5 Ağustos 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

5 Ağustos 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sece Şirketi dier v— ee ettiği bir “Eski 3 ve teeşbbüs kabiliyetini Ora bir müessese diye tenkit *i, Yan şirket, böylelikle, bir Yapmak, faaliyetler göster La “minde bulunduğunu isbat m balam kırk gün kırk gece! Na İcap ettiği bu müddet Talay, at değil mi? Gazetelere ere eden şahsiyetlere da- ve bir büfe... eler vapurunun arkası. Kn Üşteri vapuru takıldığını Ğ ydım. (Halkın bu ge- şiki adam başına 37,5 i ) Bu vapurlar kafilesi, p “erini sağa sola çevirerek İ öttürerek, dün gece yim birden itibaren köprü. Süt, düzüldü. , iy, içinde, Kanlıcaya kadar is Uzün mesafede yalnız bü eğlenildi: Hayli dolgun kin Yağması; son kırıntı- al son damla serince suyu- silinip süpürülmesi! davetliler benden sordu. içi in De olacak? Ne var? İl Çaki im kadar izahat verdim: iden, Boğaziçinin iki yanı| : Yazın mehtap safaları| #ehrimiz halkınm âdetle aydı. , Heskes kesesine Eki li » Kendi de rahatlık £ içinde bir kılığa bürü- Zel sesliler gazellerini *r, ehli keyifler kafaları- i. Bazan, halkın coş. ve kalabalığı o dereceye » sandallardan atlaya at- ilden diğerine geçmek Öyle bir âlem yaşa- Ne ir liler görse parmak N hatıraları birkaç Km aşa e ni i irmağı düşünmüş. Şir. ğu, Ye de, kendi mmtakası bu a ihyası noktasından ta i.e tekrarl yor. » Projektörler, sahiller dolu sahilinin ha. latıyor, maksadı. Z arasındaki feci Kedad *atir yaptı; ki! m Mizin zevkine şaşılır. Men m rey mı eğlen- çim tehiri dil, daha ağırı. ae kadar Boğaziş Re #, esmi i tahane karşısında Gazetemize girecek a > alim Türk Maarif Cemiyetidir. e) İmzası ile aldığınız mektupta de, kl İÇ 5 AĞUSTOS — 1536 oo, HABER — Aksam Poitair “Son an yeni anlaşılan zararları Cihangir ala bozuldu, yollar kumla doldu ve bazı yokuşların taşları söküldü Son yağmurların yaptığı zararlar, bilhassa İstanbul Belediyesine açtığı - masraf kapısının büyüklüğü yeni yeni anlaşılmağa başlamıştır. Seller tamami le aktıktan sonra şehrin birçok yerlerin de şimdiye kadar görülmemiş derecede fazla kum biriktiği hayretle görülmüş tür. Bu meyanda Taksim bahçesi yanın" dan Dolmabahçeye inen yokuşta 30 san tme kadar, Fındıklı İsmetpaşa mekte binden ana caddeye inen ve yeni yapı” lan yolda yarım metreden fazla, Alrsa- ray meydanında 20 santimden yarım metreye kadar kumlar biriktiği görür © Çocuk bahçeleri Vali Mubiddin Üstündağ ile Maarif müdürlüğünün müşterek o çalışmalarile şehrimizin 15 ilkmektebinde açılan ço cuk bahçeleri her mıntkada büyük bir alâka ile karşılanmıştır. Çocuklar bura” İara muntazaman devam ederek terbiye” vi oyunlar oynamakta ve bu suretle hem eğlenceli vakitler geçirmekte, oOhemde malümat sahibi olmaktadırlar. Maarif müdürlüğü çok faydalı görü- rası içiyordum. Ondan da © vazge. çeceğim... Kanlıca koyuna vardığımız za- man, orada bir salın tutulduğunu ve etrafına birkaç yüz sandalın, el- li altmış motörün üşüştüğünü, sahi. le de iki bin kadar insanm birikti. ğini gördük. Salda Deniz kızı Eftalyanın da iştirak ettiği bir saz ve zeybeklerin oyunu... Fakat itiraf etmeli ki, bu kadara inhisar eden “Atraksion,, kâfi de gildi ve sekiz vapurla bu kadar ka. labalığa elvermiyordu.. İsmi üstün. de: İncesaz... Deniz kızına rağmen pek sönük... Bundan başka, sahil. lerin birinde yirmi otuz öbek ate- şin yakıldığını gördük... Ve mehtap âlemi, böylece, sa- baha kadar devam etti... . .. Tekrar ediyorum: Burada Şir. keti Hayriyenin hüsnüniyeti mey. dandadır, bizi davet ettiğinden do. layı da kendisine teşekkür ederiz. Fakat, muhakkak olan bir şey V sa, bu gibi eğlenceler, adeta bir ti yatro rejisörü tarafından birbirini takip eden atraksionlarla yapılma- Irdır. Boğaziçi için propaganda ancak böyle olur. Maamafih, tak- dir etmeli: Bu ilk adımdır. Bu ge- zintiyi tertip edenler, ihtiyar Şir. keti Hayriyeyi harekete getirdiler. İnşallah hayırlı olur. (va-NOY lânların Erzurum han, 2 ci kat Tel. 21101 (165) lar bir isyan gekdini almıştır. w İLDE ZER e 7 ii Da size izahat tir, mpi», AP a laibinizin sesini dinleyiniz binizdir. Gösterdiğiniz tereddüt ikisine karşı derin bir mu” babbet göstermediğinizi vermemize imkân yoktur, çünkü ikisini de tanımıyoruz, Binaenaleyh hangisinin sizi daha fazla mes'ut| edebileceğini tahmin edemeyiz. Şayet ikisini de sevmiyor”! sanız bu işten vazgeçmeniz yapacağınız en doğru hareket len bu bahçelerin gelecek sene daha faz Ia olması için çalışacaktır. müştür. Ana caddeler temizlendikten sonra Belediye bu kumları ancak evvel ki günden #iimreş kaldırtmağa başla mıştır. Seller hemen bütün yokuşları kaldr rım, taşlarını söküp götürmüştür. Bunla rın bu seneki bütçede tahsisat bulunma” dığı için tam abil olamıyacaktır. Büylik caddelerin tamiri Tramvay şir“) keti ve Belediye tarafından müştereken yapılmaktadır. Fakat işin en mühim ciheti son yağ” müurlarn İstanbul kanalijasyonunda yaptığı kasardır ki bu kısım yeni anla) şılmıştır. Seller Cihangirin yeni yapılan kanalizasyonunu kullanılmıyacak hale getirmiş ve yıkmıştır. Aksaray kanali” zasyonu ve Tophanedeki kanalizasyon ağzı da berbat vaziyettedir. o Bunların tamirinin neye mal olacağı keşfedilmek tedir. © Mektepteki şaraplar kaçak: mı? Sen Benuva mektebi- nin muhasebecisi muhakeme ediliyor Bundan bir müddet evvel, yüksek“ kaldırımdaki Sen Benuva Fransız mekte binde şarap bulunarak müsadere edir” miş ve mesele 9 uncu ihtisas mahkeme sine havale edilmişti. Bu husustaki davaya dün başlanmış” becisi bulunmakta idi, Muhasebeci 28—10—935 (tarihinde İnbisarlar idaresine müracaat (ederek mektep namına şarap imal etme ruhsa- tiyesi almıştı. Halbuki yapılan araştır” mada muhasebecinin (bildirdiği şarap miktarından maada 6 fıçı ve 3110 şişe kiloluk şarap bulunmuştu. İhtiyar muhasebeci bunların eski şs"| raplara — derecelerini azaltmak için — su katılarak meydana getirildiğini ve ha demelerin çalmamaları için odunların arkatma saklandığını söylemektedir. Muhakeme İrhisarlardan şarapların asit derecelerinin sorularak sü ve şeker miktarının tesbiti için başka güne bıra” kılmıştır. tır, Mazaun yerinde mektebin Bl ÇARŞANBA AĞUSTOS — «036 Hleri; 1355 Cemaziyelevvel: 15 | GN e «an il v 7 SAT 1220 16,14 1927 NA 289 s2, 157 438 8521200 149 739 GEÇEN SENE BUGÜN NE OLDU? Giritteki işçilerin çıkardıkları kargaşalık ispata kâfidir. Onlar hakkında Yirminci asır İlminin inkâr ettiği Müneccimlikte hakikatler vardır! Kel kuvveti kafa kuvveti Asım Us Kurun'da yazıyor: Türkler, geçmiş devirlerin ihmali ile milletlerarası spor hayatınm te- rakkilerinden uzun zaman uzaklarda kalmışlardır. Bu türlü sporların tek: nik terakkilerine tabii olarak intibak edememişlerdir. Bundan dolayı şimdi bir kısım spor işlerinin teknik cihet- lerinden noksanları varsa bunu Türk gençlerinin kabiliyetsizliklerine, ya - hut (o istidattan © mahrumiyetlerine hamletmemelidir. Bu türlü noksanlar devamlı, di- siplinli bir gayret ile az bir zamanda telâfi edilebilir, nihayet tarihe mal olan “Türk kadar kuvvetli, hükmü spor sahasının teknik cihetlerinde de kolayca tahakkuk ettirilebilir. Bugün sporcularımız hakkında ol- duğu gibi bir zaman Türk diploma-| sisi hakkında yanlış bir telâkki var- dı, “Türkler harpte muzaffer olurlar. Fakat diplomaside dalma kazandık- Tarını kaybeder, denilirdi, Yeni Türkiye diplomasisi Lozanda ve Montröde bu hükmün ne kadar yanlış olduğunu gösterdi. Türk spor- cularının Türk diplomatları gibi bir gün yüksek teknik kabiliyetlerini bü- tün cihan önünde isbat etmelerine mani olacak hiç bir sebep yoktur. istanbul eğleniyor! Tan gazetesinin fıkrasından: Eski masallarda olduğu gibi İs- tanbul dünden itibaren bayram yapt- yor, Kırk gün kırk gece eğlence var. Maksat İstanbulu bir turist şehri yapmak ve İstanbula ecnebi seyyah çekmekmiş. Bu kırk gün kırk gece eğlencele- rine gelmek istiyecek ecnebi varsa; onların da böyle bir eğlenceden ha- berleri yok, Çünkü dışarda bu husus- ta kâfi derece reklâm yapılmış değil dir. Bu yabancılar gelseler bile nere- lere yerleşecek, hangi otellerde yatıp kalkacaklardır? Kırk gün kırk gece baykamı baş lamış bulunuyor, Şimdiye kadar bu eğlencelerin cazibesine kapılarak İs- tanbula gelmiş kaç ecnebi gösterile - bilir. Avrupalılardan vazgeçtik, yazı Ro- manya ve Bulgaristanda geçiren Mr. sırlılardan kaç kişi İstanbulu tercih etti? Kaldı ki döviz müşkülâtı, parasız- lik, hudut ve gümrüklerde rasgelinen güçlükler yalnız o Türkiyeye değil başka memleketlere de seyyah akını. nı durdurdu. Fransaya evvelce iki milyon seyyah giderken, şimdi iki yüz bin kişi gitmiyor. O halde biz kendi kendimize eğle- niyoruz, demek. Futbolculara ateş püskürüyer!| Burhan Cahit evvelce “Kör Oğlu, soyadını almıştı. Şimdi değiştirmiş, bir Rus baletçisi gibi “Morkaya,, ol. muş. Ve, futbolcularımıza şöylece ateş püskürüyor : 46 kişilik spor kafilemize hık de- yici olarak iltihak eden 17 kişilik ida- reci müfrezenin duası ve efsunu da fayda vermedi. , Olan oldu. Hezimet yerini buldu. Fakat dediğim gibi bu inhizamın mes'ulleri on bir oyuncu değil, adet- leri oyuncuları geçen futbol ulema - sıdır. Masa başında ahkâm çıkaran, bakla döküp fala bakan spor uleması daha düne kadar karşılaşacağımız Norveç takımının ağırlığından dem vurarak bizimkilerin civa gibi kaynayıp bu battal şimal takımını paçavraya çe. vireceklerinden dem vuruyorlardı, Battal kafamızm bu kışır düşün- hükmü yoktur. eesidir ki bizi böyle beynelmilel spor meydanlarında haip ve hasir bırala- yor. Fakat artık bu tenezzühlere ve bu hizmetlere bir nihayet vermeliyiz. Spor işleri Milli Müdafaaya mı, Maa- rif Vekâletine mi nereye bağlanacak sa bağlanmalı ve Türk gençliği spor ulemasının bugünkü sevk ve idare- sinden kurtarılmalıdır. Çünkü bu spor uleması taze mey- velere musallat olan haşereler gibi Türk spor bütçesini #stismar için 'Türk çocuğunun cevherini kemirip duruyorlar. Yıldızlar ve “falcılık,, Peyami Safa, Cumhuriyette yan. yor: Biz, ilmi nücumu ilim değil, fal sanıyoruz; fakat bu fal Avrupada çoktan ilim olmıya başlamiştir. Bi. tün Fransız gazetelerini dolduran yıldız falmdan bu sütunlarda çok bahsettim. Geçen hafta İstanbulu basan sel- ler, Nevyork sokaklarmda görünsey- di Amerika âlimleri bundan İçtimai bir takım manalar, meselâ bir ferah- lık müjdesi çıkarmakta gecikmezler- di. H. 1. Moore isimli Amerikalı âli me sorarsanız, Zühre yıldızımda bir ihtilâl yağmurlar azalıp çoğalma- sına ve İçtimai hâdiselere sebep ola- biliyormuş. Dr. Ammann, mevsime ve kamere ait bir takım tesirlerin sar'a nöbetle- rini arttırdığını iddia ediyor. Rus âlimi Tehijevski güneş lekelerinin değişmesile içtimat hareketler, lâplar, akıl hastalıkları ve kolera, grip gibi salgınlar arasında müvase- bat bulunduğunu ispata çalışıyor. Kepler, Newton, Leibuitz gibi ci- hanşümul ilim adamları ve filozoflar da “astrolozie,, denilen ve yıldızlarla insan arasındaki alâkayı tesis eden ilmi inkâr etmiş değillerdir. İnsanların hareketlerini idare e den sebepleri bir tek sebebe, dini, yahut iktisadi âmillere bağlıyan tek plânlı görüşlerin yerine, namütenahi tesirleri kabul eden muasır bir zekâ ve zihniyet doğuyor ve her şey üs- tünde bir şeyin tesirini değil, bir şe- yin üstünde her şeyin tesirini arıyor. Meselâ İspanya ihtilâli yalnız 1s- panya iktisadiyatından değil, hudut- suz diğer sebepler arasında, hir de, azgın ve ihtiraslı İspanya güneşinden doğmuşa benzemiyor mu? ... Pek bariz misaller de biz söyliye- lim: Mehtap yüreklerde aşk, şür, neş'e, yahut hüzün doğuruyor. Bül- bülleri şakıtıyor, Şirketi Hayriyeye Boğaziçi seferleri tertip ettiriyor, muharip orduların sepkelceyşini de» ğiştiriyor, elektrik sarfiyatı üzerin. de milessir oluyor, gece kazalarının adedini azaltıyor, yol kesicilerin kâ- rına kesat veriyor, ilh, üh.. Hele gü- neş? Onu bütün kâinata hayat veren telâkki ediyoruz ve bunda haklıyız... Onun azlığı, çokluğu nebat, hayvan, insan hattâ cevamit cinslerini tayin ediyor.. Böyleyken, bir kuyruklu yıldızın arzımza yaklaşması, yahut mühim bir seyyarenin uzaklaşması, yağmurların fazlalaşmasına, asabi. yetin artmasına, hastalıkların yayıl- masına sebep oluyor dense tetkik et. meden reddolunacak bir şey midir? Eski insanların da elbette bir bildik- leri vardı. “Müneccimliğin,, bir takım haki. katlere ermiş olduğu muhakkaktır, Yirminci asır, onu nafile yere kökün. den red ve inkâr ettiydi. Şimdi hata. sını anlıyor demektir, anki (Hat - Sür) ZAYI — Ameli Hayat mektebin. den aldığım tasdiknameyi zayi ettim, yenisini çıkartacağımdan eskisinin / İbrahim Osman

Bu sayıdan diğer sayfalar: