15 Haziran 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

15 Haziran 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“Haşmetlü Benzin,, tahtından indiriliyor ! Ihtikâr olduğu | Mecliste bildirildi < (Bâş tarafı 1 incide) bir ay sonra tatbik edilmesini — doğru bulmadığını söylemiş, bu müddet zarfın da kombinaların daima ihtikâr — yoluna sapacaklarını söyliyerek kanunun he- men neşti tarihinden muteber olmasını istemiştir. Gene bir saylav, — fiyatların, sırf şirketlerin gümrük vermemek için az al çekmeler ji yüzünden fırladığını izah ederek şirket stoklarının gümrük- Jerde bulunduğunu anlatmıştır. Petrol ve benzin fiyatlarında ihtikâr mevcut olmadığını söyliyen — İstanbul belediyesi İktisat müdürünün — iddiası kamutayın dünkü celsesinde Millet ve- killeti tarafından işte böyle tekzip edil- miş bullunmaktadır. Çünkü Hüsnü Ki- fapçınım izahatr üzerine Meclisin büyük bir ekseriyeti söylenerleri doğru bul- muş ve kanuzun bir ay sonra tatbik e- Mileceği yolundaki maddeler değiştirile- rek neşri tarihinden itibaren — tatbika kabul edilmiştir. Bu suretle belediyemizin iktisat mü- dürü Asım Süreyya cidden çok müşkül bir vaziyete girmiştir. Millet Meclisi aksi kanaate vasıl oldu Yuna göre İktisat müdürlüğünce hazır- Janan raporun esaslı tetkiklere istinat etmediğine inanmak lâzımgeliyor. Ve herkesde bir vatlık kanaati mevcut olan müdürlük makamının böyle — esassız tetkiklere dayanarak “rapor,, hazırlama sına da şaşmamak elden gelmiyor: Aca- ba bu makamın her raporu bu neviden tetkiklere mi istinat ediyor? Ankara, 18 (Husust muhabirimiz - Gen, telefonlay — Kamutayın dünkü celsesinde petrol ve benzin fiyatlarını yecuzlatan kanun Tâyihası da müzakere ve kabul edildi. Müzakere esnasında Hüsünü Kitap . $ (Muğla) söz alarak dedi ki: “— Maruzatım hem bu dahili istih - Yâk vergisi kanununa, hem de bunu ta. kip eden gümrük tarilesi kanununa şa- mil olacaktır. Bu ikisi tevemdir; ayni maksat üzerine konmuş hükümlerdir. Ulu Önderin nutuklarında millete müj- 'delediği bir haber vardı; o da petrol ve müştaklarının tâbi tutuldukları vergi - nin tenziline dairdi. İşte bu müjde bu . günkü lâyihanın kabulü - ile tahakkuk sahasına girecektir. Halen birçok va - tandaşlarımızın gazin pahalıdığından dolayı karanlıklarda kaldığını biliriz. İşte bu tenzil ile bu vatandaşların bir kısmı olsun yuvalarını nurlandırabile . ceklerdir. Ondan sonra da benzin fiyatlarınım ucuzluğu yüzünden nakil Ücretleri ine ceği için mahsullerin pazar yerlerine 'daha müsait şartlarla gelmesi imkânı hasıl olacaktır. Benzinin vergisi Üüzerinde tevakkuf etmeğe imkân yoktur. Hüsnü Kitâpçı petrol, benzin fiyat - larında son günlerde ihtikârdan şöyle Bahsetti: “— Ankarada küçük tenekeler 107 buçuk iken bugün 110 — 112,5 tur. Büyük tenekeler 275 dir. İstanbulda küçükler 10 — 15, büyüklerde 20 ku. Tuş fark olduğu gibi, benzinlerde 40 tan 75 kuruşa kadar teteffü varıır. Kanun tatbik edilmeden daha bu işin başlangıcında halk sarara sokula - cak bir çok vatandaşlar ihtikârın elin , de zebun lardır.,, Hüsnü Kitapçı sözlerine devamla şe- ker fiyatlarını indiren kantn kabul e . dildiği zaman ellerinde stok mal bulun duranların zarara girmesi ihtimali varit görülmiyerek mühlet verilmediğini ha- tırlatarak şimdi petrol ve benzin fiyat larında tenzilât kanumu münaset nedön mühlet verilmeğe Kizum görül . düğünü sordu ve sözlerine göyle devam ettit “— Şimdi iki sene sonra kabul etti- ğimiz bu kanunla bazı kimselerin elle . lundurdukları mallardan za - Örmemeleri için bunu kabul etti . tasrih ediliyor. Aradaki bu far - sebebi nedir, anlamak istiyorum? 'alnız şunu söylemek - isterim ki a — vakit Raif !;rıdmîx arkadaşımızın mütalcasına d eden ben, # rE L şimdi hiç iştirak edemiyecek vaziyette. yim, Çünkü o vakit zarar gören yürt - taşlar çoktu. Muhtelif tabakaya men . süp kimselerdi. Bu defa öyle değildir. meralekette benzin satan kimseler mniah dut kumpanyalardır. Bu kumpanyalar hep kuvvetli ve açık gözdürler Sonra esbabı mucibede şayanı mem - nuniyet gördüğüm bir noktayı zikret . meden göçemiyeceğim. Hükümet diyor ki: “— Bu vergilerde yapılmış olan ten- zilât dolayısiyle varidatımızda beş mil. yon liralık bir noksan hüâsıl olacaktır. Fakat ucuzluğun sarfiyat ve istihlâkte yapacağı nütesir ithalâtı çok fazla - laştıracağından bu fazlalığın vereceği gümrük ve istihlâk vergisiyle bu açı . ğın bir miktarı bertaraf edileceği gibi mütebaki kısmı da memlekette yaratacağ: şebbüsler ve hareketler kümetin ayrıca elde edeceği menfaat - lerle telâfi edileceğine kani Hükümetin bu zihniyet ve kanaati . ni ben memleketimizde iş hacminin çoğalması için en büyük zıman teşkil T iyet görüyo- bu ucuzluğun mizin yapacağı e iyi tetkikler ne - ticesi olarak memleket vasl inkişafa maz har olacak demekt Garz İişlerini: zaman İhtikâra maruz kaldığını voör ve görüyoruz. Buna nazaran ait — birçok müesseselerimiz vardır. Bunlar: teşvik ve tahrik ederek ucuz gaz getirmeleri. ni temin etmeliyiz. Aksi takdirde daima iktikâra mey - dan vermiş oluruz. İstanbul ile Ankara nakliye Ücretinden fazla ola . fark ödenmektedir. İstanbul ve iyasası arasındaki fark o ka - r ki nakliye Ücreti çıktık . tan başka birde kâr temin- ediyorlar. Çünkü İstanbula küçük müteşebbisler tarafından kaçak ma! getirilmek ihti - maline mebni bu malların satılmasına mek için İstanbulda pi. kseltmiyorlar. — Fakat hir şey varit olmadı - da pahalr satılmaktadır. Buna hükümetin el koyarak hallet . mesini dilemek bir vazifedir. Istanbuldaki ihtikâr Hüsnü Kitapçı netice olarak petrol ve benzin fiatlarını indiren kanunun tatbikatma 15 temmuzda değil, neşri tarihinde başlanmasını teklif etmis. tir. Raif Karadeniz (Trabzon) Hüsnü Kitapçının teklifine ve itirazlarına büt çe enclimeni namına cevap vermiş, petrol ve benzin inhisarı kurulup kurul. mıyacağı hususunda ezcümle demiştir ki: — Hükümet bu hususta yeniden tetkiklerde bulunacaktır. Hazırlık bit, miş değildir. Tetkiklerin neticesinde icap eden şekilde hareket edilecktir. Ahmt İhsan (Ordu) sormuştur: — Memlekette petrol ve benzin stok larının çok olduğu hakkında bir malü, mat ve kanast mevcut mudur? Raif Karadeniz cevap vermiştir: — Hükümetten verilen hesaplara Köre bu gibi maddöler fazla miktarda getirilip depo edilmektedir. Elde bulu man mevad bir aylık memleket ihti. yacının da üstündedir. Fakat biz hep. sinin satılmasını temin maksadile müd deti geri bırakmay? tecviz etmedik. Badece bir ay içinde ne kadar satılır. sa satsınlar dedik. Ahmet İhsaa sarmuştur: “— İstanbulda mevcut benzin ve petrol ihtikârınm önüne göçmek için mete arasın. | encümenin ne yapmakta olânğunu an lamak istiyorum. Raif Karadeniz cevab vormiştir: — Bilâkis eğer bu bir ay içinde memleket ihtiyacına kifayet edecek miktardan fazla stok varsa bunların hepsinin elden çıkarılması icap edece. ginden ucuz satılması lâzımgelecektir. Binsenaleyh ihtikârın mevcut olmama sı lâzımgelir, Şükrü (Çanakkale) sormuştur: “m— Teklif edilen kanıma göre ma. HABER — demki fiatım yükselmemesi lâzımdı, şu halde flatlar neden fırlamıştır? Zira fiat yüksekliği bir vakıadır. Sami (Kastamonu) — Bu memle. kette petrol ve benzin transit olarak depo edilir. Piyasanım ihtiyacı olduk. ça büyük - kumpanyalar bu miktarı gümrüğünü vererek çıkarırlar. Kum. panyalar kanunun ne zaman mer'iye. te gireceğini takdir edemedikleri için piyasaya az mal çıkarmışlardır. Flat. lar bundan yükselmiştir. Şayet bu kanun neşri tarihinden itibaren mer'i, yete girerse vergi ve resimler yeni ka. nuna göre ödenerek piyasaya isterdi. ği kadar mal çıkabilcektir. Zira stoklar transit depolarında muhafaza edilmektedir.,, (Çok doğru sözleri). Kanun neşri tarihinden muteberdir Münakaşalar bu mütalealar etra. fında bir müddet daha davam ettik. ten gonra İsmet (Çorum) mutedil bir formül olarak bu husustaki kanunla. rın tatbiki müddelini 15 temmuz yeri. ne 1 temmuz olarak teabi miştir. Neticede Hüsnü kanunların — neşri tarihinden muteher olmasına dair verdiği takriri reye ko. narak büyük bir ekseriyetle ve alkış- larla kabul edilmiştir. Kumpanyalar' telâşta Petrol ve benzin kumpaayaları bu kanunların neşri terihinden itibaren meriyele girmesi için meoliste veril. miş olan kararın kendileri için esaslı bir zarar teşkil edeceğini, Anadolu. nun muhtelif Mmıntakalarırda ik! Üç Aylık atok bulunduğunu iddia etmek. tedirler. Bu kumpanyaların mümsesilleri bu gün hükümete müraenat'a vaziyeti izah edecekler ve kanunun neşrinin tebirini 1911 yeteklerdir, Zavallı bir işçi Kudurarak öldü Sebep köpek ısırma- sına ehemmiyet vermemesidir Paşabahçede Tuğla fabrikasınlda ça- hışan Bursalı Rasim isminde bir amele dün çalışırken ağzı köpürmeye, — birâz sonra da arkadaşlarına saldırmaya başla mıştır. Râsimi bundan bir — buçuk ay evvel Paşabahçede küçük bir köpek ısırmış, genç amele büna ehemmiyet vermiyerek işine devam etmiş, kudüuz tedavisi mücs sesesine baş vurmamıştır. Rasimin son günlerde — sıhhf ahvali bozulmuş, dili ağırlaşmış, — fakat gene ehemmiyet vermemiştir. Zavallı, dün arkadaşlarına saldırınca kolları bağlanarak Topkapıdaki —kuduz tedavihanesine kablırılmıştır. Müessese de yapıları muavenede Rasimin kudurdu Zu anlaşılmış, kurtarılmasma fennen im kân almadığı tesbit edilmiştir. Zavallı amele bu gece sabaha feci ıstıraplar içinde can vermiştir. HABER —- Bir köpek — ısırmasının nası) bir netice ile sona erdiğini yazdık. Hetkese şunu tavsiye ederiz? — Küçük veya büyük herhangi bir köpek tarafın- dan ıtimilan bit kimte kabilse köpeği ya kalayıp birlikte kemen Çapadaki kuduz tedavihanesine baş vurmalıdır. Isrran köpekte kuduz al$imi olmasa bile., Köpek isırmasında ihmal hiç bir zaman doğru değildir. karşı göereemememenenenen F HABER , - İstanbulun en çok satılan ha- ıî kiki akşam gazetesidir. İlânla -g İ rmı HABER'e verenler kâr e -i derler. | Z J t 15 HAZİRAN — 1937 | Ankarada bir idam | mahkümu v asıldı (Baş tarafı 1 incide) | ları affettirmek için sana söylediğim sözleri tekrar et. Hoca söyledi, mahküm tekrar etti. "— On yaşından bu yaşa gelinceye kadar gerek aşikâr, gerek gizli, gerek kasten, gerek sehven ne kadar günah işledimse cümlesinin - bağışlanmasını senden rica ediyorum yarabbi!,, — * Mahküm, hocanın söylediği kelimeci tevhidi tekrarladı. Haca: “.— Haydi evlâdım, dedi, çenen bu. nunla kapansın, &0N gsözün kelimei tevhid olsun. İnşallah Tanrı seni affe- der! Mahküm herkesin yüzüne ayrı ayrı bakıyordu. konüşimtya başladı. “— Yedi sene askerlik ettim. Yedi yerimden yaralandım. Bari bunun i. Çin bağışlasalardı! Saat 4 de yaklaşıyor, tanyeri ağar. mıya başladı. Mahküm hapiahane av. lusundaki kırmızı kamyona bindiril. di. Riz de arkasından gidivoruz. Ka. raoğlandaki dört yol ağzımda sehpa- nm kurulduğu yere geldik. Jandarma ve polislerin çevrelediği kardonun dışmnda bu korkunç manza. radan ne zevkalaçaklarımı kendi kendi. me sorduğum büyük bir kulabalık var di. Mahküm arabadan indi. Sehpaya doğru birkaç adım attıktan Sonra doğ ruldu ve yüksek sesle halka hitap et. ti: “— Sizden rica ederim arkadaşlar! Hakkınızı helâl edin. Ben higayrihak. kın gidiyorum.., Sırtma beyaxz gömlek giydirildi. Karar okundu. 3.45 te mahköm masa- ya çıkarıldı. O zaman şöyle #edi: — Yanız düğüm arkaya gelsin Üt birdenbire gideyim! Hakkmızı Mw edin. Saat 3446 da öellüt ilmiği mahkk mun boynuna geçirmek istiyor. kasket mâni oldu, Elleri beağlı mahküm mırıldandı: — Yavaşça indiriverin ı-k;ıdul—"4 Sonra, ayağıyla altındaki masâ mukavemetini tecrübe etti. Bir aBf | bir masa grcmrtisi duyduk. Sonra İN darmaların süngüleri, potislerin ferleri arasında bir vücut boşlakt sallandı. Garip bir tesadüfle tam © & rada sokağı aydınlatan . elektrik & söndü. Güneş, agabahın alaca k,_,m_uğ!f yırtarak feci sahneyi aydmlatıyordu Halk arazmda kaynaşmalar oldu Saat dörde beş var. Mahkümun eller? ni çözdüler. Tabibi adli profesör Fal ri maslubun nabzına bakıyor ve şafp' kasını çıkartıyor. Herkes yapkasını Ç* kardı. Adalet yerini bulmuştu. Maslup Keskinin Basmaklı Bali köyünden 48 yaşında Çavuş oğulla rından Süleyman oğlu Ömer çavuştuf | Dediği gibi uzun yıllar aaterlik yap mış, milli mücadelede de uphe“.e!î’ çalışmışstir. Halifeli köyünden öküzler rini çaldığını zannettiği bekçi İzzeti taammüden ve karısı Kezbanı tesadik fen mavzerle öldürmekten — suçludu - Cinayeti 11 eylâl 929 da — işlemiştir: 25 Nisan 935 te Ankara ağırcezasi kendisini ölüme mahküm etmiştir. İkİ yıldanberi öleceğini bilen bu mahkik mun evrakı temyizde 13.1 V37 de tas. dik ve meclisin T Hazl; de tasvib olunmuştur. Namına âbide dikilen a sil köpek iste o adada görülen ubidemin 'dikti- mesine sebep cimuştur. « *“Kahraman köpek,, manastırdan | uzak bir yerde bir gece, soğuktan | İşbiçre ordusunda vir herp köpeği Sen nehrinin nrmmda._Parigun pek uzak olmıyan bir mevkıdclğıu & da bulunmaktadır ki, burası dünya. nın en büyük hayvan mt_ın_rlıgıdnı_ Orada, üç dört metre şğtffıı bu- lan bir mermer levha görülür. Bu levhanın üzerinde dünyanmım en “asil,, köpeklerinden olan bir Sen Bernar köpeğinin kabartma bir res. Bari isimli olan bu köpek — Sen Bernar manastırına aitti. Orası, bili- yaorsunuz ki, seyahlar için dşmym Mmeşhür bir — sığmaktır. Bari, daha yavru zamanmdan itibaren kar için- de kaybolmuş seyahların izini - ara- mağa alıştırılmıştı. K Bazı defalar, donanlar yürü- muş olan erkek ve kadınlara rastge. lir ve onları — tuttuğu gibi, ölümün bu ilk uykusundan tartakIşyarak u. yandırır ve sonra bir pandomima o- yunu gibi onlara sessizce peşinden gelmesini ihsas ederdi. Bazı defalar, donanlar yürü- yemiyecek kadar âciz olursa, onları çekerek emniyet mıntakalarma ka- dar getirir; bazan da gidip yardım- cı çağırırdı. Barinin en büyük kahramanlığı, donmakta olan bir çocuğa rastlamış- tır. Şayanı dikkat bir zekâ ile ço- cuğun yanı başma yattı ve insiyaki bir sürette yavruya sarılarak onu ısıt mağa başladı. Bu suretle, çocuğu kımıldatıp sırtında oturacak bir hale getirdikten sonra, koşarak manastıra geldi. Ve çocuk böylece birkaç kü- çük arıza ile ölümden kurtuldu. KAN İZLERİ Bari, dört senelik kurtarıcılık ha- yatında, kırk can kurtarmıştır. Bir gün öğelden sonra, müthiş bir kasırga esnasında zevkle koşup durürken kar içerisinde bocalıyan bir adama rastladı, Fakat insanların en ahmağı olan bu felâketzede, ken: disini kurtarmağa gelen Bariyi, ayı zannederek telâşla elindeki sivri uc» lu buz değneğini onun sırtına sap- ladı. Bari, fena halde yaralanmış ola- rak bir şey anlamaksızm mahzun bir tavırla manastıra doğru döndü. Bereket versin manastır uzakta de- ğildi. Fakat buz değneği hemen he- men kalbine kadar varmıştı. Bir müd det sonra öldü. Bununla beraber, bu fedakâr ve kahraman köpeğin ölümü bile bir hayatın kurtarılmasına sebep olmuş. tür. Rahipler, Barinin kan izlerini ta: kip ederek, kar içerisinde donmakta olan adamı bulmuşlar ve onu mu- hakkak bir ölümden kurtarmışlardır. MEZARLARI Bu suretle, o sakin adadaki me- zarlık, Bariye ithaf edilmiştir. Gö- mülen hayvanlar yalnız köpeklerden ibaret değildir. Kediler, atlar, may" munlar, kanaryalar, posta güvercin- leri, hatta iki tane ehli ayı burada gömülüdür. Yapılan cenaze merasimi gayet basittir. Yalnız bir Pekin köpeğinin gömülüşü esnasında Paristeki Çin elçiliğinden milli kıyafetle gelmişler ve Pekin köpeğinin — küçük cesedi, ipek çiçek ve yastıklarla hazırlanmız bir mezara gömülmüştür.

Bu sayıdan diğer sayfalar: