25 Mayıs 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

25 Mayıs 1937 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

[Bastarafı 1 inci sahifedei relerini temin edebüecek bir iş programına dayanmak Cumhuriyet devri bütçelerinin esaslı iki vasfıdır. Geçen senelerde olduğu gibi 1937 senesinde de bu iki vasıf, denk bütçe prensipi dahilinde azamî derecede telif edilmiş bulunuyor. Bu suretle, memleketin müdafaa, imar ve inkişafına matuf olarak yüksek heyetinizin verdiği direktiflere göre biiyük şeflerimizin çizdiği programların önü müzdeki seneye aid bütün icanatını tamamen karşılamaktayız. 1937 bütçesinin, umumî hizmetler için sarfına mezuniyet istediğimiz tahsisat miktan 231.017.776 liradır. Bu rakam geçen seneye nazaran 18.300.000 lira fazladır. Ancak hakikî fark miktannı bulmak için, Oıman Urauıtı Müdürlüğü mülhak bütçesıne 1936 umumî muvazenesinden ayrılmış olan 1.850.000 lirayı ilâve etmek lâiim gelir ki bu takdirde hakikî fazlanm 20 milyon 150 bin liraya baliğ olduğu g>alür. Demiryolları inşaatı için adî bütçede karşılık olarak mevcud olan 9 milyon liraya yakın bir paradan başka Sıvas Erzurum istikrazınm önümüzdeki s^neye aid dördüncü tranjından elde edılecek olan 4,5 milyon liraya ilâveten fevkalâde membalardan ayrıca 4 milyon 320 bin lira tefrik etmiş bulunuyoruz. Bu suretle inşaat programımızm 1937 senesine aid kısmı tamamen tatbik edilmiş bulunacak ve önümüzdeki sene zarfında yeni 3 kısım daha Çatalağzı Zonguldak, Ma latya iltisak hattı, Divriğı şubeleri işletmiye açılmış olacaktır. Bütçe müzakereleri başladı girmiştik. Geçen sene bütçe hakkındaki maruzatım sırasında tasarruf mevduatı karşılıklan olarak bazı bankalar tarafın dan hazineye vaki olan tevdiata mukabil verilen bonolar da dahil olmak üzere bu brcu tamamen imha ederek yeni seneye hiçbir borc devretmeden gireceğimiz ü midini izhar etmiştim. Bu ümidim filiyat ta tamamen tahakkuk etmiştir. Şimdi yaptığımız tahminlere göre 1937 malî yılına 10 milyon liralık bir mevcud ile gireceğimizi kuvvetle umuyorum. O zamanki mücadeleleri şimdi artık haUzun senelerdenberi Türkiyede iş a ramak ve almaktan uzak kalmış olan Ingiliz sermayedar ve müteşebbisleri sanayiimizin çok hayatî bir şulesi ve hattâ anası sayılan demir sanayıini tesis işini geniş kredi esaslarına istinaden diğer yabancı taliblerin yaptıkları tekliflerden mühim bir fiat tenzili ile taahhüd etmiş bulunuyorlar. Bundan başka bazı fennî tesisata da gene muhtelif İngiliz guruplan talib mevkiindedir. İngiltere ile iktısadî ve ticarî münase betlerimizin ve hayırh başlangıcmın her gün geçtikçe inkişafa doğru gideceğini kuvvetle ümid etmekte haklı olduğumu sanınm. Çünkü Atatürk rejiminin taahhüde sadakat ve düzgün tediye zihniyetini bu eski dost ve zengin millet filen gormüş ve Türkiye ile müsavi münasebatın inkişafı kendileri için de nekadar faideli olduğunu anlamış olacaktır. tur. Borclanmızm, taahhüdlerimizin gü nü gününe tediyesi hususunda gösterdiğimiz azamî dikkat sayesinde devlet maliyesine olan itimadın her tarafta günden güne artmakta olduğu memnuniyetle gö rülmektedir. şeylerdir. Diğer taraftan memleketin istihsal piyasasile istihlâk piyasası arasında büyük farklar vardır. İktısadî devletçilik İktısad Vekâletinin işlerini bugünkü teşkilâtını tevsi etmeği lüzumlu kılacak kadar genişlemiştir. 25 Mayıs 1937 CUMHURİYET Millî bankalar Hususî kredi işlerinin memleket iktısadiyatındaki halkınma ile ahenkli bir su rette inkişaf etmekte olduğu memnuniyetle müşahede edilmektedir. Bankalardaki mevduatın her sene bir miktar daha ka barmakta olması keyfiyeti halkımızın millî iktısad prensiplerimize günden güne artan itimad ve intıbakını bariz bir surette ispat eylemektedir. Almanya ile ticaretimiz Son sözler Buraya kadar olan maruzatımla önü müzdeki sene bütçesinin umumî hatlarını ve bu sene bütçesinde gördüğümüz inki şarfları arz ve izah etmiş olduğumu, sanıyorum. Her sene bütçelerinde görülen ve gittikçe artan inkişafına en büyük amil kuvvetli yüksek heyetinizin her sahada aldığı isabetli kararlar ve verdiği feyizli direktifler olduğunda şüphe yoktur. Bu sayede 936 senesi bütçesini nasıl muvaffakiyetle tatbik etmiş isek 937 senesi bütçesinin tetkikatı sırasında esirgemiyeceği niz çok yüksek ikaz ve irşadlarınızın bu yeni bütçe tatbikatının da muvaffakiyetle başanlmasını temin edeceğine inanım katidir. Maruzatıma nihayet verirken, bütçenin tanzimi, tetkiki ve tevazününün temini hususunda bütçe encümeninin sarfettiği kıymetli mesaiyi ve gösterdiği dikkat ve itinayı huzurunuzda teşekkürle yadet meği bir vazife bilir ve takdim edilen bütçe lâyihasının yüksek tasvibinize lâyık olduğuna kani bulunduğumu arzeylerim.» Hüsnü Kitabcı ipliğe konulan fiat meselesinin yürümediğini, sonradan bu işin hiç alâkadar olmadığı halde Uyuşturucu Maddeler İnhisanna verildiğini bu husustaki mütalealar sırasında bir misal olarak zikretti ve sözüne şöyle devam etti: « Almanya ile yapılan ve seneden seneye lüzumundan fazla inkişaf eden bir alışveriş işimiz vardır. Almanyada düzenli iktısadî elinde bulunduran bir müessese mevcudken bizde olmaması günün birinde Merkez Bankasını vehleten bir karar almağa mecbur etti ve ihracatçılanmızı da azçok şaşırttı. îthalât eşyamızm bize karşı ne kadar yüksek fiatla teklif edildiğine de şahid olmaktayız. Onların bizden fazla fiatla aldıkları mallar da yok değildir. Fakat pek mahduddur. Bütün bunlar malumken ihracatımıza buna göre bir seyir verilmemiş ve ihracatçılarımız müşkül bir vaziyette kalmıştır.» Niçin şeker ithal ediliyor? Hüsnü Kitabcı bütçenin varidat kalemlerini ele alarak bu sene de on bin ton şekerin haricden ithaline ne gibi bir zaruretle müsaade verildiğini sordu. Bu zaruret eğer maddî bir sebebden neş'et ediyorsa bunun gümrüğü ancak bir milyon altı yüz bin lira tutacağı, halbuki dahilden temin edildiği takdirde şekerin istihlâk ve sair resimlerinin hükumete bir milyon iki yüz elli bin lira gelir getireceğini hesab etti ve bütün patırtı, gürültünün aradaki üç yüz elli bin lira fark için mi olduğunu sordu. Hakikatte ise bu üç yüz el'i bin liranm da gene hükumete temin edilebileceğini ve nihayet on bin ton yerli şekerin yetmiş beş bin ton pancar ziraati demek olduğu sözlerini bitirdikten sonra bu şerait altında şekerin dışandan getirilmesini mantıksızlık addetti. Döviz vaziyetimiz 1936 muvazenei umumiye kanunu ile kabul buyurduğunuz bir maddeye istinaden bir tarafdan alelumum döviz gelirlerimizi diğer taraftan resmî, hususî bütün döviz ihtiyaçlarımızı göstermek üzere tanzim edilmiş olan defterler büyük bir dikkatle tatbik edilmiştir. Bu usulün ilk defa olarak tatbik edilmekte olmasına rağmen ihtiyaç olarak tesbit edilen hatlar tecavüz edilmemiş buna mukabil döviz gelirimiz iktisadî vaziyetimizin inkişafı birçok mahsullerimizin ve bu arada bilhassa tütün mahsulümüzün bereketli olduğu kadar iyi fiatla alıcı bulması sayesinde tahminimizi mühim nisbette geçmiştir. Bu sene vermiş olduğunuz salâhiyete istinaden tanzim edilen su programının ilk faaliyet senesi için aynlan 4.250.000 liralık bir tahsisat gene bu menabiden elde edilecek varidatla karşılanmış olacaktır. Denizyolları idaresi için yeniden yaptırılacak vapurlara aid teşebbüs neticelenmiş ve yeni vapurların inşası mukaveleye bağlanmıştır. Bir kısmı önümüzdeki sene içinde gelecek olan bu vapurların taksit bedellerine karşılık fevkalâde tahsisat olarak 5.000.000 liraya ayrılmıştır. Memleketin sanayi ve maadin işlerine sarfedılmek üzere de Sümer Banka ve Eti Banka ve Eti Bank sermayelerine 5 milyon küsur lira gene favkalâde tahsisat meyanında derpiş edilecektir. Döviz gelirlerimizin takvivesi bakımından memleketimizin çok ehemmiyetli bir mevzuunu teşkil eden madenleri mizin işletilmesi işinin inkişaf] devresine girmiş bulunuyoruz. Çok zengin maden kömürü mıntakamızın en büyük kısmı bu seneden itıbaren Eti Bankın eline geçmiş bulunuyor. Goleman Krom madeni istihsalâtının büyük bir nisbette artmasını temin edecek olan fennî tesisat ikmal edilmiş oluyor. Gene bu sene zarfında Korasan bakır madenini işletmeğe başlamış olacak ve Ergani bakır madeninin de bir sene sonra işletilmesi icab eden tesisat ve tertıbatını yapmış bulunacağız. Fevkalâde tahsisatın 10 milyon liraya yakm kısmı da memleketin müdafaa ve ayni zamanda cihan sulhunun en kuvvetli vasıtası olan millî müdafaa hizmetlerinin takviyesine tahsis edilmiştir. İşte fevkalâde menabiden elde edeceğimız paranın topluca tahsis yerlerini bu suretle arz ile izah etmiş oluruz. Hüsnü Kitabcıntn sözleri Harici ticaret Haricî ticaretimizde de mühim inkişaflar görülmektedir. Takvim yılları itibarile hazırlanmakta olan istatistiklerimize 1929 senesi 101 milyon 82.508 liralık bir ithalât fazlasile kapatmışken harici ticaretimizın tanzim ve murakabe hakkmda ittihaz olunan mütemadî tedbirler neticesınde ticaret hacminin tezayüdü ile beraber ithalâtımıza nazaran ihracatımız da seneden seneye artmıştır. 1935 senesine takriben 7 milyon liralık bir ihracat fazlasile kapatmış olduğumuz halde 1936 takvim yılında 22 milyon 531.464 liralık ithalâta mukabil117 miloyn 733.153 liralı ihracat yapılmak suretile 25 milyon 20).689 lira raddesinde bir ihracat fazlası temin edilmiş bulunmaktadır. Milli para Nakit vaziyetinin mukayesesine gelince Vezne ve banka mevcudlarüe yoldaki paralardan mürekkeb olarak 1934 senesinden 1 haziran 1935 tarihine devrolu nan miktar 21,5 milyon lira idi. Sene nihayetinde bütçe emanetine alındığını arzetmiş olduğum 7 ve fevkalâde tahsisatta ertesi sene de sarfedilmek üzere devrolunan 6 ki ceman 13 milyon lira bundan Cihanın bugünkü badireleri içinde dahi tenzil edilirse 8,5 milyon liradan ibaret geniş bir istikbal için kuvvet ve ehemmikahr. yetini muhafaza eden bu hakikate bütün 935 senesi varidat ve masraf rakamla vatandaşların nazarı dikkatini celbetmeyi n mühim nisbette arttığı halde malî va faideli görüyorum. ziyetimizin seyri evvelki seneden daha Merkez bankasının altın stoku geçen ziyade memnuniyete şayan neticeler ver mayıs bidayetinde 30 milyon Türk lirasımiştir. Bu vaziyetin tezayüd seyri ile 936 na tekabül ettiği halde bugün yani bir senesinde de devam ettiği ve 936 sene sene sonra bu miktar 36 milyon 700 bin sine girdiğimizden daha iyi bir vaziyette Türk lirasına tekabül edecek miktara vâ937 senesine gireceğimizi huzurunuzda sıl olmuştur. Her vesile ile bu stoku tezyid söyliyebilirim. Şimdi müsaadenizle vari etmek emelimizdir. dat kısmına geçiyorum. Borsa haricinde alınıp satılan eski Varidat bütçesi Türk altınının demin arzettiğim paraların 1936 senesi zarfında normal varidat devalüasyonunu müteakıb tedricî bir temembalanmızdan 231,020,000 lira ala reffüe meylettiğini ve bugün 10501056 cağımızı tahmın etmiş bulunuyoruz. kuruş arasında alınıp satıldığını görmek 1936 senesi tahsilât vaziyeti bütçe tah teyiz. Altının bu tereffüü tamamen sun'î minlerimize göre, mühim bir inkişaf gös ve bu fiatta alıcılan için herhalde altmda termiştir. On bir aylık tahsilât yekunu 100120 kuruşluk bir zarar muhakkak 219 buçuk milyon liradır ki, varidat büt tır. Altın kıymetinde görülen bu sun'î teçesi yekununun şimdiden 6 milyon 800 reffü üzerinde Maliye Vekâleti ve Merbin lirayı geçmiş bulunuyor. kez Bankası tetkikatta bulunmaktadır. Nakit işlerimiz ve hazine vaziyeti Ben burada meseleye mahza vatandaşları Hazinenin muhtelif bankalardaki kre ikna için temas ediyorum. di ve tevdiatında mütehassıl alacaklı ve Borclartmız borclu hesablarını karşılaştırmak suretile Gerek dahilî ve gerek haricî borclanmıyaptığımız hesaba nazaran 1935 malî se zın önümüzdeki seneye aid faiz ve itfa nesine takriben 9 milyon lira bir borcla karşılıklan tamamen bütçeye konulmuş 1936 senesi nihayetinde altın bloku nun dağılmasına ve Fransa, İsviçre, Holanda ve îtalyanm paralarını devalue et miş olmalarına rağmen 930 senesinden beri filî istikrannı muhafaza etmekte olan millî paramızın kıymetinde hiçbir sarsıntı husule gelmemiştir. Her sahada ileriyi isabetle görerek hareket eden Cumhuriyet rejimi paramızın kıymtinin korunmasındaki savaşını da azimle ve muvaffakiyetle takib etmiştir. Bu münasebetle bundan yedi sene evvel millî para hakkında büyük başkanımız İsmet İnönü'nün yüksek huzurundaki beyanatını hatırlatmak isterim. Başbakan aynen şöyle demişti: «Para mızın hal ve atisi emindir. Kıymeti muhafaza olunacaktır, hiç kimsenin parası herhangi bir suretle tehlikeye maruz değildir.» Fuad Ağralının beyanatmdan sonra ilk sözü Fuad Gökbudak (Urfa) aldı. Müteakıben Hüsnü Kitabc: (Muğla) kürsiye geldi, ezcümle dedi ki: « 936 bütçesi her bakırrdan feyizli olmuştur. Çünkü hükumet siyasî zafer kazanmıştır. Vaziyetin malî bakımdan parlaklığını da bu bütçe ile görüyoruz. Malî cephedeki hissei şeref Maliye Vekili Fuad Ağralı arkadaşmviindır. Bu muvaffakiyetler namına Nafıa ve îktısad Vekillerinin yorulmak bümez sây ve gayretleri de teşekkürle kayde lâyıktır. Bilhassa Nafıa Vekilinin bütün demiryollannı millî idare altına alması halkı ve hükumeti mukaveleleri hilâfına istismar etmek istiyen imtiyazlı şirketlerin hareketlerir.e sed çekmesi ve bir kısmının da mevcudiyetlerine nihayet vermesi şükürle zikrs dilecek icraattandır. Su işlerinde olduğu gibi yol iş lerine de lâzımgelen ehemnıiyet'. ver meği zarurî olduğunu kaydeden Cumhurreisi Atatürkün Meclisi açış nutuklarında buna dair beyanatını tekrar eden Hüsnü Kitabcı: « Büyük Önderin izah buyurduk ları temenniyi yerine getirmek mecburiyetındeyiz» dedi. Mavazene vergisi Maden işlerimiz Bayındırlık işlerinde matlub hızı alamamaklığımızda çimentonun büyük tesiri olduğunu, kumpanyaların aralarında birleşmesine imkân verilmemesini çimentonun pahalı olduğunu kaydetti. Ikt r.ad Ve kâleti bütçesine yapılan zamm; yerinde bulan ve bunun bir milyon lifai'nın madenlerimizin işletilmesine tahsisini uygun gören hatib madenleri bol olan memle ketimizde hususî sermayelere de bu sahada çalışma kolaylıklan gösterilmesmi temenni etti. Bu temennileri sırasında petrol müştakkından addedilerek ayni kanuna tâbi tutulan ve memleketimizde pek bol olan asfaLt madeni hakkında da fi • kirlerini söyledi. Türkofis tahs'satma yapılan bir miktar zammı mahalline masıuf addeden Hüsnü Kitabcı elemanann tecrübeli kimselerden seçilmesinde !tina gösterilmesini ve bir de ticaret mümessille rimin bulundukları yerlerde uzun müddet kalmalarının faydalı olacağını, sık sık değiştirilmemesini tavsiye etti. Hükumetin Denizyolları İdaresine şilepler alacağm: işittiğini söyliyerek denizci halLmızı çslıştırmak için vâsi bir saha teşkil edeceğıni, hususî teşebbüslere bu sahada kolaylık gösterildiği takdirde çalışmağa âmade vatandaşlar bulunacağını, ancak kendiierine vapurlarınm yann öbür gün ellerinden ahnmıyacağı hakkında teminat ve rilmesinin de lüzumlu olduğunu beyan etti. Hüsnü Kitabcı tenkidlerine şöyle de vam etti: « Müvazene vergisi buhran vergi sinden sonra şiddetli bir buhranın vücudüne mebni konulmuştu. Bu vergi konulurken memlekette o sırada hayatın ucuzluğu da bir sebeb olarak gösterilmişti. Şimdi hayat da pahalıîaşmıştır. Ciddî sebebi de kalktığına göre müvazene vergisi neden devam ediyor? Bunun devam edemiyeceğine hükumet de kanidir. Meselâ burada en yüksek dereceli memurlara maaşjarile idare edemiyecekleri düşünülerek altmış lira mesken bedeli veriliyor. Aşağı yukan bütün teşkilâhn maaşlan da yükselmiştir. Bunların ifade ettiği mâna şudur: «Bu halile bu memurlar bu parayı veremez; bunlara biz verelim.» Fakat vaziyetlerini yakından gördüklerimize bu yardımı gösterirken bizden uzak olanlan, bilhassa küçük memurları da düşünmeliyiz. Hiç olmazsa hükumet müvazene vergisi hakkında bir tadil teklifi getirseydi bunda elli liraya kadar maaş lılardan verginin ahnmıyacağı hükmü olabilir ve çocuk adedine göre vergidan muafiyetler teklif edilirdi. Maliye Vekili kazanc vergisine temas ederlerken bununla da meşgul olmalıydılar. Esasen yirmi milyon gözüken kazanc vergisinin on iki milyonu gene memurlardan temin edilmektedir. San'at erbabı ve serbest meslek mensublarından alınan sekiz milyon liradır. Vergi tadillerinde yalnız usule değil, asla da bakmalıyız. Vergi nisbetleri indirilmelidir. Bu suretle göçebe hancılığın önüne geçilir ve kapanan dükkânlar açılır.» Hükumetin yalnız gazete ve mecmuaya hasrettiği gümrük tenzilâth kâğıdı mekteb kitablarına da teşmil eden Bütçe encümenini bu irfan severliğinden dolayı takdir ederim.» Hüsnü Kitabcı bu ucuzluğu bütün kl tab sahasına teşmilin daha faydalı oîacağını sözlerine ilâve etti. reti eseri olduğunu kaydeden Halil Men Başvekilin Atinadaki beyanatı teş Maliye Vekili Fuad Ağrahyı tebrik Atina 24 (Sureti mahsusada giden aretti ve bu münasebetle dedi ki: kadaşımızdan) Başvekil İsmet înönü « Bu kürsüden, zaman oldu ki ic Atinada şu beyanatta bulunmuştur: « Londra seyahatinden ve bu seyaraatlan için acı sözler söylemişjmdir. Fahat neticesinden çok memnunum. Dost kat hepsi samimi idi. Şimdi de kendilerini tebrik ediyorum. Samimî olarak şunu da Yugoslavyada ve Yunanistanda gerek kaydedeyim ki Maliye Vekili Fuad Ağ şahsım ve gerekse Türk milletine karşı ralı arkadaşımızda acı sözler dolayısile gösterilen hüsnü kabul beni çok mütehashiçbir infial eseri görmemişimdir. Fakat sis etmiştir. General Metaksasla görüşmek maalesef muhterem Şükrü Kaya arkada için çoktan beri arzu besliyordum. Bu arşım Ziraat Bankası kanununda söylemiş zum memnunum ki şimdi tahakkuk et olduğum sözlerden alenen infial izhar et miştir. Ayni zamanda Sa Majeste Kral tiler. Ben ne şahıslarına, ne de hükumete Hazretleri de şerefyab olacağımdan dolatariz maksadile söz söylemediğim gibi hiç yı derin bir bahtiyarlık hissediyorum. bir zaman ifadelerimde samimiyetten ay General Metaksasla bütün umumî meserılmamışımdır. Ben tariz ve garazla değil, leler üzerinde mütekabilen fikir teatisinde bir memleket meselesini ehemmiyetle na bulunacağız. Yunanistana karşı Türk milzan dikkatlerine arzetmek istedim. Ata letinin büyük bir sevgisi vardır. Yunanistürk intihab beyannamesinde hükumete tana ve Yunan milletiee Türk milletinden direktif verdiği gibi müstakil meb'uslara selâm ve muhabbet getirdim.» da direktif vermiştir. Ben fikirlerimi söylerken şimdiye kadar samimiye'ten uzaklaşmıyacağım.» Halil Menteşe bu izahattan sonra beynelmilel vaziyete temas ederek bunun ne kadar karanlık ve karışık olduğunu izah etti. Bu mütaleaları sırasında dedi ki: «• Cumhuriyet hükumeti şimendifer işine verdiği büyük ehemmiyetle çok büyük bir isabet göstermiştir. Eğer demiryollarımız şimali cenuba, şarkı garbe bağlıyarak ordumuzun tahaşşüd kabiliyetini artırmamış olsaydı ben zannedıyorum ki Avrupanın ilk saldmşı memleketimize olacaktı.» olduğumuzu ve bunlara sarfedilen paraya acınılmıyacağını, ihtikâra karşı esaslı ted[Baştaraît 1 inci sahifede] birler alınmasmı, vergilerin cibayetine dikkat edilmesi lâzım geldiğini söyliyerek alâkadar eden işlerle beraber umumî siyaset çerçevesi dahilinde bulunan meseleleri sözlerini şöyle bitirmiştir: de tetkik edeceğiz. « İsmet înönü dünyanm en çok çaTürkiye ve Türk milleti Yunanistan ve lışan Başvekilidir. Yanında değerli ar Yunan halkı için çok hakikî ve samimî bir kadaşları vardır. Atatürkün Önderliği ve sempati duymaktadır. Bu sempatinin iki ilhamları altında her sahada muvaffakimillet arasında mütekabilen mevcud ol yetler kazanmış, büyük işler başarmış güduğunu görmekle bahtiyanm. zide bir devlet adamı olduğunu yalnız Ben daima Yunan matbuatının siyasebizlere deği, bütün dünyaya ispat etmiş tini takdir ederim, memleketim matbuatıtir.» nın da ayni histe bulunduğunu görmekle Halil Mentesin sözleri memnunum. En samimî dostluk hissiyatıHalil Menteş (Muğla) 936 yılının mm vasıtanızla Yunan milletine tebliğini memleket için hakikaten mes'ud ve ha rica ederim. yırlı bir sene olduğunu kaydettikten sonra Burada azıcık bir müddet kaldığımdan Almanyadaki bloke paralanmıza temas istifade ederek Büyük Reisimiz Atatür etti. Müteakıben sınaî cephede yaptığı kün doğduğu evi ziyaret ettim. Burası bitetkikat neticesinde yerli sanayiimizin is zim için mukaddes bir yerdir. Belediyenin tihsal kudreti 933 te 30 milyon iken 73 gösterdiği cemileye teşekkür ettim. Bu temilyona çıktığını, gelecek sene belki 90 şekkür yalnız bana aid değildir. Bütün milyonu geçeceğini, amele randımanının Türk milleti Selânik ahalisinin ve umum artmakta olduğunu fabrikalarımızın yerli Yunanlıların Reisimize ve bize ibraz etiptidaî maddeleri mümkün olduğu kadar tikleri bu güzel cemileden dolayı fevka fazla kullandıklarını, bunun da fabrika lâde memnun ve müteşekkirdir. Umum larımizla köylü arasmdaki mes'ud müba vali ve generallerle konuştuğumda bu dele sahasmm genişlemekte olduğunu hissiyatımızı kendilerine de söyledim. gösterdiğini şükranla kaydetti. Dost ve müüefık milletin necib ahalisine teşekkür ve selâmlarımın iblâğını rica etVergi tahsilâtımızın % 100 e yaklaş tığını, bunun da maliye teşkilâtınm gay tim.» Başvekilimizin Selânik ve Atinadaki beyanatları Kardeş İranla yapılan muahedeler Halil Menteşe üç yüz milyonluk bir tahsisat teminile ve bu işi plânlaştırarak şimendifer ve sair işlerinin dört beş senede ikmal edilmesini temenni etti. Dünyanın vaziyetini önümüzde uzun bir s".>:un devresi yaşatmıyacak kadar bozulmuş gören Halil Menteşe: Gene bu mukavelelere göre Türkiye « Sulh içinde yaşadığımız bir günün akşammdan sonra sabahleyin uyandığımız Cumhuriyetile îran İmparatorluk hüku zaman semada harb görülebilecek bir de meti her biri kendi ülkesi üzerinde Trabzon Tebriz Tahran yolunu nakil va * virde bulunuyoruz.» demiştir. sıtalarının muntazam ve kolaylıkla sey Dahiliye Vekilinin cevabı risefer eylemesini temin edecek surette inHalil Menteşeden sonra Dahiliye Veşa, tamir ve hüsnü muhafazayı taahhüd kili ve Parti Genel Sekreteri Şükrü Kaetmektedirler. ya söz alarak Ziraat Bankası kanunu müzakere edilirken bilvesile baz. müta • leatta bulunduğunu, maksadın bazı meseleleri tashihten ibaret olduğunu, hakı kat acı da olsa tatlı söylemeğe çıhştığm, IBaştarafı ı inci sahifedeı Halil Menteş arkadaşının bunda bir infial Cenevrede temaslar eseri sezmekte olduğunu gördüğdnü, buCenevre 24 (A.A.) Fransız Haricinun sözün aldığı hararet heyecan ve saye Müsteşan Pierre Vienot, bu sabah mimiyete bağışlanmasmı istediğini kay İsveç Hariciye Nazın ve İskenderun detti ve Partinin şıarı bütün memleket meselesi mazbata muharriri Sandler'i meselelerini an'anatile münakaşa etmek ziyaret etmiştir. ve karar vermek olduğunu tebarüz ettirci. İspanya meselesinin müzakeresi [Baştarafı 1 inci sahtfede] de bazı telgraf ve telefon hatları tesisiue, hâlen mevcud hatların ıslahına ve her biri kendi ülkesi içinde 937 senesi içinde Beyazıd ve Maku arasındaki telgraf hattı nı ıslah ve ikinci bir ihtiyat hattile bunu ikileştirmeği taahhüd etmektedir. Beyazıd, Erzurum, Tebriz istasyonları icab eden bilcümle modern tesisatla teçhiz edilecektir. Mukavele Türk ve İran telgraf şebekesinin birbirine bağlanmasını da temin etmiş oluyor. Bu şebekelerin Van ve Kotur arasında bağlanması hususunda iki hükumet de mutabık kalmışlardır. Türk ve îran telefon şebekeleri de en geç 1939 senesi nihayetinde birleştirilecektir. Milletler Cemiyeti konseyi toplandı Diğer meb'usların sözleri Bundan sonra Refik İnce soz alarak yeni bütçe münasebetile müulealannı söyledi. Emin Sazak (Eskişehir) müvazene vergisinin kaldırılması hususunda ileri sürülen teklife iştirak etmedğini söyledi. Bazı mübayaalarda mntavass;t.n ortadan kaldırılarak doğrudan doğruya temasta bulunmasmı muvafık gördü. Berc Türkerin sözleri Bundan sonra Berç Türker (Afyon) söz alarak dedi ki: « Bütçe masraf kısmının her sene kabarması memleket için ağır bir yük teşkil eder. Fakat memnuniyetle görüyoruz ki devletin geliri bu sene diğer yıllara nisbetle daha fazla artmış ve bitmez tükenmez ihtiyaclann kısmen tatminine imkân vermiştir. Lâkin varidatı atide husule gelecek sürprizlere karşı ihtiyat parası ola rak saklarsak yerinde olur.» Berc Türker silâhlanma ve iktısadî kalkınma gibi iki mühim vaziyet karşısında Hayat pahalılığı Ve hayat pahalılığı bahsine geçti. Hüsnü Kitabcı bu bahiste huiâsaten dedi ki: Gerçi her Vekâlet bununla alâkaîıdır. Fakat İktısad Vekâletine daha mühim vazifeler terettüb etmektedir. Pahalılığı doğuran sebebler, yalnız sınaî mamulât değildir. Kredi pahalılığı, enerji pahalılığı ve bu pahalılığm tevlid ettiği nakliyat pahalılığı birçok idarî ve beledî ksrarlar hayat pahalılığı üzerinde müessir olan âmillerdir. Ve bunların hepsi kabili hal KANSIZUK Bundan sonra Maliye Vekili söz ala rak yapılan tenkidlere cevablar verdi. Vekilin beyanatından sonra muvazenei umumiye kanun lâyihasının maddrlerine Hariciye Vekilimiz Yugoslav mugeçildi ve A cetvelinde Maliye Vekâle rahhasile uzun bir mülâkat yaptt tine kadar olan kısım kabul olundu. Cenevre 24 (Hususî) YugoslavyaMeclis yarın (Bugün) toplanacaktır. nm Cenevredeki daimî mümessili Subotiç bugün Türkiye Hariciye Vekili Nörasteni, Tevfik Rüştü Arasla uzun bir mülâkat yapmıştır. zaüyet vc Milletler Cemiyetinin toplantısı müChlorosc nasebetile burada bulunan Küçük Antant mümessilleri arasında bugünlerde benizsizlik icîn yegâne dcva kanl ihya eden Ç 1 D A D PART<î bir konferans akdedilecektir. Eamuntahipetibbataraiuıdaatertip edilmiştir. O İ X v U r Cenevre 24 (A.A.) İspanyol meselesinin Milletler Cemiyeti Konseyinin bugünkü celsesinde müzakere edilme mesi muhtemeldir. Murahaslar, İspan yol murahhas heyetinin noktai nazar larmı tasrih etmek üzere mütekaddim müzakerelerine devam etmektedirler. Konseyin bu sabah Avenol tarafın dan davet edilmiş olan bütün azası, Valencia hükumetinin notası hakkında müzakerede bulunduktan sonra hep birlikte öğle yemeğini yemişlerdir. Cenevre 24 (A.A.) Delbos, buraya gelmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: