1 Kasım 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

1 Kasım 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CÜMHUKIYET 1 îküıcitesrin 1939 Gurbet humması Pakize, Murad Basri için çıldırıyor Oğlum, dedi, Fıkize ile görüştüm. ve bu sevgisini zaman zaman açığa vur Sizi çok beğenmesineıre sevmesine, zevmaktan çekinmiyordu. Fakat delikanlı ceniz olmayı bütün ka)ile istemesine rağnın pek oralarda olmadığını gördükç men Mardine gitmeğ. göze dlanuycr. tereddüdlere düşüyordu. Murad Basri Karşı karşıya oturduk ağladık. ağladık.. bugünkü nesil arasında rruslıne az tesa^ Pakize, fikrinizden dâmemekte inad etdüf edilir genclerdendi. Hayatta muvaf menizi kendisini kat'iyen sevmediğinize fak olmadan, istikbalini temin etmeden bir delil addetti. Ah bilseniz nekadar aşk ve izdivac oyunlarına dalmak istemi üzüldü.. Ama, artık o a fikrinden tamamile caydı. «Bu kadaraş yürekli bir eryordu. Mühendis mektebini yeni bitirmişti kekle kabil değil birlite yaşdyamam!» Şose ve köprü inşaatında ihtısası vardı diyor. Fakat evlâdım, bu, ararr.'zdaki Mardinde yiiksek maaşlı bir vazife bul dostluğun da kesilip alması demek demuştu. Tam yola çıkmak için hazırlanır ğildir. Herhalde Mardıe hareket etmeken Pakizenin annesinin telefonla yaptı den evvel bize mutlaka eda için uğrayağı davete icabet etmiş, bu dul ve zengin cağmıza eminim.. YATAN KURTARAN ASLAN ERROL > ARİZONA KAPLANI Bütün gencliğrin nazan dikkatine: Heyecan, rr.acera, sergüzeşt filmleri meraklılarma: 20 Century Pox fılm şirketirün bu mevsim İçin haarlanmış en güzel fılmi ÇıkmazSokak CORINNE LUCHAIRE ANNIE DUCAUX un şaheserl Filmi gören ve izdihamdan göremiyen i o binlerce müşterimizin ARZU ve ISRARI Uzerine senenin en nefis ve en hisst Fransız filmi FLYNN MELEK sinemasında Daha bir kaç giin temdid edilmlştir. D l k k a t : Suvareler için nutnaralı biletleri daima evvelden aldırınız. Telefonla kapatılan yerler en geç saat 8.45 e kadar aldırılmalıdır. kadmı görmeğe gitmişti. Murad Basri kuru ve oğuk cevab verCavide Hanımefendi, kısa bir mukad di: demeden sonra kızının ona karşı beslediği Yola çıkmama dha epeyce za Baş rollerde: duyguları uzunuzadıya anlattı: man var.. Vakit bulursm gelirini ha JANE WİTHERS Cören ve görmiyenlerin tekrar tekrar görmeleri için Yavrum, dedi, Pakize herhald nımefendi.. HENRY WİLCOXON BUGUN matinelerden itibaren beğenilmiyecek bir kız değil.. Bugün sırf »** LEO CARRİLLO I kendisine mahsus ceb harçhğı olarak ayBu epeyce zaman ansında Murad Baştan aşağı: Heyecan, korku ve TÜRKÇE N da iki yüz liralık bir geliri de var.. Ben Basrinin annesi, babası, krabaları, dostT dehşet filmi. ve E ve amcası Şakir Bey gözlerimizi yumdu arı, arkadaşları, sanki açızbirliği etmişBUGÜN rnatinelerden itibaren M ğumuz zaman varidatı bir bu kadar daha er gibi, delikanlıya ayağna gelen nimeA artacak.. Sizin yerinizde, herhangi bir :i tepmenin delilik oldugınu söylediler. Bugün matinelerden itibaren : Senenin en büyük filmi NINO MARTINİ S genc olsaydı, onunla evlenmek teklifini Hatta işe çok sevdiği, h.yatını, harekâI Metro Jurnal son haberler Sinemasında başlıyor. derhal kabulden başka türlü hareket ede tını kendisine nümune adchtiği hocası ASuvate 8.30 da mezdi. Niye saklıyayım, kızımın, sizin ziz Bey de kanştı: zevceniz olmak için hertürlü fedakârhk Çocuğum, dedi, Nardinde vakıâ taşıyordu. Belki üstüne bu kadar düş FRED ASTAİR GİNGER Roggers'in şaheseri ları, hatta delilikleri yapmaya hazır ol aylık yüksektir ama, iş faia ehemmiyetli memiş olasalardı, böyle hareket etmiye duğuna kaniim.. Diğar hiçbir kimseyi değildir. Onun için kazanan ziyade ola cekti. Fakat artık dönmesinin ihtimali gözü görmüyor.. Bu vazıyet karşısında cak ama, ilmî ve fennî nokadan ehemmi yoktu. Murad Basrinin düşünceli ve maJAK. H O L T tarafından heyecan ve macera filmi da onun arzusunu yerine getirmemekte yetli bir istifade edemiyecksin.. Halbu temli tavrı yemek vagonundaki bütün GEORGES THILL llâveten : Yeni METRO JURNAL dünya havadisleri ^ jsrar edecek mısıniz, bılmem? M ki yükselmek, pek çok yükelmek isteyen yolcuların nazan dikkatine çarpmaktan Murad Basri kaşlarını çatarak cevab bir gencsin.. İstanbulda kılmakla hem geri kalmamış, hafiften bir dedikodu bile verdi: kendine, hem de memleketne belki daha başlamıştı. Herkes, delikanlıyı biribirine Eğer benimle birlikte Mardine gel ziyade hizmet etmiş olacakın.. Güzel ve göstererek: mek isterse, hay hay, evleniriz.. namuslu bir kızm seni sevnekte oldugu Galiba zavallı hayal kırıklığma ugCavide Hanımefendi, Pakizenin, Mu nu da haber aldım. Vakıâ aşk ve sevgi Şimdiye kadar görülen bütün güzel aşk filimlerini gölgede bırakan... KADIN, için yeni ve müradığı bir aşk yüzünden uzaklara kaçı rad Basriye varmak için kendisini de ter ayni kuvvette devam etmez ama, yavruessir bir mevzuda yarahlan... Annelerle maşukaların kalblerini titretecek olan... yor! diyorlardı. ketmekten çekinmiyeceğini pekâlâ biü :ak sana ayni zamanda ayca iki yüz li Mardinde durup dinlenmeden kendisiyordu. Fakat başka hiç kimsesi olmadığı alık bir varidat da getiriyormuş. Döyle için büsbütün yalnız kalmak korku&u o ir gelir, zamanımızda hiç de azımsan ni verdiği iki aylık yorucu ve mütemadi bir meşguliyet onu biraz teselli etmiş gi nu ürküttü: (STELLA DALLAS) mıyacak birşeydir.. Maamafih gene sen biydi. Fakat bir giin îstanbuldaki arka Görüyorsun oğlum, dedi, ben epey bilirsin.. Düşün, taşın, arzu ettiğin şekilFransızca sözlü şaheseri takdim ve sayın müşterilerinin gÖrmeletini hassaten tavsiye ediyo.. Baş rollerde: daşlannın birinden aldığı bir mektubdace yaşlandım, ihtiyarladım. Yegâne is de hareket et! ki şu cümleler derdini tazeledi: tinadgdhımı ve tesellimi Pakize teşkil Murad Basri yeniden ve derinden dü«Senin Pakize de nihayet nişanlandı. ediyor. Ondan uzak kalmak çok giiç ge ünmeğe başladı. Kanaatine muhalif son BUyUk bir aşkın... BUyUk bir ıstırabın... BUyUk bir ihtirasm romanı. lerek.. Gel bu beyhude ısrarından vaz elkinler bükülmez ve yenilmez zannettiği Dava vekili Seyfi Ragıbla.. Eylulün on Biletler evvelden satılmaktadır. geç, Mardinde kazanacağın dört yüz li radesini hafifçe sarsmaktan geri kalma ikisinde düğünleri olacak..» ra yerine İstanbulda herhalde iki yüz lı mıstı. Gündüzleri muntazam hiçbir iş gö Tam o gün eylulün on ikisi idi. Mu Metro Goldvyn Mayer filmi şirketinin 2 senede hazırladığı ve milyonlarca dolara mal ettiği mevsimin en muhteşem filmi ralık bir iş bulabilirsin.. Ustüne kızımın emiyor, geceleri de sabaha kadar ya rad Basri, yirmi dört saat odasına ka gelirini de ilâve edersınız.. Gül gibi ge akta endişe ve halecan içinde çırpını pandı. Hiç kimse ile görüşmedi. Zaman çınir gidersir.iz.. zaman ayaklarımn ucuna basarak kapıordu. Delıkanh başııu sallayarak mukabele Hayatı. ıstıkbalı verecegı kâraTa bag sma yaklaşmak cesaretini gSsterenler içeeltı: lydı. Sekspir'in dediği gibi var olmak riden bir hıçkırık sesinin aksettiğini duyu£* Hanımefendi, bir erkeğ«« h<!Mey3en r'aTıud yok örmâk" meselesr rhevtuabaKisbs yorlardı. Lâkin, orada, 'Veni, gelenlerin TUrkçe sözlU 2 devre tekmili birden (nıÎ6*ij(i'' evvel istikbal lâzımdır. Farzedelım ki vlurad Basri, benliğini sarsan, ruhunu böyle bir buharana uğramalanna herkes Baş rollerde : NORMA SHEARER TYRÇNE POWER tf'slifyiizi kabul ederek burada kaldım. tartaklayan tereddüdden bir an evvel kur alışmıştı: gibi 2 büyük artistin san'at hayatlannda en harikulâde temsilleri Pakize ile evlendim. Olur ya, herşeyi dü tulabilmek için bir sabah şirkete gitti. İlk gurbet hummasını geçiriyor! güzelliklerine asla erişilemiyecek bir sinema eseri. şünmek lâzım.. Huylanmız, düşünceleri Mardindeki vazifeyi kabul ettiğine dair Dediler. miz biribirine uymadı, ayrılmak lâzım olan mukaveleyi imzaladı. Oh.. Arhk, geldi. Benim için netice ne olur.. Mar esin, dostun takazasına nihayet veımişti. Bugün Murad Basri şark vilâyetleri dinde temin ettiğim dört yüz lirayı kay Uykulannı hiçbir kâbus taciz etmiyecekmizin en yüksek bir fen adamıdır. Açılan betmek bir.. Kızınızın iki yüz liralık va ti. Heyhat.. Trene bindiği an ümid ettiği yollar, kurulan köprüler hep onun zekâ Sinemalarında birden BAŞLIYOR ridanından mahrum kalmak iki.. Affe sükundan, ferahlıktan ruhunda bir eser ve dehasının eseridir. Kendisine zorla südersini7, bu sözlerime bakarak benı büs göremedi. Haydarpaşaya kendisini teşyie rülmek istenen Pakize ile evlenmediğine bütün maddî ve hodbin bir adam zan gelenlere teessürünü belli etmiyecek ka hiç de pişman değildir. Sonraları candan netmeyiniz.. Demin de arzetmiş olduğum dar iradesine hâkim olabildi ama, Erenseverek aldığı Selma ile iki sevimli yavgibi ju sıralarda evlenmeği kat'iyyen akn çiçekli bahçelerini, Suadiyenin 1300 kişilik vâsi salonu, günde 4 seans gösterilmesine rağmen rusu ona hakikî aile saadetinin en zevkli lıkman, hayalimden geçirmiyordum. Siz sırın köşklerini gözlerine yaş dolmadan anlarını yaşatıyorlar. Yalnız gurbet humaçtınız da onun için fikrimi izah etmek seyredemedi. Bostancıda bir evin pen ması arasıra Basri Muradı gene yokla mecbuıiyetinde kaldım. ceresinden genc bir kızm salladığı menmaktan geri kalmıyor. İstanbula geldiği, Cavide Hanımefendi mahzun ve ke dil büsbütün âsabını oynattı, komparti yanlış telkinlerle çelik iradesini kırmaya derli: man arkadaşından utanmasa hıçkıra hıçuğraşmış akrabalarını, dostlarını, hocasıFransızca sözlü şaheserini görmeğe koşan ve yer bulamayıp geri dönmek mecburiyetinde kalan binlerce Pekâlâ Murad Bey, dedi, müsaa kıra ağlayacaktı. nı gördüğü vakit! kışinin istiabına kâfi gelmediğinden de edin de Pakize ile konuşayım. Size, Benliginde çok acayib bir hüzün hâNdkleden: Bu emsalslz zafer abidesi bir hatta daha gösterilecektir. yarın, tekrar telefone ederim. kimdi. Adeta, kendi kendisini sürgüne *** Ahmed Hidayet • ^ H ^ ^ ^ ^ ^ llâveten : YENİ EKLER JURNAL ve son harb havadisleri 1 mahkum etmiş bir bedbahtın ruhî haletini Murad Basri, apartımanın kapısır.dan Sinemamız hesabına Marmara Stüdyosunda çevirttiğimiz 1^W Şehzadebaşı çıkarken yaşlı hanımın vaidlerine kapıl Bayanlara 16 ncı mıyarak kanaatini şiddetle müdafaa ettiSenei devriyesi mahsus ği için çok makul ve dürüst hareket ettiBeyazıt, Taksim Resmi geçidi ve ğine inanmış bir vaziyette idi. Deniz ejderlerinin ölüm savaşı Ingiliz Rus Kırım muharebesi SinemadaTel: 21359 yeni tenzilât vllâyetteki reşml kabul Frtesi sabah erkenden telefon çaldı. devam ediyor TÜRKÇE Film birden Cavide Hanımefendi titrek ve heve«dnh bir sesle: Baş rollerde: Militza Korjus Louise RainerFernand Gravey B Ü Y U K Geçen sene dıllere destan olan ve yalnız Beyoğlu sinemalarında bir aydan fazla gösterilen V A L S T Keşif Alayı Y I L D I Z sinemasında .w£7«847 Gedikpaşa A Z A K Sinemasında N Aşk Şarkısı ALKAZAR GPACE MOORE 1UÇAN VALSLER 2 Ö L Ü M G E Ç İ D İ Yarın akşam S Â R A Y Sineması EBEDİYEN SENİNİ BARBARA STANWYCK JOHN BOLES MARI ANTUANETT Bugün Matinelerden itibaren İLLÎ ve A L E M D A R ER SİNEMASININ DURBiN'in DEANNA Sü SL K FERAH DENİZALTID.1 KEŞİF ALAYI TÜRKÇE TÜRKÇE Cumhuriyet Bayramı Bugünden itibaren Tefrika No. 1 Nakleden: KEMAL RAGIB Yalnız bu akşam, o da işte yılbaşı geceBir yılbaşı gecesi ıd.. Burası da sözde, bir spor kulübü idi. sınin şerefine, ortaya büyük bir masa kuFakat her akşam yarış dedikodularının, rülmuş; herkes bakarada talihini deneyetekme, kavga, birbirinden oyuncu ayart cekti. ma hikâyelerinin arasmda bir yandan da Saat on bire dogru, oyun daha yeni briç masalan kuruiur; salonun birkaç kö yeni canlanıyordu. U^er beşer ortaya çışesinde bezik oynanf; daha ötede iki ki kan liralar, yirmiyi, kırkı bulmadan bir şi, karşılıklı oturup tavla oynarken arka oyuncunun önünden ötekilere dağıhyordaşlarından üç beş tanesi de onların sa du. ğma, soluna birikir; k'misi ayakta, kimiIçeriki salonlarda yıyip içenler, dans SÎ oyuncuların omzuna kadar sokulmuş, edenler vardı. Sokak kapısı sık sık açıhherkes bir tarafı tutar; oynıyanlara akıl yor, gelenlerin ardı, arası kesilmiyordu. cğretirler; pulların, zarların şakırtısını Smokin giymiş genclerin, dekolte kadıncîuyurmıyacak kadar b*ğnşırlardı. Bu ların kimisi ellerinda birer içki bardağı, gürültüden kaçanlar Ja yok değildi; on başbaşa fısıldaşır; kimisi d? birbirine salar da bitişik odada, poker masasının ba nlıp salonun bir köşebinden ötesine doğru şında toplanırlardı... döne döne süzülüp giderken, ayağında Kumar, yasak... Cebden cebe yüzler golf pantalonu, sırtında yakası açık bir le lıranın girip çıkışına ne bakıyorsunuz, gömlekle ortalıkta dolaşanlar da eksik bu oyunlann hirbinsı kumar sayılmaz: değildi. Sonra, hepsi de yavaş yavaş baArkadaş arasında şöyle bir eğlence!.. kara masasının etrafma toplanıyor; otur mak için yer bularmyanlar ayakta, bir pılı, pek canlı, pek de ateşli görünüyorbirinin arkasına sıralanıyordu. du. Gözlerinde: Muzaffer de bu akşam buraya uğra Haydisene!.. mıştı. Arkadaşlarile buluşacak, sonra birDiye süzülen bir bakış vardı. Burun likte biraz dolaşacaklar, eğleneceklerdi. deliklerinin açıhp kıpanışı, goğsünün araİçeriye girince şöyle bir bakındı. Hep da bir inip kalkışı insana gizliden gizliye si bakara masasının başında idi. Biraz neler vadediyordu!.. Kocası da geniş yüyanlarında durdu. Oyunlarına baktı. Son rekli bir adam olacak, onun böyle kırılıp ra, içeriye gitti. Dolaştı. Bir iki tanıdık dökülmesine, üç beş gencin ortasmda onla konuştu. Daha sonra başkaları da gel larla bu kadar şakalaşıp gülüşmesine hiç di. Onların yamnda kadınlar da vardı. aldırmıyordu. Yalnız bir aralık, sokuldu: Hep bir arada oturdular Ötekiler içiyor Canın sıkılıyor mu?.. du. Muzaffer, pek o kadar içki içmezdi Diye karısına sordu. Sonra, gene yaama onların yanında, büsbütün: nındakilerle beraber, konuşa konuşa u îçmem!.. zaklaştı. Arkasmdan doğru kıvrılan dudakların, içleri gülümsiyen bakışların hiçDiyemedi; o da bir visb" ısmarladı. Arbirini görmüyor gibiydi. kasından ikincisi, ücüncüsü de geldi. İçlerinde yanık gibi esmer yüzlü, saçKadm, bir aralık öteki genclerin heplan altın sarısına boyanmış, hem güzel, sini bıraktı; daha sonra da Muzafferden hem de gösterişli, hem alımlı, hem de ça aynlmaz olu. Üstüste hep onunla dans etti. lımlı bir kadm vardı; gözlerini Muzaf Dans bittikçe, büfenin önüne geliyorlar, ferden ayırmıyordu. Uzakta, birkaç ki durmadan içiyorlardı. Sonra oyun saloşinin ortasmda, yaşh, uf?ktefek, fakat çok nuna doğru yürüdüler. Masanm dört bir zengin diye tanınmış bir adamı gösterdi yanında, birbirinin omzuna dayanıp: ler: Banko!.. İşte, onun karısi... Diye bağnşan kalabalığm arasına kaDediler. Bunu söyierken hepsi de içir rıştılar. ; :in gülüyor gibiydi. Sarışın kadın, birkaç el oyuna girdi. Kadın çok gencdi. Üstelik dolgun ya Kimisini kazandı, kimıni kaybetti. Sonra raya yakın parası vardı. Oyun bu kadar büyümemiş olsaydı, akşamdan kulübe geldiği zaman, o da bu paranın içinden beş on lirasını ayırıp belki bir iki el talihini deneyecekti. Sonra ortada yüzlerle liranın döndüğünü görünce, bu yeşil çuha örtülü para teneşirinin yamna sokulmaktan bile ürkmüştü. Hem dahası var: Bugün vezne kapandıklan sonra şirketm Bir yer daha açıldı. Oraya da Muzaf hesabına bin iki yüz lira getirmişlerdi. O fer oturdu. Artık, biri ötekinin omzuna da kendisinde kalmıştı Üstünde bu kayaslanmış, öylece yanyana oynuyorlardı. dar para varken, hem de başkasmın parası, insan kumar oynar mı hiç?.. İkisi de kazanıyordu. Oyun gittikçe büyüdü. Öyle üç beş li Sonra... Sonra, na<ıl oldu, kendisi de ra ile oyuna girenler ka'mamıştı. Hemen pek iyi bilmiyordu; bir aralık işte o kıher elde elli liradan başlıyorlar; sonra zıl saçları kulaklarır.ın arkasından süzüarada bir, üstüste birkaç el geçtimiydi: lüp altından bır köpük gıbı ensesınm üstüne doğru taşan, sırtının çıplaklığı beh İki yüz lira var!.. Dört yüz lira nin en mahrem çukuruna kadar uzanan var!.. kadın, ortada dönen yüzlerle liralık bir Diye bağrışma bile duyuluyordu. ele: Hepsine birden: Banko!.. Banko!.. Diyenler de oluyor, böylesi çıkmazsa Diye bağırırken, birdenbire ona dönsağdan, soldan kırkar, ellişer lira ortak müş: lıkla oyuna girenlerin fısıltısı işitiliyordu. İstersen seni de alayım!.. Yirmi liMuzaffer, şirket!er»n birinde mühen ra, on lira ne istersen koy!.. distı. Bugün aylığım almıstı. Geçen ay[ArJcası vaT\ üan kalanlarla beraber cebinde üç yüz li oturanlardan birisi, Kendi yerini ona verdi. Muzaffer de yambaşmda idi. Çıplak omuzlanna doğru iğilmış, genc kadın ne zaman başmı çevirecek olsa saçları birbirine karışıyor, solukları birbirinin yanağını yakıyor; hele gözgöze geldikçe oyunu da, oyunculan da unutup hemen oracıkta dudak dudağa birbırilerine doğru uzanıverecek gibi oluyorlardı...

Bu sayıdan diğer sayfalar: