29 Kasım 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

29 Kasım 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

29 İkincitesrin 1939 CUMHURlYET ( Maarif davamız: 3 ~) Moskova, Sovyet Fin Yunan Başvekilinin mühim nutku ademi tecavüz misakmın General Metakas harbin feshine karar verdi uzun zaman devam (Baştaraft 1 İnct sahtjtde) Moskovadan alınan haberlere göre, Sovyet başkumandanlığı Leningrad mın takasında askerî izinleri lâğvebniştir. Sovyet donanmasile hava kuvvetleri mütemadiyen manevra yapmaktadırlar. diseyi Carelie'ye yaphğı seyahatten sonra gazetecilerden öğrenmiş olan Müda faa meclisinin reisi Mareşal Mannerhein, bütün bu işin bir yanhşlık neticesi olabileceğini bildirmiş ve demiştir k: « Filhakika hudud yakınındaki en uzun menzilli bataryamız sahra bataryasıdır ve Sovyet hududundan 20 kilometre mesafede bulunmaktadır. Ağır bataryalara gelince, bunlar en az 50 kilometre mesafededir. Kaldı ki, Finlandiya efradı hâdisenin cereyan ettiği iddia edilen pazar günü öğleden sonra açık havada yapılan dinî merasimde toplanmış bulunuyordu.» İHEM Ahlâk ve disiplin Yazan: PEYAMt SAFA hareketlerinden menedişi manasma alınıyor. Cemiyete faydah bir hareket anlâklı, cemiyete zararlı bir hareket ahlâksızdır. Fakat, hangi cemiyet? Durkheim, Sosyal iş bölümü adlı kitabınm 262 nci sahifesinde her milletin ayrı bir ahlâk ideali olduğunu yazar: «Her kavim, içinde yaşadığı şartların tayin ettiği ayrı bir ahlâka sahibdir. Bu ahlâkı bozmadan, onun kafasına, nekadar yüksek olursa olsun başka bir ahlâk sokulamaz.» Bu serinin ilk makalesinde de yazdım: Her çağ, her devir, her millet, kendi şartlarına göre bir «örnek insan» ın rüyasını görür ve maarif sistemini ona göre hazırlar. Bu sistemin başında ahlâk terbiyesi var. Türkiye maarifinin örnek adamı nasıl adamdır? Anglo Sakson terbiyesinin Business man'ını, iş adamım mı yetiştirmek istiyoruz? Terbiyemizde merkantil ahlâk mı hâkim olacak? Cemiyetçi ve disiplinci Alman terbiyesine mi uyrrıak istiyoruz? Burada sıralamak niyetinde olmadığım bir çok millî terbiye ve ahlâk tiplerinden ayrı bir Türk tipi var mıdır, varsa nedir? Maarifte sistem olmayınca millî bir ahlâk terbiyesinin ideali de yoktur ve her yerde ahlâk buhranı, bir ideal buhranından baska birşey değildir. NALINA MIHINA Mekteblerde ahlâk terbiyesi ve disiplin bozuktur Bir meb'us diyor ki Amcam Ali Kâmi Akyüz, Büyük Millet Meclisinde, maarif bütçesi müzakere edilirken şunlan söyledi: «Disiplin niçin yok? Ben yoktur diyorum ve disiplin olmadığı içindir ki, tahsil kâfi derecede değildir. Tahsilin kâfi derecede olmadığını nereden biliyorsun? diyenlere karşı cevabım şudur: Biz, Darüşşafakada 4 üncü sınıfa talebe alırız, bizde tahsil bu sınıftan başlar. 3 üncü sınıftan gelenler arasmda müsabaka imtihanı açarız. Birkaç sene evveline gelinciye kadar bir iki numara eksik olanlarla kadromuz dolardı. Halbuki yavaş yavaş 4, 5 numara eksik olanlan da lisemize almağa başladık. 4 üncü sınıfa aldığımız bu talebe eskiden hiç döküntü vermediği halde bugün yan yanya döküntü veriyor. Bundan anlıyorum ki, ilkmekteblerde 1 tahs'' biraz gevşektir. Ortamekteblerde na? '" Demin burada bir arkadaş söyledi, Üniversiteye zayıf talebe geliyor, dedi; şu halde ilkmektebden ortamektebe, ortamektebden liseye, liseden Üniversiteye zayıf talebe geliyor. Bu şikâyetler mütemadiyen ve müteselsilen tekerrür ediyor. Sebeb nedir? Çünkü disiplin yoktur, kâfi değildir. Bunun da sebebi otorite yoktur. (Bravo, bravo sesleri). Çünkü otoritenin istinad ettiği kuvvet yoktur. Bu kuvvet ne olabilir? Eskisi gibi dayak, hapis olamaz. Talimatnamedeki cezalar kâfidir, elverir ki, tatbik edilsin. Nihayet bu cezalann hepsinin dayandığı kat'î ihrac cezası tatbik edilirse mesele hallolunur. Halbuki edilemiyor, demin arzettiğim sebeblerden.dolayı çıkardıklanmız ne olacak diye düşünülüyor. Franız müstemlekelerinin yardımı edecegını soyledı Ordudaki mezuniyetler ilga edildi Helsinki 28 (a.a.) «Reuten> Leningrad mıntakası kumandam General Mereçkef subay ve askerlerin mezuniyetlerini ilga etmiş ve bütün mezunlann da 24 saat içinde kıt'alan başında bulunmalarını emretmiştir. Baltık filosu kumandam Amiral Tru biç de donanmaya ayni emri vermiştir. Sovyet hava kuvvetlerinin Leningrad civarındaki biiyük manevralan devam etmektedir. Çok kuvvetli bombardıman ve avcı tayyareleri bu manevralara iştirak eylemektedir. Almanya tavasntt etmîyor Berlin 28 (a.a.) Bazı ecnebi gazetelerde intişar eden ve Almanyanın tavassutta bulunmak üzere Moskova ve Moskovadaki bitarafların kanaati Helsinki hükumetlerine bir teklif yapmış Kopenhag 28 (a.a.) Politiken gaolduğu şeklinde olan haber, resmen tekzib zetesinin Moskova muhabirine göre, edilmektedir. Moskovadaki yabancı mahfillerin kanaati Helsinki limamnda alınan şu merkezdedir: Müzakere için kapı açık tedbirler kalmaktadır ve Rusya, nikel ve bakır Helsinki 28 (a.a.) Finlandiya, madenlerile yakından alâkadar olduğu Helsinki limanma ecnebi vapurlarının ta Finlandiya ile ekonomik işbirliği arzusunrassuduna müteallik tedbirleri takviye et dadır. miştir. Amerika endisede lyi malumat almakta olan mehafilde Nevyork 28 (a.a.) Sovyetlerin Finlandiyanın ablukasının tesdidine kar Finlandiyaya vermiş oldukları nota, deşı protestoda bulunmak üzere Londra rin endişeler uyandırmaktadır. Gazeteler, hükumeti nezdinde bir teşebbüse girişeceği umumiyetle Sovyetlerin filiyata geçmek beyan olumaktadır. ve Helsinki hükumetini Sovyet mutalebatı Fin mareşaltmn beyanatı önünde serfüru etmeğe icbar eylemek için Helsinki 28 (a.a.) Sovyetler tara bir vesile aramış olduklan mütaleasında fından Finlandiya kıtaatına atfedilen hâ dır. Atina 28 (a.a.) Stefani Ajansından: Elen tacirleri tarafından verilen ziyafette bir nutuk söyliyen Başvekil Metaksas, sözü halihazırdaki vaziyete naklederek, harbin uzun müddet süreceği mü taleasında bulunduğunu beyan etmiştir. Metaksas, bundan sonra siyasî ve askerî bakımdan bitaraf olan devletlerin iktısadî bakımdan bitaraflıklarını muhafaza ede miyeceklerini ve bunun da sebebi, şimdiki harbin tamamile iktısadî mahiyeti haiz olması olduğunu ilâve etmiştir. Ecnebi memleketlerle olan münasebetFransanın alâkası lerden bahseden hatib, Yunanistanm bü Paris 28 (a.a.) Hariciye müsteşa tün'komşularile ve bilhassa komşusu olan n Champetier de Ribes, dün Norveçin Italya ile çok iyi münasebetler muhafaza Paristeki sefirile uzunuzadıya görüşmüş ve idame etmekte olduğunu söylemiştir. tür. Italya elçisinin ziyareti Bu görüşmenin mevzuunu bilhassa Atina 28 (a.a.) Metaksas, dün Finlandiya ile Sovyet Rusya arasındaki Italyanın Atina sefirini kabul ederek yeni gerginliğin Iskandinavya memle kendisile uzun müddet görüşmüştür. ketleri üzerinde hasıl edeceği tesirler teşkil etmiş olduğu tahmin edilmektedir. Lehistanda tethiş devam ediyor Disiplin ne demek? En umumî tasnifle, ahlâk terbiyesinin de, buna bağlı disiplinin de iki metodu vardır: Hürriyet metodu, otorite metodu. Gayenize göre bu ikisinden birini kullanacaksınız, yahud ikisini birbirine karıştıracaksınız. Ahlâk terbiyenizin gayesi meselâ «tüccar millet» yetiştirmekse, tngilizler gibi hürriyet metodunu, «asker millet» yetiştirmekse, Almanlar gibi otorite metodunu benimsersiniz. Fakat bu iki gayeden birini tercih etmek, tam bir hürriyetle bizim elimizde değildir. Bunu millî karakter tayin eder. iki gayeye ve iki metoda göre disiplinin tarifi değişecek: Hürriyet gayesinde ve hürriyet metodunda, disiplin, kendi kendini idareye kudretli yetiştirilen talebe arasındaki spontane nizamdır ve bu, içeriden dışarıya doğru, ferdden cemiyete doğru gelen bir disiplindir. Otoritelj cemiyet gayesinde ve metodunda, disiplin. sosyal nizamın ferde kendisini ilkönce zorla, fakat sonra itiyadla kabul ettirişidir. Bu da, dışandan içeriye doğru, cemiyetten ferde doğru gelen bir disiplindir. Bunun için bir îngiliz terbiyecisile bir Alman terbiyecisinin disiplıni anlayışlan birbirine benzemez. Htrbert Spencer. «Ahlâk terbiyesi» adlı kitabında: «Ahlâk terbiyesinin gayesi, diyor, başkaları değil, kendi kendisi tarafından idare edilmeğe muktedir insan yetiştirmektir.» Böyle bir terbiyenin istediği disiplin, hür bir disiplin olur. Fakat bir de Alman terbiyecisine,'meselâ Kant'a fikrini sorunuz; manevî cezalann kifayetsiz kaldığı yerde, onun, maddî cezalara taraftar olduğunu görürsünüz. «Pedago]"i tretesi» adlı eserinde Kant şöyle diyor: «Uzvî cezalar, manevî cezalann kifayetsiz kaldığı yerlerde tatbik olunur. Manevî cezalar hep tesirsiz kalır da maddî cezalara başvurulursa, iyi bir karakter terbiyesinden vazgeçmek lâzımdır. Fakat, başlangıcda, uzvî ceza, çocukta diişünce kıtlığmı tamire ve telâfiye yarar.» Alman terbiyecisi Herbart için de, çocuğun iradesi henüz teşekkül etmediği için, ondan kendi kendisini idare etmeği beklemek, terbiyeyi bir hayale kurban ^etmek olur. Bunun için Herbart'ın kullandığı hususî ıstılahlar arasında, inzıbatın adı «Regierung = Hükumet» karakter terbiyesinin adı «Zucht = Disiplin» dir. Nihayet, bütün dünya terbiyecilerinin birleştikleri nokta: Hiçbir ağacın iki yaprağı birbirinin tıpkısı olmadığı gibi, hiç bir mektebin iki çocuğu da birbirinin ayni değildir. Burada her birile ayn ayrı meşgul olmanm lüzumu ortaya çıkar, ki bizim 80 90 100 çocuklu sınıflarımızda buna imkân yoktur. Avusturya hududu 28 (a.a.) Havas'tan: Buraya gelmiş olan bir bitaraf diplomat «Şarkî Avrupada yeni nizamı tatbik etmek» üzere Polonyaya gönderilmiş olan hücum kıtaatı efradma verilmiş olan parolanın şu olduğunu söylemiştir: «Polonyalıların asırlarca Almanlara karşı harekete geçebilmelerine mâni ola« Bugünkü gencliğimizin hedecak şekilde hareket ediniz. Binnetice münevver unsurlan ve aristokrasiyi tasfiye e finin ne olduğunu, ahlâk bakımından diniz. Icabında kuvvete de müracaat edi nereye doğru gittiğimizi bilmemizi isterim. Gene birkaç sene evvel aldığım niz.» bir tamimde şöyle söylenıyordu: TaleVilno üniversitesi silâh deposu beler ders zamanlannda dersten kaçarak kahvelerde, kazinolarda kumar oyhaline getirilmis Vilno 28 (a.a.) Stefani ajansı teb nadıkları ve bundan dolayı borclandıklan, borclannı ödeyemediklerinden çirımrııııımtmimllllllfllHIIIIIIIIIIKIIIIIIIIIIIIIIIflnnillimmnmıımııı.,,.., liğ ediyor : kin vaziyete düştüklerini öğrendik. Vilno Üniversitesi sicillerinin tetkiki ne Mekteb idaresi zabıta ile elele vererek ticesinde müseccel 2000 kişiden yalnız buna bir care bulsun ve tedbir alsm. Bu 300 kişinin Vilno arazisine mensubiyet iyi bir tedbirdir. Fakat her mektebde lülerini ispat eden vesaik ibraz etmiş olduk zumu derecesinde inzıbat olursa buna lan anlaşılmıştır. Bunlardan yüzlercesi, zaten mahal kalmaz. Ben bunu Darüşeski Polonya zabitleri olup , faaliyetleri şafakada müdürken talebelerime tebliVilno arazisinin şimdiki nizamı aleyhine ğe hiç lüzum görmedim. Hatırlanna gemüteveccihti. Üniversitede büyük silâh ve tirmek kabilinden bir şev olacaktı.» mühimmat depoları meydana çıkarılmışBir maallim diyor ki Ankara 28 (Telefonla) Jülyüs Paris 28 (a.a.) Reisieumhur Leb tır. Yüzlerce kişinin tevkifine tevessül eOrtamekteb muallimlerinden birinin Berker şirketile Hazine arasında Kay rün, dün Başvekil Daladye ile uzun dilmiştir. bana gönderdiği mektubdan da şu birkaç seri Ulukjşla ve Kütahya Tavşanlı müddet görüşmüştür. 35 bin sinema işçisine zam satın alıyorum: hatlannın' inşasından dolayı tahaddüs Nazırlar meclisi, çarşamba günü E«înzıbat ve ahlâk meselesine gelince; yapıldı eden ihtilâf hakeme tevdi edilmişti. Ha lize saraymda toplanmağa davet edıl Maarifte bu mesele inkâr edilmek sukem heyeti geçen aym üçünde Cenevre miştir. Nevyork 28 (a.a.) Hollyvood a retile halledilir. Bütün inzıbat ve ahlâk de toplanmıştı. Hakemin kararı bugün tölyelerinde 35 bin işçinin ücretlerine meselesi, küçüle küçüle, iki günde bir Toplanlının ehemmiyeti saat onda Emlâk ve Eytam Bankası Paris 28 (a.a.) Fransız parlamento yüzde 10 zam yapılmış ve bu suretle bü gelen tamimlerde kız talebenın saçla umumî merkezinde ve hakem heyetinde su, öbür gün, 30 teşrinisanide kış içtlma tün film sanayiini felce uğratmak tehlike nndaki ondülâsyona, erkek talebenin ki delegemiz Yusuf Kemalin huzurunda devresine başlıyacaktır. si gösteren grevden içtinab edilmiştir. Bu sınıfta put gibi susup oturmasına ve yahud iki cinsin de muallimden evvel sıFransız matbuatı, bugünkü nüshala zam üç aya münhasırdır. iki tarafa da tebliğ olunmuştur. Hakem kararının tefhimi esnasmda nnda, bu içtima hakkında tefsiratta bu Almanlar Cenubî Afrikada nıfa girmesine ve yahud da bunlar gibi esasla alâkası beşinci dereceyi bulan Alman Ibko şirketi namına Türkiye mü lunmaktadır. teferrüata inhisar etmiş gibidir. Ahlâk Petit Journal gazetesinde Pierrat: isyan çıkarmak istemişler messil ve avukatı Sabri, Hazine namına «Bir harb servisi olacak olan bu iç Londra 28 (Hususî) Cenubî Afrika terbiyemizin ne gayesi, ne de vasıtalan Maliye hukuk müşavirleri Cafer ve Fahri tima kısa sürecektir.> diyor. da bir isyan çıkarmak üzere Almanlar tayin edilmiştir. Pek iyi büirsiniz ki, ve Nafıa Vekâleti namına hukuk müşaNormal olarak toplanan harb parla tarafından tertib edilen bir suikasd inzıbat ve disiplin, ahlâk terbiyesinin viri Ziya ve Inşaat reis muavini Ferdi mentosu hakkında gazeteler meraklı meydana çıkanlmıştır. Elde edilen ve bir mütemmiminden, ve ayni zamanda bulundular. tafsilât vermektedirler. Silâh altına alı sikalar, cenubî Afrikadaki siyahgöm hem vasıtasından, hem de neticesinden Hakem heyeti, şirketle Hazine arasın nan meb'uslar da müzakereye iştirak e leklilerin nazilerle teşriki me^ai ederek başka bir şey değildir. Biri olmaymca daki ihtilâfı tetkikten sonra karannı 22 debilecekler, fakat sivil kıyafetle hazır Johannesburg üzerine yürümeğe hazır ötekini birbirini tutmıyan tamimlerle, maddede hulâsa etmiş bulunuyordu ki, bulunacaklardır. Harb zamanmda dahi landıklannı ispat etmektedir. Zabıta, sık sık değişen talimatnameierle temin etrppk nasıl mümkündür.?> bu maddelerin okunması öğleden sonra cumhuriyet rejimi Romanm «hâkim isyan hareketinin elebaşılarmı tevkıf cübbesi silâhtan öndür» prensipine sa etmiştir. Alman sefareti erkâmmn is Bir maarifçi diyor ki saat 17,30 a kadar devam etti. Metni 18 dık kalmaktadır. Mecliste askerî ünifor yan hareketile yakından alâkadar ol «Tam Ölçüde Lise Davası» adlı kitasahife olan karar, her iki tarafa resmen maya müsaade edilmiyecektir. dukları anlaşılmıştır. bında M. Tevfik Afarad da şu satırlan tebliğ edilmek üzere hakem heyeti tara Fransız meclisi yazıyor: fmdan ayrıca Ankara* Ticaret mahkemeHavanada kanlı «Disiplinsiz ne bir şey Sğretüebilir, sine tevdi olunmuştur. musademeler ne bir şey öğrenilebilir, ne de bir şey Karara göre hakem heyeti, şirketin hüHavana 28 (a.a.) Bugün 8 talebe yapılabilir. Sahte ve pelte bir disiplin kumetten istediği beş milyon liralık taz idamının yıldönümüne musadif olması mü inhilâl ve taaffün hazırlar. Büyük ve minata mukabil bazı maddelerde şirkenasebetile Üniversite talebesi tarafından ehemmiyetli işler muhakkak sert disiptin mutalebatını kabul etmiş ve hazinemitertib edilen miting esnasında kavga çık lin ister. Lise, yannm şefierini, hayat Arras 28 (a.a.) Arras divanıharbi, ve tarihimizi birinci derecede tayin edezin Ipkoya 770 bin küsur lira ödemesini mış, bir kişi ölmüş, 2 kişi yaralanmıştır. cek birinci sınıf adamlanmızı forme eMaurice Thorez'i harb esnasında firar ethül;üm altına almıştır. 3 talebe yaralandı deceğine göre, orada, faalivet ve gayeiki taraf, kanunî mehil olan on beş gün tiğinden dolayı 6 sene hapse mahkum etHavana 28 (a.a.) Prado yakınında sinin ehemmiyetile mütenasib sert ve zarfında itiraz etmezlerse karar kesbi miş ve bütün emval ve emlâkinin musadeikinci bir kavga çıkmış, üç talebe tabanca kat'î bir disiplin şarttır, esastır; liseye resine karar vermiştir. kat'iyet edecektir. aid herhangi bir meselede en kürük bir Komünistlerin maruf lideri olan Mau kurşunile yaralanmıştır. gevşekliğe, lâübaliliğe müsamaha ve Polis raporuna nazaran kavga bir talerice Thorez, harbin başlangıcında orta müsaade edilmemek gerektir. Harb sadan kaybolmuştur. Bir müddet sonra mu be grupunun komünist bayrağı dalgalan nayünde, ordu hizmetlerinde gösteri maileyhin Moskovada bulunmakta oldu dırmak, diğer bir grupun ise buna mâni ol len ciddiyet ve kat'iyeti burada da görSofya 28 (a.a.) Bulgaristandaki ğuna dair ortada bir şayia dolaşmağa mak istemesinden çıkmışbr. meliyiz. Bu ifademizin, bütün liseleriTürk ahalinin tahammül edilmez bir vabaşlamıştır. Eski Amerika Cumhur Reisi mizi kışla nizamına sokalım manasma ziyette bulunduğuna, askere alman TürkalınmıyacaŞını umuyoruz.» bitaraflık lehinde lerin taş kırmaya ve ağac kesmeye mecbur Çinde 60 kişi soğuktan dondu Ahlâk ne demek? CoIfax«Kaliforniya» 28 (a.a.) EsŞanghay 28 (a.a.) Şiddetli soğukedildiklerine, Bu'gar hükumetinin TürkEski Roma ve Yunan mitlerinde, aileki Amerika Reisicumhuru Hoover, irad leri, mallarını tasfiye etmelerine bi!° mey Iarın ilk günü binlerce mülteci ile şehrin dan vermeden tardettiğine dair olarak dilencileri arasında yüzlerce telefata sebe etmiş olduğu bir nutukta, Amerikanm Av ye ve siteye aid ahlâk esaslan, mukaddes Türk matbuatında intişar eden h&berler, biyet vermiştir. Geceleyin ve bu sabah rupa harbine girmesi takdirinde otomatik ritlere sarıh bir halde, tannlardan kuvvet Harbiye Nezareti tarafından neşrediîen beynelmilel imtiyazlı mıntaka ile Fransız surette Amerikada hürriyetin ortadan kal alırdı; yahudilikte ahlâkın «evamiri aşebir tebliğde, kat'iyyen tekzib edilnıekte imtiyazh mıntakasında soğuktan ölmüş 60 kacağını ve diktatörlüğün teessüs edeceği re» si Allah tarafından gönderilmişti; hıristiyan ve islâm ilâhiyatında ahlâk kaideni söylemiştir. tan fazla insan toplanmıştır. dir. lerinin kıymeti Allah sevgisinden ve AlHoover, şu sözleri ilâve etmiştir: Tebliğde, Bulgaristanda oturan TürkÖlmüş olan dilencilerin elbiseleri diğer « Bütün diktatörler, evvelâ millet ta lah korkusundan aldığı ilhamın nispetine lerin, Bulgar vatandası sıfatile bütün dilenciler tarafından soyulmuştur. rafından intihab olunurlar. Amerikan mil göre tayin edilirdi. Fakat lâik memîekethaklarından istifade ettikleri ve Türklerîe Holanda, Amerikadan letinin akıl ve hikmet dairesinde hareket lerde ve lâik mekteblerde ahlâkın payandiğer ahali arasında hiçbir fark gözetil tayyare aldı etmesi ve heyecana kapılarak başka bir dası kollektif vicdana dayanır. Dinî termediği tasrih edilmektedir. Türk'ere, büAmsterdam 28 (a.a.) Holanda ilk harbe girmekten imtina eylemesi zarureti biye yerine millî ve beşerî bir terbiye kontün Bulgar vatandaşlann ifasile mükellef muştur. Bu günün ahlâkı, sosyal iradenin olduklan şeylerden başka mecburiyet teşrin ayı içinde Amerikadan 560 bin do hiçbir zaman bugünkü kadar şiddetle hisferdde belirişi ve onu, cemiyete zararlı sedilmemiştir.» lar kıymetinde tayyare satın almıştır. yüklenmemektedir. Alman şirketile Hazine ihtilâfı Fransız Meclisi yarm toplanıyor Hakem heyetinin verdiği Nazırlar Meclisi bugün karar dün tebliğ edildi içtimaa çağırıldı eçenlerde, bu sütunda yazdı ğım bir yazıda, harbin ilk senej si, îngiltere ve Fransa, hatta biraz da Almanya için bir hazırlık senesij olacağını yazmıştım. Almanya, müttefik < lere, bilhassa İngiltereye nazaran, harb] için çok iyi hazırlanmış olmasına rağmen,; onun da epey eksikleri olduğuna; fakat, bu eksiklerin bir kısmını da asla tamamlıyamıyacağına şüphe yoktur. îngiltere ile Fransa ise, Amerikanm yardımını temin ettikten sonrsr, halk tabirile kuş sütüne vanncıya kadar bulacak vaziyettedirler. Meselâ, Fransanın müstemlekelerinden iki, iki buçuk ay içinde elde ettiklerine bir göz atalım. Fransız müstemlekelerinden bahsederken, , Afrikayı saymamak lâzımdır. Çünkü Ce , zairi, Tunusu, hatta Fası, Fransa müs' temleke saymamaktadır. Müstemlekeler 1914 ten 1918 e kadar, Fransaya 3,441,000 tonluk gıda ve ham madde göndermişlerdi. Bu defa ise eylul başmdanberi, müstemlekeler Fransaya gönderilmek üzere 1,600,000 ton hububat, 1,100,000 ton yağ veren tane, 800,000 ton kereste, kömür ve kauçuk, 800,000 ton kakao, çay, şeker ve rom hazırlamışlardır. Bunlar sene sonuna kadar Fransaya nakjedileceklerdir ki bu, veni harbin yalnız beş ayında, geçen harbin dört senesindekinden bir milyon ton fazla irsalât demektir. İlk aydaki seferberlik ve asker nakliyatı müşkülâtına rağmen, müstemlekeler Fransaya 80 vapur dolusu 270,000 ton mal göndermişlerdir. Fransa, bunlann bir kısmını satıp dışandan döviz tedarik edecektir. Askerî yardıma gelince, o da, çok mühimdir. Fransa, bir buçuk sene evvel, müstemlekelerden alacağı asker miktannı artıracak tertibler almıştı. O vakit, müstemleke ordularının mevcudu yüzde 50 artmldığı için, ağustosta, umumî seferberlik ilân edilince, birkaç hafta içinde, bütün Büyük Harbdekindeh fazla asker silâh altına alınmıştır. Halbuki 191418 harbinde, müstemlekelerden yedi defa asker toplanmıştı. Bu defa Fransız müs temlekeleri yerlilerinden, ilk hamlede 100 piyade taburu teşkil edilmiştir ki 11 tümen demektir. Bu piyade kuvvetinden kurulan birliklerin topçusu da, gene yerlilerden mürekkebdir. Aynca Tonkin'den 70,000 işçi ve amele temin olunmuştur. Büyük Harbde bu müstemlekeler dört yıl içinde ancak 276,000 asker ve 56,000 amele verebilmişlerdi. İhtiyac hasıl ol dukça müstemlekelerden almacak ask« ve amele milyonlara baliğ olacak, , Afrika haric öteki müstemlekelerden garî 2 milyon asker temin edilecektir. 110 milyon nüfuslu Fransız Impara torluğu, daha harbin ilk aylanndan it baren müstemlekelerden en büyük yar dımları görmeğe başlamıştır. Başka yazımda bahsedeceğim müessir bir pr paganda sayesinde, Fransız müstemleke lerinin bilhassa müslüman ve zenci halk lan, Fransaya Büyük Harbdeki ile kıyas kabul etmiyecek kadar, faydah olmaktadırlar. Böylece, 42 milyon nüfuslu Fransa, 80 milyonluk Almanyaya karşı, kendi 110 milyonluk imparatorluğunun bü, tün kaynaklarını harekete getirmek sure] tile muvazene tesisine çalışmaktadır.ı Harb uzadıkça, Fransanın müstemleke] kuvvetleri ve membaları, gittikçe artan bir verimle harbe iştirak edeceklerdir. Fransız komünistleri lideri Maurice Thorez 6 seneye mahkum oldu Numan Menemencioğlu Londraya vardı Londra 28 (Hususî) Numan Menemencioğlunun riyaseti alhndaki Türk heyeti bu akşam Londraya muvasalat etmiş ve merasimle karşılanmıştır. Lord Halifaks, Sovyet sefirile görüştü Bulgaristandaki Türklerin vaziyeti Londra 28 (Hususî) Hariciye Nazırı Lord Halifaks bugün Sovyet büyük elçisi Maiski'yi davet ederek Sovyetlerin siyaseti hakkında izahat almıştır. Çare! Bu münasebetle Sovyet îngiliz ticaMekteblerde ahlâk ve disiplin davast, bir ucile ilk makalemde eşelediğim sistem ret münasebatı da tetkik edilmiştir. meselesine, öbür ucile de, ikinci makaBu sene Nobel mükâfatı lemde kurcaladığım kemiyet ve keyfiyet verilmiyecek meselesine dayanıyor. Oslo 28 (a.a.) Nobel sulh mükâBir maarif sisteminiz yoksa, mektebler fatı, bu sene verilmiyecektir. de ne ahlâk terbiyesi, ne disiplin hedefiniz olabilir; bir kemiyet ve keyfiyet muvaze ve siyasî, şahsî tesirlerden nasıl uzak kalneniz yoksa, mekteblerde ne ahlâk terbi dığını anlattığım, tayin değil, seçizn yolile yesine, ne de disipline aid güzel fikiıleri işbaşma gelen, yüksek bir maarif meclisinden başka hiç kimseye, memleket ahlâkınizi tatbik edebilirsiniz. Bu meselenin halli, bundan evvelki iki nın prensiplenni tayin etmek salâhiyeti baş meselenin halline sımsıkı bağlı: Evve verilemez. Kemiyet ve keyfiyet davasını lâ sistem ve bunun içinde millî karaktere da böyle bir meclis halledecektir. Ond?n tıpatıp uygun bir ahlâk ideali ve ahlâk sonra ahlâk ve disiplin, toprağı oıetodüa terbiyesi. Bunun temellerini, tekbaşına, ve teknikle hazırlanmış her tohum gibi, ne dünyanm en kültürlü. *n iyi nivet sahi zamanı geldikçe fidanını, filizini, çiçeğini bi bir maarif vekili, ne de azası dün ak ve yemişlerini verir. Hiçbir tamim ve hiç şam müfettiş olan, yann sabah da meb'us bir talimatname, koca bir ahlâk ve ona olacak, oynak bir talim ve terbiye heyeti bağlı disiplin meselesini ha'JpHpnvz. kurabilir. Fransada nasıl teşekkül ettiğini PEYAMt SAFA

Bu sayıdan diğer sayfalar: