12 Şubat 1941 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

12 Şubat 1941 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 12 Subat 1941 Cenova bombardımanı Ingiliz denizcîlerîne şeref verecek yüksek bir taarruz ruhu ve büyük bir cesaretle yapılmış mükemmel bir baskındır Cenova bombardjmanı faakkında İngfliz resmî tebliğlerinin verdiği izahat, bu baskının nasıl yapıldığını* aydınlattı. Askerî musahabe Soruyornz! ( Şehlr ve Memleket Haberleri ) Usküdar tramvayları Almanyaya yapılan ihracat! kâr getirmeğe başladı Eski ayakkabı, elbise almak için Berlinden bir tüccâr geldi Almanyadan, muhim bazı Alman itha.ât fırmalanru tenısilen bir mümessil şehrımize gelmiştir. Alâkadar makam larla temas eden Alman mümessili, Ayakkabı ve eibise almak istemektedir. Bu elbiseler ve ayakkabılar eski dahi olabüecektir. Almanyamn alacağı tiftikler Aımanyanın n.ubayaa edeceği tiftikler için temaslara başlanmıştır. Öğrendiğimize göre bu temaslar müsaid bir safhada cereyaa etmektedir. Diğer taraftan Almaniann alacağı keçi kılı ve kitre için de temaslar yapılmaktadır, ingiltereye satılmış olan 400,000 balye tiftikten 2000 balyesi hazırlanmıştır. Rumanyadan 160 bir» ton petrol ahndı Bir müddeıtenberi Rumanyada bulunan Petrol Limited müdürü Sedad Ziya Kentoğlu dün şehrimize dönmüştür. Petrol Limited müdürü, kendisile göıüşen gazetecilere Rumanyadaki temasiarı hakkında demiştir ki: • Rumanyaya memleketimize gelecek petrol ve benzinle buna bağlı ticarî temaslarda bulunmak üzere gitmiştim. 160,000 ton daha benzin ve kısmen petrol gelecektir. Bunun ilk partisi Rumanyadan çıkmıştır. Sevkiyatın normal şekjlde devam etmesi lâzım gelmektedir. Hükumet ,Slovakyadan 400 ton çivi getnilmesi için akreditif açmıştır. Demir ve madenî eşya Ithalât birliği bu hususta Çekoslovak firmalarile mutabık kalmışiu. Diğer taraftan muhtelif firmalar hesabına da 600 ton çivi gelmekte dir. Dünkü ihracat Dün şehrimizden 300,000 liralık ihracat yapılmıştır. Bunlar meyarunda bilhassa Almanyaya, Mısıra, Filistine yaprak tiHün gönderilmiştir. Manifatura ithalât birliği Manîfatura ithalâtmı mümkün o'duğu kadar toplu bir şekilde yaparak bunu asgarî fiatla piyasava çıkartmak için Türk manifatura tacirlerinin Ticaret Vckfc'.etinin tasvibile knrmakta oldnk lan şirketin dün bütün formnlitesi ikmal oiunmuş ve sirket teessüs stmiî'ir Türk manifaturacıların yaptığı hitonluluk yeni Valide hanl altında, it>n' j edilen yiinlü ve pamuklu men=ııcatı eerek doğrudan doğruya halka perakende, gerekse toptan satmak İçin bir ma§ açacaktu. Resmî müesseseleri • • mizde dil anarşisi ne zamana kadar devam Bu seneden itibaren edecek? Evvelki gün Anadolu ajansının ga zetelere Fransız kabinesindeki değişikliğe dair tebliğ etmiş olduğu bir telgrafı okuduk. Orada: Mareşal Peten'le B. Laval arasında Fert'te yapılan mülâkatın neticesi olarak Amiral Darlanın Paris konuşmalan <Montoire siyasete yeni bir realite şekli vermistir» deniliyor. Yarabbi, bu cümle türkçe midir, fransızca mıdır, yoksa büsbütün başka bir dilde mitanzim edilmiştir. Bu telgrafi türkçeye nakleden mütercim «Montoire»ın vaktile Hitler'le Peten arasındaki mülâkat yeri olduğunu bilmediği için onu tercümesi gayrikabil bir kelime zannetmiş ve cumleyi anlayamadığı cihetle türkçeye naklederken de büsbütün anlaşılmaz bir hale getirmiştir. Ajansın, şimdiye kadar, almanca sır müşaviri manasına gelen «Geheimradt» ı «gizli müşavir», fransızca yarbay manasına gelen «Laeutenant Colonel» i teğmen ve <bölük> manasına gelen cCompagnie. yi «kumpanya» seklinde tercüme etmiş ve buna benzer birçok hatalar yapmasına almıştık ama, bu türlü «şaheser» bir cümlesine tesadüf etmemiştik. Diğer taraftan Maarif Vekâletinin Ankarada bir doçente yazdırarak orta mekteblerde tecrübe şeklinde okutulmak üzrtre gönderdiği gramerde ise ajansın bu kabil hatalarını binlerce defa gölgede bırakacak cüm'.eler var... İşte bir tanesi:« Gerundif cümlesinde (rabıt sigalan) tâli ciimlenin predikatı bir gerundiftir. Buna göre tâli cümle esas cümledeki bir adverbalın rolünü alır.» Türkçenin sarf ve nahiv kaidelerini öğrenerek onu yanlışsız yazmak isteyen taiebeye ne güzel bir nümune değil mi? Bu sekilde yazıları Maarif Vekâletinin velevki tecrübe için olsunmekteblerde tedrisini kabul ettiği bir kitabda değil, lâalettayin bir oıta mekteb talebesinin vazifesinde görsek onu yazan yavnınun ya alay ettiğine, yahud da akli melekesinin teşevvüşat» uğradığma hükmederiz. Onun için muharrirlerimize, muallimlerimize ve halkımıza lisan işlerinde rehber olmalan icab eden resmî müesseselerimizde bu dil anarşisi ne zamana kadar devam edecek, diye, Florya plâjı mayısta açılıyor! Belediye, burada yeni tesisat yapacak İstanbul Belediyesi, Florya plâjını mayısın birinci günü açmak ve icab eden tesısatmı tamamlamak üzere şimdiden hazırhğa başlamıştır. Şehircilik mütehassısı Prost tarafmdan hazırlanan plân kat'î şeklini almıştır. Buna nazaran tren hattımn Florya istasyonu kısnunda bir meydanlık ve bahçe yapılacaktu. Bunun arka tarafında sed sed ve öndekileria irtifalan arkadakilere nazaran daha aşağıda olmak üzere villâlar vücude getirilecektir. Bu villâların etrafındaki arazi tabiî ormanlara tahsis edilmiştir. Tezyinî mahiyeti haiz olması dolayısile Belediye, Floryarnn beş senelik imar plânına bu sene devam edemiyecektir. Bu sene otelin ihalesi lâzım gelmekte idi. Yalnız ahşab kabinelerden bir kısmı çürümüş olduğundan burada 200 kadar ahşab kabine yapılacaktır. Belediye, Floıyaya bir murakıb tayin edecek, iki doktorla hastabakıcıdan mü rekkeb bir sıhhî heyet bulunduracak, bu heyet icabında plâja gelenlere sıhhî tedbirier tavsiye edeceklerdir. Plâj eylul sonuna kadar açık kalacaktır. Belediye, her kabineye gireceklerin sayısını tnhdid ve ahnacak ücret ve duhuliyeyi de tespit ederek ihale şartnamesini bu şekilde ilân edecektir. Plâja şikâyet kutulan konacak, jimnastik tesisatı ikmal edilecektir. Kabineler üç sınıfa aynl maktadır. Floryada her gün 8000 kişinin banyo yapabilmesi temin edilecektir. Plâjlar müteahhide üç sene müddetle ilıale edilecektir. Bu civardaki halk plâjı geçen sene parasızdı. Burada bazı münasebetsizlikler vukua geldiğinden badema buranın on kuruş gibi cüz'î bir duhuliyeye tâbi tutulması kararlaşmıstır. NALINA IHEM MIHINA Bir maske düştii! ngiliz Başvekili Churchil] son nntkunda Bulgaristana son bir ihtarda bulundu. Bulgar ajansı, Bulgaristandaki Alman hazırlıklarına dair Churchill'in verdiği tafsilâtı tekzib ediyor. " D ' Yazan: Abidin " " ^ " ^ ~ Bombardımanı, ilk yazımızda tahmin ettığimiz gibi, İngüterenin Cebe:üttarıktaki garbî Akdeniz filosu yapmıştır. Bu filonun kumandanı Koramiral Sir James Somervüle'dir. Amiral Somerville harbden altı ay evvel şarkî Hind ukyanusu sulanndaki 4üncü kruvazör fırkasının kumandanıydı. 3 kruvazör, 6 ganbot, 1 refakat gemisinden mürekkeb bulunan bu firka, İran körfezile Kızıldenizde bulunuyordu. Amiral orada rahatsızlandığından İngiltereye geıraış, tekaüde sevkedilmek üzere iken harb çıkınca hizmette kalmıştı. Geçen mayısta, İngiliz Fransız ordulannın Dönkerk'ten çekilmesi hareketini idare etti. Sonra, Cebelüttarıktaki filonun kümandanlığına tayin edildi. Amiral, 3 temmuz 1940 ta Merselkebir'de yatan Franeız donanmasına yalnız Hood muharebe kruvazörü, Resolution zırhlıa ve Ark poyal tayyare gemisile hücum ederek 4 zırhlıdan, 1 tayayre gemisile diğer gemilerden mürekkeb olan ve sahil bataryalannın himayesinde bulunan bu doHanmayı tahrib etmişti. İngiliz anıiralı, bu hareketi büyük bir maharetle baçarmıştı; çünkü Fransızlan baskına uğjratmamış; tekliflerini kabul edeceği ümidile onlara 8,5 saat mühlet vernuşti. Amiral Somerville bu defa Cenovaya da, Malaya zırhlısı, Renown muharebe kruvazörü, Ark Royal tayare gemisi, Sheffield (Şefild) hafif kruvazörü ve diğer hafif gemilerden mürekkeb binflisbe küçük bir filo ile hücum etmiştir. Bu gemilerden Malaya'nın Sicilya boğazında Alman ve İtalyan pike tayyarelerinin hücumu neticesinde batmış veyahud çok ağır surette yaralanmış olduğunu, bir ay kadar evvel bir İtalyan harb tebliği resmen ilân ev Iddia etmişti. Malaya'nın 381 lik mermıleri, Cenova halkrna, kendi resmî tebliğleripin ne yalanlar uydurduğunu öğretmişUr. İngiliz filosunun, hiç kimseye görünpıeden, yahud göründüğü halde hedefini sezdirmeden Akdenizin bu kuytu köşesine kadar sokulması ve düşmana mükemmel bir baskın yapması, amiralın ve kurmayınnı yüksek sevk ve idare kabiliyetlerine bir delildir. İtalyan resmî tebliği bu muvaffakiyeti sise atfediyor; fakat, bu sis, yalnız kendi gözlerini kaplayan bir gaflet sisi olsa gerektir. Çünkü Cebelüttarıktan itibaren Cenova körfezine kadar takriben 850 mil mesafe vardır» Bu mesafeyi saatte 20 mil sür'atle katedebilmek için, eşağı yukan iki güne yakın zaman ister. Bu müddet zarfında, Akdeniz hep sisli naiydi? Demek ki İspanyaya tfibi Balear adalarında, Fransız sahillerile Korslka edasında ve nihayet kendi Sardunya pdasında muhtelif noktalarda bulunması lâzım gelen İtalyan istihbarat teşkilâtı ingiliz filosunun Cenovaya geldiğini görememişlerdir. Böylece pazar sabahı, şafakla beraber, Cenova halkı 381lik İngiliz toplannın korkunc gürültülerile uyanmışlardır. İtalyan tebliği 72 kişinin ölmesine ve 223 kişinin yaralanmasına rağmen, «Cenova halkının göstermiş olduğu sükun ve inzıbat her türlü medhüsenanın fevkindedir» dryor. Bombardıman Cenovalılar yataklarında iken yapılmış olduğu İçin, kimse evinden çıkamamıs ve tabil panik de olmamıstır. İngilizler askerî hedeflere 300,000 kilodan fazla ağırlıkta demir ve ateş yağdırmışlardır. Tahmin ettiğimiz gibi Anealdo .fabrikalan en şiddetli darbeye tnaruz kalmıştır. Churchill'in haber verdiği gibi Tunusa ihrac yapmağa hazırlanan Almanlara bir darbe indirmek üzere de demiryollanna kuvvet veren elektrik Istasyonu, havuzlar, depolar, iç iiman tesisatı, mazut tesisatt, petrol Earmçlan, iaşe gemileri, demiryolu eşya istasyonu dövülerek yangınlar çıkarılmifür. İtalyan tebliği, mutad nakaraü tekrarlayor: «Düşmanın askerî rnahiyetteki hedeflere isabet etmiyen gülleleri sivillere aid binalan müljim aasarata uğratmıştır» diyerek «sivil ve «asker» kelimeleri üzerinde bir kelime oyunu yapıyor. İngiliz tebliğinin dövüldüğünü bildirdiği bütün tesisat sivildir amma hepsi en mükemmel askerî hedeflerdir. İngiliz amiralı, her hangi bir sahil bataryasından veya bir kışiadan çok daha kıymetli askerî hedefleri düvmüş; İtalyanların kasdettiği manada askerî yani «üniformalı» hedefleri dövmemiştir. Sahil bataryalarınm seri müdahalesi, İtalyan topçulan şafak zamamnda baskına uğradıklan için, tamamile tesirsiz olmuştur. Çünkü, İtalyanlar bile, bir tayyarenin ingiliz filosu çekilirkea bir kruvazörün kıçına bir bomba isabet ettirmiş olduğunu söylemekle iktifa ediyorlar. Daver İngiliz zırhlılan, Cenovayı bombardıman ederken Ark Royal'ın uçurduğu tayyarelerin bir kısmı, Livourno'daki petrol tasfiyehanesine ve civarmdaki hedeflere tonlarca infilâk ve yangın bombası atmıştır. Başka tayyareler de Piza tayyare meydanına ve muhtelif mühim demiryollarını birbirine gağlayan şube hattuıa bombalarla hücum etmişlerdir. Bu suretle Cenova baskını, bir huzme şeklinde Cenova Piza Lavourno taarruzu şeklini almışür. Bu üç şehrin üçü de Cenova körfezindedir. Piza, Cenovanın 140 kilometre, lavourno ise 160 kilometre doğu cenubundadır. Piza değilse de, Livourna, İtalyanın deniz iislerinden biridir. Piza ile Cenova arasında, şimalî İtalyanın en büyük harb limanı ve deniz üssü olan Sp*ezia vardır. Sulh zamamnda burası, İtalyan donanmasının ikinci filosunun merkeziydi. 3 üncü ve 8 inci kruvazör firkalarile 10 uncu, 11 inci ve 13 üncü muhrib filotillâları ve 1 inci denizaltı gemileri grupu (20 24 gemi burada yatardı. Spezia harb limanı, Cenovadan yalnız 80 kilometre mesafede bulunduğuna göre, «aatlerce devam etmiş olan bombardıman esnasmda buradan çıkan gemiler, son sür'atlerile Cenova onündeki İngüiz filosuna hücum edebilirlerdi. İtalyan gemileri, malum ya çok sür'atlidirler, fakat bu sür'atlerini hücum etmek için değil, kaçmak için kullanmak âdetleri olduğundan İngiliz filosuna yalnız birkaç tayyare ile hücum edebilmişlerdir. Bunlarm da ikisi İngilizler tarafmdan düşürülmüştür. Bir İngiliz tayyaresi de Livourno'da İtelyan hava defi bataryaları tarafmdan düşürülmüştür. İngiliz tebliği İngiliz gemilerinin hiç bir zayiata uğramadıklannı kat'iyetle soylüyor. Üsküdar tramvayları alacaklarile yaI pılacak anlaşmalar hakkındaki Beledıye tekiifi Şehir Meclisinin dünkü toplantı| sında Kavanin, İktısad ve Butçe encümenlerinden mürekkeb muhtelit encümene havale edilmiştir. Buna nazaran Usküdar tramvayiarı idaresinin borclu olduğu İş Bankası ve eski Elektrik şirketile şu şekilde bir anlaşma elde edilmiştir. İdare İş Bankasına borclu olduğu 325,000 lirayı 200,000 liraya indirerek on beş senede bilâfaiz ödiyecektir. Eski Elektrik şirketine borclu olduğu 250,000 lirayı da 100,000 liraya indirerek gene on beş senede bilâfaiz tediye edecektir. Evkafın mezkur müessesedeki hissesi de ayrı bir anlaşma ile satın almmaktadır. Üsküdar tramvayları idare müdürü Feridun Manyas dün bir muharririmize şu izahatı vermistir: * İş Bankasına ve eski Elektrik idaresine olan borcumuzdan başka hiç bir borcumuz yoktur. Malî kabiliyetimiz iki senedenberi borclarımızı ödeyebilecek bir kudret iktisab etmiştir. Netekim geçen sene büânoomuzla 68,000 lira kâr devrettik ve 50,000 lira borc ödedik. Bu seneki umurm toplanhmızı 27 martta yapacağız. Bu sene de 98,000 lira bir devir papacağımızı ümid ediyoruz.> Fakat inkâr edilemez ki, İngiliz Başveküi, bu kadar mühim ve ciddî bir mesclede, her duyduğunu gazetesine yeüşüren heyecanlı haberler merakhsı bir Amerikalı muhabir gibi hareket ede* mezdi. Hiç şüphe yok ki İngUterenin Bulgaristandaki resmî ve hususî istihbar vasıtalan, esaslı tahkikler, çalışmalar ve araşörmalardan sonra binlerce Almanın Bulgar hava meydanlaıında cauştıklanm öğrenmişler ve bunu Londraja bildirmişlerdir. Hitler, geçenlerde irad ettiği nutukta, İngiltere, Balkanlara güveniyor; fakat nerede karşımıza çıkarsa orada İngiltereye hücum edeceğiz; diye Balkanlara karşı bir harekete hazırlandığını anlatmışü. Almanyanuı Bulgaristanla gizli kapalı bir takım temaslan olduğundan şüphe etmekte hata yoktur. Epeyce zaman evvel, Bulgar Krah günün birinde, gizlice tayyare ile Almanyaya gidip Hitlerle göriışmüş* tü. Arkasmdan Bulgar Başvekili Filof tedavi bahanesile Vıyanaya gitnıiş, oradan da gizlice Salzburg'a gidip Alman ricalile görüşerek sonra Sofyaya dönmüştü. Gene hatırlayacaksınu ki, geçenlerde, Sobranya'nın sol meb'uslarmdan 15 Idsi hükumete bir istizah takriri vererek, hükumetin barid siyasetinden şüphe ettikleri bazı noktalan ve bu arada, bir Ahnan taarruzu karşısında, Bulgar istiklâünin ve hükümranlık bakkı* nin silâhla müdafaa edilip edilmiyeceğini sormuşlardı. Hükumet, bu mühim istizaha hâlâ cevab vermedi. Bulgaristan, geçen Büyük Harbde, her iki muharib ve muhasım nimre ile gizli gizli müzakerelere girişmiş, pazarlıklar yapmış; nihayet artıranm ustünde kalnustı. Yugoslavyadan büyük bir parça ve Türkiyeden de 2000 murabba kilometre arazi almak şartile Almanya ile bir ittifak akdetmişti. Bu taarruzi ittifakı, 15 ağustosta esas itibarile kararlaştırdıktan, hatta 7 eyluld« imzaladıktan sonra dahi, göz boyamak için itilâf devletlerile müzakerelerine devam etmiştir. İtilâf devletleri 14 eylul 1915 te Bulgaristana bütün Makedonyayı vadetmişlerdir; Bulgaristan bu leklifi kabul eder gibi gorünmü?, 23 eylulde seferberlik ilân etmis ve itilâf devletlerine bu seferberliği Türkiyeye karşı yaptrğmı söyiemiştir. İtilâf devletleri nihayet Işvn farkma varmışlar e 4 birindteşrinde, Bulgaristana bir ttl* timatom vererek, Bulgar ordusundakt Alman ve Avusturya Macar zabitlerinin memleketlerine iadesini istemislerdir. Bulgaristan buna kaçamakb bir cevab verdiği için, itilâf sefirleri 7 birinciteşrinde Sofyayı terketmişlerdir. Alman ve Avusturya Macar ordu* lan 5 birinciteşrinde, Sırblara karşı taarruza geçmişlerdi; bu taarruz yayhmını aldıktan sonra, Çar Ferdinand yüzünden maskeyi fırlattı ve 12 birindteşrin günü Bulgar ordusu da, İslâv kar* deşinin böğrüne süngüsünü sapladı. Bulgaristamn, 25 sene evvelki marisinde böyle bir sabıkası olduğu içindir ki, şimdi onun tekzibine inanmak oldukça güçtfir. Bununla beraber, Balkan banşı namına temenni ederiz ki Sofyanm tekzibl, hakikatin ifaded olsun ve bizi haksn çıkarsın. Hâdiselerin inklşafına intizaren, her Türkün, Namık Kemalin şu mısraım tekrarlamakta olduğunu söylemekle iktifa ediyoruz: Dönersem kahpeyim millet yolunda bir azimetten! ADL1YEDE Beraet etti Beyoğlunda Altmbakkalda Babil apartımanı sahibi İstepan Dalbudak, apartımanındaki daire kira larmı artırmaktan millî korunma kanununa göre muhakeme ediliyordu. Hâkim Muazzez Savaşkanın naibllği altmda dört vukuf ehli, apartunanda keşif yapmış ve neticede, mal sahlbinin sonradan her kata birer oda kattığı ve başkaca da tadilât ve tamirat yaptığı anlaşılmıştır. Davaya bakan İstanbul yedinci asliye ceza mahkemeslnde dün bu rapor okunmuş, Müddelu mumî beraet istemiş, müdafaa da yapüarak, neticede mal sahibi İstepan Dalbudak beraet kazanmıştır. 400 ton çivi getiriliyor MAARtFTE fstanbul köylerinde yapılan mekteb ler İstanbul köylerinde yapılmakta olan ilk mekteb blnalarının inşaatı Maarif müfettişlerl tarafmdan tetkik edilmis, program muclbince bu sene ikmal edilecek mekteblerin noksanları tespit edilmiştir. Rizeden iki deli getirildi Rizeden İstanbula dün İsmail ve Ali adında iki deli getirilmiştir Bun lardan İsmail, orada kendi evini yakmış ve kırda otlıyan danaları bıcaklamıştır. Ali de, be§ ya^ındakl oğlu Hüseyni kesmiştir. Jandarma muhafazasmda İstanbul Adliye dalresine g^tlrilen iki deli, Bakırköy Timarhanesine gönderilmiştlr. Soruyomz! Bir eroinci iş başmda öldü Sebebsiz bir hücum Balatta Odunkalesl sokağında 9 numarada oturan Yanko, evvelki pece evine glderken karanlık bir sokakta Süleyman Erol admda biri nin tecavüzüne uğramıştır. Süley man, bilâsebeb Yankonun üzerine hücum ederek, bıçakla yaral,amıştır. Suçlu yakalanmış, Yanko tedavi altına alınmıştır. f Garsonlar Cemiyetinin kongresi Eroin yapmak ve satmaktan mütoaddid sabıkaları oaln Ziya adında bir eroincl, dün eroin Imal ettiği odada çalışırken ve zabıtanm kendlsini cürüm üzerinde yakalıyacağı sırada eroin imallnde kullanBöylece, İngiliz filosu, bir tayyare n dığı bir kaç büyük şişenin kazaen yama mukabil, Cenova, Piza, Livourno patlaması neticesi ölmüştür. Ziyanın Beyoğlunda Nurziya soda İtalyanları ve ağlebi ihtimal Almanları ağır zayiata uğratmıştır. İtalyan kağı civarında atölye olarak kul tebliği, mutadı veçhile Cenovada askerî landığı ev, evvelki günden itibaren hedeflerin dövülmediğinl, diğer iki se gözleniyordu Akşam, cürüm üzehirde hiç bir zayiata uğranılmadığını rinde yakalamak için icab eden iddia ediyor. Onu bir de, bu üç şehirde tertibatı alan zabıta memurları, yaşayan zavallılara sormalı! am eve girecekleri zaman içeride İngiliz arhlılarının 381lik toplarmm bir gürültü duymuşlar ve atölye omermisi 885 kilogramdır. Merminin içi, larak kullandığı odaya girdiklerl yüksek infilâk maddeleri daludur. Bu zaman Ziyayı ölü olarak bulmuşlarmüthi? menniler, düştüğü toprakta, bos dır. Ölüm hâdiseslnin eroin lmall tan kuyusu gibi çukurlar açar; en salın için hazırladığı büyük sişelerden binrhları deler. Hiç bunlarla dövülen te rinln patlaması netlcesi vukua gelsisat hasara uğramaz olur mu? 885 ki diği anlaşılmışiHr. loluk bir lokum paketi bile bu kadar şiddetle bir topun ağzından fırlaülsa Bursada koza satışlan vurdugu yerden ses getirir; nerede kaldx Harvey çeliğinden yapılmış ve içine Bursa (Hususî) Koza satışları, nitrogliserin barutu doldurulmuş mer :oza ihracatı mevsimi olması domiler, veya birkaç yüz kiloluk tayyare layısile muntazaman devam etmekbombaları hiç bir sey yapmıyacak? Bu tedir. Yeniden bir parti olarak 2300 na züğürt tesellisi derler. kilo ve 9800 lira kıymetinde ipek Hakikat şudur ki İngiliz donanması, ihrac edilmiştir. o yüksek taarruz ruhile İtalyanın hariİpekli kumaşlara vaki taleblerin mindeki bir körfeze takdire lâyık bir de çoğalması, fabrikaların tam ranmaharet ve cesaretle sokularak üç mev dımanla çalışması ve yeni mahsukii altüst etmiş ve İtalyan donanması, lün döküm zamanına daha dört bu defa da surabna atılan eldiveni yeray gibi uzun müddet bulunması naden elıp cebine koymaktan başka bir zarı dikkate almarak Millî Sanayl şey yapamamışür. ABtDtN DAVER Birliği İktısad Vekâletine müracaat ;derek koza ve ipek lhracatının li;ansa tâbi tutulmasını taleb etmiştlr. Kömürden zehirlenerek öldü Koska caddeslnde Gülser apartı manı 4 numarada hlzmetçilik yapan Rasel evvelki gece yıkanmak üzere halâya aldığı mangaldaki lyi yanmamış kömürden zehirlenerek ölmüştür. Kalb sektesinden ölüm 10 senedenberi Sirkecide bir otelde oturan askerî mütekaidlerden Zîya Vehbi admda bir zat dün sabah odasında ölü olarak bulunmuştur. Yapılan muayenede Ziya Vehbinin zamanlardanberl müptelâ olduğu kalb hastalığmdan öldüğü tespit edilmiş ve defnine ruhsat verilmiştir Bir hamal yaralandı Dün sabah Sirkecide Liman İşletmeslne aid ambardaki tütün balyalarını motöre nakletmekte olan hamal Davud, taşıdığı tütün balyalarmdan blrinin düsmesi neticesi belinden agırca yaralanmış, Cerrahpaşa hastanesinde tedavi altma aiınmıştır. Maarif müdürlüiŞrunce hazırlanan bir Istatistiğe göre, 937 senesindenberi İstanbul köylerinde halk tarafından 32 mekteb yapılmıştır. Bu mekteblerin 8 i Silivri, 3 ü Yalova, 2 si Kartel, 3 ü Beykoz, 8 i Şile, 11 Eeyoğlu, 3 ü Çatalca, 4 ü Bakırköy Konya (Hususî muhabirimizden) köylerinde inşa edilmiştir. Gene bu Tabı ve neşir masrafı Konya Vilâ kazalarda yapılmakta olan 9 mekyeti Ticaret Odalarile Borsasınca teb binası da 23 nisana kadar bltitemin edilmiş olan «Konyanın iktı rilecek ve merasimle açılacaktır. sadî bünyesine bir bakış» admdaki Köy halkının kendi emek ve malzeeser Konyada netlcesi merak ve a melerile vücude getirdlği bu meklâka Ue takib edilen bir telif hakkı teblerden başka Vilâyet tarafmdan davası dogurdu. Davayı açan Kon da 37 yeni mekteb binası yapü ya orta okuiu öğretmenlerinden Hu mıştır. kuk Fakültesi mezunu, Konyanın Mekteb inşasmda halkın gösterystiştirdiği kültürlü muharrirler diği alâka çok verimli neticeler tevden Ilçınlı Mithat Şakir Altandu:. lid ettiğinden, daha geniş mlkyasta Dava edilen de Konya Mmtaka Tiyardımda bulunmak üzere yeni VIcaret müdürü Zeki Afşindir. İddialâyet bütceslnde tahslsat miktarı ya göre Zeki Afşin bu eserin mu arttırılmıştır. kaddemeslni değiştirtip altına da kendi imzasını koyarak Mithat Şa Ortamekteb yardımcı mualkir Altanla aradaki hususî mukalimlerînin maaşı velenamenin hükümlerine aykırı olarak bu eseri kendisine mal ve Orta mekteb yardımcı muallim nisbet eyleyip neşir sahasına koy k r i ayın on ikisi olduğu halde, ikinmuştur. Konya Adliyesince hak cikânuna aid ücretlerini alamamışkında takibata başlanan Zeki Afşin, îardır. Esasen cüz'î bir ücretle çalıgene iddiaya göre böyle bir eser vüşan ve ekserisl aile sahibi olan mucude getirmek için ilmî kifayet ve allimlerin bugüne kadar paralannı kültürü haiz değildir ve bu eser üalamamalan vazlyetlerini müşkülzerinde de hiç bir emeği yoktur. Eseri yazan, hazırlıyan Mithat Şakir leştirmiştir. Alâkadarlar, vaki olan verdikleri cevabda Altandır. Mithat Şakir Altanm me müracaatlere sai ve tetebbüu mahsulü olan bu Ankaradan emir beklediklerini söy Konyada meraklı bir dava Türk Kültür Birliği hakkında Türk Kültür Birliğinden dün şu mektubu aldık: «Evvelki günkü Cumhuriyette Eminönü Halkevi tarafmdan tertib edilen Ali Şiınevai gecesinde gös erDen temslle aid resmin altma :Türk Kültür cemiyetinin saz he reti> diye yazılmıştı. Cumhuriyetin ünkü nüshasmda ise «Türk Kültür cemiyeti adı ile halen bir cemiyet mevcud değildir> denilmektedir. Bu lfadenin eskiden mevcud ve halen faaliyette bulunduğu, büyük Türk şairi Ali Şirnevalnin 500 üncü doğum yılı münasebetile merkez blnasmda Türkistanlı ve misafirler den ibaret olan kalabalıkte kut uladıŞı diğer gazetelerde de intişar edern ve musaddak «Türk Kültür Birliği» cemiyetlni alâkadar etti ğinden tashihini rica eder ve. derin ;aygılarımızı sunarız» CUMHTJRİYET Yukarıki mekubda mevzuu bahsedilen ikinci me:ele, Türkistanlı bir kaç şahsm matbaamıza gelerek Birlik idarecilerine izafeten yapılmış gibi göste•ilen şifahi müracaatleri üzerine azılmışl.. Bu mektub, bize verilen izahatın yanlış olduğunu ortaya çıarmıştır. Gemlik köylerinde bir cinayet Gemlik (Husus) Buraya bağlı Armudlunun Koyundere çiftliğinde çalışan Büyük Kumlalı Ömer Kâhya oğlu Mehmed mezkur çiftlikte işçi Mahmudu bıçakla öldürmüş ve çiftlik sahibi İdrLsi yaralamıştır Yaralı Bursa hastanesine gönderilmiş, katll, jandarmamız tarafından yakalanmıştır. J Memleket iktısadiyatı için bu teşebbüsün ne derece faydalı olabileleği, gerek Ticaret Odası ve gerek diğer alâkadar teşekküUer tarafmdan tetkik edilmektedir. Yaşı ne kadar ve kendisi nereli olurı olsun, bütün otel hizmetçisi kadınlar aleyhine, bekârların bayrağını açıyorum, çünkü: Otel hizmetçisi kadınlar, yatağın yastığım, mutlaka havagan memesinin aksi tarafına koyarlar. Meselâ, bekârların eski ve pek düşkünü oldukları bir âdet mucibince, uyumadan evvel kitab okumak veya tütün içmek mi istiyorsunuz, ışık gözünüze girmesin diye, kitabı, rahatsız bir vaziyette, havada tutmağa mecbur olursunuz. Sabahleyin, yastığı tekrar yerine konmuş bulurlarsa, bu ihtan hüsnü niyetle karşılamazlar. Belki, mutlak salâhiyetlerine mağrur ve sizin acıklı halinize hiç merhamet etmeden, yatağı aynen eskisi gibi düzeltirler ve zulümlerinin size vereceği azabı, sinsi sinsi gözlerler. Ve daima, hiç bıkıp usanmadan, sizin yaptığınızı bozarlar, size meydan okurlar ve Cenabı Hakkm size verdiği hayatı zehirlemeğe uğraşırlar. Eğer, ışığı biçimsİ2 vaziyete getirr^ek için başka* çare yoksa, karyolayı ters çevirirler. Bavulunuzu, kapağı açık durabilsin dye, duvardan beş, altı pus ileriye koydunuzsa, onu mutlaka duvara doğru iterler. Bunu mahsus böyle yaparlar. Tükrük hokkasını, siz, rahatça kullanabileceğiniz bir yere koymak ister esere Zeki Afsin tara^ndan fuzulen tesahüb edilmiştir ve mündericatı arasma mevzu ile alâka ve mü. nasebeti bulunmıyan bir resim de Zeki Afşinin koleksiyonundan diye geçirilmiştir. Zeki Afşin, ayni zamanda bu eseri matbuat ve duvarlarda ve radyoda, kendi kîişesi ile birlikte hakikat hllâfma olarak teşhir de etmis reklâmlar yap tırmıştır. Şimdi mahkemeye intikal etmle bulunan bu eser ve davanm nasıl bir netlceye bağlanacağı, muharrir ve müellifi olmak hakkmın hangisinde kalacağı ve davanm ne gibi safhalar göstereceği Konva münevverieri tarafmdan merakla beklenmekte dir. lemişlerdir. V I Kısa Haherle? * Üniversitede, bugün dersleri müteakıb sömestr tatiline başlanacaktır. Tatil münasebetile, Edebiyat Fakültesi arkeoloji ve coğrafya şubesi talebeleri, tetkiklerde bulun mak üzero Hataya gideceklerdir. * Yedek İtfaiye ekipleri için acılan kurslar bitmiştir. Bu kurslarda 3800 eleman yetişmlştir ve bunlar lüzumunda çalışmak üzere 210 mıntakaya taksim edilmislerdir. için bir zevktir. Altı erkeğin kullanacağı miktardan daha fazla briyantin sarfederler. Onlan briyantini aşırmakla itham ederseniz, hayasızca yalan söylerler. Günaha girmekten kat'iyyen korkmazlar, Eğer, kolaylık olsun diye, anahtarı kapının üstünde bırakırsanız, kâtibin odasına götürüp garsona teslim ederler Eşyanız çalınmasuı diye böyle yaptıklarını söylüyerek kötü bir bahane bu lurlar. Hakikatte, maksadlan, yorgun, argın avdet ettiğiniz zaman, anahtan aramak için sizi merdivenin en basma kadar inmeğe mecbur etmek yahud aşağı gönderilecek bir garson aratıp sizi üzmektir.. Bu garson, zahmetine mukabil sizden bir bahşiş umacaktır.. O takdirde, zannedij'orum bu alçak mahluklar, kazancı onlarla yarı yanya pay ederler. Mutlaka siz daha yataktan kalkmadan ytağmızı yapmağa gelirler, rahatmızı kaçınr,, sizi mahvederler. Fakat, kalktmi2 mıydı, ertesi güne kadar bir daha yüzlerini göremezsiniz. tasavvur edebildikleri bütün aleakhklan irtikâb ederler, sırf ahlâksızlıklarından. başka sebeble değil. Oda hizmetçisi krdınlar, her turlü insanî duvsudan mahrumdurlar. Oda hizmetçisi kadınların ilgası içir meclise bir arzuhal vermek kabil olsa yapacağım. ' İki binden fazla azası bulunan Gar sonlar cemiyeti dün senelik kongresini yapmıştır. Heyeti idare ve hesab işleri raporlan okflfcp kabul edildikten sonra Mehmed Dilman riyasete seçilmiştir. Garsonlann en büyük derdlerı yüzde on meselesidir. Bu hususta şu noktai nazar ileri sürülmektedir: «Müşteriler yüzde pn hakkmı seve seve vermektedirler, halbuki patronlar hiçbir zaman bunu, tam olarak bizlere vermiyorlar. Sebeb olarak da muhtelif şeyler ileriye sürüyorlar. Biz ise patronlara karşı kuvvetli değiliz ve istekleritnizi aramı^da mevcud tespnüdsüzlülyüzüiiden kabul ettiremiyoruz » Garsonlan alâkadar eden diğer bir Dünkü toplantıdan bir intıba mesele de şehrimizde buhınan ecnebi garsonlardır. Miktarları esasen pek az olan bu yabancı garsonlarla alâkadar oimalarının sebebi rekabetten ziyade yalmzca onlann işlerini kendileri yapmak istemeleridir. ' Yarın B'ivük mursır serisinden Boris Savinkov un ikici kısmını okuyacaksınız. siniz. Fakat bu, onlann işine geknez. Başka yere koyarlar. Yedek kunduralarınız, erişemiyece ğiniz yerlere sürgün edilmiştir. Onları, yatağın altına, duvar müsaade ettiği kadar uzağa sürmek, en büyük zevkleridir. Bu suretle, hacil bir vaziyette yere yapışmağa, karanlıkta, kunduraları, çekecekle yakalayabilmek için can havlile kulaç atmağa mecbur olur ve küfür edersiniz. Otel hizmetçileri, kibrit kutusuna, daima yeni bir yer bulurlar Her gün bir başka yer keşfederler ve evvelce kutunun durduğu yere bir şişe, yahud camdan mamul, kırılacak bir diğer şey koyarlar. Maksadlan karanlıkta el yvav damile araştırırken o cam eşyayı kırmağa sizi mecbur etmek ve şaşırtmaktır. Mobilyenin yerlerini mütemadiyen değiştirirler. Gece içeri girdiğniz za man, sabahleyin gece dolabımn durdugıı yerde yazı masasını bulacağınıza emin olabiliısiniz. Ve sabahleyin, tuvalet liğenini kapının dibinde, salıncaklı san ~ Oda hizmetçileri 5ECME MiKÂYELERi C E İ İ dalyeyi pencerenin Snünde bırakıp çıkarsanız, geceyarısına doğru dönüp geldiğiniz zaman, ayaklarınız sandal yeye dolaşır, pencerenin onündeki liğene de girip oturursunuz. Bu, sizi tiksindirir. Onlann da aradığı zaten budur. Her hangi bir yere koyduğunuz her hanği bir şeyi, hiç bir zaman orada bırakmazlar. İlk fırsatta oradan alıp başka tarafa götürürler. Yaradılışlan icabıdır. bu. Can sıkıcı ve menfur göriinmek için bu yolu tutmuşlardır. Canmızı sıkmağa muvaffak olamaz larsa, ölürler. Yere attığınız bütün gazete parçalannı son derece itina ile toplayıp, masanın üstüne, büyük bir dikkatle istif ederler, halbuki, en kıymetli müsveddelerinizle ateş yakarlar. Sizi hassaten rahatsız eden bir eski kâğıd parçası varsa, onu başmızdan atmak için, bütün kuvvetinizi, tedricen, istediğiniz kadar sarfedebilirsiniz. Bütün gayretleriniz boşa gider. Bu eski kâğıd parcasım her seferinde yerden alır, muntazaman ayni noktaya koyarlar. Bu, onlar VARÖCLU^ CUMHURİYET Nfishası Senelik Altı avlıfe Üç avlık Bir avhk S kuruştur. Türkıye Harto için ıcuı 1400 Kr 27oı, Kr. 750 . 14M) . 400 • 800 » 150 • Yoktur. teralt { Gazetemize gönderfkn evrak ve ynnlta nesreı)ilsin edilmesm lade edilme» vn ziyaından mes'uüyet kabul olunmaz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: