16 Şubat 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

16 Şubat 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

16 ŞUBAT — 1936 İZ lb Dikiş Nakış ve Sanayi Maki nalar I aş UMUM DEPOSU ay YL ia e FON SOKAK.M: 62 MİNİ EİEİ ISTIKLAL CAD- A4 n306 —307 ri Türk Hava Kurumu Büyük Piyangosu Şimdiye kadar bilnerce kişiyi zengin etmiştir. 5. nci keşide 77 Mart 936 dadır. Büyük Ikramiye : 35.000 Liradır Âyrıca : 15.000, 12.000, 10.000 liralık ikramiye lerle (20:000 ) liralık bir mükâfat vardır.. Metin PARDAYANIN ÖLUMU Giz, Hanri dü Lorenin sesi duyuldu.; İstanbul pe | kit bulamadı. Şövalye tokatın kerikıtaatı ilânları Çatalca Müstahkem Mevki kıt'- atı için-4320 kilo ıspanak, 5760 ki- lolahana, 12940 kilo pırasaya ta- Tip çıkmadığından münakasası 17 şubat 36 pazartesi günü yapılacak- tır, Teminatı 63 liradır. İstekli lerin teminatını İst. K. veznesine yatırılması ve eksiltmesi için Ha- dımköyünde Askeri Satınalma ko- misyonuna gelmeleri. (592) (870) ... Pınarhisar Topçu alayı hay - vanları için 32,520 liralık 392,000 kilo Yulaf kayalı zarfla eksiltme- ye konulmuştur. İlk peyi 2439 İli radır. İhalesi 22 — Şubat — 936! Cuma:t:si günü saat 11 de yapı -| lacaktır. İsteklilerin Vize Satınal. ma komisyonuna gelmeleri, (574) (o (562) YI BIR Terzi mi | arıyorsunuz ? işte size bir adresi: iHSAN YAVUZ Kadın ve Erkek Terzisi istanbul - Yenlpostane karşısında Foto Nur yanında Letafet hanında Göz Hekimi Dr. Şükrü Ertan Cağaloğlu Nuruosmaniye cad. No. (Cağaloğlu Eczanesi yanımda) Şah günleri meccanendir.. Telefon. 22566 Acele satılık hane Lâlelide Aydınlık apartrmanı kar. şısında 20 numaralı ev acele (o satılık. İ tır. Görmek için mahalle bekçisi Ha- İ san ağaya pazarlık için sahibi Bay indiği — Mariyyak mı? Fakat o büyücü Bugüne kadar satın alam larm memnuniyetle karşı - ladıkları NAUMANN mar kalı İdeal ve Erika yazı makinalarımızla metanet ve zerafetine erişilmiyen NAUMANN markalı Dikiş makinalarımızın 936 sene- si modellerini görmek üze- re bir kere satış mağaza- mızı ziyaret etmelerini alâ. kadarlardan rica ederiz. Peşin fiyatlarımız ne derece ehven ise taksitli satış şeraitimizde O nis- bette müsait “ve müşlerile- rimizin menfaatlerine uy - gundur. Makinaları Satış Türk Limited Şirketi Hezaren sokak 19—21 Tel, 41085 ASKERİ “FABRİKALAR ÜMÜM MÜDÜRLÜĞÜ Satınalma Komisyonu “ İlânları Muhtelif elektrik malzemesi Tahmin edilen bedeli (30000) lira olan yukarda cinsi yazılı mal- zeme askeri fabrikalar umum müdürlüğü satın alma komisyonunca 30 Mart 936 tarihinde pazartesi günü saat 15 de kapalı zarf ile iha- le edilecektir. Şartname “Bir,, lira “50,, kuruş mukabilinde komis- yondan verilir... Taliplerin muvakkat teminat olan (2250) lirayı havi teklif mektuplarını mezkür günde saat 14 e kadar komisyona verme- leri ve kendilerinin de 2490 numaralı kanunun 2. ve 3. maddelerin- deki vesaikle mezkür gün ve saatte komisyona müracaatları. (662) Muhtelif elektrik malzemesi Tahmin edilen bedeli (34000) lira olan yukarda cinsi yazılı mak zeme askeri fabrikalar umum müdürlüğü satın alma komisyonunca 30 Mart 936 tarihinde pazartesi günü saat 16 da kapalı zaf ile ihale edilecektir. Şartname “Bir lira ““70,, kuruş mukabilinde komisyon- dan verilir. Taliplerin muvakkatteminat olan (2550) lirayı havi teklif mektuplarını mezkür günde saat 15 e kadar komisyona verme- leri ve kendilerinin de 2490 numaralı kanunun 2. ve 3. maddelerin- deki vesaikle mezkür gün ve saatte kai ları, (663) PARDAYANIN ÖLÜMÜ » . 265 — Pekâlâ! Aşağıya at, herkes onu tanısın! i Bem bu emre itaat etti, Cesed, acı bir gürültü ile avlının kaldırımları ü. zerine düştü. Giz, Omal, Monpanjiye, Kolssen ve bir kaç kişi daha eğildiler. Giz: — Tü kendisi! Şimdi halini dün mü? Ben iyi (o biliyordum ki bir gün olup sülâlem senin başını ezecek. tir. Bak! Bak!.. diyerek ayağını cese- din başına koydu ve bu temiz alnı tek melerle ezdi. — İşte! Dinini seven katoliklerin nasıl çalıştıklarını gör! O anda, kırbaç şaklaması gibi çın. Payıcı, tuhaf bir ses: — Alçak! diye haykırdı, Bunu takip eden kısa şaşkınlık a- nından İstifade ederek Pardayan Dü. ka doğru gitti. Ona yetişti ve ayni sesle; — Babana yaralı deniliyordu. Sen de tokatlanmış ismini alacaksın! diye elini kaldırarak Gizin suratına müt. höz bir sille indirdi. Tokatın sesi bu sessizlik (içinde Kir gök gürültüsü gibi : gürledi. Giz sendeliyerbk iki üç adım geriledi. Ar- kadaşlarının kolları arasına düştü. Bu beklenilmiyen tokat, bir yıl. dırım vuruşu gibi olmuştu. O zaman dehşetli bir gürültü kop tu. Yüzlerce kılıç, yüzlerce o bançer havaya kalktı. Bu İnsanın tüylerini o ürpertecek dnrecede müthiş manzara karşısmda Bimeğe karar vererek mü- dafax vaziyeti aldı, Fakat, delikanlı kılrciyle vurma- anda dehşetli bir kuvvele yakalanarak kaldırıldı. Götürüldü. Açık o bulunan bir deliğe itildi. Karanlık bir yere gi- rerek sert ve tok bir es duydu. Bu delik, açık bir kapıydı. OFırti. nanın bir yaprağı yakalaması gibi ken , babasının eliydi. Duyduğu sademe ise ihtiyar asla- nım, yüzlerce kudurmuş jantiyomun kendilerini yakalamak tizere biribirle- tip kaktıkları sırada (o ayağiyle kapmın okKapanmasından ileri gelmişti. Kapı, dışarıdan vurulan dar. belerle sarsılrrordu. Herhalde iki üç dakikadan fazla mukavemet edemezdi, İhtiyar asker, önündeki merdiven- lerden çıkarak oğlunu da birlikte sü. rükledi. Yalnız: — Daha yapacak bir iş kalmadı ya! dedi. — Henliz hepsi bitmedi verdi, Avlıda Hanri dö Giz tekrar atma binerek: — Elli kişi konağı arasın! Bir sa- ate kadar bu iki dinsizin kafasını İste. rim! Askerler beni takip ediniz! Hay- di Monfokona!.. diye bağırdı. —38— DARAĞACINA HAREKET Üstü başı kanlı olan Dükün yanın da bir ses: — Affedersiniz monsenyör! dedi, Giz eğildi ve Bemi tanıyarak: — Sen misin? Ne istiyorsun? diye sordu. — Deccalı asmak mı istiyorsunuz? — Evet, ne olacak? Çabuk söyle! | disini tutarak kaldıran kuvvetli el ise gör- cevabını “görmeden yumruğunu yere herif onun öldüğünü söylememiş miy- di? — Belki yalan söyledi. Haydi gi- delim! Böylece konuşa konuşa (yürüyor. lardı, Çeteler onlara, bir kaç kere şüp- heli şüpheli baktılar. Kollarında ne bir salip ne de beyaz bir sargı bulunan bu iki kişi kimdi? Fakat büyük bir kısmı onlara yol veriyordu. Çünkü el. Jerinde ağır kılıçlar ve hançerler bu. Tunan bu aslan yüzlü adamlar kendile rini müdafaa edebilirlerdi. Dünyada, katillerden daha korkak hiç kimse yoktur. Bu sırada baba oğul (o Parise dal- dıkça yürümeleri güçleşiyordu. Önlerinde bir ses birdenbire: | — Yaşasın katolikler! diye bağı.) rınız! diyerek kolları sıvanmış, kan /. çinde kalmış bir vahşi adam yanında. | ki beş altı kişile bunların önüne çık- tı. Pardayanlar durdular. Herif tek. rar etti; — Yaşasın papa diye bağırınız! Şövalye fazla düşünmeğe lüzum yuvarla. nan herifin şakağma indirdi. İhtiyar asker: | — Haydi git, papaya bunu götür! dedi. Yere düşen herifin arkadaşları biraz korkarak durdular. Sonra kü-| fürler savurarak onları takip (etme-| ge başladılar. Baha ile oğul tekrar geri döndü Ter, bahası: — Hücum edelim! dedi, Bir saniye icinde, heriflerin üzer. lerine atıldılar. Runlardan ikisi vere vuvarlandı. #lhürleri. — Imdat! İşte iki dinsiz! Koşun! diye bağıra bağıra bir sokağa saptılar. Sokaktan tekrar çıktikları zaman Par- dayanlar artık uzaklaşmış bulunuyor» lardı. Şimdi hiç durmadan şurada bir cesedin üzerinden atlıyarak, orada bir evi yakmakla tğraşan bir sürü halktan kurtulmak için kıvrılarak ko- şuyorlardı. Hırıltılar içinde kalarak, kafaları tüfek ve'çan sesleriyle dola, rak kacıyorlardı. Bir söz söylemeden önlerine rastlıyan (şeylere (ovurarak, yanyana, hançerleri ellerinde olarak gidiyorlardı. İşte böylece, sabahın (dördünde Kolinyinin konağına vardılar, Betizi sokağı bir sürü halkla dol. müştu. Hemen halkın arasına dalıp İ kendilerine yol açtılar. Halk belki de udurmuş katolik sarmıştı, n kapıst ardına kadar açık- te, Avlisi: — Yağma edin! Yıkın! diye haykır. ran silâhlı adamlarla doluydu. Bunlar da girdiler, bu kalabalığın çalkıntısı arasında avlının ortasına gidebildiler. Hiddetleri son dereceyi bulmuştu. Bu sırada bir ses: — Bem! Bem!, Bitirdin mi? diye bağırdı. Baba ile oğul başını konağın pen. cerelerinden birine kaldıran Gizi tanı. dılar. İl BE ni O BURADA ÖLDÜRÜLECEK Giz vakit kaybetmedi. Konağından saat üçde yola çıktı. İlerledikçe, ma- iyetinin sabrını tüketmemek için: ışasın katolikler! diye hay.

Bu sayıdan diğer sayfalar: