8 Ağustos 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

8 Ağustos 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 Âğusfos 1940 CUMHURİYET Hâdlseler arasmda 3 O 1 M Ziraat Vekili Kütahya mıntakası çiftçilerinin ihtiyaclarını tespit etti Kütahya 7 (a.a.) Emet kazasile Örencik nahiyesindeki tetkiklerini ve temaslannı müteakıb Ziraat Vekili Muhlis Erkmen dün Kütahyaya dönmüş ve Belediye tarafmdan şereflerine verilen çay zivafetinde hazır bulunmu.ştur. Vilâyetimizin ziraat, ticaret ve san'at erbabile civardan gelmiş olan çiftçilerin hazır bulundukları bu çay zivafetinde Ziraat Vekili muhtelif mevzular üzerinde ileri sürülen dileklere ıttıla kes. beylemiş ve bunlarm karşılanması için icab eden tedbirlerin alınacağını vadeylemiştir. Felsefe pusulası arih bize askerî ve siyasî vakıalan birinci plânda göslerir; sebeblerini daha deıin ıdeal hamlelerinde, fikir istikaroetlerinde, san'at, kültür. ekonomi hâdselerinin çapraşık ve gizli tesirleıintie a ra>acağı yerde, bu vakıalan sathî kozalite alâkalarile birbirine boğlayıp çıkar. Bunun için orta münevverin dıinya hâdiselerini idrak zaviyesi as kerî ve siyasî çerreve içinde mahaııddıır. Geçen asrın sonundan kalma yeni bir fikir an'anesile bıı çeıçcve ekonomi zaviyesile de biraz genişî.ıildi: fakat canh ve derin bir tıih feKefesi. tarih metndu üstündeki münakaşalar, en az üç bin yıllık bir fikir an'anesini yıkan neticeleri henüz veremedi: lıenüz ve hâlâ milletlerin hayalına istikamet çizen fikirlerin tarihini. idcallerin tarihini, cemiyetlerin morfolojilerini vücude getiren derin sosval istihalelerin tarihini kendi arasîırmalarile bulanlardan başka hiç kimse lvlmiyor. Sosyoloji de. belki bunun için. sıraya konmamıs. çeşidli ve karışık bir vakıalar yığını içinde emikienıektcdir. Ancak, spekülasj oncu değil. k m a k . piskin ve realist bir felsefe kaf..sı. birbirine düsümlenmis türlü cinslen vakıalann ilmiffini çözerek bu günkü dünvanın eelişini ve gidisini taym cdcn amilleri topyekun kavramağa mukfe dir. Bunun için. Amıpanm tam manasile yeni ve kâmil tarihçisinde, ckonomistinde, politikacısında, san'atkârında ve mııharririnde böyle bir folsefe kafnvınrıı teşekkül ettiğini çöıGyuruz. Dünya hâdisclerine artık tek ihüsas cephesinden anlamak imkânı kaltn^ mıstır. Yalnız iktısadcı gözile, >alnız larihci gozile, yalnız asker gÖ7İle. >alnız poliükacı gözilc, yalnız hukııkçu gözile, yalnız pazeleci gözile ve yalnız artist gözile nereden gelip nereye gittiğimizi tayine çalısmak, pusııla yerine dar bir rüyet plunını aşmıyan fözteri kullanmak olur, ki ileriyi görmemiz ihtimalini ortadan kaldırır. T Başvekilin izahati İHEM [Baştarafı 1 înci sahifede] I şası icab eylediğini kaydererek demiştir Mület Meclisinin 1940 yılı şubat ve mart k i : ayian hesabatma aid mazbatalar kabul Dahiliye Vekilinin izahah edümiş, dahiliye memurları kanununa ek « Erzincanın geçmiş zamanlarda .da kanun lâyihasınm ikinci müzakeresi yaböyle felâketler görmüş olması âti için pılınıştır. bazı tedbirlerin alınmasını istilzam ediYeniden yapılacak kasabalar yor. Tetkikat yaptırdık. Yerinin değişErzincan şehrinin yeniden inşa edile ürilmesi zarureti karşısında kaldık. Şehceği sahanın istimlâkine aid kanunun rin yeri değiştirilecek olunca burada yemüzakeresi münasebetile söz alan Ha niden bina yapacak olanlara bazı kolaysan Fehmi Ataş (Gümüşhane) bu ka lıklar göstermek meselesi meydana çıknunun yalnız Erzincan şehrini istihdaf tı. Diğer taraftan Erzincan şehrinin ineylemckte olduğunu. halbuki hare şası başlamak üzere idi. Bu itibarla bu ketiarz mıntakasında 32 kaza bulundu kanun lâyihası tanzim edilerek yüksek ğunu ve bu kazalarda bir çok kasaba ve heyetinize takdim olundu ve müstaceköy ycrlerinin de değiştirilmesi icab ey jyet kararı da alındı.» lediğini işaret ederek: Bu izahatten sonra, kanun hükümleric Buraları için de ayn ayrı kanunlar nin diğer mıntakalara da teşmiii hakmi getirilecektir. diye sormuştur. kında Abdulhak Fırat (Erzincan) taraDahiliye Encümeni mazbata muharriri fmdan bir takrir verilmiştir. Bu takririn Fahreddin Tiritoğlu, verdiği cevabda, tatbikatta mahzurları mucib olacağı nokEncümende bu meselenin tetkik edildita5ından ileri sürülen mütalealar üzerine £ini ve alâkadar daireler müdürlerinin Abdulhak Fırat takririni geri almış ve verdikleri izahatten iskân kanununun kanun teklif olunduğu şekilde kabul ebu gibi vaziyetleri halle kâfi geleceği diimiştir. cni&şılraış olduğunu büdirmiştir. Almanya ile yapılan muahede Hasan Fehmi Ataç, fen heyetlerinin tasdik edildi jezdikleri yerde bazı köylerin yerlerini değiştirmeğe lüzum gösterdiğini, bu baMeclis, gene bu günkü toplantısmda, kımdan teklif edilen kanunun noksan meveud devlet alacaklarınuı tahsil suolduğunu. halkın inşaat yerleri tesbit retine aid kanun lâyihasile vakıflar edümediği cihetle evlerini yaptırama memba sularile orman ve zeytinliklerin dıklannı. mevsimin geçmekte ve kışın işletilmesi hakkmdaki lâyiharun birinci yaklaşmakta olduğunu söylemiş ve ka müzakerelerini yapmış ve müstaceliyet nunun teşmilinde zaruret bulunduğu kararile Türkiye Almanya arasmda ncktasmda israr eylemiştir. aktedilmiş olan ticaret mübadelelerine Dahiliye Vekili Faik Öztrak, Erzincan aid anlaşmayı tasvib eylemiştir. şehrinin baştan aşağı harab olduğunu ve Meclis, müteakıb toplantısmı 21 ağushu bakımdan bu şehrimizin yeniden in tos çarşamba günü yapacaktır. NALINA MIHINAİ Akdenizde D ngiltere, Singapur'da bulunan kruvazörler, muhribler. denizaltl gemilerile bir tayyare gemisinden mü ( rekkeb bulunan hafif filosunu Akdenize getiriyor. Bir habere göre şimdi Hind Okyanusunun garb kısmmda bulunan bu filo, Kıbıldenize müteveccih bir rota takib etmektedir. İngiltere, gayet doğru ve tabiî olarak bütün dikkatini ve ku\rvetlerinin mühim bir kısmını anavatan müdafaasına tahsis ederken Akdenizi ve Akdeniz havzasını bir dereceye kadar ihmal etmek mecburiyetinde idi. Bugün İngiltere için, Akdeniz, ikinci derecede bir darulharekat olmakla beraber, ingiliz Imparatorluğunun deniz ve kara yollan bıı denizden ve havzasından geçtiği için. İngiltere, Akdeniz mıntakasını u zun müddet ihmal edemezdi. Gerçi, bugün İngiliz donanması Akdenize hâkimdir; fakat bu hakimiyeti, daha müessir hir hale getirmek lâzımdır. İtalya ile Libya arasında kaçamak suretile yapıian Italyan nakli.yalını, mümkiin olduğu kadar fazla tehdid ederek pek müskül ve tehlikeli bir hale sokmak icab eder. Aksi takdirde, Trablusgarbdan Bingaziye gelen ve Mısır hududunda toplanmakta olan İtalyan ordusu, gayrimuntazam da olsa İtalyadan takviye edılerek Mısır ve Süveyş kanalı için bir tehlike teşkil edebiür. D Balkanlar Berline göre Times'e göre, nasıl Rumanya fedakârlık taksim ediliyor? icrasına katlanmah «Bu sistem, hâkim bir milletin refahım değil, bütün milletlerin refahını artırmalıdır.» Londra 7 (a.a.) .Hitler'in Balkan hududlanndaki çıkırtıları düzeltmek için giriştiği hareket şimdiye kadar Avrupanın bu kısmında vaziyeti daha karışık ve en yeni mahrr>isi Kral Ka rol"un vaziyetini daha EZ emin bir hale koymuştur. Hitler'in Ruînen nazi leri olan Demirmuhafız şakirdleri dahi beliğ bir beyanname neşretmişlerdir ki hiç şüphesiz Alnıan lehtarı değildir ve muharebe havalarına bir İngiliz nağmesi ithal etraektedir. Biı taraftan Rumanyanın mukavemeti artarken, diğer taraftan Macar istekleri de büyümektedir. Bulgarlann istekleri bahsinde bir sureti tesviyeye doğru yol daha vâzıhtır. Dobrucanm Rumanya tarafmdan elde tutulması için hiç bir zaraan bir çok sebebler meveud olmamıjtır. İn gilterenin, zaferi kazandığı zaman doğu cenub veya batı şinıalde Ru manya ile komşuları arasmda yapılabilecek herhangi bir sureti tesviyeyi bozmak arzu edeceğiıvn kat'iyyen ihtimal dahilinde olmadığı şimdiden söylenebüir. Balkan memleketlerinde zannedildiğine göre, Alman noklai nazarı Bal kanların Almanya için bilhassa yiyecek, petrol ve maden membaı teşkıl ettnesi lâzım geleceği merkrzir.dcdir. Bunun neticesi olarak umumî siyasî kontrol Berlinden yapılmak icab eder. Buna binaen, doğu cenub memle ketlerinin müstakil dış siyasetleri olmamalıdır. Bundan başka, bu tâbi devletlerin kendi aralarında muayyen bir muvazeneyi idame etmeleri lâzırndır. Bunlardan hiç biri di?;erine hikioa. olmamalııjır, zira hepsine Almanyanın hâkim olması icab etmektedir.» Times bu yazısını biurirken Alman plânının tamamen fasid olduğunu, zira bütün tensikin alâkadar memleketlerin selâmeti için değil, Almanyanın nefine olarak yapılacağını bi'dirmekte ve 50 sene evvel Boğaziçinden Basra Körfezine kadar münhasıran Alman menfaatlerine hizmet elmos üztre bir demiryolu inşası tasavvurunu hatırlatarak şöyle demektedir: «Bu günkü harb dog\ı cenub Avrupasmda arzuya bağ'.ı iktısadî ve si l yasî bir sistem tesisine müncer olma j hdır. Bu sistem sadece ve bilhassa bir hâkim milletin refahım değil bu bölgede meveud bütün dev'.rtlerin daimî sı'ette refahmı artırmahdır.» Mes'ul rical kendilerini zorlarlarsa müşkülât ortadan kalkacaktır Berlin 7 (a.a.) D. N. B. ajansı bildiriyor: Frankfurter Zeirung gazetesi, «Cenubu şarkide hudııd tashih'.eri» ba<=l'ğı altındaki makalesinde ezcümle şunlan yazmaktadır: •Almanya, cenubu şarkide siyasî ve iktısadî sulhun idam» ve takviyesile çok alâkadar bulunmaktadır. Almanya, Macaristan ve Bulgarisianm hudud tashihi hakkmdaki muta iebatı nazan itibara ahnmaksızm bu maksada vâsıl olunamıyacağtna kani bulunmaktadır. Yani birinci şıkta mevzuubahis olan Transilvanya, ikinris;:nde de Dobrucadır. Maamafih, hakka niyetle hareket ederek, mutalebat ve meşru ihtiyaclar arasmda bir tevazün husule getirmeğe muvaffak olmak lâzımdır. Bu arada, Budapeşte, Bükreş ve Sofyada bu meselelerle meşgul olunmağa başlanmışür. Bütün mes'ul makama tın hüsnüniyetleri hâkim olup ken dilerini kabule icbar ettirebildikleri takdirde, beliren müşkü'.ât herkesin menfaatine olarak bertaraf edilebilir. Mesele siyasî, etno^rafik ve jeografik noktalanndan o kadar 7â?ıhf'r ki, makul bir suretihalle vâsıl o'.makta gecikmeğe imkân olama^. Buna mukabil, Rumen Macar müzakereîeri daha çok az basit şörün mektedir. Bunun da sebebi. Transil vanyamn etnografik şeraitinin çok muğîak bulunması vo etnik ve pratik icabata uygun bir hudud ayırinasım kolaylaştırmamasıdır. Bunun içindir ki alâkadarlarm meseleyi dirayet, anlayış ve geniş bir düsünce ile ele almaları çok şayam temennidîr. Bu mese'enin halli için Rumanyanın fcdakârlıklaıa razı olması keyfiy°ti, herhalde Almanların' kabahati değildir. Paris civarlarında akdedilmiş olan muahedenamelerin Rumanya ile Macaristan arasmda çizmiş olduklan hududlardan maksad. sarih surette iki memleketin arasını daha ziyade açmak ve çarb devletlerinin siyasî gayclerine hizmet etmek olmuştur. Mütareke sartları Vicy 7 (a.a.) Havas bildiriyor: Nazırlar meclisi dün saat 18 de toplanarak hasadı temin için alınan tedbirleri tas\ib ve alkoliznıin men'ine aid projenin esas prensiplerini kabul etmiş ve nezaretler nezdinde istişarî ma hiyetinde bulunan bazı teşekküllerin Wisbaden'deki heyeti Vichy'ye gelerek hükumete rapor verdi Atatürk gencliğinin kudreti Fransız [Başmakaleden devanı] telif terbiye sistemleri, biologik membalardan yardım gördüklcri için, umumiyetle, gencliğin fikir sıhhatini temin hususunda büyük güçlüğe raslamamışlardır. Eğer arasıra (genclikte manevî buhran) meselelerile karşılaşılıyor ve güçlüklere maruz kalınıyorsa, bunun sebebini de gene sosyal hayatın umumî aksakhğında aramak lâzım gelecektir. Saltanat zamanında, inhitat devrinden başlayarak 1919 sencsine kadar devam eden ve mütemadiyen artan içtimaî nizam bozukluğu, Yavuzlar, Kanuniler devrinde harikalar yaratmış olan Türk gencliğini de her bakımdan zayıf düşürdü. Öyle ki bundan yüz sene evvel memlekette fikir gencliği namına hemen hiç bir şey kalmamıştı. Yüz senedenberi, Türkiyeyi kuTtarmak için yapılan hamlelerin' çoğu (müstesna) lann eseridir. Alemdar Mustafa Paşa bir istisna idi, Âli Paşa, Namık Kemal birer istisnadırlar. Ve nihayet Atatürk ve arkadaşları istisna teşkil ediyorlardı. Fakat bütün bu istisnalar bize gösteriyor ki, bir memleket nekadar zâfa uğrarsa uğrasın, biologik hayat sartları tamamen sönmediği müddetçe, orada hamle yapan, hamle vapmaya hazır bir genclik daima bulunacaktır. Ve işte bu imanladır ki, Ebedî Şefimiz Atatürk, büyük nutkunun en kuvvetli satırlannı okurken Türk gencliğine hitab ediyor ve onun ruhuna zaman mefhumunun hiç bir zaman öldüremiyeceği bir ideal aşılayordu. Ve gene bu imanladır ki Cumhuriyet Türkiyesi, kurulduğu gündenberi, Türk gencliğinin fikir ve ruh sıhhatini hiç bir zaman ihmal etmemiş, ondaki idealist hamle iştiyakını daima kuvvetlendirmeğe çalışmıştır. Bu pusııla, felsefcdir. Ama nasıl felsefe? Masa başında mefhum dnğıişü değil: realite yerine hayaMon ka'kan an'anevî metafizik değil; Eflâtun ku rusu ve İskenderiye artığı Iât'a7anlık mîstiği değil; felsefe tarihinin ııazariye kslıblan içinde bir tereddüd keyFı süren nlaycı septiğ'n geve7e!iğı değil; 7anıret. realite, vakıa. müşahede, istatistik, laboratııar tectübesi, tarih seyri, bir kelime ile hayat üstünde kuıulmus. kendisine yalnız reeli hareket nokıası yapan bir felsefe ve onun kafası. HıınF r a n s l s M ü t a r e k e suz yerjüzünde olup bitenlerılen hiç davetinin 31 teşrini K o m i s y m u R e i s i bir şey anlamamız nasib olma7; hcle ev\'e\e kadar talikıGeneral bnnsıız istikbali tahminde hatadan baş na karar vermiştir. Huntzinger ka hiç bir şey mukadder değildir. Bundan sonra heyet, geçen içtimada Cörüsülen dış siyasete aid meselelerin PEYAMt SAFA tetkikine devam etmiş ve Wisbaden Fransız Alman mütareke anlaşmasına mütedair komisyon tarafmdan takib edilen mesai raporunu dinlemiştir. Koordinasyon heyeti kararı yenilendi İngiltere, şimdi, Cebelüttarık İskenderiye deniz jolundan müşkülâtla ve pek az istifade etmekte olsa gerektir. Bu yolun yerine daha uzun olan Atlas Okyanusu Ümid burnu Hind Okyanusu yolile İngiliz İmparatorluğu arasmda, çok daha emin bir muvasala harh tesis etmiştir. Fakat, İngiltere, Akdenizde ve havzasında, daha kuvvetle hâkim olmak ve buradaki hakimiyetini hiçbir ciddî tehdid ve tehlikeye maruz bırakmamak raecburiyetindedir. Mesele Akdenizden geçen ve bugün pek mahdud bir surette istifade edilen imparatorluk deniz yolunun muhafazasından ziyade, imparatorluk kara yollannın da emniyet altında bulunmasıdır. Akdenizde Mısırın bir düşman istilâsına uğraması ve Siiveyşin işgali, anavatanın İngiliz İmparatorluğunun denizden muvasalasını kesemezse de, şarki Akdenizde, sarbl Afrikada, Filistinde, Arabistanda vahiaı ihtilâtlara sebebiyet verebilir. Bu itibarla İngilterenin, Akdenizde de, Akdeniz havzasında da kuvvetli ve hâkim olır.asl icab eder. Gerçi, iki darülharekâtta da, ajnı zamanda kuvvetli olmak mümkiin değilse de, İngiliz İmparatorluğu gibi muazzam bir devletin. bugünkü şartlar içinde. hem anavatanda, hem de Akdenizde kuvvetli olması lâzundır. Akdenizde. hiç olmazsa, sağdan soldan gelecek darbelere karşı muvaffaldyetli bir müdafaa yapabilecek kadar sağlam bulunmak şarttır. İngiliz başkumandanlığuun ve hukftmetinin Akdeniz havzasınm ehemmiyeü m takdir ettiklerine hiç şüphe yoktur. Onun içindir ki Singapur'dald İngiliz filosu Akdenize getirihnektedir. Trablusgarbda ve şarki Afrikada harekât mevsimi olan kış gelmeden evvel, İngilizlerin Mısırda kuvvetli bir kara ordusu da tahşid etmeleri gerektir. Cenubî Afrika, Hindistan, Avustralya ve Yeni Zelandanm bütün kuvvetleri. Mısırda toplanmak suretile herhangi bif baskın ve taarruza karşı hazır bulunmalıdırlar. TJzakşarktaki İngilij: filosunun Akdenize gelmesi. böyle bir kuvvet yığuıağuun başladığına delildir. Mütareke heyeti Vichy'de Vifhy 7 (a.a.) Mütareke komisyonunda Fransız heyeti reisi General Huntzincerie bu komisyonda harb esirlerine taalluk eden me^eleleri görüsmeve memur profesör Portmann dün Vichy'ye gelmirler ve hükumete mesaileri hakkında malumat vermişlerdir. Cumadan itibaren gazeteler gene 4 sahife çıkacaklar İngiliz tayyareleri Mors cehane fabrikasını yaktılar Almanlar da Vickers Armestrong fabrikalarım bombardıman ettiler Lor.dra 7 (a.a.) İr.^ihî Hava Nezareti tebliği: Almanyada: Duseldorf civarında Glad Backrhhcdt tayyare meydim, Kıefeld tayyare meydanı bina'.arı bombardıman edilmiştir. Buralaıda hasar ika olun muştur. Bir kaç kilom2tre şimali şarkide yangmlar çıkarılmıştır. Burada da alçak bulutlar ve sisli liava ilk hedefleri görülemez hale sokmuş'arsa da iki tayyaremiz Harrburg petrol tesi saüm seçebilmişlerc'ir. Kesif bir baraj ateşi arasmda uçan bu tayayTeler btş büyük yangın çıkarmaya muvaffak olmuş'ardır. Dusseldorf civarında Feis holz'de evvelki hücuınlarda esasen hasara duçar olmuş bulunan. tasfiyehanelere yeniden bombalar aulmışiır. Asıl hedeflerini bulmaya muvr.ffak o'arr.ıyan tayyareler Essen'de Mors repane fabrikalarma hücum ederek yakmışlardır. Alman tebliği Berlin 7 (a a."» Alman ordulan yükse1 kıımanda heyeti tebliğ ediyor: Bir Alman ha'b gemisi ceman 30,000 tonluk düşman ticaret gemileri batır mıstır. Muharebe tayyarelerimiz Tep nemouth ve St. Athar civarında tayyare meydanlarma, Chesterde Vickers Armstrone tayyare fabrikalarma ve Swansea'da esliha fabrikalarma hücum lar yapmıs ve bombalar atmıştır. Az miktarda İnniliz tayyareleri 6 7 ağustos gec€.^i Holanda ve sarbî Almanya üzerinde uçmuslar. muhtelif mahallere bombalar atmışlar. mühim hasarat yapabunların tekaüd ve yetim aylıkları son mamışlardır. bulundukları idare bütçesinden veri Kanadadaki Fransız elçisi lir.» Ankara 7 (Telefonla) Gazete sahifelerini tahdid eden Koordinasyon kararının neşrinden sonra bir gazete kenarlarını kesmek suretile gene 6 sa hife çıkmak yolunıı armıştı. Bu haıeketle kâğıddan tasarruf maksadım isühdaf eden hükumet kararınm bu maksadm akfine bir ne'ice vermesine sebeb olmuştu. Koordinasyon heyeti bu Ihtilâfa müncer olabıieeek herşeyi vaziyeti tetkik etmiş ve şu kararı verbertaraf ederek, şayam kabul b:r su miştir: retihal aramağa koyulmakla, Rumanya 1 Gazete sahifelerinin 4 '7 '940 takendi kendisine büyük bir hizmet etmiş olacaktır. Diğer taraftan, M^car rih ve 2 13870 nurr.arah karp.rname i'e mutalebatı nekadar hakkaniyet ve a meriyet mevkiine konulan 35 sayılı daiete müstenid olup halihazır icaba Koordinasyon heyeti karannm neşri tını n'azarı itibara alacak oiursa. o ka tr.rihi olan 10 temmuz 1910 taki eb'adı dar kolaylıkla tatrnin edilebilir. Bu hiç bir suretle tebdil o'.un?n.âz. 2 35 numaralı kararm birinci mutalpbat aynı zim^nd^, dünvanın hu pünkü siyasî vazivetsndeki tebaddülât maddesinin a ve b paragraflarındaki karşısında hiç bir hükn'd k.V'namış o hükumler gazete sahifelerinin 10 temlan tarihî an'ane iddii'arınclan faz'a muz 1940 tarihindekı eb'adına göre tr.tr.okul bir sulh şeraltıne ibtinad etme bik olunur. Bu tarihten sonra sahife eb'adım deği^tiren gazeteierin bu 45 lidir.» numaralı kararm neşri tarihinden itiİzmir fuarında hamîyet baren azamî iki gün zarfmda eski sahife eb'adına irca edilmelori mecburilevhası İrmir 7 (a a ) Vali Fuad Tok^al. ' dir. dün akşam berabprinde Belediye reKi ı 3 : 10 temmuz 1940 fan snnra j edoktor Uz olduğu halde Kültür parkı niden intisara başlayan gazeteler kulve fuar sahasını gezerek tetkiklerde landıkları kâğıddan teknik icablara göre azamî randımanı tenun edecek ebbulunmustur. Kültür parkta paraşüt kulesuiin ö ada uymağa ve sahife sdedlerini de 35 nündeki büyük caddeye üç satıhlı mer numpralı karar hü'rümlerino tevfikan mer bir levha rek/edilmiştir. Bu levha, bu eb'ada göre tespit eyleır.câe nec sahibi bulundukları emlâki İzmir has burdurlar. Fazla sahife çıkarmak nıaktanelerine terk ve •teberru eden va sadile eb'adı küçültmek için kâğıd kenarlarmm kesilmesi momrıudur tandaşların isimleıinin yazılmasına ve Bu 45 sayılı karar bu gün neşvo^mbu suretlc adlarınm anılmasma tahsis olunmuştur. Levhada şimdi şu isimler du. görülmektedir: Dirhemsiz Süleynıan, Aydınlı Cemal, çıkrıkçı Mehmed ve karısı Azize, Rodoslu Hasan kızı, Aksekili Sadık. Ankara 7 (a a.) Maaıif VekâletinAskerî ve miilkî tekaüd ka den bildirilmiştir: Maarif Vekilliğince merhum Ahmed nununun bir maddesi Mithat Efendinin saiılmakta olan ki değiştiriliyor tablarım tetkike memur edilen İstanAnkara 7 (Telefonla) Meclise sev bul Üniversitesi Kitabsarayı miidürü kedilmiş olan bir lâyiha ile askerî ve Fehmi Karatay ve Millet kütübhanesi mülkî tekaüd kanununuıı 63 ncı mad müdürü İsmail İlterin raporlp.nna nazaran Mithat Efendi morhumla damadesi şu şekilde değiştirilmektedir: «Tekaüd sandığı teşküâtı olmıyan dma aid olan bu kitablfr. kitabcılar mülhak bütçeli dairelerle hususî ida dan mürekkeb bir gıııoa toptan satılrelerden ve mülga şehremanetlerile Is mış, mühim bir kısmı bu şün için eltanbul meclisi idaresinden ve Ankara den çıkarılmış bulunmaktadır. Geri belediyesinden maaş alan memur ve kalanlar arasmda yazms veya nadir mualümlerden umumî muvazeneye da kıymette eserler bulunınadıŞı gıbi uhil hizmetlere veya umumi muvazene mumî kültüre aid ve ansik'opedik maden bu idarelere ve yahud bu dairele lumat Ktablan dışmda, ilmî bir mürin birinden diğerine nakli memuriyet esseseye yarayacak, ihtısasa müteallik etmiş ve edeceklerin evvelc» bu mu kitablara da tesadüf edümemiştir. Bu vazene ve idarelerde geçen hizmetleri itibarla bahis mevzuu olan kitabların tekaüd kanunlarında derpiş edilen hiz devlet tarafmdan satın alııımasında bir met müddetlerinin hesabmda sayılır ve fayda görülmemiştir. Fransa erkânıharbiyesi yeniden kuruluyor Cenevre 7 (a.a.) D. N. B.: Le'Eclaireier de Nice gazetesi General Vey»and'm General Gerodiasi millî müdafaa genel kurmaymı yeniden tanzime me mur ettiğini yazmaktadır. Alcantara vapuru Tamir edildi ve tekrar Alman korsan firemisini aramak ü^ere denize cıktı Lnrıdra 7 (a.a.> «Graf Spee> ile «Alcantara> arpsmdaki tezad İngiliz lerin deniz hâkimivetini tebarüz ettir mektedir. Bu gemilerin her ikisi de deniz muharebelerinde hasara uğradıktan ?r,nra tamir görmek üzere cenubî Amerika limanlarına çekilmİPİerdi. Lâkin son cece rruhkem zırhlarla kaplı bulunan Graf Spee yeniden bir deniz mue eirişmeği aöze alamıyarak i kendini batırdı. Müsellâh bir lüks volcu vaDuru olan ve deniz harbi icin insa erliimemis bulunan Alcantara vanuru Alman korsan pemilerinin izini bulmalc ü'erp dün Rio'dan hareket etTnî=:tir. Bu hâdise AİTnpnların cesaretsiz!isir>i rloğil. şu hakikati tebarüz ettir «İnailiz aemilpri Okyanııslarda ser bestce se\Tederİprken Alman gemileri bir saki eibi takib ec'ilmektedir.!» Pnfva 7 fa a ) Sovyet futbol pkioi iki tavyare ile Sofvava eelmir.tir. Fııtbolcular. So^'et plciliei erkânı. fu'bol fpdara"!vnpunun reisi ve azaları ve büvük bir Bıılaar sroorru kütlesi tara Grupta müzakereler TBaştarafı 1 inci sahifedei Ahmed Midhat efendinin kitabları yerinde kalacak Ottava 7 (a.a.) Havas bildiriyor: Mackenzie King Avam karnarasmda yaptığı beyanatta. Fransız İnrf.iz diplomatik münasebetlerinin kesPmiş olmasına rağmen Fransa sefirinin Kanadada kalmasma Kanada hükumeü jnüsaade ettiğini büdirmiştir. Muğla rençperlerine avans dağıtıldı Muğla 7 (a.a.) Merkez koopera tiflerinde mühim inkişaflar vardır. Ziraat Bankası ve merkezin beş kooperaLondra 7 (a.a.) Röyter: Midlands tifi bu seneki istihsal karşıUğı olmak mıntakasında buğday tarla'arında bu üzere şimdiye kadar zürraa 135 bin lunan Hitler'in nutku yazılı kâğıdîar lira tevziatta bulunmuştur. Tevziat dan bir miktarı çocuklar tarafmdan Sa devam etmektedir. Zürra vaziyetten jok memnundur. libiahmer menfaatine satümışlır. İngilterede Hitler'in nutku satılıyor Mezkur kazinonun üst salonundaki İstanbul Belediyesinin dört sene'ik faaliyetini icmal eden grafikler ve şehrin müstakbel çehıesini belirten ma ketler matbuat erkânına izah olunmuştur. İstanbul belediye isleri ve sehrin plânı hakkmda yurddaşîan alâkalandır mak düşüncesile verilen bu akşam yemeğinde şehir işleri ve muhtelif beledî meselelere dair muharrirlerle uzun bir hasbıhal yapan doktor Lutfi Kır [Baştarafı 1 inci sahifede] dar. dört senelik fealiyet ve geletvk liyesine ve hukuk âlemine kıymetli unsurlar yetiştirdiğini söylemiş, onu kuran, seneler için program'anmış mesainin yüriıten, idare eden ve lalebe yetiştinnokte büjük emek veren ve muvaffakiyet umumî hatları hakkmda gaztecileri tenvir etmiştir. gösteren değerli zatları hürnıelle anmıştır. Bundan sonra ruznameye geçilnıiş gerek Bütçe Encümeninde, gerek Büyük İptidaî maddeler tenzilât Millet Meclisi umumî heyetindc izhar eılilmiş olan teınennilere uyularak İstannispeti bul Hukuk fakültesile ajni teskilât ve ayni programlan tatbik edebilmek için Ankara 7 (Telefonla) Muamele fakiilte dekaııile Yiiksek Tedrisat Unnım Müdürü tarafmdan hazırlanıp, müsveddeleri toplaııtıdan evvel tetkik için ilfcililere gonderilmiş bulunan talebe kayıd vergisi kanununun 18 inci maddesinin ve kabul ve inıühan .alimatnamcsi üzerinde konuşulmııştur. Vekilin teklifi A. B. C. bendlerindo yazılı smaî müüzerine heyct, meveud talehenin mektebi bitirinceye kadar meveud talimatlara esseselerin vergi miktannı tayin etmek tabi tutulmasını ve yeni rejiroin ancak önümüzdeki seneden itibaren fakülteye üzere iptidaî maddeler tenzilât nispetini gösterir cetvel hazırlannıış, Ve girecek talebcyc tatbik edilmesini kabul etmiştir. Talimatnanıclerin teferrüatını müzakere ve bir raporla Profesörler Mec killer Heyetince de tetkik ve kabul olisine arzetmck üzere Dekan Baha Kantar, Yüksek Tedrisat Umum Müdürü lunmuştur. Bu tenzilât nispetleri sınal Etem Menemencioğlu, Profesör Sadri Meksudi Arsal, Profesör Cahid Oğuzoğhı, müesseseler tarafmdan haziran birden Doçent Nİhad Eıim. Bülend F^en, Mahmud Koloğlu, Fakülte direktörü Fejii itibaren teslim edilen mamulâtın ver« Bâliden ınürekkcb lıir komisyon teşkil edilmiştir. Yarın saat 10 da Profesörler gilerine tatbik edilmek uzere meriyete Meclisi tekrar içtima ederek bu meseleler Üzerinde müzakerede bulunacaktır. konulmuştur. Ankara Hukuk Fakiiltesi 4 seneye çıkarılıyor ye geldi. Muhterem Başvekilimizin haricî hâdiselere dair toplu ve sarih izahatını müteakıb temas ettikleri muhtelif meseleler hakkında söz alan bir çok hatiblerin beyanatı dinlendikten ve sorduklan suailere icab eden cevablar Başvekil tarafmdan verildikten sonra hükumetin iz^hatı umumî heyetce ittifakla tasvib olunarak saat 13 Bugünkü Türk gencliği, eski bucukta celseve nihavet verildi. hasta adam devrindeki nazari genclige benzemez. Bugünkü genclik faaldir, sağlam görüşlüdür, yurd meseleleri üzerinde hassastır ve idealisttir. lcabında va6500 tonluk Kleanti admdaki büyük tan uğrunda kanını akıtacağına Yunan vapuru. yüklii olarak limanımıza Kalles and içen bu gencliein en bü>ük gelirken Çanakkale civarında burnunda, tehlikeli surette karaya oturihtirası vatanın istiklâlidir. mustur. Atatürk gencliği, kalbinde tuŞehrimizden «Alemdar. gemi kurtartuşan ideal ışığını hiç bir zaman ma vapuru derhal mahalline gönderilsöndürmiyeceği için, ölünceye ka mistir. dar ihtiyarlamıyacak ve kalbden kalbe giden bu ışık, Türk gencliâi Vali dün akşam gazetecileri nin ebedî kuvvetini teşkil edecek. tenvir etti Bcş yüz sene geçse de Atatürk İstanbul 7 (a.a.) Vali ve Belediye gencliği. gene dipdiri ve canh a Reisimiz doktor Kırdar, bu aksam matbuat erkânına Takiim Belediye kazi yakta duracak! NADİR NADİ nosunda bir akşam yemegi \ermist,r. Bir Yıınan vanurıı Çanakka'ede karaya oturdu

Bu sayıdan diğer sayfalar: