19 Şubat 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

19 Şubat 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABER — Akşam postası WE: Çiçekler Kadınlar üzerinde çiçeklerin çok mühim tesirleri varmış! Bütün dünyanın doktorluk ve cinayet sicilleri, çiçeklerin insanlar üstünde ve bilhassa, beşeriyetin heyecan tellerine hâkim olan, kadmların üstünde yaptığı esrarlı tesirlerin hikâyelerile doludur.) Cilve, naz, eda, meftuniyet, aşk, kıs. kançlık hırsı ve katil işlerinde çiçeklerin aşikâr tesirleri olduğu bu kayitlerden görülmektedir. Bunda âmil olan yalnız! Şiçeklerin çeşidi değil, ayni el renkleridir. Meselâ, orkidenin harstalev. | lendirdiği ve siyah gülün katillere a.! lem olduğu söylenmektedir. Hattâ mütevazi menekşeye bile tali, sizlik ve bedbahtlık çiçeği nazarile ba! kılmaktadır. çüncü Napolyonun karısı İmparatoriçe Öjeninin bu çiçekten kork. tuğu söylenmektedir. Evlenme alayında| kendisine bir büket menekse takdim edi. lihce, yüzünü ölüm sarılığı kaplamıştı ircil birisi bunu görmüş ve ar. kadaşına söylemişti; © da imparatoriçe. hin işideceği kadar yüksek bir sesle: — Ne! Bilmiyor musun ki, menekşe. ler bilhassa düğünlerde çok uğursuz - ur) Bazı gelinlerin üstünde müthiş te sirler yaparlar! Öleni, tebaası tarafından sevilmesini, Parise 1870 harbinde Almanların giri. yini, kocasının esaretini , birkaç sene sonra oğlunun Zulular tarafından öldü. rülmesini hep menekşelerin uğursuzlu. fundan bilmiştir, Orkidenin bazı kadınlar üstünde tu . haf tesiri, efsanelerden kalmadır. Yunan *satirine göre “bir deniz perisi ile bir thvet tanrısının oğlu olan Örkis çok sti. Bir gün sarhoş iken şarap ilâh üsün rahibelerinden birine öyle şid. i bir aşk yaptı ki, kadının arkadaşla. N rahibeyi onun elinden zorla alabildi . İNE ve kendisini parenladıler. Babası, oğlunu dirötmeleri için tan. yalvardı. Tanrılar bunu reddetti. ler fakat babasına karşı duydukları mer hamet yüzünden Orlkis'i bir çiçek yap. tılar.,, Bu güne kadar da hâlâ ayni ad. la tanımmaktadır.,, Efsane burada kadmlara diyor ki: “Orkisi seven ve daimn taşıyan ka. dınlar şehvet tanrısının ruhu tarafın. dan sörüklenirler!,, Orkide hırs ve trajedinin timsalidir Denildiğine göre en son Rus Çariçesi bu çiçeği çok severdi, fakat meş'um ol. duğunu bildiği için taşımaktan çekinir. di. Sardunya çiçeklerinin kadınları erkek nüfuzuna bağladıkları sanılmaktadır. Sarı güller bazı kadmları vesveseli yapmakta imiş. Bir vakıtlar bir kadına sarı gül vermek hakaret sayılırdı. Çün. kü sarı gül vermekle 'ona sen kıskanç ve hain bir kadınsın!,, Denmiş gibi o. lurdu. Sarı narkiz çok sık taşındığı takdir. de kadının kıskançlığını ve geçimsizliği. Bi artırır, onu kavgacı yaparmış! Güzel beyaz bir narkizde, hiç bir vakıt uğurlu bir çiçek sayılmamıştır. Bu çiçek çok sık taşmdığı takdirde kadını kederli yapar ve melankoli yaratacak te. | sirleri kendine çekermiş! Halbuki çiçekler arasında kırmızı ve| beyaz güller çok uğurlu sayılır. Bunlar| titiz kadınlar üstünde yumuşatıcı bir te. sir bıraktıkları gibi uğursuzluk ve keder le dolu hayatı da avundururlarmış. Sarı zambağın zalimlik ve hainlik yarattığına inanılmakta ve buna da aşa. ğıdaki vak'a delil olurak gösterilmekte, dir, Bundan birkaç sene evvel çok güzel ve esrarengiz bir kadm Parisin Mont . parnass ve Montmartr kazinolarile kah. vehanelerinden ayrılmaz olmuştu. O. nunla birlikte görülen erkeklerin hepsi ortadan kayboluyor ve bir kaç zaman| sonra cesetleri Sen nehrinde bulunuyor. du. Nihayet kadınm kendisi de günün bi rinde oturduğu apartımanda ölü olarak bulundu. Polisler masasının üstünde sol, muş bir demet sarı zambağın yanıbaşın. da bir de mektup buldular? “Yanımdan hiç ayırmadığım sarı zambaklar nihayet benim de haşimı ye. diler!.,, Kadını yabancı bir el tabanca i. bu satırı yazmağa, vakıt bulabilmişti, fakat nasıl? Pariste hâlâ "Sarı zambak taşıyan kadından kaç!,, sözü ortalıkta dolaşmak Almanyanın bölgesinde mütemadi. yen siyah gül taşıyan kadınların erkek. ler üstünde meş'um bir tesir yapacakla. rına inanırlar. Viyana cinayet sicillerin. den alınan aşağıdaki vak'a kara gülün anormal kudretine dair bir misal olarak ileriye sürülmektedir. Genç ve güzel bir Avusturyalı hız hep geçkin erkeklerle dolaşarak bunla. Tı kendi apartımanına götürdükten son. ra ilâçla, uyutur, soyar ve öldürürdü. Kız kurbanını avlıyacağı zaman daima kara gül takarak bu çiçeğe karşı olan bâtıl itikadını gösterirdi. Kara güllü kızın en son kurbanı Si. kora adlı zengin bir yaşlı idi. Kızla Vi. yananı Kaferovayalında tanışarak evi. ne gitmiş, orada yuvarladıkları şampan. ya kadehlerinden zil zurna sarhoş olun. ca, kız güzel ellerile boğazma sarılarak adamcığazı merhaetiizdesine bağruş, esbinden anahtarlarını aldığı gibi, yal. nız başına yaşadığını bildiği için apartı. mana gitmiş ve orada kasayı açarken yakalanmıştı. Kara güllü kız on beş yıla mahküm edildi. Kız mahkemede bile; — Kara gül taşıdığım için kaderim böyle oldu! Ben kara güllere bayılırım; fakat beni zalim ve kanlı katil yapıyor. lar! Erkeklere işkence yapmaktan oka, dar hoşlanırım ki. Demekten çekinmemiştir. meşhuru Almanyanın o Sangerhausen şehrinde Krauss adlı bir mütehassıstır. Daima heyecan ve hayranlık uyandıran bu çiçeğin rengi hakikatte siyah değil. koyu laciverttir. Çok güzel kokusu ve aadife yumuşaklığı bu. çiçeğe sosyete kadınlarının fazla değer vermesine se bep olmaktadır. R.P. İngilterede “Maymun adam,, Denilen çok cüretli hırsız Nihayet yakalandı Londradan yazılıyor: İngiltere adalarının en yılmaz canisi üç sene için kimseye zarar vermiyecek bir yere konmuştur. Jimeni Earight adın da olan bu adamın yanında hikâye ve ro, man kahramanlarının sergüzeştleri sol, da sıfır kalır, “Soyguncular Kralı,, adını almış clan Jimmi, Tasmanyada bir sığır çiftliği: doğmuştu. Daha annesinin tünde oturmağı başardığı dekik tibaren at sırtma bir kene gibi ya, s1, kaşarlanmış Kovboyları bile şaskına çevirirdi. On yaşma varmadan evvel memleketin en iyi Jokeyi olmuştu. Za. ten her işin eniyisiolmak bu adama mahsus bir marifetti. Dünyanm en iyi Jokeyi, en iyi tırmanıcısı ve en iyi ni, şancısı idi. Bir maymun gibi düz dıvarlara tır. mandığı için bu marifetinden para ka. İŞ| zanmağı düşündü. Ünlü bir artist ola. bilmek düşüncesile Amerikaya doğru yola çıktı ve soluğu O Holivudda aldı. Yirmi katlı bir binada çalışan bir film kumpanyasma baş vurup ta iş istediği İ zaman onun yüzüne güldüler; Amerika i bu cinsten artistlerle dolu idi. Zehirlerin öldüremediği adam! KIZIL ATEŞİN ÜZERİNDE NASIL YÜRÜMÜŞTÜ ? Hindistanın es| rarengiz adamla rının en esrarlısı olan Kuda Buks şimdi Londrada en mümtaz ilim cemiyetleri tara fından muayene edilmekte, fotoğ rafları alınmak ta ve filmleri çi Kuda Buks (o karılmaktadır. Kuda Buks bun dan iki ay evvel Londrada yine â limlerin: gözü önünde kızıl ateş» ler üstünde yürümüş, bu hâdise gazetemizde resimlerile mevzuu bahs edilmişti. Bu adamın yaptığı marifetler ateş yü rümek ,gözleri sımsıkı bağlı ol duğu halde herhangi bir kitabı o| kumak, en keskin zehirleri yut mak ve bundan hiç müteessir ol- mamaktır. Bu anormal kuvvetle - yalnayak üstünde rinin nereden geldiğini ne sine| ma makineleri nede rontgen şul aları henüz meydana çıkarama mıştır, Bilgi dünyası bu adamın fev kalâde kudretleri karşısında âciz) kalmakta ve bunları bir türlü izah edememektedir. Midesinin ront » genle alınan fotoğrafları bunun diğer midelerden hiç bir farkı ol madığını göstermiştir. Buna rağ men Kuda Buks en öldürücü ze hirleri su içer gibi içiyor ve kendi sine hiç bir şey olmuyor . | Fakat Jimmi dışarıya çıkar çıkmaz kumpanya direktörünün en yüksek kat, ta olan dairesine bir göz attı. Sonra da binanın yüzünden yukarıya doğru tır. manmağa başladı. Sokakta müthiş bir kalabalık toplandı. Pohsler aşağıya in. mesi için ona bağırdılar. Bütün pencere lerden başlar göründü fakat “maymun adam,, hâlâ tırmanıyordu. Müthiş kalabalık, aşağıda yolları tı. kadığı için seyrüsefer durdu. Jimmi di. rektörün bulunduğu daireye artık yak. laşmak üzre idi. Helk alkışlamağa baş. ladı. Direktör de gürültünün ne oldu. ğunu anlamak için pençereden dışarıya baktı. Jimmi ile burun buruna gelince, adamcağız az kalsın düşüp bayılacaktı. “Maymun adam,, la konturat imzalan , dı. Ancak konturatlar da ebedi değildir. ler. Amerikada herhangi bir binaya tır. manabileceğin isbat etmiş olduğu hal. de, halk onun marifetlerinden nihayet usandı, Jimmi de tekrar işsiz kaldı. Sanfransiskoda bir gece kendi nam ve hesabına yüksek bir binaya tırmandı. Muayyen bir pençereye gelince içeri daldı ve orada bir takım mücevherleri yüklenerek #rvıştı. Bu işten dolayı polislerin eline geçti ve hap'ahaneyi boyladı. Cezasını bitir» dikten sonra Nevyorka gitti. Bu koca İ şehirde de birdenbire soygunculuk vak” aları adetâ bulaşık bir hastalık halini al, dı. Nihayet polis Jimminin şehirde oldu. ğunu anladı ve onu Sing Sing hapisha. nesine tıktı. Hapishaneden çıkınca da artık Amerikada bir dakika bile durma. sına müsaade edilmiyerek kapı dışarı sürüldü. Jimmi de cinayetini yapmek üz, re İngiltereye gitti, Jimmi tam beş yıldır bütün İngi rede soymadık zentin evi bırakma İngilterede onu tanımayan hiç bir e yoktur ve bu şehirlerin polis teşk nu kendi mıntakalarında bir dekika İ tutmazlar, Bu meşhür hırsız nihayet geçen br. Sir Ri, çard Meller'in evini soyarken yak ta Wellingtonda meb'uslardan ve üç sene ağır hapse mahküm edil umumi hapishaneye ulaldı. Amerikalı haydudun karo ri aldığım perde nasıl şık deği mü? Hiç kurşun işlemiyor!

Bu sayıdan diğer sayfalar: