17 Nisan 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

17 Nisan 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURÎYET^ Nuaü T94S Eski bir yüzük Macarlar galib Misafir takım, hâkîm bir oyundan sonra Beşiktaşı 4 2 yendi Ankara Borsası 16/4/940 Açılıj Kaparuf Londra 1 Sterlin 5,24 NewYork 100 Dolar 149,60 Paris 100 Frank 2,9429 Müano 100 Liret 7,595 Cenevre 100 tsv. Fr. 29,2725 Amsterdam 100 Florin 79,3713 Berlin 100 Rayısm. Brüksel 100 Belga 21,9925 Atina 100 Drahml 0,97 Sofya 100 Leva 1,8075 Prag 100 Çek Kr. Madrld 100 Peçeta 13,61 Varşova 100 Zloö Budapeşte 100 PengS 26,9675 Bükreş 100 Ley 0,625 Belgrad 100 Dlnar 3.5175 Yokohama 100 Yen 34.9175 Stokholro 100 tsveç Kr. 31,005 Moskova 100 Rubl» Mükerrem Bey, Piraye Hanımı üçüncü , saattenberi thsan Beyin kalbinde karısına defa olarak salonun köşesindeki büfeye karşı alevlenmiş nefret yangınının üzerin götürüyordu. Her viski kadehini kaldm de sonsuz bir su baskını tesirini gösterdi şında genc kadının ellerine biraz daha Gitti, Piraye Hanımın yüzünü gözünü öp dikkatle bakıyor, Piraye Hanım da koca tü, yüzüğü tekrar onun parmağına kend sının âmirinin fazla teveccühünden gittik elile taktı. çe kuşkulanıyordu. Aradan bir hafta geçmişti. Oğle tatil Nihayet boş bardağı Piraye Hanımın olduğu için şirkette kimse yoktu. Bütun elinden alan Mükerrem Bey: memurlar yemeğe çıkmışlardı. Yalnı. Macarlann Kişpeşt takımı dün üçüncü Hanımefendi, dedi, ne güzel yüzü Mükerrem Bey odasında meşguldü. Ha maçını takviye edilmiş olan Beşiktaşla niiz var!. deme içeriye girdi: yaptı. Ve ince, zarif parmakları elinde çevir Bir hanım bıraktı: İlk devreyi güzel ve canlı bir oyundan di, kıymetli taşm pırıltıaını, halkanm i«Diyerek masanın üzerine bir mektub çiliğindeki zarafeti uzun uzun temaşa et koydu. Mükerrem Bey zarfı açınra yere sonra 21 galib bitiren Beşiktaş, ikinci ti. Şimdiye kadar böyle meclislerde, ba küçük madenî bir şey yuvarlandı. Bu devrenin başında ve sonlarında üç gol yilolarda pek nadir bulunmus olan Piraye mahud yüzüktü. Mektubu dikkatle oku yerek 42 mağlub oldu. Asıl kadrosunu bozarak kaleye Hüsa ESHAM ve TAHVILAT Hanım, Mükerrem Beyin dikkat ve alâka maya koyuldu: meddini, merkez muavine Muhteremi, Türk borcu I peşin 19.75 19,65 sından memnun olduğu kadar, korkuyor«Muhterem efendim, sol içe de Tarıkı alan Beşiktaş ilk devreTürk borcu Uİ > 19,65 19,65 du da.. Beni ve kocamı muhakkak bir felâket de güzel başladığı halde, esasen takıma Sıvas Erzurum 1 19,55 Uzaktan kocası görecek olsa, kimbilir, ten kurtarmak âlicenabhğında bulundu yeni koyduğu oyuncularla takım beraber» > 2 19,58 nasıl kızacak, işin esasını bilmediği için ğunuz için size ebediyen minnettarım. liğini kaybettikten başka bir de ikinci >. > 5 19,57 , 19,58 jfena bir fikre kapılacak, belki de müdü Buna mukabil ben de hisseme duşen vıc devrede Ibrahimle Hayatiyi değiştirmesi T. İş B. nama peşin 8,30 ,TÜ ile hiç yoktan gürültü çıkaracaktı. He danî vazifeyi ifa etmek mecburiyetinde takımı büsbütün zayıf bir hale soktu. îrtıen parmaklarını Mükerrem Beyin elle yim. Bakm mesele nasıl oldu. Size izah Macar takımının sür'atli ve uzun vuruşrinden çekti, heyecan ve telâş içinde ne edeyim: Tam beş sene evveldi. Tokatlı lu oyununa uvmak suretile mukabele efes nefese Mükerrem Beye yüzük hak yanda verilen baloların birine gidecek den Beşiktaş ilk devrenin mühim bir kıskında izahat vermeğe başladı: tik. Kocam o zaman şirkette sıra kâtibi mını hâkim bir şekilde oynadığı halde, Dıracat Ithal&t Takastn ner'i Bu, çok eski, modası geçmiş bir jdi. Sizi henüz tanımıyorduk. Müdür ikinci devrede hemen hemen bütün oyun Hazır Alivre yüzüktür. Fakat taşı oldukça kıymettar değildiniz ve kimbilir nerede idiniz. Ta miiddetince müdafaa yapmak mecburıyeEntersanjabl 45 44 56 zannediyorum.. biî smokini yoktu. Barbut Efendiden bir tinde kaldı. Hele oyunun son dakikalann Eski fakat zarif.. Müsaade ederse jakım kiraladı. Onu süpürüp temizlerken da müdafaa hattının tamamile biıbirinIrıgiltere 56 40 39 niz bir saniye çıkarm da daha yakından delik yelek cebile astar arasında katı bir den açık bir şekilde oynaması iki dakika Belçika 70 47 46 göreyim.. şey elime çarptı. Bir de ne göreyim.. Şu içinde iki gol yemelerine sebeb oldu. Piraye Hanım kızardı, tereddüd etti, meşhur yüzük.. Işi lhsana açıp açmamak Hakem Tarıkın idaresindeki maça BeHolanda 41 40 sonra yüzünü burus, turarak ı meselesini uzunuzadıya düşündüm. Fakat şiktaş şu şekilde çıktı: Isveç 53 50 48 Buyurun! her kadm gibi mücevhere düşkündüm. Hüsameddin Taci, lbrahim Rifat, Ona söylemeğe lüzum görmedim. Beş se Muhterem, Feyzi Hayati, Hakkı, Şeref, Diye uzattı. Mükerrem Bey taşı, hal56 40 39 Fransa kanın içini, dışını sıkı bir muayeneden ne dolabımda sakladıktan sonra ilk defa Tarık, Eşref. Isvjçre 70 40 38 geçirdi. Kaşının birini yukanya kaldırdı, o balo gecesi takmıştım. Ötesi malum.. Macar takımı geen aynî kadro ile saO smokini Barbut Efendiye ya siz sat haya çıktılar. ötekini aşağıya indirdi. Yüzündeki ifade Ihracat primleri % 100 kıymet tamamile hayret ve taaccübü ifade edi mış, yahud da bizden evvel siz kiralamış Karşılıkh yapılan hücumlarda daha koüzerinden hesab edilmiştir. ve yüzüğü o delik cebden aşağıya düşür aylıkla hakimiyet tesis eden Beşiktaş yordu. miiş olacaksınız.. Güle güle kullanınl 2 I inci dakikada Şerefin güzel bir şütile Artvin asliye hukuk mahkemesinden: Insanların hergün irtikâb etmekte ol lk golü yaptı. Cümlesile yüzüğü geri verdi. Cazband Artvin Inhisarlar idaresi namma mu Beşiktaş sol tarafının ziyadesile aksa • hakemat müdürü Ihsan örgü tarafından «Lambesvok» çalmaya başlamıştı. Dans duklan binlerce alçaklıklara nazaran pek küçük günah sayılan bu kabahatimi af dığı bir anda Macar merkez muhacimi edenlerin arasına karıştılar. müddeaaleyh Borçka kazası Inhisalar idafettiğmizden dolayı tekrar teşekkür ede 26 ncı dakikada beraberliği temin eden resi sabık memuru Sürmeneli Dursun, yap Ertesi gün müdür Mükerrem Bey, tica rim. Çarşı içinde bir kuyumcuya ucuzca sayıyı yaptı. rak tütün ambarı memuTu Süreyya, Artvin Tekrar oyuna hâkim olan Beşiktaş bir Inhisarlar idaresi üçüncü jube memuru ret şefi thsan Beyi odasına çağırttı. Fazla bir taklidini yaptırdım. Kocam sorarsa onu göstereceğim. Yüzüğünüzü takdim e hücumunda Şerefle, Tarıkın çok güzel bir mukaddemeye lüzum görmeksizin: sabıkı müteveffa Fehmi vereseleri karısı paslaşmasından sonra 33 üncii dakikada Azizim, dedi, size gayet garib bir diyorum.» Begâne ve kızı Benan, Giresun Inhisarlar Piraye Tarıkın şütile ikinci golü yapmağa muvafşeyden bahsedeceğim.. Darılma, gücen satış âmirliğinden mütekaid Eyüb oğlu Mükerrem Bey mektubu derhal yaktı ak oldu. me.. Belki bir yanlışlığın kurbanıyım.. İlk devre daha ziyade Beşiktaşa ümid Murad, Borçica kazası Inhisarlar tahrir Fakat, dün gece sizin hanımın parmağın ve yüzüğü de bir daha çıkarmamak üzere veren bir şekilde 21 Beşiktaşın galibiye memuru Beşağıl köylü Şatır oğlu Ali. Mada bir yüzük gördüm. Bu, bana, dört beş çekmecesinin bir köşesine attı. latya Inhisalar muhasebecisi Bürhan, ile bitti. sene evvel nişanlanıp sonra aynldığım bir NURt REF1K İkinci devrenin başları Beşiktaş kalesi Borçka yaprak tütün âmiri Tahsin, ekiskıza göndermek üzere iken kaybettiğim içle per muavini lbrahim Nejad, yap aynı şekilde bir yüzüğü hatırlattı. Belki Dans mektebi çocuklarının için korkulu olmağa başlamıştı ki sağüncü rak tütün memuru sabıkı Artvinin Erenler beraber hücum yapan Macarlar 4 sizin hanımın ailesile bizim aile arasında Kızılay menfaatine dakikada merkez muhacimlerinin fevka köyünden Emin oğlu Yusuf Köse, tütün bir karabet vardır da bu yüzük de diğeâde bir volesile tekrar beraberlik sayısını ambar memuru sabıkı Şakirin Borçka karinin eşidir. Lutfen bana bu noktayı öğmüsamereleri zası Inhisarlar idaresinde memur bulun yaptılar. renmenizi rica ederim. Maçkada Bayan Meralin idaresinde çocuklaOyunun bu vaziyetten sonraki kısmı dukları sırada muhtelif suretlerle idareye ra mahsus bir dans mektebi vardır. Buıada taIhsan Bey, hiç yoktan ortaya çıkan böyle acayib bir mesele karşısında evvelâ lebelers her nevi klâsik ve köylu dansiarı 0^ biraz hırçın bir şekilde devam etti. İki ta aid (6764) lirayı zimmetlerine geçirmiş meblâğı müddeabihin f aptaHaştı, sonra derin asabî buhranlar retiîmektedir. Memleketimizde birinci defa ola T a• da bu berabeTİikten kurtulmağa çab oldeklarından rak vüoude getirilen müessesenin çocukları eu şıyordu. Gittikçe Beşiktaş müdafaası 'ize tahsili hakkında ikame olunan davadan geçirdi. Eve bitkin ve harab döndü. Kamarui vatandaşlann kjzları olup elyevın iktirışmı şiddetli bir sorguya çekti. Piraye sab ettikleri hüner ve marifet cidden Avrupa ine yüklenen oyunda Beşiktaş takımıran dolayı yapılmakta olan duruşmada: MüdKanım, bu yüzüğün, ihtiyar halasından daki emsali derecesindedir. Altı yaşından on yorgunluğu acık bir surette belli oluyor deaaleylerden müteveffa Fehmi verese Ierinden Yegân ve Benanla Şakir ve Durmiras kaldığını hıçkırarak tekrar edip bir ya^ına kadar olan bu vatan evlâdlan 20 ni du. Nitekim artık tamamile Beşiktaş müda sunun tebligata salih ikametgâhlarının durdu. Fazla bir şey söyliyemedi. san 940 cumartesı günü saat 16 dan 18 e kadar Sabaha kadar İhsan Beyin gözüne uy Beyoğlunda Fransız tiyatrosunda Kızılay men filerinin oynamağa başladığı son dakika malum olmamaları hasebile davacının taku girmedi. Ortalık ağarır ağarmaz altı faatine bir müsamere vereceklerdir. Çok bü larda Macarlar mütemadi şüt çekerek lebile davetiyenin ilânen tebliğine karar senelik mes'ud bir izdivac hayatından yük alkışlarla karşılanacağından şüphe edil Hüsameddini avlamağa çalışıp durdular. verilmiş olduğundan muhakeme için taTehlike işaretini veren bu şütlerden bi yin kılınan 26/4/940 tarihine musadif sonra önüne derin bir felâket uçurumu meyen bu müsamereye iştirak hem Kızılayı mıza bir hizmet ve hem de memleketimizde ilk ri 38 inci dakikada, sağ için fevkalâde cuma günü saat dokuzda adı geçen müdaçan mel'un yüzüğü cebine yerlejtirdi, sokağa çıktı. Şirketin açılma vakti gelinci defa göriilecek böyle bir müsamerenin minimi vuruşile üçüncü, 40 inci dakikada sağ deaaleyhlerin ya bizzat veya kanunî şartni vatan yavrularını şiddetle alkışlamağa ve için gene kuvvetli bir şütile dördüncü ları haiz bir vekilin Artvin asliye hukuk ye kadar caddelerde serseriyane dolaşlı. sile olacaktır. defa Beşiktaş kalesine girdi. Tam saat onda müdürün odasından içemahkemesinde hazır bulundurmaları, aksi Oyun da bu suretle 4 2 Macar takıriye girdi: takdirde haklarındaki muhakemenin gıyaKadın hekimleri aylık mının galibiyetile bitti. Dünkü konuşmamızdan beri, dedi, ben devam edileceği ilân olunur. (26200 toplantısı müthiş bir kurt içimi yiyor, altı senelik Kız mektebleri koşu ve atif karımdan şüpheleniyomm. Lutfen şu yüTürk Ginekologi cemiyeti, bu ayın müsabakaları liğile karşılaşacak olan Galatasaray takızüğü iyice muayene ediniz. Eğer yüzük toplantısını Dr. Ahmed Asım ünurun Bugün kız mektebleri arasındaki koşu mı dün Ankaraya hareket etmiştir. sizınse, karım bunu herhangi esrarlı bir başkanlığı altında yaptı. Evvelâ başkan Galatasaraylıların maçtan üç gün evvel yoldan eline geçirmişse; şu günden tezi tarafından, cemiyetin azası ve fahrî reisi ve atış müsabakalarına Şeref sahasınca Ankaraya gitmelerinin sebebi çocukların yok o rezili evimden kovayım, ben de Prof. Besim Ömer Akalının ölümü mü devam edilecektir. Biıinci ve üçüncü grupa ayrılan mek stirahatini temin ve çimen olan Ankara şirketten istifa ederek, maiyetinizden çe nasebetile bir hitabe irad edilmiş ve eblerin bu müsabakalarından sonra Tak stadında bir antrenman yapmalan içinkilip gideyim!.. merhumun mezayasile memlekete yaptısim sahasında bu müsabakaların finalleri dir. Galatasaray kafilesine Mehmed LebMükerrem Bey yüzüğü eline alıp dik ğı büyük hizmetler zikrolunarak aziz ruhu tebcil edilmiştir. Bundan sonra ruz yapılacaktır. katîi dikkatli muayene eder gibi görünürebi ve Alâeddin Şahinbaş riyaset etmekken ıhsan Beyin kalbi çarpıyor, bütün nameye geçildi: Bu gün yapılacak mekteb maçı te ve kafilede ayrıca bir masör gitmektevücudü titriyordu. Bugün saat 15 te Boğaziçi lisesi takı dir. 1. Mesane yıkamada hususiyetler. Dr. Müdür, yüzünü acı bir tebessümle süs Mahmud Ata, mile Ticaret takımı arasındaki tehir maçı Giden oyuncular şunlardır: Osman, liyerek yüzüğü Ihsan Beye uzattı: 2. Çocukları birbirine kenetlenmiş iki apı'pcaktır. Faruk, Adnan, Musa, Enver, Celâl, Salâ Affedersin dostum, dedi, aldanmı doğum vak'ası. Dr. Ahmed Asım Onur, Mekteblerarası bayrak yarışı haddin, Eşfak, Salim, Gündüz, Cemil, şım. Benim yüzüğümle bunun arasında 3. Kanser ameliyesi hakkında. Dr. HaMektebler arasındaki 20 kilometroluk Boduri, Sarafim, Süleyman, Bülend, Bekat'iyyen münasebet yok.. Sana ve hanı di Ihsan Gediz... bayrak yanşı seçmeleri cuma günü saat dii. mına pek kısa bir zaman için bile olsa Bu mevzular etrafında yapılan müna ! 5 te Taksim stadında yapılacaktır. Yugoslavya Almanya maçı hiç yoktan ıstırab çektirdiğim için müte kaşalara; Orhan Abdi, Kenan Tevfik SeGalatasaray dün Ankaraya essirim.. Her ikinizin de tekrar affını zenel, Bahaeddin Varnalı, Orhan Tahsm, Vıyana 16 (a.a.) 50 bin seyircinin dilerim.. hareket etti önünde yapılan Yugoslavya Almanya Nuri Süleyman Canbakan, Şükrü Fazıl UMillî küme fikstürü mucibince bu haf millî futbol maçı Yugoslavların 21 galikel, Leontiyadis, Robert Bayar, AbraMüdürün bu kat'î sözlerî, yirmi dört ham Salamon iştirak etti. a Ankarada Muhafızgücü ve Genclerbir biyetile neticelenmiştir. HASAN PUDRASI ve KÂR KRENLERİ En ince ve en nefis mevaddı iptidaiyeden ve bahar çiçeklerinden istihzar edilmiş olup terkibinde cildi temizleyici ve yumuşatıcı maddeler vardır. Takas primleri V HASAN Ruj ve Allıklan Nazarlara sihrüfüsün ilham eden, yanaklarla dudaklara çıldırtıcı bir cazibe veren HASAN RUJ ve ALLIKLARI güzel ve kibar kadınların en büyük sevgisi oinuştur. RUJ, ALLIK ve PUDRA ahrken mutlâka HASAN markasına dikkat ediniz. T. C. Ziraat Bankası Izmir Şubesinden: AÇIK ARTTIRMA Satış tarihl 15 mayıs 1940 çarşamba günü saat 14,30 da. Izmırde Meyveter Gümrüğü mevkiinde kâin ve Banka namlle maruf büyük Bakırclyan hanının Ziraat Bankası namma Tapuda müseccel dört hisseden müfres üç hlssesinln satı? şartnamesi. 1 Satılacak kısmın mesahal sathiyesl 2281 murabba metredir. 2 Arttırma açık olacaktır. 3 Arttırmaya iştirak edebilmek için on bin lira pey akçesinin nakten Bankamız vezneslne yatırılmış olması lâzımdır. 4 Gayrimenkulün ferag harcı, tellâliye vesalr rüsum ve bilumum satı§ masraflan pul bedelleri ve evkaf ivaz bedeli müşteriye aid olacaktır. 5 Satış bedeli peşinen ödenecektir. Şu kadar ki satış b.edelinin dörtte biri peşin ve mütebaklsi 35 senede ve müsavi taksitlerde ödenmek üzere vaki olacak teklifler tetkik edilebilecektir. Taksite bağlanan kısım yüzde altı faize tabl olacaktır. 6 Teklif edilen fiat haddi lâyık görüldüğü taktirde gayrimenkulün birinci ihalesi yapılacak ve keyfiyet Umum Müdürlükten Istizan edilecektir. Teklif edilen fiatı kabul veya reddetmek ve kat'î ihaleyi icra etmek Umum Müdürlüğün izin ve icazetine mütevakkıftır. 7 Gayrimenkulün 940 senesi sonuna kadar (Banka ile müstecir arasında mün'akit İcra mukavelenameslndeki şartlarla) müstecir Şerif Remzinin işgal ve isticarmda kalması meşruttur. 8 Haddi lâyık görülmemesinden dolayı ihalenin Umum Müdürlük tarafından ademl tasvibl hallnde müşterinin blr guna zarar ve ziyan taleb ve iddiasına hakkı olmıyacağı ve Bankanın bu babda tamamen serbest ve muhtar bulun * duğunu kabul etmesl lâzımdır. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Istanbul Şubesinden: Çanakkalede Bay Naci adına yazılı «D» smıfmdan birlik 10123 No.lı bir aded Bankamız hisse senedi kaybedilmiş olduğundan artık hükmü kalmadığı ve yerine bsska No.lı yenl bir sened verileceei bildirilir. (3052) yor musun, listeyi gönderir göndermez, haftasi geçmedi istediklerini sana aldırdı. Düşünmedi bile!.. Bana mı aldırdı anne?.. Kendi malı için! Ben değil kendi istifade edecek bundan! Adam sende oğlum! Karon gibi zengin kadın! Şimdi bunu mu düşünüyor zanendiyorsun? Senede bir iki bin lira fazla alacakmış, hatırına bile gelmez! Kadıncağız burada bir çiftliğinin mevcud olduğunun bile yakın zamana kadar farkında değilmiş a oğlum!.. Ne dersen de! Bu kadını çok seviyorum ben! Fevkalâde kibar bir taze, sonra doğrusu güzel de kadın I Allah her şeyi beraber vermiş: Servet, güzellik, nezaket!.. Ama niçin bilmiyorum, on beş gündür hiç arayıp sornıadı bizi! Halbuki geleceğini vadetmişti bana! Isabet anne!.. Niçin oğlum?.. Neden bir türlü hoşlanmadın bu kadından sen bilmiyorum. Iğreniyorum servet denilen şeyden anne!.. Hani şu havadan kazanılmış milyonların verdiği bir yalancı gunır, sahte, yapma bir asalet yok mu; insanı nefret ettiriyor kendinden!.. Doğrusunu istersen Mecdi, bu kadında hiç öyle bir hava yok. Bilâkis daima kendisine zengin diyecekler dive adeta utpnıyormuş gibi bir çekingenlik hissi taşıyor. (Devam ediyor) AŞK VE MACERA ROMANl İLK ve SON YAZAN: mi var yoksa Ayşe?.. Kızın birdenbire başı öne düşerek kirpiklerinin ucu ıslanıveriyor... Yüzünü çeviriyor, sadece: Bir şeyim yok efendim!.. Diyor ve çiftlik köşkünün kapısına doğru koşarak arkasına bakmadan, kapıyı açıyor, içeri giriyor... • *• ESAD MAHMUD KARAKURD Ağır adımlarla sol taraftaki çardakların altına doğru yürümeğe başlayor. Başında hafif bir ağrı hisseder gibidirl. Yakaları açık gömleğinin düğmelerinden biri kopmuş... Bu düğmesi kopmuş olan göm. leğin açık kalan taraflanndan içeri giren rüzgâr; onun üstü siyah kıvrık tüylerle crtülü göğsünde, yumuşak bir kadm eli gibi, korkarak gıcıklayarak dolaşıyor... Tam çardağm kapısına doğru döneceği sırada, mehtabın altında ince bir dalın kımıldayışı gibi küçük bir hareket oluyor. Heyecanla hemen başını çeviriyor. A!.. Ayşe sen misin; uyumadın mı hâlâ?.. Uyumadım efendim. Ne yapıyorsun yalnız başına burada?... Sizi bekliyordum efendim! Beni niçin bekliyordun? Herkes uyumuştu da, belki bir şey istersiniz diye!.. Mecdi küçük kızı hemen çenesinden tu tarak, başını yukarı doğru kaldırıyor. Ayşe sen gene ağlamışsın?. Ağlamadım efendim. Yalan söyleme; gözlerin kıpkırmizı!... Ağlamadım efendim! Haydi hemen koş git, yat yatağına şimdi! Siz yatmıyacak mısınız efendim? Benim başım ağrıyor. Biraz dolaşmak istiyorum. Benim de uykum yok, sizinle beraber geleyim mi efendim? Olmaz olmaz, sen git yat diyorum haydi!.. Ama hiç uykum yok!.. Mecdi hayretle yüzünü çevirerek, bu küçük kızm gözlerinin içine bakıyor. Aynı suya aksetmiş ışıkları gibi pırıl pınl yanan iri kahverenkli gözler!.. Ne oluyor sana kaç gündür Ayşe diyor; hasta mısın^.. Rengin solmuş, du. dakların titreyor! Söyle bana, bir derdin Aradan on beş gün geçmiştir... Güneşli, sıcak bir gün... Mecdi bir koltuğun içine gömülmüş kitab okuyor. Karşısında annesi var. Açık duran camlardan içeri bol bir ziya girmektedir... Mecdi bir aralık ellerini gözlerirıe tutarak başını kaldırıyor. Öf anne diyor; gözlerim gene bulanık görmeğe başladı. Gene bir takıro siyah noktalar, gölgeler dolaşıyor gözierimin önünde!.. Hele bu günlerde tııhaf tuhaf pırıltılar, ışıklar da peyda oluyor. İhtiyar kadın hemen oğluna doğru biraz da telâşla başını çevirerek; Fakat Mecdi yavrum biliyor musun? diyor; bilhassa son günlerde sen, büsbütün ihmalci bir insan olmağa başladın!.. Kaç zamandır şu gözlerinin rahatsızlığından bahsedersin de, bir türlü bir doktora gidip göstermezsin kendini!.. Bu kadar lâkaydi de doğru bir şey değil ama Mecdi oğlum!.. Yorgunluktan olduğunu biliyorum anneciğim; ne diye göstereyim doktora!.. Belki gözlük filân verir oğlum!.. Hem nereden biliyorsun muhakkak yor gunluktan olduğunu?.. O sinirdendir her halde; merak e Ekseriya çok okuduktan sonra olu dilecek bir şey değil!.. Fakat gözlerin... yor da onun için!.. E artık ihtiyarlayoruz anne; yavaş Ne olursa olsun, mademki seneler yavaş kalafata çekilme zamanı geliyor. var bundan şikâyet ediyorsun, ve ma Bu gün göz, yarın baş, öbür gün kulak demki geçmiyor, niçin gitmiyorsun dok derken, bir de bakacağız ki göçüp gittora?.. mişiz!.. Sahi öyle anne, bir türlü geçmiyor. Daha dur bakalım oğlum; gencliGeçmiyor değil, hatta fazlalaşıyor. ğin en güzel devresini yaşayorsun sen Mecdi, parmaklarının tersile gene göz şimdi. Henüz otuz beş yaşını yeni bitirlerini oğuşturmağa başlayor. din. Bu yaş en güzel yaştır. Bir insan öm Tuhaf şey; ziyadan mıdır nedir, rünün en heyecanlı, en hârlı, en mütekâhele bu gün büsbütün pırıltılı görüyorum mil devrini teşkil eder bu seneler!.. etrafı!.. Gözlerimin önünde bir takım siMecdi gözlerini kaldırarak annesine nekler filân dolaşır gibi oluyor. bakıyor. Kadın biraz da heyecan ve korku ile Doğru anne; «siz bir dağın eteginelindeki işi bırakarak ayağa kalkıyor. O de yabani bir ot eibi geçen genclik!.. Ne nun yanına doğru geliyor. heyecanlı, ne hârlı seneler değil mi?.. Mecdi diyor, rica ederim oğlum, Başını çeviriyor. beni üzmek istemezsen yarından tezi yok Saat kaç var acaba anne diyor? bir doktora gider, şu gözlerini gösterir Her halde öğle oldu yavrum; bak sin!.. Merak ediyorum diyorum sana an güneş içeri giriyor. lamıyor musun?.. Gidip biraz tarlada çalışayım öyMecdi annesinin ellerini tutarak, onun Ieyse. ince zayıf parmaklarını avuclarının için Artık geç Mecdi; öğleden sonra çade sıktıktan sonra, dudaklarına doğru gö lışırsın. türüyor. Olmaz anne; bir saatlik kadar da Peki anneciğim, sen uzülme!.. De ha isim var. Makinist zaten tembel heridiğin gibi yarından tezi yok gider, bir fin biri. Ben gitmeyince o da işi asıvor. doktora muayene olurum. Bu kadar adamlara masraf ettirdik. Ma Ama söz veriyorsun değil mi? kineler aldırdık. Bari bir istifade temin Söz!.. Zaten iki üç gündür başımda etmiş olalım. da bir türlü geçmiyen muannid bir ağrı Sahi bir hayli para sarfettiler ?avar! Her halde bir doktora görünmek vallılar!.. Şu kadm, hakikaten cok kibar. fena olmıyacak!.. • nazik bir kadın doğrusu Mecdi!.. Görd

Bu sayıdan diğer sayfalar: