1 Kasım 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

1 Kasım 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Re Iraktaki hükümet darbesi Türk efkârı umumiyesi, Bağdattaki hâdiseleri dikaktle takip ediyor:: İrak erkâniharbiye reisi Taha Paşanın Ankarayı ziyarete geldiği ve şark komşumuz ulan milletlerle dostluklar: ilerletmek İşimizi takviye için bimmetler sarfettiği bir sırada, ansızm, İrak ordusunda bir#harekettir patlak vermiştir. Harbiye na- zırı öldürülmüş, kabinenin diğer erkânından mühimleri sürgüne yollanmıştır. Hü- kümet darbesi esnasında merkez topa tutulmuş, ihtilâlciler şimdilik muzaffer mevkide” bulunmuşlardır. İddialara nazaran, bu hareket, İrakta "İngiliz aleyhtarlığı,, ifade ediyor- muş. Eskiden, bu #5x, elbatte bir antlemperyalist manayı ihtiva ediyordu. Fakat şimdi, .yakın şarkta, bilhassa Araplar arasında, “İngiliz düşmanlığı, cereyan- larını ihtiyatla telâkki etmek zarureti vardır. Çünkü, bu, İngilizlerin ve bizim müşterek dostlarımızın, müşterek umdelerimizin aleyhine tevcih edilmiş emperyalistlerin bir tuzağı olibilir, ve aç İrakta, müstakil ve mevzii sebepler le bir İngijiz aleyhtarı hükümet darbesi- nin çikması belki mümkündür. Fakat bunun muvaffak ve payidar olduğunu, bele busulüne doğru muvaffakiyetli adımlar atılan şark anlaşmasını bozmağa doğru gittiğini görürsek, Bağdat ihtilâleilerinin, aç emperyalistlerin ellerinde birer kuk- Ta olduğuna hükmetmemiz lâzrmgelir. Hattâ daha şimdiden bile, bu ihtilâle böyle bir şüpheyle baksak haksız sa- yılmayız! Filibe civarında bir köyde | Trakya komitecileri camii bombaladılar Fakat suçlu olarak Zavallı iki Türk muhakeme ediliyor Filibe, 2X(Hususi muhabirimizden) : Filibe civarında (O Kaklene köyünde Türk halkı camide bayrım namazı. ni kılarken camiin içine bir el bomba. s1 atılmış ve halk böylece camiden da ğılmış, çok şükür hiç bir zayiat olma. mıştı, Bu işi yapanların o köyde yaşı. yan Trakyaklar yani Trakya komiteci.. leri olduğu anlaşıldı. Komitecilerin gaycü-yok zengin bir köy-olan ve rafı tamamiyle bağ ve bahçelerle çet. rilmiş bulunan Kuklehenin Türk hal. kını korkutup hicrete (o sevketmekti. Fakat Traya komitesi yalnız bu bom. ba ile kalmadı; gene Trakyalı olan kaymakam vasıtasiyle bütün kabahati köyde çok kuvvetlenen ve Trakyalı. ları çok ürküten gençlerin “Turan, cemiyetine yükledi. Böylece cemiyeti hükümet marifetiyle dağıtmak yolu na gittiler. Yani hir taşla iki kus yurâcaklardı. Trakya komitesi bunda muvaffak oldu. Ve köyün münevver gençlerin. den altı kişiyi aylarca Filibe hapisha. nelerinde döğdüler. En nihayet bu gençlerden dördü serbest (o brakıldı. Mücrim olarak hapishanede köyün Mülkiye mektebi Mülkiy& mektebi beş gün sonra An- karayd gidecektir. Ankaradaki eski mülkiyeliler, genç mülkiyelileri mera. simle karşılıyacaklardır. Kaynana (damadına) — Hani beni bir seyahate göndereceğini vaadet- “iştin, vaadini unuttun galiba? Damci e Umur Tüyü miç! Se sin içim İspanyaya yalnız gilme bir bilet aldım! ç — Italyan karikatürü — ile köyün maarif encümeni reisi Şe rif İsmail Kara Mehmet oğlu kaldı, İki buçuk sene tahkikattan ve dayas. lardan sonra şimdi yarım, yani 30 ilk. teşrinde bu iki münevver Türk gene. nin Filibe eyalet mahkemesinde mu- hakemelerine başlanacaktır. Güya bu iki münevver Türk gen. ci ve Türk muallimi bayram namaz” kılınırken enmie bomba atmışlar imiş! Bu, hiç bir zaman zavallı genğlerin akılarından bile geçmemiştir; “taket şimdi başlarına gelmiştir. | i içeride: * Almanlarm Emden getrisi yarın sabah sast onda ilmanımıza gelecektir. Kumandan on birde valiyi ziyaret edecektir. * İki gün evvel Aksarayda bir kaza ne. ticesinde ölen biletçi Sabrinin cenazesi dün kaldırılmıştır. * Arka hamallığın kaldırılması için İs . tanbulda alâkadar müaaseselerin yaptıkları tetkikat heniz bitmemiştir. Bu itibarla AB. karada olduğu gibi Istanbalda da arka ha. mallığı bugünlerde kaldırılacak değildir. * İspanyaya mal ihrnç eden ve bedelini Al. mamış olan ihracatçılara bloke paraları kar şiliğımn verilmesine cumhuriyet (merkez bonkasncn yarından ilibaren başlanacaktır. * Deniz sularımız üzerinde yapacak me. todlara esas olmak Üzere Ankâra Zirdat er titiz kimya kusmmca sahil viüyetlerin muh telif yerlerinden deniz suları istenilmiştir. İstanbul yiliyeti bu suları göndermiştir . * Romanya matbuat uwrzüm müdürü Drago Ankamdnki Rotarya elçiliği matbust ata, şeliğine tayin: sdlmiştir. Dışarda: * Sanfransiskoda ücretler yüzünden ta . baddls eden bir ihtilaf dolayısile Hân edir. miş olan bir grev büyük Okyanos sahillerin. de deniz faaliyetini tamamen durdurmuştur. * Yeni Alman sefiri Ribentrop dün Lemd. rada İngiltere krahna itlmatnamesini vermiş tr. * İngiltere valde kraliçesi Mari, (soğuk algınlığından dolayı hasta olup odasından çıkmamaktadır. * Nevyorkta Ruzveltin yeniden cumburre isi intihap edileceğine dair beş bine karşı do; kuz bin dolara bir babs tutulmuştur. * İtaiya hariciye nazırı Çiyano,Çekosloyak. ya orta elçisi le uzun middot görüşmüştür. Roma protokolunu imza et miş olan devletlerle teşriki mesaisi masalesi nin görüşüldüğü bildirilmektedir. * Sovyetler birliği #le İngiltere arasında ya pilacak olan dehiz anlaşması (hakkımdaki müzskereye devam etmek üzere Sovyetler birligi Londra büyük elçisi dün digişleri ba, kanlığına gitmiş, uzun müddet kalmıştır. * Ratrdamdan bildirildiğine < göre Pet. rarkusnorlkos İsimli Yunan gez gemisinde bir infilâk olmuş» 30 Layla üç itfniyeci ölmüş tür, Hüseyin Faruk TANUR .. başmuallimi Hüseyin Osman Sungur e mey ge AŞINMA sançak mektupları Antakya ve iskenderunda Türk köylülere yapılan h aksızlıklar >» ig " de Antakya muhabirimiz yazıyor? Sancakta €n yolsuz ve haksız müa- meleye tabi tutulan, âdi ve hakir sayı - lan esmifların başında Türk (köylüsü gelir.. Bu taba, cemiyetten bile sayıl - maz sanki. Hak ve hürriyete lâyık değil dir. Bunlar ancak idare mekanizması - nin pürüzsüz İşliyebilmesini temin için geceli gündüzlü çalışarak kazandıkla - rmın tamamını devlete vermekle mü »- kellef bir zümredir, Türk köylülerinden hemen hiçbirisi en sarih hakların: bile iddiaya kalkışa - maz. Vaksaları itirazsız o hazmetmek riyetindedir. Çi İerde dava açamaz. Böyle bir dava di- ğer bir Türkün aleyhinde ise her ikisi- nin Âkibetleri fecidir. Dava, aylar geç: tiği halde bir neticeye iktiran etmez. Ve EET git, şu masraf, Du muvrat gâvacığa bu müracaatı dolayısile derin nedamet hisleri uyandırrı. Fakat, bir defa takıl- dığı için istese ayrılamaz. Maddi, ma - nevi iyiden iyiye sarsılıncaya kadar bü yolda devama mecburdur. Eğer dava €- dilen Türkten gayri ise müddei bebeme hal haksız çıkarılır. Dava ( edilen hak kazanır. Türk köylüsünün hükümet dairelerin deki işleri görülmez. Ve (o böyle birişi uzun zaman sürüncemede bırakılır. Ne- ticede o işten fayda yerine #arar gö - rür, » Hele memurlarm köylü kardeşlerimi 26 yaptıkları işkence taahmmül edile - miyecek kadar fecidir. Zavallıların jan- darma ve tahsildarların ellerinden çek- medikleri kalmaz. Hasat zamarları köy lüler bu memurlarla çevrilir ve tazyik © #enenin borcu tamamile tahsil edilir. seye kadar devam eder. Buralarda bazı hafiyeler türemiştir. Bunlar akrabalarına alacakları kızları kaçırtırlar, Kızın velisi mahkemeye mü racaat ederse davası uzun zaman sürün cemede bırakılmak #uretile bu işten vaz geçmeğe mecbur kalır. Sancak nüfusunun azim ekseriyetini teşkil eden Türk köylüsü onların sağ > mal ineği hükmündedir. En ağır vergi- leri zamanında vermek ve bütçenin bü yük bir kısmını temin eylemek zarüre- tindedir, Bu vergiler cidden pek ağır - dır. Aşarn kaldırılarak yerine daha me deni diye vazedilen usul, çiltçiyi top - rak sahibi etmek şöyle dursun elindeki toprağın çıkmasına sebep o olmuştur. Çünkü; tarhedilen vergiyi ödeyemedi- ğinden sahip bulunduğu mal veya mül- kü satmak mecburiyetinde kalıyor. Bu- gün, on yıl önce tarkedilhiş olan vergi nisbetini elan mubafaza etmektedir, Pi- yasa istediği kadar düşsün, mevsim ku rak gitsin. Köylü ne yapıp Yapıp ayni miktarı ödeyecektir. Bedevllerin yap'ığı mezalim Anlatacağımız hâdise 932 senesinde vukubulmuştur. Srhhati bugün de mev- iki görünüş cut resmi kayıtlarla sabittir. Yani, ola- nı olduğu gibi naklediyoruz; O sene Suriyede kuraklık vardı Bu- na mukabil Sancak dalma olduğu gibi yemyeşildi; ova ve yamaçlar (oekinle dolmuştu. Suriyedeki bedevilerin yegâne işti - galleri davarcılıktır. Bunlar sahip bu - Inudukları koyun, keçi, deve gibi hay- vanatı besliyerek geçinirler, İlkbaharın kürak gitmesi bunlar için korkulacak bir şeydi. Bütün hayvanlarmın açlıktan ölmeleri tehlikesi başgöstermişti. Hü - kümete müracaat ettiler, Hükümet.bu müracaat büyük bir & hemmiyetle nazara-aldı ve kendilerine, ot mevsimini Sancakta geçirmeleri için hazırlanmaları emretti, Bu haber Sancakta bir.bomba © gibi patladı. Türkler telâsa Oo düsmüelerei Çünkü, bedevilerin ne zalim ve vahşice hareket edeceklerini bilmiyen © yoktu. Fakat, elden ne gelirdi? Hükümet böy- le istediğine göre behemehal böyle ola- çaktı, Mayıs ayının ilk haftası (içindeydi. Zırhlı otomobiller ve Milis süvari muha fizların himayesindeki bedeviler sürüsü Sancağa akm etmeğe, ova, yamaç ne buldularsa oraları doldurmağa başladı- lar, Bunlarm sayısı yüzbinleri müteca- Vizdi. Bir okadar da hayvanları vardi. Bedeviler daha yerleşmeden soygun- Guluğa başladılar. Hepsi de müsellah - &. Türkler bir çak: dahi bulunduramaz ve av tüfeği olsun. taşıyamaz oldukları halde bedeviler tepeden tırnağa kadar müsellâh olduktan başka zırhlı otomo- bil ve milis süvari muhafızlarının bi - mayeleri altında idiler. Sancağın yeşil manzarası çok az sür- dü. Bedevi sürüsü hükümetten gördük- leri iltimas üzerine hayvanlarile birlik- te ekilmiş ve ekinleri boy vermiş tar - lalara, köylerde bahçelere o canavarca saldırdılar. Ne ekin ne meyve. Kimse 8es çıkaramıyordu. Bu takdirde milis - lerin zulmü dayanılmıyacak bir mahi- yet iktisab ediyordu. Bir misal: Belenle Kırıkhan arasın- daki Çakallı köyü bedeviler tarafından tahrip edilmişti. Köy gençlerinden biri- si, bahçesine giren koyun ve. develeri gıkarıyor. Bedevi çoban keyfiyeti kö- ye yakın şosç Üzerindeki jandarma kü takoluna ihbar ediyor. Bu efendiler, h&- diseyi pek tabii karşılayacak (oyörde beraberlerine milis muhafızlarını alarak Çâkallıya güpegündüz ve çapulcular - dan farksız şekilde hücum ediyorlar. Yağma saatlerce devam etti, Ve kor- kudan boşalan Türk köyünde yorgan ve yastığa varıncaya kadar ne varta ça- Jındı. Hükümete ve mahkemelere yapılan müracaatlar davacılar: matrafa sok - maktan başka fayda vermedi. Bedevi - lerle olan davaya bu mahkemeler ba - kâmaz!| cevabı verildi. o Halbuki, bazı 1 İkinciteşrin — 1936 | Doğru ni değü m mız Süleymaniy deki duvarı! yıkılmasına dâir Büleymaniyede Üniversitenit yarına düşen bir duvar vardır senenin başlangıcındanberi güs€ de müteaddit defalar yazılar W yıkılmak tohlileesi gösteren b zam taş kadavrasının bir icabii kılmasına işaret etmiştik. Bu duvarın etrafına iki defâ kildi, bir faaliyete geçiliyor bis intiba hâml oldu, Fakat * duvarın aşağı alınması işi göl kıldı. Sonra tel de kaldırıldı, if çallıy'ş duvar altından ge: ki hiçbir mahzur yoktu. Şimdi bu duvarın bir Kısmi miya başladıklarına bakılırsa, © nin nekadar mevcut ve büyük nu tasarlıyabiliyoruz. Ancak g lemek isteriz, oradaki duvar hi) tiyat tedbiri alınmaksızın yik iki üç amele canbaz gibi ayal yalnız çıkıntılara tutturarak, reddin Hoca gibi adetâ tuttWİ keserek çalışmaktadır. Kim 6 der ki, arkası tıkız bir toprak © siyle dolu olan bu duvar, Gİ yıkılmıyacak ve çalışan dürdüğü gibi, gelip geçenleri 44 dan heybetli bir toprak duvarı Bunun 'üzerine de yeni binalar dur, Süleymaniyenin alt yanında ” na - ki şimdi tamamlanmıştır © hrken, gene bir amele böyle tedbiri almmayıp gelişigüzel İh için bir &raba sarsıntısınd0" liveren toprakların altında sirt dstü ölmüştü. Böyle bir tesirden veya swretle bu engin alâmetin İm kim teminat altına alı Şiddetli bir yağmu Izmirde epey 78 yaptı İzmir, 1 — Dün akşam hav# bozdu ve sekizde giddetli bir başladı. Sellerin getirdiği ve molozlar caddeleri doldurü” vay, ve otobüs seferleri kânlara sular girdi. Hali rükönü, Arasta içindeki medi leri evlerine gidemed kleri rıya da çıkamadılar. İzmir #“ kaldı. Yağmur bir saat süf y biraz hafifledi. Duvarlar | ğımlar patladı, insanca zayi tur, Türkleri “bedevilere taarru# iddiasile mahküm ettiler. Kaçak davariar | Bir adam Kırıkhan köyl rindeki davarların umumen duğunu ihbar ediyor. Gümrü faza memuru Belenli Ermeni takanın davarlarını kâmiler da topluyor. Kaymakamlığı yetler bu iş bize ait değidi” meselesidir. Beyruta mürsesit lâzımdır. cevabile karşılan kiyeden gelmediği, yerli oi 5 raporile sabit olmasına rağ” iade edilmiyor. iğ Şuna masraf, buna azeri malm bedelini geçiyor ve : köylüleri maddi, manevi da? tazarrır olmamak için kaç hibi bulundukları davarlari köylerine dönüyor, uri Fazla misal vermeğe 107 yoruz. Bu kabil hâdiseler€ ge Tanmakta ve srhahtlerini la isbat etmek mümkün Sl j

Bu sayıdan diğer sayfalar: