7 Eylül 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

7 Eylül 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i i ii İ ep n Intizamı İçin iie İsafır m! lâz Müellifi gibi, ım ? 'de neşredilen sIKiralar bu sefer yarı/Türkofis reisi izahat günlerce k, besinde oturmuş deği: KN İ ya ii i f ; 1 gil N bullu olduğum için, ki, mütemadiyen “Dilen- yaşıyorum. Maazallah meselâ git şu Bayezit * birinde oturup bir kah- içeyim de.. Çocuğundan y *olağından topalma, körün- UYuzundan sarsağma, ya- At sineğine, gevezesinden 3 kadar kadınlı erkekli » Masanızm önünde durur. nizi tahrik için uğraşır. Var: Kahvede oturmağa > Yaniscami meydanından den, Katırcı oğlu ha- üdüm; Yeni postahane- A geçerek Babiâliye ka- piyasa yeri. Di- Meselenin farkında: Yağlı Peşinde Okaynaşıyorlar.. yi ki, miikemmel bir teşki- « Gerçi, bunların ne tür- vurdukları şimdiye ka. Yazılmıştır. Lâkin zannet-! Ni kaydedeceğim cihet ev-| tarafından farkedilmiş * Pransadaki yetmiş iki Zİbi, yetmiş iki türlü fik “diyorlar. Telerinde, sağ 4 vip sol cenahı var. Bu an- İle Ni ay İçinde de ağlarmı o su İhtiyar bir goygoycu "eevitli kelketeti diyor ki: uhammedi hürmetine. İsehiz, bunun tuzağına dü- ilseniz, atlıyorsunuz; | > Fakat helki bir tüccar. er koralsyoncu çövikli- diğer bir'dilencinin yak Yorsunuz; Muz altın olsun, beyim. İste muvaffak olursun... kuruş. Sol oenah müntesibisiniz. İşliyen dişler!, nazari- dir, Öyleyse al: bir dilenci, Kaşlar; Çalışmak istiyorum. bir ameleyim ama nereye Beri çeviriyorlar. Bu vazi- im. Fakat ne ya- |, Yol gösterin, yardım edin? Yardım sandığına tahsisat ,, “ze davranıyorsunuz. Ve Ki, her cenahın mümes- At, aradaki temsyüllerde . Belki aile babasısı- ebesi aşk taraflısısınız. Kürü türlü yaşayışların ; de muvafık teöbirler ha- . ç Hi » / N nu evlâtlarınızı bağışla” bozmasın. “eilinden ayırmasın... bu son sözü bana söy- #İn ti kadma cebimdeki bir ya ve gönlülden verdiğimi ,, Feldik.. Sürünüyoruz! - yy iseniz, vilâyetleri- Ve edasile size hitap *ecektir. İstanbullu ise- avar Aa, Baş <k. kiyizade idik.. - diye hitap ederler; zih- feci mukayeseleri galeyana gelir. 4, *kii yazınında M. Tur- a yet ettiği gibi: Ne “ İstanbulda en plânlı Miurlu ticaret dilenci.! My ken “Oh!, karışık bir takım dualar! Avcı m Yeni hal i büyütülüyor | yarıya ucuzlatılacak Kere::::ler meyve hali (oObinasmın| büyütülmesi işine yakında başlanacak -| tir. Bu kısmın projesi yapılmış ve Bele-| diye reisliğine verilmiştir. İki katlı ya” pılacak olan yeni halde patates, sovan kavun ve karpuzla yumurtanın toptan! satışı yapılacaktır. Yeni! elde şimdiye kadar yazıhane ve| beher dükkânun sahibinden © ayrıca de 1500 i alık temirat almmakta idi. Bv 1500 ti-ahik teminat görülen lüzum üz&- rine #00 liraya indirilmiştir. Gerek bu teminat, gerek yazıhane (Okir" 2006 ve 5000 lira gibi çok yüksek oluşu *- vzthanelere | birtmağ “eri güçleştirmektedir. Nitekim halde simdi- a bi” ir. Ge olacağı 7 19 yazıhane cek sene kiraların daha düsük it ve tahmin edilmektedir. 40 gün 40 gece Dün son gündü Bu gece Belediye ibir ziyaTet verecek | — Belediyenin ilk defa geçen yıl başla” dığı ve bu yıl 40 gün 40 gecelik büyük bir programla zengirleştirdiği İstanbul festivalinin dür son günü idi, Bu müna sebetle dün gündüz Taksim ( stadında ve dün gece de Taksim Belediye bahçe- sinde iki büyük müsamere verilmiştir. Bilhassa akşam bahçede o verilen veda müsameresi çok parlak olmuş ve binler ce kisi bulunmuştur. Dost Balkanlılar ve yurdun muhtelif yerlerinden gelmiş olan heyetler şerefi- ne bü aksam Belediye tarafından bir zi- yafet verilezektir. o —— Selânik i panayırı açıldı Bunmmne OAI Amre Türk pavyonunu gezdi Beynelmilel Selânik panayırı dün me- rasimle ve veliaht Prens Pol tarafından açılmıştır. Veliaht başvekille birlikte ilk olarak Türk paviyonunu gezmiş ve ya- rim saat kalarak Türk mamulâtı ve mas| nuatı hakkında uzun boylu — izahat al-| mıştır. Pavyonumuzun birinciliği kaza- | nacağı şimdiden muhakkak görülmele- tedir. Sıhhiye Vekili Trakyaya gidecek Sıhhiye vekili Refik Saydam bugün - Jerde İzmirden şehrimize gelerek göç - men işlerini tetkik için Trakyaya gide- cektir. Bu sene 15.000 muhacir getirten Sıh- hiye vekâleti 15.000 O muhacirin daha gelmesi için hazırlık yapmıştır. Bu ırk- daşlarımız da mevsim içinde gelecektir. ) İ dedik. Çünkü, dilencilere nefes aldırıl- madı. Demek ki mümkünmüş. Öyleyse, niçin daima böyle bir zapturapt temin edilmiyor da, sokaklarımızm süptürül. mesinden, sulanmasma ve dilenciler. den temizlenmesine kadar herhangi ba- sit bir iş için muhterem zatların şehri- mizi ziyareti bekleniyor? Türkiye halkı, temiz, mükemmel ra- hat şehirlerde efendi gibi yaşamağa elbette, yalnız başıma ve hiçbir misafi. ri olmadığı zamanlar da lâyıktır! (VS-NO) İN a YİN iYaş meyvaların /Esn ihracı veriyor Yaş meyvelerimizin işlenmesi ve ih- tacı hakkında İzmirde beyanatta bulu- ban Türkofis reisi Mecdet demiştir ki: “ — Egenin nefis ve (rakipsiz yaş meyve ve sebzelerini (o bilhassa Suriye, Filistin ve Mısıra ihraç o İmkânlarımı a- raştırıyoruz.. Müstahsile ambalâj şekil- lerini ölretmek üzeremütehassıs arka- daşlarımızı gönderdik. Ziraat ve İş bankalarının — iştirakile 100 bin liralık Oo sermayeli bir limitet şirket kurulması kararlAğtırıldı. Şirket şark ve Karadeniz rmtakasında yetişen elinalarımızın mânipülâsyonu cile işe başlıyacaktır. Faaliyet merkezi pazar (Karadenizde Atina) kazası olâ- caktır. Burada korunma ve ambalâj te- sisatı vüçüda getirilecektir. İzmirde şube meselesi, şirketin kat'i teşekkillünden sonra kârara bağlana - caktır. Bozulmağa müsait istihsal mad- delerimizin mebzülen ihtiyaç olan yerle- re boz “nadan sevki içi: soğuk hava depoları ve huşusi tertibatı haiz vagor- lar temin ve işletilmesini tetkik ediyo» ve ihre- ruz, Bu mevzu üzerinde başka memleket lerin faaliyetleri üzerinde tetkikat yapı- yoruz. Neticeye göre, memleketin muh telif mahallerinde et, balık, süt, yumur ta, peynir, yağ, meyve ve ( sebzelerin muhafazası diğer şehirlere bozulmadan nakli, Devlet Demiryollarında ona göre tertibat ve tesisat vücuda (getirilmesi, Timân ve istasyonlarda . da ayni şeyin yapılması imkânlarını araştırıyoruz. Tet kikat bitmediği için şimdiden kat'i bir sey söylenemez... Teftişler af cemiyetlerinde devam ediyor Birleşik esnaf cemiyetlerinde Beledi- ye müfettişleri tatafından yapılan tef - tişlerin ilk kısmı bitmiştir, Bu ilk kısım, üzerinde ihbar ve şikâyet yapılmış olan garsonlar ve terziler cemiyetleri hesap-| İarına taallük etmekteydi. Müfettişler! bu husustaki raporlarmı hazırlamakta - dırlar. Öğrendiğimize göre her iki cemiyetin hesaplarında da esaslı bir pürüze tess- düf edilmemiştir. Müfettişler bundan sonra teftişleri- nin ikinci kısmına başlayacaklardır. But kısım, Birleşik büroya dahil cemiyetle- rin hesaplarını ayrı ayrı tetkik etmek ve bu cemiyetlerin faaliyet tarzlarını: göz- Bugün meme 0 rae VEEE eN MENE Sa emare 9 açılan Nazi kongresi Esas itibarile Sovyet Rusya aleyhtarhğını istihdaf ediyor | Nurenburg kongresi Tan gazetesinin siyaset anuhabiri, Nuremberg'de buğün âçilış resmi yapı- lan Nasi kongresinin S. Rusya aleyhindeki mahiyetini tebarüz ettiri- vor: Kongrenin topalnamsmadn önce ve rilen malümatın temas ettiği diğer bir noktası da Almanyanın, bugünkü hu- dutları haricinde kalan Almanları, Al- manlık camiasıua iade için çalışacağı dır. Bu Almanların büyük bir kısmı Çekoslavakyada yaşıyor. Çekoslovak- ya ise Sovyet Rusyanın müttefikidir. Buradaki Almanlarm Almanyaya . ia- desi için çalışmak, Çekoslovakyayı parçalamak, belki de yok etmektir. | Almanlık camiasını büyük harpten önceki haline getirmek için önce ati)-| mak, Sovyet Rusyanın Orla Avrupa bütün temaslarını kırmak ve onun bu cepheden tamamile ricatini temin etmektir. Kongrede bu nokta mevzubahs ola-| aksa, bunun dahâ evvelki noktayı ta-| mamladığını sezmemek için sebep kal- maz. Muhakkak olan bir nokta, Nazis| ler kongresinin bütün Avrupa tarafın- dan derin bir merakla takip olunacağı» yet i dr. . Yolu açık olsun Hakkı Tarık Us, Kurunda yasiyor: Ziyaretin ilk günlerini tesbit eden her kâlem bunun İngiltere - Türkiye tarihinde ilk olduğunu hatırlattılar. | Bunu biz kendi tarihimiz için pek tabii görüyoruz ve “çünkü Türk tari- hinin bu devrini Atatürük. açtı,. diyo- ruz; akat bunda İngiltere tarihine se- kizinci Edvardın bizzat el koyduğunu ve milletine sulh âmili dostluklar ka- zandırdığını da niçin hatırlamamalı? Sekizinci Edvardın bu hususi ziya- reti resmi Türkiye ile remsi İngiltere arasındaki dostluk bağlarmın elbette muhafâzasma ve kuvvetlenmesine yar» dım edecektir. Majeste memleketimizde şahsı etrâ- fında canlı bir sevgiden örülmüş tatir) bir hatıra bırakmış ve bizden milleti| için daha sikı bir dostluğun altın çe- lengini almıs, öyle gidiyor: Yolun açık olsun! den geçirmek suretinde ( olacaktır. Bu tetkiklerin uzun süreceği anlaşılmakta- Ağa eğ lununm yi samimi itirafları Birleşik büroya dahil . cemiyetlerin adedi şimdi on beşe inmiştir. Bunların da ikisinin teftişi yapıldığına göre geri iyet kalmıştır. Görmesin Bemar GİNİİRİNAN Crümesin Bahis EA ” AA ae Fam 0 12,13 18,50 1836 2011 2, 0 63T 2151200 14 BI BIZE'SORUNUZ.,Sizr <rvâp Dvd zi MD Pe > dindi Almet Ağa oğlu, Cumhuriyette “Ben neyim ?,, serlavhasile yazdığı makale silsilesinde itiraflarına devam ederek içi ile distmin ne büyük tezatlar arset- tiğini şöyle anlatıyor: Geçen gün bir yerde vatandaşlık ve iyor ki talâkatine uyarak fazla ileri gitmiştim ve “muh- tâ> bir vatandaşımın ihtiyacını gider- mek, onun halinin düzelmesine çalış- mak, en iptidai bir borçtur ve bu borcu da ödemiyenler kendilerine nasıl insan diyebilirler?,,. demişim. Çok alkıslar- dım ve memnun memnun evime git- mekte idim. Yolda birisi bana yaklastı ve elime bir kâğıt parçası verip çekil- di. Kâğıdı okudum, içime lânet ettim. Küğıtta şu yazı vardı: “Sayın bay! Çok iyisöylediniz, talâkat ancak bu kadar olur. Allah razı olsun, Fakat e dB En iyi dostunuz annenizdir (Kumral) imza ile aldığımız mektupta deniyor ki: “18 yaşındayım, dişçimi sevmekteyim, fakat keridisi hislerimi bilmemektedir. Ona bunları nasıl hissettirebilirim, Benim için her şey olmasına rağmen kendisi ile hiçbir şe. kilde görüşmeme imkân yoktur. Çok müteessirim... İ CEVABIMIZ — Kendinizi böyle teessüre kaptırma- | malısmız, annenize düşünmek lâzımdır metse bu iste sizin ilk adımın sizin tarafınızdan atılmamasına dikkat ediniz. nu meseleyi niçin açamadığınızı anlıya-) olduklarını| » Eğer bu genç adam sizin için bir Kıs; en iyi dostunuz anneniz olacaktır, fakat neden başkalarına tavsiye ettiğ.nizi kendiniz yapmıyorsunuz? Yapmıyor- sunuz değil tam aksini yapıyorsu- nuz! Daha iki gün evvel zavallı dul ka» dınm oğlunu mahrum 'ettirdiniz ve ye- rine kendi oğlunuzu mektebe leyli mec- cani kabul ettirdiniz!,, İtham doğruy- du, teessürümün derecesini anlata- mam. Tercüme eserler İyi bir tercüme kütüphanemiz olma- dığım tebarüz ettiren Peyami Safa, tercümeyi istiskal ettiğimizi, halbuki Du işin telife yakm bir mahiyette oldu- ğunu söyleyip diyor ki: Terelimenin telif hizasında bir ys- ratma veya zihin kalitesine muhtaç oi- duğunu söylemek istemiyorum; bili- yorum ki telif teliftir, tercüme de ter- cüme, yani telifin başka bir dilde tek- rarı. Fakat bir memlekette telif ve tercümenin beraber tekâmül edeceğini söylemek istiyorum. Çünkü her iki- si de zekâ gibi tek bir kaynaktan do- gar ve telife yanaşmıyarak yalnız ter- cümede ısrar edildiği takdirde yapılan çevirmelerin bozuk düzen, eksik Ye yanlış olmalarına şaşmamalıdır. Bunun için dünya şaheserler küllü- yatının en iyi tercüme dernekleri, o külliyata şaheser vermiş milletlerde görüldüğü gibi en büyük edebi eser- lerde en büyük kalem sahipleri ta- rafından yapılmıştır. Telife muktedir olmadan tercümede ilerlemenin bir ha- yal olduğunu anlarsak, ilim ve edebi- yat eserlerinde mlltercimliğin on bi- yük şartını da tayin etmiş oluruz. Bu gart şudur: Müellif olmak. ihtilâs -memür- karakter Açık Sözde Hatice Hatip yasıyor: Son günlerde gazetelerde resmi dai- relere, şirketlere ve hususi müessese- lere ait bir sürü ihtilâs haberi okuyo- ruz. Bu vakalarda ya memur kendi gü- venine terkedilmiş olan parâyı âşırmış oluyor, ya tahsildar topladığı parayı çalmış ve yemiş oluyor. Suçlular başıboş brrakılntış değiller» dir. Herbirisi, hemen yakelanıyor ve Adliyeye veriliyor. Son üç dört gür içinde de böyle üç beş tahsildar ve me- mur yakalanmış. Adliyeye verilmiş- lerdir. Bizi üzerinde durduran ve söz söyle- meğe sevkeden bu memurların ne bu akibetleri, ne de su veya budur. Tek şeydir. Acaba insanların ahlâk ve ge- diyesi mi gitgide bozuluyor, yoksa ka- nunların bu gibi ahval karşısındaki ce- za kayıtları mı az ve eksik geliyor de cesaret bulanlar çoğalıyor? Eğer bii tün bu ihtilâslara, çalma ve çarpnmala Ta sebep: — İhtiyaç! Denilen ve adı hiçbir vakit Adem oğullarının dilinden düşmiyecek olan vasıta ve kelime gösteriliyorsa buma hiç de inanacaklardan değiliz. Nihayet, ihtiyaç insanı hırsız edecek kadar 2sa- letsiz değildir. Ve.. Biz ne ihtiyâç sa- hipleri biliriz ki, kelimenin başlarm- daki bütün açlığını ve çıplaklığını rağmen suspusturlar ve asla tam insan hüviyet ve ifadesini yapan karakterle- rinin selâbetinden zerre bile kaybetme- mişlerdir, Erkek ve kadınlara “KURTULUŞ, Biçki ve dikiş dersanesi Müdiresi: Mm. Papazyan Haftanın 4 günü (o kadınlara, 2 günü mıyoruz. Ebeveynlerin aşktan anlamıyacakları tasavvur o.) dikiş bilen erkeklere, günde üçer saat lunur. Halbuki onların da bir zamanlar genç Fransız usulile biçki ve dikiş dersi ted- ris edilir ve 3 ayda marifçe musaddak diploma verir. Feriköy o Tepeüstü 116 No. Papazyan apartmanı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: