12 Mart 1944 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

12 Mart 1944 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 12 Mart'î»44 ÜhfÜN MEVZULARI J İHEM Fiat murakabe işleri Büyüklerin küçük, ,..••!• lerden, cemiyetin ferdlerden en çok istedikleri şey itaat oluyorsa küçük buyük herkes daha çok itaatle mukayyed bulunuyor demektir. İtaat deyince bir emre. bh" yasa. ğa, bir kanuna, bir vazi^eve boyun~eğme. yi anlıyoruz. Buna göre itaat etmekten, bir emrin iradesini yerme getirmek, bir emre uymak, bir iktidar sahibirun. idaresi altına girmek anlaşıhyorsa itaat etmek, irademizden, şahsî haklarımızdan kaybetmek ve serbestçe k^rar vermek hakkımızı bir başka şahsa terketmek manasım ve ayni zaminda emretmek, hâkim ohnak ve idare etmek hakkına bu şahsın sahib olmasını tazammun ediyor. O halde ki itaat etoıek, bir taraftan şahsiyetin ezihnesi, yıkılması, bir taraftan da hüküm ve tahakküm etmesi gib! birbirine zıd İki netice doğuruyor. Bu suretle îtaat eden mes'uliyetten kurtulurken, hükmeden bütün mes'ulfoTeti üzerine alıyor. Mes'uliyetten kurtulmak, şahsiyetten fedakârl'k p : 1 i=ma (1J>ğuna göre esas itibarile hoş ve rahat bir şey olmasa gerektir. Bütün mes'uliyet üzerine alarak hükmetmek de bazan pahahya mal olan korkunc bir cesa. rettir. Fühakika her cemlyet düzentnde itaat ve kumanda daima olmuştur ve olacaktır. Cünkü bunlann tamamile kaldırılması en ideal bir cemiyette bile ancak bir ihtimal olarak düşünülebilir. Bizim vazifemiz bunların dozlan, kuvvet, şekil ve kıymetleri üzerinde durmaktır. NALINA MIH1NA! Denizaltı harbi ne âlemde? Yazân* Abidin Denizaltı harbi ne âlemde? Bir zamanlar, ejanslarm ve radyo'iarm heır.er. hergün bahsettlkleri, gazetelerın bir.nci sahifelerinde büyük puntoiu başlıklarls yer verdikleri denizaltı harbi, şimd: üçüncü dörduncü plâna atılmlştır. Aimanlar, her ay sonunda, bir aylı Müttefik gemi kayıblarlnıtı bir büânç sunu verirler; gazcteler de, bunu mun, tazaman neşrederlerdi. Şubata aid bi lânçoyu, hiç b:r gazetede goramedim Acaba, dedim, Alman başkumandaıJığl geçen ay bu husustaki mutad tebliğin: n e ş ^ m e d i m:? Bir defa d=ı Anadoiu janslnln bülteninde aradlra ve bulcum, 1944 şubatlnın bilânçosu o kadar zayıftir ki Alman denlzaltılarrnın harbi kazana cağını umanlarl büyük lıayal suiutuna uğratmlş ve hiç bir gazete bunu ceşre lâylk bir haber görrruyerek sepete atm'ş, 1 ır.art tarihli Alman harb tebliğin:n •orunda okuduğum bu bilânço şudur: «Ingiliz ve Amerikan İaşe ve İkmal nakllyatlna karşı açllaa rnücadelede bahriyenuz ve hava kuvvetlerimız, şubat ayı içinde, hepsi 144.185 tonluk 26 tioaret gemisilc 15 yelkenliyi batırmışlar. dır. «200,000 tondan fazla 34 düşman geeoisi de bombalar ve torpillerle hasara uğratllmlştır. Bunlarln bir çoğunun batnuş olmasl muhtemeldir. «Batırılan düşman harb gemüeri 1 k r u . vazör, 15 muhrib ve refakat gemlsi, 8 seıi hürumbotu ve 1 sabil muhafaza gemi•İdir. «1 kruvazörle bir kaç hücumbotu hasa ra uğratılmıştır.> 29 şubat günü de, İngiliz kaynrkları, altı haftadanberi, Atlas Okyanusunda, Alman denizalüları hiç bir gemı batıra. mamişlardır, diyor ve ilâve ediyorlardi: Kafileler o kadar emniyet; içinde sefer yapjyorlar ki nakliye gemilerindeki askerlere artlk üniformalarınl çıkarıp pijamalarla yatmaları :çia müsaade ediltniştir. (Fikrimizee asü torpillenip batmak tehlikesi olduğu zaman, askerlerin pijama :1e yatmaları daha doğnı clurdu. Çünkü ağır üniforma ile insan daha çabuk boğulur.) *** Alman tebliğlnin doğ.ru görünmok hevesile yüzler ve onlar hanesine kadar ine rek verdiği rakama göre, şubatta batir l k n Muttefik ticaret gem.leri 144,185 tcndur. Bu rakamın »on 5 t,onuna kadar doğnı olduğunu kabul edelim ve bir de harbin öteki ylllarınin şubatlarma bakal'm: 1940 şubatında: 233,000 ton 1941 , 400,000 > 1942 > 525.400 , 1943 > 568,800 » 1944 > 144,185 > Denizaltllarin büyük muvaffakiyetler kaznnamadıklarl harbin Ük dokuz eyl harlc tutulursa, 1944 şuba'ı Almanların 150 bin tondan aşağı gemı batırdıklarını bildırd klen aylardan ikinclsi olmuştur. 1943 haziranlnda da yalnız 143.000 tonluk gerr.i batırdıklarını ilân etmişlerdi. 1944 şubatl bilânçosunu, geçen harbin son İki yllındaki şiddetli denizaltı harbinin ayllk bilânçolarile mukayese eder. çek görürüz kl o zaman, 1918 birinciteşrln nde, yani harbin son aylnda bile (geçen harb, 11 İkinclteşrin 1918 de bitmiş. ti) Alman denlzaltılarlnln batırdıkları ge miler. Almanlara göre, 185,286 ton tutmuştur. (Müttefiklere göre 116,000 ton) Bu harbde, Almaniarm verdikleri en yüksek bılânçolar şunlardlr: 1941 nlsanı: 1218,995 ton 1942 eylulü 1,011,700 , 1942 ikinciteşrini: 1,035,200 > Geçen harbde en yüksek tahnbat, 1,175,652 tonla 1917 nlsanındadlr. Fakat hemen şunu İlâve edeyim ki bu Alman rakaml da, mübalâğalldlr. Harbden sonra neşredilen eserlerde, Müttefikler 1917 nisanmda 855,815 tonluk gemi kaybettik. BAV'ER îtaatveitaatçilik D Prof. M. Şekib Tunc köşesinde, günün birlnde fışkırmak lm. kânlarıle daima mahfuz kalırlar. Çünkü ruhî bir kudret ne yaratılabilir, ne de mahvedilebilir. Yarattı^ımızı zannettiğimiz ruhî kudretler şekü değiştirmiş eski kudretlerden başka bir şey değildiıler. Mahveltiğimizi zannettiğimiz ruhî kudretler de ancak yıldırılmış. ve bu yuzden gayri şuura kapanmağa mecbur edilnüş, fakat kendi kendine daima scvlenen, mınldanan veya mürailik perdesi altında saklanan kuvvetlerdir. Pratik bakımdan hiçe sayılabilecek olan bu kuvvetler şuurlu yahud şuursuz bir lâkaydüe sakh, örtülü bir halde mevcudL yetlerine devam eder, ve müsaid zamanı gelince brikmıs hiddetler halinde olanca şıddetlerıle püskürmeğc başlarlar. Körükörüne veya korku ile idame edi'en itaatlerin neticeleri her türlü yalancılıktan başka her türlü mürsilık, sahte güler yüzlülük, içe kapanma, düşündüklerinl söyliyememe, hakikat. leri gızleme, pis bir dalkavukluk ve aşağı bir kulluk, bir bedbahtlıktır. İtaatin bu gekli yaliız itaat edenl değü, itaat ettıreni de alçaltır. Çünkü tahakküm zevki zahirî tatlılığma rağmen yavaş yavaş ve hiç haberimiz olmadan bir vicdan azabı halinde derinleştikçe derinleşir. Nİhayet zorla itaat ettirdigimiz kimseler gibi bizi de bedbaht eder. Bunun için İtaati kaldırmak değü, fa. kat şuurlaştırmak, aydınlatmak ve mümkün olduğu kadar azaltarak irade ve mes'uliyetleri genijletip çoğaltmak lâzımdır. Sürülerle insanın körükörüne itaate sığınarak mes'uliyetten sıyrılmaları hemen bütün İşlenn mahdud ellerde toplanmasından ve bunlan ezmesln. den başka ne netice verebıllrî îtalyan donanmasınin takslmi • • Yazan: • • • • • • • • •••• •••• lerini kabul etm:ş!er<Jİr. Aradaki 320 bin tona yakın fark, Alman propagandaslnin mübalâğa payıdlr ve bu harbde verilen bütun gemi kaybı bilânçolarında da, bu şişirme usulüne riayet edilmektedır. Yukarıda slraladlğımlz rakamlardan çıkan netice şudur: Denizaltı harbi, 1944 şubatlnda, Alman bilânçosu tamam le doğru olsa dahi, pek az muvaffakıyet elde etmiştir. Bu, 19171918 senelerinin en Fiat murakabe islerini yeniden tanzayıf ayi olan 1918 binnclteşr ninden de zim eden kararname Vekiller Hey.etınin 41,000 ton noksandır. tasdikına tktiran etmiştir. Bir kaç günı Almaniarm şubat nymda. 1 kruvazör, kadar Resmî Gazete ile neşredilecektır Bu karamameye göre, murakabe işler. 15 muhrib ve refakat gemisi, 8 seri hücurr.botu ve 1 sahü muhafaza gemisi ba üç şekle konulmaktadîr: tırdıklarl hakkmdaki iddiaları da mü1 İthalât eşyasının kontrolu. balâğalıdır. Anglo Saksonlar, bilhass 2 Umumi istıiısallenn kontrolu, İng'izler, harbin başlndanberi gemi ka 3 Beledıyelerin havayici zaruriye yıblarınl, saklamamıslardi'. Her baian kontrolları. gecriyi, hatta en büyük zlrhlı blle olsa Yeni ve geniş hükümleri ihtiva eden ya hemen, yahud da askerî icablarla bir bu kararname ile umumî istihsalleri kısmüddet gizli tutrulktan sonra, ilân etmiş men vi'.âyetler, kısmen Ticaret Vekâletl lerdir. Bunun en iyi misalim Barham zırhiıslnın batışl teş'dl eder. Bir Alman ithalât eşyasını Ticaret Birlüleri, hadenizaltlsı, Akdenizde Barhaml torpille. vayici zaruriye kontrolunu da daha ge•nlş; fakat gemiyi batırdlğmm farkma niş şe't'iîde valüer yapacaklardır. Şu surelte Belediye iktısad murakabevarrmamlştır. Alman tebliğı de, büyiık bir zırhllnın batırıldıfml, ilân etmerniş sinin kontrol işleri yalnız yiyecek ve içetir. Aradan bir kaç ay geçtikten sonra ceg« inhisar edecektlr. İngilizler Barhamın battığlm resmen ilân ettfkleri zamandlr k l Alnanlar da bu 300 tonluk bir motörümüz hususta bir resmî tebl'ğ neşretmlşlerdir, İngilizlerln, Barhamln bettlŞınl gizl: bir kaza geçirdi tutmalarl gu sebebden Uerl gelmlştir: O Armatörlerden Ziya Kalkavana aıd 6aç eırelarda Akdenlz filosundan b a ? . ka Ingillz zirhlllan da hasara uğ tekneli 300 hamule tonluk Kartaltepe ramlş olduklanndan tamirde bu motörü Iskenderundan deri, manifatura Tumıyorlardı. Barhamln battlğl İlân eşyası yütli İle limanımıza gelirkep ş/anjedildiği takdirde, İtaîyan donanma. manı bozulmuş ve Geliboluda tamir için smln denlze çlkmak cesaretinl gösterm demirlemiştir. Edremid postasını yapve bazl taamızî hareketlerde bulunmasl makta olan Devlet Denizyollarınm Saaİhtlmali vardl. Bunu önlmek İçin Bar det vapuru Gelibolu lünanma lnerken ham'ln battlğı bir müddet saklanmıştlr. Kartaltepe motörünün bordasına büıİngiliz donanmasınin şubatta uğradlğl dirmiştir. Tekne su almaga başlamış, yekayıblara gelinoe, geçen ay içinde, İngiliz tişen römorkörler Kartaltepeyi karaya tebliğlerl, 1 firkateyn, 1 denizaltı, 1 kru çekmişlerdir. Ambardaki mallar dışan çıkanlmışsa da bir kısmı zarar görmüşvazör ve 1 muhribin battığını bildirmi lerdir. Amerikalllar ve diğer müttefık. tür. Dün ehli i'ukuf, motörde bir eksperler de, Avrupa sularında, harb gemisi tiz yapmış ve vereceklert rapora göre kaybettiklerinl bıldlrmemişlerdir. Buna motör hareket edecektir. Llınanımıza rağmen, Müttefiklerin yukarıda z.kret gelen haberlere göre, ziyan büvüktür. tiğimiz kayiblann bir mlslinl de g i l Motör slgortasızdır. Harb sigortası da tuttuklarmi kabul etsek, gene 15 muhrib Çanakkale bog^ızından g'.rnce bitmiştir. va refakat gemisin.n Alman denizaltılarl ve hava kuvvetleri taraflndan batirlldı Haydarpaşa lisesi mezunlarığını kabul etm«ğe imkân yoktur. Yeni kararname Vekiller Heyetinin tasdikına iktiran etti Halbuki insanlann jnes'uliyetd yüklenmeleri kadar kuvvet ve kudretlerini arttıracak, kendilerine olan güvenlerini sağlamlaştıracak birşey yoktur. Hakkile ve istiye istiye çahşmak için en kuvvetlı saiklerden biri mes'ulıyettir. İzzetl nefs'mizin imtihana çeklldiğini bdze duyuran da odur. Mes'uliyetle çahştığımızı duymadıkça ne keniimize. ne ailemize, ne miîliyetimize, ne de Insanlığa karşı bir vazıfe almıj değil, sadece angarya veya görenek bir iş. yapmış oluruz. Yeni ve İlerletici İşlere sarıimak lhtiyacı ancak mes'uliyeti genis mikyasta yaymak ve devam ettirmekle olabilir. Bunun için mes'uliyet duygusunu bütün bir cemlyete, bütün sınıflara, bütün clns v« baslara ve hattâ çocuklara kadar götürmek lâzımdır. İnsanlar ne kadar ttz zeki ve kabiliyetli olursa olsun kukla olmaktan çok daha başka bir seydlrler. Herkesin kendi kabiliyet ve zekâsına göre mes'uliyetle üzerine alabllecegi i?ler vardır, hem de pek çoktur. Fazla olarak mes'uliyet çuurunun doğuracagı tabiî ve iradeli disiplin, zoruna yapılan her hangi bir itaat çuurunun doguraeaŞı disiplinden her clhetçe bin kat daha serefli ve daha kıymetlidir. Haftanın şakalarl Balo hazarlığı var.. Bey geç kalmlş, hanımln iskarpınlerı gehnem.ş.. Ikisj de sinirli. Hizmetçi bu İki sinirli araslnda tir tir titriyar. Bey bağiriyor: ölümünün 10 uncu yıldönümîi münaseAnkara radyosunda ve Konservatuaur Bulamlyoruuum ,bir t l ü bulamlbetüe büyük Türkçü Yusuf Akçura'mn rmda verdiği konserler büyük takdir. orum. Nereye korsunuz b.lxem ki?.. hatırasıru gençlik dün Eminönü Halke lerle karşılanan Ernö Daniel, Budspeşîaylr şu ense düğmer.ni kim karıştırlr vinde büyük bir toplanü ile anmıştır. te Konseri'atuarınm genc profesörle. anlamam. Tpolantıyı Doçent Mazhar Şevket aç rindendir. Bugün her.üz yirmi altı yaHanım Düğmesiz oluversin. mıj müteakıben kürsüye' gelen Proi. şmda bulunan san'atkâr, daha on se. Tamam! İkide bir yakallğlm ensem yin düğmeslnl gardrobun altından çıkar.. Sadri Maksudl Arsal Paris hayatını an. kiz yaşmda iken, genc Macar musıkiden fırlasın.. Mumeyyiz beyin eski ya Dünyada senin gibi beceriksiz adam gör. fetmış, onun ilmt çalışma ve düşüncesi şinaslarma tahsis edilmiş büyak r.ıükâkalJğlnı takmlş odacılara doneyim değil medim.. İnsanın basireti bağlaniyor. Se«trafmda malumat verdikten gonra fat olan Budapeşte Liszt mükâfatını mi Yakalık takmamış adam nasll bel. nın'.e evlenmeğe nasll razl oldum hâlâ felselî ve milU ökirlerinden bahset kazanmıştı. şaşıyorum.. lidir. miştir. Ernö Daniel, Avrapada büyük ftırne. Al benden de o kadar.. Ben de şaşı OooJ, of! Patliyacağı.o. Saat dokuz Daha sonra Tokyo Büyük Elçisi Ferid ler yapmış, italyanın bu*ün büyük gebuçuk oldu. Hâlâ iskarpinleum gelecek.. yorum. Tek. Akçuraoğlu mevzuunda konuş hirlerini dolajmış. Romada ve Milâno Bana ml?. Allah belâsmi versin.. Dünyada bir damuştur. da konserler vermiştir. Geçen soDtes ha bu herife pabuc lsmarlamam.. Hâşâ! Kendime.. Nasıl oldu da ba. Muharrem Feyzi Togay Akçuraoğlu rin aymda, Berlin fılârmonik orkes Olmaylversin yahu?.. Şart değil ya! siretfrn b3glandı diye! nun gazeteciliğini anlatm:ştır. trasınm i^tirakile bir konser verdikten Ha! Yalınayak gideyim değil mi? Senin Canin kavga istiyor ama vakTogay da, Yusuf'un hayatı ve eser. bir ay sonra, Zürihte, filârmonik orPlâja mı gıdiyoruz, baloya mı? tim yok.. Ben iskarpinlerLmİ düşünüyolerniden bahsetmiştir. Müteakıbeş kür. kestranın refakatile diğer bir konser Bana sorarsan, plâjda daha giylm rum. süye gelen Şemsettin Sdnmez ve Ne vermiştir. lisin haniya? Ben de gardrobun altlndaki düğmecati Erayoğul genclik gözu iJe Yusuf San'atkâr martm on altincı perşem Allahaşkına benl sinirlendirme! yi.. Yahu bana bak! Şu balodan vazgeçAkçuraoğlu'nu belirtmişlerdir. be günu, zelzele felâketzedelsri rr.en Şiındi yangin var diye bağrırirnf..Kııız! sek nasll olur? Senin iskarpinlerin Bundan sonra merhumun EJirnekapı. faatine, istanbulda, Eminönü HalkevinSaat kaç?. yok! Benim de İştiham... da Şehidlikteki mezarı ziyaret edılmiştir. de, saat 21,30 da bir konser verecektir. Hizmetçi telâştan lâfım şaşmr.. Dünyada vazgeç'ner.. Takunye gi Çeyreğı dokuz geçiyor.., Üniversite muhasibi bir yer giderim.. Beş yüz lıraya rop yapYerli Mallar Eyiib şubesi Aptal! Saatten de anlamiyorsun! tlm.. Yetmiş lira da iskarpmlere verkazaya. kurban gitti açıldı Dokuzu çeyre& geçiyor desene! dim.. Klrk yılda bir baloya gideceğirr tjniversite ayniyat muhasiM elli ya Öyle dedira ya hanımciğlm! ona da beyefendinin iştihası yokmuş.. Yerll Mallar Pazarlan tarafındaa Eşında TCâgırn Mustafa Tuna, Yenikapıda Hah! B.r de benl yalancı çıkar... Klz düğmeyi bulup çıkarır Bey alip yübsultanda İskele caddesinde bir şube Alboyacılar sokağında 27 numarah eviBey İşte buldum gözü körolası düğ. ayr.anln karşıslnda yakalığl takmağa uğ. açünuştır. Bu şube, yanndan itibaren rün bahçesindeki kuyuya kazaen düşemeyt görrleğin üstüne de kim takar, an raşır,. faaliyete geçecekür. rek, etraftan yetişilip de kuyudan çikalaıram kl?.. İki saattir başım döndil, Bu yakalıklar daralmı?.. Balâana! nlıncıya kadar boğulmuştur. Ölenin ba Burhan Feleğin konferansı Başin evvelden döntnüş »enln! B'r türlü boynuma gelnıiyor^ şında, düşmede taşa çarpma tesinle olGömleğin tistündeki düğmeyi görrmü. Yakalık daralmamlşC senin boynun Emin5nü Halkevinde tehir edilen Bur. muş yara, bere de görulmüştur. Muayeyorsun! Sana ne oldu kuzum?. lîalınlaşmıs.. Ben.mle evlendba evleneli han Feleğin (Hindistan. seyahati notne eöen adll hekim Dr. tzzet Işcan, ce Bana ne olduğunu bilmem ame bi. rahattan yağlandin! ları) mevzulu konferansı 13 mart 1944 sedin g&mülmesine müsaade etmiştir. zim beyaz kjravat su olmuş bulamlyopazartesi günü saat 18.15 te Eminönü Allah r * a oUun. Sorma e crheti. Kömür Tevzi miiessesesinin Halkevinde verilecektir. Girlş serbesttir. rum O da boynunda olmasin..* Of patllyacağlm yahu! Gel fu düğmey: Daha neler? Artlk bu kadar.. da iıikl« m Hanım düjmeyl lllklemeğ» çalıbir izahı N Kongre Iı Hah neys« buldum. Beyaz yeleğin al ^îrken: Dünkü nüshamızda «halkAı eksik çıEyüb Fakirleri Karuma Derneğin Ayi Allafc: eetanî versfin.. l*f« tırtında kalmış... Ay.. Düğme Ûrladl. İşte kan kömtirleri> başlıklı yazımızda bahis den: rağım klrıldl.. Ne halin varsa gör!.. Ben şimdi hapl yuttuk! *» mevzun olan Kömür Tevzi müessesesi Eyüb Fakirlerl Koruma derneğinin ılkliyemem.. Sen ne blçim erkeks'n ku Ne oldu?. dta blze btr mektub göndererek, me senelik mutad kongresi 13 3 '944 tarizi'n! Handiae uçkurunu da bana bsğla. mnrlannın bu lşle alâkadar olmadıkla hine müsadif pazar günü saat 11 de N« olcak, yak'a düğmen gardrotyr t^Cfcksrn.. altına kaçü.. Ne olur, eğll de funu alı. rını, ancak vaziyeti izah için şahıd a Eyub partisl binasında yapılacağındsn v Yahu! Kirk yılda bir baloya glde ' . „ . , , ; fatfle Emnlyet müdürlügile temas et sayın üyelerimizin teşriflerini rica e. « . • • • A! Dünyada yapaman . Korsar.ı giy. c ğ t... Söjlemediğin... tilcleririi blldirmi}tlr. deriı. 1 dlra, patir patu pailar a Kyu! Gel°fce i Ö syşda kapl ç.ıUnır K ? Aimanlar, Anzio köprübaşlnda, ağı topçu ateşi, uçak bombasl ve denizaltı torpill ile bir çok Müttefik nakliye ve çlkarma gemis: batırdlklarlnı evvelce gündelik teblığlerinde, ilân ve iddia etmişlerdi. Garibdir ki şubat bilânçosunda bunlardan bahsetmeğl unutmuşlar! İngiliz Bahriye Birinci Lordu, 7 şubat. a Avaan Kamaraslnda yaptığı beyanatta, Bc'lya seferinin başmdar.beri İngiliz ve Müttefik filolannm Akdenizde uğradığl ka;.nblarln 1 mayin gemiii, 10 muhrib, 2 denizaltı ve ikinci derecede 10 harb emisinden ibaret olduğunu söylemiştir. Halbuki gçen temmuz4anben Almanar, Akdenizde ve İta'.yan sularmda, k o . caman bir filo tutacak kadar Müttefik harb gemisi batlrdıklarını İddia edlp durmuşlardl. • * * Denizaltı harbi bitmemiştir. Harbin son gününe ve cat«ş kes!> borusu çalm:ıya kadar, kâh zaylf, kâh biraz daha iiddetll olarak devam edecektlr. Fakat rtlk, denizaltı silâhl ile denizlere hâkim ılrr.ak, İngiltreyi abluka etmek, Atlas Okyanusundan ve Akdenizden geçen ge. mileri ve kaüleleri yoketmek ümidl kelmamiştır. Kısaca denizaltı harblle bu ıarbi kazanmai fikrl «uya düşmüştür. Uçak, denizaltı mücadelesinde de, büyük >İr rol oynamıştır. Bir defa daha yazdı;imiz glbi kartal deniı ft kaplumbağasmı enmiştlr. Filvaki itaat eden kimse, kaybolan ls. tiklâline karşılık mes'uliyetten kurtulmak suretüe rahattan kazanıyor denebilir; fakat bu hüküm ne dereceye kadar doğrudur? Şuurlu iradelerinin büyük bir kısmmdan uzun zamanlar mahrum kahnış ve hattâ buna alışmış olanlar bÖe bazı zamanlarda içlerinde bo§ulmuş ağır bir isymn hissinîn kızıştı§ını ve her hangi bir fırsatta açık bir isyan alevi halini aunağa müstaid oldu&unu duyar. lar. Hattâ bu İtaat körükörüne olsa ve böylece devam etse bile, bir çoklannda ve genij ölçüde, lradenin kuvvetini ve insanm nefsine olan güven ve »aygiFinı tahrib ederse de hiç bir kimse ve hiç bir zaman tamamile mahvedemez. Korkunın toplantısı nun baskısı altında felce ugnyabılir, sakatlanıp ezilebillr. fakat ruhun bir Haber aldığıırjza göre, her yü 13 martta toplanarak eski hatıralarını anan Haydarpaşa lisesi mezunlan yann mekteblerinde toplanacaklardır. Haydarpaşalılann «yemlş günü> adını verdikleri bugün artık bir an'ane hallne gelmiştir. îîaydarpaaş lisesinl bitirenler cemiyeti bu sene daha iyl bir program haarlamıştır. İtaati mutlak olarak metheden ve İyl gören yoktur, fakat itaati dlkbaşlılığa tercıh edenler çoktur. Çok sıkı ve şlddetll disiplin lstiyen mesleklerde ve bazı fevkalâde hallerde bunun manası olabilir. Fakat ne yapalım kl haya. tın büyük bir kısmını dolduran lşlerde en ook muvaffak olanlsr, orijlnallik gösterenler, itaatliler olmaktan zlyade dikbaşlılar olduklan için, kumanda gücümüzü zorlaştırmalarına rağmen. bunlara üstün bir kısrmet ven""k mecburiyetindeyiz. Çünkü mil1 * Lisanlı^ın llerlemesine en çok yr ar bunlardır. Prof. M. Şekîb Tunç Münevverleri dinlendirme yurda j adalarda otnran bir mlllet olduklan için denis hikimiyetine ve ba hâümi/eti temin eden deniz kuvretlerine her mUieten fazla ehemnüyet verirler. Onun içindir ki, İtalyan donanmasuun takslmi ve üçte birinin Sovyetler Birllğine verileceği hakkında Mr. Koosevelt tarafından söylenilen söıler, Avanı Kamarasınd» heyecan uyandırmiftır. Ba meselenin geleeek oelselerde maıakeresi hakkında Terilen iki snal tmkrlrl iaerine, Mr. ChnrohiU ck«yfiyetin biraı müstaceliyetine binaen bn hasnsta Kamarada derhal beyanatta bulnnmak» orzusuna föstennlçtir. İngiliı Bafvekilinin sözlerinden anlıyonu ki, Îtalyan donanmasınin taksimı bahsinde Amerika Cumhnr Belsl ne »ralarmda bir förüf farkı vardır. Mr. Churchill, bn takslmln harbin sonuna bırakılmasına taraftardır. O, diyor ki: «Îtalyan harb gemilerile mürettebatı. nın düşmana karşı yapılan mücadeleye lşürak etmelerine dair olan itilafnamede, hiç bir değlşiklik yaktur. Dilşman ve yahud eski düşman fılosuna mallkiyet meselesini, Almanja ve Japonyaya karşı yapümaJrta olan muharebenin sonuna bırakmak daha dogrudur.» Müttefiklerin menfaati bakınundan Mr. Chnrchül'in fikrl daha doğrudur. Çünkü, İtalyan donanmaıı toplu, bir halde bulondnğa takdirde, JapS^aya karsı, daha iyi bir şekilde, kuUanıfabilir. Îtalyan denizcileri, Japonlara karjı döTÜşürlerse, harb sonunda, Italyaya karşı, Müttefiklerin daha miisald sulh şartları ileri güreceklerinl ve Mussollnl'nln hatası yüzüoden memleketlerinln ngTadığı felâketln hafifUyeecğinl düşunerek elleıinden geldifi kadar oanla başla çalısırlar. İtalyan filosu, şimdl taksün edilirse, Îtalyan denizcilerinin harb etmek arznlan kırılacağı gibi, topln bir kuvvet halinden de çıkar. Meselenin, asıl mühim tarafı şudur Id, Sovyetler Blrliği, Japonya ile harb halinde olmadığına ve Avrupa harbi bittikten sonra, Japonyaya karfi harekete geçip eeçmlyecegi de malum bolnnmadıgına göre, donanmatın üçte biri, &tıl kalacak demektir. İtalyan filosnnnn üçte biri Ise, büyük denlz kuvvetlerine lhtiyac fösteren TJzakdoğu harbinde küçüksenmiyeceic kadar blf kuvvet teşkil eder. Sonra, böyle bir taksimde, Tunanistan, Tngoslavya, Holanda gibi küçuk ortaklann da hisse istemeğe baklan olar. Bn ganimetten onlara da bir pay ayrüınca, İtalyan donanması, çarçar olur, gider. Müttefik deniıcilertnln İtalyan gemilerini iyi kollanabilmeleri İçin de, epcy nzon laman sürecek bir talim ve terblyo • devresl geçirmelerl lcab edecektir. Italyada da, harb henüz bitmemiştir, ttalyanlar, Müttefikler tarafına geçmek. le hiç bir fayda temin edemediklerint Cörttnce, onlarla işblrliü yapraaktan vazfeçeceklerdir. Böyle scele bir takslm, Mareşal Badoglio ile taraftarlarını zayıf düşüren ve Sinyor Mussolinl'nln faşist enmhnriyetinl kuvvetlendiren manevi bir âmil olnr. GSrtilüyor ki, İtalyan donanmasınin hemen taksimi, Mdttefiklcr hesabına aakerl T« alyaal bir hata teşkil edecektlr. Mr. ChurchUltn realist görüftt, daha Havagazi kumpanyasının satın alınması geri kaldı Havagazl kumpanyasının satın alınması hakkırsda Ankarada yapümakta olan müzakereler ş'mdillk geri kalmış, Belediye v« şirket murahhaslan avdet etmiştir. girket, tesisatile bllumum malzemesini 2,600.000 Uraya devre talib olmuş, Belediye de yaptığı hesablar neticesinde ancak 350,00QJlra verebüeceğ'.nl büdirmiştir. Şirket ttıurahhasJan şirketin umumt merkczinden malumat ve salâhlyet istemiştir. Çlrkete cwab geldikten sonra tekrar toplamhcaktır. DaveUller binanın öntinde Memlekete fevkalâde hlzmetlerde bu. unup <ia her nasılsa sikıntlya düş«n vatandaşlarunln banndırmak üzere tesls dllecek «dinlenmıe yurdu» için 70 baı iraya satln alman Haydarpaşada Koşu^olundaki Feridun Paşa köşkü dün <3a. 'etlilere gezdırilmiştlr. Blna ye müştemilân gezdirlldikten «onra eski Şeker Şirketl ve fabrüaları Umum müdürü Hayrı İpar Darülâceae Yardıosevenler Cemiyeti idare heyeti re:si sıfatile bir ıltabede bulunarak, Türk tüccarlarının ıu yurdun kuruhnasl işine büyük bir amiyetle koştuklarını, hatta kendlsin;en bhı lira taleb ed.len bir tüccarımızln San'atkâr Safiye San'atkâr Safiye, (Safiye Salonu) fle alâkasmı kesmij olduğunu dinleyicıl». rine bildirmektedir. Çıkan 2 nd uyısik memleketln en büyük san'at mecmuası olduğunu l»bat ediyor. 10,000 Hra rerdiğlnl, duşkün mün«wer. lerlmizin barındlrılmasl İçin bu binanın satın allndlğlnl, kendisnin fakir bir aileden yetişip hükumet mekteblerinde parasız okuduğunu, fakir ve düşkünlüğün dotrndar. ne demei olduğunu iyi bildiğini söyle. mif, ve bu müessesenln yaşatıhnesl için Türk tüccarlannın hamiyetinden ürniâvar olduğunu bildirerek bu lşe önayak Krema imalâthaneleri olan Vali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdara t«şekkür etmıştlr. mühürlendi «Dinlenme Yurdu> manzara ve güz*lSıhhat Vekâleti sütlerin yafı almdıIlk ltlberlle fevkalâdedir. Burada 4060 ğını ve halka yagsız süt satıldıgıni gödüşkün barindırılacaktir. Yeni feklin rerek bazı istihsal mıntakalarırdaki plânlan hazlrlanmıstır. krema imalâthanelerlni mühürlemiştir. cezveyi doldur da su ısıtl Saat de on oldu... Daha sen tıraş olacaisın, giyine ceksüı! Biraz sonra bey tıraşa baş.lar,.. Bir feryad. Kos bana çuradan biraz pamuk getlr!. Acele işe ?eytan karışır.. İşte suratımı kestim. Hah! Bir o eksikt;! Suratı kesilmif adamla baloya gidillr mi?» Bırak benim yakamı yahu? Sen gikar. deceksen glt! Çeneml kestim i$te! KoNeden sonra paıa çantasl geLr, çırağa lonya nerede?. bir yirmi beşlik verilir... Hanım kundu. Kolonya bitti. Bugün biraz frlkslralarl giyerken bey gelir.. yon yaptlydın Zaten de şlsenln dib.nde Yahu! Şu askılarıml taklver. Ölm ardima grtmiyor. Zaten bu frak denılen azıcik kalmiştı.. Biraz şey koy... Oksije. belâ senede bir defa bizl iskenceye ne... O da yok.. sokmaktan başka bir seya yaramaz.. Tabiî! Kâfir klz saçlarınl boyuyor.. Çat!.. Askı hanımln eünden kurtulup Dur ben sana... Hah aklıma geldl. ÇeklU beyin ensesine vurur, Bey Ay.. Yavaş yahu! Ensemde sl miş kahve bastu«lim,. vilce var. Canım yandl. Beyin suratina çekilmiş kahve bastı Nâplylm! Daha fazla tutoam tır rırlar.. naldarım krrllacak. Her iklsi de tekrar giyinmeğe başlarM Hanım devam eder: Hizmetçi klz hanlmın yapma inci kclye Ayol nedır bu saçîar? Papaza dön. siol takarken ipl kopup taneler yerlere nıüşsün! İnsan kestirmez mi? dağlllr.. On beş günde bir kes"tir:yorum... Aaayt GSzun k8r olîun kiz e mi* Bir sefer de haftada bir kestir ne Teklalarlml yerlere döktıin! Ben şimdi olur!.. Kyıamet ml kopar? Şu hale bak.. ne yapayım? Getlr şu süpürgeyi de topDünyada senin gibi... A! Dön bakayım... la!.. A vellahi gitmem. Bir karıs «akalll aBey kunduralannl giyerken: damla ben baloya gitmem.. Çabuk soyun Hay Allah belâslnı versjn! Kundura da tıraç ol.. bağl değil, pamukipliği! İşte koptu... Sabahleyin oldum yahu!» (Karısma) Yahu! Biz burada kaldıkça Ben gitmlyorum. Şu aynaya bak başımıs derdden kurtulmıyacak.. Haydi kuzum.. Suratın kurşunkalemi tozu sü sen boynuna başka bir şey tak! rülmüş gibi siansiyah! Senln gibi kara Ne tekaylm! kılb. adamlar günde iW*defa tiraş olur.. Büyük babanln hani kehlibar tes O zaman surat mı kalır?» blhi vardl. Onu tak.. Ben de kundura Sankl simdl pek suratlısln ya!. mln bağlnl düğümliyeyim . Buradan çi N» oiacak «imdl?M kallm .Yoksa yarin sabaha kadar iş:miı N* olacakl Traa olacaksm. Ben bu bltmlyecek... suratta mdamla baloya gitmem.. Çıkarlar... Onlar gider gltmez, bizBey «oyunurken: Yarabbl »en bilininl Sen bana metçl klz doğru yatak odasina gıder, ha. nımın sigara kutusundan bir Gelincik asabır ver! Sıcak «u getlr kiz! hp içmeğe başlar... Biraz sonra salondad Hanim Muslukta var.. divana uzanmlş radyo dinüyen bir haBey Hanim cekizden sonra nmıluk. nım göriirsünüz.. Bu, hanımln ötesini larda su olmadığının farkında degll! Ne berlsinl giymlş, boyanmış blzmetçi ha. o, «v kadinı... Ben bıktlm bu hayattan... nimdır. ^ . Terkosuıı aolsını banden B. FELEK, vtküh ttn« t^ırdkı., Kltai ABİDİN DAVER Büyük Türkçü Yusuf Akçura dün anıldı Macar san atkârının vereceği konser Ah. şn kâfir düğme! Balo hazırlığı var. Pek geç kahnış. hanımın iskarpinleri gelmemiş, ikisi de sinirli . . . r Yazan: Burhan Feiek duraclnln çırağl iakarplnleri get.rrolş. Hsnım seyirtir.. Nerede kaldınız kuzum! Siz ne biçlm kunduraclsıniz!. Haniyı saat yedide gellrecektiniz.. On yaşindaki çırak kolunun yen.le bufnunu silerek afal afal bakar... Hanım beye bitaben: Şuna bir şey ver.. Ne gibi.. Çikolata falanml? Sana oLnuş oiacak kuzıim! Kıindutacı çırağlna çukolata venlir mi? Beş on para var. Çantam cebteıde değil. Yazıhanemin gözunde. Ac da sen ver! 1/ Eliff varamaz, kim. €l seye kırk para vermeğe.. Kuz! Beyln çantasını getlr.» Hizmetçi biraz sonra beyefendinin evı ak çantasını getirlr. Allah senln gözunü kör etiin e mi? Kıs send«n buna mu istedik... Hanfinaglm beyln çantası demediılx ml? Ayoll Bu çantt mİT.. Buna serviyet 'erler.. Para çantasını getlr! Allah k u r . ^rsm hltmetçi takımindan^ İllâllah.. 'azıhanenln çekmesind» îmlf.,\i Kiz glder, t«krar gelır^ Yazlhane kllldll.. Anahtarı nerede?, •Bey alay eder: . ^u ı ı« , Suya düştH..."Âyol, orad"a ySzî fâK. i"ıin j aıuu.'a dıu .ıj oı . İnsan biraa ba

Bu sayıdan diğer sayfalar: