8 Ağustos 1940 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

8 Ağustos 1940 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET T948 Somalide [Baştarafı 1 inci sahifedel müstemleke livasından yani altı ilâ yedi bin kişiden ibaret olduğu zannedilmektedir Gargara ve Adweine üzerine teveccüh eden diğer iki kol hakkında hiç bir tafsüât alınamamıştır. Bu şehirler Berbera'dan tahminen 90 mil mesafededirler. Aytıı zamanda bu şehirler Ber bera'ya giden ve Arablarm yegâne Inıllanılabileceği boyun noktasmdan geçen iki yolun başlangıcmda bulun maktadırlar. İtalyan kuvvetlerine karşı kısmen motonze Somali hecin süvari kıt'aları ve ban Kıngs Afrıcan iUfles cuzutamları ve bazı kuçük cüzütamlar bulunmaktadır. Berbera SomaUnm yegâne kabüi istimal limanı olması dolayısiîe en muhım askeri hedefür. Belçikada açlık, Fransada salgm fBaş tarafı 1 inci sahifede] Halkın büyük bır kısmı köyleri terkedip şehirlere sığınmıştır. Çu sebeble, mahsulu kaldırmak içın rençper bulmak imkânı yoktur. Belçikalılar, çok ekmek yemeğe alışıktırlar. Eskiden, muhtac: olduk'arı buğdayın yüzde yetmiş beşıni ithal ederlerdi. Bu gun itha'ât durmuştur. Gundelik tayın, adatn baçma yarım ekmektir. Erzak stokları ancak eylul ortasma, nıhayet teşrinievvel baştna kadar dayanabilecektir. O tarihten sonra Bel çika kıtlığa maruz ka^cakür^ Elçi, Fransanın bu/ük bir kısmmda, vaziyetın Belçikadakıne benzediğıni ilâve etmiştir. Manidar bir İngiliz tcbliğı «Mısırda bir İtalyan generalile 818 zabit ve neferi vardır, ve bunlar da esirdir» Kahire 7 (a.a.) Mısırm Libya tarafmdan istilâsı hakkında çıkan haberler münasebetile aşağıdaki resmî beyanname neşredılmıştır: «Hududda tam sukunet vardır. Mısır topraklarında hali hazırda bulunmakta olan İtalyan subaylan sadece bir general ve 818 subay ve erattan ıbarettir. Bunların hepsi de esirdır. Inonü kampında iki giiniin intıbaları Genclsrin uçuşlarım seyrederken Sanki göklerin tavanına bir ip asmış ve bu ipin ucuna, oyuncak bir tayyare bağlamışlar İnönü hava kampında çelik bakışlı genc kartalların misafırıyız. Burada uçan bır nesıl var. Vakıâ. onlar da bızım gıbi, hayata gozlerinı açtıkları zaman, annelerinden aynı ninniyi dınlediler: •L*>~usun da bü>üsün ninni! Tıpış tıpış yiirusün ninni!.. Fakat oyle bır gune geldık ki tıpış tıpış yurumek kâfı gelmiyor, artık.. Havalarda fırıl fırıl dolaşmak da lâzım! Çunku, baştanbaşa değışen dunya telâkkısı. yerde yurüyen milletı yerlerde sürunmeğe mahküm ediyor. İnönü kampını ben bir suzgeçe benzetiyorum. Hav&cı olarak yetışmek istiyen gencler, iıTHİtJerinin bahar çağından ıtibaren akın akın bu süzgeçin ağzında topianıyorlar. E\^elâ ciddî bır sıhhat muayenesı... Bu iş bittikten sonra, herkes kabiliyetine göre smıflara avrıhyorlar: Yer makmısti, uçar makinıst, telsizci makinist, muhabereci, bombardımaııcı, ?tışçı, pilot, paraşütçu pılot.. Bu seçmeyi muteakıb gencler, A. B. ve C tepelerinde çalışmaiara başlayorlar. Fğer ya\Tu bir kuşun anasından uçma yı nasıl öğrendiğini gözlerinizle görmüşseniz, İnönü hava kampında talebe yetştirme tarzı hakkında bir fikir edınebılirsirüz. Ilkin, yerde muvazene hareketleri, sonra tekerlekleri üzerinde motoru yürutuş.. Üçüncü merhale olarak sıçramalar. duz uçuşlar.. Sonra, gitgıde C. ve B. tepelerinde mutemadi hava hareketleri.. Ve ruhayet pilotluk payesi Her uç breveyi almağa muvaffak olanlarm en buyuk kazancları şu: Askerhk çağları geldıği zaman, orduya tayyareci olarak kabul ediliyorlar. Kampa iki türlu talebe geliyor: Bıri ortamekteb mezunları, oteki lise mezunları.. Aralarmda mekteblerini bitırmemış olanlar da var. İlk muayene neticesınde, ya sıhhati raüsaade etmemesi yuzünden, yahud her hangi bir sebeble havacılığa kabul tdılrnıyen gencleruı hüngur hungur ağlayarak kamptan nasıl ayrıldıklarını anlattıkları zaman ne yalan söyliyeyim, benim de gozlerim yaşardı. İnönü kampmı pordukten sonra ilk defa olarak kendi kendime: Muharebe hakkında mütalealar Belçika Kralı alkışlanacakmı; Cudahy, hakikat öğrenildıği zaman. teslim olmağa karar verdiği ıçin Kral Leopold'un alkışlanacağını sdylemişür. Mürtefiklerin bu kararın verılmesın den hiç olmazsa üç gun evvel haber dar edilmiş olduklarını da ilâve et miştir. Sefır sözlerine şoyle devam etmiş tir: c Reynaud'nun ve İngilizlcrin bu söyledığımın hılâfına olarak haberdar edilmemiş olduklarına dair vaki iddialarım cerhederek münakaşalara yol açmağa kat'ıyyen niyetim yoktur. Belçikalılar el'an Ingihzlere yakınhk hısleri duymaktadırlar.» Londra 7 (a.a.) Reuter: Reuter'in Bskerî muharriri diyor ki: «İlk bakışta İngiliz Sonalisini istılâ eden İtalyan kuvvetlerımn stratejık bır faikiyeti olduğu zannedilir. Fransız bozgunundan sonra bu memleket tecnd edilmiş ve üç taraftan İtalyan topraklarile ihata edilmış bir vazıyettedir. Dördun'ü tarafta ise Aden körfezd vardır. Burada da İtalyanlar ancak denizaltıları ve tayyarelerie faaliyet gosterebilırler. Adenden Ber beraya Ingılız takviye kıtaa^ı gonde rılmesine karar verildığı tckdirde İtalyanlaruı buna mâni otabilmeleri şuphelidır. Şarkî Afrikadaki İtalyan kuvvetleri 30,000 beyaz ırktan oimak uzere tahmınen 155.000 kışıye bal'ğ ol maktadır. Somaliyı istılâ e»meğe başlayan italyan kuvvetleri adedce faıktır. Bu kuvvetlerin bir muvaifakıyet istıhsal ettikleri takdırde birleşecekleri şuphesizdır. Mısırda Londra 7 (a a ) İngiliz radyosunun bildirdiğine nazaran. Mısırda bulunan İngiliz kuvvetleri, düşman tarafından yapılabilecek bir istilâva karşı ko>mak içın lâzım gelen butün tedbirleri almıştır. Bu husus hakkında dün Kahirede resmî bir bevanname neşredilmiştir. Bu beyannamede. garbî Çoldeki ameliyatm ilk safhasının bitmis oldu&u bildirilmektedir Şark cephesi rmntakası İngiliz kıtaatı tsrafından işaal edilmistir. Bu kıtaat adeden çok faik düşmanla muharebe etmeğe mecbur kalmıstır. Düşmanın zayietını saydıktan sonra beyanname muvaffakivetin İngiliz askermin mükemmel olan manevivatma ve parlak evsafma medvun olunduğunu sHvlemektedir. Harekât mmtakasında mütemadiven devriveler yapmış olan donanma ve hava ku\\'etlerinin müe«sir harpkâtınm da buna yardım ettiği ilS'e edılmektedir. İnffiüz \Tik<;ek ki'manda heyeti Libva hııdudun^a biivük İtalvan km'vetlerinİTi •absid edilmpkte oldu&unu ösrpnmiştir İtalvanlann İneilizlerden adeden on mi?li fa^la kuvvete malik olmadan taarruz ermeâe re<;aret edemiyeceklerini İn^lizler bilmektedir. Beyanname şoyle nihayet bulmaktadırPek vakmda. bir hücnma intizar etra»k lâzımdır. Fakat İ*alva^lar Ingiüzleri ?=fil avlavamıvacaklardır. Fransada salgın hastalıklar Londra 7 (a a ) Fransada salgın hastalık tehlıkelerinm buyuk olması dolayısıle Fransız hukumeti, halkı salgın hastalıklara karsı aşılamak üzere, sıhhıye heyetlerinin her havalıyi dolaşmalarına karar vermiştir. Pastör Enstitiisü. işgal altmdaki top raklar da bile, multecılere ve ahaliye tıfo açısı tatbikına baslamışür. Çete muharebeleri olacak Londra 7 (a a.) Londra askerî mahfilleri, Kahirede neşredilen ve İneiüz Somalisinin İtalyan kıtaatı tarafmdan istilâsına başlandığım bildiren tebliğ hakkında tefsiratta bulunarak istilâva mukavemet eden İngiliz kıtaatınm iyi talim görmüş mükemmel askerlerden mürekkeb hecin alavlarmdan müteşekkil olduğunu bildiriyorlar. Bir tneriliz gazetesi cevab verîyor Londra 7 (a a.) Daily Expre=s ?azetesi, Amenkanın Brüksel sefiri Cudahy'nin ingiliz gazetecılerine vermiş olduğu mulâkattan bahsederek şunları yazmaktadır: • A\Tupada bazı memleketlerin ma ruz bulundukları açlık dolaysıle bir çok Amerıkah İngiliz ab'.ukasını tenbulunmaktadır. Bu mahfiller harekâtın çete hîrbi şek kid etmeğe meyjal lini alacağı fikrindedirler Bprbera li Cudahy, mahsulü ksldırmak için ar manile Italyanlar arasmda 1100 metreden kada kimseyi bırakmadan iki milyon fazla yükseklikte dağlar mevcuddur ve kişinin cenuba hicret etmesi dolayısiîe bu dağlar üzerinde valnız develerin eeç Beiçıkanın yiyecek maddelerden mahrnesine imkân veren izler mevcuddur. rıım kalacağını söy'ıemektedir. MuhaBuna binaen makineli kıtaat kuMamlma cirler niçin avdet etmiyorlar? Çunkü bunlarm avdetlerine nanler mâni olsı pek az mümkün görükmektedir. maktadır. Nazıler is^al altmdaki FranHarekâta sabne olacpk mıntakamn sa ile meşgul buHınmıyan Fransa arahususiveti smdaki hududu karamışlardır. Ziraat Londra 7 (a a ) Times gazetesinin işçılerıni çıftliklerınden uz?k tutarak I pıda maddelerinin Belçika ahalısıne S?V«rî muharriri vazıyor: • İtalyanm İneıliz SomaHe'ne tarsı ei j celmesme mâni olanlar, İngı'iz'er derî«îti6i hareket hic bir snretle ^?kVn ğıl nazılerdır. Hıtler tarafmdan işgal medık bir şev deftildir Cıhutı'deki Fran edilen memleketlerde bulunan yiyecek 1 sız mukavemcHnin eokrreM uzprine stokları ne oldu " Nazıler bunları zapmemleket simalde Aden knrfen bnvu ledip kendi ordularını beslemektedır müstesna olmak üzere sağlam bir İtal | ler. Amenkadan Belçıkaya gidecek büv=n bl"ku ile çevriİT.is bulunmaktadır • tun yiyecek maddpleri, aynı yolu tu] tacaktır. Bu gıda maddelerinin sırf Fî'en İtalyan ara7M blokıı unjn bir Belçika ahalısıne verileceğı hakk'nda mii'Het nazan dikkatp alınd'Sı takdirde bize bir tek garantı venlmekte, o da ne derece gayrirnüsaid van^pttpdir Hebır nazi vadınden ibaret b^unrnpkta! men hem»n divoruz. çi'mkü deni'dpn Buyuk Brıtanya kadın ve çocukları yardım 0'^rfhVeceşi için tecrid vaziyeti aç bırakmak suretile harbediyor diyetam dpSildir cekler. Fakat gıda maddeleri depolarıMslumdur ki ualvanHnn Habe*istan nın bir askerî hedef teşk'l ettıklsrıne <3a. Libvada oldu&u gih' ek<=erivp+i iti dair kararı kim verdı? Hitler nıçin yib»r"e Avruoalı rvimamakla berabpr. cok yecek depolarımızı bombardıman et mühim kııwptl=ri vardır Soma'Hdp ara meğe çalışıyor. Limsnlarımıza hücum 7'nin cp+in bün'esini ım'Me rprpvan e edı>or yiyecek taşıyan şemilerimızi den kücük muharebpVH=n bazıiprın'n batırıyor'' Bız de elimizde olan her vav m ve kar=mz mahhp+i s^=+pmii<:rir sıtaya müracaat etmek mecburiyetinde O"le 7=T'TiP'rrr.ektpr'ir ki. Tİj'lafaa a kahyoruz.» d»dre faik kuvvefprin kpp'i^iri bsrpîcân vprT^îi'prek f'r^at nıhıır e**î$i 7srnan ü<" İtalvan kol'inu vurm=k icir [Baş tarafı 1 inci sahifede] Jr'weti"Mni seyyar olarak muhafazav? li maksadile toplanacak olan Bulgar Rumen konferansı için Cariova'da hazırhklar yapılmaktadır. İtalvada bir r^bal 7 f i a ^ T*aKan »»Hıılan kararçâhmm S9 numaralı tebli*H: Filnlarımız ii<'iir'%ü t'pfa nlarak TTavfs 1 p**^ol ('•no'annı bnmbaTiırnan etmi : lerdir BonTİn dppoiarmda van^'n ckr""! ve Tim=n tesi'atina fcabptipr VavdpI"1TUH^. P"'tün tayyarelerimiz üsierinp savan bir naberlere şnr» K=''fanın ilk brı»nV(aH'manı esnann^a "'V^n vnnem bir kaf eiir +=hrib tasfiyehanp Iskenderiyede alârm İskenderiye 7 (a.a ) Gece. İskenderiyede bir çeyrek suren alârm veril mişse de hiç bir tayj'are görulmemistir. Libyadaki İtalyan ordusu 250 bin kişi Kahire 7 (a.a.) Reuter: Burada zannedildiğıne nazaran, İngıl'.z donanmasınm teyakkuzu, Rom^ının Habe şistan ve Trablusgarbda deıhal muş terek bir taarruza geçmek kararını vermesine sebeb olmuştur. İtaljanlar, bu mmtakalaranki a?keri Uçmak güzel bir şey olmah! diye tesisatları idame ettırnıek için maruz duşünuyorum. kaldıkları muşkuiâtı anlaTiıslar «e InKarşımızda sıra sıra dizilen bu acemi gilız ablukası dolayısıle dsni^öşırı kuv çaylakların yakında Türk vatanının vetleri zayıflamadsn taarruza geçn^ek goklerinde bırer yırtıcı şahin kesilecekkararın» vermişierdir. lerini muhakkak surette bilmenin verTrablusgarbda her nek<dar b>r mıl diği gurur, şimdi göğsümü bir plânor yonundortteMb^ri kadar İtalyan ajkeri kanadı gıbi geriyor %e içimi stratosfeılevarsa da bunun ancak ufak bir kısmı ım cngin havasıle dolduruyor. muharebede kullanılabılir Bunun da Dun>aya erken gelmenın ve h.enuz sebebi susuz çol mıntakn'armda ılerle bır tayyareye bıle bmememiş olmanın mek için lüzumundan ;ok İazla adam'n acısını bu vesile ile bir kere daha dunakliye ve irtibat yollarmı muhafaza yuyorum. etmesi lâzımdır. Kamp müdürü Arif Doruk ve kıy İngiliz nakliye yoVannın kısaltılmış meth tayyarecimiz Şakir Hazım Gok olması muharebe kabihytmı haiz b'r men, mujdelediler: Bırazdan plânör uçuşları başkyaçok kimseleri bu vazifeden azade kıla1 cağmdan düsman ilerledikçe İngılızîe cak rin vaziyeti salâh bulacaktır. Bu uçuşları, yakmdan görmemiz lâzım... Foto Namık'm havada yakaladığı bir plânör Bulgar kabinesi Çinin bir ihtarı TBas tarafı 1 inci <;ahifedel ajansının soz sbylemeğe salâhıyetfar bir memuru. Buyuk Bntanya ile Ja ponyanın münasebetlerinin yakında yer.iden iyileşeceğini beyan etm'^tir. Arada zuhur etmiş olan ufak*efek snlasmamazlıklar. her iki taraf icin memnuniyetbahş bir surette pek ya kında halledılecektır. Mezkur beyanat, Tokvoda İngiliz sefırı Cragie ile Hariciye N\zırı Matsuoka'nm dunkü görüşmelerinden sonra yapılmıştır. Rumanya sadece mübadeleye taraftar Bukreş 7 (a a.) Salâhheth kay naklardan haber alındığma gdre, ce nubî Dobruca hakkındakı Bulgar mutalebaü hakkında her nekadar Rumen murahhasları Sofyada gorüşme'er yapmışlarsa da. henuz resmi muzakerelerın tarıhi tespit edilmemiştir. Zannedildiğıne göre, Rumanyanın yegâne derpiş etmekte olduğu suretıhal. ahali mübadelesine raüstetud bu'un maktadır. Rumenlerin iddiaları, Vıdin etrafmda Bulgaristanın şimali gaıbî koşesınde 120 bin Rumanya'mın bu ,kınmasıdır. Dobruca murabbamda bulunan Bulgarlann adedi 180 bındir. Bunlarm 143 bini cenub! Dobrucada bulunmaktadır. Burada 77 bin Rumen ve 135 bin Turk vardır. Dobrucanın bir kül olarak terki derpiş edılmemektedir. Zannedildiğıne göre. Rumanya, Bulger ırkının kesafeti galib olan kısımlan terketmeğe meyyal bulunmaktadır. Amerikan sefiri Japon Hariciye Nazırile görüştii Tokio 7 ( a j l Amerika büjnik elçisi Grew bu gün Haricive Nazın M. Matsuoka'yı ziyaret etmiştir. Domei ajansının oğrendığine göre. 20 dakika süren bu mülâkat esnasmda M. Grew. Hindi Çiniye dair Fransa ile müzakereler cereyan ettiği hakkında ga zetelerde çıkan haberlere mütedair malumat istemistir. M Matciıoka bu haberlerin yanhş olduğu cevabını vermiştir. sy'nin Başvekille Haricive Nazırını ziyaret ettiğini bildirmektedir. Üç sahsivet arasmdaki müzakere epevce sürmüştür, M Bo^^v yarın Bükre=e hareket edecektir Öğleden sonra Başvekilin reisli&irde bir nazırlar heyeti toplantısı yapılacaktır. Budapeste siyasî mahfillerinde bu çünkü müzakpre'.er hakkında tam bir kptiımivet m\ı>ıpfaza edilmektedir. dedıkodular™ Muhhs bir omzunu kaldınp indirdi ve za>ıf bir sesle: Ben bunlara ehemmiyet venneın, Hale bilir... dedi. Fakat bu dedikodular. bilhassa Nezahet Hanımın isyanı artık ehe^nmıyet verı'ecek bir dereceye gelmiş olamaz mı? Muhlis içini çekti ve mırıldandı: ATümkün. Salina ayağa kalktı ve elini uzattı: Teşekkür ederim. Muhlis Bey... Muhlis. dalgın ve kararsız önüne bakıycr, Salihanın uzattığı eli görmüyord'i. Gözletini kaldırınca kendini topladı, iilkindi ve ayağa kalktı: Eümden geleni yapmağa çahşacağıro, dedı. Sahlıa bu kadar vadi kâfi buldu ve Muhlisin rücuundan korkarak teşekkür ettıkîen sonra ayrıldı. İlk işi Nezahete bu ziyaretin neticesini telefonla haber venıek olmuştu. Muhlis odasında yalnız kalınca bir Simai" Afrikada SoniTTn'nn c=nııbıın'''M dü""an kamrlarile İ'=Vond°riv»» M==sa Mp+ruh demirjolu bombardı m»n edilmistir. S'mderland tinîn^'Vi dört mntörlü bir İn?iliz tav\are>;i ^nbnık ön'm^p avc f>ir. TVü zabit olmak iWpre spV'z V'ı=i dpi ibaret olan mürettebatı esir edil ıni =Hr Sarkî Afriksda «Ad^n» ve «Bprbpra3PTIİZ ve hava ü'ieri nr'ip==i' <nırettp bor" bardıman pdîlmi'; ^p bir düsman tay Yürüvus kollanmi7 İneiliz P Bındiğimiz otobus, öndeki otomobilin vokuşu çıkamaması yüzunden, daha ileri gıdemeyince bizim de, ayaklarımızm yardımına güvenmekten başka çaremiz kalmadı. : Şımdı (inönü) nun en hâkim noktalarından biri uzerindeyiz. Az evvel, birer tayyarenin kuyruğundan koparak, otobüsümüzün ilerisinde havalanan p'âr.orler, şimdi havada bir asma sahncak gıbi, s?llanıyorlar. Uçarken. bir yelpaze kadar bıle ses vermiyen. bu kuş kanadlarını, tayj'arenin ya\Tusu sananlar aldanırîar. Onlar, hakikatte. tayyarenin anasıdır. Havacı, ilk uçuş tecrübelerini orada yapar. Plânörde. ne bir motör arızasile sakatlanmak tehhkesi vard'r. ne de havada beklenmedık bır felâketle karşılaşmak ıhtımali'.. Sanki goklerm tavanına bir ip asmış ve bu ipın ucuna oyuncak bir tayyare bağlamışlar. Uzaktan temaşası öyle hoş ki. insan gözunu ondan ayıramıyor! Bır aralık arkadaşlardan Samı Karayel beik; de soy admdan aşağı kalmadığını gostermek için, bu plânorlerden bu'ine atlayarak tepemızde bü" hayli dolsstı. Aiişkm olmadığı için kimbüır, ne ha'de mecek dıye merak ediyorduk. Halbuki, o yere ayak basar basmaz, bir kahknha savurdu: J " br Türk paraşütçüsunun tuyyateden atlayı$ına aid kısa füm 4 " *^ Rumen elçisi Peştede temasa girişti Budapeste 7 (a.a.) Stefani: Ru manya elçisi M. Bossy buraya muvasalat etmis ve garda sefaret erkânile Hariciye Nezareti protokol mudür mua \ani tarafmdan karşılnmıştır. Bu akşam neşredilen bir tebliğde Bos Tetrıka : 31 Yasemin Dalları Yazan : SERVER BEDI Carum. Muhlis Beyefendi.» Demin bütün bunları konuştuk... Haleye, biı dost gıbı, onun istıkbalim düşundüğünüzu soyıersımz. Fena dedıkodular duyduğunuzu, hiç değılse bunlar yatı^mcaya kadar birbirinızi gormemenin daha iyi olacağını söylersiniz. Diyebilirsinız ki: ^Ben erkeğim. kendım için hiç bır endişem olamaz. Fakat senın için oyle değil » Biz bunlan vaktile Hale ile birçok defalar konuştuk. Benim böyle düşünmediğımı bılir. Fikirlerimin böyle bırdenbire değişmesinde dışarıdan bir tesir arayacaktır. Zeki kızdır. sizm kızınızdır Anlayacaktır ki bana dışarıdan bir müracaat vardır Olabilir Bunu inkâr etmezsiniz. Oyle ise sizin geldiğinizi söyleme liyim Hayır, hayır... Rica ederim.» Asla! O halde kim? Kimin tesirı? Azizin ni?. Hayır, ha ben, ha Aziz. O halde?. Meselâ... Hanımefendi.» Nezahet Hanımtfendi... Karım! Evet... O hakh olarak müdahale etmiş olabilir... Aranızda bir sahne cereyan etmiş olabilir... Mulılisin gozleri daldı. Saliha çok hassas bir noktaya basmı^. olduğunu anlayordu. Gozünun önünden oalonun bazı sahneleri geçti. Te'kin içın müsaıd bir an içinde bulunduğuna hükmederek devam etti: V« bütün aile muhitiniz... Yapılan Yahu... Ne bu telâşımz?.. Siz, hiç Kasımpaşa vapuruna binmediniz mı?.. Yarının kahramanları; Genc Türk paraşütcüleri Ü çüruk vapurlara canmı emnıyet eden adam, plânöre neden binmesin?.. Tilota: ksrtallar, hakikilerinden daha baskın İkınci bir plânorle, havada küçük bir Biraz akrobasi hünerleri göstere çıkmış olacaklar. tur yapan diğer bir arkadaş, yere iner raez misiniz? diye sormuş. Patikamsı bir dağ yolundan, otobüs ken, sapsarı idi. Ama. kabahat kendisinSen mısın. akrobasi istiyen! İnonüııün lerîe kampa donduk. Nefis bir akşam de.. jetiştirdiğı cesur pılotlardan Âli Yıldız giineşi, İnönünün altın harmanları uzeplânore oyle yaman bir «şandeK resmet ııne son selâmını gondererek ağır ağır koltuğa uzandı. Hale ile münasebetinin lumiş kı, bizim ahpabda da mide. bar ufuktan aşağı inıyordu. Tayyare ve plâ" mahıyeti neydi? Bunu kendi kendisine •=ak, biribirine karışmış!.. norle dolaşan arkadaşlar da çok geç » çok sormuştu; fakat mesele bugünkü Kıymetli tayyarecimiz Şakir Hazım meden bize iltihak ettıler. Selâmı Izzet «adar keskin çizgileri ve hududlarile Gökmene, bulunduğumuz tepeııin başka Sedese takılanlar oluyordu: karş'sına çıkmamıştı. Şimdiye kadar Ha Senın tayyarenin bir aralık motd» adi olup olmadığım sordum: leye karşı alâkasma bir isim, bir sıfat rü durur gıbi oldu, neden o?.. Vallahi, azizim. dedi, haritadakı aaranıağa mecbur olmadı. Ancak şimdi Selâmi güldü: daha vuzuhla düşünmeğe mecbur olu dını bılmiyorum, bu tepenin bizim ara Durur gibi olmadı, sadece durdui yorda Bu münasebet, bütün gorünüşü mızda tek adı var: «C« tepesi! Yarın sa Peki, sebeb?.. ne mğnıen «dostane. değildi; tamamıle bsh da (B.) tepesini size gezdireceğiz Sebebıni ben de anlamadım! Inönüne gelen talebe, evvelâ, kamp «cinsî de değildi; âşıkane» hiç değildi. Fakat arkadaşlardan biri gülerek. Belki zaman zaman bunlardan bırine civarmdaki (A) tepesinde, staja başlar, Sebebi gayet basit, dedi, senin çîfazla temayül ederek bu üç vasfı da Bu stajlan (B ) tepesinde, tekemmü! et nen işlemeğe başlamıştı. Hiç Selâmi koiçine ahyordu. Daha doğrusu tahlilî ve tirmeğe çalışır ve nihayet (C) tepesinde nusurken, motör çalışabilir mi?.. mua^yen bir münasebet çerçevesi içine yclken uçuşlarına geçer ve böylece (a Tayyareye binenlerden hepsi de ki'îa sokulması çok zordu; belkı onun da. b. c) brevelerini ikmal ederek plânör "üren bu hava seyahatlerinden son deHalenin de bu orijinallik ve müphemı pılotu unvanını alır. Bir plânörcü için rece memnun görünüyorlardı. bıından sonraki iş, motörlü hava vasıtayet hoşlarma gidiyordu. Bir aralık bana da sordular: bruıda çalışıp, tayyare pilotu olmaktar Sen niçin binmedin'.. Aralarındaki alâka ilkönce bir akra ıbsrettir.> Gülerek cevab verdim: ba münasebeti gibi başladı. Kardeş çoŞakir Hazım bu izahatı verdikten son Sizin gibi, beş dakika sonra topra« cuklan gibiydiler. Aralarında on yedı ra ilâve etti: ğa vnip hayal sukutuna uğramannak yaş faık vardı; fakat Hale ona bir .mü Burası vaktile korkunc bir kartaı ıçin!.. =avi» muamelesi yapmaktan hoşlanıyor yuvası idi. Plânör uçuşları başladıktan Salâhaddin GÜNGÖR du. sonra ortada tek kartal kalmadı. Heosi (H Kampa dair ikinci yazı, yarınki tası tarağı toplayıp gittiler! Bizim sun'l sayımızdadır.) (Arkan var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: