5 Temmuz 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

5 Temmuz 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

çık göz bir gazete muhabiri Silvanın katili Bravn'u nasıl ele geçirdi - Si Mmsalı itirafa göre Eravp ozgin hktan kuduran Siloanın bileğini büke- rek saldırmayı aldı ve adamın göğsüne daldırdı. (Vevyork mektub) 1 San ta deyince, Bravn da artık dayanamr yarak: — Ne olacak? Kafasmı kestim işte! diye bağırdı, Silvanın haftalardanberi olan kır runtuları yeniden canlandı. (Beynini sanki bir kıskaç sıktı, Sonra Bravnm polise yaptığı itirafa göre (İspanyol, onun Üstüne sıçramış; elinde bir Ütü varmış, Brâvn ise orada bulduğu bir demir boruyu yakaladığı © gibi üvey babasınm eline çarparak ütüyü yere düşürmüş, Kizglıktan artık yerinde duramaz olan Silva İspanyolca sövüp sayara” rak, belinden bir saldırmayı çık gibi delikanlınm Üstüne atılmış. : SAK PAU Suo3 sağlar | kazanan horozunu ör Bundan başka İşten çekilmiş bir fs N yol gemicisi olan Manüel Silva da imdi Dules şehrindeki fantazi tavuk»! yetiştiren çiftliğinde oturur, piyar) Aya, boyuna dövüş horozları satardı. Fakat polis tahk katımm da sonras) göstermiş olduğu gibi, “bu iner) olacaktı.. çünkü bir vakitler J06 geni Yaşlarında olan güçlü kuv” z dul bir kadınla evlendi. Kadının Yetişmiş bir kızı ile 13 o yaşında / ps da vardı. ika sene İçin bu küçük aila saa" çinde yaşadı. Sonra üvey oğul ta he e ringlerinde denemek heve” , $tü. Baltimora gitti. Orada ça”) N Parladı. Eğer boksa devam etsey- By bütün dünyaya tanrtacaktı.| / n bir kaç ay evvel genç bok” teb, bir tatil yapmak istedi. He” dan > kin Silva giliğine oi aç gü i evde hir İp La gün geçince de y mıştır.: — Orada olan boş bir çuvalı üvey babamm başına geçirdim. o Cesedini merdivenlerden aşağıya sürükliyerek kilere götüzdüm. Burada kocaman bir ocak varâr, Vileudun üstüne gaz vağ: serperek kibriti çaktım ve alevler icin de kalan cesedi ocağa İttim. karıya çıktı. O gün bütün gün ve gece si evde yalnız başıma kaldım. Ertesi sabah vücudu tekrar yakmağa uğraş” tım. Muvaffak olamadım, o gece ka” ranlık çöker çökmez yarı yanmış 6086 di bir otomobile koyarak Montgomeri kazasına götürdüm. Rokvile giden caddenin 18$1z bir köşesinde onu oto” mobilden aşağıya attım ve büyük bir hızla uzaklaştım. Çok geçmeden © otomobilin lâstiği patladı. Ben de arabayı bırakarak eve yaya döndüm. Daha o günü ceset, az sonra otomo” bil bulundu. İlk önce polisler Silvanın! Si ! intikam almak istiyen bir haydut çe” Silva ing kanmağa hiç de yanaşma”) tesime kurban gittiğini sandılar ve ci emdisini öldürmek istiyenin Bravn| neyetle şoförsüz otomobil — arasında ğunda israr etti. İ hiç bir alâka bulunmadığını düşündü”, çen teşrinisani aymın soğuk bir ler. i | e bilkasan seçme tavuklarının! O Fakat açık göz bir gazete muhabiri duğu kümese gitti. | Bravn kız) otomobilde yanmış et parçaları görün” Sİ ve madam Blanş Smit ipe ce arabanın Silvaya ait olduğunu keş” idiler. Birkaç dakika soriri kâpr gid) fetti, Bu muhabir Silvanm evine gitti, ; Açıldı ve Silva bir top güllesi gibi| Kapıya vardığı zaman Bravn da çıkıp DYS girdi; | gitmek üzere bulunuyordu. . Onu gö im en güzel horozum nerede?) rür görmez: ie — Y€ gürledi, Bu sorguya Bravn kar Oo — Hey delikanlı; eğer otomobilini * verdi bulmak istiyorsun haydi benim araba- ya sta da Rokvile doğru gidelim. N rabayı polisler buldu; size ait olduğur! nu isbat ettiğin dakikada sana vere! cekler.. dedi. | Gazete muhabirinin hiç bir sey ter hn bir sabah nahiye müdürünün! İni Bİ ağ ve titriyerek pdlisin hima CA etti Dehşet içinde kalmış 0 *ski gemici, yemeğine örütük Katılarak canıma kastedil" iye ğini söyledi. koun müdürü Mister Roy Hiltner, lin uyg Üvey oğlunu o çağırarak niş dıya sorguya çekti. Fakat de” u ONU kandırmağa muvaffak ol- En güzel horozum © demekle ne diyorsun. Bu mendebur hayvanm “Ye gitmiş olduğunu biz nereden 7 ADdIĞI | miştiri Gene polise verdiği ifadeye göre dei urmlanan genç Bravn ile üvey baba”) likahlt Silvann bileğine © yapışarak K biribirinden şiddetle nefret etmekte) bükmüş ve sıldırmayı elinden aldığı göller. gibi göğsline daldırmış; yaşlı o sdam Bundan sekiz sene evvel Manüel Sir) ağır ve tehlikeli bir yara almıs denizden artık yorulmuştu. o Epeyi Ana ile kız manzarayı görmemek | biriktirmiş olduğundan Mariland! için komşunun evine kaçmışlar. Bum ğında küçük bir çiftlik satm al) dan sonrasmı Bravn polise şöyle anlat Vücut ancak kismen yanmıştı. Yw| vermiş: MABER -— Akşam posts Amerika Garibeler memleketidir Bir erkeğe yazılan 2.200.000 aşk mektubu Şu Amerika kadar acayip bir diyar yoktur vesselâm!.. Amerika. da olsaydınız gürün birinde karşı. nıza çok açık göz bir satıcı çıkar | ve size line edilmiş bir zencirin bir | dişini on liraya satmağa kalkışır. ! Orada işitilmemiş daha 'nice şeylere tesadüf edilmez ki: rar vermek itzere salona çekilmiş olan jüri heyeti mahkemeye karar larını tebliğ etmeğe gelmeden ev- vel müdafaa avukatı Reilly ile ga- Hauptman mahkemesinde ka-| Zavallı kadın Kendisine benziyen bir kadınin: sahtekârlığından dolayı 13 - ay hapisde yattı Kanunun en iyi tatbik edildiği yer Hepsi canı sıkılmış bir halde oturmuş, lerde bile bazen yanlışlıklar yapılır.| meselenin bir ayak evvel © bitmesini Nitekim Birleşmiş Amerikanm İndi-| bekler gibi bir vaziyet almışlardı yana vilâyeti ağır ceza mahkemesinin Acaba gerçekten mâsum madam Louis Botts adında bir kadın!) Mahkemede ot ururken hiç de işlememiş olduğu bir suç yüzün den tam on üç ay hapiste tutması bü-! tün hâkimleri müteessir etmiştir. İ Gerçi asıl suçlu hâlâ bulunamamış olmakla beraber, bütün şahitlerin beş aylık gelin olan Madam Botts a” leyhine kat'i bir surette şahadet et- meleri, herkesi şaşirtmaktadır. Bundan iki sene evvel İndianopoliste muydu ? yavaş yavaş kendi de şüphelenmeğe © başladı. Bir kişi yanılabilirdi; fakat nasıl olur da , on yedi şahidin hepsi birden kendisi suçlu diye gösterirdi? Acaba kendisi de iki ruh taşıdıkları söylenen o acaip insanlardan biri miydi? B, lerinde ni bazan akıl sapıtır ve ne yaptığını sans radan hiç batırlamazmış! Oturmakta | zete kadın muhabirlerinden birisi sek sesle: “İrlandalının gözleri gü- lümserken,, şarkısını söylemişler. dir. Bundan iki sene evvel ölen Nev- york zenginlerdinden Edvard Vest Brovniriz bütün dünya kızlarından j almış olduğu tam 2.200.000 aşk mektubu kocaman çelik bir kasa- daböbürlenerek saklardı. Bu adam kendisine tavanları 23 krat altmdan olan yazıhane odala- rı yaptırmıştı. Aynı adam birkaç ay yalnız ot ve çiy sebze yiyerek yaşamış sonra da 40.000 çocuğa birden mükellef bir ziyafet çek- mişti. Nevyork müteahhitlerinden Vi- liyam F. Kenni çırcıplak kafalı de. hakimin kürsü önüne dikilerek yük| olduğu suçlu sandalyesinin koltukla” rına yapışarak sıktı. Hayır bunun im” kânı yoktu. Kendini iyice biliyordu. Ve böyle bir şey yapmamıştı. Yerin den sıçrıyarak yargücüyle bağırdı: — Efendiler işte bir yanlışlık var; yanılıyorsunuz. Ve sonra düşüp bayık dı. Fakat, jüri heyetinden kimse ona # nanmadı. Suçlu hilkmü verildi ve 23 vallr kadıncağız İndianopolis vilâyet kadın hapishanesine gönderildi. Orada on Üç ay kaldı. Sonra (tuhaf bir iş oldu. Vilâyetin diğer şehirlerinden biri e lan Kokomoda ayni komisyon firması Üzerine çekilmiş sahte çekler #ürülme ğe başladı. Şık giyinmiş güzel - bir ka” dın emniyet verici tavrile bir şey sa” tın almak için dükkânlardan (birine girerek bu sahte çeklerden © birisini verdi. Verdiği çek daima satın aldığı eşya bedelinden daha yüksek olduğu bir komsiyon evi üstüne çekilen sahte çekler, men bütün şehirle” üştü.“Çekleri o bir genç kadın sürüyordu. Bahtekârlığı kur ban olanların verdikleri tarif polislere bu işte Madam Botts'un suçlu olduğu| kanaatini verdi, İ Tevkif edildiği zaman Madam Botts bir yanlışlık olduğunu iddin © ederek protestolarda bulundu. Polisler ise: — Haydi beyhude yere İnat etme de doğruyu söyle; söylemediğin takdirde cezanı ağırlaştırmış olursun. dediler. Kadıncağız bütün malara karşı; — Fakat yanılıyorsunuz. Yapmadı”| Zım bir suçu nasil itiraf ederim. diyordu. Sorgudan bir şey elde ede- miyeceklerini anlayan polisler: — Heydi dediğin gibi olsun! Fakat aleyhine topladığımız isbatları görüm ce herhalde fikrini değiştireceksin. diyerek madamı polis (omerkezinde sıkıştır necek Kadar sacsiz bir adamdır. Fakat geçen sene Pariste iken her nasılsa aklıma saclarını kestirmek gelmiş ve telefona yapıştığı gibi Nevyorktaki berberini bulmuş ve derhal Leviatan transatlantığıne binerek Fransaya gelmesini emret- mağ öl ve Ka Berberin Fransaya gelip'gitmesi bu sivri akıllı Amerikalıya tam 12509 liraya mal olmuştur! Nevyork avukatlarından Mak Fârson günün birinde kendisine Long Oyland adası yanında bir köşk yaptırmak hevesine düşmüş. | tü, Köşk çok bahalıya mal oldu, fakat inşaati bitince, icinden kü. çücük bir derenin de akmasını is. | tediğini söyledi. Mimar dereyi ya. pacağını fakat bunun nasıl bir ses çıkarması lâzım geldiğini: Şırıltı mı, murıltı mı yoksa çağlamamı? istediğini sormuş, avukat cevap — Her üçü de olsun!.. Bugün üç elektrik düğmesi de. reyi idare etmektedir. Har'zi düğ. meye basarsanız sular o sesi çıka- rarak akmaktadır. İşte size Amerikan garabetin. | den birkaç tanesi! Görünmeyen gözlük Gözlük hoşunuza gitmiyorsa, bugün görünmeyen gözlükler takmanız mim- kilndür. Haber verildiğine göre, Ame rikada, göze doğrudan doğruya takr- lan bir nevi gözlük icat edilmiş. N Göz şeklinde olan bu gözlük göz kapağın içine takılıyor. Karşınızdaki, gözlüklü olduğunuzu bir türlü farkedemiyor. Bittabi gözlükle gözünüz arasında | bir ratıp mesafe kalması temin edir| mektedir. cami, cinin yanma oturduğu gibi yola düzül düler. Rokvile varır varmaz gazete muha*| biri hiç bir şeyden şüphel tili sancak milddelumum Pnyh'in yanına götürec — İşte aradığınız adam.. dedi. Böylece günün birinde ağır siklet boks şampiyonluğuna namzet olabile- cek Bravn için şimdi elektrik sanda) Igma dönmüş olan İspanyol İnkâr etme hele". Elbette bilir” kin etmiyen açık yürekli sözleri ka” İ Silin üzerinde iyi tesir bıraktı. Gazete- yesine çıkacak namzetler sırasma gir mek ihtimalleri çok kuvvetlidir. olan diğer kadınlarla bir siraya dir diler. Bundan sonra sahtekârliğa kur-| ban gitmiş olan on yedi kişi birer bi rer odaya girerek, sahte çekleri ken" dilerine süren Madam Botts olduğunu söylediler. Bundan #onra polis müfet- tişleri tekrar ona: — Peki şimdi ne hum? , sualini sordular. Kadın sözlerinde ısrar etli: — Böyle bir sey yapmadım! için aradaki farkı'da para olarak ge ri alıyordu. Az sonra çekin sahte o” duğu ve kadının da yanlış (bir adres verdiği anlaşılıyordu. Fakat işin asıl tuhaf taraf: şurasi ki: Bu ikinci sahtekârliğa kurban w lanlar polis merkezine çağrılıp da ken dilerine sabıkalıların fotoğraflarını ir tiva eden koleksiyon gösterilince hep” — si de Madam Bottsun resmine işaret eğerek, sahtekârm bu kadm olduğunu diyeceksin bak&” gene eski Yeni Kurbanlar polis merkezine çağrılın ca, suçlu diye hapishanede bılunan bir kadının rçsmini gösterdiler. Demek ki sahtekârliği ona bensiven başka bir kadın yapmaktaydı. ! Li Sn i Madam Bolts mahkemeye sevkedir| söylemişlerdir. Şimdi şaşıp kalmak sr di. Ceza hâkiminin önünde on şahidin ' rası polislere gelmişti. Madam Botts hepsi de onun aleyhinde © #ahadette! hapishanedeydi. Demek ki son çekleri rresine maddi imkân yoktu. Eğer bu çekleri kendisine benziyen birisi pi yasaya sürüyorsa, bundan iki sene ev” vel de ayni kadının bu işleri o yapmış olduğu meydana çıkıyordu. Fakat bir nu kim yapıyordu? Tıpkı Oo tipkısma Madam Bottsa benziyen bir kadın. Kadın acaba bu benzeyişin farkında değil miydi? Yoksa bile bile mi yap” yordu. ? bulundular. Artık mesele kalmamıştı. | Madam Botts ise bütün olup biten- lere karşı şaşkınlıktan çıldıracak de recelere gelmiş ve: a — Bunu ben yapmadım. o Bildiğim bundan ibarettir. Çekleri de ancak po* Vis merkezinde bana gösterdikleri 2a-) man gördüm. demekten başka söz söyliyememiş tir, Polisler benliz bu suallerin cevabımı bulamamışlardır. Fakat, vilâyet isti naf komisyonu Madam Botts'u hapis” haneden çıkararak kendisine tazminat verilmesini karar altma almışlardır. “Tri le adam: asarlar, sözünün bü acıklı vakada ne kadar da doğru olduğu meydana çıkmıştır. O büyük ve sessiz mahkeme sale” nunda madamın pek sönlk kalan sesi hiç de, kanaat verici değildi. Jüri he- yeti üstünde de çok fenabir tesir br rakmış olduğunu apaçık görüyordu. Bu ise kendisini büsbütün korkutarak | şaşırttı. Jüri heyeti arasında ken” disine acıyan bir tek yüz bile yoktu. 2h

Bu sayıdan diğer sayfalar: