1 Ağustos 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

1 Ağustos 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET 1 Afustos 1938 içene yılan bile dokunmaz! Jj Ekiciden tütün alma kanunu Kongre kanunda bazı tadilât yaptı Meyvacılığımızı ıslah etmeliyiz Bursada meyva kürü yapılamaz mı? Öğle sıcağı geçtikten sonra yola çık Eski kumandan devam etti: Fahirin askerliğini bilmiyorum, tılar. İki vadinin eteklerinden ovaya doğru yayılan meyilli sahada, derecik başka taburda idi. Lâkin zabitlerimin leıin arasındaki bozuk bir şosede araba ve Mehmedciklerimin arasında öyleleri Şehrimizde birkaç gündenberi gerek ları sarsıla sarsıla ilerliyordu. Perizad: vardı ve öyle kahramanhklar gösterdi tütün müstahsilini, gerekse tütün ticare Aaman amca. bu nekadar çok de ler ki ne harb, ne de insanlık tarihi, timizi ve Inhisarlar İdaresini çok yakıneşini bir daha kaydedemez. E? diye söylendi. Bak şu karşıki geçidde yükselen ağa dan alâkadar eden mühim bir mevzu üzeİhtiyar binbaşı. kırçıl bıyıklarını elile cı görüyor musun? Onun dibinde, ko rinde müzakereler cereyan etmektedir. svazlıyarak gülümsedi: Onlar dere değil, Peri, dedi, eski zalar arasında bir pmar kaynar, arkası Daha bir iki gün devam edecek olan çasarp kayalıktır. Harbde askerler oraya lışmalar sonunda 2406 numarah ekici perler... Ya; harb mıntakasına geldik de cAzrail kayası» adını vermişlerdi. Düş den tütün alma kanununun tadili için bir tek? Bense daha epey gideceğiz sanı man mevzileri ona muvazi uzanıyordu. proje hazırlanmış olacaktır. Bu kanunun Taşlığa yerleşen münferid, fakat mü tatbikatında iyi neticeler ahnamaması üjrdum... Bu yarım adanm üstünde hangi kemmel atıcı düşman nişancılan sağ ce zerine Inhisarlar ve îktısad Vekâletleri tprak parçası harb sahası değildi ki nahımızdan adam sektirmiyorlardı. Ni nin isteği üzerine evvelce Ticaret Odahayet bölüklerden fedai çıkarıp oraya, Izım? lannca tetkikat yapılarak bazı raporlar Arabadan indiler. Genc kız, hâlâ es düşman nişancılarını avlamağa yolla hazırlanmıştır. Bu raporlar üzerine son i bir kale bürcü kadar metin duran mak lâzım geldi. Uzun müddet gayre mcasının koluna adeta iltica etti. Son timiz beyhudeye gitti. Son günlerde defa Ankarada toplanan tütün kongre özler, senelerdir içinde büzülmüş gibi Azrail kayasına bir de hafif makineli sınde kanunun tadiline karar vcrilmişti. luran yarayı deşmiş. uyuşan heyecan yerleştirmişlerdi. Zayiatımız çok olu Kongrenin bu temennisini de nazan dikarını alevlendirmişti. Daha şimdiden yor ve bu bir tek ateş noktasını sustu kate alan Vekâletler şehrimizde bir tü eli ayağı tıtriyordu. Yuttuğu on binler ramadığımız için bütün harekât akim tün kongresinin toplanmasım karar altına ce insan kemiğile rengi ağaran bu arazi kalıyordu. almışlardır. Bunun için Izmir, Düzce, Bir gün bu kayalığın mutlaka zaptı Adapazarı, îzmit ve Samsundan şehri üzerinde yürümeğe kudreti yetmedi. Şehid kanından mahmur lâleler açan için alaydan emir aldım. ve tekrar fe mize yirmi murahhas gelmiştir. Istanbul toprağın ufalanmış zerrelerinde onun dailer gönderilmesini bölüklere bildir Ticaret Odası murahhaslarile İnhisarlar Fahiri de yatıyordu. İskarpinine çarpan dim. Kendim de en yakın mevziden va Idaresinden bizzat Umum Müdür Mit her tümsek ona sevgilinin kalbi gibi ziyeti kontrol ediyordum. Kıpkızıl bir hat Yenel ve Türkofis namına Mümtaz geldi: kolundan tartan amcasmı dur ağustos güneşi altmda ve ateş tufanı Kavalcıoğlunun da iştirakile teşekkül e durdu ve olduğu yere oturarak hıçkır içinde ortalık yanıyordu. den kongre çarşamba ve perşembe günü dı. Bir aralık Azrail kayasında ateş ke yapılan toplantılardan sonra, dün sabah Fahir. binbaşı Fikretin oğlu idi. Pe sildi. Herifleri hakladılar, diye sevin rizadla birlikte büyümüşler, gönülle dik. Lâkin bir çeyrek sonra oradan ge ta Odada umumî bir toplantı yapılarak rinde büyük bir aşkı da beraber bü ne silâh sesleri başlayınca hayretten ve ekiciden tütün alma kanununun bütün yütmüşlerdi. Perizad kolleji bitirdiği asabiyetten çıldıracak hale gelmiştim. maddeleri gözden geçirilmiştir. Toplan sene Fahir de Harbiyeden çıkıyordu. Hemen tahkika adam yolladım. Getir tıya bu iş için Îktısad Vekâletince şehriHazırlıkları yıllardır sürmüştü; şimdi dikleri haber şu idi: <Kayalıktaki düş mize gönderilmiş olan iç ticaret umum yapılacak şey düğünden ibaretti. Fakat man makinelisinde o gün iki kişi var müdürü Mümtaz riyaset etmektedir. Konpembe hayaller birdenbire karardı. mış. Susamışlar ve yanlarında da su grenin bu sabahki toplantısında kanun üGenc zabit te bir gün, babası gibi, Ça kalmamış olacak ki, dereye, pınara in zerindeki tetkikatın nihayet bulacağı unakkalede pathyan top seslerine koştu. mişler. Bizim taraftan en ileride olan mulmaktadır. Bunu müteakıb iç ticaret Dört ay sonra Fikretten gelen kısa bir gözcü ve çok iyi bir nişancı olduğu için umum müdürü Mümtaz projeyi Ankaramektubda, «oğlum dünkü taarruzda her attığını vuran onbaşı nedense ateş ya götürecektir. Allahına kavuştu. Hüda millete zeval etmemiş. Herifler su içtikten sonra biÖğrendiğimize göre, kanunun umumi zimkini görünce kayalarm arkasına gizvermesin> diyordu. hatları üzerinde fazla bir değişiklik ya lenerek eski yerlerine çıkmışlar. * * * Hiddetimden köpürüyordum. Onbaşı pılmamaktadır. Yapılan tadilât ekici leAradan seneler geçti. yurda ancak hine olmak üzere daha ziyade teferruala kavgasız girebilen ecnebiler gitti. Harb nın getirilmesini emrettim. Bir Türk asdenberi evinde dünyadan elini çekip kerinden ihanet beklenemezdi. Fakat inhisar etmiştir. kendi içindeki âlemle başbaşa yaşıyan bize yüzlerce zayiat verdiren düşmanı Perizad, Çanakkaleyi ziyaret için daya böyle hazır yakalamışken bırakmak ta nılmaz bir arzu duydu. îhtiyar binbaşı akıl erer şey değildi. Biraz sonra onbaşı onu caydırmağa çalışıyor: geldi. İriyarı, yağız yüzlü ve palabı Neyi göreceksin ki kızım, diyor yıklı bir askerdi. Kara gözleri siyah güdu. Fahirimin nerede öldüğünü. cese neşler gibi parlıyordu. dinin ne olduğunu ben bile öğreneme Çıldırmış gibi üzerine atılarak sars dim. Muharebe meydanlarından kopup semalara yağan kol, kelle, bacak tufam tım ve bağırdım: Düşman neferlerini açıkta gördün arasınaa Kimbilir kaça bölünüp kaç de neye ateş etmedin? yerde toprağa düştü? Çanakkale bir Kendisine hakaret edilmiş gibi ba mezarlık değil. bir tek mezardır Peri. Şehidlerin ve düşman taarruzunun me kışları kıvılcımlanarak cevab verdi: zarı.. Kimi nerede bulacaksın yavrum? Su içiyorlardı beyim. Lâkin dinlettiremedi. Bir mayıs günü Su içiyorlarsa sana ne? Su içene aGeliboluya çıktılar. hatırların da şe teş etmemek için emir mi aldın? Herifhidliği olan yerlere doğru tırmandılar. ler yüzlerce kardeşini öldürüyorlar.. Genc kız hâlâ ağhyordu. Binbaşı. hâSanki cehaletime acıyormuş gibi gaki ceketli cesedlerden örülmüş gibi rib garib yüzüme baktı ve titrek bir kapkara uzanan sırtların arasında ışıl sesle devam etti: dıyan Boğaza baktı; sonra koskoca va Biliyorum emme, herifçi oğlunun dilere uzanan engin bir tarihin önün yüreği cayır cayır yanmış zaar k: Hasan Vasfi Menteş de hıçkıran Türk kızma döndü: tehlike mehlike düşünmeden suya se Prag maslahatgüzarımız Hasan Vasfı Ağlama artık Peri, diye mırıldan ğirtti. Nasıl vururdum. su içene yılan Menteş, Cemal Hüsnüden inhilâl eden dı, ağlama. Her bastığımız toprak par bile dokunmaz kumandan bey! Bern elçiliğine tayin edilmiş ve tayini Ali Bu altın yürekli neferi cezalandır Tasdikten çıkmıştır. Halen Ankarada çasında en az on Fahir, on Mehmedcik yatıyor. Senin göstereceğin zâf, onların mağa gönlümüz razı olamadı. Acıpa bulunmakta olan Hasan Vasfi yakında ruhuna hürmetsizlik olur. Düğüne gi yamlı Hüsnü Onbaşı da artık düşman buraya gelerek îsviçreye hareket edecekder gibi ölüme koşan Mehmedcikler bi ların su içmiyenini arayıp bulmağa ko tir. Hasan Vasfi Menteş güzide Hariciye zi ağlatmamak için can verdiler. Onlar yulmuştu. Ertesi gece Azrail kayası amemurlanmızdandır. Yeni vazifesinde gitti, Fahir gitti, lâkin bize kalan ana lmdı, daha öbür akşam diğer sırttaki de kendisine muvaffakiyetler dileriz. yurd. daha milyonlar gitmesine değer. düşman makinelisi sustu. Fakat Hüsnü Birbirlerine dayanarak yürüdüler. Onbaşı bir hafta sonra gittiği gece keşYeni fmdık rekoltesi Perizadın hıçkırıkları durmuş, derin finden bir daha geri dönmedi. Yapılan kat'î tahmınlere göre bu sene Başvekil dün tarihî bir nutuk söyledi «Her tehlike karşısında bütün hududlarımızda bütün kudretimizle hazırız!» bir yol takib etmekten aynlmıyacağız« «Alkışlar». Bizim bu siyasetimizi hoş görenler bi • zimle beraber çalışmaktan istifade ede • ceklerdir. Bizim bu siyasetimizden ayrî bir siyaset takib edeceğimizi umanlar « » • ' bette inkisara uğrıyacaklardır. bir sessizlik içinde amcasını dinliyordu. Yeni Boğazlar mukavelesi Büyük Millet Meclisinde [Başmakaleden devaml mazi hasreti yeni Türkiye devrinin realiteleri karsıstnda fazla tutunamıyarak mesele bu realitelere uygun en makul ve en adil şeklini almakta gecikme di. Biz yekpare vatanımızın hiç iftirak kabul etmez eczatından olan Boğazlar üzerinde kendi kudretimizle mutlak hakim olmak azmini izhar ettikten aonra artık oralarda baskalarımn manalı veya manaaız rekabetlerle at oynatmak heveslerine imkân olmazdı tabii. Nihayet Boğazlar üzerindeki tabiî hakimiyetimizle biz hiçbir milletin menfaatleri aleyhine herhangi derecesinde tahakküm etmek düşüncelerinden uzak bulunarak orada herkesin bizden meşru surette istiyebilecekleri haklara riayeti kendili ğimizden temin ve taahhüd etmekteydik. Ticaret gemilerinin Boğazlardan sulh devrinde mutlak olarak, harb zamanında ise en ileri imkânlarla mukayyed bir şe kilde serbest geçişleri bizden istenebile eek en haklı menfaat meseleleridi ki biz bunu temin ediyorduk. Harb gemilerine ve harb zamanlarına aid noktalara gelince işte bunlan Türkiyenin emniyeti tsa , Bursa (Hususî muhabirimizden) Bursanın güzel ve nefis meyva yetiş [Bajtaraft 1 tnct sahifedel tiren bir memleket olduğunu hep bili riz. Eskiden çok büyük bir şöhret ka milletler arasında teyid eden güzel bir zanmış olan Bursa meyvaları son yıl vesikadır. larda ya azalıyor veya bu meyvalarm Dr. Arasın hizmeti cinsleri bozuluyor.. Çünkü çarşılard Dr. Aras bu vesika ile yalnız Türki eskiden göremeğe alıştığımız hediyelik yenin emniyeti için güzel bir hizmet ifa iriyarı sulu şeftalilerle dolu küfeler, ermekle kalmadı, beynelmilel sulh da kıpkırmızı renkli şeker gibi tatlı elma vasının yorulmaz bir yolcusu olduğunu yığınları yerine şimdi küçük küçük se petlere konmuş mozalak gibi ufak te bir kere daha ispat etti. «Bravo sesleri», «alkışlar». fek meyvalar görmekteyiz. Son gün Arkadaşlar, beynelmilel muahedelerin lerde biraz şeftali alayım, dedim, değL hediyelik, hatta yenebilecek cinsini bi herbiri bir devrin ifadesidir. Denilebilir le bulamadım. Bundan içim çok sızladı. ki yeni Boğazlar mukavelesi 923 tenberi Gerçi. bu sene yağmurlar ve bilhassa yeni Türk devletinin siyasetini ve varlı dolular yuzünden meyvalar ekseriyetle ğını gösteren bir vesikadır. yere dökülmüş ve çürümüş bulunuyor. Milleti iftihara garkeden hâdise Bunun için vaziyeti kısmen havalara Bu varlık, herşeyden evvel kudret ifaatfediyoruz. Halbuki bu hal geçen yı da aşağı yukarı böyle idi. Acaba bunun de eder. «Bravo sesleri, alkışlar». Ata sebebi nedir? Meyva cinsinin bu tered türk rejıminin Türk milletine bu kadar az bir zaman zarfında her sahada temin disi neden ileri geliyor? Diğer taraftan. Bursa gibi bir meyva ettiği kuvvet, kudret ve itibar, beynelmimemleketine her türlü vasıtalarla ya lel bir sahada tesdik edilmiş oluyor. Dakm bir merkez olan Ankara (meyva!) hilî siyaset itibarile bütün milletimizi yediye çırpınırken Bursanın bu güzel ve niden itimad ve iftihara garkedecek mü temiz kazanclı işte geri kalması asla him bir hâdise karşısındayız. «Alkışlar» doğru değildir. Türkiyeye yüksek itimad Ankaradaki arkadaşlardan aldığımız Arkadaşlar, yeni Boğazlar mukavelemektublara göre, kompostoluk kuru kayısının yüz kuruşa, kuru incirin ve sile memnun olduğumuz diğer bir cihet te hatta hoşaflık kuru eriğin bile aşağı Türkiyeye, Türkiye siyasetine, mille*ler yukan bu fiata satıldığını öğreniyoruz arasında gösterilen yüksek itimaddır. Boğazlar kayidsiz ve sartsız Son ay içinde komşumuz Bulgaristaoın birçok memleketlere ve bilhassa hakimiyetimize terkedilmistir İngiltereye mühim miktarda çilek gön150 senedenberi âciz ve zayıf bir Osderdiğini gazetelerde okuduk. Gönde manlı Imparatorluğu zamanında türlü şerilen bu çilekler reçel ve marmelât gikillerde mevzuu bahsedileo Boğazlar mubi işlenmiş şekilde değil, taze olarak yollanmıştır. Biz ise, hâlâ, değil ya kavelesinin 936 da Türkiye Cumhuriyeti bancı memleketlere kendi yurdumuz i için bulunan şekli, Boğazlann Türk milçinde bile, meyvalanmızın kurusunu letinin hakimiyetine kayidsiz ve şartsız teslim edilmesidir. «Şiddetli alkışlar». Dİsun gönderip satmıyoruz. Gene Ankaradaki arkadaşlarımız ya Beynelmilel sulh için, Boğazlar üzerinde Türk milletinin hakimiyeti en emin çare zıyorlar: Daha bir hafta evvel taze vişneyi şe olduğunu anlamak, beşeriyetin sulh ha ker fiatından yükseğe alarak astarı yü yatında bir tekâmül telâkki olunmalıdır. zünden pahalı bir komposto yapabil «Sürekli alkışlar». mişler... Şekerin ucuzlatılmasmdan Mukavele iki dost memlekette sonra meyvalarımızı işlemek her hal birden imza edildi de çok daha kolaylaşmış bir iştir. Boğazlar konferansından memnuniyetMaamafih her şeyde olduğu gibi meyvacılıkta da esas tekniktir. Her şeyden e çıkışımızın bir mühim sebebi, alâka evvel meyvacıhk mütehassıslan yetiş darlann hepsinin de memnun çıkmış ol tîrip. bu mütehassıslan meyva fidam malarıdır. Iştirak edenler kâmilen imza nin dikiJmesinden. meyvanın şekerle ettiler. Bu meyanda 923 mukavelesini kaşlenerek sevkine ve hatta satılmasına bul etmemiş olan dostumuz Sovyetler de kadar vaziyete hâkim kılmak lâzımdır. bizimle beraber imza ettiler. Bunu menv Meyvacıhk bahsinde mühim bir nok nuniyetle kaydetmeği bir zevk telâkki e aya daha temas edelim: derim. Ve size gene memnuniyetle ha Kaplıcalar tedavisinden sonra, sıhh ber veririm ki bu anda Sovyet Ittihadında bakımdan Bursada yapılabilecek bir meyva kürü de vardır. Asrın vitamin dahi Boğazlar mukavelesi tasdik edilmiş nazariyesi hüküm sürdükçe neden bu bulunuvor. «Alkışlar, bravo sesleri». Bütün millet bayram yaptı rada kaplıca tedavisile birlikte meyva kürü yapılmasın? Birçok hastalıklara Bu memleket bir buçuk aydanberi hameyva tavsiye eden tababet acaba kap lecan içinde konferansı takib etti. Bu millıcalarda banyo almayı icab ettiren bazı letin hususiyetlerini yakından tanıyanlar hastalıklara da bunu tavsiye etmez mi? ve bu milletin tarihini bilenler bunu gayet İşitiyoruz ki. kaplıcada banyo ile tabiî bulacaklardır. Boğazlarda yatan ökürü birbirile sıkı sıkıya alâkadarmış.. lülerden her evde bir hatıra vardır. Türk İşte Bursa için yepyeni ve karakteristik milleti bunca senedenberi kahramanlann bir mevzu daha: Bursa kaplıcalar. meyva kürü ve dağ hatırasına karşı Boğazlar üzerinde eksik kalmış bir vazifesi olduğu kanaatinde idi. tedavisi şehridir. Hatta. Bursa meyvacılığını kuvvet Mukavelenin imzasını bütün memleket lendirmek ve kıymetlendirmek için geceyarısı olduğu halde açık meydanlaryurdda tamim edilebilecek bir esas da da sabırsızlıkla bekledi. Neticeyi öğren ha vardır: Misafire ikram için kahve dıkten sonra günlerce bayram yaptı. Büyerine meyva tatlısı, çay yerine şurub yük Millet Meclisinde hatibler Türk milvermek... letinin anlayışına ve hislerine sadık ter Yaş meyva ihracını temin edinciye cüman olmuşlardır. Eminim ki bütün kadar Bursanın bu güzelim mahsulle memleket bunları öğrendiği zaman aynrini heder etmiyelim. O zamana kadar ca gurur ve zevk hissedecektir. Yüreğin FERIDUN OSMAN 300,000 çuval iç fındık olacağı anlaşıl olsun şekerle elele yürüyen bir mey de duyduklannın Büyük Millet Mecli mıştır. Bunun üzerine alivre satışlar baş vacılık sanayii kuralım. sinde söylenmiş olmasından bahtiyarlık MUSA ATAŞ lamıştır. Bilhassa son günlerde eylul ve duyacaktır. tesrinievvel teslimi şartlarile 45 kuruştan Türkiye siyasetine emniyet Izmirde bir tren kazası sında bazı şekil ve şartlara bağlamak za Istanbul borsasında 50 60 ton satış yaArkadaşlar, Türk milletinin siyasetinin Izmir 30 (Hususî) Afyon hattınrurî idi, ve denebilir ki bütün mesele de pılacaktır. Maamafih, daha hararetli sabeynelmilel bir emniyet kazanması, üze da işliyen 1108 numarah ekspres, Kar bundan ibaretti. İşte bu mesele Atatürk tışlar ağustos içinde başlıyacaktır. şıyakadan geçerken babasımn sığırlannı rinde durulacak bir noktadır. Bu bize yalTürkiyesinin Boğazlar üzerindeki mutlak POLÎSTE raylardan uzaklaştırmağa çalışan on altı nız gurur ve bahtiyarlık vermiyor, vazi hakimiyeti esasına bağlanarak halledil yaşmda mektebli Afete çarparak öldür felerimizin ağırlığını ve mes'uliyetleri de SANDALCI ARKADAŞINI BAŞIN miştir. DAN YARALAMIŞ Salacakta Mu müştür. Kaza etrafında tahkikata başlan hahrlatıyor. Boğazlar üzerinde Türkün mut hacirin kayıkhanesinde duran sandalcı mıştır. Asla kin tutmuyoruz lak hakimiyetini esas kabul eden Ömerle arkadaşı sandalcı Cemal arasınBizim, yeni Türkiyenin siyasetini anDursunbey panayırî yeni rejimin bize milli ve beynel da testiden su dökmek meselesinden amak için, onun zihniyetini de bilmek lâDursunbey (Hususî) Balıkesirin zımdır. Bizim zihniyetimiz împaratorlu milel olarak tahmil ettiği vazife kavga çıkmı. Ömer arkadaşını demirle sayfiyesi olan kazamızda 10 ağustosta lerin ehemmiyetini pek iyi bili başından tehlikeli surette yaralamıştır. açılması mutad olan panayır için hazır ğun beynelmilel âleme maletmiş olduğu Yaralı tedavi altına alınmış, suçlu yaBiz yoruz. Boğazlarımız üzerindeki lıklara devam olunmaktadır. Gelecek kanaatlerden büsbütün başkadır. kalanmıştır. beynelmilel beraberlik ve sulh hayatmda mutlak hakimiyetimizin ittediği lerin istirahatini temin için icab eden BÜYÜ YAPAN KADINLAR Akçalışırken, geçmiş hatıralardan asla kin kuvvete bugün malikiz, ve svlhu bıyıkta Kapıağası sokağında oturan tedbirler alınmıştır. serefle tutacak faktörlerin basın Nafia ve Ayşe isimlerinde iki kadın. Panayır münasebetile Devlet Demir utmuyor ve asla intikam takib etmiyoruz. Siyasetimiz korkuya da kuvvetin bulunduğuna inanmış Plehmed isminde bir adama büyü yap yolları Balıkesirle Alayond arasında 22 gün muteber olmak üzere yolcu ücretmüstenid değil! bulunuyoruz. Binaenaleyh bütün mak maksadile iki tahta kaşığa birçok lerinde yüzde 50, eşyada da yüzde 70 Arkadaşlar, bunun kadar mühim olan milletçe her geçen gün düne nis arabca kelimeler yazmışlar ve kaşıkları tenzilât yapmıştır. birşey daha vardır. Biz korkuya müstenid ceblerine koyarak Edirnekapıya git betle daha kuvvetli olmak yolunînegölde Şehid abidesi mişlerdir. bir siyaset bilmiyoruz. «Sürekli ve şid da yürümek azmiledir ki ebedî bir İnegöl (Hususî) Kurtuluş Harbin detli alkışlar, bravo sesleri». Biz zan Orada mezarlığa giderek kaşıkları bir istikbale yönelmiş gidiyoruz. Iste mezara gömerlerken memurlar tarafın de vatanı kurtarmak için İnegöl top nediyoruz ki haysiyetli ve kudretli adam raklarında can veren yiğit Türk askerMeelinn bugünkü heyecan dolu dan suç üstünde yakalanmışlardır. ar birbirile iyi geçinmek yolunu insanî lerinin şerefile mütenasib bir şehidlik tarihi celsesini böyle hulâaa etmis islerle bulabilirler. Bunun gibi milletler olabiliriz: Nurlu gb'rüs ve kuvvetli Bursada l,127"ÖÖ0 kilo koza ve abide yapılmasma karar verilmişti. de haysiyetli ve kudretli olarak sulh daBu hususta bazı makamlar para yar r istihsal edildi götürüslerile bize bu vaziyetleri ihdımmda bulundukları gibi bir de eşya , asında beraber yürümek çaresini bula zar ve temin eden Büyük Şefleri • Bursa (Hususî) Koza borsası ko piyangosu tertib edilmiştir. ilirler. «Bravo sesleri, alkışlar». Hu mize kalblerimizden minnet ve miseri Mümtaz Şükrüden aldığım malu lcukan Boğazlara kayidsiz hakim oldu Abide, Ankara İnegöl şosesinin kamata göre bu seneki koza mahsulünün zamıza birleştiği noktada şehid düşen umuz zaman, yani teslih etmiş olduğu fükran hisleri taşa taşa. sonu alınmış gibidir. Şimdiye kadar sa bir tayyarecimizin yattığı yerde yapı muz bu zamanda dahi söylüyorum ki YUNUS NAD1 ulan mahsulün yekunu 1,127,000 kiloyu lacaktır. rcynelmilel siyasette müstakim, sulhçu Boğazlart tedbirsiz bırakmıs değildik! Arkadaşlar, Boğazlann hukukan sî * lâhsız bulunduğu şu kadar sene zarfında yapılabilecek olan birçok şeylerin ihmal edildiğini farzetmezsiniz. Şimdiye kadar* ki şartlar dahilinde dahi eğer Türk va « tanı tecavüze uğrasaydı müdafaa için birçok hazırlıklar yapılmıştı, birçok tertib • ler alınmıştı. Bunu şunun için söylüyorum ki, şimdiye kadar Boğazlann hukukan ?i* lâhsız kalmasından, hertürlü teslihi yap « makta olduğumuz yeni devresine kadar, bu memleket parçasını bir gün olsun tedbirsiz bırakmıs değiliz. «Alkışlar». Müdafaa imkânları hazırlanmıştır vergisi Yeni Boğazlar mukavelesınin bize ver« diği vazifelerin orada birçok masraflan icab ettireceğine şüphe yoktur. Türk milleti emniyet ve müdafaa meselelerinde çok hassastır. Daha mukavelenin imzası mevzuu bahsolur olmaz, her tarafta bunun masrafa lüzum göstereceği idrak olunmuştur. Hatta ,bu yüzden birçok vergiler konulması tabiî görülmüştür. Fakat arkadaşlar, dün de Maliye Vekilimizin söylediği gibi, size haber vermeliyim ki, biz, takib ettiğimiz malî siyaset dahilin de, memleketin müdafaası için icab eden vasıtalan bulabileceğimiz kanaatini mu * hafaza edivoruz. «Bravo sesleri». Yeni Bern Elçimiz Hatta bazı vergileri indirmeğe ' mütemayiliz! Türk milletinin, icab ederse, yapacağı fedakârlıkların hududu olmadığmı bili riz. Size haber verebilirim ki, bugün Boğazların yeniden teçhiz olunması için vergi koyacak ve yeniden külfetler teklif e • decek değiliz. Biz memleketin iyi bir iktısadî ve malî siyasetle elde edeceği ta • » biî inkişafın diğer ihtıyaclara olduğu gibi, ordusunun ihtiyacına da kâfi geleceği kanaatini muhafaza edıyoruz. Malî siyasetimiz bu noktainazardan bir iki defa misalini gösterdiğimiz gibi, mevcud ver • gilerden bazılarını indirmeğe mütemayil * dır. Bugünkü siyasetimiz budur. Daimi ilerileme! Beynelmilel vaziyet fevkalâde bir mecburiyet göstermezse, bu takib ettiği miz malî siyasete devam edeceğiz. Arkadaşlar, Türk milleti huzurunda konuşurken, ona hakikatleri olduğu gibi söylemek lâzımdır. Elde ettiğimiz neti « celer, şu kadar senelık çalışmamız, ve i * cab ederse bütün varhğımızı memleket i« çin ortaya koyacağımız zihniyetinin ha • sılasıdır. Büyük neticeler, alındığı andan itibaren ilânihaye teminat altına alınmış değildir. Milletler hayatında ilânihaye teminat veren nokta, milletin fasılasız ha « yatiyet gösterecek olan iradesidir. Milletlerin hayatı, daha ziyade ilerlemek, daha ziyade çalışmak ve daha kuvvetli olmak için mola bilmiyen, daimî bir ilerleme • den ibarettir. «Şiddetli ve sürekli alkış * lar». On bes sene sonraki Türkiye Göçmüş olan Imparatorluktan sonra kurulan yeni Türk devletinin zihniyetin de hayatiyet, enerji, nefes almak kadar hergün lâzım olan bir unsurdur. Bunu Türk milletine söylemeliyiz. Bundan on beş sene sonra Türkiyeyi bugünkü gibi değil, bundan on kat daha yüksek, daha kudretli, daha ileri bir hale vardırmağı hepimiz bir vazife bilmeli ve bunu her « kese anlatmalıyız. Meclisin, hükumetin ve milletin andıî Arkadaşlar, bütün millet bizi işitiyor. Kendisinin Atatürk devrinde, Atatürk rejiminde, ona karşı gösterdiği bağlıhk ve onun siyasetini takib etmek için gös • * terdiği dikkatle elde ettiği neticeden, aynî yollardan yürüyerek daha büyük netice • ler elde etmek için bütün varhğımızla daima çahşacağımıza söz veriyorum. «Bra * vo sesleri, alkışlar». Tek kişi gibi çalısacağız! Millet hayatında kuvvetli birlik ve bu memleket bir tehlikeye uğrarsa hepimiz bir tek kişi gibi bütün varhğımızla ortaya atılarak memleketimizin smırlannda her suretle hazır bulunacağımıza söz veri • yoruz. «Sürekli alkışlar». Şimdi arkadaşlar, bu uğurlu toplan a tınızı bjtirirken hükumete gösterdiğiniz leveccühji reylerinizle bildirmeneizi ve bu suretle hükumete ağır mes'uliyetler içinde yeniden tazç neş'e ve hayat vermenizi isterim.

Bu sayıdan diğer sayfalar: