6 Haziran 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 10

6 Haziran 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 6 Haziran Seget oyuncuları çok îyi Futbol Fedarasyonu, mmtakalar, heyetler şimdi ve canlı görünüyorlar nasıl çalışıyorlar ve nasıl çalışmaldırlar? 2 Bizde futbol niçin ilerlemiyor diyenlere! Macarlar dün ekzersis yaptılar l Cumhuriyet,, in müsabakası Tarihin meşhur sîmaları Büyük müsabakamîzin tafsilah 1500 lira mükâfath büyük mü sabakamız devam ediyor. Müsabakamîzin esası şudur: 12 Meşhur kumandan 12 Meşhur devlet adami 12 Meşhur kadın 12 Meşhur kâşif 12 Meşhur iş adamı nın hayat ve muvaffakiyetîerini sırasile ve grup halinde neşrediyoruz. Her makalenin içinde bir de rey varakası vardır. Karüerüniz bu rey varakalarını saklıyacaklar ve 60 büyük adama dair yazıların neşri bitince, her serideki şahıslara birinci, ikinci, üâh diye dol • durarak «Cumhuriyet müsaba ka memurluğu> na yollayacaklardır. Beş seri neşrolunup reyler tamamen bıze yollandıktan sonra tas nif işine başlanacak ve rey vara • kalarındaki isimler sıraya konula caktır. Her grubda en çok numara alan büyük adamlara rey verenler veya bu intihaba yaklaşanlar ara smda 500 karümize 1500 liralık mükâfat verilecektir. Meşhur kâşifler: 9 Rene Caillie Rene Caillie (1799 1838) de doğduğu vakit Timbuktunun ne olduğunu bilenler pek azdı. Bir aralık bütün dünyada bu şehirden konuşulmasma o sebeb oldu. Fransada küçük bir köyde bir ekmekçinin oğlu idi. Küçük yaşta öksüz kalmış, amcasmm yanına sığınmışü. Bir gün köyden bir tiyatro trupu geçti, başka bir gün bir sirk oraya uğradı, başka bir zaman da çocuk Napolyonun beygir üstünde bir kalabalığın başmda oradan geçtiğini görmüştü. Bütün bunlar nereden geliyor ve nereye gidiyorlardı. Bunu ona kitablar öğretecekti. İşte bu hevesle okumağa sarıldı. Gündüzleri bir eskicinin yanında çalışır, birkaç para kazanır, geceleri hep okurdu. Eline geçen kitablardan birinde Timbuktn üzerine bazı meraklı fıkralar görmüştü. Bunu yazan Timbuktn için dünyanın en zengin şehridir. Nigeria bir altın memleketidir, şudur budur diyor ve Arablar bu şehri gizli tutarlar ve oraya hiçbir Avrupalmın girmesini istemezler diye ilâve ediyordu. İşte Rene 16 yaşında iken heybesini sırtlayıp köyünden çıktığı vakit niyeti Timbuktuyu bulmaktı. Rochefort limanına kadar yaya gitmiş, orada Afrikaya bir gezmen heyeti hazırlandığını duymuş ve bir hizmetçi olarak bu heyete kanşmıştı. Sonra günler bir peri masalı hızile geçti. Zengin bir memlekete vardılar, buranın zenci halkı çok şen adamlardı, onlan iyi karşıladılar... Daha sonra içerilere girilince çöllere düştüler, aç ve susuz kaldılar. Heyetin dönüşü tam bir bozgunluk içinde oldu. Kuyudan kujoıya sürüklenebilenler canlarını kurtarıyorlardı. Caillie de ölümlerden kurtularak S t Louisye gelebildi, aylarca hastanede yattı. İyileşerek oradan çıktığı zaman ne kuvveti, ne parası, ne de bir bildiği vardı. Birinin yanında aşçılık etti ve biraz para yapınca Fransaya döndü. Mıntakalardan beklediğimiz: Birçok şeyler istiyoruz. Türk futboMıntaka heyetleri de lartasiyecilik lü lâyık olduğu mevkii bulsun diyoruz. Fakat işin içyüzünü hiç şöyle bir can içinde boğuluyor. Evrak havalesi, nizadan tetkik ediyor muyuz? Bilâtered mî vaziyet tetkiki ve daha buna benzer bir sürü kâğıd işi mıntakaları iş yadüd hayır diyeceğim. Futbol federasyonu olsun, mıntakk pamaz bir hale getirmektedir. Mıntaka heyetlerinden benim ve lar, heyetler olsun; bıınların müspet vazifeler işler başaramayışlannın esbabı, azası Türk futbolünün beklediği nın şahsiyetlerile çok az alâkadardır. şunlardır: Herşeyden evvel mıntakaya para Çünkü bunlara şöyle bir göz gezdirecek olursak çoğunun eski futbolculardan, temin etmek. Bu nasıl yapılır, mıntaişten anhyanlardan olduklarını görü ka nereden para tedarik eder? Sorgurüz. Şu halde iş görememelerini başka suna cevabım, «eğer büyük şehirlerdeki mıntakalarm başında bu işlerle sebeblerde aramalıyız. Futbol federasyonunu iyi çalışır bir uğraşmak kabiliyetinde ve bu işlerden hale getirebilmek için birkaç şartın anlar kimseler olursa bundan basit birşey yoktur» dan ibarettir. Ele tstanbulu birlesmesi lâzımdır. Macar kalecisi diinhü alırsak spor için bu şehrin para verNizamname değişmelidir : antrenmanda Bunlardan birincisi eldeki nizamna miyeceğini iddia etmek kadar boş bir Şehrimize gelmiş olan Macaristanuı Rene Caillie menin şöyle bir tarafa bıraküarak yep ddia olamaz. Seget takımı dün sabah Taksim stadyoTa Amerikadan kalkarak şehrimiz«lyl ama senin paran yok, asaletln yok, yeni, yeni şartlara ve futbole uygur. bir munda antrenörlerinin nezarcti altında koruyucun yok, öğrenimin yok. Bu işi nizamname vücude getirmektir. Hem de mekân tutan W. M. C. A. cemiyeti idman yapmışlardır. nin gene bu şehir içinde şu son dar başarmak için neye güveniyorsun?...» futbolün diğer sporlara da şamil bir Seget takımının idman tarzile Türk yıllarda bile bir ay içinde senelik büt«Zayıflığıma, yoksuya, alışkanlığuna tek nizamname ile idaresi kabil olmaçesine lüzumu olan 20 25 bin lirayı futbolcularının ekzersizleri hemen hemen güveniyorum. Para, asker, tavsiye dığından, hem de yeryüzünde değişen aynidir. Nefes artırmak için koşuyorlar. mektubları... Bunlann hiçbirinin şeşartlara uymıyan biricik nizamname gene bizlerden toplamakta olduğunu depar yapıyorlar. Topa hâkimiyeti temin hirlerden kilometrolarca uzaklarda bir olarak kalmış olduğundan renkli kitab düşünecek olursak uluorta bir iddiada için dribling, iki veyahud üç oyuncu arabulunmadığımıza kani olursunuz, zandeğeri yoktur. Başarık iklimin şiddemuhakkak surette değişmelidir. sında deplâsmanlı paslaşmalar, havadan nederim. tine, yorgunluğa, yoksulluğa dayanaFutbolde teknik işlerin en son mergelen topu stop gibi oyunlar yapıyorlar. bilen, yerliler gibi yaşamasını ve onlaMıntakaya bol para kaynağı bulmak cii olan bir teşekkülün eline verilen Nihayet muhacimler, karşılanna kaleciyi rın dilini bilenin ve sonra, hepsinden salâhiyet o kadar mahduddur ki bu işinin mümkün olduğunu bilmekle be ahp şüt çekerken müdafilerle muavinler üstünü, dölenli olanındır... Ben en önnunla ne idare bakımuıdan, ne de o raber, içimizde bu işi başarabilecek ar karşılıklı uzun vuruşlar yapıyorlar. ce onların dilini ve törülerini öğreneyuncuların disiplini üzerinde bir otori kadaş mevcud olup olmadığım kat'iyetSeget takımının oyunculannı dün saceğim...> Vali artık kanmıştı, bu atılle kestirememekteyim. Bu iş çok cevte tesisine imkân yoktur. hada soyunmuş olarak gördük. Bilhassa gan delikanlı bu işin üstesinden gelebiFutbol federasyonu bu avantajsız val bir propagandacı ister. Buna mu müdafilerle muavinler, iri vücudlüdürler. lecekti, ona yardım edeceğini söz vervaziyette çalışılmıyacağını kendisi de kabil bu adama da bol para vermek Çok uzun vuruşlan vardır. Takımın en di. pek iyi takdir ettiği için geçen seneden ten çekinmemelidir. Aklıma gelen i çelimsiz oyunculan sağ açıkla solaçık. beri îngiltere, Fransa, Almanya, Avus simleri bu yazıda propaganda kokusu Onlar bile bizimkilere nisbetle iri sayıhr. Caillie dediğini yaptı, önce üç sene turya ve Italya nizamnamelerini tercü bulunmasın diye yazmıyorum. Maama Bir aralık tek kale oynadılar. Çok gene kadar mağriblilerden Brakna kabilesi me ettirmiş ve bunlardan bizim şartla fih şayed bizde yoksa bile bir propa olan solaçığın anî kıvınşlarını gördük. arasmda kaldı, arabca öğrendi, müslüra uygun gelenlerini seçmek suretile gandacıyı, nasıl antrenör getiriyorsak, Soliçleri hücum hattının en kuvvetli şüt man oldu, Arabların yaşayışlarına iyiyeni bir nizamname vücude getirmiş haricden celbetmek yolu da kapalı de atanı. Yalnız biraz ağır gibi. Merkez ce alıştı. Şöyle ki: 1827 de Gine körfetir. Umumî merkezin bu seferki içti ğildir. Parası bol bir mıntakanın Türk muhacim pek o kadar nazarı dikkati celzi kıyısından içerilere doğru yola çımaında bu meselenin son bir şekli hal futbolüne, saha, malzeme ve vesait iti betmiyordu. Sağiç te hücum hattının sükan bir kervana karıştığı vakit kimse Fakat dört sene sonra onu gene 9t. barile edebileceği büyük yardımları ule bağlanacağı ümidindedir. rükleyicisi. Topla çok hızh koşuyor ve Louiste buluyoruz. Ergesi gene o: onun bir yabancı olduğunun farkma zun uzadıya yazmak lüzumeuzdur. AnMaaşlı bir tehreter: sağaçığa iyi paslaT veriyor. Sağaçıkta bir Timbuktuya gitmek... Ama nasıl, o da varamadı. Kendini memleketine döncak İstanbulu ele alırsak tedarik oluİkinci şart ya futbol federasyonu reiihtiyat oyuncu oynadı. Asıl sağaçık Ko bilmiyordu. Yalnız içinde bir ateş ya mek istiyen bir Mısırlı gibi tanıtmıştı. nacak paranm evvelâ saha, soyunma sini, yahud da futbol federasyonuna veranyi II yerinde değildi. Kaleciye gelin nıyordu, o kadar. Bu sefer ilk işi gidip Kervan Futacalun tepelerinden, Seneve yıkanma tesisat işlerine verilmesi, rilecek ingilizce ve fransızcayı iyi bice: Blokajları çok mükemmel ve emin. Senegal valisi Baron Rogeri görmek gal nehrinin kaynak taraflarmdan gesonra doğrudan doğruya varidatı az lir bir sekreteri (kâtibi) bolca maaşla Yalnız birkaç korner atıldı. Havadan oldu. Vali, karşısma çıkan bu sıska çerek Nijer vadisine indi. Caillie nihakulüblere tevzii suretile işe başlamak çalıştırmaktır. Reisi tatmin edecek kagelen toplara, şarj yapılırsa hâkim ola delikanİıyı görünce: «Demek, Tim yet çocukluk hulyalarınm sahiye döndoğru olur. Birincisi her kulübün, her dar bir para şimdilik bütçeye ağır gebuktuyu keşfe gitmek istiyen akıllı düğünü görüyordu. Beraber geldiği mıyor. oyuncunun işine yaradığı gibi ikinci leceğini tahmin ettiğim için Futbol Fe Son Fransa Macaristan maçında da sensin öyle mi?» diye onu baştan aşağı kervan buradan ileri gitmiyordu. Başplânda kalmağa mahkum kulüblerin derasyonuna umumi merkez işten anFransızlar birinci gollerini, açıklardan bir süzmüştü, sonra: «Siz genclerin ka bir kervan bulmak için günlerce kalkınması birinci sınıf kulübleri dalar, lisan bilir iyi bir kâtib verirse, işbirinin ortaladığı topu kaleciye şarj ya ağzmda bir Timbuktu lâfıdır dolaşı bekledi. Fena günler gelmiş, yağmur ha fazla çalışmağa mecbur eder ki lerin iyi yürüyeceğine inanabiliriz. parak attılar. Kaleci de Segetin buraya yor... Afrika yolculuklarını bulvarlar mevsimi bastırmıştı. Nihayet 14 kişilik bundaki avantaj âşikârdır. Bu kâtibin vazifesi federasyonun haftagelen kalecisi Palinska idi. Müdafilerle da piyasa etmek gibi basit birşey sanı bir kafileye takıldı. Taşlıklar içinden Mıntakaların baçlıca işleri: lık içtimaına kadar herşeyi hazırlamak, muavinler çok iyi anlaşıyorlardı. Biribir yorsunuz ^aliba...» diyerek masanm geçiyor, çamurlar içinde çadır kuruyor futbol federasyonuna kırtasiye işi bıMmtakalar, futbol propagandası için lerine karşı oynadıkları için ne dereceye üstüne büyük bir harita yaydı. Bu ha ve birkaç yer fıstığından başka yiyecek Buraları Fulbaların rakmamak, ve onu lisans işleri gibi her sene üç beş ecnebi takım getirme kadar sert oynadıkları anlaşılamadı. ritanın birçok yerleri bomboştu: «İşte bulamıyorlardı. memleketi idi. Bunlar pek bön adamfutbolün teknik kısmile hiç alâkası ol lidirler. Bu takımlarm İstanbula son Seget takımı hakkındaki bu izahatı, bak... Bu beyaz yerler, henüz bilinmimıyan şeylerle beyhude uğraştırma gelen takımlar ayarında, başlama vuru cumartesi günü bu takımla maç yapacak miyen taraflar... Buraları hep tehlike lardı. Hele Caillienin şemsiyesine şaşıyorlar, bunun nasıl açılıp kapandığını mak olacaktır. İyi lisan bilmesini şart şunu yanlış yapan güdük takımlardan olan muhtelitin oyuncularile bu takımı ler, ölümlerle dolu» dedi. koştuğum bu kâtib Avrupa ve İngilte olmaması şarttır. Bunlar futbol kalite teşkil edeceklere bir hizmette bulunmuş Rene ona hatırlatmak istedi: «Öyle görmek istiyorlardı. Daha sonra başka rede futbol işlerini iyice takib ederek sini yükseltmek yerine alçaltırlar. Bu olmak için veriyoruz. Çünkü ne oyuncu ama Avrupanın her tarafından, her bir memlekete girdiler. Burada Bamolandan bitenden federasyonu haber itibarla belki beş on kuruş varidat te lardan, ne de takım teşkilile alâkadar zaman gezmenler bu kıt'anm içerileri baralar yaşıyordu. Çok tembel insandar edecek, futbolün propagandası ve min etse bile maksadı temin değil; bi kimselerden merak edip te dün sabah ne girmeğe uğraştılar. 1618 de Thomp lardı bunlar... Caillie bir kabile başkanile görüşmüştü. Bu içlerinde en ilerlemesi çarelerini düşünecek ve kâ lâkis maksada darbe vururlar. son...» stadyoma kimsecikler gelmemişti. ileri bir adamdı. Bütün varı, yoğu bir ğıd üzerinde tesbit edecek liyakatte ol Evet, ama onu bıçakladılar. Ankara, İzmir ve İstanbul ayarında Beynelmilel tenis şampiyonası at, iki semer, yırtık bir hasır şapka ve malıdır. futbol oynıyan şehirlerin muhtelitleri «1790 da Major Houghton...» Fransada yapılan beynelmilel tenis bir da\oıldu. Kongların memleketinde Federasyon reisinin bu işlerle uğ biraz çeki düzen verilmek şartile evvelâ şampiyonası neticelenmiştir. Geçen sene Evet, kaybolup gitti. Caillie hummaya yakalandı, pis bir «Sonra Winterbottom...» raşmak üzere iyi bir maaşla tavzif edi yakın yerlerden başlamak üzere Avru nin erkekler şampiyonu Alman von kulübede aylarca yattı, aç kaldı, periO da öldü... Kaza, yahud hastalık lemediği takdirde federasyonu hiç ol paya senede bir kere olsun bir seya Cramm Ingiliz Perryye 63, 6', 36, hate çıkarılmalıdır. Bu, hem oyuncular 63 yenilmiştir. sonu. Dur yavrum, birak ta bu listeyi şan düştü. Artık tanınmıyacak bir hale mazsa faydasız kırtasiye işlerinden gelmişti. Sonra yaz geldi, Caillie orakurtaracak, ve ona işleri hazırlayıcı da çok derin bir şevk ve heves uyan Kadınlar arasındaki final maçı da Da sana ben tamamlıyayım. Kahireden dan geçen başka bir kervana katıldı. vazifesi görecek böyle bir kâtibe ihti dırmak, hem de onlara Avrupadaki şart nimarkalı Madam Sperling ile Fransız yola çıkan Horneman çölde öldü. Hepları, oyun tarzını öğretmek bakımından Madam Matiö arasmda yapılmış ve ne sinin büyüğü Mungo Park, Timbuktu 1828 ikincikânunda Nijer üzerinde yac kat'idir. son derece faydalıdır. Bu seyahatlerin ticede Danimarkah rakibesini 61, 62 nun kapısından geçti, içeri giremedı. Cenneye ve oradan nehir yolile nihaTSrkiye birincilikleri: yet Timbuktuya vardı. Federasyon tahsisatımn mühim bir yalnız oyuncuların değil, idarecilerin yenerek kadınlar arasmda şampiyon ol Campelli san humma aldı götürdü. Caillie şehre gece yarısı girmişti. FaEn son yola çıkan Beaufort... Korkakısmmı yiyen .Türkiye birincilikleri de gözlerini açacağı şüphesizdir. muştur. kat rüyalarında gördüğü, senelerdenberım o da birşey yapamıyacak...> Mıntaka heyetleri herşeyden evvel nin yapılmasına sebeb olarak gösteriAlman ticaret mektebinin Caillie sakin bir sesle: «Bunda haklı ri hulyasını kurduğu cennet bu miydi? len propaganda kıymeti bence bir hul futbolün idarî cepheden ilerileme vesasenelik spor bayramı olduğunuzu söylememe izin verir misi O neler düşünmüştü, neler bulmuştu. yadan ibarettir. Eğer Türk gencliğini itini topTıyacak, bir araya getirecek ve Bugün Taksim stadyomunda Alman niz? Beaufort bu işi başaramıyacak, Dünyanın en büyük, en zengin şehri doğrudan doğruya federasyona bağlı senede bir kere bedava seyahat ve memleketin birkaç yerini görmek sev olarak çalışacak teşekküller olduğun ticaret mektebinin senelik spor bayramı çünkü yanında çok adam, çok denk, yerinde kerpiçten yapılmış bir yığm dasile futbole bağlamak istiyorsak, bu dan bunlann federasyon tarafından fut yapılacaktır. Her sene büyük bir muvaf çok katır var, bu iş böyle gürültü ile kulübe, çamur ve toz vardı ve çöl şehrin hemen kapılannda başlıyordu. bağ hakikaten pamuk ipliğine benzer. bole aid yazılacak bir nizamname ile fakiyetle başanlan bu müsabakalar açık olmaz.» Caillieye dönüş için yalnız bir yol mukayyed olmalan da şarttır. Birkaç hava sporlarının her birini tatbik etmek Esasen, hakikat te bundan çok uzaktır. Baron Roger söyliyecek söz bulamıyerden birden emir alan mıntaka he suretile yapılmaktadır. Atletizm, hend yordu. Bu sade tavurlu, fakat fikirle açıktı... O da büyük sahranın kum çölFutbol bizde propagandasını kendi bol ve bütün smıflar arasmda bay rini bu kadar kesinlikle ve apaçık anla lerini şimale doğru aşmak... Gene bir yetleri iş göremezler. kendine yapmıştır. Başka bîr yazımızda kulübler hakkm rak yanşlarile doldurulmuş olan pro tan delikanh kimdi? Ona dedi ki; kervana katılmıştı. Bu yerinden kımüAnadolunun en ücra köşelerinde bigram takım halinde yapılan oyunlarla le Ankara, İzmir, İstanbul vesaır daki düşündüklerimizi yazacağız. nihayet bulacaktır. NÜZHET ABBAS büyük şehirlerde olduğu gibi mahalle Bu rey varakasmı kesîb saklayınız Kız ve erkek talebe arasmda yapıaralanndaki arsalarda top bulurlarsa topla, yoksa konserve tenekeleri, bu da Idman Cemiyetleri İttifakmm lacak olan müsabakalara tam ikide başlanacaktır. bulunmadığı zaman pis kâğıdları sipiyangosu cimle, tükürükle pekleştirerek top haIdman Cemiyetleri Ittifakı namına Macarlarla yapılacak güreş R«y Pusiası line getirdikten sonra aralarında çok Ankarada çekilmek üzere bir piyango müsabakalan heyecanlı müsabakalar tertib eden tertib edilmişti. Piyangonun tertib heye23 haziranda yapılacağını haber verTürk çocukları da futbolü o kadar be ti Ankara vilâyetine müracaatle çekilme diğimiz güreş müsabakaları Macar güreş nimsemişlerdir ki bunu artık millî spor işinin 21 haziranda lstanbulda yapılaca takımile yapılan muhabere neticesinde 9 uncu addetmemek haksızlık olur. Bu kadar ğmı bildirmiştir. Bunun üzerine İstanbul kat'î şeklini almıştır. Macarlara karşı çısevilen bir sporun propagandasından vilâyeti lâzım gelen murakıbları tayin et kacak olan güreşçilerimiz muntazam bir ziyade ıslahı lâzımdır. Bu itibarla Tür miştir. Bu murakıblar ikramiyeye dahil furette idmanlara devam etmektedirler. kiye birinciliklerine sarfolunan para eşyanm bulunduğu mahalle giderek bun Yarım vasat Balkan güreş şampıyonu nm her sene bir mıntakaya, bir saha lan mühürliyecekler ve ikramiye numa Ankarah Hüseyin de bu müsabakalara ya, yahut bir kulübe verilmesi her ralannda bu eşyanın bulunması işini ta iştirak edebilmek için îstanbula getirilhalde daha çok faydalı olur, kib edeceklerdir. miştir. idükâfat sırası şöyledin 1 kifiy* 300 gümiiş lira 1 • kişiy* 200 gümüş lira 1 kifiya^OO gümüş lira 5 • kifiy* bir«r befibıy»rd« Cumhuriyot allını 10 • kifiy* birer yarım bvşibiyerd» cumhuriyet altını 15 . kişiy« birer cumhuriyet altını 470 kişiye muhtelil hediyeler »*• Mütabaka neticerine întizaren her günkü rey putlalartnı tah • laytntz. Eksik rey varakalartnız için lâzım olan gazete nâihala • rını idarehanemize beş kuruşlak pul yollıyarak tedarik edebilir • siniz. Müsaba ka nüthalartndan kâfi miktarda aaklanmışttr. Ankarada futbol maçlan Ankara Ayaktopu Kurulundan: C. H. Partisi şild maçlarına 8 haziran cumartesi günü saat 17 de Ankîfao''»*» aıanınaa aevam eoueve&uı. Maç Muhafızgücü Çankaya birinci takımları arasmdadır. Yargıç Sedad Akça (G. B.) danan bir şehir gibi idi. 1400 develi 400 kişilik bir kervan... Kadın, çoluk çocuk, bir sürü halk... Geceleri yürüyor, gündüzleri dinleniyorlardı. Kurak mevsim başlamıştı. Susuzluk kendini gösterdi.. S... Su... Başka bir istekleri yoktu... Etrafta bir kuyu aramağa gidenler hepsinin kuru olduğu haberini getiriyorlardı. Nefes nefese, bin sıkıntı içinde yanına yaklaştıkları başka ku« yuları kumlarla dolmuş buluyorlardı, Ölenler, sürünemiyerek geride kalanların sayısı hergün artıyordu. Caillienin üstü başı parçalanmıştı. Güneşten yanmış, görünüşü o kadar değişmişti ki kimse onun ne yaşını, ne de hangi mil« letten olduğunu söyliyebilirdi. Durma* sını bilmiyen bir öksürük göğsünü par^ çalıyordu. İşte Caillie Fasın kapılaruv» dan içeri girdiği vakit bu halde idi* Burada başka garib bir durumla karşılaştı. Buraya kadar müslümanlığma sığmarak gelmişti. Şimdi müslüman c« luşu ona batınm kapılarını kapıyordu, Bu uzun yolculuktan sonra ona yapacak birşey kalıyordu: Cami kapılannda dilenmek. Rabata gitmek, orada Fransız konsolosunu görmek istiyordu* Fakat ona: «Rabatta ne yapacaksın« Mısıra oradan gidilmez...» diyorlardı^ yavaş yavaş ondan şüphelenmeğe başlamışlardı. Ne yaptı yaptı, Rabata gitti, ama kıyafeti o kadar perişandı kf konsolos evinde kapıcılar onun içeri girmesine izin vermediler. Onu bir dilenci sanarak kovdular. Artık mezarlıklarda yatıyor ve köşe başlarında gelen geçene avuç açıyordu. Tangerdekî konsolos Mr. Delaportu tanırdı, ona mektub yazdı, bir cevab alamadı. Dilene dilene Tangerj'e kadar gitmekten başka çıkar bir yol yoktu. Nihayet 1828 eylulünde Tangerdeki kavas konsolosa: «Dilenci kılıklı bir Çingene gelmiş. sizi görmek istiyor...» diye onu içeri aldı. Fakat bu Çingene çok iyi fransızca konuşuyordu. Mr. Delaporte, Caillieyi tanımıştı. Fakat Rene Caillie çocukluk hulyalarının altın külçelerile dönmüyordu. Fakir gitmiş, sefil dönüyordu. Serüveninen gizli bahtiyarlıklarmdan başka birşey beklemediği için gene ergesine ermiş sayılırdı. Bundan başka o, sırlarla dolu denilen Timbutkuda, yola uzanıp gitmenin, varıp kalmaktan daha üstün olduğunu anlıyan bir gezmenin sevinclerini bulmuştu, daha ne isterdi? FAÎK SABRl DURAH Cumhuriyetin müsabakası Meşhur kâşifler Serisi

Bu sayıdan diğer sayfalar: