2 Ağustos 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

2 Ağustos 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYL1 2 Ağustos 1936 ( Şehlr ve Memleket Haberleri j Siyasî Tarihi tefrika: 111 M. TURHAN TAN Tütün kongresi ' dün dağıldı Muhiddin Ustündağın beyanatı r Kiiçiik Kara Mehmed, Kral Mihalla karşılaşınca Ticaret Odası kongre muonun babasına armağan ettiği uğursuz rahhaslarına bir ziyafet yüzüğü Krala iade etti verdi Mihal, çocuk görünüp te olgun bir bahadir gibi konuşan küçük Sipahiyi im rene imrene uzun bir lâhze süzdükten sonra cevab verdi: Tanırım. Beni Fazıl Ahmed Paşa ile buluşturan o idi. Sen ona bir yüzük vermişsin, öyle mi? Evet, çocugum. Küçük Kara Mehmed, koynundan kutuyu çıkardı, Kralın eline tutuşturdu: Al, dedi, çok uğursuz armağan mış. Deli Muradın, anamın, babamın, analığımın başını yedi. Bana da musibet getirmesini istemem!... Ve Kral Mihalin hayretten bir karış açılmış olan ağzı kapanmadan atını sürdü, babalığının alayına karıştı. * * * Sadırazam Kara Mustafa Paşanın Belgrad yolculuğu da Viyanadan dö nü§ kadar acıklı oldu denilebilir. Gerçi bu sefer kaçılmıyordu, tantanalı bir alayla ve her menzilde dinlenilerek gidiliyordu. Lâkin birbiri ardınca gelen haberler, adım başına tesadüf olunan manzaralar o inhizamın, o Viyana bozgununun elemini, acısmı tazeletecek mahiyetteydi. ^ Uğursuz v^ tatsız haberlerin başında Usturgonun düşman tarafından sarılışı vardı. Müttefikler, hiçbir taraftan miimanaat görmeden Tunaya köprü kur muşlar ve büyük suyu Kalenberge gelirken olduğu gibi kollannı sallıya salIıya geçmişlerdi. Kalenin içinde ve dışında haylı asker bulunmasma rağmen netice pek iyi görünmüyordu. Sonra Leh Kralı Jan Sobyeski, önüne gelen palangaları ateşe vererek, müslüman kızlarını esir ederek memleketine dönüyordu ve ardında çok kanlı bir iz bırakıyordu. Belgradda kışlıyacak olan Yeniçeri lerle Sipahilerin ve Sadırazam takımı nın hali de berbaddı. Daha Viyana önlerinde bulunulurken yüz gösteren dizanterı tam salgın halıni aldığından gün başına birçok ölüm vukua geliyordu, askerin neş'esi sarsılıyordu ( l ) . Padişahtan da kalbe ferah verecek haberler gelmiyordu. Sadırazam işte bu sıkıntılar içinde Belgrada doğru menzil alırken Usturgonun düstüğü haberi geldi. Bu, Dimyata pi rince giderken evdeki bulgurdan olmak meselini bütün acılığile canlandıran bir hadise idi. Avusturya payitahtını ele gecirmek icin uzun aylar didinip te hüsrana uğradıktan sonra üstelik Usturgon gibi önemli bir kaleyı düşmana kaptıran Sadırazam, yenibaştan sersemlemişti. Padişaha bu ağır vakıayı nasıl hazmettireceğini düsünerek uykusuz kalıyordu. Bununla beraber sert ve hoyrat bir vezir olduğunu bu vaziyette de göstermekten geri kalmadı, Usturgon muhafazasma memur iken kaleyi düşmana teslim ederek Budine gelmiş olan Bekir ve Aslan Mehmed Paşalarla Zagarcı, Samsuncu, Zenberekçibaşılan bir emirle Kara Mehmed Paşaya boğdurttu. Şehrjmizde toplanmakta olduğunu dünkü nüshamızda yazdığımız tütün kongresi dün son toplantısını yapmış ve da ğılmıştır. Dünkü toplantı iki celse halinde ve gene İç Ticaretî Umum Müdürü Mümtazın başkanlığı altında olmuştur. İçtimada ekiciden tütün alma kanununun evvelki günkü toplantıdan kalan mütebaki maddeleri üzerinde müzakerat cereyan etmiş ve kanunun bütün maddelerinin tetkiki tamamlanmıştır. İkinci toplantıda hazırlanan projeler imza edilmiştir. Yapılan toplantılarda varılan netice hakkında aldığımız malu mata göre ekiciden tütün alma hakkındaki kanun etrafında memleketin her tarafından gelçn murahhaslar lehte söz söylemişler ve meselâ yalnız Ege mıntakasına bu kanun sayesınde müstahsıl lehıne üç mılyon liralık fazla döviz gırdığinı gözönüne koymuslardır. Kanunun tatbıkatında te sadüf edilen bazı aksaklıkların kanunun birinci, ikinci ve üçüncü maddelerinden çıkan suitefehhümlerden ileri geldiği ne ticesinç varılmıştır. Bu üç maddedeki hükümlerin tavzih ve tasrihi için bir izahname projesi hazırlanmıştır. Kanunun bir kaç noktasında izah kabilinden yapılan birkaç değişiklikten başka bir değişiklik yapılmamıştır. Kongre namına bu kanundan dolayı hükumete teşekküre de karar verilmiştir. İç Ticaret Umum Müdürü Mümtaz bu projeleri lktısad Vekâletine götürecektir. Kongrenin dağılması münasebetile Ticaret Odası bu kongre için şehrimize gelen murahhaslar şerefıne dün Tarabyada Tokatlıyan otelinde bir ziyafet vermiştir. Zıyafette Inhısarlar Idaresi ve Ticaret Odası erkânı da hazır bulunmuşlardır. Kırk gün kırk gece şenlikleri bugün başlıyor Programda güzel san'atlara, spora, Balkan festivallerine ayrı haftalar tahsis edilmiştir Şehrimizde yapılacak olan (Istanbulda kırk gün kırk gece şenlikleri) bugünden itibaren başlamaktadır. Şenliklere evvelce Moda deniz yarışlarile başlanması mukarrerken programda küçük bir değişiklik yapılmış ve bu yarışlar 9 ağustos pazar gününe alınmıştır. (Kırk gün kırk gece şenlikleri) nin birici haftasının ilk gününe bugün saat 14 te Velefendi çayırında büyük at yanşlarile başlanacaktır. Bu münasebetle tertib heyeti reisi Is tanbul Valisi Muhiddin Üstündağ dün gazetecilerle görüşerek şenlikjerin gayesi ve programı hakkında şu izahatı vermiştir: « Turizm cereyanınin harb sonundanberi kazandığı ehemmiyet malumdur. Milletleri birbirine daha yakından tamtmak bilhassa hars ve güzel san'atlar sahasında vücude getirdikleri eserleri yekdi ğerine göstererek gündelik temas ve rekabetlerin üstünde fikrî bir bağ kurmak mak sadını güden bu cereyana son on beş sene zarfında yeni bir saikın ilâve edildığini görüyoruz. Hakikaten iktısadî muvazenelerini düzeltmek, vatandaşların iş sahalarını genişleterek refahlarını artırmak istiyen bütün milletler başvurduklan muhtelif çareler arasında turizm hareketine adeta dört elle sarılmışlar, memleketlerinin güzelliklerini, tarihî zenginliklerini istis mara başlamışlardır. Bu suretle turizm de bir medeniyet davası olmuş, milletler bu sahada birbirlerile boy ölçüşmeğe klkışmışlardır. Bir üstünlük devresi olan Atatürk devrinde biz de bu harekete uymaktan geri kalamazdık. Bu düşüncenin tasiriledir ki, Istanbul Belediyesi bundan 7 sene evvel bir «Turizm şubesi» vücude getirmiş, bu suretle turizm hareketine filen bir yer veren ilk resmî teşekkül olmuştur. İstanbui latirrî zenginlik bakımından kıymeti ölçülemiyecek eserlerle doludur. Bu topraklarda birkaç medeniyet birbirini takib etmiş, eserlerini bırakmıştır. Abidelerinin haşmeti Istanbulun simasına silinmez çizgiler çizmiştir. İşte biz bütün bu tabiî varhklara dayanarak bu güzel şehri bir Turistik merkez yapmağa çalışıyor ve her sene biraz daha artan çalışmamızla bunda muvaffak olacağımızı söylüyoruz. İspanyadaki dahilî harb ve devletleı 5 spanyada büyük dahilî harbin çıkışı II on beş gün oluyor. Harbin ne şiddeti, ne de netice ihtimalleri değişmedi. Hangi tarafm kazanacağı, yahud çarpı şan kuy,vetler arasmdaki nisbî müsavattan dolayı harbin uzun müddet süreceği yahud çabuk biteceği hâlâ belli değildir. Rusyadaki bolşevik inkılâbile Fransa İhtilâli Kebiri müstesna olarak tarihte bu kadar vahşiyane ve kanlı büyük bir dahilî harbin vuku bulduğu göriilmüş birşey değildir. Bu halin tam yüz sene evvelki Karlist isyanı ve diğer hareketler gibi hanedan rekabetlerinden ve memleketin idare ve iktısadiyatına hâkim şu veya bu zümrenin birbirini çekememesinden neşet etmeyip belki sınıf ve içtimaî münaferet ve zıddiyetin son. dereceyi bulmasından ileri geliyor. Bütün işçiler ve fakir köylüler ve bunlara mensub müdafaa hizmeti mensubları hükumet tarafındadır. Bütün zabitanı zadegândîn bulunan ordunun büyük kısmi ile zadegân sınıfı, demiryolların ve büyük sanayiin yüksek memurları ve sermaye sahibleri, kilise, hal ve vakti yerinde olaa köylüler de ihtilâli çıkaran mılliyetperverler tarafında bulunuyorlar. Zaten hükumetin yalnız adı vardır. Muvakkat bir hükumet kuran asilerin de icra ve idare teşkılâtı askerî komitelerin elindedir. iki tarafta da ortada otorite sahibi hükumet teşkilâtı bulunmama sından iki tarafın komıteleri birbirinin müessesatını temelinden tahrib ediyorlar. İki taraf ta esir almıyorlar. Milliyetper verler ele düşen komünistleri derhal yok ediyorlar. Komünistlerin komiteleri de milliyetperverlerden esir düşenleri derhal öldürüyorlar. Bütün Ispanya tam manasile büyük bir salhaneye dönmüştür. Ispanyada sınıflar arasındaki bu kanlı savaşın ehemmiyeti yalnız bu büyük memleketin dahilî işi olmakla kalmayıp bütün Avrupayı alâkadar eden siyasî bir mesele halini de aldı. Savaş yalnız Ispanyada ki birbirine düşman sınıflar arasında değil, ayni zamanda bütün Avrupadaki sınıflara dahı şamil oldu. Komünistlerin ve sosyalistlerin nafiz bulundukları memle ketlerde İspanyadaki kgmünistlere ve sosyalistlere manen ve maddeten yardım edılmektedir. Faşistlerin hâkim buîundu ğu yejlerden de kıyamcılara hususî muzaheret ve yardım yapıldığı anlasılıyor. Fakat bu muzaheret ve yardımlara resmiyet rengi ve şekli verilmesinden son de* recede içtinab ediliyor. Meselâ Fransadaki sosyalistlerle komünistlerin nüfuzu altında bulunan hükumet, İspanyadaki mevcud hükumetin meşru bulunmasma rağmen herhangi suretle silâh ve mühim mat vermekten çekiniyor. Çünkü Fran sanın yardımı derhal îtalyanın ve arka sından Almanyanın açık ve resmî bir surette îspanyol ihtilâlcilerine yardım etmelerine sebeb olacaktır. Neticede Fransız ve İtalyan nüfuzu, yalnız İspanya toprağında değil, haricde de çarpışacaktır. Fransa Başvekili M. Blum Ispanya hükumetine Fransa tarafından silâh verildiğini defaatle parlamentoda kat'î olarak tekzib etti. Fransız Hariciye Nazırı M. Delbos son beyanatında Fransanın Ispanyada çarpışan kuvvetlere karşi kat'î bir bitaraflık takib edeceğini söyledi. Lâkin başka ecnebi hükumetler yani Italya ile Almanya îspanyol ihtilâlcilerine silâh verdıkleri takdırde Fransanın bitaraf kalıp kalmamağı düşüneceğini de ilâve etti. Bu sözler İspanyadaki milliyetperverlere ecnebi devletler tarafından yapılacak yardımın derhal Fransa tarafından İspanyol komünist ve anarşist hükumetine yardım edilmesini icab edeceğini anlatan bir ihtardır. Diğer taraftan büyük devlet ler tebaalannı kurtarmak vesilesile bahrî satvetlerini göstermek suretile Is panyada harbeden tarafların üzerine nüfuz icra etmek istiyorlar. İngiltere Ispanyanın kara sulannda otuz yedi parçı harb semisi bulunduruyor. Almanya da Doyçland ve Amiral Scheer saffı harb kruvazörlerile 4 kruvazör gönderdi. Fransa ve İtalya dahi bu sularda birçok deniz kuvveti bulundurmaktadırlar. Is panyada büyük ihtilâl devletler arasında yeni bir büyük rekabet ve münaferete yol açtı. Bunun sonu nereye varacağı şimdilik belli değildir. Rahmetli baban, dedi, haksızlıktan çok tiksinir bir adamdı. Çok haksızlıklar gördüğü için de yüreği kınktı. Tanıdığı mazlumlann ahını zalimlerden çıkarmayı düşünüp dururdu. Ben kendisini ağırbaşh davranmaya zorladım. Pa tavatsızlık etmcsine meydan vermcdim. Şimdi benim de sabnm tükendi. Çünkü fenalıklar aldı yüriidü. Umduğum gibi babanm sana bir vasiyeti varsa onu yerine getirmek için bcnden bol bol yardım göreceksin. Fakat atılganlık yok. Benimle konuşmadan, benim fikrimi sormadan bir işe girişmiyeceksin. Ve çocuğu alnından öptü: Haydi, git, hazırlan. Budine gideceğiz. Bakalım Tanrı bize daha neler gösterecek? Budinden büyük bir kalabalıkla Ciğerdelene gelen Kara Mehmed Paşa oraya yüz, yüz elli kişilik bir müfrezenin başında dönüyordu. Sadırazam çok sinirli ve çok elemli bulunmasma rağmenbu dönüşü mazur görecek kadar insaf gö'sterdi, talihsiz vezire hakaret yapmadı: Yüzün ak olsun, dedi, güzel hiz mette bulundun. Düşmanı yenemedinse kusur sende değil. Ona bir de samur kürk giydirdi, dairesini yenibaştan düzerek Budinin muhafazasma, yakındaki kalelerle palangaların korunmasma dikkat etmesini em retti ve güle güle veda edip aynldı. Gururu yaralanmakla beraber iradesi gene kuvvetli kalan Kara Mustafa Paşa biran önce Belgrada gitmek istiyordu. Orada kışlamak ve kış içinde yeni bir ordu kurup ilkbaharın yüz göstermeşile beraber düşmana çullanarak intikam almak plânına bel bağlamıştı. Fakat islerin ardı arası kesilmiyordu. Büyük bozgunluktan sürü sürü müşküller yüz göstermişti. Düşmanın vaziyetten istifadeye kalkışması ise görülen, sezilen ve çekilen sıkıntıları bir kat daha çoğalhyordu. Onun Belgrada doğru yola çıkmaya hazırlandığı bir sırada ortaya Usturgon meselesi çıktı. Müttefik ordu Ciğerdeleni yaktıktan sonra bu büyük kaleye taarruz etmek temayülünü göstermişti. Halbuki Usturgon Budapeştenin eşiği demekti. Düşman o eşiği aşarsa güzel Budın tehlikeye düşecekti. Vah ve Belediye Reisi Muhiddin Üstündağ ŞEHÎR tŞLERl Mezuniyet verildi Belediye makine ve sanayi şubesi memurlanndan Refet ve Fethı'ye işten el çcktirilmemış olup bırer ay mezuniyet verildiği Belediye makine dairesinden bildirilmiştir. Sigorta şirketlerinin bir kadirşinashğı Geçenlerde, tepebaşında Kallavi so • kağındakı yangında kazaen ölen ıfaiye cavuşu Şükrünün ailesine Belediyece 800, İç Bakanlığınca da 200 lira verilmişti. Ayrıca Millî Rasürans şigorta şirketi de bu vazife kurbanına diğer şirketlerle müştereken 1,500 liralık bir yardım tahsis ettiğini dün Belediyeye bildirmiştir. Şehir ve itfaıye aılesi namına Belediye Reisi Muhiddin Üstündağ, Millî Rasü rans direktörü Refi Bayara bir mektub göndererek bu çok yerinde kadirşinaslığa teşekkür etmiştir. Bu sebeble Sadırazam Belgrad yolculuğunu geri bıraktı, Usturgonu müdafaaya yarar tedbirler almaya koyuldu, Viyana bozgunları içinden gene birkaç alay asker seçti, şuradan buradan top tedarik etti, cepane buldu ve bunları Usturgona yolladı, kendisi de yola çıktı. Kara Mehmed Paşa onu uğurluyordu, Erdel Kralı Apafi Mihal de o güne kadar burnu kanamamış olan ordusile ayni \azifeyi yapıyordu. Küçük Kara Mehmed, .bin çeşid rezaletler ve büyük bir bozgunun getirdiği küme küme kirler içinde bozulmasına rağmen Budın b'nünde cereyan eden şu parlak uğurlama törenine hayran hayran bakarken Kral Mihali gördü, hemen atını sürerek fArkasj var"\ onun yanına vardı, akranından birile (1) Câbecâ orduda iç ağrısı olmakla görüşüyormuş gibi davranarak basit bir Tuna kenarlannda, sokaklarda. yol üzerselâm verdi. lerinde, ordu yerlerinde ölenlerm sayısmı Sen, dedi, Deli Muradı tanır mı ancak Allah bilirdi.» sın? Sılâhtar tarihi . C: 2 S: 107 GÜMRÜKLERDE Gümrük kumusyoncularının imtihanı yapılıyor Türkiyenin her tarafında olduğu gibi dün Istanbul gümrüklerinde de kumus yonculuk imtihanı yapılmıştır. Sirkeci ithalât gümrüğünde yapılan bu imtihana kumusyoncu, maiyet memuru, müstah dem veya şirket mümessili olmak için 40 kişi girmiştir. CEMİYETLERDE Darüşşafakalılar cemiyetinin toplantısı Darüşşafaka lisesinden yetişenler ce miyeti Eminönü Halkevi konferans salonunda dün fevkalâde bir toplantı yap mışlardır. Toplantıda bazı sebeblerden dolayı istıfa eden idare heyeti azasından beş kişinin vaziyeti ile cemiyet nizamna mesine aykırı hareket eden ıki azanın cemiyetten kayidlerinin silinmesi işi görü şülmüş ve neticede beş azanın istifaları kabul edılmemiştir. Cemiyet nizamnamesine aykırı hareket eden iki azanın da cemiyetten kayidlerinin silinmesi heyeti umumiyece kararlaştırılmıştır. Güzel San'atlar Birliği Resim Sergisi Izmir panayırına Yunanistan da gelecek Izmir (Hususî) Dost ve komşu Yunanistan da Izmır panayırına iştirak edecektir. Izmir konsolosu bu maksadLa belediye reisini ziyaret etmiş ve beraberce panayıra giderek Yunan paviyonunun yerini tesbit eylemişlerdir. Sergiden bazı tablolar Dün saat on altıda Galatasaray lise Sergide yüz yiri yedi tane eser teşhir sinde Güzel San'atlar Birliği resim şube edilmektedir. Bunlar arasında îbrahim Çallı, Saa sinin yirminci sergisi açılmıştır. det, Nazmi Ziya, Sumer Ayetullah, Açılma merasiminde Türk ve ecnebi Halıd Duralın eserleri sergide bulunanressamlar, muharrirler, gazeteciler hazır ların takdirini kazanmıştır. Sergi bugün bulunmuşlardır. den itibaren halka açılacaktır. Yıldırım bir köylüyü öldürdü Izmir (Hususî) Torbah civarına vağan yağmur ve şiddetli fırtına arasında bir de yıldırım düşmüş ve Karahalil oğullarından Mehmed oğlu Mustafaya isabet ederek zavalhyı öldürmüştür. atlara, spora, eğlencelere ve Balkan festivallerine ayn ayn haftalar tahsis edil miştir. Olimpiyadlar haftamızın zenginliğine mâni oldu. Maamafih bu haftanın harıcinde olarak ağustosun yirmisinde bir de (Boğaziçini yüzerek geçme) müsabakası tertib ediyoruz. Belediye bunun için bir kupa koyuyor. Bu müsabakanın beynel milel bir mahiyet almasına çalışacağız. Tiyatro festivali haftasında Türk ti yatrosunun bütün tekâmül seyrini göreceğiz. En kıymetli artistlerimiz bu festivale iştirak çdeceklerdir. Taksimde açacağımız fotoğraf sergisi nin iyi bir teşebbüs olduğunda eminiz. Vatanımızın en güzel parçalarını nefis fotoğraflar halinde burada göreceğiz. Bunun haricinde olarak (halı sergisi) ni, Güzel San'atlar Akademisinde açılacak ve yarım asırlık Türk resim ve hey • keltraşlığının bütün eserlerini toplıyacak olan sergiyi de nihayet gene Taksimde açılacak olan (karikatür ve mizah sergisi) ni zikretmeliyim. Ayrıca bir de itfaiye günü tertib ettik. 22 ağustos cumartesi günü saat 15 te Taksim stadında; Yeniçeri devrinden itibaren itfaiye teşkilâtımızın bütün örnekleri görülecek ve bugünkü yangın söndürme vasıtalarının tekemmül derecesi tecrü belerle anlatılacaktır. Istanbul vatandaşlan itfaiyemizin bu Bence bugünkü hareketimizin bütün tezahürüne davetlidirler. kıymet ve ehemmiyeti böyle bir davanm Balkan festivali geniş bir mikyası üzerinde ortaya atılmış bulunmasından ve bunun etrafında ça Komşu Balkan milletleri daha geniş lışılmağa başlanmış olmasından ibarettir. ekiplerle bu seneki festivallere iştirak e Seyyafı getirtmek işi deceklerdir. Bizim heyet te KonservatuSeyyah celbinde ilk seneler için fazla ar müdiriyeti tarafından hazırlanıyor. Görüyorsunuz ki programımız çok gehayallere kapılmamalıdır. Yabancı ziyaretçi bilhassa eğlenmek ve dinlenmek niş ve şümullüdür. Sözlerimi bitirirken bu maksadile gelenler güçlükle memnun edi işte bir maddî menfaat beklemeden feralir. Buna muvaffak olmak için senelerce gatkârane çalışan muhterem arkadaşlarısüren bir hazırlık ve imtihan devresi geçir ma teşekkür etmeği bir borc bilirim.» mek lâzımdır. MÜTEFERRİK Bunun içindir ki «Istanbul Türkiyenin ve Yakınsarkın yazlığıdır.» parolasile işe Telefon görüşmesi 7,5 kuruş başlıyoruz. İlk hedefimiz «iç turizm» dir. Umumî merkezlerden telefon mükâ Iç memleketimizden gelecek vatandaşı lemeleri için 7,5 kuruş alınması ve fazla memnun etmek kabiliyetini kazanmadan para istenmesine meydan verilmemesi ayabancıyı kolay kolay memnun edemeyiz. lâkadarlara tebliğ edilmiştir. Bu yolu takib ederek kusurlarımızı örtüp Şark Demiryollarının ucuz eksıklerimizi tamamlıyacağız. Yollarımız, tarifesi bahçelerimiz, parklarımız, otellerımız, münakale vasıtalanmız bizleri memnun Şark Demiryollan idaresi Icarpuz ve etmezse yabancıyı nasıl memnun edebi hububat üzerindeki yeni tenzilâtlı tarifelir?.. Noksanlarımızın ikmali, ancak bü sini dünden itibaren tatbik etmeğe baştün vatanmaşlarımızin bu hareketi benim lamıştır. semesi ve bunun etrafında elbirliği yap Trakya tacirleri ucuz tarifenin ka\n masile kaimdir. Bütün vatandaşların bu na da teşmili için şirket nezdinde teşebbübüyük işte rolleri vardır. Herşeyden ev satta bulunmuşlardır. vel Istanbul hemşerisine yeni bir geçim Askerî tekaüdlerin gezintisi yolu bulmak gayesini kovalıyan bu hare(Umum asker mütekaidleri) cemiyetikette bütün vatandaşların yardımına maznin tertib ettiği deniz tenezzühü dün Şirhar olacağımızdan eminim. ketihayriyenin 71 numaralı vapurile yaAncak bu sayededir ki şehrimize her pılmış davetliler sabaha kadar gezdiril sene biraz daha çekidüzen verip biraz damiştir. ha süsler, misafirlerimizi biraz daha ağırVtLÂYETTE lıyabiliriz. Dışarıdan seyyah getirme işinde ilk Ağustos maaşı verildi hedefimiz yakınşark memleketleri; bil Memurların ağustos aylıklan dün tevhassa Balkan memleketleri ve nihayet zi edilmiştir. Çekoslovakyadır. Tuna yolu yavaş yavaş güzel bir seyahat yolu halini ahyor. Ya Yeni Defterdarın ziyaretleri zm uzun müddet şımendifer seyahati yaIstanbul Defterdarlığına tayin edilen pılamıyor, biz de bunları düsünerek pro maliye murakıbı Kâzım yeni vazifesine pagandamızı bu memleketlerde teksif e başlaması dolayısile dün Vali Muhiddin diyoruz. Üstündağ ile muavinini ziyaretle kendi Şehrimizde son zamanlarda meydana lerile görüşmüştür. çıkarılan eski eserlerden ve Ayasofyanm MALİYEDE müze halini alarak mozaikların meydana çıkanlmasından da bütün dünya seyyah Maliye Müsteşarı şehrimizde ları icin ümide düşmekte bir hata tasavMaliye müsteşarı Faik dün Ankara vur edilemez. dan tayyare ile şehrimize gelmiştir. MaBu seneki program liye müsteşan jehrimizde bir iki gün Bu senjski programımızda güzel san kalacaktır. Muharrem Feyzi Togay Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruçtur l Türkiye Seneiik Altı aylık Üç aylık Bir aylık Hariç şeraiti I 1400 Kr 750 400 150 Î700 Kr. 1450 800 yokhar ^

Bu sayıdan diğer sayfalar: