25 Şubat 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

25 Şubat 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İşçiye iş öğreteceğiz diye ay parasız alıştırmak nerede görülmüştür Çinin alacağı ücret bizde tamamile patronun insaf ve keyfine bırakılmış bir haldedir Beyoğlu Ha'kevin'n ter'ib ettiği basketbol turnuvasında Galatasaray takımı şampiyon oldu Beyoğlu halkevinin 3 kateğoru ter tip ettiği basketbol turnuvası netice- Seyahat hevesi nerelere varacak? “Yüzücülerimiz ancak Avrupada 13 yaşından daha ufak çocuklarla boy ölçüşebilir.er.,, Bugün temas edeceğimiz bahis, İ meselesinin ana hattı ve ruhu- * İşçinin çalışmasına mukabil hası lâzım geldiği ücret. Bu para bizde şimdiye kadar tümile patronun insaf ve keyfi- bırakılmış bir haldedir. Tabi- ilg patron da bu ücreti istediği asgari bir raddeye indirmiş hmaktadır. Bu meselede an - k rakib fabrikaların işçilerine *mekte olduğu ücret ve işçi ihti- *ı biraz rol oynıyabilmektedir kat bu da ekseriyetle işçinin *yhinde netice vermektedir. Me Hereke kumaş fabrikası ka. ; sonra oradaki işçiler anbula, gelmişler ve işsiz kal - klarmdan buradaki bazı fabri- çok aşağı ücretlerle çalış- Yı tellif etmişlerdir. teklif karşısında buradaki Mikatörler vermekte oldukları Ücretini hemen hemen yarı ya. PA indirmişlerdir. , işçisi bol ve çok ucuz e » bir memlekette iş ücretlerinin “Yarıya inmesinin ne demek ol. anlatmaya lüzum görmü - © Bedava çalıştırmak v fabrikalar da fabrikaya İ işçilerini üç ay gibi uzun bir| va bedava çalıştırmaktadır. *de ona İş öğretildikten sonra Mdisine 30 kuruş gündelik bağ. ytaktadır. İşçi ancak bir sene İn çalıştıktan sonra ertesi 4? 40 kuruş yövmiye alabilmek. ununur. bu mesele ile de inen ve gayet ciddi olarak meş- “İması lâzımdır. si fabrikaya ilk almdığı za - mihayet bir on beş günlük a, devresi kabul edilebilir. y bu müddet hiçbir zaman üç | vi çok uzun bir zaman ola - bit edilemez. Sonra çırak - ileceğimiz bu müddet es- da işçinin az olsa da her “* bir ücret alması lâzımdır. “8 nasıl ücret verilmeli Şi işçiye verilecek ücretle #ekilde olması bahsine gele- lik idrofil fabrikaları ano - İk itketi direktörü Sabri Pozom is etrafında diyor ki: ücret vermek için ev- Na dir günde normal bir işçinin iiş mikdarını tesbit Na lâzımdır. Bu işi yapan işçi- Mormal gündeliği verilmeli - Ni İsçi usta ve becerikli olur. ii patrona kör getirecek DE meselâ, daha az me- Ny daiye sarfederek yapar, , Yyen zaman zarfmda Mia NE işçinin yapabileneği iş #EEfrİ odan daha fazlasmı ya - tiye yaptığı iş nisbetinde verilmelidir. İ* bir usul takib edildiği |, | Patron fevkalâde kaza - i, “olarak ücretin, işin ma - gi Söre de tahavvul etmesi e Meselâ çıraklık müddeti VID muş ka ve Avusturalya hükümetleri bi yen zamanlar süren, sıhhate az çok mazarratı dokunan, nefret ve- rici işlerde işçiye daha yüksek üc- retler verilmelidir. Umumun haya. tile alâkadar olan ışlerde de böyle hareket edilmelidir. Kazaların sebebi Meselâ, bir kaptan, tren maki - nisli, veya vatman aldığı az üc. retten dolayı borca girmiş ve sı - kıntıda bulunursa bunu düşünmek için dikkatini iş esnasında gaybe- debilir. Ve bu bir dakikalık dalgınlık bazan büyük facialara sebebiyet verebilir, Yapılan bir. istatistikte vükua gelen kazaların büyük bir kısmınm sırf bundan ileri gelmiş olduğu anlaşılmıştır. Onun için bu gibi işlerde çalışan işçilere yüksek ücret vermek, ve onu böy. le hallere düşmekten kurtarmak lâzımdır. > İşçilere hangi esaslara dayana- rak ücret vermek lâzım geldiğini, daha doğrusu işçiye verilecek ücre tin hangi esaslara dayanarak tes- bit edilmesi lâzım geldiği mese - lesine gelelim. En iyi usul Bu iş dünyanım her tarafmda halindedir. Maa - mafi bir çok medeni memleketler buna karşı muhtelif tedbirler al. * asgari yövmiye kabul etmişler, ve kanunlarında işçiye bu mikdardan aşağı ücret verilmesini şiddetle menetmişlerdir. Fakat bu tedbiri kâfi ve mu vafık görmeyen, başka tedbirler alan hükümetler de vardır. Bu günkü halde Norveç ve Marsilya. da tatbik edilen ve en fazla revaç kazananşekil, hayat ve geçinme şartlarmı gözönüne alarak ücret tayin etmektir. Memleketin her tarafında şera- iti hayatiye başka başka olduğun- dan tabiatile ücret te başka başka olmalı, ve iktisatçılardan, işçiler . den ve paronlardan mürekkep ko- misyonlar şeraiti -hayatiye değiş- tikçe toplanarak bu asgari yövmi. yeyi tesbit etmelidir. Acıklı bir m'sal Hakikaten-bu usul çok muva « fık ve doğrudur. Meselâ son buğ. day piyasasının tahavvülünü göz önüne alalım. Iki sene evvel ek - kilosu 6 kuruş iken bugün 12 kuruştur. Yani fiatı iki misli artmıştır. Buna rağmen işci yövmi. yeleri yükselmemiş, bilâkis düş - müştür. İleride bizdeki işcilerin ne yi: diklerini, ne gıda aldıklarını ya » zarken güdeceğiniz rkler ememe zarken göreceğiniz “gibi ekmek Türk işçisinin gıdasını yüzde dok. san besini teşkil etmektedir. Bina- enaleyh ekmek fiatlerinin iki mis- li artmasını işcinin hayatı üzerin- de ne kadar büyük tesirler yapa- cağı bu misâlden kolaylıkla anla şılır. , Bizde de (Eşel Mobil) denilen bu usulün kabul ve tatbik edilme- si çok muvafık ve yerinde olacak. tr. ; . lenmiştir. Halkevi, Barkohba, Robert kolej ve Galatasaray takımlarının iş- tirak ettiği bu müsabakalarda Gala- tasarayın, Naili, Hayri Kâmil, Cihats Feridun Menem, Feridun, Pinkas ve Gasparyandan müteşekkil olan takımı bütün rakiplerini yenerek (o şampiyon olmuştur. Önümüzdeki cumartesi günü Halk evlerinin senel devriyesi münasehbetiy le, Beyoğlu halkevi salonunda muhte- Nif spor gösterileri yapılacak ve gece saat 10 da şampiyon Galatasaray bas- ketbolcuları ile İstanbul (basketbel muhtelit takımı karşılaşacaktır, Milli takıma namzet .. . . ” güreşçilerimiz Güreş Federasyonundan: Pazartesi, Çarşamba, Perşembe, Cuma, günleri olmak üzere hafta- da 4'gün Fatihteki Güneş Klübü- nün yeni salonu Federasyon emri. ne alınmıştır. Milli Güreş Takımı namzeti olarak tesbit edilen isim- leri aşağıda yazılı Güreşçilerin ye- ni Antrenörden ders almak ve be- raber çalışıp yetiştirmek üzere ya-- zılı günlerin saat 16 sından itiba- ren İdman eşyalarile birlikte ve vaktin pek daralmış olduğunu göz önüne getirerek bu İdman Salonu- Koç Ömer, Küçük Hüseyin, Ke- nan, Küçük Mustafa, Yaşar, Ve . fik, Sadık, Saim, Nari, Ankaralı Hüseyin, Mersinli Ahmet, İbra - him, Faik, Salih, Adnan, Büyük Mustafa, Çoban Mehmet. Spor filmi Pazar sabahı sporculara gösterilecek TJ.CI, Istanbul Bölgesi Merkez Heyeti Başkanlığından! 1—3—996 pazar günü sabahı saat 9.0 da Beyoğlunda İpek sinemasında çok mühim bir spor filmi gösterilecek. tir. Bu filme bölgemize bağlı bütün spor kulüplerinin üyeleri davetlidir. Ter. Bu seansta hazır (bulunabilmek için verilecek davetiye kartlarını al mak üzere kulüp murahhaslarının 5- nümüzdeki perşembe günü bölge büro Suna müracaat etmeleri lüzumu bildi- i Kayakçılarımızın Almanyada neile vakıt geçirdiklerini bu yazımızı Kış olimpiyatlarında Türkiyeyi tem sil için Almanyaya gitm.ş olan 18 spor- cu ve idareci hâlâ meydanda yok. Ve ne vakit gelecekleri meçhül ve mevhum. ! İnsan bunların velmediklerini börünce Adeta “Acaba ne oldular?, diye merak ediyor. Evvelki yazımızda yollarımı kay- betmemeleri, kaybetmişlerse bulmaları için Edirnenin yüksekçe bir yerine bir ateş yakılmasını tavsiye etmiştik. Fakat anlaşılan bunların başına ge len felâket (1) daha büyük olacak. Sa- kın müsabakalarda £ tepetaklak, göbek üstü kayarlarken kollarını, bacaklarını kırıp yaralanmış ve hastaneye kaldırıl.! mış olmasınlar?. Yoksa ski ile bile yola çıksalardı şimdiye kadar hududu geçer- İer, ve telgraflar bunların vürudunu ha ber verirlerdi. Bakalım ne zaman gele- <ekler. » Gene o yazımızda atletizm rekorla» rımızla dünya atletlerinin rekorlarını haf f tertip mukayese etmiş ve aradaki müthiş farkı meydana çıkarmıştık. Hem yalnız biz değil, Balkan oyunlarında bi- si fersah fersah geçen ve parmağımızı ağıtmızda bırakan Balkanlı atletlerin bi! le Berlin olimpiyatlarında derece alma- larına imkân yoktur. Bugün de denizcilikten bahsedece - Zir. Kış olimpiyatlarında bulunmuş, ha- kiki sporu, Avrupa sporunu görmüş o- lan Almanya muhabirimiz Türkiyenin en kıymetli yüzücülerinden arkadaşımız Suat Erler en fazla salâhiyet sahibi ola» rak'bu mesele hakkında bize göndermiş yemeli mnieetmlima kr Meri « “Müddeti hayatında bir yüz- me havuzu nedir görmemiş, Moda he- mammnda gözlü açılmış zavallı çocukların olimpiyada işt raki 120.000 kişi huzurun da bir nevi “İstihmam,, dan başka ne olabilir? Değil dünya, Avrupa kadınla” rından dahi düşük olan orekorlarımızla biz bugün Almanyanın “Knaben,, deni- len 13 yaşından aşağı çocuklar arasma ancak müsabaka yapabiliriz, Farzedelim b'zim sırtüstü (100) met- re şampiyonu olimpiyada — İştirak etti. Tesadüf ilk seçmede, tallin bir cilvesi, serisine Amerikah dünya (şampiyonu düştü. Biz'mkinin rekoru bir dakika yir mi iki küsur saniyedir. Buna tatl: ve klorlü suda yüzmenin acemiliğini ve bir de ölemnik dönmeleri (virajları) ve bun lardan tevellüt edecek zorlukları ilâve edersek bir dakika yirmi (saniye de- mektir. Amerikalınm rekoru (1:03,9) arada! takriben yirmi bir saniye fark © vardır.| Bu yirmi bir saniye bir (38) metre fark eder. Havuzun tulünün (30) metre ol- duğuna nazaran hemen hemen bir havuz boyu mesafe demektir. Yani bizimki ba- merak ediyorsanız okuyunuz ! vuzun ancak öbür ucuna varabildiği 12- man yarış bitmiş olacaktır. Ayni suretle bu genç bu mesafeyi dünya kadın şampiyonu ile yüzse, gene kadın şampiyonu (18) metre fark ile kazanır, Aralarmdaki dereceleri santimetre ile paylaşmağa çabalayan diğer millet, lerin yüzücüleri arasında bu gibi vaziyet İetrimiz ile gülünç olmayız da ne olu- ruz? Mesafeler büyüdükçe bu fark da o nisbette artacak (ve bu sefer de gerek seyirciler gerek matbuat “adam boğulu- yor,, diye alay edecektir. İşte vaziyet meydanda... Bir de şu- nu İlâve edelim: Kış olimipaytlarında bizden çok es- ki ve bizimk lerle mukayese edilemiye- cek kadar usta ve İleri bir memleket o- lan Avusturya, Garmiş olimpiyadına yal nız bir tek sporcu göndermiştir. Muvaf- fâkiyet ihtimalini görmedik'erinden baş ka sporcu yollamamıstır. Halbuki biz 18 kişi olarak iştirak ettik, Atletizmde bizden on kat ileri olan Yunanlılar da yaz olimp'yatlarma gali. ba 4 sporcularile iştirak edecekler. Yal- mis bunlardan muvaffakiyet ümit ediyor lar. Halbuki biz 80 kişi ile iştirak ediyo. rüz, Ne diyelim bilmem ki.. Biz hâdiseyi kaydediyoruz. İstediğiniz hükmü siz çı. karmız, Ka Diğer taraftan Ankaraya giden federasyon reislerinin tam bir mu- vaffakiyetle dönecekleri anlaşılmıs- tır, Gelen bir telgrafla göre hükümet yaz olimpiyatları için 60000 liralık tahsisat kabul etmiştir. Bunun 13000 lirası güreş, 9000 lirası futbol, müte- bakisi de atletizm, boks, basketbol gibi şubeler içindir. Ve şüphe yok ki atletizm de bu 60.000 liranın en büyük payını almıştır. , Sarfedilecek 60.000 Tiranm ne gibi yerlere, gideceğini ve memlekete ne faydalar temin edeceğini anlamak için aşağısındaki satırlara göz gezdirme- nizi rica edeceğiz, Bu satırlar, kış o- limpiyatlarına bir gazete namma işti- rak etmek için kayakçılarımızla birlik te Almanyaya giden bir spor muharri rinin gönderdiği mektuptan aynen a- Unmıştır. “Ne acı bir şey ki, buraya müsa- baka yapmak ve görmek için paralâr harcıyarak gönderdiğimiz çocuklar. dan yalnız bayrak taşiyan Mahmut le bir an başka, kafile re isi de dahil olduğu halde, kimse görün müyordu. Maalesef buraya gelen bizim Türk gençleri, buraya spor yapmiya yahut nasil yapıldığını görmiğe değil, ger. meğe gelmişlerdir. Bütün müsabaka larda bulundum. Bizim çocuklardan bir ikisi müstesna, kimseye rast gelme dim, Onların bizzat oturdukları yerle re de gittim, aradım, gene bulamadım. Galiba gezmekten spor yerlerine git. miye vakit bulamıyorlardı. Kafile res islerinin de çocuklarla meşgul olacak vakti yoktu. Acı şeyler. Bizim ( gençleirimiz henüz sporun manasint, zevkini anla» muş görünmüyorlar. İş böyle giderse, bu işten anlamıyanlar spor işleri ile uğraşmaktan vazyeçmezlerse daha yüz sene bu halde kalmaya mahkü- muz. Balkanlıların hepsi, o bilhassa Yugoslarlarla Bulgarlar burada çok iyi neticeler almışlardır. Istanbulda iken bizim dağcıların müsabakalara girmelerini istiyen ve sporu bilir geçinen bam kimselers “Balkanlardan iyiyiz. Bizim için de lanm olan budur.,, diye propaganda yapıworlardı. İşte netiee merdanda.s Daha başka ne ilâve edelim? | Bim BU. e td

Bu sayıdan diğer sayfalar: