28 Eylül 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

28 Eylül 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

De Siyasa: > Fransanın bu hali Hayra delâlet etmiy ,0 Yazan: Şekip Gün Fransada çok tuhaf birtekim hâdiseler oluyor. Tuhaflıkları ve ven ri derecesinde tehlikeli 6 etinin siyasi bünyesini" 5 telâkki edilebilir mi? larına da inandığımız bu hâdiseler Fransız mil. rmıya çalışan yeni hastalığın ilk işaretleri gibi de Fransanın uzun zamandanberi sıhhatte olmadığı malimdur, Fakat iyi ta. bibler tarafından devamlı bir tedavi altında bulunduru'ması onu çök sağlam, çok sıhhatli bir gösterişle ayakta tutuyor ve bu tedaviler n ticesinde hasta. Uğm seyrinde bir hafiflik h'asedilir gibi oluyordu. Lâkin son hâdizeler, dün. ya siyasasındaki havanın mütemadiyen de; şmagi ile tedavilerden«e'de edilen faydaların sıfıra indiğini ve bütün per sere ve kaprları her ihtiras, her arzuya açık bulundurulan Fransız binasındaki bin ir propagında ocourant d'air'i Yüzünden hastanın bir zatülcenb'e tutulduğunu sandırmaktadır. Fransadan son on beş günde gelen haberlerden ne tehlikeli bir salata ya- pılabileceğini şunlar açıkça öze vurma ktadır: 1 — Brest limanında bir İspanyol denizaltı gemisine yapılan baskın. 2 — Tunusta İtalyan deniz talebelerinin adam öldürmeleri, Fr, bina yakmala- 3 — Cerböre'de tünele bomba konmüsı ve bomba koyan caninin ancak Üç gü hapse mahküm edilmesi (bu herifin bütün cürüm ortakları beraet kararı Blabilmişlerdir.) * 4 — Pariste beyaz Rus teşkilâtının reisi general Miller'in esrarengiz bir Burette ortadan kaybolmaar. (Bu teşkilâtm bir başka reisi de yedi yıl önce Yine esrarengiz bir tarzda ortadan ka ybolmustu.) 5 — Elinde çanta taşıyan bir adamin halinden şüphelenen bir polisin bu #dama “dur!” demesi Üzerine bu adam tarafından katli. 6:— Paris . Bordo yolunda bir eks presin bir trenle çarpışması. 7 — Pariste atılan bombalar. 8 — Frankocu İspanyollarla Fransıt faşistlerinin müştereken cenubi Fran. sayı işgale karar vermeleri, Ve saire... Ve saire... Bu nevi hâdiselere gükün içinde yaşıyan sağlam bir İçtimai bünyede tese. Büf etmek imkânsızdır. Bu hallere bak mca insan hayret ediyor ve kendi ken. dine sörüyor; “- Acaba bu Fransa, garbi Avrupabim medeni bir memleketi midir? Yok. sa şu koskota Fransa korkulu, esraren gevrilen bir sinema stüdyosu mudur? esraren giz Rocamliolesgue bir zabıta filmi Fransanin bü hali herhalde hayra delâlet etmiyor. 4 Şekip GUNDUZ Iskenderuna ilk Türk vapuru “Bu sabah harek Müsteki) Hatayın iskelesi (O İskenderima Türkiye Cumhuriyeli bayrağını taşıyan Sik vapur bugün hareket (etmiştir. Bu sabah saat tam onda Sifkeci rıhtıimmdan (kalkan Devlet Denizyolları idnresinin “Konya, va. puru Türk kıyılarında si iskelelere uğrıyarak Payasa kadar gittikten sonra ( İskenderune yazi olacaktır. Verilen Kirar mucfhince bun dan sonra da ber salı günü iimanımızdan Ha taya bir vapur hareket edecektir. Bügünkü postariın yapışı pek ani oldu. Bundan eşya ve yolcu mlmamamiştır. Maa, mafih bundan sonraki seferlerde, bilhassa Hatayda statünün (tstbiki tarihi olan 28 Ukteştinden sonra gerek yolcu gerek yilkün artacağı şüphesiz addedilmektedir. Yaz mevsimi saye İskenderun yemi Paramıza dair şayia çıkaranlar Borsa ile alâkadar kimseler değil... tahkikatını bitirerek vekâletine göndermiştir. Yapılan tah. kikat, biç bir borsa acentasınm bu işle filen alâkadar olmadığını meydana koy muş, yalnız acentaların umumi cereya- nâ uyarak Türk borcu Üzerinde şayia- ran çıktığı gün yaptıkları muameleler tesbit olunmuştur. Borsajski tahkikat bu neticeye varınca, bu şayjaların borsa haricinde Beyoğlu. ve. Tepebaşındaki bazı kahvelerde çıkarıldığı anlaşılmmış- tir, Bünden doleyt tâhk'katın bundan sonraki “kısmı zetrta tarafından yapıla- caktır, Ecnebi âlimlerin tetkikleri Ankara 18 (Telifenla — Din şehri gezintiler yağan ikinci tari kuru'tayna tirak eden cesebi âlimler akzam Çanzayı Arkara valisi tarafından verilen giyg'et bulundular, Profesör Alet ve çeneli proteğiler gin Çoruma gitmisier, Alacahöyük — bafriyatuz tetieliz etmiyleediz. pe “etti. Öğrendiğimize göre Hatayda Denizyolları acentalığını alan Kadri Nuri Köksa! (lk va, purun İskenderuna gidişi münasebetile me, rasim programı hazırlamıştır. Pariste bir bomba daha Bu sefer askeri şüra azasının evinde bulundu Paris, 27 (A,A,) — Askedi Şüra azasın. dan general Pretelâtm © evinde bir bomba bulunmuştur. Bomba infilik etmeden görül. Müş ve derhal kaldırılmışlır. Bomba beledi. ye Wboratuvar heyetinin bezareti — altında muayene edilmek Üzere götürülmüştür. Tevkif edilen 31 kişi Parla, 27 (A,A,) — pasayort ve kiymetli evrak şahtekârlarını yakalamıştır, Bu çete, 31 kişiden ibarettir. Burlar, 500 franktan 2500 franka kadar bir Ücret mukabilinde sahteliği belli olmıyacak Nafıa Vekili Natla vekili Al Çetinkaya bu akşam An. karaya hareket edecektir, Türk kuşu filosu Elâzizde Diyarbekir 28 (Hususi| — Dün sabah, gen rimi”3 gelen Türkkuşu filosu râkipleri gere. Yi. bir ziyafet verlimiş, Cilo öğleden sonra Elâzize hareket etmiştir. Elizi 25 (maması) — Türkkuşu Olanı dün : Akşar: gtirimize geldi, Buradan buzln ayrı. tacaktır, Izmirde bir cinfyet İzmir 23 (hususi) — Dün burada bir ci. yet vid. Tepeerx majnilesinde Habib adın. dı Nriul, tabancılımı gösterir gibi yaparak arılsnda erki bir kin bulunan Vehbiye üteş Biti, Çiltan kervanı Vekbiye isabet etmadiyse de Vehbi, krunrak Habibi yakaladı ve çek, | Myara'k Öldürdü, rı Muhalif fırkalar Meşrutiyet devrinde niçin kuru- turlar ve niçin dağılırlardı ? Yazan: Aka Gündüz On senelik meşrutiyet devrinde bel. ki yirmiden fazla #iyasi fırka kurul. muştu, Bunların hepsi de iktidar mev. ! kilnde bulunan İttihad ve Terakki fırkasma muhajifti, O devirde kurulan fırkaların en kö. tüsü Hürriyet ve İtilâf fırkası deni. | len kaylak (mürteci) ve ardak (ge j Ti kafalı) kimselerin elebâşılik ettik. | leri güruhtu. O devri yaşamış her Türk için Hürriyet ve İtilâfı hatırla. | mak çok acı bir geydip. Dünyanın hiç : bir devrinde, hiçbir yerinde bu fırka , kadar hryanete, habasete, rezilete sap- mış bir fırka kurulmamıştır. Bizden | sonra gelecek nesiller o devri tetkik e. | dip öğrendikten sonra ceza kanunları. na şöyle bir madde koyacaklardır: (Hürriyet ve itilâf kelimeleri zemmi, Midehi, tahkiri, gerefe tecavüzü ta. zammun eder, Kim kime Hürriyet ve İNAL derse diyen cürmümeşhud mah: kemesine verilir. Bin liradan yüz bin liraya kadar ağır para cezasına çarp- tırılır ve ilç seneden on dört buçuk s8. neye kadar ağır hapis cezasma hük. molünur, Tekerrüründe ayrıca mede. ni haklardan müebbeden mahrum bı. rakılarak milit hudud dışma atılır ve bu cezalar her ne surette olursa olsun kat'iyyen tecile tâbi değildir.) Sanırım ki bu müstakbel madde ile Hürriyet ve İtilâfın ne olduğunu biraz anlatabildim. O devrin muhalif fırkaları İçinde en temizi, namuslusu, * millisi ve dü. rüstü “sulh ve selâmet fırkası” idi. Bu fırka umumi harbin ortalarında ve gizli olarak kurulmuştu. Maksadı gitikse parlak alm işine ulaştırmıya çalışmaktı. İttihat”ve Te. rakki dağılınca meydana çıktı ve 2 çıkta çalışmıya başladı, Mütarekede kurulan İttihat terakki istibalesi fır. kalar mevzüun dışmdadır. Fırkanm relsi topçu Nüz'm paşay. âı, Nâzım paşa çok namuslu bir mu. halifti, Mütarekede bir aralık harbi, ye nazırlığına geldi, fakat Hürriyet- ve İtilâfm azgınlıklarna tahammül edemedi. Milli mücadele de başlamış. tı. Memleketin sulh ve selâmeti ve kurtuluşu namına çekildi. Ve bir gin bir kısım kaypakların yüzünden frrkasmı dağıttı, İşte ben orada tesadüfle seyretti. ğim bir sahneyi anlatacağım: Hürriyet ve İtilâfçılar para sızdır. mak için Sapancalı Hakkıyı tevkif e. dip divanıharbe vermişlerdi. Sapancalı Hakkı muhterem Nâzım paşanın samimi dostlarındandı, Bunu bildiğim için hemen paşaya koştum. Hakkınm kurtulması için yardımın! rica edecektim. Sullı ve selâmet fırkasının merke. zini tarif ettiler. Cağaloğlu hamamı. nın karşısında, eski, büyük bir ko. naktaymış Oraya gittim. Yukarıya ! giktim. Eski döşemeli büyük bir bek. leme salonunda durdum. Rels paşaya haber verdiler. Hemen çıktı, babaya. ni tavrıyla iki üç kelime Konuştuk, işi anlatmak istedim: — Dur yavrum, dedi, Sen yabancı değilsin. Hoş görürsün. İçerde mühim bir müzakere var. Bitmek üzeredir. Beş ön dakikaya kadar gelirim, uzun uzadıya konuşuruz. Salonda beşon kişi daha vardı. Re. is naşa İle pek samimi konuştuğumu görünce beni de. sülh ve selâmetçi zannettiler de gizlisiz kapaklısız ko. nuşmıya başladılar. Sözlerinden şun. İ ları anlağım: bunlar birkaç fırka şu. besinin resmi müurahhaslarıymıs. Bu şübe'ere mütareke olunca yazilmiş. lar. Birkaç aydır bekliyorlarmış, fa. kat Sulhü selâmet fırkasmın henüz Kımıldandığı yokmuş. Şubeler toplan. tılar yapmışlar, kararlar vermişler, murahhaslar seçmişler. İşte bu mu. yahhaslar verilen kararları resmen tebliğe gelmişler. İçerdeki pey bitti. Paşa ve hel etrafı İamettar, Benim işim geri kaldı. Murahhaslar bni adan san. dıkları için açık görüşmeye başladı. lar, müzakere eslonundan çıkanlar, benim yanımda firkadan olmadığımı, bu işleri ben gidince konuşmak lâ zımgeldiğini söylemekten sıkıldıkları için müşkül vaziyette kaldılar. Ben de birdenbire akıl edip çekilemedim. İş olacağına vardı. Murahhasların &- Zız birliği ile söyled kleri şöylece hu. Yâsa eğilebilir! — Efendim, biz fırkanıza büyük ü. mitlerle girdik. Fakat ayalr geçtiği halde hâlâ hükümeti elde edemed'niz. | Fırkaya yazılan bu arkadaşlar diyor- lar ki, ne vekit iktidar mevkiine ge- Gilecek ve ne vakit bize iş verilecek? Hürriyet ve itilâfa yazılanlar cayır cayır her tarafa yerleştiler. Bize yer kalmıyacak. Ya çabuk elden hüküme- te geçiniz, yahut sizden istifa edip 8. teye yazılacağız! Murahhasın biri de babire kolum. dan çekiştiriyor, habire bana tasdik ettirmek istiyordu: — Öyle,değij mi bey kardeşim? Bi. £im de arkadaşların da hakkımız yok mü bey birader? Ne cevab vereyim 7 Mutlaka bir ce. vab vermek üzımgelse: — Kır boynunu maskara! Demekten başka söz yok. “Söyle. sem tesiri yok, sussam gönül razı de. ği, Reis pasa murahhaslara vatandan, illetten, mütarekeden, siyasi fırka. Neg yama vaz bahsederek .babaca ve insarca aydın. latmak istedi. Lâf anlıyan -beri gel. sin! Nuh dediler de aleyhisselâm de. wediler. İkide bir tehdid ediyorlardı: — Ya hükümete geçer, bize iş ve. tirsiniz; yahut istifa edip . Hürriyet ve itilâfa yazılırız. Şimdi de batıriryamıyorum, galiba reis paşaydı, hepsini sert sert süzdük. ten sonra: — Efendiler! dedi. Biz sizin sandı. ğınız ve aradığımız bir teşekkül deği. liz. Bizimle bir fikirde olanlar bizim. le kalırlar, olmıyanlar da serbesttir. ler. İstifa ile tehdid meselesine ge. İnce; istifa etmenize lüzum yok. Za. ten biz sizi ve şübelerihizi defterimiz. den silip çıkardık. Teşrif edebilirsi. niz, İşte meşrutiyet devrinde . muhalif fırkalar bunun için odağılırlardı. Ni. gn kurulduklarını'da artık siz anla. yıveriniz. İttihat ve Terakkinin tarihini küfe küfe yalanlarla, dolanlarla ortaya st. | mış görünenlere tavsiye ederim; meç. rutiyetin on yılık devamlı buhranı i.| çinden bu kepazelikleri de biraz deşip eşelesinler ne olur?. Geçen devirde bacağından tavana asılacak adam yal. nız bir Talât paşa mıdır? Aka Gündüz 15 Alman gazetecisi Bugün memleketi- mize geliyor Almanyada çıkar iktiandi gazetelerin baş, muharrir ve direktörlerinden mürekkep 15 Kiştik bir kafile buzün saat 15 de Romanya vapurile gehrimize gelecektir. Bu grup doğ. ruca memleketimize gelmektedir. Alman gazetecileri İstanbulda hiç durma. dan ba akşam Ankaraya gidecekler, orada birkaç; gün kaldıktan sonra, O Wekişehire de uğrıyarâk cumartesi günü İştanbula gelecex lerdir. İstanbulda kalacakları müddet (zarfında Almanya Wiyük çiçisi tarafından o Alman yazlık sefaretbanesinin kâin bulunduğu Ta, rabyada şereflerine büyük bir ziyafet veri. icaktir. Almina gözetecileri buradan Sofyaya gide, cektir. DA Üye metin vr 28 EYLÜL — 1937 e Hayata dair “e. 4 Tayyare B UYÜK yolcu vapurları ne Wi dar da güzeldir! Llmandan ir ağır çıkarlarken arkalarından b — hulyaya dalmağa doyum olm Fakat vapur artık hayretimize sebö. olmuyor; bir işimiz varsa veya biri £ Je konuşuyorsak bize bir vapur geçtiğini haber verdikleri vakit penö relere koşmuyor, başımızı bile çeV miyoruz. Pp Şimendifer yolu üzerinde otursa” Jar, ilk günler, her tren geçtikçe sö” rederler. Fakat onlar da hemen Ye makinenin bülün gürültüsüne men pencereye koşmazlar, i Vapura, simendifere alıştığımız #/ bi tayyareye alışamadık. Bugün yaşta olanlar için bu tabiidir; çü? biz insanın havalarda yükselmesi” âncak masallara yakışacak bir beyi sayıldığı günlerde büyüdük; şi” tayyareye inanıyoruz, İnanıyoruZ a3. onu her görüşümüzde, küçüklüğümü” de edindiğmz itikatları sarsan bir 9” duyuyoruz. Belki de tayyareye her #* çişinde, obun 'bir efsane olmadığı” insan oğluhün gerçekten haval yükselebildiğini, içimizde o bir dü inanmak istemiyen çocuğa isbat İ bakıyoruz... Ya gehçler, çocuklar? “Bizler İİ vapur, tren ne kadar “kadim” js€ lar.için de “tayyare” o kadar kadi dir. Onlar tayyaresiz günleri vi ler. Onu gayet tabii bulmaları, b8' daki motörün gürültüsünü span zaman işlerinden veya oyunlar! gözlerini . kaldırmdmalar;" | Öyle olmuyor, Onlar da © bizler hayretle, hayranlıkla tayyarenin deye rine dalıyorlar. Tayyare trenderi, ki vapurdan da güzeldir. Fakât vi heni ğ seklerde uçarken şeklini pek görem yoruz. Hem onun güzelliğini anlıyamamış olanlar çok. Bizi tüsü ile celbettiğini de söyliyemeY siniri trenin girültünü de» değildir. ; O halde küçük büyük hepimi” tayyare: geçerken adeta bir Tuk duyarak göklere bakmamız! bebi nedir? ab Ruhiyat âlimleri bühu nasıl * ediyorlar, bilmiyorum. Bana öyle # liyor ki biz arziler, toprak vel yaşıyan mahlüklar havada yüks ği bir mucize, mucizelerin en ye saymaktan kurtulamıyacağız. i* ie Teye her bakışımızda içimizde bi” z reme - hem korkunun, hem de # gez! tin titremesi - duyacağız. Gerçi üzerinde yürümek de tabii deği fakat ne de olsa su, topraktan Li sek değildir ve bize hava gibi bogli” hissini vermez, “Tayyare bizim si müzde topraktan, ayağımıza bir l natgâh aramaktan © kurtulmanı”» i büyük hürriyetin timsalidir. yö Tayyare ne güzel şey ve NC püy”” mucize!... Nurullah ATAC ri ENE re NN Avrupa Illmanların& , Türk şilepler! . işleyecek Bn iş için yeni gemiler alınac9 İktmat vekâleti yeni vapurlar # ğa İstanbulla Avrupa limanları # çet işletmek üzere çok mühim bir Lo hazmlamış ve bu proje vekiller he sevkölünmüştür. “Proje wekiller tirdön geçince mecliste sürate resi temin olunacaktır. hatti Hükümet yeni kontinantâl el önümüzdeki ihracat mevsimin tesis etmek kararındadır. BUDU” J yeni şileblerin asgari on tanesi 9s ye mesinin ilk altı ayı içinde satin olacaktır. Yeni hatta çalı lar, İstanbuldan kalkarak İzmi. Marsilya, Triyeste, Brselorâ, i derse Hamburga kadar gidecek Şilepler devlet sermayesi” olarak satın almâcaktır. di “iyi v? “ij vap

Bu sayıdan diğer sayfalar: