17 Mart 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

17 Mart 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

17 Mart 1940 PO R dJdJl) Yeni varidat (Bai tarafı birinci sahifede) Mektebliler arasında Dün yapılan lik maçlarında Hayriye Pertevniyali, Haydarpaşa da İstanbul Lisesini mağlub ettiler ' Hayriye Pertevniyal liseleri maçından bir en&tantane ümidi kalmadığından bu maçın bütün hususiyeti Fenerbahçenin fena bir netice almasiîe ikincilik vaziyetini de kaybetmbi ihtimalidir. Bu bakımdan rnaça hususi bir ehemmiyet vermek lâzımdır. Beykozla, Topkapı da Taksimda karşılaşacaklardır. Oyunu kazanma şansı daha ziyade Beykoz takımındadır. Şeref sahasında yalnız ikinci küme maçları yapılacaktır. kuvvetlerine yardım vergisinin şimdiki miktannı iki misline iblâğ etmek de düşünülmüştür. Filhakika Büyük Millet Meclisine teklif edilmiş olan yeni bütçenin varidat kısmına geçen bütçede 6,250,000 lira tahmin edilen hava kuvvetlerine yardım vergisi 12,400,000 lira olarak gösterilmiştir. Mu. vazene vergisine gelince, yeni bütçe Iâyihasında muhammen miktarı 17,500,000 lira olarak gösterilmiştir ki, içinde bulunduğumuz malî yıl bütcesinde bu miktar 17,450,000 lira idi. Buğdayı koruma vergisi muhammen miktarı geçen sene. nin 7.500.000 Iiras»na mukabil S milyon lira olarak kaydedilmi«tir. Bu rakamlar son iki vergide artırmanm istihd?f edili^înî cöstermektedir. İstanbul mektebleri lik maçlarımn Şeref sahasında yapıtacak oyunları hakem Refik Osmanla, Necdetin maçlardan biraz evvel rahatsız olduklarını bildirmeleri üzerine ikisi yapılamanııştır. Taksim sahasında ise ilk maçı Hayriye ile Pertevniyal liseleri takımları yapmıştır. Baştan sona kadar yağmur altında yapılan nıaçın büyük bir kısrnı Hâyrivenin hakimiveti altında geçmiştir. İlk devre 11 berabere bittiği halde, ikinci devrede çok daha güzel oynayan Hayriye biri penaltjdan olmak üzere iki sayı daha yapdrak maçı 31 kazanmıştır. Oyunun son saniyelerinde Pertevniyal bir de penaltı kaçırmıştır. Amerika, Rusyaya ihracata mâni oluyor Haydarpaşa: 4 1 . Lisesi: 1 K..rmızı kümenin en kuvvetli iki takımı arasındaki bu maç büyük bir heyecan içinde başlamıştır. Karşıhklı yapılan hücumlarda daha ziyade Haydarpaşa hakimiyet gösteriyordu. lstanbul lısesı takımı kaleciuinin fevkalâde hatalı oynaması takımı hesabına pek pahalıya mal olduğundan ilk devre 20 Haydarpaşanın kolay yaptığı goller neticesi galibiyetle bitti. İkinci devre kısmen lstanbul lİ8esi takımının hakimiyeti altında geçmesine rafmen kalecinin hatasından istifade etlen Hayda/paşalılar iki gol daha yaptılar. Oyunun sonlarına doğru dokuz kişi kalan lstanbul lisesi takımı çok hâkim oynadığı son dakikalarda bir gol yaptıysa da 41 m^'ıubiyetten kurtulamadı. Mekteb voleybpl maçları Mektebler arası voîeybol maçlarma Beyoğlu Halkevinde devam edilmiştir. fc Q9tatas3ray, Işık takımını, Şîşti "fSÇSklci, Taksim lisesi takımını, Kabataş da Muallinı mektebini mağlub etmişlerdir. Güreş müsabakaları Bugün saat 12 de Çembeılitaş, Şen bahçede bir çok pehlivanların iştirakile alaturka güreşler yapılacal^tır. Finlandiya 1940 olimpiyadını yapıyor Helsinki 16 (a.a.) Finlandiya olimpiyad komitesinin sekreteri Finlandiyartın içinde bulunduğu müşkül vaziyete ve harbin doğurduğu zararlara rağmen bu sene içirde Helsinkide olimpiyadlar tertib edilmesine kat'iyetle karar verildiğini teyid etmıştir. #¥* Helsinki 16 (a.a.) Olimpik oyunların bu sene Helsinki'de yapılacağı ümid ediliyor. Hıikumet, bu sahada teşebbüsler yapmaktadır. Oyunların memlekete bırakacağı kâr imar işleri için faydalı olacağından başka, manevî bir istifade teminine de yarayacaktır. Memleketi ziyaret edenler Finlandiyanın maruz kaldığı harabiyi görecekler ve Finlandiyalıların ruh asaletine şahid olacaklardır. Bugün yapılacak lik maçları lstanbul lik maçlarının tehir ediln oyunlanna bugün Kadıköy ve Taksim sahalarında devam edilecektir. Fenerbahçe lstanbulsporîa karşılaşacaktır. Geçen hafta, Beykozla berabere kalan Fenerbahçe için artık •şampivonlak Vaşington, 16 (a.a.) Nikel istihsalâtının yüzde doksanını temin eden nikel Kanadanın ihracatını tahdid edeceği ve nikelin Almanya ve Rusyaya gönderilmesine mâni olmak için Amerika da dahil olmak üzere bütün memleketler için birer kontenjan tespit edeceği haber verilmektedir. Diğer cihetten Amerika hüTaksim stadı maçları kumeti lngiliz ve Holanda müstemlekeleTaksim stadı tarafından tertib edilen ıinden Amerikaya ithal edilen saç ve kaTurnuva maçlarına saat 9 da başlanacakuçuğun Rusyaya sevkedilmesine mâni oltır. Galatasaray, Beyoğluspor, Kurtuluş mak için şiddetli emirler vermiştir. ve Şişli takımlarının iştirak ettiği bu turnuvaya, Beşiktaş da dahil olmuştur. Günün en son maçını takviye edilmiş Gala. spor nevilerinin esası olan hazırhk jimnastasaray Beşiktaş B takımları yapacaklar tiklerinin rehberi ve yaptıncısıdırlar. dır. Açık hava ve kırlarda yapılması mümkün olan jimnastik, oyun ve sporlarla beCezalandırılan futbolcular denî harekâtı temin ederler. Beden Terbıyesi lstanbul Bolgesj. Baş3 Halkevleri spor faaliyetlerini, kanlığından: teknik mesaisini filen idare ederler. Asağıda adları, soyadları, kulübleri ve 4 Bunlar, bulundukları bölgelerde bolge sicil sayıları yazıh bulunan ı d m a n o lara iştirak ettıkleri müsabakalardaki sui bütün spor şubelerinin faaliyetlerini, ahareketlerinden dolayı hizalarmda yazılı janların ve bölge başkanlarının tensibile müddetler için Genel Direktörluğümüz ta bu işleri bizzat deruhde ederler. rafmdan müsabaka boykotu cezaları veril5 Bölgelerde mevsimleri nazarı itimiştir. Kulüblerin ve hakemlerin bu fut bara alarak çalışma programlannı hazırbolcuları ceza müddeti içinde musabakala larlar. Eğitmenler bu programın munta ra iştirak ettirmemeleri iuzumu tebıığ oluzam ve aynen tatbikile mükelleftirler. nur. 6 Teşkil olunan genclik kulüblerinBeşiktaş kulübünden 50 Hakkı Yeten 11/ de teknik âmir olarak vazife göriirler. 3/1940 tarihinden ıtibaren 2 ay. Beyoğluspor kulübünden 1865 Koço Kon Genclerin fizik ve moral kabiliyetlerinin didis 27/21940 tarihinden itibaren 2 ay. yükselmesi için bilhassa itina ederler. 7 Sporda kabiliyet ve istidadı görülen genclere hususî vesayada bulunur ve Geçen sene Çengelköyünde açılan ya*li rehberlik etmek suretile onların bu kabiantrenör kursundan mezun olan otuz beş liyetlerini inkişaf ettirip derecelerinin yükgencden altısı Istanbulda bırakılmış, di selmesini temin ederler. ğerleri de memleketin muhtelif taraflarına Vazife ve salâhiyetleri yukanda zikregönderilmiştir. dilen yerli antrenörlerin bütün bu imkânIstanbulda kalanlardan ikisinin başına ları elde etmeleri için lâzım gelen zamam gelenleri geçenlerde yazmış ve böyle söy bu vazivetten sonra tayin etmek büyük lendiğı gibi altı aylık sümmettedarik bir bir hesab işi olmaktan çok uzaktır. kursun bayram, seyran, günleri de çıkaKaldı ki altı veya dokuz ayda yetiştirilrıldıktan sonra geri kalan dört ayında mesi düşünülen yerli antrenörlerde spor sporcu, muallim, ve idareci gibi vasıflar kalitesi gözönünde tutulmadığından bu da hiç kimse yetiştirilemiyeceğini izah et kısa müddet zarfındaki randıman büsbümiştik.. tün ehemmiyetini kaybetmiş olmaktadır. Hakikatte dört aydan ibaret olan bir Otuz küsur bin liralık masrafı aşan kurspor kursundan istifade edilemiyeceği ka sun daha verimli olması için kursa kabul naatine varılmış olmalı ki yakmda açıla edileceklerde büyük bir titizlik göstercağı söylenen kursun bu defa müddeti do meli ve yahud da bu paranın heba olmakuz aya çıkarılmıştır. Bizim anladığımız ması için bu işten vazgeçmelidir. manada yetişecek bir muallim için aranaMacaristanda dört sene yüksek beden cak bellibaşlı vasıflardan maada bir spor terbiyesi mektebinde yaptığı tahsili bitirip kursunun tabiî müddeti nihayet üç sene memleketimize dönen Abbası kütübhane den az olamaz, bu, dünyanın her tarafın memuru olarak kullanırken, spor sahalada da esasen böyledir. Nitekim bu kısa nnda en küçük bir isim yapmadan kısa müddetin ihtiyaca kâfi gelmiyeceğinin de bir müddet kurstan mezun olanlara buen büyük ve kuvvetli delili Beden Terbi lundukları mıntakalarda valilere müşaviryesi Umumî müdürlüğü tarafından neşre lik yaptırmak, bir şehrin sporda yapacağı dilen «Beden terbiyesi ve spor» mecmua kalkınmayı bunlardan beklemek akıl ve sının mart tarihli ve on beşinci sayısında mantığm kabul edeceği bir dava değilyerli antrenör kursundan mezun olanların dir. vazifeleri hakkındaki şu tamimidir: Beden Terbiyesi Umumî müdürünün 1 Spor eğitmenleri birinci derecede pek taraftar görünmediği ikinci kurs için amelî mesai ile messul olurlar. Büro işle alâkadarlar bu işin faydasmdan bahset rile de alâkadar edilirler. mekte iseler de, biz ikinci bir yanlışlığa 2 Bulundukları bölgelerde beden meydan verilmiyeceğini kat'iyetle ümid terbiyesi mükelleflerinin ve diğer kulüb ediyoruz. mensublarının vücud terbiyesini, bütün B. K. "Yerli antrenör kursır Fatih Asker lik Şubesinden: 1 Her sene mutad olan ıhtiyat yoklamasına 20 mart 940 çarşamba gününden itibaren başlanacaktır. 2 Yoklamalar doğum, doğum yapüacak ve her mükellef bizzat yoklamasını yaptıracaktır. 3 YoMama (haftanm cumartesi günü haric olmak üzere) pazartesi, salı, çarşamba, perşembe ve cuma günleri sabah saat dokuzdan saat on ikiye kadar devam edecektir. 4 Öğleden sonra şube kendı işlerile meşgul olacağından her ne sebeble olursa olsun yoklama için müracaat kabul edilmiyecektir. 5 Şubede izdihama meydan vermemek ve mükellefleri uzun müddet işirden alakoymamak için vuku bulacak müracaatler gazetelerdeki ilâna göre yapılacaktır. 6 İlân olunan doğumlulardfm başkasının müracaati kabul edilmiyecektir. 311 doğumlular: Büyük Çamlıcada Ahmed 20 mart 940 çarşamba, 21 mart 940 perAlbayrağa şembe, 22 mart 940 cuma, 25 mart 940 paSordugunuz iş için lstanbul Sıhhat Mü zartesi. dürluğune bir istida ile rnüracat ediniz. 312 doğumlular: Maarif Vekâletinin nazarı 26 mart 940 salı, 27 mart 940 çarşamba, 28 mart 940 perşembe, 29 mart 940 cuma. dikkatine *** Öğretmen Tevfik Yıldız imzasile ErzııEminönü Askerlik Şubesinden: rumdan aldığımız bir mektubda ilkmekteb 1 Şubemizde kayıdlı ihtiyat eratın semuallimlennin hâlâ maa? alamadıklan ve yapılan müracaatlerin de bir semere ver nelik mutad yoklamalarına 20 mart 940 tari hinden itibaren başlanacaktır. medişi bildirilmektedir. 2 Yoklamalar saat 9 dan 12 ye kadar devam edecek, saat 12 den sonra gelenlerle kendı doğumlarma aid günlerde gelmiyenlerin müracaatleri kabul edilmiyecektir. 3 Yoklamaya nufus cüzdanlan, askerî îktısad Velrili vesikalarile behemahal her şahıs kendisi Bir müddettenberi şehrimizde bulu müracaat edecektir. Muhacir ve sair suretnan îktısad Vekili Hüsnü Çakır bu gün le şubeye kayıdlarını yaptırmamış olanlarla yoklama kaçağı bakayada kalmış olanların Ankaraya gidecektir. da kendi doğumları gününde müracaat etHava gene bozdu meleri. Devlet meteoroloji umum müdürlüğü A 311 doğumluların yoklama günleri: dün Liman riyasetine Ege denizile Marma 20 mart 940 çarşamba gunü Alemdar ve rada cenubî istikametlerden fırtına ola Eminönü merkez nahiyesi, cağını haber vermiştir. Bu haber, bu de21 mart 940 perşembe günü Kumkapı nanizlere sefer yapacak ve seferde olan me hiyesi, 22 mart 940 cuma günü Küçükpazar ve rakibe bildirilmiştir. Beyazıd nahiyesi. hava Romada bir askerî tayyare senBir kaç gündenberi iyi gidenbozmuşesa B 312 doğumluların yoklama günleri: evvelki akşamdan itibaren ve 25 mart 940 pazartesi gunü Alemdar ve düştü, 6 kişi öldü evvelki gece şiddetli bir lodosla beraber Eminonu merkez nahiyesi, Roma, 16 (a.a.) Bir tayyare kazası yağmur yağmıştır. Yağmur ve lodos dün 26 mart 940 salı günü Kumkapı nahiyesi, neticesinde 6 kişi ölmüştür. Bir keşif tay devam etmiş, fakat seferlere mâni olacak 27 mart 940 çarşamba günü Küçükpazar yaresi, tayyare meydanına düşmüş, üç ki bir şekil almamıştır. ve Beyazıd nahiyesi. şiden ibaret olan mürettebatı ölmüştür. C Diğer doğumluların yoklama günTevzi edilen fidan Tayyarenin enkazı diğer bir tayyareci ile leri ayrıca İlân edilecektir. iki gence çarparak onlan da öldürmüştür. Beykoz fidanhğından Belediye mari . fetile muhtelif kazalara şu miktarda fi Beyoğlu Yerli Askerlik Şubesinden: Giresunda hamiyetli bir dan tevziatı yapılmıştır: 1 Şubemize mensub ihtiyat eratın kavatandaş Sarıyere 1000 çam fidanı, 200 dişbu nunî ve mutad yoklamasına 20 mart saba< Giresun, 16 (a.a.) Bir müddet ev dak, Üsküdara 500 çam. Kadıköye 100 hmdan itibaren şubemiz binasmda başlavel dört mavnasının yıllık geliri olan iki çam, 80 sedir, Eyübe 50 çam, 50 mazı, nacaktır. bin lirayı her yıl için Çocuk Esirgeme Beşiktaşa 50 servi, Beyoğluna 100 çam, 2 İzdihama ve beklemelere mâni olmak Kurumuna teberru etmiş olan ve uzun Adalara 1200 çam, Kınalıya miktarı kâ için yoklamalar, her doğumun kendisine tahsis edilen ve aşağıda gösterilen günleryıllar Ticaret Odası, Borsa reisliği yap fi sedir fidanı. de öğleden evvel ve sonra yapılıcaktır: mış bulunan Hasan Feridun bu defa da A 311 doğumlulardan Beyoğlu ve Gamezkur mavnalarının mülkiyetlerini Ço Çocuk Esirsreme kurumunun c a> la ta nahiyeleri martın yirmisinde; Taksim cufc' Esirgeme Kurumuna teberru etmek * """" balosu t' ve şişli nahiyeleri, 22 sinde Kasırnpaşa ve suretile yardım ve himayeye muhtac TuTk Çocuk Esirgeme kurumu tarafmdan Haskoy nahiyeleri 24 iinde. çocuklarına karşı olan şefkat duygulannı dün gece Taksim Beledive kazinosunda B 312 doğumlulardan Beyoğlu ve Gagöstermiştir. verüen balo çok parlak nlmuştur. Baloda lata nahiyeleri martm yirmi altLsırda, Takİtalya, İzmir fuarına iştirak Dahiliye Vekili Faik Öztrak, lstanbul sim ve Şişli nahiyeleri yirmi sekizinde, meb'uslan ve sehrin mümtaz bir sınıf hal Haskoy ve Kasımpaşa nahiyelen otuz biediyor kı bulunmuş, Konservatuarın Avrupava rinde. İzmir, 16 (a.a.) İtalya hükumeti gönderdiği artistler tarafından muhtelif 3 Diğer doğumlu erat ile Kpmerburonuncu enternasyonal İzmir Fuarına işti müzik parçaları tas;anni edilmiştir. gaz nahiyesi yoklamasının hangi günlerde rak edeceğini bildirmiştır. Geçen sene ınyapılacağı ayrıca ilân edilecektir. 4 şa ettirilen Italyan paviyonunda yeni bazı Elektrik idaresinin bir tavzibi gelecek Herkes yoklamaya mutlaki kendisi ve nüfus hüviyet cüzdanı, terhis vetadilât ve tevsiat yapılacaktır. ya ihtiyat vesikasını şoförler de ehliyetnalstanbul Graf von Spee mürettebatı tubu aldık: Elektrik idaresinden şu mek melerini beraberinde getirecektir. 5 İstanbul dısında ikamet edenlerin hapsediliyor «13/3/940 tarihli sayınızda, Sirkeci bulundukları yerlerdeki subelere müracaat Buenos Aires, 16 (a.a.) Arjantin de Hocapaşada Kargalı sokakta Küçük etmeleri ve yoklama defter numaramızı hükumeti, Arjantinde bulunan Graf von ağa hamamı önünde kanalizasyon işlerile yazmaK suretile şubemize mektub gönderSpee mürettebatını hapsetmeğe karar ver uğraşan bir adamın çıplak bir elektrik meleri ilân olunur. miştir. Bunlar gelecek on gün zarfında kablosuna dokunarak öldüğü yazılmıştır. hapsedilecekler ve badema Alman üniIdaremiz derhal yerinde tahkikat yap forması giymiyeceklerdir. tırmış ve §u neticeye varmıştır: Elektrik çarpması, idaremize aid kabBu güzel haftalık mecmuanm Bozadan zehirlenenler lodan ileri gelmiş değildir. Lâğım işlerin3 üncü sayısı çıkmıştır. İçinde son Karagümrükte Kabaksızada çıkmazm de çalışan bu işçi salâhiyeti hilâfına ve modaya, san'ate, sinemaya aid çok da 6 numarada oruran Hasanın 9 yaşın malumatımız haricinde hamamın husugüzel mündericat ve nefis resimler daki oğlu ömerle 6 yaşında bulunan kızı sî tesisatııjdan istifade ederek kullandığı vardır. Her tarafta arayınız. Havriye içtikleri bozadan zehirlenmişler, seyyar lâmba telini tutmuş ve bu yüzden Şişli Çocuk hastanesine kaldmlmışlardır. ölmüştür.» Zabıta tahkikata devam etmektedir. Dün 16 mart olduğu için, her seneki gibi Eyübde ihtifal yapılarak, 22 sene evvel îstanbulun işgalinde şehid düşen kahramanlarımızın hatırası yadedilmiştir. Havanın mütemadi surette yağışh ve soğuk olmasına rağmen binlerce kişi, muayyen vakitten çok daha evvel Şehidlik civarında toplanmıştı. Ihtifalde V'ali namma Vali muavini, Şehir Meclisi mümessili, Emniyet müdürlüğü namına Fatih Emniyet âmiri, Kolordu namına bir yarbay ve bir binbaşı, Parti, Halkevleri ve Kültür direktörlükleri mümessilleri, Eyüb orta mektebi, bu civardaki ilk mektebler, bir kıt'a asker, bir müfreze polis ve askerî bando bulunuyordu. Merasime başlanmadan evvel, bu büyük şehidlerin mezarlarına ondan fazla çelenk kondu ve tam saat 15 te merasime Şehir Meclisi azasından Meliha Avninin bir hitabesile başlandı. Meliha Avni acı günü ve hatırasını tebarüz ettirdikten sonra, o zaman şehid olan kahramanlann mensub olduğu kolordunun kumandanı Kemaleddin Sami Paşanın da burada yattığmı hatırlatarak kahraman Mehmedciğe hitab etti: « Dün sana kıyanlar, bugün sana dayanıyorlar ve inanıyorlar.» Meliha Avniden sonra Şehir Meclisi azasından Beyoğlu Halkevi başkanı Ekrem Tur, Parti ve Halkevleri namına çok heyecanlı bir nutuk irad ederek söze «Erkek Mehmed!> hitabile başlamış ve kara günün şehidlerini hürmetle tebcil etmiştir. Ondan sonra, Üniversite talebesinden Osman Baysal da canh bir hitabede bulunmuştur. Nutuklan müteakıb askerî bandonun çaldığı matem ve ihtiram marşları, Şehidliği dolduran binlerce halk tarafından büyük bir huşula dinlenmiştir. Bundan sonra bir müfreze asker üç el havaya ateş etmiştir. Merasim, asker, polis ve mekteblilerin Şehidlik önünde yaptıkları muntazam bir geçid resmile nihayetlenmiştir. «İstanbul Su İşleri idaresinin susuz bulunan mahallelerde altmış çeşmenin yaptırılmasına Şehir meclisince karar verildiği işitilmiştir. Oturduğumuz Şehzadebaşı Kemalpaşa mahallesi Şirvanizade sokağı ve civarında da bir tek çeşmenin bulunma ması ve evlerine Terkos suyu almağa da kuvvei maliyeleri müsaid bulunmaması yüzünden bu ahali bir çok muşkülât çek mekte ve binnetice iaşelerinden keserek bir teneke suyu iki kuruş ve daha fazlasıle alarak idarei maslahat eylemektedirler. Bununla beraber hudanekerde bir yan gın zuhurunda da büsbütün fena bir va ziyet alacağı da aşikârdır. Lutfen emsali gibi bu sokağa da bir çeşmenin yapılmasına tavassut ve delâlet buyurmalarını rica ederim.> Bu sokakta 21 numarada mütekaid Sabri Kurdoğlu Dün 16 mart şehid jgkCumhuriyet üttymuı lerini andık ( ASKERLÎK İŞLERİ ) Ihtiyat efradın yoklaması Belediyenin nazarı dikkatine MÜTEFERRtK Kadın Dünyası Halk Opereti Pazar matine 4 te Gece 9 da Yeni operet 3 perde Kiralık apartıman Türbede, Piyerloti cadesinde 19 numaralı Sinanağa dairelerinde 2 numaralı apartıman kiralıktır. Her türlü konforu vardır. Kapıcıya müracaat olunması. KADIN SEVERSE Adlı romanı çıktı. Fiatı 50 kuruş Satış yeri: İstanbul Esad Mahmud Karakurdun (YUNUS BEY DUYMASIN) ZOZO DALMASLA onun şahsına taalluk eden muammah taraf olduğu halde, o kısma aid olan satırlar, mektubun heyeti umumiyesi içinde nasıl da eriyip yok oluyor. Selim Sekbanı ilk tanıdığım günlerde onun hüviyetini, yaşayış tarzını nekadar merak etrniştim! Bu dalgın, hulyalı, büyüklük heveslisi adanıı, Yassıkayaya gelip kapanmağa mecbur eden muamma, zihnimi ne kadar yormuştu! Şimdi, bu işin içyüzünü onun kaleminden çıkmış cümlelerde bütün çıplaklığile okuduğum halde, bununla hiç alâkadar değilim. Saşmadım, şaşmıyorum. Sanki, Selim Sekbanın Kıbrıslı olduğunu; orada, siyeset işlerine karışıp idama mahkum edildiğini; peşisıra dolaşan hafiyelerden kaçmak mecburiyetile, hayatını diyar diyar dolaşarak, serseri bir halde sürüklemeğe mdhkum olduğunu, ezeldenberi biliyormusum! Hayır. Bütün bunlarla alâkadar değilim. Selim Sekban siyasî mücrim olabilir; idam mahkumu olabilir; serseri olabilir. Heışey olabilir. Bunun bence ehemmiyeti yok. Şu dakikada, şu kâğıdların içindeki satırların gizlediği en büyük hakikat şu: Selim Sekban, bir hayal oldu! Onu, Yassıkayadan tstanbuldaki posta kutusu adresine mektub gönderip, her şe Inkılâb Kitabevi Döşeme, neden derinlere doğru kaçıyor? Uzerinde oturduğum kanape ile döşeme arasındaki bu uçurum nedir? Ayaklarıma bakıyorum. Yere, halının üstüne basıyor. Fakat temasını hissetmiyorum. Şimdi, ellerim kollarımın ucundan, kollarım vücudümden aynldı. Hayır, ayrılmadı ama, bana ayrıltnış gibi geliyor. Parmaklarımı kımıldatıyorum; kımıldandıklarını görüyorum. Fakat, nasıl an* latayım, karşımda başka birisinin parmakları kımıldayor sanki! Parmaklanmm ucunda, Selim Sekbanın mektubu takılı. Hayır, mektub değil, fotograf. Selim Sekbanın fotografı. Bir, beş, on, yüz, bin tane fotograf! Bir gün, Yassıkayada, kameriyenin altında yaptığım kara kalem resim bu, fotograf değil. Fakat, o, bir tanecikti. Nasıl oldu da böyle çoğaldı? Köşesinde bir yazı var. Ha, evet, ben yazmıştım. Gayet güzel okunuyor: «Saksağan Beyin resmidir.» Ne tuhaf! Selim Sekbanın bu resimleri, hem benim yaptığım kara kalem resim, hem de canlı. Her resim, kendi tepesindeki «Saksa§an Pevin re midir» ibaresine, öfkeli gözlerle bakıjor. (Arkası var) Tefrika No. 52 Ben, hayatıma ortak olmak teklifini, benirnle başkalan arasında mukayese yapınak vaziyetini bulmuş bir genc kıza açabilirdim. Siz, ruhunuzun safiyetini o kadar fazla muhafaza ederek Yassıkayaya dönüyordunuz ki, projemi tatbik mevkiine koymak, bana, sizi iğfal etmek gibi iğrenc bir hf r eket göründü. Siz Yassıkayaya dönmeden, ben çekilip git'ım. Son defa gelişim, ne tesadüf, ne de saklanmak ihtiyacı! işık etrafında dönen pervane, koğulm?kla gider mi? Bir an için, kendi irademle uzaklaştığım nura, tıpkı o pervane gibi, dönüp geldim. ikinci defa gidişim, ayni şuursuzlurun mukadder tezahürü! İşte bu kadar! Sövledim. Şimdiye kadar, hayatımın hic bir safhasında hatırlamadığım bir irade kudreti, bir cebri nefis eseri gösterereîr, mezara beraber götürmek istediğim en büyük sırrımı böyledim. Nakleden: HAMDI VAROGLU Mademki, biribirimizi artık görecek dcğiliz ve mademki bu mektub, size son hitabım olacaktır, bütün bunlan söyle memde elbete mahzur yokl Yalnız, memnun olduğum bir nokta var. Hakkımdaki hissiyatınızı, benaen evvel söylemiş olmanız. Bu bana büyük bir teselli verdi, Leylâ Hanım. Hayatınıza bir tufeylî şeklinde karışmış ve size karşı beslemek cür etinde bulunduğum hislerden bahsederek, zihninizi bulandırmış olmamak tesellisi! Mektubunuzu şimdi bir kere daha okuyorum. Doğrudan doğruya değilse de, dolayısile cevab vermediğim hiç bir nokta kalmamış. Bu cihetten de müsterihim. Sizi, değersiz şahsiyetimin, istemiyerek, hayatî tehlikelerin icabı büründüğü esrarla u^un zaman meşgul ettiğim için affinizi dılerim. Yassıkayadaki bu son misafirliğim üç gün sonra nihayete erecektir. Bu defa, civannızda bir daha görünmemek üzere gidiyorum. Ölüm tehlikesi ortasında yaşarken sizden hayat bekleyen; kararmış istikbal ufuklarını sizden alacağı nurla aydınlatmak ümidine düşen bu gafili arasıra hatırlarsanız, dudaklarınızda müstehzi değil, acıyan bir tebessüm açılmasını temenni ederim. Bu, benim, en büyük mükâfatım olacaktır. Selim Sekban Mektub burada bitiyor. Keşki bitmeseydi. Onıı okudukça burkulan kalbim, satırların sonunda, duracak gibi oldu. Büyük bir gürültünün ortasmdan çıkmjş gibi, başımda, gitgide uzaklaşan bir uğultunun bıraktığı derin boşluk var. Düşünmek istiyorum, düşünemiyorum. Ne düşüneceğim? Kendi elimle öldürdüğüm bir cenazenin başındayım. Ölü dirilir mi? Bir hamlede okuyup bitirdiğim bu mektub, bana müthiş bir hakikat öğretiyor. Biribirini seven iki kalbin biribirinden ayıılması dünyanın en basit, en değersiz hâdisesine bağh imiş! Gözlerimi kapayıp, mektubu tahayyül etnıeğe çahşıyorum. Çünkü onu bir kere daha okumağa cetaretim yok. Gnrib şey! Selim Sekban Beyin mektubundaki hakikatlerin içinde en mühimmi. yi unutmak ve unutturmak istediğim zaman değil, asıl şimdi kaybettiğimi anlayorum. Gene şimdi anlayorum ki, o mektubu gönderdikten sonra, ben, Selim Sekbandan cevab bekleyormuşum. Hem de, duygularıma mukabele etmekle beraber bana ümid ve teselli getirecek bir cevab! Dizlerimin üstüne, kırık, ölü kanadlaT gibi serilip kalan yaprakların getirdiği kara haber, umduğum asıl haberin ne olduğunu bana anlatmağa kâfi geldi. Göğsümü tıkayan bir sertlik var. Yuvarlanarak boğazıma doğru yükselir gibi olan bu sertlik, paralanıp, sayısız hıçkırıklar haline geliyor. Gözlerimden boşanan yaşlar, hâlâ dizlerimin üstünde duran sahifeleri ıslatıyor. Göğsümde hıçkıracak kudret, gözlerimde bir damla yaş kalmayıncaya kadar ağladım! Bütün ağlama kabiliyetimi tükettiğim halde, kaybettiğim çok büyük şeyin bıraktığı boşluktan bir zerreyi bile bu yaşlarla doldurabilmiş değilim! Büyük, ucu bucağı olmıyan bir boşluk içindeyim. Bulunduğum yer, halamın Istanbuldaki evinde, bana ayrılan oda. Evet, orası, biliyorum. Fakat, duvarlan, pencerelerile beraber, neden öyle uzaklara kadar gitmiş? Ayaklarım, niçin havaya kalkıyor?

Bu sayıdan diğer sayfalar: