8 Ağustos 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

8 Ağustos 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 Agustos 1939 CUMHÜRtYET Nevyorka giden i LT 3 sınıflıdan 5 sınıflıya müzeciler heyeti Beynelmilel sergide teşçıkarılan köy mektebleri hir edilen kıymetli eşya Ilerlemiş milletlerde artık iiçüncü sınıfta nihayet bulan bir ilk tahsil kalmamıştır Yazan: HIFZ1RRAHMAN RAŞİD Üç smıflı tek öğretmenli köy okullarımızın 5 smıflı okula çevrilmesi, Maarif Şurasınm meslek ve memleket hesabma aldiRi kararlann en faydahsı olarak sayılmağa değer. Köyde ve şehirde temeli ve kökü bir olan bir okulun devlet ve millet bütünlüğü bakımından olan büyiik manasını tebarüz ettirmeğe yaraması itibarile evvelâ dünün ve bugünün mihnetleri kar$ısında mecburî ve umumî tahsil anlayışıDI, sonra da, köy okullarmm 5 yıla çıkanlmasmı gerektiren âmilleri göstermeğe çahşacağız. Bilıyoruz ki, umumî tandans ve karakteri itibarile tahsil ihtiyacı ve tedris müesseseleri, hususî teşebbüslerden başlayarek devlet işi istikametinde inkişaf etmiştu. İlk tahsilin nihayet iki asır evvelinden başlıyarak askerlik gibi umumî ve mecburî tutulması ve her tarafta bir devlet maarifi meselesi olarak alınması bu inkişafın bir kısmını ve denilebilir ki esas kıstnmı teskil eder. Garbda ilk deîa reformasyonun teşvikile başlıyan ve ceza tehdidıle beslenen bir mec burî tahsil fikrine Prusya Kralı 1 inci Frederik Vilhelm 1713 te girişiyor. Öliimünden sonra bir ara tavsiyan bu işe, 1800 de Bavyera, daha sonra diğer prensler katıIıyor. Avrupanm diğer kısımlannda ise, bu mecburiyet ancak 19 uncu asrın ortalarına doğru baslayabildi. Muzaffer Alman ordusunun faikiyetinde ilkokulların ve öğretmenlerinin büyiik rolünü gören Fransanın Maarif Nazın, 1871 d« mecburî tahsil kanununu parlâmentoya getirdiği zaman, Rouen Başpeskoposunun «bu kanunda ferdin hiirriye tine tecavüz eden bir cçbir kuvveti gördüğünü ve bunun ise 1870 1871 muharebesinde Fransanm uğradığı felâketten daha bü'viik bir flâket olacağın1» söyliyecek kadar ileri gittiğini görüyoruz. cuğunu mahrum bıraktıgı kadar, muhirinin, hayatının ve bunlarla alâkası olan işinin ve kazancmın ilerlctilmesine hizmet eden faaliyetlere de lâkayd ieli. Köy için böyle bir mekteb, sadece nafıle değil, zararlı da olabilirdi. Bu hakikati cok açık gördüğü kindir ki Millî Şef vc Cumhur Reisi îsmet İnönü, Beşinci Kurultayı açarken kendi şahsiyetinde mesud olmak isteyen şuurlu bir halk için, kültür ihtiyacının hak ve adakt ihtiyacı kadar mühim olduğuna ve umumî tahsilin aynca bir millî mesele haline gelmiş bulunduğuna dikkatimizi çekmiş ve «kat'î olarak inamyoruz ki, köylümüzün tahsilini üe maişeüni daha ııükstk bir dereceye vardırdığımız gün, milletimizin her sahada kudreti, bugün güç tasavvur nlunacak ka1 dar uüksek ve heybetli olacakhr » diyerek bu feyizli hareketin mes'ud neticelerini şim dıden önümüze koymuştur. Bu sözlerden sonra, bize mutlakiyetin yadıgârı olan üç smıflı köy okullannı, beş yıllık okula çevirmek isteyişimizin ana sebebi anlaşılmış olacaktır. Şimdi bu ana sebebi, mevcud üç sınıfh köy okullarırnıza tatbik edince, devletin temennilerinden başka köylünün, öğretmenin durumunu da gözden geçirince, bu yarım teşkilâtlı okulun, eksik ve bozuk taraflarına daha yakından temas etmiş olacağız. Üç smıflı okullann devam ettirex geld' ' bu kusurlan, bizim lespitimize göre şu cümlelerle ifade etmek mümkündür. a) 3 sınıfh okulda geçen tahsil müddeti, verilen bilgi, umumî ve mecburî tahsil hedefleri bakımından kâfi değildir. b) 3 smıflı köy okullan, Halk Partisi pıogramında 5 yıl olarak tespit edilmiş normal ilk tahsil tarifine uygun değildir. c) 3 smıflı okuldan mezun olanlar öğrendıklerini birkaç yıl geçmeden unutmaktadır. (932 yılında millet mektebi mezunlarile yapılan yoklama bunu ispat etmiştir.) d) 3 sınıfh okula köylünün itimadı yoktur. e) Müteazzî bir mekteb teşkilâtı içinde köydeki üç smıflı okulun bünyevî bir hayatı ve vazifesi yoktur. f) Uç sınıfh okulu, küçük köylerde açtığımız üç yıllık eğıtmenli okul tıpınden sonra (tevhidi tedrisat) fikrile de telif etmek mümkün değildir. g) Üç smıflı okul, öğretmenin bilgisini arttırmak ve meslekî şahsiyetini inkişaf ettirmek bakımından da kusurludur. h) Ilerlemiş milletlerde ücüncü smıfta nihavet bulan bir ilk tahsil kalmamıştır. Bir de üç sınıfh köy okullannı, bir dershaneye sığacak normal talebe ölçüsü dahilinde 5 yıîlık okul haline getirmekle elde edeceğimiz faydaları görelim: 380,000 Türk çocuğuna iki yıl daha mektebe devam etmek ve bilgilerini sağlamlastırmak, çevenine, yurduna ve isine daha faydah bir unsur olmak imkânını verecejiz. Büyük davalar İLİMKüSESi İHTiRAlAR KESifLER Mecburî tahsil fikrine karşı gelenlerin ve tahakkukuna engel olmağa muvaffak lantl mahallcrıııU>. > > ı»iı... l • l^ki L olanların ne kadar uğrastırıcı bir kuvvet Türk takas şirketi îstanbul tanımaktaydı. muvaffakiyeti, Alman istilâsmda da milimetre ise cihazm kutru 15 santimetre olduğunu bu misal bize gösterir. Nıtekim Hakikat şudur ki, burjuva Lenin, da gosterecektir, ta ki ayni derecede diğer adar olabilır. şubesi faaliyete geçti bu menfi mukavemetleri, Fransa, ancak ha 1904 tarihinde, muasır diktatörlükîe bir tethiş onun yolunu kesinciye kadar!» Çıplak göz 25 santimetre mesafede a1882 de kırabildi. İngiltere, Amerika giYeni kurulan Türk Takas Limited sir rin, ferdi kütle içinde, kütleyi parti içinralanndaki açıklık 0.1 milimetre kadar bi zengin ve ileri memleketler de dahil keti müdürü eski Kambiyo müdürü Sa de, partiyi de devlet içinde eritmeleri zaO halde «diktatÖrler harb istiyorlar lan iki noktayı birbirinden ayırd edemez. olduğu halde Avrupada tahsilin umumîlih Ankaradan şehrimize gelmiş ve yeni ruretini tebarüz ettirerek, bunlarm prenmı?» sualinin manası kalmıyor. Kendi Böyle bir cihaz adeseli fotoğraf cihaz'a leştirilmesi ve mecburî tutulması daha vazifesinc dünden itibaren başlamışîır. sipini vazetmiş bulunuyordu. Almanyada memleketlerinde olduğu gibi, Avrupada sonradır. Ve bir çoğunda ancak 20 nci asYeni şirket şimdilik Ziraat Bankası olsun Sovyet Rusyada olsun, ferdin sa da, şıddet politıkasına alabildiğine de rından daha net resim çeker. Böyle bir cirın başında hızlandırılmıştır. Anlaşılıyor Istanbul şubesinde f?aliyete geçmistir. hib bulunmadığı şey yalnız malı ve sâyi vam ettikleri için, günün birinde, bey hazın ikinci bir faydası, delikle hassas ki aslında bizde de görüldügü gibi umuSirket için münasib bir bina aranmakta değil, ayni zamanda ımanı, istidadı, fik nelmılel siyasî vaziyetin nasıl bir durum perde arasmdaki mesafenin sabit kalmasımî ve mecburî ilk tahsil işi, halk tarafmdır. Objektifli fotoğraf cihaz:nda, eşyanın dır. ri, hatta sevgileridir. İhtilâl sahasında, alacağını kendileri de bilmiyorlar. Le dan istenmeden ve hatta islenmemesine Şirket dün filen takas işlerile alâkadar totaliterızm ve sosyahzm, müteradiftir. nin'in dediği gibi, herşey, dönem^çiere cihazdan mesafesine göre, adese ile perde rağmen baslamıştır. Bu ıtibarla ilk tahsil, Belki, Almanlann Yahudi aleyhtarlığı bağlıdır. Henüz, yollanna hâkim bulu arasındaki mesafeyi değiştirmek icab eder. olmağa başlamıshr. esasında mutlakiyetin, bizde de görüldünin hakikî sebebi, ırkî olduğu kadar da nuyorlar. Belki de yürüyüşe hâkim de Buna cihazı (mihraka getirme) derız. Türk Fransiz ticaret ğü Rİbi münevver bir mutlakiyetin eseri osiyasidir. Yahudi demek, maliye demek ğillerdir ve iki cepheli ihtilâlierinin, ken İğne delikli cihazda buna hacet yoktur. anlaşması uzatıldı larak müîalea edilmek lâzımdır. Ancak tir, kâr demektir, sermaye demektir. Ve dilerini nereye sevkedeceğinden ha'ber Fakat mühim bir mahzuru vardır. Bu kamutlakiyetin istediği umumî ilk tahsil ile, Fransa ile aramızda Pariste cereyan bunlar, propaganda için kötü bir tarz o leri yoktur. dar dar bir delikten geçen ziya enerjisi Cumhuriyetin ve demokrasinin istediği ilk eden ticaret anlaşması müzakereleri he lan mücerred ve nazarî manada değil, Almanlann, kuvvetten başka birşeye pek zayıf olduğundan poz müddetinin utahsil arasmda büvük ve mühim bir fark nüz ikmal olunmadığından iki taraf mev halk üzerinde bir aksülâmel tevlid ede kıymet vermedikleri söyleniyor. Bunu zaması, bir iki saat devam etmesi lâzım vardır. Bu fark; «mekteb isteğini, ekmek cud anlaşmayı bir ay müddetle uzatın.ş bilen canlı şekilde gösterilmektedir. Ka bir kere daha gordük. Fakat, Almanla dır. Binaenaleyh bu cihazla ancak sabit ve su gibi bir insivak kuvvetile hissettiren lardır. tolik ve asker olan General Franko dabi, nn felâkete inhimaklerini, belâya karşı o eşyanın resimleri çekilebilir. v Maarif Vekillisini vazifeve davet eden memleketi sosyalistleştirmek vadinde bu lan marazî zevklerini de unutmamalıyız. Adliye sarayı projesi Prof. Salih MURAD ( ¥ ) halk tazyikında en canlı ifadesinı ve lunmak mecburiyetinden vareste kalama Bizzat Hitler, mücadeleleri zamanmda, Nafıa Vekâletinden Belediyeye gelen en büyiik manasını meydana koymuş bu(*> Zıyanın pek küçuk yarıklarmdan gedı. «Yarmın îspanyasında, bütün Ispan en musibetli saatler yaşamış ve bunîarlunuyor. a) Millî terbiyenin mekteb yolile verile bir tezkerede mimar Asım Kömürcü ta yollar çalışmak mecburiyetinde buluna dan, iyi zamanlarına nazaran, daha faz cerken veya köşelerde cihetini değiştirmesine (difraksiyon) denir. Bu kontrast, aslında mut'akiyetle de cek kısmını mümkün mertebe yerine getir rafından vücude getirilen Adliye Sarayı caklardır, dedi. Yeni devlet, parazitlere la istifade etmiştir. projesinin Prost plânma göre mahalline mokrasinin prensiplerinden doğmadır. Ve miş olacağız. müzahir olamaz.» Hulâsa, avamferibane îstibdad uğrunda yapılan ihtilâllerin, her iki rejimin umumî ilk tahsil anlayışınb) En az tasarruf olunacak 1000 e va uygun olup olmadığının tetkikile netice olmaktan daha başka mahiyette ihtilâl askerî ve siyasî harbi, hayatî bir zaruret da da kendisini göstermektedir. kın öğretmen ile yeni okullar açmak im sinin Vekâlete iş'arı lÜ7umu bildir''miştir. yoktur. Bundan dolayı, siyasî bakımdan, olarak kendi bünyelerinde taşıdıklarını Mutlakivet, kendi maksadlarma vara kân'arı bulunacak, talebe sayısı en az 150 îstanbuldan tzmire ilk yeni Almanyanın Sovyet Rusyaya yak unutmak, yalnız hürriyet uğrunda ihtilâl yan emirlerin ve mükellefiyetlerin bilinme bin kadar arttırılarak milyona yaklaştınlalaşması nekadar tabiî ise, Berlinin totali yapmış olan milletler için en felâketli bir tayyare dün gidemedi Meşhur «paylaşılamıyan çocuk» rr.esesini ve tutulmasmı halkm mutî bir bende caktır. terciliğini, Moskovanın totaliterciliğine haldir. lesindeki son safhada, Nermin kızm muDün başlaması mukîfrrer Istanbul İzve daima bir tebea kalmasını sağlıyacak bir muhalif göstermek o kadar sun'î olmuşc) Köy çocueunun kü*:ük mesVk okulGatton Rageot hallebici Mehmed Aliden alınarak çocutahsilden ilerisini düşünmemişti, düsü larına ve diğer okullara girebilmek yolu a mir hava postalan îzmirden başlamış, fa tu. ğun annesi Fatma İlhana beşinci ceza vakat bir arıza yüzünden îstanbuldan Izminenıezdi. Bunun için bu devirlerde. ' ^acaktır. sıtasile tekrar teslim edildiğini yazmıştık. umumî ilkokulların vazifesi, mahdud re ilk tayyare gidememiştir. d) Ha'kcılık umdp'erimizin temennileri Yerli şeker sanayiimizin ilk mahsulü Şimdi beşinci icra, Fatma İlhanın Istanve muayyen bir takım dersleri bellet ... • , ^ . j ; . ; ! ^ ; , oUrAtır. Dün sabah ilk tayyare İzmirden Is Demek oluyor ki, ayni hadef ayni vasıtaları zarurî kılıyor ve bugünkü bütün olan yerli şeker, dün »abah Alpullu şeker bul Asliye altıncı hukuk mahkemesinde mekten ve şahsiyeti öldüren riyazet'er e) Köylü; mektebin faydası ve tnana tanbula hareket etmiş ve şehrimize yolru ihtilâllerin başlıca karakterini teşkil eden fabrikasından Sirkeciye gelmiştir. Üzerinyaptırmaktan ileri geçmemişti. Köy için, açtığı ve kazandığı bu neseb davasmdan sı hakkında daha sağlam bir fikre sahib larını bıraktıktan sonra İzmirden ve îsşey, bu ihtilâllerde muvaffak olmak için de «939 mahsulü» kayıdlı bulunan sanbasit ve gayet iptidaî ve çok defa baska dolayı, davayı kaybeden Mehmed A.linin tanbuldan Ankaraya gidecek yolc.ları olacak, Cumhuriyete olan bağlılığı artakullanılan usullerın karışıklığı, teaddüdü dıklardaki bu ilk parti 20 vagon krista muhakeme masraflarile karşı tarafın avuisleri de olan insanların vereb'leceği bir hamilen Ankaraya hareket etmiştir. Tay caktır. ve beş vagon küpten ibaretti. Bu parti vatahsili kâfi saymıstır. Böyle bir tahsile yare akşam üzeri Ankaradan şehrimize ve kudretidir. Şöhret veya politika, bu gonda derhal satılmıştır. Bugün ikinci ve katlık ücretini ödeme işini takibe başlaKöy çocuğunu, muhitine faydah yapahalkın talib olmaması kadar tabiî bir şey gelmis, fakat iniş esnasında tekerlek lâsti muvaffakiyeti temine kâfi gelmez. Her bundan sonra hergün diğer partiler ge mıştır. Davayı kaybeden taraf, bunları öbilmek, müstahsil bir unsur olarak terbiye muvaffakiyet bu iki amilin ittihadından oiamazdı. Mutlakivette ilk tahsil anlavısıginde bir ârıza görüldüğünden ve bu ârıdemek ve diğer taraftan icraya mal beyalecektir. etmek imkânlan arttırılmış olacaktır. doğuyor. na, devlet egoizması, devletin basındakiza da kolayca tamir edilemediğinden Iznında bulunmak vaziyetınde görülmüşAlpullu şeker fabrikamızdan sonra dig) Askerlik vazifesi için orduya geleLenin, bir «profesyonel ihtılâ'cıler» lerin sahsî endiseleri hâkim olmustur. De; cek köylü yurddaşlar arasmdaki uyanık mire posta tahrik edilememiştir. Dün Iz kolu ve proleterler milisi vücude getır ğer üç jeker fabrikası da bu ay içinde fa tür. Muayyen müddet içerisinde icraya mokraside ise, hâkim olan b r devlet altümire gitmek üzere hava meydanma gemal beyanında bulunmamak, yirmi dört mek suretile, 1904 ten itibaren hem mü aliyete geçecektir. rizmidir. Bunun icindir ki, i'k ve umumî ve bılgili unsurlar çoğalmıs olacaktır. len dört yolcu da bu arızadan dolayı kalsaatten üç aya kadar hapis cezasını müsİnsan, yukarıda saydığımız sebeblere cadeleyi hem devşirme hareketini bir atahsilin temennileri, mensub olduğumuz mı=Iardır. Belediye aleyhine açıîan telzimdir. Beşinci icra, bu işi icra hâkimrada idare edebilmiştir. Keza, Duçe, milletin uvanık ve faal bir unsuru ve yurd ve bu tesbitlerde asikâr görünen favdalara Devlet Havayolları idaresi bu seferin 1922 senesinde, «Sguadra» asker'ıerinin liğine vermiştir. İcra hâkimi, pek yakınbakmca, 3 sınıfh köy okullannı 5 sın'flı istimlâk davaları dası olmak bakımından senis'etilmis ve okul haline getirmek için şimdiye kadar telâfisi için bu sabah ayni tayyarenin saat fasist partisile avni şey olduğunu şöyle Bebek İstinye yolunun açılması se da vaziyeti tetkikten geçirecektir. Bunhp'km ihtiyacına veten bir i'k tah«il bütün neden tereddüd ettiğimizi hayretle sorrnak yedide hareketini ve î/mirden yarınki sa tarif ediyordu: «Müzakere değil, mü bebile yapılan istimlâklerden dolayı Ru dan başka, Nermin k'za dair icraya aksetahsil kademelerinin temeli ve kökü olatan kendini alamaz. Hakikatte bu kara bah postasını alarak Yesilköye gelmesini cadele etmek istiyen insanlar mevzuuba melıhisarındaki sekiz yalmm sahibi, Be den bir haber, kızın annesi Fatma İlhanın, raV alınmıptır. nn, meslekten olmıyanlardan baska, mes tensib etmiştir. Aynca akşam üzeri Izmi histir. Parti hüviyet cüzdanı, askerlik tez lediye aleyhine ayrı ayrı dava açmışlar çocuğu İstanbuldan uzaklaştırdığı, Karsa Mutlakivetin istediği ve kovduğu umudır. Yah sahibleri, istimlâk bedeli az olul mevkide ve bilfiil tatbik etmek vaziye re mutad posta tryyaresi de hareket ede keresine muadildir.» götürdüğü merkezindedir. Fatma İlhan, mî ve mecburî tahsil, bu günkü anlayışıduğundan bunun artınlmasmı istiyorlar tinde olanları da uzun müddet tereddüde cektir. 3 Yani, politika, harbi idame ettiriyor Bu davalara, yaz tatilinde müstacei hu son defa icradan teslim alırken, tekrar mızla ne kadar eksik ve e vrikâfi idiyse, dü«üren bir tarafı vardır ki, bu cihet, tatdu. Hitler'e gelince, kendi kendine öğ kuk işlerme bakmak üzere nöbetçi ka Mehmed Alinin yanına çağınlıp da kaçMüsteşar gitti sehirden köve gid°n okul da n l'^ir sakat bikata gecildıği zaman gözümüzde daha ve köve tamamen vabancı idi Bu okul, Bir kaç gün evvel îstanbula gelen ad renen ve yetişen bu adam, Münih üzeri lan îstanbul asliye ikinci hukuk mshke masmın önüne geçmek için, Nermini taşçok büyümek isî'rJadmdadır. bir millet cocuğu o'arak bilinm^i ve öğliye müstesan Selim Nafiz, Istanbul ad ne vürüyüş hareketini yaparak, ise bir ha mesinde dün bakılmış, mahkeme, taraf raya götüreceğini söylemişti. Bu itibarla, Hıfzvrrahman Rasid liyesindeki tetkikatmı bitirmiş, Anka ta ile başlamış oldu ve o zaman, bittec ların avukatlarını dinlemiş. sonra kıy akseden haberin hakikî vaziyete uygun ol"nilmesi lâzım pelen Anavnrda. onun dün"'<''^ki mevV;'ne ve zaman '"'"dek' (*) Maarir Veküinin Şurayı açış nut raya dönrr.üs'ıür. Adliye teftiş heyeti rübe anladı ki, askerî metod tatbikı bu met takdiri hususunu vukuf ehline ha ması, muhtemeldir. devirde gayrikâfidir ve buna teşriî tatbi vale etmiştir. I reisi Sezai henüz tstanhnldadır. mevctıdiyetine aid mevzulardan köy ço kundan. o insanlar gözle görünen eşyayı tespit etmek için göze benzer bir cihaz bulmuşYazan; GASTON RAGEOT ardır. Buna (fotograf makinesi) diyoruz. Fotograf cihazma makine tabirini vermek Yirmi senedir, Avrupaya yagmur sçibi katı da ilâvç etmek lâzımdır. (Franko htilâller yağıyor. Ehemmiyetini ifadeye nun bu kadar uzun müddet ve bu kadar doğru değildir. Çünkü makine diyince ) totaliter kelimesi her zaman kâfi gelmi zahmetle mücadele mecburiyetinde ka mihanikî enerjiyi bir yerden diğer bir y«re yen Rusya, İtalya, Almanya ve îspan lışı da ayni sebebdendir). Silâh ve hal nakleden basit makinelerle bir şekildeki Nevyork dünya sergisinde teşhir edil ya inkılâbları, hatta Portekizde ve km reyi, propaganda ve hücum taburian, nerjiyi diğer şekilde bir enerjiye tahvil emek üzere mart başında müzelerimizden Roosevelt demokrasisinde vukua gelen alâmetler ve semboller, sinema ve radyo, den yüksek makineler anlanz. Gerçi fogönderilen eşya ile birlikte giden Istanbul değişiklikler, hemen hemen ayni zaman motörleştirme ve beyanname, ve hepsi ograf cihazı ziya enerjisinm kimyevî Müzeleri Umum Müdürü Aziz Oganın da olmustur. Lenin 1917 senesindedir, nin fevkind«, lâkırdı, miting, halk küıle enerjiye tahvilini de ihtiva ediyorsa da, ne reislîği alındaki Ankara müzesi aıüdu Franko 1936 da. Bu hâdiselerin ayni se lerini avuc içine alan belâgat, musiki, bü de olsa, bu cihaz, kelimenin tam manasi» rü Osman Ferid Sağlam ile diğer iki me beblerden ileri geldiğini, ayni vesaite lü tün bunlar, fikirlerle bildıği gibi oyna le, bir makine değildir. murdan ibaret müze heyeti giden eşya ile zum gösterdiklerini, ve ayni tesirleri icra mayı, bütün kütleyi sersemleştirip aldalCözle fotoğraf cihazının çahşma tarzberaber ev^'elki gün şehrimize dönmüştür. ettiklerini tahmin etmemek nasıl kabil o mayı mümkün kılan bu usuller tatbik an birbirine çok benzer. Göz, önündeki edilmek zarureti vardır. Kendisinden bu hususta malumat almak lur? eşyanm hayallerini retina dediğinaiz has*** üzere müracaat ede» bir arkadaşımıza ;as bir tabaka da teşkil eden bir mütekarib Biz Fransızlar, etrafımızı alan muhteMüzeler Müdürü Ariz Ogan şu izahatı lif politika tarzlan hakkında doğru bir fiMazinin, halihazır: tenvir etmesi lâ (konveks) adeseyi havi olduğu gibi fo vermijtir: oğraf makine cihazı da önündeki eşyanın kir edinmeğe güçlükle muvaffak olabiîi zım geldiği nokta şudur: Bugün, hiçbı; ihtiıâl, hakikatte asla hayallerini hassas bir perdede teşkil eden « Türk paviyonlannda teşhir edil yoruz. İçtimaî nizamsızhğa Stalin adını mek üzere götürülen Sümer ve Hitit de vermeğe, iktısadî ve askerî disiplini Hit nihayet bulmamakta ve halk hereketi, (objektif) dediğimiz bir konveks adeseden virlerine aid eserlerle kadim Anadolu me ler ismile anmağa ve Benito MiKsoıini bir defa başlayınca, artık durmamakta mürekkebdir. Bu halde fotoğraf cihazım deniyetine aid tablet; heykelcik, levha ve nin şahsında, trenleri hiç hareket etmiyen dır. İktidar mevkiini ele geçirdikten son anlıyabılmek için işe adeseden başlamalıra onu muhafaza etmek lâzım geliyor. dır. Gerçi adesesiz fotoğraf cihazı yapısair altın avanî gibi mütenevvi eserler ve bir memlekette o trenleri yürütmeğe muDoğrudan doğruya ve bilvasıta tesirın iç abilir. Bu nevi makinelere (iğne delikli 13 üncü asırdan itibaren 18 inci asra ka vaffak olan mucize sahibini görmeğe detimaile halkın hı$sıy«tını tahrik ettıkten otoğraf cihazı) deriz. dar hah; kumaş; bakır işleri, rahle, ka vam ediyoruz. Bu suretle, Alman Fühsonra, bu hareketi izah etmek mecburıîğne delikli fotoğraf cihaz;, bir yüzüpı ve emsali tahta masnuat; çini ve sair rer'inin, antikomintern pakt ve komü yeti kendini gösieriyor. O zaman, bosya* nizme karşı açtığı mücahede ile kurduğu nün ortasma küçük bir delik açılmış olan eserler mensub olduklan devirîere göre lizm, şekli ne olursa olsun bu işe kâfi tertib ve tasnif olunarak bediî bir şekilde tuzağa, Avrupa ihtilâlierinin hepsinin, gelmıyor. Zira, totaliter rejimlerin bu apalı bir kutudan ibarettir. Bu kutunun teşhir edilmiştir. Sergide teşhir olunan bu ayni sosyalist ilhama, usule ve neticeye günkü tetonomileri de kâfi derecede ROS delikli yüzüne karşı gelen cidennın iç taeşya sade san'at ve asarı atika meraklı dayandığını farketmeden düştük. teriyor ki neticeler, vaidlere asla tekabül afma ziyadan müteessir olan hassas bir Filhakika, iktidar mevkiinin, kuvvete etmemektedir. O zaman, milletin na perde (meselâ bir filim, bir fotoğraf caları nezdinde değil; bütün ziyaretçiler üzerinde mühim bir sükse yaratmıştır. dayanarak ele geçirilmesinde esas daima, zarlanm kendi kendinden daha uzakla mı) konur. Bu cihazla alman fotoğraflana Bilhassa Nevyork şehrinin müteaddid ve ancak halk tarafından, halk namvna ve ra, kendi refahmdan ve saadeünden daha etliği deliğin cesametine bağlıdır. Delik Türk esyasım da ihtiva eden müzelerinin halkın menfaati için hareket edilmesidir. başka fütuhata çevirmenin; ifa edileoek kutru muayyen miktardan büyük olursa Napoleon, daha o raman, kendisini ihti mukaddes bir vazife, yapılması icab dışarıdaki bir noktanın birçok hayalleri hakıymetli, âlim müdür ve muhafızları gülâlin halâskân diye göstermişti ve ba7an, eden mukaddes bir içtihad propagandası sıl olur, resim net olmaz. Delik kutru pek zel Türk es.yalarmı görmek fırsatma nail kapitalizmin müdafii olarak görülen Hit yapmanın zamanı gelmiş bulunuyor. 3u küçük olursa, bu sefer difraksiyon ( * ) olduklanndan dolayı daima memnuniler, partisini kurarken, sosyal demokrat taraftan, Roma Imparatorluğunun yeniyet ifade etmişlerdir. Türk paviyonlannüzünden resim gene net olmaz. Delik partiye muhalefetle işe başlamıştı. O sl den tesisi, öteden, mümtaz ırkm mede • da müze eşyasının teşhiri için tahsis eutru muayyen miktarda olursa, fotoğraf, rada, sosyal demokrat partisi henüz bir niyetini cihana yaymak, yahud proletarcam objektifli cihazlarla çekilen resımlerdilmiş olan müddet bitmiş ve bu eşya ge kaç burjuva zümre ile elbirliği halinde yanın bütün dünyaya hakimiyeti devıini ri getirilmiştir. Sergi h«y«ti idaresi bo çalışırken, Hitler bunlarm hepsine karşı den net olur; meğer ki cam objektifin ö açmak gibi sesler yükseliyor. îhtilâlin bisalan müze salonunda programları muci muhalefet ediyor ve yalnız işçileri mii nünde o kuturda (objetuvar) kullanılmış rinci safhasında tesirleri tecrübe ile göbince memleketten gönderilen diğer eş dafaa daiyesi güdüyordu. Keza, Ba rülen usullerin, bu ikinci safhada değig İSUD. yaları teşhir edeceklerdir. beuf'u, Buanorotti'yi ve Proudhon'u o tirilecek hiçbir tarafı yoktur, hatta lu îğne delikli cihazı herkes yapabilir. Türk sitesi haline getirilen yer haricen kuyan Mussolinı, kendi partisindeki ısla gatçesinin bile. Sozde hayati bir sahanın Ziya sızdırmıyan kapalı bir kutunun bir Kütahyanm güzel ve zengin çinilerile be hatçı meb'uslara karş: neşriyatla işe baş zaptmı muhik göstermek için, fakir mil üzünün tam ortasına kütru I milimetre ozenmiş oîup 16 ve 17 nci asır Türk tar amış ve bunlarm politikasını «şehriyeli letlerin, tok milletlere karşı çıkarıldığını an bir delik açmak kâfidir. Bu delik karzı mimarisinin bir saheseridir. Bunda çok sosyalizm» diye tavsif etmişti. 1914 teş işitmiyor muyuz? Memleket dahilinde ısındaki cidarı, açılıp kapanmak üzere, büyük bir muvaffakiyet gösterilmiş olup rinisanisinde, Mussolini, İtalyayı hak muzaffer olan şey, aynen haricde de mu menteşeli yapmalıdjr. Aralıklamdan ziyabütün ziyaretçilerin takdirini c^lbetmişti. muharebesine sokmaktan ve sevgili Fran zaffer olacaktır. Tam muvaffakiyet ka nın geçrnemesi için kapak kenarlan siyah Bundan dolayı ne kadar iftihar edilse ye sayı müdafaa etmekten başka gayesi zanan tethiş, Hitler'in Mein Kampf'ında kadife veya çuha ile çevrilmelidir. Bir şayok.ken, kendi gazetesi olan Popolo söyledigi gibi «tezgâhta, fabrikada, topri vardır.» e içindeki fotoğraf cam veya filmini bu iki cepheli ihtilâller Fotograf makinesi geri getirildi Aziz Ogan'ın beyanatı ) Paylaşılamıyan çocuk Karsa mı kaçırıldı? Ilk şeker geldi J •

Bu sayıdan diğer sayfalar: