25 Ekim 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12

25 Ekim 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ui pa "EVİNİZDE i| Şirketi Hayriyeden : değil CEBİNİZDE Cumhuriyetimizin 15 incel yıldönümü münasebetile; bile Bir sise 1 — 28-10-1938 cuma günü sabahından başlayarak 30.10.1938 pazar akşamına kadar cart olmak üzere bütün hat. larımızda tek bilet ücreti üzerinden yüzde elli tenzilâtlı ücret tarifesi tatbik edilecektir. tün gi Kara ei 2 — İşbu günlerimize mahsus olarak yüzde elli tenzilât esası üzerinden istiyenlere azimet ve avdet biletleri de verilecektir, Seyrüsefer tarifesinde yapılan ilâveler : 3 — 28/10/1938 Cuma günü: A — 80 ve 135 numaralı referler yapılacaktır, B — 13.30 da Köprüden Harem ve Salatağa bir vapur Kaldırılacaktır. C —58 No. lı sefer Beykozdan sora fazla olarak Büyükdereye uğrayacaktır. D—127No,l1 sefer 12.45 de Büyükdereden hareketle fazla olarak Kandilliye uğrayacak'ır. E —8iNo,lı sefer fazla olarak Kavaklara uğrayacak ve 157 No. lı geler Kavaklardan hareket edecektir. 4 — 30/10/938 Pazar günü : Pazar günü adi günler tarifesi tatbik edilecektir. 5 — 29 ve 30/10/938 Cumartesi ve Pazar günleri : ASABİ ÖKSÜRÜKLER BAŞ DÖNMESİ BAYGINLIK YARTINTI UYKU UK ve SINIiRDEN ileri gelen bütün RAHATSIZLIKLARI iYi EDER “wi ke El ye YEMNİSMEMAMMŞDE GU MEN Me e yay gg gay gp Ky FN REN ka A Hastalık ihtims1? "| GRiP ira alarak yok © lelerine uğrayarak Kavaklara gidecektir. Tin müossı si A — Elektrikle donatılmış T1 No.lı vapur saat 19 da R. Kavağından hareketle başlıca Rumeli ve Anadolu iske- lelerine uğrayarak Köprüye gelecektir. , SAA hek EB — Ayni vapur gece yarısından sozra saat 130 da Köprüden kalkacak yine başlıca Anadolu ve Rumeli iske- Göz hekimi yi Dr. Murad Rami Aydın Taksim — Talimhane, Tarlabaşı caddesi No. 10 Urfa apt. Tel: 41553 C — Sast 22 de Köprüden A. Hisarma kadar yapılmakta bulunan sefer fazla olarak Kanlıca, Çubuklu, Paşabahçesi ibiği de tötmük ekte bir pa ve Beykoz iskelelerine uğrayacaktır. gösterir, Kalbinize, DİĞ reklerinizo yorgun! D — Gece yarısından sonra saat 1 de Çengelköyündez bir vapur hareketle Beylerbeyi, Kuzguncuk ve Üsküdara uğrayarak Köprüye gelecektir. Icubında 3 kaşe ali dikkat, taklidlerinden erine başka bir MD e reddediniz. E — Gece yarısmdan sonra saat 2.30 da Köprüden bir vapur Hareketle Üsküdar, Kuzmuncuk ve Beylerbeyi is- MY ABA TE TAMER kelelerine uğrayarak Çengelköyüne gidecektir, Yavuz Sezen İl Tafsilli ilânlarımız iskele- lere asılacaktır. Bir bayan kâtibe Daktilo, eski ve y€! yup yazmasını bilen 0 rini takibe mukteğif; gerger Bayar kadi Karaköypalas dördün maraya müracaat edi Paris Kadın, Erkek Terzilik Akademilerinden diplomalı, Beyoğlu-Parmakkapı 113 Gay. ret apartımanı 1. 850 #URIDAN BURIDAN sinde bulunduğunu düşünerek müste * rih oldu. Güneş doğmağa başlamıştı. Büridan evin, ekseriya Jiyonun delâ” letiyle girdiği bu odasından başka bir yerini bilmiyordu. Fakat Lansölo Bi- gorn hemen faaliyete geçti, evi baştan aşağı gezdi. Burası gayri meskün görünüyordu . Bigorn en üst katta çatı arasını açtı. Buranın biri evin ön tarafma sokağa diğeri de arka taraftaki bahçeye bakan iki penceresi vardı. Bu itibarla çok uygun bir tarassut ye- ri olabilirdi. Ayni zamanda istenildiği şekilde müdafaaya da elverişli idi. Bi- gora buraya yerleşilmeşini muvafık gördü, Birinci kat odalara inerek bul - duğu dört yatağı alıp çatı katına çıkar” dı. Diğer bazı ufak tefek eşya ile çatı arasını oturulabilir bir hale koydu. Bigorn, bu işlerle meşgul iken Rike ile Giyom da evin muhtelif kısımlarını Ve etrafı tetkik ediyorlard: . Büridan ise Tristanın verdiği kâğıt tomarını açarak okumağa (başlamıştı. Bu tomar An dö Dramanın kraliçenin rezaletlerini ve mazisini anlatan hatıra- larıydı. Büridan okumasını bitirdikten sonra sevgilisinin babası Marinyiyi kurtar mak için yapacağı teşebbü: şündi Kraliçeye gönderdiği pusla ile ver randevuyu hatırlayarak: — Acaba, dedi, gelecek mi? Gelirse elimdeki bu kâğıtlarla onu icbar eder ve Marinyiyi kurtarıtım, Fakat gelir Rike ile Giyom Büridanın bulunduğu odaya döndüler. Lantöle Bigorn da gelince onlara: — Dördümüz için güzel bir oda ha“ sırladım. iŞlteleri de serdim, dedi, Giyom: — Karyolalar vârker tacağız? diye sordu. Bigorn omuzlarını silkti ve çatı ara* sında yerleşmenin ehemmiyetini ve faydalarını söylemeğe hazırlanırken Rike: — Oh, oh... Diye haykırdı. Bir sandık açmış ve içinde büyük bir çörek, ekmek ve bir kaç şişe şarab bulmuştu. Fakat bunlar rın oraya henüz bir kaç saat evvel ge tirildikleri anlaşılıyordu, Çünkü hepsi de tazeydiler, Büridan: — Bunlar, dedi, ara sıra buraya bi risinin geldiğine delâlet ederler. Bu nun için ihtiyatkârane hareket etme. miz lâzımdır, Haydi çatı arasına çıka- lım., Rike: — Peki amma, bu nevâleyide götü relim, hele bugün ölümden kurtulduk dedi. Bigorn; — Ben demiştim ya.. İşte Sen Bar. naya imdadımıza yetişti.. diye söylendi. Dört arkadaş hemen çatı arasına çik- tılar, Nevaleyi tamamen midelerine in- dirdiler, Sonra geceyi uykusuz geçir - dikleri gibi ertesi gece dahi yorulma - ları muhakkak olduğu için hepsi de bi- rer şilteye uzanarak uyudular, Rikenin sandıkta bulduğu bu nevale. yi Sen Barnaya, Bigorn için oraya koy- mamıştı. Güllü bahçeye biri geliyordu, Bunun da kim olduğunu okuyucularımız biraz sonra öğrenecektir. Akşama doğru dört adam biribiri pe- Şi sıra uyandılar. İyice rahat etmişler. di. Lâkin mideleri gene boşalmıştı, Gi- yomla Rikenin ilk işi aşağı kattaki © daya inip sandığı açşmka oldu. Fakat sandık boştu Bigorn: — Sen Barnayenin mut başka yerde işi olmalıdır, Lâkin bizi her hal de unutmıyacaktır, dedi. Giyomla Rike, bu teminatı pek emin bulmadılar. Fakat bunlar neş'eli ve cesur adam- Jar olduklarından ve işe Başlamak vakti de yaklaştığından, talihlerine razı ol dular, Bürrask: — Oruç tuttuğum zâman ben pek iyi aövüşürüm, diye söylendi. Rike: — Tıpkı benim gibisin.. Karnım tok olduğu vakit pek merhametli olurum ve kılıcımı bir adamm karnına sapla - ağlatır, diye cevab verdi. mek zamanı gelmişti. idanm teklif ettiği plâna pek çok itiraz edilmekle beraber, nihayet delikanlının yalnız başına Nel kulesine girmesine karar verildi, Bigorn, Rike, Giyom dışarıda nehrin kenarında bekliyecekler ve ancak Bü- ridanın İmdat İstemesi karşısında mü- dahale edeceklerdi, Zifiri karanlık yola çıkıldı. Sen nehri geçildi. Ne kulesini altına varıldı. Bü- ridan kuleye girdi. Bigorn, Giyom, Ri- ke pek çok karanlık bir köşeye gözlen: diler, Biraz sonra, kulenin damından veri. len kararlaştırılmış işaret, bunlara her şeyin yolunda gittiğini ve Büridann içerde kimseyi bulmadığını anlattı. Üç arkadaş nehri tarassuda başladı- tar, Bigorn: ç — Eğer Mârgarit yalnız gelirse her iş yolunda gidecek., diye söylendi. Giyom; — Kaltak gelmez, diye homurdandı. Ve bundan sonra hepsi de gözlerini gehir istikametine dikerek bir saat ka dar beklediler. Bu sırada gürültüsüzce yürüyen on kişi köprüden geçerek Nel kulesinin yanma gelip nehir kenarda duran üç arkadaş için görülmesi imkân 8ız bir köşeye girdiler Bu adamlardan biri, diğerle” raz ilerisine geçti. Bu kral idi. O da tarassud ediyordu. > & pıyordu. Ateş saçan gözleri ta yârım yamalak gördüğü kul v pısma dikilmişti. O da: ai — Acaba gelecek mi? diy€ ; yordu.. Bu sırada Bigorn a —Işte!.. Uç arkadaş, henüz bir si larsa da küreklerin gürültüsünü yorlarar, Sarılalı nihayet gördülef- derin bir sessizlik kapladı. Üç adam da, müthiş bir b€ Jadı . Sandal karaya yanaştı — Margarit sıçradı. Bir ö za, kuleye girdi. Bu anda, sandaldan bir e yarak hızlı hızk yü: ümeğe b Bigorn, Bürraskın kulağı? — Strajildodur! Siz burad# ii ben şu haydudu tarassud eğer * mırıldandı. Sonra, Strajildonun sense — kip etti, Onun karanlık köşeye Y*” gördü, kendisi de yavaşçâ Strajildi — Şevketmeab, şimdi artı ye sine girebil: iz1 dediğini # Bigorn titriyerek : e — Kral! Haydut, krala Babi Oh! Sefil mahlük| diye siya Bir saniye sonra Bigornun bir hay al cadi we mi iyetindekilere aa i emrederek yalnıZ leye girmişti. Strajildo d& metinde gözden kayhelmi! Bigorn: — Âlâ! Kral yalnız... Bürü HE mân onu mağlüp akdi raskla Odriyo da var. B*9 >

Bu sayıdan diğer sayfalar: