöndererek muhtelip meta lipte bulund'iğu hususunun gaze telerde hayli zamandanberi mevzuu bahis bulundıığunu yazmıştır. ttalyan makamatı aidesi bir ültimatom gönderdiği haberini tekzip etmekle beraber İtalya ile Arnavutluk arasmda mevcut ihtilâf ları halliçin miizakerat cereyan etmekte olduğunu tasdik etmektedirler. Bu miizakerat iki memleketin basvekâletleri arasmda cereyan etmektedir. Müzakerat mevzulan siyasî ve malidir. Müzakeratm yakında bir itilâfa müncer olacağı zannediliyor. Arnavutlukta kapatılan katolik mekteplerine gelince, Papalık makamı bu meseleyi derin bir alâka ile takip ediyor. dünkü Cumhuriyette dilirrvin döndüğü, aklımın erdiği kadar anlathğım gibi, tarflıin ender kavdettiği harikalı zaferlerden biridir. «Dumlupmar», büyük ve mühim siyasî ve içtimaî neticeler de vermek suretile hem tarihte bir dönüm noktası teşkil etmis, hem de şarka ve mazlum millet'ere bir örnek ohnuş • tur. Fakat bımlan bir tarafa bırakıp ta meydan muharebesini, yanlız a«ker Kk itibariie, tetkik edince, görürüz ki Büyük Harote Avrupa cepbelerin<Je «Dumlupmar» a benzer kat'î neticeli. yani «düsmanı imha ve sulha icbar suretile harbi bib'ren» bir zafer kazanılmamıstır. Franstzların «Marn mucizesi» diye göklere çıkardıklan Marn mevdan muharebes', nedjr bilir misiniz? Korkunç bir savletle Paris üzerlne yürüyen Alman ordularmm, sevk ve idare gev . sekliği yuzünden. mağlup ofanadan ve hatta brrcak noktalarda salip ikfn, kendilerini mağlup addederek çekil • me'erinden ibaret bir hareket... Mamda, bir mucize varsa, o da, Moltke gibi âciz ve iradesiz bir ku • mandanın dünvantn en kuvveitli ve mükemmei ordusunn, bu kadar kolay • Itkla mağlup mevkime düsürmek su • refîle yaptığı tersine mucizedh*. Fransızlar hesabma, askerHk itiba rile hakikatte bir zafer değ:l; fakat ale> lâde bu muvaffakiyet olsn Marn meydan muharebesi, n^ticeM ib'barile. Pa. risi, Fransa VT ve miittefiklermi kurtar dıei için, Fransızlar, bunun etrafmda «Marn mucizesi» diye cidden mükem mel bir edebiyat yapmıslardır. Marn meydsn muhareb» hdkkında, Fransada yazılan eserleri basmak içm değil, fakat sadece yaan»k icin. sar . fednen mürekkep, o mnharebede ö . len Fransıat asVerlerinin döktükleri kandan fazladv. Marn meydan mu^arebesi içm, başkumandandan itibaren jeneral, erkâmharp, zabft. kücük zabit, asker, gazeteci, siyasî, diplomat, doktot. moallim, müverr'b, hulâsa ber rükbe ve meslekten eli kalem tutanlan, kocaman kftaolar vazmıslardur ve hâlâ da Zfizı yorlar. Fransız edebiyatmda Mam meydan muharebesinin herhalde çok. büyük bir yeri vardır. Dumlupmar, Marndan, biiTfttıı aş. ke!ik itibarile, layas \uyhn\ etmiyscek kadar yüksek bir saheserdir. Ban boks maçlan vardır ki müsabdılardan biri, bhmci devrenin birinci dakikasmda hasrrnni kahir bâ* yomrukla yere indi rir. tşte «Dumlupmar» da böyle olmuştur. Bes günde, bir orduyu zafere, bir milleti kvrtulusa, dünvanm bir parca • smı ;ntîbaha eristiren bu zafer içm, ne vaıık ki, aradan on bir sene E«<âüh* halde, pek az sey yazılmışbr. MiHî kütüphanem'zde bu zaferin yeri adeta bombostur. Onun için «Dumîuomar» m yıldo nümü münasebeHle bafmyorum: Yazmız, Dranlupmara istirak eden, onu goren, vasıyan, yapan bahtiyarİM", yazmız, ne biByorjamz.. ne gördüsÖ«l« yazmız. Allah askma, Türklük aşktna, tarih aşkma yazmız! F. S. Beye Göriismek üzere bir pun idare * hanemize gelmenizi rica edenm Ultimatom yok, ihtilâf var! Mehmetçiğin mezannda'm^pj NALINA MIHINA Arikarada Zafer bayramı: Yapılan geçit retminden bir in&b'a Afyon 31 (A.A.) Büyük zaferin yıldönümü münaseJetile Dum.'upınada Mehmetçiğin mezannda yapılan me. rasim çok heyecanlı olmuştur. Afyon ve civanndan tzmir, Manisa ve Kütahyadan merasime istirak için heyetler gelmistir. Merasimin en heyecanlı safhası, sehit Mehmetçiğin mezanna ve harp sabasına civar köy halkından iki hatibin söyledikleri nutuklar olmuştur. Bunlardan Güney köyünden Mehmet Efendi, tstiklâl Harbinin bir tarihçe sini yapmif ve diişman ordusunun na • sıl mağlup olduğunu anlatmıştır. Çal köyünden Mevlut adında bir delikanh öz dilile ve arasmda birçok destan parçalan bulunan bir nutuk söylemiş ve «ben bir şehit çocuğuyum, babamın nerede öldüğü bile belli de. ğil. Çocuktum, babam bir gün çank lannı giydi, harbe gidiyorum dedi ve bir daha gelmedi. Bilmem Sakaryada mı, tnönünde mi, yoksa burada mı kaldı? «Ben onu burada ziyaret ediyorum ve kabrini burada biliyorum» demiştir. Bu iki hatibi Dumlupmara gelen diğer heyetler namına söz söyliyen ha tipler takip etmistir. Ziyaret merasimi Galip Paşanın askerî hareketleri izah eden nutku ile bitmiştir. Bundan sonra tayyare filolannın da istirak ettiği büyük bir geçit resmi yapümıştır. Mehmetçij*m mezanna me. rasime istirak eden heyetler tarafın • dan çeienkler konulmuştur. Ford ve Ruzveltin iktısadî tedbirleri Fordun iş kanununu imzalamaması neye varacak? Vaşington 31 (A.A.) Millî kalkinma ıdaresi olan N. t. R. A. ya girmesi için Henri Fordun daha 5 eylule kadar vakti vardır. ReUicumhurun M. Johnson ile Hyde Parkta yaptığı görüşmelerde hükumetin Forda karşı sahş için mü»aadeler vermekten ibaret olan taryik usulünü kullanması mevzuu bahsolmatnıştır. Bununla beraber M. Ruzvelt, harekete hazırlanıyor. M. Johnson, gazetecilere verdiği beyanatında, alıcılarm, Ford otomobillerinden vazgeçerek N. t. R. A. markasını taşıyan otomobiller ala • caklanm zannett'ğini söylemistir. Otomobil kanunu, M. Fordun millî otomobil odasına dahîl olmağa mecbur etmemekte, fakat bu odaya «eğer şimdiye kadar bunu yapan olduğu İddia frd'ilebilirse» defterlerini göstermeğe mecbur etmektedir. M. Johnson, evvelce haber ver diği gibi For<f işçilerîne kanunda tasrih edildiğinden daha fazla üc • ret verir ve iş saatlerini daha fazla indirirse kanunu ihlâl etmiş olmıyacağını söylemistir. Bilâkis, böyle bir hareket minnettarhkla kar • sılanacaktrr. Yalnız bundan dolayı Ford iş kanununu imzalamaktan kurtulmuş olmıyacaktır. Michiganda Big Bayda tatil yapmakta olan Ford, M. Johnsonun sözleri etrafmda fikrini bildirmek ten çekinmiştir. Ismet Paşa Hazretlerinin teşekkarleri Ankara 31 (A.A.) Başvekil tsmet Paşa Hazretleri, büyük zaferin yıldönümü ve tayyare bayramı münasebetile resmî makamlarla milli tesekküller ve birçok zevat tarafından vâlri tebrik. lere karşılıklı tebrik ve teşekkürlermin iblâğma Anadolu Ajansmı tavsit buyurmuşlardır. Silâhları azaltma konferansı Hususî idareler tekaüt sandığı Hariçle iktısadî Birînci sahifeden mabat usulde bu zaruretin filî kuvvet ve tesi. rinden istifade eden amelî bir kabili yet vardır. Buna nisbetle bütün dün • yanın iktısadiyatuu bütün dünya memleketlerine samil nazari ve umumî kaidelerle halle çalışmak bize beraberin . de bitip tükenmez münakasalarm ummanlan içinde bocalayıp durmak tehlikesini taşıyan bir usul gibi görün • müstü. Nitekim herkesin hüsnüniyetîne rağmen konferans birkaç büyük pren • sipin yekdiğerini knha eden musade. mesi neticesi olarak felce ve diyebiliriz ki akamete uğramıştır. Türkiye ikbsadiyatmm idaresini deruhde etmiş olan kıymetli arkadaşunız Celâl Bey memleketimiz hesabma konferansta arzettiğimiz tezi iltizam ve müdafaa etmekle beraber kendilerile ücbsadî münasebetlerde bulunduğunnuz memleketlerle bu teze rnutabdt anlaş . malar yapmak için hiçj>ir fırsat ve bn • kâm kaybetmiyen mütemadi bv uya nıklık ve faalivet göstermâştir. Genis mikyatta karşılıklı hünsnüniyetlerin mah•ulü olmak üzer» Fransa ve Almanya ile aktine muvaffakiyet elvermiş olan ticaret mukavelele'inin avni zamanda bu memleketlerle Türkiye arasındaki dostluğu art<rin yeni âmiller gibi telâkki olunmağı değerli olduğunu burada hatsalen ve memnuniyetle kaydetmek isteriz. Türkiye :kfı*adî sahada diğer memleketlerle de aypi şekfl ve suretîerde anlasmalar yolunu takip etmi»th* ve etmektedir. Bu yolda kendilerile an'a» • tığnnız baska memleketle< vardır, bir kısmı ile de bu maksatla makul ve müspet konuşmalanmin ikmal etmek üzere bulunuvoruz. Bizce bu usul yürümekte zorluklar çeken ikbsadî münasel>eMeri yüriitecek en kestiıme amelî yoldm. Diyeceksiniz ki her memleketle bu anlaşmanm bütün safhalannda muvaffakiyet temini her zaman mümkün o • lur mu? Kendilerile herhangi bir ma kul anlasma neticesi elde edüemiyen memleketler bulunursa ne yamlır?... Muayyen bir hedefe varmak için takin olunan vol herhangi bir sebeple gerit vçrmediği zaman ne yapıhrsa o yapılir, yani mutlaka hedefe gibnek için icap ederse biras dolaşaoak külfeti üıtivar olunur. Olunur am« hedefe de gidilir. Yani bu takdirde dahi takip olunacak usul gene amelidrr. Nitekim Torkîye tktısat Vekilmi Avrupa memleketlerile münasebetlerimi zin bir noktaşmdaki baa zorlukları bertaraf etmek içm yeni imkânlar düsü • nen bir vaziyette gördük. Viside cok • tan hakkedilmi» bir istirahat kürii ge çirmekte olan Celkl Bev buradaki sa • yıh tedavi ve telâfi günlerini islerin vorucu takazasmdan azade tutma£a bil • hassa rtina etmekle beraber Avruna ile muvasalalanmızda Adriyatik volunun arzetmekte olduğu mü«külâttan kurtulmak için icao ederse ba*ka bir yol ihtivar etmek kararmda n'duei'nu kendi agjmdan öğrenmek bize göre müîkül olmadı. Kendilerile iktısadî münasebetlerde bulunduğumuz bir takım Avrupa memleketleri bu kıt'anuı orta yerinde bu • münasebetlerimiz lunuyorlar: Macaristan gibi, Avusturya gibi, Çekoslovakya gibi, hatta kw men Lehistan gibi, hatta Almanyanın cenubî aksamı gibi. Ekserisinin kendi deniz muvasalalan olrruyan bu memleketlerle iktısadî münasebetlerimizin şimdiye kadar hep Adriyatik tarSdle ve Triyeste limanı vasrtasile cereyan etmekte olduğu malumdur. Triyeste limamrun bizim ihracatmuza icra ettiği tavassut rolü bir taraftan Merkezî Avrupa hükumetlerile olan mübadelâtı mın kanstsnyor, diğer taraftan dostumuz İtalya ile olan iktısadî münase batımızı zâhiren kolay anlaşıkmyan müşevveş şekiUere sokuyor. Triyesteden transit geçen eşyamız herşeyden evvel guya umumen ttalyaya rthal olunmuş gibi bize karşı bu memleketin mat lubuna kaydedildiği cihetle evvelâ Merkezî Avrupa hükumetlerile olan hesaplanmın açık ve muntazam yü rübnekte zorluk çekiyoruz, sonra da hakikate tamamen muhaltf olarak ttal yaya karşı borçlu görünmek yüzün • den bu dost memleketle olan iktısadî münasebatımıza salim bir cereyan verememekten muztarip oluyoruz. Fazla olarak ttalya devleti oraya hhal ede bildiğimiz bizce azçok ehenuniyeti haix üç beş kalem eşyayı ağn gümrüklerle adeta menetmis vaziyette olduğundan bu nokta dahi Triyeste kargaşalığına fena bir zamime teşkil etmektedir. Bu Adriyatik yolunun ve İtalya ile ikbsadî münasebetlerimizin nihayet hakikatin, maslahatın ve iki memleket dostluğunun icaplanna muvafık su • rette hal ve tesviye edileceği kuvvetle I ümk olunabilir, hatta bizce süphesiz sayılabilir. Ancak iktısadî islerin hayatî olan ehemmiyetlerini sadece ümit lere bina edip bırakmak caiz olarmya. cağmdan Merkezî Avrupa ile ticarî münasebetlerimiz için her ihtimale karşı daha münasip ve menfaatleri mtze daha muvafık bir yol aranması tabüdir. Bu yol bizim için Tuna boyunda apaşikâr uzannuş duruyor gibi görü . nür. Romanya lunanlarmdan birini transit merkezi ittihaz ederek Merkezî Avrupa ile Tuna üzerinden çalışmanm imkânı bedaheten meydandadır. Salâhiyet ve kat'iyetle haber verebiliriz ki tktısat Vekiltmizm bu vol üzerinde tetkikat icrası içm verdiği e • mir ehemmiyet le takip ve ifa olun maktada. Türkiye . Merkezî Avrupa muva salasmda Tuna meselesinin ilk defa mevzuu bahsolan bir mesele olmadığını kaydedelim. Merkezî devletlerle da ha kolav ve daha ucuz mübadele ih tiyacı hissolunduğu günden ib'baren Tuna yolu ortaya çıkmısbr, ve daima istifade okmacak bir yol gibi görün mek şartile. Simdi tktısat Vekilimizin pördü?ü Kizum ile verdiği emir dahi ayni mevzuun daha dikkatli ve daha esaslı bir tetkikini Utihdaf etmektedir. Ve he . nüz bu tetkiklerin neticesi alınmamıs olmakla beraber bu yeni yoldan beîki daha fayc'ah surette istifade kabiliyeti i simdiden % 6 0 nisbetinde tahakkuku pekâ'f mümkün bir kevfivet maktadır. YUNUS Londra ve Pariste yeni görüşmeler Nevyork 31 (A.A) M. Davİs, nazırlarla konuşmak üzere Londrada 810 gün kadar kalacak, sonra Fransız nazırlarile göriişmek iisere Parise gidecektir. M. Davıss « Bu başlangıç görüfmelerinin ne» ticelerini tahmin edemem, demiştir. Fakat işin güç taraflan olmasına rağmen hüsnii niyetle dünyaya sulh getirecek bir anlasmagfc ulaşılacağinı zannedi yorura. Umidimi, mesel« y e hayatî bir ehemmiyet veren ve sulha her ıtmandan daha fazla bir alâka gösteren M. Ruzveltin direktiflerine bağlıyorum. M. Davis, harp borçlan meselesinin ihtısası haricinde olduğunu söylemiş tir. Sandık nizamnamesinin başlıca hükümleri Ankara 31 (Telefonla) Vilâ • yet hususî idareleri tekaüt sandığı nizamnamesJinin başlıca hükümleri eunlardır: Vilây»t hususî idareleri 4ekaü4 sandığmı idare ebnek iizere Dahi liye, Maarif, Sihhiye Vekâletierince umum müdürü veya müdürlerden seçilecek üç zattan mürekkep bir heyet teşkil olunur. Heyet azaları, kendi aralarmdan birini reis inri • hap ederler. Sandık ıdaresi Dahi • liye Vekâletine bağhdır. Tekaüt sandığı memurlarını 45 lira maaşlı bir müdür, 35 lira maaşlı bir mümeyyiz, 25 lira maaşlı bir kâtip v« 20 lira maaşlı diğer bir kâtip teşkil ederler. Sandık müdür ve memurları idare heyetince ve Dahiföye Vekâletince tayin olunur. Sandığm hesabatı, heyet tarafından tutnlacaktır. Hususî bütçelere müsterek tekaüt sandığı his'esi namile konulan tahsisat vilâyetlerce haziran ve teş; rin sani aylan nihayetlerinde ol mak üzere iki taksitte Ziraat Ban kalarına yatırılacaktır. Ziraat Bankasına müşterek tekaüt sandığı hissesi namile tediye olunacak teka üt aidatı, mütekait memur ve mu • allimlerle bunlarm yetimlerine tahsis olunacak maaşlara kifayet et • mediği takdirde bu cihet idare heyetince hesabata müsteniden 1561 numaralı kanun mucibince müsta • kil bütçesi komisyonuna bildirile • cektir. Komisyon, verilecek icra vekilleri heyeti kararına tevfikan lâzim gelen muameleyi ifa edecektir. Londrada Kömür fiatları Londra 31 (A.A.) Dün kömür borsasmda, bir eylulden kibaren perakende kömür fiatmın ton başında on filmg artmlması kararlaşbnlmışbr. T. D. T. Cemiyetinde dönkO faaliyet T. D. T. Cemiyei umumi kâtipli ğinden : ' . T. D. T. Cemiyeti umumi merkez heyeti bugün saat 14 te umumi kâ • tâp vekili tbrahim Necmi Beyin re • isliği altında Dolmabahee sarayın • da toplanarak karşılriclar kılavuzu içm ankete gelen cevaplar üzerinde tetkikata devam etmiştir. Umumî merkez heyeti cumarte »i günü saat 14 te tekrar toplana • caktır. Avusturya ordusu meselesi Parig 31 (A.A.) Havas Ajansuıdan: Le Jurnal gazetesi, Avusturya talebinin M. Vaugoi tarafından arzo . lunan şekilde Saint Germain muahedesin ihlâl etmediğini yazarak di yor ki: «Ordunun on büı kişi fazlalaştml • ması muvakkat mahiyette olacaktır. Bu, esaslı bir hsusiyettir. Ciinkü, her hangi bir mecburî askerlik fikrine yolları kapatmaktadn. Binaeanaleyh, hazırlanmak^a olan anlasma kat'iyyen m.uahedeleri ihlâl edecek mahiyette değidir. Avusturya . nın kudreti askeriyesinin muvakkaten artmlması bir lüzum meselesidir ve hiç bir veçhile bir misal teşkil edemez. M. Heryonun Rusyadaki tetkikatı Rostof 31 (A.A.) M. Heryo 3e Fransn meb'uslan dün elektrik fab rikasile su bendini gezmislerdir. M. Heryo şimdiye kadar asla bu kadar muvaffak olmuş bir fen eseri görmemiş olduğunu söylemistir. Bursada Meclis Reisimiz serefine verilen ziyafet Giresunun ihraç ettiği ilk fındık mahsulü Giresun 31 (A.A.) tlk parti 235 çuval fındık içi, bugün halkı • mızın samimî tezahüratı içinde Gülcetnal vapuruna yükletilmiştir. Gülcemal, fmdıkları taşıyan mavnayı iskeleden aynhrken ve bordasına yanaşırken düdük çalmak ve havaî fişekler atmak suretile selâmlamış ve mavnada fındık çuvallarına ilk sapanı vapur süvarisi Süreyya B. bağlamıştir. Bu münasebetle Ticaret Odası tarafından vapurda bir ziyafet verilmistir. Heinıvehrenlerin reisi Romada Bursa 31 (Telefonla) Şehri mizde bulunan Büyük Millet Mec • lisi Reisi Kâzım Paşa Hazretleri serefine bu akşam Millî lktısat ve Tasarruf Cemiyeti ve Ticaret Odası riyaseti tarafından 74 kişilik bir zi yafet verilmişiir. Ziyafette Bahkesir, Errurum ve Bursa meb'uslarile ordu müfettiş • lerinden Ali Sait ve Ali Hikmet Pasalar da bulunmuştur. Ziyafet geç vakte kadar samimî hasbıhallerle devam etmiştir. Ziyafetten sonra ordu müfettiş • leri Ali Sait ve Ali Hikmet Paşalar mıntaka dağ sporları merkezinde verilen çaya iştirak etmislerdir. Kâzım Pasa Hazretleri yann sabah Balıkesire hareket edecekler dir. Bursa Valisi Abidin, Halk Fır kası Bursa vüâyet idare heyeti re • i«i doktor Sad! Rasim Beyler Mec ]is Reisimizi teşyi için Balıkesire kagideceklerdir. Roma 31 (A. A.) Avusturya Heinwehrenleri reisi prens Stahrem • berg i!e Avusturya demirvollan nro paganda müdürü M. Reichl öğleden sonra Romaya gelmislerdir. îtalya gazeteleri, bu münasebetle, müstakil Avusturyanm istikbalinin böyük mikvasta prensin idaresindeki kuvvetlerle istinat ettiğini fakat Heinweh . renlerin ordu kadrosundan hariçte kalmalan icap ettiğini yazıyorlar. M. Reichl seyahati, Avusturya İtalya ticarî mübadelesinin arttınlması ihtimalüe alâkadardır. Nikâh merasimi Denizvoîlan tsletme memurlanndan Recep Nuri Bevle Adana Bicki Yurdu sahibi Refika Hanımm nikâh mer* simi geçen hafta perşembe günü icra kılmmıstır. Genç zevce ve zevceye saadetler temenni ederiz. Yeni Biimrük motorları Ankara 31 Açık denizlerde kaçakçılık takibatında kullamlmak üzere süratli iki motör mübayaası karargir olmuştur. Yeni bir hava rekoru Şikago 31 (A.A.)ttalyan tayyare kuvvetlerine mensup mülâzim Falconi, Saint Louis ile Şikago arasmda 420 kilonvetrelik bir mesafeyi başasağı uç mak suretile 3 saat 6 dakika 39 saniyede katederek yeni bir dünya reko. ru kazanmıstır. Karahisar Maden Suyu ıçmeaclirier. Mide, Karaciğer ve Barsakları hasta olanlar aç karnına ve yemek arasmda (5659) Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştur Türkiye Hariç için Açıkta bulunan polis memurları Ankara 30 Polis şubelerinde müstahdetn iken işten el çekthil miş, fakat bilâhare iadei memuriyet karan almış olanlar hâlen açıkta bulunuyorlarsa teşrinievvel ayı zarfında münhallere yerlestirilecek • lerdir. r CANAKKALE Şehiflerini taziz 7 EYLÜL GÜLCEMAL VAPURtLE şeraiti için Senelik 1400 Kr. Altı aylık 750 Üç aylık 400 Bir aylık 150 27UU Kr. 1450 800 yoktur J

Bu sayıdan diğer sayfalar: