June 7, 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

faravet — veren tdanmayınız. Hasan markasıma dikkat ediniz. zı, elektriği, T HAZIRAN — l:ş. Hasan .-a Tel: Dikkat Ediniz ! Kiralık Köşk ve Yalısı olanlara 50 Ev Alıyoruz! Boğaziçinde — Rumeli ve Anadolu ciheti — Yeşilköy — Kızıltopraktan — Bostancıya kadar — Adalar ve Yakacıkta kiralık köşkü ve yalısı olanlar, bunlara müşteri isli. Yorlarsa “İstanbul 46 numaralı posta kutusu,, adresine ve “Köşk,, işaretiyle bir mektup ve bir fotoğraf göndermelidirler. Mektup- ta kısaca; evin odalarının adedi, bahçesi ve ağaçları, suyu, ga- möbleli ise bunlar hakkında malümat vermeli ve bir sezon için kaç liraya icar etmek istediklerini bildirmeli- dirler. Maliye Vekâletinden : 1 — 2257 No. lu madeni ufaklık para kanununa tevfikan Devlet 45 kuruştan alınmakta olan beher mecidiye, gümüş fia- yükselmesi hasebiyle altmış kuruşa çıkarılmış ve bu fiat üzerin- kabul edilmesi için malsandıklarına tebliğat yapılmıştır. — 2 — Cumhuriyet Merkez Bankası da beher on gram safi meşkük | na munuıllırı dân olunur. " gayri meşkük halis gümüşü” BO kuruştan satmvalacaktır;(9122) " gömleklerini yalnız bir kopça tutu- yordu. Laşatenyeri ile -Essenin diz lerine oturdukları zaman âdeta yarı çıplak bir haldeydiler. Jantiyomların bardaklarıma beyaz şarap - doldura- rak şuh bir tavırla gülüyorlardı. Beş on dakika sonra bu iki güzel kız Jantiyomlarla beraber odadan çıkmışlardı. Ihtimalki arkadaşları Kralı biran evvel yalnız bırakmak istiyorlardı. Üçüncü kadına gelince o da Fran- suvanın karşısına oturmuştu. Yüzünde siyah bir maske vardı. Büu maske, penbe ve etli dudakla- rının, ince tül elbisesinin — altından ftamamen görünen beyaz ve çıldırtı- € göğeünün güzelliğini bir kat daha arttırıyordu. Lüle lüle kıyrılan lepiska ııç.lın. çıplak omuzlarına dökülerek, saçla- yının güzelliğiyle gururlanan Diyan dö Puvatiye'yi bile kıskandıracak bir hal almıştı.. Bu kadım, söylediğimiz gibi Kra- he yanma değil karşısına oturmuş tu. Birinci Fransuva, ayağa kalkarak, kadımlara karşı her zaman güsterdiği mezaket ve zariflikle onu selâmlamış ve küçük elinden tutarak beyaz bile- Kine hararetli bir öpücük — kondur- muştu, Sonra, yerine oturup eliyle har- daklara şarap doldurarak: — * — Bu güzel eller iş görmek için de- Bildir, dedi. — Ah Mösyö! Bana tıpkı bir. Dü- Şesmişim gibi söz — söylüyorsunuz.. Ben ise, zavallı bir kadından başka Bir gey değilim.. - Zavallı bir kadm mı?., Bugün BGİVI:Jde y SAFİYE HABER — Akşam Postası Hasan Kremi çilleri kat'iyyen bünnrh mevcut kremlerin en nefisi, en sıhhisidir Nazik cildli kadınların hayat arakdaşıdrı. İihtiyarları — gençleştirir ve kremini ııııııııııymıı. Kutusu 50, tüp halinde 20.Türkiyede yapılıp ta Avrupa etiketi yapıştırılan ve halkı « aldatan kremlere vesair itriyata a Hasan deposu: Ankara,İstanbul, - Bayoğlu. 49091 Bakırköy — Kârlı bir iş İstanbulda merkezi olan bir mü- him ticarethane Ankarada şube açmak İstiyor. İş emin, kârlı ve ko- Taydır. 1000 — 1500 lira sermayesi olan posta kutusu 176 ya (Ankara) rümuzu İle müracaat etsin, |Satılık ev ve arsalar Meşrntiyet mahallesinde satılık iki parça arsa ve bahçeli 12 odalı bir ev Nişantaş Vali konağı caddesinde numara 32 nile kasabı Bay Hasan Hikmetten sarulacak. (4370) İstanbul Tapu müdürlüğün - den: . Ayvansarayda: Korucu Meh - met Çelebi mahallesinde Ayvan- saray caddasendie 29 - 1 sayılı Tirifodan metrük ev Selânik mü - badillerinden Kerime kocası Hak- | kıya iskândan teffiz edilmiş, bu evin Tapuda kaydı bulunmadı - ğından senetsiz tasarrufata kıya - sen muamele yapılacağından bu de başkaca sahiplik — id- diasında bulunan var ise on beş güne kadar İstanbul Başmemur - luğuna gelmeleri ve yahut 21 — 6 — 935 Cuma günü saat dokuz- dan on dörde kadar mahallinde tahkikat yapacak Tapu memuru - $ Tursun Eşref. Belsoğukluğu ve Frengi'ye için en iyi çare, 21 senedenberi bu hastalıkların todav siyle uğraşan Dr. A. KUTİKL'in tertip ettiği (NEOPROTEKTİN) ilâcıdı Yakalanmamak - Ön büyük kaz bende.. Öda izale eder Tnsana ebedi bir gençleri güzelleştirir. fenerleri SATIŞ DEPOSU: ıehıçtıı- He B Ankara: Sofuzade Metmed Emin: — | yerde 1526 No Mersin: Hakkük oğlu Silifkeli Rah- —| tahtında arayı - mi İzmir: Hüseyin Hüsnü Samsun: —| nız. Yakında piyasaya çıkarılacaktır. PatogyagllAPİiyygyarF İN güNM y yyyo NO ayyyggaRERM agagagaTNMA gy gyygEİEF M y yT T ayııİ K yıyyeri Büyük Tayyare Piyangosu Binlerce kişinin yüzünü güldürdü 2. ci keşide 11- Haziran -1935 tedir. Büyük Ikramiye ; 30.000 Liradır Ayrıca: 15.000,12.000, 10.000 liralık ikramiye- lerle ( 20.000 ) liralık bir mükâfat vardır... — Bu da fazla değil mi?.. Bir fa-| misiniz?. — RAGASTANIN OĞLU — hişe diyecektim, — Hayır güzel yavru! Siz bir fahi- şe değilsiniz. Haliniz, sözleriniz, se- siniz, maskeli yüzünüz bana kibar bir kadın olduğunuzu gösteriyor, — Belki., - — Fakat bu maskeyi çıkarmamak- ta niçin inad ediyorsunuz?. Yoksa güzel yüzünüzü seyretmek sanadetine beni lâyık görmüyor musunuz?.. — Hayır Mösyö!.. Yalnız maskell kalmağa yemin ettim de. — Her zaman icin mi?., —Hayır.. Bu pek insafsızca hir şey olur. » Sonra sesini alçaltarak deyam et- ti: — Evet., Ben güzelim! Ve yemini- min müddeti bir kaç saat sonra bi- tecektir. ğ — Bir kaç saat sonra mı?, Ah Ma- dam, eğer Kral olsaydım bu maske- nin kordonunu çözerek onu çıkara- cak kimse olgbilmek için tahtımı fe- da ederdim. Kadım bir kahkaha salrverdi. Kral: — Niçin gülüyorsunuz? dedi. her zaman bu sözleri duyarım. Mösyö, insanların bizi kan- dırmak için her zaman ayni sözleri kullar*raları tuhaf değil mi?.. —Size böyle söyliyenler arasından hiç kimse sevmediniz mi Madam?.. — Evet., Yalnız birisini sevydim, — Ah o adam ben olsamdı.. Fahişe tuhaf bir şekilde gülümse- Birinci Pransuva sordu: — O kadar mes'ut olun bu adamın ismj neydi? — Bunu öğrenmeği o kadar ister - 1 7553) — RAGASTANIN OĞLU — ——— ————— O , Kapı açıldığı zaman ayağa — kalk- madı. Müdür: yi — Yemekten sonra uyumuş.. dedi ve ihtiyar kadzum omuzuna dokuudu. Madam Sen Alban kımıldamadı. ©O vakit müdür eği'srek dikkatle baktı. Madam Sen Alban mum gibi bem- heyaz kesilmişti. Müdür: Çabuk bir doktor getiriniz.. Zaval- h kadın ölüyor! diye haykırdı. Monklar da eğilerek baktı, sonra : — Zahmet etmeyiniz! Madam Sen Alban ölmüştür, dedi. Bu yak'adan dolayı kendisine he- sap soracaklarmı düşünen müdür — bu sefer hakikaten meyus olarak— : — Ölmüş ha!.. diye mırıldandı.. — Evet.. Ülmüş.. Artık istievap so- na erdi. Maonklar masanın üzerine bakarak meyva sepetini gördü. Dudaklarında tuhaf bir gülümseme belirdi. Müdür : — Ne felâket! Sözüme inanmız | Kout! Ihtiyar kadının istirahati için her şöy yapılmıştı. diye kendisini | kurtarmak için uzun uzun sözlere başlarken Monklar masanın üzerin- deki yemişleri göstererek soğuk bir tavırla: — İşte güzel meyvalar! dedi, | Hapisane müdürü onun yüzüne dikkatle baktı. Fakat bu çehreden hiç bir şey anlamak kabil değildi. Monklar sordu: — Bunları ne vakit getirdiler. Bir gardiyan: — Bu sabah Monsenyör.. Sepeti ge- tirdikleri vakit ben nöbetteydim.. ce- vabını verdi l — Kim getirdi? Veft aAT FTi gTe ÜR gc NAT y0 AMIvggalmmya MN y ai islb 217 — Bir delikanlı... — Esmer, kara saçlı, gözleri yere bakar bir genç değil mi?.. — Evet Monsenyör!, Monklar: » — Tit'tir.. Ah Madam Detamp, böyle bir gsırla sizi istediğim yere gö- türebilirim, diye düşündü. —Sonra gardiyana: R — Delikanlı bu meyvaları Madam Sen Alhana kimin gönderdiğini söy- lemedi mi? diye sordu. — Hayır Monsenyör.. Yalnız sepe ti brraktı. — Bu üzümlerle elmalardan kim- se yemedi ya?, — Hayır Monsenyör. * Monklar hapisane müdürüne dön- dü: — Mösyö, bu yemişlerden tatma- manızı kat'iyen tavsiye ederim, — Kont, zannediyor musunuz ki., — Kâfi! Ben hiç bir şey zannet. Mmiyorum. Yalnız size dışardan çok güzel görürer gu meyvaları yok et- * menizi ihtar ediyorum. Müdür: — Bu sepet odama — götürülsün, meyvaları elimle atese 'ılıcnöın. emrini verdi. Bir gardiyan, sepeti içi yılan dolu imiş gibi, büyük bir ihliyatla alarak götürdü. » Monklar da: — Zavallı kadın!. Ne talihsizlik!.. sözlerini mırıldanarak müdürle be- raber çıktı. — Evet.. Kendisini tam sorguya çekeceğim gün., Müdür üzüntüyle: — Möeyö 16 Kont benim bu işle a: Tâkadar olmadığıma eminsiniz değil mi? dedi, Forma: 28 n