14 Nisan 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

14 Nisan 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

. PR E R: Polis Hafiyesi (X: 9) 4 4 Türk matbuatında bu yenilik olarak sayılacak bu roman. birinci 4 defa“HABER,, de çıkıyor. Buromanı bir sinema seyreder gibi takib 1? edecek, heyecandan heyecana düşeceksiniz. sona sarurerurasis0s00001 0000041084 ter9seraan 090 i Gizli bir çete Parrs isminde bir zengini öl dürüp servetini elinden almak istiyor. Fakat ser vetin asıl sahibi Evelin ismindeki yeğenidir. Polis hafiyesi x ; $ hırsızlar tarafından kaçırı lan genç kızı kurtarıyor. Ve çetenin refsini arıyor. NİÇİN HAÇIYORUZ POLİSİ BÂNLESEK DAMA İYİ . 12ESİL MP, iÇiN HEDİYELİ | i Ir bir sesle dedi ki: İ — Aman! Muhterem peder,. miyecek! Onun yerine Rodrik Borji-| : — Peki İspada Kapya. Biraz daha ; : — Şimdi bak wö yapacağım?. Sen): © Diye yalvariyordu; ya alçağı geberecek dedim!, Altın ku-| bekliyetim! f v Şu küçük odaya saklan! Oradan sey:! © — Deli mi oluyorsun Anjelo?.. panın zehirli olmadığını, fakat senin | o — Malüm!,. i i ret: Bizim okuyucu olacak çene pa) © — Gençliğime acıyın! Bu yaşta na- şimdi içinde şarap içtiğin gümüş ku-| © — Tâkin şimdi bana söyle. Şu ka- J ik paza nasıl bir oyun oynıyacağım, iyim? ği panın müthiş surette zehirli bulundu) dil meselesini anlat!. Beni bu şatoda i Maga ayaklarının ucuna basarak — Ölmek mi7. Bu nasıl söz?, Sana duma söyledim. Anladın m1?;,9 | Kim öldürmek istiyor. i i yavaşça küçük odaya geçti. Papa hız“! kim öleceksin diyor?.. İnsan biraz şa- Bu cevap üzerine odada iki yayga-! © Maga hiç cevap vermeden ihtiyar : k h hızlı çmgırağı çaldı. Sonra kapıyı) rap içmekle ölür müymüş?. İşte bak! ra koptu. Biri derhal kapıya atılıp s- — Bir ipi, k açtı, Acele ile koşup gelen uşağa pa | Ben nasıl içiyorum? çan ve titreyerek dışarı fırlayıp Ka-| © Diye haykırdı. v paz Anjelonün hemen yanına gönde- İhtiyar Borjiya gümüş kupayı ha» çan Anjelonun sevinç sağlığı, öbürü Ispada Kapya hemen İpin yanına i Tilmesini emretti, vaya kaldırdı. Sonra güya içindekini Altmeı Aleksandr Borjiyanın boğa” fırladı. İpin ucuna büyücek bir taş t Mir dakika geçmeden Anjelo Pa-| çok lezzetli buluyormuş gibi ağrını Meta fırlayan yeis ve hiddet herılte-|. yağlanmış ve bu suretle duvardan a- panın odasında belirdi, İhtiyar Borji| sapırdata şapırdata son yudumuna saydı: | şağıya sarkıtılmıştı. Ragastan da ipin ; ya kiz telâş göstermeden genç papaza | kadar içdi. İçinde hir şey bırakmadı. Bu sırada bir takım çatırdılar, | yanına koştu. Artık bir kelime söyle- i 3y i ee korkunç bir ışığa boğd N Başı dönmeğe, gözleri kararmağa Anjelo altin kupayı aldı. Gözlerini $ SIĞ Et, y ayakta durabilmesine elyerişliydi. | z Başlamış olan papaz: i yumarak şarabı içti, el PARE ŞE A Ragastan süratle içeriye bir. göz e Aman, muhterem peder!,, Papa bir kahkaha kopardı. Papazın 4 gezdirdi, Duvarın dibinde bir takım p Bözlerini zorla kekeliyebildi. elinden tutarak dedi ki: ez sık ve bodur ağaçlar vardı. Şatonun 4 m EİN GİNE RE oRJUELMN Lİ “İS ARİEL Kedalerm Malım?! TUNÇ İpin biri NDE | inihçesi ornda bitiyordu. Bahçenin ge- i yahut şarabı zehirlememiş olduğunu | iyice biliyor musun. Gözlerinle gör-| dün mü”. Maga gülümsedi. Gümüş kupayı aldı. Şarap şişelerinin birini yakala-| dı, Kupaya yarıdan çok sarap doldur l du, Sonra yavaş yavas son damlasına kadar içti. Bu sırada ihtiyar Borjiya sihirbaz kadının her hareketini dik. katle gözlüyordu. Şüphelenecek gibi bir şey göreme- di. Maga gene evvelki gibi gülümsi- yerek dedi ki: — Gördünüz ya!. Şarap zehirli de- ğildir. Anjelo yalnız altın kupaya 76! hir sürdül. Papa, sihirbaz kadının bir kısmını içmiş olduğu şarap şişesini yakaladı. Bir masanın üzerine koydu. Şarap şi $esinin yanına iki kupayı koydu. Son- ra Mazanın yüzüne baktı. o İhtiyar Borjiya vahşi vahsi gülüyordu. Alay»! doğru dönerek dedi ki: — Anjelo oğlum! Benimle * te şu şaraptan içmekliğin için seni bu- raya çağırdım! — Sana şarap ikram etmek istiyorum! Bunda telâş edecek ne var? Al baka- 286 BORJIYA Ni yım şü altın kupayı. Gümüş kupa ile de ben içeceğim. Geriç papaz: — Ne müthiş! Öleceğim.. Diye dü» şündü, Zaten Anjelo Papanm odasına girer girmez vaziyetin o kötülüğünü anlamış ve aklından: — Eyvah! Maga beni o ele verdi. Mahvoldum! Düşüncesi geçmişti. Bü sırada arkalarında sağır ve ha- fif bir gürültü o belirmişti. o İspada Kapyashemen yüzünü döndü, Dudak- ları arasından bir sevinç çığlığını tu- tamadı, Şövalyeyi kolundan yakalı- yarak yüzünü gürültünün geldiği ta- rafa çevirdi. Ve duvarın yukarısından aşağıya sarkıtılmaş olan bir şeyi gös. terdi. Ragastan: Papa iki kupaya da sarap koydu. Gümüş kupayı kendisi aldı. Anjeloya da ölen kupayı göstererek: — İç! diye eniretti. Papaz diz çökerek; Sonra genç papazın kulağınm dibinde top gibi gürliyen korkunç bir ses: — İç!. İç diyorum sana!.. Diye tek» rar emretti. Tasarladığın cinayeti yapabilecek mi- sin?, Velinimetini zehirlemek fikrinde RORJIYA zeber alçak| Benim için düşündüğün ağrıları, istirapları şim di son nefesinde, can verirken çeke- ceksin! Kazdığın kuyuya düştün. Kendi hazırladığın zehirle gene “sen öleceksin! — Hayır! O ölmiyecek! Sen gebere- ceksin.. Papa, bu dehşetli sözleri işitince ölüm nefesinin sırtımı o Üşütlüğüğü duymuş gibi hemen arkasını döndü. Maganmn sarı bir yüzle kendisine kor- kunç bakışlar fırlatmakta olduğunu gördü. Şaştı. Aklı başından gitti, Son- ra bir canavar gibi Maganın üzerine atılarak haykırdı: — Ne dedin bakayım cehennemlik cadı?.. Ne halt ettin mel'un sihirbaz? Söyle bakayım, ne dedin?.. “ Maga böyük bir sevinei gösteren la cevap verdi: izm — Ne mi dedim?, Bu genç papaz ök- tırdilar duyulmağa başladı. Uzaktan uzağa çığlıklar kopuyordu. Odayı bir- denbire siyah bir duman kapladı. Kı- zl alevler gece karanlığında her yeri Gecenin saat ( dokuzundan biraz — mmm am e sonra İspada Kapya, Şövalyeyi dal- dığı hayal uykusundan uyandırmıştı. Ragastan acele etmeden satonun yo” lunu tuttu. Yolda âcele (etmiyordu. Hattâ balıkçı köyünden şatoya kadar olan kısa yolu bir saatte aldı. Yüksek duvarm yanındaki kaya- nın östüne varınca başını yeisle sallı- yarak kendi kendine söylendi: — Beş! Hiç bir şey yok! Ne bir nişan var, ne de bir iz... Demek ki Gi- akomo bir şey yapamadı. Zaten ne yapabilirdi ki?. Hiç! Bizim son car- pışmamız mutlaka şatonun kapı ta rafında olacaktır. Azizim İspada Kap ya! Henüz vakit varken sen bu İşten “cekil! Benim İçin canını boş yere teh. likeye koyma! — Bu sözler benim için en acı bir hakarettir Mösyö! Eğer kaderimde varsa sizinle birlikte canımı veririm. Beraber ölürüz. Lâkin biraz daha bekliyelim, kimbitir?.. Belki. meden hemen ipi yakalıyarak duvar. dan yukarıya tırmanmağa başladı, 1- ki dakika sonra duvarın üstündeydi. Duvarın genişliği iki kişinin yanyana risinde siyah bir kitle halinde sate- nun binası vardı. Pencereleri karan

Bu sayıdan diğer sayfalar: