January 15, 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

Um ini harp esnasındaydı i ydı. iler karargâhta oturuyorlar» i ir esiyordu. | , pencere- &, lip » sobanm yanına ge Yİ Mörpiler grüpunun üzerine, gene Ye ün kurşun gibi çöktü. üzbaşı Se, tarap , herkes kulak lara eğ e sokakta, bir adam, ayak Da lr Yere vurarak tabanlar aştığı, Emi kütlesini düşürmeğe biçak gibi ie ye, Kapı açıldı İçeriye, i doktor e girdi. Bu » birdenbire ona doğru —V, ” Bar vazallır.. Zavallı çocuk! İD çak Yüzünü saran örtüyü Harlm İşte zavallı çocuk.. Yu- bir “e İğ Hem de izinli gittiği miz Yön sin raki Bu £ zerinde bir tek obüs! Kaya ve tek adam öldürdü.. Oda, in n bizim zavallı oğlan! mame nihayet ka ğ “lar, ii müddet evvel adviiğe dolu Mite, “erinin şimdi inkisar veü- Yine, be, aplariyle dolu olduğunu gö “Kk de ağlıyacaktım az daha! w Bbg m tarafı, kopmuş git- ir z ya, o derece büyük NO açılmıştı, Ve hayat, oradan iy ben i bitki, bul ha maktaydı. ieç7 e Sika elim yokmuş, değil | mi) dan fa, ansızın koma hali geldi. 5 gmanasiyle buhran ve ni- . 149 nyadaki hayet kurtarıcı ölüm., “Öyle acıdım ki oğlanal “Bilmem ama, bir adam eğer ecel mdan işaretlenmiş bulunursa, ezraile doğru kendi ayaklariyle ko- şar, gider... “Lâtifin de ölümü böyle oldu. “İzinliler kamyona dolmuşlardı. | Tam şoför hareket edeceği esnada, Lâtif, atılmış: İ “— Aman çocuklar, durun.. Ka- rıma oymalı bir kutu yapmıştım. U-' nulmuşum... Şunu alayım... | “Arkadaşları darılıp bağırmağa, çağırmağa başlayınca demiş ki: “— Üzülmeyin... Bir dekikalık iştir! “Barakasına doğru hızlı hızlı koş mağa başlamış... Tam çeşmenin ö nünden geçiyormuş ki, ansızm bir on buçukluk patloyıvermiş.. Ve işte| karnındaki yarayı da bu sebeple al miş... “Hiç kimse,. Anlıyor musunuz, çocuklar? Hiç kimse, alnmm kara yazısından kurtulamıyor.. (o Bakın, ben doktorken bunu söylüyorum.. İhtiyar mülâzimlerden biri itiraz. etti: — Affedersiniz ama, binbaşım! Bu izahımız, hiç de fenne, ilme uygun değil, — Fennisi, ilmisi nedir bunun ba» kayım, delikanlı!... — Bilmem ki. Tesadüf... Doktor, acı acr güldü: — Tesadüf. Bu, ilmi izah o dır?.. Tesadüfün, ilimde hiç yeri yok- tur, oğlum... r İ Dışarıda, fırtma, gene müthiş! avaze ile uğulduyordu. Biri: EN Meşum bir gün! « diye homur Ötekiler de, bunu tasdik manas- na sustular... Nakleden: (Hat - Sür) altın stoku senesindenberi 36 bin tonu buldu. Klm e ame kentinden, altın stokları, Ameri- 1900 yılma kadar ge- ti Bali “TAY mwahedesini yapan - bis pa, «Sitrin mevcudu kir sahibi veudu hakkında Bani ne Mabet üzerine İğİ 5 milyar franklık hair da amanda : F rl #İE 7 ih I İİ Zir 2 H 1 mâsıl ve kimin tara - “denir 5 bilen yoktur. Altını ar, Bin süs matahı ola- meş VE buna neden ayrıca Oda litir? Bilinen bir gey ayi 6.000 sene evvel Nil! boyunda imsanlarm adıklarıdır.. Bundan! Sırda tatbik olunan! 33 kiymetini saf gümü. tesbit etmişti. Ee İarda altının büyük bala istandan gelmiş olma! # Mik İİ # ör yili fi tp, » Amatikarım İ ika keşfinden ü in bakımından Hindistan! iğ, Amerikanın keşfinden evvel dünya altın istihsalâtı pek azdı. Avrupada al- tını Tiber, Ren, Ron gibi bazi irmak. larm yataklarndaki kumlardan toplar Jardı. Hattâ Amerikanm keşfinden yüz sen& $onra bile cihan altın istihsalinin beşte biri Avrupaya geliyordu. O yıl - İarda dünya senede 6000 ile 7000 kilo altm istihsal ederdi, Bu yekün 1935 te çıkarılmış olan #itınm ancak yüzde bi- râir, o Amerikanm keşfinden 1800 yılına kadar altın memleketleri arasında Ko- lombia ile Brezilya birinsi sırayı işgal etmişlerdi. Bu iki memleket kendi baş- larına bütün dünya istihsalâtınn yarı. smi temin etmekteydiler. Rusya sene - lik istihsalin yüzde 27 sini çıkarmakta Birleşik Amerika cumhuriyetleri ise altm müstehsilleri arasında ancak dör düncü gelmekteydi. Fakat 1850 de Ka- liforniya ve 1875 te Avustralya altın madenleri keşfedilince bu nispetler alt üst oldu. Bu iki altm ocağı dünyayı Amerika nım keşfindenberi geçen üç buçuk asm istihsallerinden çök daha fazla zengin. leştirdi. Sonraları Alaska ile Afrika damarlarının bulunması ve ıslah edilen işleme metodlar: sayesinde 1915 sene - sinde dünyanm yıllık altın istihsali 700.000 kiloya çıktı. Şimdi dünya istihsalinin yüzde kır. kın: cenubi Afrika, yüzde 14 ünü Rus.) ya, yüzde 11 nispeti Kanada ve yüzde! onunu Birleşik Amerika temin etmek -' tedir. Gayet iyi bir istihsal senesi olan 1932 de cenubi Afrika tek başına 370 bin kilo altın çıkarmıstır. Rusyanın altın istihsalâtı ayrıca tet- kik edilmeye değer. Daha 1741 de yıl- hk #stihsali 77.000 kiloya varıyordu. 1917 ihtilâlir (en sonra bu istiheal sıfı- Avukat Ten Ten amca mahkemede Bu yekünlar bilâkis 150.0000 kiloya çi- karıldı. Şimdi de daha fazla altın istih Saline Ruslar var kuvvetleriyle çalış- maktadırlar, Birleşmiş Amerika” cumhuriyetleri 1847 senesinden bugüne kadar 7000 ton, Kanadada 1855 denberi 1500 ton altm istihsal etmişlerdir. Bir kilo altının bugünkü fiatı 1515 liradır. Yaltız altın fiatından bahseder kem şurasmı da unutmamalıyız ki, bu kıymet ancak itibari ve Izafidir. Onun kıymeti hakikatte pratik faydası İle biçilmez ve fakat pedreti ve dünyanm altına olan talebine tâbidir. Yarm bir teknik mucizesiyle altmı lâboratuvar -! larda İmal edebildiler mi, yahut da dün | ya ekonomik sistem! birdenbire altın -| dan vazzecti ml, sarı rinden simdi iş- Yazan: Niyazi Ahmet 471 sene evvel Moldavya Beyi bugün : Etiyen 47 bin kişilik kuvvetle pusu kurdu Ölüler yakıldıktan, esirler kazığa vurulduktan sonra dört gün Allaha dua edildi. Fakat.. 1475 yılı 15 ikincikânun günü, 471 sene evvel bugün Moldavya be yi Etiyen kırk yedi bin kişilik bir kuv- vetle Berlat nehri kenarında Osmanlı ordusunu bekliyordu. Askerlere ve- rilen emir şu idi: — Osmanlı askeri görünür gö - rünmez hücuma geçilecek perişan o- luncaya kadar takip edilecek. Düş- manlarımız, bizi hiç bir suretle mağ” lâp edemezler. » * . Harbin çok şiddetli olduğu mu - hakkaktı. Üzerine gelen ordu yüz bin kişilikti. Fakat kışm soğuğu ve yabancı yerlerde yürüme güçlüğü Osmanlı askerini bin bir müşkülâta uğratıyordu. Harbin sebebi şu idi: Moldavya beyi Piyer Aron memleketine bir fe- lâket getirmemek için Babiâliye ver” ği veriyordu. Kendisinden sonra ge- İen Etiyen ise komşu hükümetlerle birleşerek bu vergiyi vermemeğe ka- rar vermiş bunun üzerine Hadım Sü- leyman paşa kumandasındaki ordu | sevkedilmişti. Osmanlı ordusunun atları aç kal. mış, harpte iş göremiyecek hale gel- mişti, Etiyen esasen unun ge” çeceği yol üzerindeki bütün yerleri yakıp yıkmış ve bir çöle çevirmişti, Bütün bu müşkülât, Osmanlı or- dusunun mağlüp olmasını intaç et- ti. Süleyman pasa, bütün gayreti” ne rağmen muvaffak olamadı. -Fa- kat Moldavya beyi, muvaffakıyetle sarhoş oldu ve: > — Bütün esirler kazık cezasına çarpılacak.. Emrini verdi. Meydanı dolduran sayısız cetet- leri yaktırdı ve yakılan kemiklerle büyük taklar yaptırdı. Birçok Sancak beyi ile esiri mu“ avenet ettiğinden (dolayı Lehistan W Ehlisalib muhareleleti, A KER, Sİ e AK Havadan yapılan daha ilk katliâmda panik oldu. Bombalarımız aşağıya yağ- mur gibi yağdı: yüzlerce kamyon, top, ve araba yol üstünde bırakıldı ve parça parça oldu. Makineli tüfeklerimiz o ku- şaklar boşalıncaya kadar hiç durmaksı. zın kurşun püskürdü, Çılgına dönmüş gruplar yol üstünde, boyuna dönüyor. Bazıları yoldan çıka- bildiler. Fakat her hareketi görüyoruz. Görlince de hemen dalıyoruz. Bu, hava (kuvvetlerinin harbi idi; hem de ne nefrete şayan bir harp. li Bulunduğumuz yükseklikten aşağı daki zavallıların yüzlerindeki nefret ve istikrah işmizazlarını görebilecektik; tü fek mermilerimizin hüzmelerine giren. lerin ıstırap eninlerini işitebilirdik. “Tonkinin icadı olan bataryalar müt- hiş birer muvaffakiyetti. o Sıkışık bir halde tıkanmış kalmış askerlere bir ma- kineli tüfeğin ne yapabileceğini bilmi.| yorsanız, herhangi bir askere gorun. Bul kütlelerin üstüne yukarıdan yağan bom ba ve dinamitlerin nasıl toptan öldür. düklerini sorun. Yere düşen bombalar toprakta oldukça derin çukurlar açıyor du. Zavallı askerler de buralara sığın- mağa uğraşıyordu. Askerleri gömmedi. $i takdirde, bombanın hemen arkasın dan yağan makineli tüfek kurşunu, za”! Yazanlar: İngiliz ordusu hava zabitlerinden Kenneth Brovn Colline, Meşhur seyyah ve vallıları müthiş ölümlerle yok ediyor du. ... Eylül 22.. Bomba, tülek ve ölüm yağ murul Yüzlerce Türk, oldukları yerde Ta indi, 1924 tenberi ise yalnız eski is- gal etmekte olduğu yüksek tahtından durarak sadece ölümü beklemekten kaş- tibsal rakamlarına varılmakla kaldı. . azağı iner, i ka çare bulamadı, Bu #damlar gerçekten kralı Kazimir'e, bir kısmını da papa ya gönderdi, i Bütün bunlardan sonra, dön gün oruç tutularak bu galibiyet için dua edilmesi ilân edildi. Harpte Etiyen kuvvetleri tara - fından öldürülen Türk askeri kadar kendisi de zayiat vermişti. Bunlar diğer ölüler yakılırken üç büyük tür- beye büyük bir merasimle gömüldü. ... Bu satırları okuyanlar, elbette alman intikamı da merak ederler. Evet, intikam alınd. Bu intikamı, bir ecnebi tarihci Türk kuvvetlerinin zulmü olarak göstermek için bakınız neler yazıyor: “Boğaz boğaza bir muharebe baş - lıyarak güneşin tulüundan öğle vak- tinin müruruna kadar devam eyledi. Etiyen atından düşerek (o âzim müş- külât ile kurtulabildi. Türkler, mey- dan harpte düşenlerin başlarmdan ehramlar yaptılar, ordu mali gânai- mi paylaştı. Padişahm bayrağı altımda herp e- den Eflaklılar da mükafatan birçok hınzır (domuz) sürüleri aldılar. Bun dan sonra Osmanlılar her tarafr ate- şe, kana gark ederek çekildiler..; ».. Tarihin, bir ibret levhası olduğu sözü çok yerindedir. Fakat bitaraf bir tarih olmak şertiyle, ölüleri yaktıra- rak esirleri kazığa vurduran bir zalim” den intikam almağı zulum diye gös- termek istiyen tarihçi, . gülünç bir taraftarlık yapmaktan başka bir şey yapmış olmaz. Bir yazımda da söy- İediğim gibi ben “günü gününe ta, rih,,de tarihi olduğu gibi sayfa lara geçiriyor, mümkün olduğu ka dar ilâve ve mütaleadan uzaklaşıyo ram. Tarih okuyucusu hadiseleri bizzat tahlil ederek neticeye varma zevkine ermelidir. r muharrir Love! Thomas Dilimize çeviren; A. E, çelik ginirli şeyler, Az sonra kendilerini öldüreceğimden dolayı yüreğim sızlı- yor. Burunlarımıza kadar gelen çiy et kokusu, akan kanların vücuda getirdiği kan havuzları ve enkaz, insahın yüreği. ni bulandırıyor, gözleri karartıyor. Pİ- yadelerimiz geldiği zaman şaşa kaldılar, Bütün bu kümeden sağ kalan ancak yüz kişiyi esir aldılar. İşte bu kadar. HABER AKSAM POSTASI IDARE Evi Istanbul Ankara Caddesi Posta kutusu ; İstanbul 214 Telgraf adresi; istanbul HABER Yazı işleri telofonu : 28478 idâre veilân , : 24870, ABONE ŞARTLARI Türkiçe © Eenebi 1800 Mr 27001. 730 s0 ,, «00 130 Senet 6 ayık 3 ayır ” aym - 000 30 . Sahıbi ve Neşriyat Müdürüz Hasan Rasim Uş Basıldığı yer (VAKIT) matbaayı HABER'in Güzellik Doktoru Kuponu: NE